Surah At-Taubah Verse 100 - Turkish Translation by Iskender Ali Mihr
Surah At-Taubahوَٱلسَّـٰبِقُونَ ٱلۡأَوَّلُونَ مِنَ ٱلۡمُهَٰجِرِينَ وَٱلۡأَنصَارِ وَٱلَّذِينَ ٱتَّبَعُوهُم بِإِحۡسَٰنٖ رَّضِيَ ٱللَّهُ عَنۡهُمۡ وَرَضُواْ عَنۡهُ وَأَعَدَّ لَهُمۡ جَنَّـٰتٖ تَجۡرِي تَحۡتَهَا ٱلۡأَنۡهَٰرُ خَٰلِدِينَ فِيهَآ أَبَدٗاۚ ذَٰلِكَ ٱلۡفَوۡزُ ٱلۡعَظِيمُ
O sabikun-el evvelin (evvelki hayırlarda yarısanlardan salah makamında iradesini Allah´a teslim ederek irsada memur ve mezun kılınanlar): Onların bir kısmı muhacirinden (Mekke´den Medine´ye goc edenlerden) bir kısmı ensardan (Medine´deki yardımcılardan) ve bir kısmı da onlara (ensar ve muhacirine) ihsanla tabi olanlardandı. (Sahabe irsad makamına sahip oldukları icin onlara tabi olundu). Allah, onlardan razı ve onlar da O´ndan (Allah´tan) razıdır. Onlara Allah, altlarından ırmaklar akan cennetler hazırladı ve orada ebediyyen kalacaklardır. Iste bu, en buyuk (azim) mukafattır