Surah Hud Verse 17 - Turkish Translation by Gultekin Onan
Surah Hudأَفَمَن كَانَ عَلَىٰ بَيِّنَةٖ مِّن رَّبِّهِۦ وَيَتۡلُوهُ شَاهِدٞ مِّنۡهُ وَمِن قَبۡلِهِۦ كِتَٰبُ مُوسَىٰٓ إِمَامٗا وَرَحۡمَةًۚ أُوْلَـٰٓئِكَ يُؤۡمِنُونَ بِهِۦۚ وَمَن يَكۡفُرۡ بِهِۦ مِنَ ٱلۡأَحۡزَابِ فَٱلنَّارُ مَوۡعِدُهُۥۚ فَلَا تَكُ فِي مِرۡيَةٖ مِّنۡهُۚ إِنَّهُ ٱلۡحَقُّ مِن رَّبِّكَ وَلَٰكِنَّ أَكۡثَرَ ٱلنَّاسِ لَا يُؤۡمِنُونَ
Rabbinden apaçık bir delil üzerinde bulunan, onu yine ondan bir şahid izleyen ve ondan önce bir imam ve rahmet olarak Musa´nın kitabı [kendisini doğrulamakta] bulunan kimse, (artık onlar) gibi midir? İşte onlar buna (Kuran´a) inanırlar. Gruplardan biri ona küfrederse, ateş ona vaadedilen yerdir. Öyleyse, bundan kuşkuda olma çünkü o, rabbinden olan bir haktır. Ancak insanların çoğunluğu inanmazlar