Surah Al-Ankaboot Verse 40 - Turkish Translation by Ali Fikri Yavuz
Surah Al-Ankabootفَكُلًّا أَخَذۡنَا بِذَنۢبِهِۦۖ فَمِنۡهُم مَّنۡ أَرۡسَلۡنَا عَلَيۡهِ حَاصِبٗا وَمِنۡهُم مَّنۡ أَخَذَتۡهُ ٱلصَّيۡحَةُ وَمِنۡهُم مَّنۡ خَسَفۡنَا بِهِ ٱلۡأَرۡضَ وَمِنۡهُم مَّنۡ أَغۡرَقۡنَاۚ وَمَا كَانَ ٱللَّهُ لِيَظۡلِمَهُمۡ وَلَٰكِن كَانُوٓاْ أَنفُسَهُمۡ يَظۡلِمُونَ
Biz de, her birini gunahıyla yakaladık. Kiminin uzerine tas yagdıran bir kasırga gonderdik, kimini korkunc gurultu yakalayıverdi, kimini yere batırdık, kimini de suda bogduk. (Lut kavmi tas yagmuruna tutuldu, Suayb ile Salih’in kavmi korkunc gurultu ile helak edildi. Karun ve beraberindekiler yere gecirildi, Firavun ve kavmi suda boguldu). Allah onlara zulmetmiyordu, fakat onlar kendi nefislerine zulmediyorlardı