Surah An-Naml Verse 44 - Turkish Translation by Muhammed Esed
Surah An-Namlقِيلَ لَهَا ٱدۡخُلِي ٱلصَّرۡحَۖ فَلَمَّا رَأَتۡهُ حَسِبَتۡهُ لُجَّةٗ وَكَشَفَتۡ عَن سَاقَيۡهَاۚ قَالَ إِنَّهُۥ صَرۡحٞ مُّمَرَّدٞ مِّن قَوَارِيرَۗ قَالَتۡ رَبِّ إِنِّي ظَلَمۡتُ نَفۡسِي وَأَسۡلَمۡتُ مَعَ سُلَيۡمَٰنَ لِلَّهِ رَبِّ ٱلۡعَٰلَمِينَ
(Az sonra) ona: "Girin bu saraya!" dendi. Fakat sarayı gorunce, (onunde) engin, duru bir su (var) sandı ve etegini yukarı cekti. (Suleyman:) "Bu, zemini camla dosenmis bir saraydır!" dedi. (Sebe Melikesi:) "Rabbim!" dedi, "(Senden baskasına kulluk etmekle) ben kendime yazık etmisim; fakat (simdi) Suleyman´la beraber alemlerin Rabbi olan Allah´a yurekten boyun egiyorum