Surah Al-Maeda - Turkish Translation by Abdulbaki Golpinarli
يَـٰٓأَيُّهَا ٱلَّذِينَ ءَامَنُوٓاْ أَوۡفُواْ بِٱلۡعُقُودِۚ أُحِلَّتۡ لَكُم بَهِيمَةُ ٱلۡأَنۡعَٰمِ إِلَّا مَا يُتۡلَىٰ عَلَيۡكُمۡ غَيۡرَ مُحِلِّي ٱلصَّيۡدِ وَأَنتُمۡ حُرُمٌۗ إِنَّ ٱللَّهَ يَحۡكُمُ مَا يُرِيدُ
Ey inananlar, ahitlerinizi yerine getirin. Dort ayaklı hayvanlar helal edilmistir size, ancak size soylenecekler mustesna; ihramdayken, helal olan hayvanları avlanmak da haramdır. Suphe yok ki Allah, diledigini hukmeder
Surah Al-Maeda, Verse 1
يَـٰٓأَيُّهَا ٱلَّذِينَ ءَامَنُواْ لَا تُحِلُّواْ شَعَـٰٓئِرَ ٱللَّهِ وَلَا ٱلشَّهۡرَ ٱلۡحَرَامَ وَلَا ٱلۡهَدۡيَ وَلَا ٱلۡقَلَـٰٓئِدَ وَلَآ ءَآمِّينَ ٱلۡبَيۡتَ ٱلۡحَرَامَ يَبۡتَغُونَ فَضۡلٗا مِّن رَّبِّهِمۡ وَرِضۡوَٰنٗاۚ وَإِذَا حَلَلۡتُمۡ فَٱصۡطَادُواْۚ وَلَا يَجۡرِمَنَّكُمۡ شَنَـَٔانُ قَوۡمٍ أَن صَدُّوكُمۡ عَنِ ٱلۡمَسۡجِدِ ٱلۡحَرَامِ أَن تَعۡتَدُواْۘ وَتَعَاوَنُواْ عَلَى ٱلۡبِرِّ وَٱلتَّقۡوَىٰۖ وَلَا تَعَاوَنُواْ عَلَى ٱلۡإِثۡمِ وَٱلۡعُدۡوَٰنِۚ وَٱتَّقُواْ ٱللَّهَۖ إِنَّ ٱللَّهَ شَدِيدُ ٱلۡعِقَابِ
Ey inananlar, Allah'a ibadete vesile olan, hac toreni yapılan yerlerin ve savasın haram edildigi ayların hurmetini koruyun, hac kurbanlarına, kurban edilecekleri belli olsun diye boynuna bir sey takılan hayvanlara, Rablerinden bir lutfe ve razılıga ulasmak icin Beytul Haram'ı ziyarete gelenlere hurmetsizlik etmeyin. Ihramdan cıkınca avlanın. Sizi Mescidi Haram'dan meneden kavme karsı beslediginiz kin asırı hareket etmenize, tecavuzde bulunmanıza sebep olmasın. Iyilik etmek ve kotulukten sakınmak hususunda birbirinize yardım edin, suc islemek ve dusmanlık etmek icin yardımlasmayın ve Allah'tan sakının, suphe yok ki Allah'ın cezası, cok cetindir
Surah Al-Maeda, Verse 2
حُرِّمَتۡ عَلَيۡكُمُ ٱلۡمَيۡتَةُ وَٱلدَّمُ وَلَحۡمُ ٱلۡخِنزِيرِ وَمَآ أُهِلَّ لِغَيۡرِ ٱللَّهِ بِهِۦ وَٱلۡمُنۡخَنِقَةُ وَٱلۡمَوۡقُوذَةُ وَٱلۡمُتَرَدِّيَةُ وَٱلنَّطِيحَةُ وَمَآ أَكَلَ ٱلسَّبُعُ إِلَّا مَا ذَكَّيۡتُمۡ وَمَا ذُبِحَ عَلَى ٱلنُّصُبِ وَأَن تَسۡتَقۡسِمُواْ بِٱلۡأَزۡلَٰمِۚ ذَٰلِكُمۡ فِسۡقٌۗ ٱلۡيَوۡمَ يَئِسَ ٱلَّذِينَ كَفَرُواْ مِن دِينِكُمۡ فَلَا تَخۡشَوۡهُمۡ وَٱخۡشَوۡنِۚ ٱلۡيَوۡمَ أَكۡمَلۡتُ لَكُمۡ دِينَكُمۡ وَأَتۡمَمۡتُ عَلَيۡكُمۡ نِعۡمَتِي وَرَضِيتُ لَكُمُ ٱلۡإِسۡلَٰمَ دِينٗاۚ فَمَنِ ٱضۡطُرَّ فِي مَخۡمَصَةٍ غَيۡرَ مُتَجَانِفٖ لِّإِثۡمٖ فَإِنَّ ٱللَّهَ غَفُورٞ رَّحِيمٞ
Haram edilmistir size olu, kan, domuz eti, Allah'tan gayrı putlar adına kesilen hayvanlar, bogulmus, vurulmus, yuksek bir yerden dusup olmus, baska bir hayvan tarafından susulup oldurulmus, canavar tarafından parcalanmıs olanlar; ancak olmeden yetisip kestikleriniz mustesna; ve tastan yapılmıs ve dikilmis putlar adına kesilenler ve fal icin cekilen oklarla rızık arayıs. Bunlar, kotuluktur. Bugun kafirler, dininiz yuzunden meyus olmuslardır artık sizden, korkmayın onlardan, benden korkun. Bugun dininizi ikmal ettim, size verdigim nimetimi tamamladım, size din olarak Muslumanlıgı verdim de hosnut oldum. Pek ac kalıp zora dusen, suc islemek niyetinde olmamak sartıyla haram edilen seyleri yiyebilir ve suphe yok ki Allah, sucları orter rahimdir
Surah Al-Maeda, Verse 3
يَسۡـَٔلُونَكَ مَاذَآ أُحِلَّ لَهُمۡۖ قُلۡ أُحِلَّ لَكُمُ ٱلطَّيِّبَٰتُ وَمَا عَلَّمۡتُم مِّنَ ٱلۡجَوَارِحِ مُكَلِّبِينَ تُعَلِّمُونَهُنَّ مِمَّا عَلَّمَكُمُ ٱللَّهُۖ فَكُلُواْ مِمَّآ أَمۡسَكۡنَ عَلَيۡكُمۡ وَٱذۡكُرُواْ ٱسۡمَ ٱللَّهِ عَلَيۡهِۖ وَٱتَّقُواْ ٱللَّهَۚ إِنَّ ٱللَّهَ سَرِيعُ ٱلۡحِسَابِ
Kendilerine neler helal edilmistir diye sana sorarlar. De ki: Size temiz seyler ve Allah'ın, size ogrettigi bilgiyle ogretip yetistirdiginiz avcı hayvanların tuttukları avlar helal edilmistir. Sizin icin tuttuklarını yiyin ve avlanır, avı tutup keserken Allah adını anın ve Allah'tan sakının, suphe yok ki Allah, pek tez hesap gorur
Surah Al-Maeda, Verse 4
ٱلۡيَوۡمَ أُحِلَّ لَكُمُ ٱلطَّيِّبَٰتُۖ وَطَعَامُ ٱلَّذِينَ أُوتُواْ ٱلۡكِتَٰبَ حِلّٞ لَّكُمۡ وَطَعَامُكُمۡ حِلّٞ لَّهُمۡۖ وَٱلۡمُحۡصَنَٰتُ مِنَ ٱلۡمُؤۡمِنَٰتِ وَٱلۡمُحۡصَنَٰتُ مِنَ ٱلَّذِينَ أُوتُواْ ٱلۡكِتَٰبَ مِن قَبۡلِكُمۡ إِذَآ ءَاتَيۡتُمُوهُنَّ أُجُورَهُنَّ مُحۡصِنِينَ غَيۡرَ مُسَٰفِحِينَ وَلَا مُتَّخِذِيٓ أَخۡدَانٖۗ وَمَن يَكۡفُرۡ بِٱلۡإِيمَٰنِ فَقَدۡ حَبِطَ عَمَلُهُۥ وَهُوَ فِي ٱلۡأٓخِرَةِ مِنَ ٱلۡخَٰسِرِينَ
Bugun size butun temiz seyler helal edilmistir ve kendilerine kitap verilenlerin yemekleri de helaldir size, sizin yemekleriniz de helaldir onlara ve inanan kadınlardan namus ve iffet sahibi olanlarla kendilerine kitap verilenlere mensup namuslu kadınlar da, mehirlerini vermek, zina etmemek ve gizli dost tutmamak sartıyla size helaldir ve kim imanı inkar ederse butun isledikleri bosa gider ve o, ahirette ziyan edenlerdendir
Surah Al-Maeda, Verse 5
يَـٰٓأَيُّهَا ٱلَّذِينَ ءَامَنُوٓاْ إِذَا قُمۡتُمۡ إِلَى ٱلصَّلَوٰةِ فَٱغۡسِلُواْ وُجُوهَكُمۡ وَأَيۡدِيَكُمۡ إِلَى ٱلۡمَرَافِقِ وَٱمۡسَحُواْ بِرُءُوسِكُمۡ وَأَرۡجُلَكُمۡ إِلَى ٱلۡكَعۡبَيۡنِۚ وَإِن كُنتُمۡ جُنُبٗا فَٱطَّهَّرُواْۚ وَإِن كُنتُم مَّرۡضَىٰٓ أَوۡ عَلَىٰ سَفَرٍ أَوۡ جَآءَ أَحَدٞ مِّنكُم مِّنَ ٱلۡغَآئِطِ أَوۡ لَٰمَسۡتُمُ ٱلنِّسَآءَ فَلَمۡ تَجِدُواْ مَآءٗ فَتَيَمَّمُواْ صَعِيدٗا طَيِّبٗا فَٱمۡسَحُواْ بِوُجُوهِكُمۡ وَأَيۡدِيكُم مِّنۡهُۚ مَا يُرِيدُ ٱللَّهُ لِيَجۡعَلَ عَلَيۡكُم مِّنۡ حَرَجٖ وَلَٰكِن يُرِيدُ لِيُطَهِّرَكُمۡ وَلِيُتِمَّ نِعۡمَتَهُۥ عَلَيۡكُمۡ لَعَلَّكُمۡ تَشۡكُرُونَ
Ey inananlar, namaza kalktıgınız zaman yıkayın yuzlerinizi ve dirseklerinizle beraber ellerinizi ve basınızın bir kısmını meshedip ayaklarınızı topuklarınızla beraber ve cunupseniz iyice yıkanıp arının. Hastaysanız, yahut seferdeyseniz, yahut icinizden biri ayak yolundan geldiyse, yahut da kadınlara temas etmisseniz su bulamadıgınız takdirde temiz toprakla teyemmum edin de toprakla yuzunuzu, ellerinizi meshedin. Allah, sizi guce kosmayı istemez, fakat sukredesiniz diye tertemiz olmanızı ve size verdigi nimeti tamamlamayı diler
Surah Al-Maeda, Verse 6
وَٱذۡكُرُواْ نِعۡمَةَ ٱللَّهِ عَلَيۡكُمۡ وَمِيثَٰقَهُ ٱلَّذِي وَاثَقَكُم بِهِۦٓ إِذۡ قُلۡتُمۡ سَمِعۡنَا وَأَطَعۡنَاۖ وَٱتَّقُواْ ٱللَّهَۚ إِنَّ ٱللَّهَ عَلِيمُۢ بِذَاتِ ٱلصُّدُورِ
Anın size verilen Allah nimetini ve duyduk, itaat ettik dediginiz zaman ona vermis oldugunuz sozu ki bu sozle baglamıstır sizi ve cekinin Allah'tan. Suphe yok ki Allah, yureklerde ne var bilir
Surah Al-Maeda, Verse 7
يَـٰٓأَيُّهَا ٱلَّذِينَ ءَامَنُواْ كُونُواْ قَوَّـٰمِينَ لِلَّهِ شُهَدَآءَ بِٱلۡقِسۡطِۖ وَلَا يَجۡرِمَنَّكُمۡ شَنَـَٔانُ قَوۡمٍ عَلَىٰٓ أَلَّا تَعۡدِلُواْۚ ٱعۡدِلُواْ هُوَ أَقۡرَبُ لِلتَّقۡوَىٰۖ وَٱتَّقُواْ ٱللَّهَۚ إِنَّ ٱللَّهَ خَبِيرُۢ بِمَا تَعۡمَلُونَ
Ey inananlar, Allah icin daima dogru hukmedin, adalete tam uygun tanıklıkta bulunan ve bir kavme olan kininiz, sizi adaletten alıkoymasın. Adalette bulunun ki bu, takvaya daha yakındır ve cekinin Allah'tan. Suphe yok ki Allah, ne yaparsanız hepsindende haberdardır
Surah Al-Maeda, Verse 8
وَعَدَ ٱللَّهُ ٱلَّذِينَ ءَامَنُواْ وَعَمِلُواْ ٱلصَّـٰلِحَٰتِ لَهُم مَّغۡفِرَةٞ وَأَجۡرٌ عَظِيمٞ
Allah, inanıp iyi islerde bulunanlara vaat etti, onlarındır yarlıganma ve pek buyuk mukafat
Surah Al-Maeda, Verse 9
وَٱلَّذِينَ كَفَرُواْ وَكَذَّبُواْ بِـَٔايَٰتِنَآ أُوْلَـٰٓئِكَ أَصۡحَٰبُ ٱلۡجَحِيمِ
Kafir olanlara ve ayetlerimizi inkar edenlere gelince: Onlardır cehennem ehli
Surah Al-Maeda, Verse 10
يَـٰٓأَيُّهَا ٱلَّذِينَ ءَامَنُواْ ٱذۡكُرُواْ نِعۡمَتَ ٱللَّهِ عَلَيۡكُمۡ إِذۡ هَمَّ قَوۡمٌ أَن يَبۡسُطُوٓاْ إِلَيۡكُمۡ أَيۡدِيَهُمۡ فَكَفَّ أَيۡدِيَهُمۡ عَنكُمۡۖ وَٱتَّقُواْ ٱللَّهَۚ وَعَلَى ٱللَّهِ فَلۡيَتَوَكَّلِ ٱلۡمُؤۡمِنُونَ
Ey inananlar, anın Allah'ın nimetini size, hani bir kavim, size el uzatmaya niyetlenmisti de onların ellerini cektirmisti sizden ve cekinin Allah'tan ve inananların, ancak Allah'a dayanmaları gerek
Surah Al-Maeda, Verse 11
۞وَلَقَدۡ أَخَذَ ٱللَّهُ مِيثَٰقَ بَنِيٓ إِسۡرَـٰٓءِيلَ وَبَعَثۡنَا مِنۡهُمُ ٱثۡنَيۡ عَشَرَ نَقِيبٗاۖ وَقَالَ ٱللَّهُ إِنِّي مَعَكُمۡۖ لَئِنۡ أَقَمۡتُمُ ٱلصَّلَوٰةَ وَءَاتَيۡتُمُ ٱلزَّكَوٰةَ وَءَامَنتُم بِرُسُلِي وَعَزَّرۡتُمُوهُمۡ وَأَقۡرَضۡتُمُ ٱللَّهَ قَرۡضًا حَسَنٗا لَّأُكَفِّرَنَّ عَنكُمۡ سَيِّـَٔاتِكُمۡ وَلَأُدۡخِلَنَّكُمۡ جَنَّـٰتٖ تَجۡرِي مِن تَحۡتِهَا ٱلۡأَنۡهَٰرُۚ فَمَن كَفَرَ بَعۡدَ ذَٰلِكَ مِنكُمۡ فَقَدۡ ضَلَّ سَوَآءَ ٱلسَّبِيلِ
Ve Allah Israilogullarından kuvvetli soz almıstı ve onlardan on iki emin adam gondermistik ve Allah demisti ki: Ben, sizinleyim, namaz kılarsanız, zekat verirseniz, peygamberlerime inanır, onlara yardım edip ulularsanız ve Allah'a borc verircesine onun yolunda yoksulları doyurur, iyilik eder, para harcarsanız mutlaka kusurlarınızı orter ve mutlaka sizi, kıyılarından ırmaklar akan cennetlere sokarım. Fakat bundan sonra icinizden kafir olan, suphe yok ki dogru yoldan sapmıstır artık
Surah Al-Maeda, Verse 12
فَبِمَا نَقۡضِهِم مِّيثَٰقَهُمۡ لَعَنَّـٰهُمۡ وَجَعَلۡنَا قُلُوبَهُمۡ قَٰسِيَةٗۖ يُحَرِّفُونَ ٱلۡكَلِمَ عَن مَّوَاضِعِهِۦ وَنَسُواْ حَظّٗا مِّمَّا ذُكِّرُواْ بِهِۦۚ وَلَا تَزَالُ تَطَّلِعُ عَلَىٰ خَآئِنَةٖ مِّنۡهُمۡ إِلَّا قَلِيلٗا مِّنۡهُمۡۖ فَٱعۡفُ عَنۡهُمۡ وَٱصۡفَحۡۚ إِنَّ ٱللَّهَ يُحِبُّ ٱلۡمُحۡسِنِينَ
Ahitlerini bozdukları, verdikleri sozden dondukleri icin lanet ettik onlara ve kalplerini katılastırdık. Onlar, sozlerin yerini degistirirler, kendilerine verilen ogutten bir hisse de almazlar. Pek azı mustesna daima hainliklerini duyarsın, gene de bagısla onları, gec suclarından. Suphe yok ki Allah, iyilik edenleri sever
Surah Al-Maeda, Verse 13
وَمِنَ ٱلَّذِينَ قَالُوٓاْ إِنَّا نَصَٰرَىٰٓ أَخَذۡنَا مِيثَٰقَهُمۡ فَنَسُواْ حَظّٗا مِّمَّا ذُكِّرُواْ بِهِۦ فَأَغۡرَيۡنَا بَيۡنَهُمُ ٱلۡعَدَاوَةَ وَٱلۡبَغۡضَآءَ إِلَىٰ يَوۡمِ ٱلۡقِيَٰمَةِۚ وَسَوۡفَ يُنَبِّئُهُمُ ٱللَّهُ بِمَا كَانُواْ يَصۡنَعُونَ
Onlardan, biz Nasraniyiz diyenler de var, onlardan da soz aldık, fakat kendilerine verilen ogutten hisse almayı unuttular, biz de kıyamete dek aralarına dusmanlık ve kin saldık. Allah, onların neler yaptıgını bildirecek
Surah Al-Maeda, Verse 14
يَـٰٓأَهۡلَ ٱلۡكِتَٰبِ قَدۡ جَآءَكُمۡ رَسُولُنَا يُبَيِّنُ لَكُمۡ كَثِيرٗا مِّمَّا كُنتُمۡ تُخۡفُونَ مِنَ ٱلۡكِتَٰبِ وَيَعۡفُواْ عَن كَثِيرٖۚ قَدۡ جَآءَكُم مِّنَ ٱللَّهِ نُورٞ وَكِتَٰبٞ مُّبِينٞ
Ey kitap ehli, kitapta oldugu halde gizlediklerinizin cogunu apacık size bildiren, cogunu da affedip yuzunuze vurmayan Peygamberimiz gelmistir size; Allah'tan bir nur ve apacık bir kitap gelmistir size
Surah Al-Maeda, Verse 15
يَهۡدِي بِهِ ٱللَّهُ مَنِ ٱتَّبَعَ رِضۡوَٰنَهُۥ سُبُلَ ٱلسَّلَٰمِ وَيُخۡرِجُهُم مِّنَ ٱلظُّلُمَٰتِ إِلَى ٱلنُّورِ بِإِذۡنِهِۦ وَيَهۡدِيهِمۡ إِلَىٰ صِرَٰطٖ مُّسۡتَقِيمٖ
Allah, kendi rızasına uyanları, onunla esenlik yollarına goturur ve dilegiyle onları karanlıklardan aydınlıga cıkarır ve onları dogru yola sevk eder
Surah Al-Maeda, Verse 16
لَّقَدۡ كَفَرَ ٱلَّذِينَ قَالُوٓاْ إِنَّ ٱللَّهَ هُوَ ٱلۡمَسِيحُ ٱبۡنُ مَرۡيَمَۚ قُلۡ فَمَن يَمۡلِكُ مِنَ ٱللَّهِ شَيۡـًٔا إِنۡ أَرَادَ أَن يُهۡلِكَ ٱلۡمَسِيحَ ٱبۡنَ مَرۡيَمَ وَأُمَّهُۥ وَمَن فِي ٱلۡأَرۡضِ جَمِيعٗاۗ وَلِلَّهِ مُلۡكُ ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَٱلۡأَرۡضِ وَمَا بَيۡنَهُمَاۚ يَخۡلُقُ مَا يَشَآءُۚ وَٱللَّهُ عَلَىٰ كُلِّ شَيۡءٖ قَدِيرٞ
Gercekten de suphe yok ki Allah, Meryem oglu Mesih'tir diyenler kafir oldular. De ki: Meryem oglu Mesih'i de, anasını da ve yeryuzundekilerin hepsini de helak etmeyi dilese Allah'a karsı herhangi bir seye kim sahip cıkabilir? Ve Allah'ındır goklerin, yeryuzunun ve ikisinin arasında olanların saltanatı. Diledigini yaratır ve Allah'ın her seye gucu yeter
Surah Al-Maeda, Verse 17
وَقَالَتِ ٱلۡيَهُودُ وَٱلنَّصَٰرَىٰ نَحۡنُ أَبۡنَـٰٓؤُاْ ٱللَّهِ وَأَحِبَّـٰٓؤُهُۥۚ قُلۡ فَلِمَ يُعَذِّبُكُم بِذُنُوبِكُمۖ بَلۡ أَنتُم بَشَرٞ مِّمَّنۡ خَلَقَۚ يَغۡفِرُ لِمَن يَشَآءُ وَيُعَذِّبُ مَن يَشَآءُۚ وَلِلَّهِ مُلۡكُ ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَٱلۡأَرۡضِ وَمَا بَيۡنَهُمَاۖ وَإِلَيۡهِ ٱلۡمَصِيرُ
Yahudiler ve Nasraniler, biz Allah'ın ogullarıyız ve sevgilileriyiz dediler. De ki: Oyleyse neden gunahlarınızdan dolayı size azap ediyor? Hayır, siz, ancak onun yarattıgı insanlardansınız; o, diledigini yarlıgar, diledigine azap eder ve Allah'ındır goklerin, yeryuzunun ve ikisinin arasında bulunanların saltanatı ve her is, ona aittir
Surah Al-Maeda, Verse 18
يَـٰٓأَهۡلَ ٱلۡكِتَٰبِ قَدۡ جَآءَكُمۡ رَسُولُنَا يُبَيِّنُ لَكُمۡ عَلَىٰ فَتۡرَةٖ مِّنَ ٱلرُّسُلِ أَن تَقُولُواْ مَا جَآءَنَا مِنۢ بَشِيرٖ وَلَا نَذِيرٖۖ فَقَدۡ جَآءَكُم بَشِيرٞ وَنَذِيرٞۗ وَٱللَّهُ عَلَىٰ كُلِّ شَيۡءٖ قَدِيرٞ
Ey kitap ehli, bize ne bir mujdeci geldi, ne bir korkutucu dememeniz icin peygamberlerin arasının kesildigi bir devirde size, her seyi acıklayan Peygamberimiz geldi. Iste size suphesiz olarak bir mujdeci, bir kokutucu geldi ve Allah'ın, her seye gucu yeter
Surah Al-Maeda, Verse 19
وَإِذۡ قَالَ مُوسَىٰ لِقَوۡمِهِۦ يَٰقَوۡمِ ٱذۡكُرُواْ نِعۡمَةَ ٱللَّهِ عَلَيۡكُمۡ إِذۡ جَعَلَ فِيكُمۡ أَنۢبِيَآءَ وَجَعَلَكُم مُّلُوكٗا وَءَاتَىٰكُم مَّا لَمۡ يُؤۡتِ أَحَدٗا مِّنَ ٱلۡعَٰلَمِينَ
Hatırla o zamanı ki Musa, kavmine, ey kavim demisti, anın Allah'ın size verdigi nimeti ki icinizden peygamberler gonderdi ve padisahlar cıkardı ve size, alemlerde, hicbir kimseye vermedigini verdi
Surah Al-Maeda, Verse 20
يَٰقَوۡمِ ٱدۡخُلُواْ ٱلۡأَرۡضَ ٱلۡمُقَدَّسَةَ ٱلَّتِي كَتَبَ ٱللَّهُ لَكُمۡ وَلَا تَرۡتَدُّواْ عَلَىٰٓ أَدۡبَارِكُمۡ فَتَنقَلِبُواْ خَٰسِرِينَ
Ey kavmim, Allah'ın size vermeyi takdir ettigi kutlu yere girin ve gerisingeriye donmeyin, yoksa ziyankar olursunuz, ancak ziyana donersiniz
Surah Al-Maeda, Verse 21
قَالُواْ يَٰمُوسَىٰٓ إِنَّ فِيهَا قَوۡمٗا جَبَّارِينَ وَإِنَّا لَن نَّدۡخُلَهَا حَتَّىٰ يَخۡرُجُواْ مِنۡهَا فَإِن يَخۡرُجُواْ مِنۡهَا فَإِنَّا دَٰخِلُونَ
Onlarsa ya Musa demislerdi, orada zorlu erler var, onlar orada oldukca biz, kesin olarak giremeyiz, ama oradan cıkarlarsa gireriz
Surah Al-Maeda, Verse 22
قَالَ رَجُلَانِ مِنَ ٱلَّذِينَ يَخَافُونَ أَنۡعَمَ ٱللَّهُ عَلَيۡهِمَا ٱدۡخُلُواْ عَلَيۡهِمُ ٱلۡبَابَ فَإِذَا دَخَلۡتُمُوهُ فَإِنَّكُمۡ غَٰلِبُونَۚ وَعَلَى ٱللَّهِ فَتَوَكَّلُوٓاْ إِن كُنتُم مُّؤۡمِنِينَ
Iclerinden, korkan ve Allah tarafından nimetlere mazhar olmus bulunan iki kisi, kapıdan girip saldırın ustlerine demisti; oraya girerseniz suphe yok ki ust olursunuz siz ve ancak Allah'a dayanın inanmıssanız
Surah Al-Maeda, Verse 23
قَالُواْ يَٰمُوسَىٰٓ إِنَّا لَن نَّدۡخُلَهَآ أَبَدٗا مَّا دَامُواْ فِيهَا فَٱذۡهَبۡ أَنتَ وَرَبُّكَ فَقَٰتِلَآ إِنَّا هَٰهُنَا قَٰعِدُونَ
Ya Musa demislerdi, onlar orada bulundukca biz, oraya ebediyen giremeyiz. Sen, Rabbinle git, ikiniz carpısın onlarla, biz burada oturup duracagız
Surah Al-Maeda, Verse 24
قَالَ رَبِّ إِنِّي لَآ أَمۡلِكُ إِلَّا نَفۡسِي وَأَخِيۖ فَٱفۡرُقۡ بَيۡنَنَا وَبَيۡنَ ٱلۡقَوۡمِ ٱلۡفَٰسِقِينَ
Musa, ya Rabbi demisti, benim hukmum ancak kendime, bir de kardesime geciyor. Su kotuluk eden kavimle aramızı sen ayır
Surah Al-Maeda, Verse 25
قَالَ فَإِنَّهَا مُحَرَّمَةٌ عَلَيۡهِمۡۛ أَرۡبَعِينَ سَنَةٗۛ يَتِيهُونَ فِي ٱلۡأَرۡضِۚ فَلَا تَأۡسَ عَلَى ٱلۡقَوۡمِ ٱلۡفَٰسِقِينَ
Tanrı demisti ki: Orası, tam kırk yıl onlara haram edildi. Colde sersemcesine dolasacaklar, tasalanma o kotulukte bulunanlar icin
Surah Al-Maeda, Verse 26
۞وَٱتۡلُ عَلَيۡهِمۡ نَبَأَ ٱبۡنَيۡ ءَادَمَ بِٱلۡحَقِّ إِذۡ قَرَّبَا قُرۡبَانٗا فَتُقُبِّلَ مِنۡ أَحَدِهِمَا وَلَمۡ يُتَقَبَّلۡ مِنَ ٱلۡأٓخَرِ قَالَ لَأَقۡتُلَنَّكَۖ قَالَ إِنَّمَا يَتَقَبَّلُ ٱللَّهُ مِنَ ٱلۡمُتَّقِينَ
Oku onlara Adem'in iki ogluna ait gercek haberi. Hani onlar, Tanrıya yaklasmak icin kurban sunmuslardı da birininki kabul edilmisti, oburununki kabul edilmemisti ve o, seni mutlaka oldurecegim demisti ona, o da demisti ki: Allah ancak, kendisinden cekinenlerin kurbanını kabul eder
Surah Al-Maeda, Verse 27
لَئِنۢ بَسَطتَ إِلَيَّ يَدَكَ لِتَقۡتُلَنِي مَآ أَنَا۠ بِبَاسِطٖ يَدِيَ إِلَيۡكَ لِأَقۡتُلَكَۖ إِنِّيٓ أَخَافُ ٱللَّهَ رَبَّ ٱلۡعَٰلَمِينَ
Andolsun, beni oldurmek icin elini uzatsan da bana, ben sana, seni oldurmek icin elimi uzatmayacagım; cunku ben, alemlerin Rabbi Allah'tan korkarım
Surah Al-Maeda, Verse 28
إِنِّيٓ أُرِيدُ أَن تَبُوٓأَ بِإِثۡمِي وَإِثۡمِكَ فَتَكُونَ مِنۡ أَصۡحَٰبِ ٱلنَّارِۚ وَذَٰلِكَ جَزَـٰٓؤُاْ ٱلظَّـٰلِمِينَ
Dilerim, kendi sucunla beraber benim sucumu da yuklenesin de cehennem ehlinden olasın ve budur cezası zulmedenlerin
Surah Al-Maeda, Verse 29
فَطَوَّعَتۡ لَهُۥ نَفۡسُهُۥ قَتۡلَ أَخِيهِ فَقَتَلَهُۥ فَأَصۡبَحَ مِنَ ٱلۡخَٰسِرِينَ
Nihayet kardesini oldurme hususunda nefsine uydu da oldurdu onu ve ziyankarlardan oluverdi
Surah Al-Maeda, Verse 30
فَبَعَثَ ٱللَّهُ غُرَابٗا يَبۡحَثُ فِي ٱلۡأَرۡضِ لِيُرِيَهُۥ كَيۡفَ يُوَٰرِي سَوۡءَةَ أَخِيهِۚ قَالَ يَٰوَيۡلَتَىٰٓ أَعَجَزۡتُ أَنۡ أَكُونَ مِثۡلَ هَٰذَا ٱلۡغُرَابِ فَأُوَٰرِيَ سَوۡءَةَ أَخِيۖ فَأَصۡبَحَ مِنَ ٱلنَّـٰدِمِينَ
Sonra, kardesinin cesedini nasıl ortecegini gostermek icin Allah, bir karga gonderdi. Bu karga, yeri esmedeydi. Yazıklar olsun bana dedi, kardesimin cesedini gommede su karga kadar bile olamadım ha? Ve o, artık nedamet edenlere katılmıstı zaten
Surah Al-Maeda, Verse 31
مِنۡ أَجۡلِ ذَٰلِكَ كَتَبۡنَا عَلَىٰ بَنِيٓ إِسۡرَـٰٓءِيلَ أَنَّهُۥ مَن قَتَلَ نَفۡسَۢا بِغَيۡرِ نَفۡسٍ أَوۡ فَسَادٖ فِي ٱلۡأَرۡضِ فَكَأَنَّمَا قَتَلَ ٱلنَّاسَ جَمِيعٗا وَمَنۡ أَحۡيَاهَا فَكَأَنَّمَآ أَحۡيَا ٱلنَّاسَ جَمِيعٗاۚ وَلَقَدۡ جَآءَتۡهُمۡ رُسُلُنَا بِٱلۡبَيِّنَٰتِ ثُمَّ إِنَّ كَثِيرٗا مِّنۡهُم بَعۡدَ ذَٰلِكَ فِي ٱلۡأَرۡضِ لَمُسۡرِفُونَ
Bu yuzden su hukmu yazdık Israilogullarına: Suphe yok ki bir insanı oldurmesine, yahut yeryuzunde bozgunculuk etmesine karsılık olmayarak birisini olduren, butun insanları oldurmus gibidir ve kim, birisini kurtarır, diriltirse butun insanları diriltmis gibidir. Andolsun ki peygamberlerimiz, onlara apacık delillerle geldiler de gene onların cogu, bundan sonra yeryuzunde hadlerini astılar
Surah Al-Maeda, Verse 32
إِنَّمَا جَزَـٰٓؤُاْ ٱلَّذِينَ يُحَارِبُونَ ٱللَّهَ وَرَسُولَهُۥ وَيَسۡعَوۡنَ فِي ٱلۡأَرۡضِ فَسَادًا أَن يُقَتَّلُوٓاْ أَوۡ يُصَلَّبُوٓاْ أَوۡ تُقَطَّعَ أَيۡدِيهِمۡ وَأَرۡجُلُهُم مِّنۡ خِلَٰفٍ أَوۡ يُنفَوۡاْ مِنَ ٱلۡأَرۡضِۚ ذَٰلِكَ لَهُمۡ خِزۡيٞ فِي ٱلدُّنۡيَاۖ وَلَهُمۡ فِي ٱلۡأٓخِرَةِ عَذَابٌ عَظِيمٌ
Allah'a ve Resulune savas acanlarla yeryuzunde bozgunculuk etmeye kosanların cezaları, ancak oldurulmektir, yahut asılmaktır, capraz olarak elleriyle ayaklarının kesilmesidir, yahut da bulundukları yerden surulmeleridir. Bu, onların dunyada ugradıkları horluktur, ahiretteyse pek buyuk bir azap vardır onlara
Surah Al-Maeda, Verse 33
إِلَّا ٱلَّذِينَ تَابُواْ مِن قَبۡلِ أَن تَقۡدِرُواْ عَلَيۡهِمۡۖ فَٱعۡلَمُوٓاْ أَنَّ ٱللَّهَ غَفُورٞ رَّحِيمٞ
Ancak onlardan, ele gecmeden tovbe edenler, bu hukumden dısarıdır. Suphesiz olarak bilin ki Allah, sucları orter, rahimdir
Surah Al-Maeda, Verse 34
يَـٰٓأَيُّهَا ٱلَّذِينَ ءَامَنُواْ ٱتَّقُواْ ٱللَّهَ وَٱبۡتَغُوٓاْ إِلَيۡهِ ٱلۡوَسِيلَةَ وَجَٰهِدُواْ فِي سَبِيلِهِۦ لَعَلَّكُمۡ تُفۡلِحُونَ
Ey inananlar, cekinin Allah'tan ve onu vesileyle arayın ve savasın onun yolunda da muradına erenlerden olun
Surah Al-Maeda, Verse 35
إِنَّ ٱلَّذِينَ كَفَرُواْ لَوۡ أَنَّ لَهُم مَّا فِي ٱلۡأَرۡضِ جَمِيعٗا وَمِثۡلَهُۥ مَعَهُۥ لِيَفۡتَدُواْ بِهِۦ مِنۡ عَذَابِ يَوۡمِ ٱلۡقِيَٰمَةِ مَا تُقُبِّلَ مِنۡهُمۡۖ وَلَهُمۡ عَذَابٌ أَلِيمٞ
Kafir olanlar, yeryuzunde ne varsa hepsine, hatta bir misli fazlasına sahip olsalar da kıyamet gununun azabından kurtulmak icin hepsini verseler gene makbule gecmez ve onlara pek elemli bir azap vardır
Surah Al-Maeda, Verse 36
يُرِيدُونَ أَن يَخۡرُجُواْ مِنَ ٱلنَّارِ وَمَا هُم بِخَٰرِجِينَ مِنۡهَاۖ وَلَهُمۡ عَذَابٞ مُّقِيمٞ
Atesten cıkmak isterlerse de cıkamaz onlar ve onlar icindir surup giden bir azap
Surah Al-Maeda, Verse 37
وَٱلسَّارِقُ وَٱلسَّارِقَةُ فَٱقۡطَعُوٓاْ أَيۡدِيَهُمَا جَزَآءَۢ بِمَا كَسَبَا نَكَٰلٗا مِّنَ ٱللَّهِۗ وَٱللَّهُ عَزِيزٌ حَكِيمٞ
Erkek olsun, kadın olsun, hırsızlık edenlerin, elde ettiklerine karsılık, Allah tarafından ibret verici bir ceza olarak kesin ellerini ve Allah, ustundur, hukum ve hikmet sahibidir
Surah Al-Maeda, Verse 38
فَمَن تَابَ مِنۢ بَعۡدِ ظُلۡمِهِۦ وَأَصۡلَحَ فَإِنَّ ٱللَّهَ يَتُوبُ عَلَيۡهِۚ إِنَّ ٱللَّهَ غَفُورٞ رَّحِيمٌ
Ettigi zulumden sonra tovbe eden ve duzgun bir hale gelenin tovbesini Allah kabul eder. Suphe yok ki Allah, sucları orter, rahimdir
Surah Al-Maeda, Verse 39
أَلَمۡ تَعۡلَمۡ أَنَّ ٱللَّهَ لَهُۥ مُلۡكُ ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَٱلۡأَرۡضِ يُعَذِّبُ مَن يَشَآءُ وَيَغۡفِرُ لِمَن يَشَآءُۗ وَٱللَّهُ عَلَىٰ كُلِّ شَيۡءٖ قَدِيرٞ
Bilmez misin Allah'ı ki goklerin de tasarrufu ona aittir, yeryuzunun de ve diledigine azap eder, diledigini yarlıgar ve Allah'ın, her seye gucu yeter
Surah Al-Maeda, Verse 40
۞يَـٰٓأَيُّهَا ٱلرَّسُولُ لَا يَحۡزُنكَ ٱلَّذِينَ يُسَٰرِعُونَ فِي ٱلۡكُفۡرِ مِنَ ٱلَّذِينَ قَالُوٓاْ ءَامَنَّا بِأَفۡوَٰهِهِمۡ وَلَمۡ تُؤۡمِن قُلُوبُهُمۡۛ وَمِنَ ٱلَّذِينَ هَادُواْۛ سَمَّـٰعُونَ لِلۡكَذِبِ سَمَّـٰعُونَ لِقَوۡمٍ ءَاخَرِينَ لَمۡ يَأۡتُوكَۖ يُحَرِّفُونَ ٱلۡكَلِمَ مِنۢ بَعۡدِ مَوَاضِعِهِۦۖ يَقُولُونَ إِنۡ أُوتِيتُمۡ هَٰذَا فَخُذُوهُ وَإِن لَّمۡ تُؤۡتَوۡهُ فَٱحۡذَرُواْۚ وَمَن يُرِدِ ٱللَّهُ فِتۡنَتَهُۥ فَلَن تَمۡلِكَ لَهُۥ مِنَ ٱللَّهِ شَيۡـًٔاۚ أُوْلَـٰٓئِكَ ٱلَّذِينَ لَمۡ يُرِدِ ٱللَّهُ أَن يُطَهِّرَ قُلُوبَهُمۡۚ لَهُمۡ فِي ٱلدُّنۡيَا خِزۡيٞۖ وَلَهُمۡ فِي ٱلۡأٓخِرَةِ عَذَابٌ عَظِيمٞ
Ey Peygamber, agızlarıyla inandık diyen, fakat yurekleriyle inanmayanlardan ve Yahudilerden, boyuna kafirlige kosusanlar, seni mahzun etmesin. Onlar, sozleri, yalan soylemek icin boyuna dinleyip dururlar, senin yanına gelmemis olan bir baska kavim icin dinlerler boyuna. Onlar, sozlerin bazısının yerlerini degistirirler de size su tarzda fetva verilirse derler, kabul edin, verilmezse cekinin kabul etmekten ve Allah, kime azab etmek isterse sen, Allah'ın istegine karsı o adama hicbir sey yapamazsın. Onlar, oyle kisilerdir ki Allah, yureklerini temizlemeyi murad etmemistir. Onlar icindir dunya da horluk ve onlar icindir ahirette pek buyuk bir azap
Surah Al-Maeda, Verse 41
سَمَّـٰعُونَ لِلۡكَذِبِ أَكَّـٰلُونَ لِلسُّحۡتِۚ فَإِن جَآءُوكَ فَٱحۡكُم بَيۡنَهُمۡ أَوۡ أَعۡرِضۡ عَنۡهُمۡۖ وَإِن تُعۡرِضۡ عَنۡهُمۡ فَلَن يَضُرُّوكَ شَيۡـٔٗاۖ وَإِنۡ حَكَمۡتَ فَٱحۡكُم بَيۡنَهُم بِٱلۡقِسۡطِۚ إِنَّ ٱللَّهَ يُحِبُّ ٱلۡمُقۡسِطِينَ
Onlar, yalan soylemek icin boyuna dinlerler, haramı ve rusveti de boyuna yerler. Sana gelirlerse aralarında hukum ver, yahut da yuz cevir onlardan. Yuz cevirirsen, kesin olarak sana hicbir zarar veremez onlar ve eger hukum verirsen, aralarında, adaletle hukum ver, suphe yok ki Allah, adalet sahiplerini sever
Surah Al-Maeda, Verse 42
وَكَيۡفَ يُحَكِّمُونَكَ وَعِندَهُمُ ٱلتَّوۡرَىٰةُ فِيهَا حُكۡمُ ٱللَّهِ ثُمَّ يَتَوَلَّوۡنَ مِنۢ بَعۡدِ ذَٰلِكَۚ وَمَآ أُوْلَـٰٓئِكَ بِٱلۡمُؤۡمِنِينَ
Nasıl oluyor da icinde Allah'ın hukmu bulunan Tevrat, yanlarındayken senin hukmune bas vuruyorlar, sonra da gene bu hukumden yuz ceviriyorlar? Onlar, zaten inanmamıslardır
Surah Al-Maeda, Verse 43
إِنَّآ أَنزَلۡنَا ٱلتَّوۡرَىٰةَ فِيهَا هُدٗى وَنُورٞۚ يَحۡكُمُ بِهَا ٱلنَّبِيُّونَ ٱلَّذِينَ أَسۡلَمُواْ لِلَّذِينَ هَادُواْ وَٱلرَّبَّـٰنِيُّونَ وَٱلۡأَحۡبَارُ بِمَا ٱسۡتُحۡفِظُواْ مِن كِتَٰبِ ٱللَّهِ وَكَانُواْ عَلَيۡهِ شُهَدَآءَۚ فَلَا تَخۡشَوُاْ ٱلنَّاسَ وَٱخۡشَوۡنِ وَلَا تَشۡتَرُواْ بِـَٔايَٰتِي ثَمَنٗا قَلِيلٗاۚ وَمَن لَّمۡ يَحۡكُم بِمَآ أَنزَلَ ٱللَّهُ فَأُوْلَـٰٓئِكَ هُمُ ٱلۡكَٰفِرُونَ
Suphe yok ki biz, Tevrat'ı indirdik, onda dogru yola sevk edis ve nur var. Tanrıya teslim olan peygamberlerle hukumleri bilenler ve Allah kitabını korumaya memur olan bilginler, Yahudilere, hep ona gore hukum verirlerdi ve hepsi de o kitabın dogruluguna tanıktı. Artık insanlardan korkmayın, benden korkun ve ayetlerimi, az bir menfaat karsılıgında satmayın ve kimler, Allah'ın indirdigi hukme uygun olarak hukum vermezlerse onlardır kafirlerin ta kendileri
Surah Al-Maeda, Verse 44
وَكَتَبۡنَا عَلَيۡهِمۡ فِيهَآ أَنَّ ٱلنَّفۡسَ بِٱلنَّفۡسِ وَٱلۡعَيۡنَ بِٱلۡعَيۡنِ وَٱلۡأَنفَ بِٱلۡأَنفِ وَٱلۡأُذُنَ بِٱلۡأُذُنِ وَٱلسِّنَّ بِٱلسِّنِّ وَٱلۡجُرُوحَ قِصَاصٞۚ فَمَن تَصَدَّقَ بِهِۦ فَهُوَ كَفَّارَةٞ لَّهُۥۚ وَمَن لَّمۡ يَحۡكُم بِمَآ أَنزَلَ ٱللَّهُ فَأُوْلَـٰٓئِكَ هُمُ ٱلظَّـٰلِمُونَ
Ve o kitapta onlara hukmettik ki cana karsılık can, goze karsılık goz, burna karsılık burun, kulaga karsılık kulak, dise karsılık dis ve yaralara karsılık da yaralarla kısas var. Fakat kim bagıslar da hakkından gecerse bu, suclarının yarlıganmasına sebep olur ve kimler, Allah'ın indirdigi hukme gore hukum vermezlerse onlardır zalimlerin ta kendileri
Surah Al-Maeda, Verse 45
وَقَفَّيۡنَا عَلَىٰٓ ءَاثَٰرِهِم بِعِيسَى ٱبۡنِ مَرۡيَمَ مُصَدِّقٗا لِّمَا بَيۡنَ يَدَيۡهِ مِنَ ٱلتَّوۡرَىٰةِۖ وَءَاتَيۡنَٰهُ ٱلۡإِنجِيلَ فِيهِ هُدٗى وَنُورٞ وَمُصَدِّقٗا لِّمَا بَيۡنَ يَدَيۡهِ مِنَ ٱلتَّوۡرَىٰةِ وَهُدٗى وَمَوۡعِظَةٗ لِّلۡمُتَّقِينَ
Onların izinden de, ellerinde bulunan Tevrat'ı gerceklemek uzere Meryemoglu Isa'yı gonderdik ve ona, icinde dogru yola sevk eden hukumler ve nur bulunan ve ellerindeki Tevrat'ı gercekleyen, cekinenleri dogru yola sevk eden sakınanlara ogut olan Incil'i verdik
Surah Al-Maeda, Verse 46
وَلۡيَحۡكُمۡ أَهۡلُ ٱلۡإِنجِيلِ بِمَآ أَنزَلَ ٱللَّهُ فِيهِۚ وَمَن لَّمۡ يَحۡكُم بِمَآ أَنزَلَ ٱللَّهُ فَأُوْلَـٰٓئِكَ هُمُ ٱلۡفَٰسِقُونَ
Incil ehli de, Allah'ın o kitapta indirdigi hukumlerle hukum versinler. Ve kimler Allah'ın indirdigi hukme gore hukum vermezlerse onlardır Tanrı buyrugundan cıkanların ta kendileri
Surah Al-Maeda, Verse 47
وَأَنزَلۡنَآ إِلَيۡكَ ٱلۡكِتَٰبَ بِٱلۡحَقِّ مُصَدِّقٗا لِّمَا بَيۡنَ يَدَيۡهِ مِنَ ٱلۡكِتَٰبِ وَمُهَيۡمِنًا عَلَيۡهِۖ فَٱحۡكُم بَيۡنَهُم بِمَآ أَنزَلَ ٱللَّهُۖ وَلَا تَتَّبِعۡ أَهۡوَآءَهُمۡ عَمَّا جَآءَكَ مِنَ ٱلۡحَقِّۚ لِكُلّٖ جَعَلۡنَا مِنكُمۡ شِرۡعَةٗ وَمِنۡهَاجٗاۚ وَلَوۡ شَآءَ ٱللَّهُ لَجَعَلَكُمۡ أُمَّةٗ وَٰحِدَةٗ وَلَٰكِن لِّيَبۡلُوَكُمۡ فِي مَآ ءَاتَىٰكُمۡۖ فَٱسۡتَبِقُواْ ٱلۡخَيۡرَٰتِۚ إِلَى ٱللَّهِ مَرۡجِعُكُمۡ جَمِيعٗا فَيُنَبِّئُكُم بِمَا كُنتُمۡ فِيهِ تَخۡتَلِفُونَ
Ve sana da, onceki kitabı gercekleyen ve ona, emin bir tanık olan kitabı, gercek olarak indirdik. Artık aralarında, Allah'ın indirdigine gore hukum ver ve sana gelen gercekten donup onların isteklerine uyma. Sizden her birerinize bir seriat, bir yol tayin ettik ve Allah dileseydi bir ummet yapardı sizi, fakat size verdigi hukumler hususunda sizi sınamaktadır, siz de hayırlı islerde yarısın artık ve hepinizin donup varacagı yer, Allah tapısıdır ve o, haklarında ayrılıga dustugunuz seyleri size haber verecektir
Surah Al-Maeda, Verse 48
وَأَنِ ٱحۡكُم بَيۡنَهُم بِمَآ أَنزَلَ ٱللَّهُ وَلَا تَتَّبِعۡ أَهۡوَآءَهُمۡ وَٱحۡذَرۡهُمۡ أَن يَفۡتِنُوكَ عَنۢ بَعۡضِ مَآ أَنزَلَ ٱللَّهُ إِلَيۡكَۖ فَإِن تَوَلَّوۡاْ فَٱعۡلَمۡ أَنَّمَا يُرِيدُ ٱللَّهُ أَن يُصِيبَهُم بِبَعۡضِ ذُنُوبِهِمۡۗ وَإِنَّ كَثِيرٗا مِّنَ ٱلنَّاسِ لَفَٰسِقُونَ
Aralarında, Allah'ın indirdigi hukumlere gore hukmet ve onların dileklerine uyma, Allah'ın, sana indirdigi hukumlerin bazısından seni saptıracaklarından cekin. Yuz cevirirlerse bil ki ancak Allah, onları bazı suclarından dolayı musibete ugratacak veinsanların cogu da buyruktan cıkmıs olanlardır zaten
Surah Al-Maeda, Verse 49
أَفَحُكۡمَ ٱلۡجَٰهِلِيَّةِ يَبۡغُونَۚ وَمَنۡ أَحۡسَنُ مِنَ ٱللَّهِ حُكۡمٗا لِّقَوۡمٖ يُوقِنُونَ
Hala mı cahiliyet devrinin hukmunu aramadalar? Gercegi, suphesiz bir surette bilenler yanında hukmu, Allah'tan daha guzel olan kimdir ki
Surah Al-Maeda, Verse 50
۞يَـٰٓأَيُّهَا ٱلَّذِينَ ءَامَنُواْ لَا تَتَّخِذُواْ ٱلۡيَهُودَ وَٱلنَّصَٰرَىٰٓ أَوۡلِيَآءَۘ بَعۡضُهُمۡ أَوۡلِيَآءُ بَعۡضٖۚ وَمَن يَتَوَلَّهُم مِّنكُمۡ فَإِنَّهُۥ مِنۡهُمۡۗ إِنَّ ٱللَّهَ لَا يَهۡدِي ٱلۡقَوۡمَ ٱلظَّـٰلِمِينَ
Ey inananlar, Yahudilerle Nasranileri dost edinmeyin. Onlar, birbirlerinin dostudur ve sizden kim onları dost edinirse suphe yok ki o da, onlardandır. Suphe yok ki Allah, zalim olan kavmi dogru yola sevk etmez
Surah Al-Maeda, Verse 51
فَتَرَى ٱلَّذِينَ فِي قُلُوبِهِم مَّرَضٞ يُسَٰرِعُونَ فِيهِمۡ يَقُولُونَ نَخۡشَىٰٓ أَن تُصِيبَنَا دَآئِرَةٞۚ فَعَسَى ٱللَّهُ أَن يَأۡتِيَ بِٱلۡفَتۡحِ أَوۡ أَمۡرٖ مِّنۡ عِندِهِۦ فَيُصۡبِحُواْ عَلَىٰ مَآ أَسَرُّواْ فِيٓ أَنفُسِهِمۡ نَٰدِمِينَ
Yureklerinde bir hastalık olanları ve bir felakete ugramamızdan korkuyoruz, diyerek onların icine katılan, onlara kosanları gorursun. Fakat belki de Allah bir fetih verir, yahut kendi katından bir is cıkarır meydana da onlar, iclerinde gizledikleri seyden dolayı nadim oluverirler
Surah Al-Maeda, Verse 52
وَيَقُولُ ٱلَّذِينَ ءَامَنُوٓاْ أَهَـٰٓؤُلَآءِ ٱلَّذِينَ أَقۡسَمُواْ بِٱللَّهِ جَهۡدَ أَيۡمَٰنِهِمۡ إِنَّهُمۡ لَمَعَكُمۡۚ حَبِطَتۡ أَعۡمَٰلُهُمۡ فَأَصۡبَحُواْ خَٰسِرِينَ
Inananlar da derler ki, sizinle beraber olduklarına dair butun kuvvetleriyle yemin edenler bunlar mı? Iste yaptıkları bosa cıktı, ziyankar oluverdiler
Surah Al-Maeda, Verse 53
يَـٰٓأَيُّهَا ٱلَّذِينَ ءَامَنُواْ مَن يَرۡتَدَّ مِنكُمۡ عَن دِينِهِۦ فَسَوۡفَ يَأۡتِي ٱللَّهُ بِقَوۡمٖ يُحِبُّهُمۡ وَيُحِبُّونَهُۥٓ أَذِلَّةٍ عَلَى ٱلۡمُؤۡمِنِينَ أَعِزَّةٍ عَلَى ٱلۡكَٰفِرِينَ يُجَٰهِدُونَ فِي سَبِيلِ ٱللَّهِ وَلَا يَخَافُونَ لَوۡمَةَ لَآئِمٖۚ ذَٰلِكَ فَضۡلُ ٱللَّهِ يُؤۡتِيهِ مَن يَشَآءُۚ وَٱللَّهُ وَٰسِعٌ عَلِيمٌ
Ey inananlar, icinizden kim cıkar da dininden donerse Allah onlara bedel oyle bir kavim getirecektir yakında ki o onları sevecek, onlar da, onu sevecek, inananlara karsı alcak gonullu, kafirlere karsı yuce olacak o kavim. Allah yolunda savasacaklar ve hicbir kınayanın kınamasından korkmayacaklar. Bu, Allah'ın lutfu ve inayetidir ki diledigine verir ve Allah'ın lutfu boldur, o her seyi bilir
Surah Al-Maeda, Verse 54
إِنَّمَا وَلِيُّكُمُ ٱللَّهُ وَرَسُولُهُۥ وَٱلَّذِينَ ءَامَنُواْ ٱلَّذِينَ يُقِيمُونَ ٱلصَّلَوٰةَ وَيُؤۡتُونَ ٱلزَّكَوٰةَ وَهُمۡ رَٰكِعُونَ
Sizin dostunuz, sahibiniz, ancak Allah'tır ve Peygamberidir ve inananlar, namaz kılanlar ve ruku ederken zekat verenlerdir
Surah Al-Maeda, Verse 55
وَمَن يَتَوَلَّ ٱللَّهَ وَرَسُولَهُۥ وَٱلَّذِينَ ءَامَنُواْ فَإِنَّ حِزۡبَ ٱللَّهِ هُمُ ٱلۡغَٰلِبُونَ
Ve kim, Allah'tan, Peygamberinden ve inananlardan yuz cevirirse bilsin ki hic suphesiz Allah'a mensup olanlardır ust olacak kisiler
Surah Al-Maeda, Verse 56
يَـٰٓأَيُّهَا ٱلَّذِينَ ءَامَنُواْ لَا تَتَّخِذُواْ ٱلَّذِينَ ٱتَّخَذُواْ دِينَكُمۡ هُزُوٗا وَلَعِبٗا مِّنَ ٱلَّذِينَ أُوتُواْ ٱلۡكِتَٰبَ مِن قَبۡلِكُمۡ وَٱلۡكُفَّارَ أَوۡلِيَآءَۚ وَٱتَّقُواْ ٱللَّهَ إِن كُنتُم مُّؤۡمِنِينَ
Ey inananlar, sizden once, kendilerine kitap verilenlerle kafirlerden, dininizi alay konusu yapan, onu oyuncak sayan kisileri dost edinmeyin, cekinin Allah'tan inanmıssanız
Surah Al-Maeda, Verse 57
وَإِذَا نَادَيۡتُمۡ إِلَى ٱلصَّلَوٰةِ ٱتَّخَذُوهَا هُزُوٗا وَلَعِبٗاۚ ذَٰلِكَ بِأَنَّهُمۡ قَوۡمٞ لَّا يَعۡقِلُونَ
Birbirinizi namaza cagırdıgınız, ezan okudugunuz zaman, bununla alay ederler, bir oyun sayarlar bunu. Bu da suphe yok ki akılları olmayan, akıl edemeyen bir kavim olduklarındandır
Surah Al-Maeda, Verse 58
قُلۡ يَـٰٓأَهۡلَ ٱلۡكِتَٰبِ هَلۡ تَنقِمُونَ مِنَّآ إِلَّآ أَنۡ ءَامَنَّا بِٱللَّهِ وَمَآ أُنزِلَ إِلَيۡنَا وَمَآ أُنزِلَ مِن قَبۡلُ وَأَنَّ أَكۡثَرَكُمۡ فَٰسِقُونَ
De ki: Ey kitap ehli, bizden hoslanmayısınızın sebebi, ancak Allah'a ve bize indirilene ve bizden once indirilenlere inanmamızdan baska bir sey mi ki? Ve sizin cogunuz, buyruktan cıkmıs kisilersiniz
Surah Al-Maeda, Verse 59
قُلۡ هَلۡ أُنَبِّئُكُم بِشَرّٖ مِّن ذَٰلِكَ مَثُوبَةً عِندَ ٱللَّهِۚ مَن لَّعَنَهُ ٱللَّهُ وَغَضِبَ عَلَيۡهِ وَجَعَلَ مِنۡهُمُ ٱلۡقِرَدَةَ وَٱلۡخَنَازِيرَ وَعَبَدَ ٱلطَّـٰغُوتَۚ أُوْلَـٰٓئِكَ شَرّٞ مَّكَانٗا وَأَضَلُّ عَن سَوَآءِ ٱلسَّبِيلِ
De ki: Bundan daha fena olanları, Allah'ın cezasına ugramıs bulunanları haber vereyim mi size? Allah'ın lanet ettigi, gazabına ugrattıgı, iclerinden bir kısmını maymun ve domuz sekline soktugu kisiler ve Seytan'a tapanlar. Iste bunlardır yeri daha kotu olanlar, dogru yoldan daha fazla sapmıs bulunanlar
Surah Al-Maeda, Verse 60
وَإِذَا جَآءُوكُمۡ قَالُوٓاْ ءَامَنَّا وَقَد دَّخَلُواْ بِٱلۡكُفۡرِ وَهُمۡ قَدۡ خَرَجُواْ بِهِۦۚ وَٱللَّهُ أَعۡلَمُ بِمَا كَانُواْ يَكۡتُمُونَ
Sizin yanınıza geldiler mi, inandık derler, halbuki onlar, bulundugunuz yere kafirlikle girdikleri gibi gene kafirlikle cıkmıslardır ve Allah, onların gizledigini, onlardan daha iyi bilir
Surah Al-Maeda, Verse 61
وَتَرَىٰ كَثِيرٗا مِّنۡهُمۡ يُسَٰرِعُونَ فِي ٱلۡإِثۡمِ وَٱلۡعُدۡوَٰنِ وَأَكۡلِهِمُ ٱلسُّحۡتَۚ لَبِئۡسَ مَا كَانُواْ يَعۡمَلُونَ
Onların cogunu gorursun ki suc islemekte, dusmanlık etmekte, haram yemekte birbirleriyle yarısa girerler. Yaptıkları sey, ne de kotudur
Surah Al-Maeda, Verse 62
لَوۡلَا يَنۡهَىٰهُمُ ٱلرَّبَّـٰنِيُّونَ وَٱلۡأَحۡبَارُ عَن قَوۡلِهِمُ ٱلۡإِثۡمَ وَأَكۡلِهِمُ ٱلسُّحۡتَۚ لَبِئۡسَ مَا كَانُواْ يَصۡنَعُونَ
Bari, hukumleri bilenleri ve bilginleri, onları, suc olan sozleri soylemekten ve haram yemekten menetselerdi. Isledikleri is, ne de kotudur
Surah Al-Maeda, Verse 63
وَقَالَتِ ٱلۡيَهُودُ يَدُ ٱللَّهِ مَغۡلُولَةٌۚ غُلَّتۡ أَيۡدِيهِمۡ وَلُعِنُواْ بِمَا قَالُواْۘ بَلۡ يَدَاهُ مَبۡسُوطَتَانِ يُنفِقُ كَيۡفَ يَشَآءُۚ وَلَيَزِيدَنَّ كَثِيرٗا مِّنۡهُم مَّآ أُنزِلَ إِلَيۡكَ مِن رَّبِّكَ طُغۡيَٰنٗا وَكُفۡرٗاۚ وَأَلۡقَيۡنَا بَيۡنَهُمُ ٱلۡعَدَٰوَةَ وَٱلۡبَغۡضَآءَ إِلَىٰ يَوۡمِ ٱلۡقِيَٰمَةِۚ كُلَّمَآ أَوۡقَدُواْ نَارٗا لِّلۡحَرۡبِ أَطۡفَأَهَا ٱللَّهُۚ وَيَسۡعَوۡنَ فِي ٱلۡأَرۡضِ فَسَادٗاۚ وَٱللَّهُ لَا يُحِبُّ ٱلۡمُفۡسِدِينَ
Yahudiler, Allah'ın eli baglıdır dediler, elleri baglanasılar, soyledikleri soz yuzunden lanete ugrayasılar. Hayır, Allah'ın iki eli de acıktır, diledigi gibi ihsanda bulunur. Andolsun, Rabbinden sana indirilen, onlardan cogunun azgınlıgını, kafirligini arttıracak ve biz, onların arasına kıyamete dek dusmanlık ve kin saldık. Ne vakit savas icin bir ates yaktılarsa Allah sondurdu o atesi ve onlar, yeryuzunde bozgunculuga kosup dururlar ve Allah, bozguncuları sevmez
Surah Al-Maeda, Verse 64
وَلَوۡ أَنَّ أَهۡلَ ٱلۡكِتَٰبِ ءَامَنُواْ وَٱتَّقَوۡاْ لَكَفَّرۡنَا عَنۡهُمۡ سَيِّـَٔاتِهِمۡ وَلَأَدۡخَلۡنَٰهُمۡ جَنَّـٰتِ ٱلنَّعِيمِ
Kitap ehli olanlar inansalardı, cekinselerdi elbette kotuluklerini orterdik ve elbette onları da nimeti bol cennetlere sokardık
Surah Al-Maeda, Verse 65
وَلَوۡ أَنَّهُمۡ أَقَامُواْ ٱلتَّوۡرَىٰةَ وَٱلۡإِنجِيلَ وَمَآ أُنزِلَ إِلَيۡهِم مِّن رَّبِّهِمۡ لَأَكَلُواْ مِن فَوۡقِهِمۡ وَمِن تَحۡتِ أَرۡجُلِهِمۚ مِّنۡهُمۡ أُمَّةٞ مُّقۡتَصِدَةٞۖ وَكَثِيرٞ مِّنۡهُمۡ سَآءَ مَا يَعۡمَلُونَ
Tevrat'ın, Incil'in ve Rablerinden sana indirilen kitabın hukumlerini tutsalardı tepelerinden ayaklarının altlarından nimetlere nail olurlar, onları yerlerdi. Iclerinde geri ve asırı olmayan insaf ehli de var, fakat cogunun yaptıgı isler, ne de kotu
Surah Al-Maeda, Verse 66
۞يَـٰٓأَيُّهَا ٱلرَّسُولُ بَلِّغۡ مَآ أُنزِلَ إِلَيۡكَ مِن رَّبِّكَۖ وَإِن لَّمۡ تَفۡعَلۡ فَمَا بَلَّغۡتَ رِسَالَتَهُۥۚ وَٱللَّهُ يَعۡصِمُكَ مِنَ ٱلنَّاسِۗ إِنَّ ٱللَّهَ لَا يَهۡدِي ٱلۡقَوۡمَ ٱلۡكَٰفِرِينَ
Ey Peygamber, bildir, sana Rabbinden indirilen emri ve eger bu tebligi ifa etmezsen onun elciligini yapmamıs olursun ve Allah, seni insanlardan korur. Suphe yok ki Allah, kafir olan kavme, dogru yola gitmek hususunda basarı vermez
Surah Al-Maeda, Verse 67
قُلۡ يَـٰٓأَهۡلَ ٱلۡكِتَٰبِ لَسۡتُمۡ عَلَىٰ شَيۡءٍ حَتَّىٰ تُقِيمُواْ ٱلتَّوۡرَىٰةَ وَٱلۡإِنجِيلَ وَمَآ أُنزِلَ إِلَيۡكُم مِّن رَّبِّكُمۡۗ وَلَيَزِيدَنَّ كَثِيرٗا مِّنۡهُم مَّآ أُنزِلَ إِلَيۡكَ مِن رَّبِّكَ طُغۡيَٰنٗا وَكُفۡرٗاۖ فَلَا تَأۡسَ عَلَى ٱلۡقَوۡمِ ٱلۡكَٰفِرِينَ
De ki: Ey kitap ehli, hicbir seye inanmıs sayılmazsınız Tevrat'ın, Incil'in ve Rabbinizden size indirilen kitabın hukumlerini yerine getirmedikce ve andolsun ki Rabbinden sana indirilen, onlardan cogunun azgınlıgını, kafirligini arttıracak, artık o kafir kavim yuzunden tasalanma sen
Surah Al-Maeda, Verse 68
إِنَّ ٱلَّذِينَ ءَامَنُواْ وَٱلَّذِينَ هَادُواْ وَٱلصَّـٰبِـُٔونَ وَٱلنَّصَٰرَىٰ مَنۡ ءَامَنَ بِٱللَّهِ وَٱلۡيَوۡمِ ٱلۡأٓخِرِ وَعَمِلَ صَٰلِحٗا فَلَا خَوۡفٌ عَلَيۡهِمۡ وَلَا هُمۡ يَحۡزَنُونَ
Fakat inananlarla Yahudi olanlardan, Sabilerden ve Hıristiyanlardan Allah'a ve ahiret gunune inanıp iyi isler isleyenlere ne bir korku vardır, ne de mahzun olur onlar
Surah Al-Maeda, Verse 69
لَقَدۡ أَخَذۡنَا مِيثَٰقَ بَنِيٓ إِسۡرَـٰٓءِيلَ وَأَرۡسَلۡنَآ إِلَيۡهِمۡ رُسُلٗاۖ كُلَّمَا جَآءَهُمۡ رَسُولُۢ بِمَا لَا تَهۡوَىٰٓ أَنفُسُهُمۡ فَرِيقٗا كَذَّبُواْ وَفَرِيقٗا يَقۡتُلُونَ
Andolsun ki Israilogullarından soz almıstık, peygamberler gondermistik onlara. Fakat hangi peygamber onlara gelip canlarının istemedigi bir sey getirdiyse o peygamberlerin bir kısmını yalanlamıslardı, bir kısmını oldurmuslerdi
Surah Al-Maeda, Verse 70
وَحَسِبُوٓاْ أَلَّا تَكُونَ فِتۡنَةٞ فَعَمُواْ وَصَمُّواْ ثُمَّ تَابَ ٱللَّهُ عَلَيۡهِمۡ ثُمَّ عَمُواْ وَصَمُّواْ كَثِيرٞ مِّنۡهُمۡۚ وَٱللَّهُ بَصِيرُۢ بِمَا يَعۡمَلُونَ
Ve sandılar ki bir cezaya ugramayacaklar. Kor oldular adeta, sagır kesildiler, sonra tovbe ettiler, Allah kabul etti, sonra gene de cogu korlesti, sagır oldu ve Allah, onların yaptıklarını tamamıyla gorur
Surah Al-Maeda, Verse 71
لَقَدۡ كَفَرَ ٱلَّذِينَ قَالُوٓاْ إِنَّ ٱللَّهَ هُوَ ٱلۡمَسِيحُ ٱبۡنُ مَرۡيَمَۖ وَقَالَ ٱلۡمَسِيحُ يَٰبَنِيٓ إِسۡرَـٰٓءِيلَ ٱعۡبُدُواْ ٱللَّهَ رَبِّي وَرَبَّكُمۡۖ إِنَّهُۥ مَن يُشۡرِكۡ بِٱللَّهِ فَقَدۡ حَرَّمَ ٱللَّهُ عَلَيۡهِ ٱلۡجَنَّةَ وَمَأۡوَىٰهُ ٱلنَّارُۖ وَمَا لِلظَّـٰلِمِينَ مِنۡ أَنصَارٖ
Allah, suphe yok ki Meryem oglu Mesih'tir diyenler kafir oldular ve Mesih, ey Israilogulları demisti, Rabbime ve Rabbinize kulluk edin; suphe yok ki Allah'a es tanıyana Allah, cenneti haram etmistir, onun yurdu atestir ve zalimlere hicbir yardımcı yoktur
Surah Al-Maeda, Verse 72
لَّقَدۡ كَفَرَ ٱلَّذِينَ قَالُوٓاْ إِنَّ ٱللَّهَ ثَالِثُ ثَلَٰثَةٖۘ وَمَا مِنۡ إِلَٰهٍ إِلَّآ إِلَٰهٞ وَٰحِدٞۚ وَإِن لَّمۡ يَنتَهُواْ عَمَّا يَقُولُونَ لَيَمَسَّنَّ ٱلَّذِينَ كَفَرُواْ مِنۡهُمۡ عَذَابٌ أَلِيمٌ
Suphe yok ki kafir olmuslardır, Allah, ucun ucuncusudur diyenler ve kulluk edilecek tek bir Tanrı vardır ancak. Soyledikleri sozden donmezlerse iclerinden kafir olanlar, pek elemli bir azaba ugrayacaklardır
Surah Al-Maeda, Verse 73
أَفَلَا يَتُوبُونَ إِلَى ٱللَّهِ وَيَسۡتَغۡفِرُونَهُۥۚ وَٱللَّهُ غَفُورٞ رَّحِيمٞ
Hala mı tovbe etmeyecekler Allah'a ve hala mı yarlıgamasını istemeyecekler? Ve Allah sucları orter, rahimdir
Surah Al-Maeda, Verse 74
مَّا ٱلۡمَسِيحُ ٱبۡنُ مَرۡيَمَ إِلَّا رَسُولٞ قَدۡ خَلَتۡ مِن قَبۡلِهِ ٱلرُّسُلُ وَأُمُّهُۥ صِدِّيقَةٞۖ كَانَا يَأۡكُلَانِ ٱلطَّعَامَۗ ٱنظُرۡ كَيۡفَ نُبَيِّنُ لَهُمُ ٱلۡأٓيَٰتِ ثُمَّ ٱنظُرۡ أَنَّىٰ يُؤۡفَكُونَ
Meryemoglu Mesih, bir peygamberden baska bir sey degildi; ondan once de nice peygamberler gelip gectiler; annesi de gercek bir kadındı, ikisi de yemek yerlerdi. Bak bir, onlara delillerimizi nasıl acıklamadayız, sonra da bak, nasıl yuz ceviriyor onlar
Surah Al-Maeda, Verse 75
قُلۡ أَتَعۡبُدُونَ مِن دُونِ ٱللَّهِ مَا لَا يَمۡلِكُ لَكُمۡ ضَرّٗا وَلَا نَفۡعٗاۚ وَٱللَّهُ هُوَ ٱلسَّمِيعُ ٱلۡعَلِيمُ
De ki: Allah'ı bırakıp size ne bir zararı dokunacak, ne bir faydası gelecek bir varlıga mı kulluk ediyorsunuz? Ve Allah, her seyi duyar, bilir
Surah Al-Maeda, Verse 76
قُلۡ يَـٰٓأَهۡلَ ٱلۡكِتَٰبِ لَا تَغۡلُواْ فِي دِينِكُمۡ غَيۡرَ ٱلۡحَقِّ وَلَا تَتَّبِعُوٓاْ أَهۡوَآءَ قَوۡمٖ قَدۡ ضَلُّواْ مِن قَبۡلُ وَأَضَلُّواْ كَثِيرٗا وَضَلُّواْ عَن سَوَآءِ ٱلسَّبِيلِ
De ki: Ey kitap ehli, haksız yere dininizde, asırı gitmeyin ve evvelce hem sapmıs, hem cogunu saptırmıs ve dogru yolu bırakıp sapıklıga dalmıs olan kavmin dileklerine uymayın
Surah Al-Maeda, Verse 77
لُعِنَ ٱلَّذِينَ كَفَرُواْ مِنۢ بَنِيٓ إِسۡرَـٰٓءِيلَ عَلَىٰ لِسَانِ دَاوُۥدَ وَعِيسَى ٱبۡنِ مَرۡيَمَۚ ذَٰلِكَ بِمَا عَصَواْ وَّكَانُواْ يَعۡتَدُونَ
Israilogullarından kafir olanlara Davud'un diliyle de lanet edilmisti, Meryemoglu Isa'nın diliyle de. Bu da isyan ettiklerinden ve asırı gittiklerindendi
Surah Al-Maeda, Verse 78
كَانُواْ لَا يَتَنَاهَوۡنَ عَن مُّنكَرٖ فَعَلُوهُۚ لَبِئۡسَ مَا كَانُواْ يَفۡعَلُونَ
Isledikleri kotulukten, birbirlerini menetmezlerdi. Gercekten de yaptıkları is, ne de kotuydu
Surah Al-Maeda, Verse 79
تَرَىٰ كَثِيرٗا مِّنۡهُمۡ يَتَوَلَّوۡنَ ٱلَّذِينَ كَفَرُواْۚ لَبِئۡسَ مَا قَدَّمَتۡ لَهُمۡ أَنفُسُهُمۡ أَن سَخِطَ ٱللَّهُ عَلَيۡهِمۡ وَفِي ٱلۡعَذَابِ هُمۡ خَٰلِدُونَ
Onların cogunu gorursun ki kafirlere dostluk ederler. Ne de kotudur nefislerinin, onlara hazırlayıp sundugu sey; Allah'ın gazabına ugrayacaklardır ve azap icinde ebedi olarak kalacaklardır
Surah Al-Maeda, Verse 80
وَلَوۡ كَانُواْ يُؤۡمِنُونَ بِٱللَّهِ وَٱلنَّبِيِّ وَمَآ أُنزِلَ إِلَيۡهِ مَا ٱتَّخَذُوهُمۡ أَوۡلِيَآءَ وَلَٰكِنَّ كَثِيرٗا مِّنۡهُمۡ فَٰسِقُونَ
Allah'a, Peygambere ve ona indirilene inansalardı onları dost edinmezlerdi. Fakat onlardan cogu, buyruktan cıkmıs kotu kisilerdir
Surah Al-Maeda, Verse 81
۞لَتَجِدَنَّ أَشَدَّ ٱلنَّاسِ عَدَٰوَةٗ لِّلَّذِينَ ءَامَنُواْ ٱلۡيَهُودَ وَٱلَّذِينَ أَشۡرَكُواْۖ وَلَتَجِدَنَّ أَقۡرَبَهُم مَّوَدَّةٗ لِّلَّذِينَ ءَامَنُواْ ٱلَّذِينَ قَالُوٓاْ إِنَّا نَصَٰرَىٰۚ ذَٰلِكَ بِأَنَّ مِنۡهُمۡ قِسِّيسِينَ وَرُهۡبَانٗا وَأَنَّهُمۡ لَا يَسۡتَكۡبِرُونَ
Insanların, inananlara dusmanlıkta en ileri gidenleri, goreceksin, Yahudilerle musriklerdir, inananlara sevgi bakımından en yakınları da biz Nasraniyiz diyenlerdir. Bunun sebebi de, onların icinde ilimle, ibadetle ugrasanlarla rahiplerin bulunusudur ve bir de onlar, ululanmazlar
Surah Al-Maeda, Verse 82
وَإِذَا سَمِعُواْ مَآ أُنزِلَ إِلَى ٱلرَّسُولِ تَرَىٰٓ أَعۡيُنَهُمۡ تَفِيضُ مِنَ ٱلدَّمۡعِ مِمَّا عَرَفُواْ مِنَ ٱلۡحَقِّۖ يَقُولُونَ رَبَّنَآ ءَامَنَّا فَٱكۡتُبۡنَا مَعَ ٱلشَّـٰهِدِينَ
Peygamberlere indirileni duydular mı gercegi tanıdıklarından gorursun ki gozleri yasla dolar da tasar. Derler ki: Rabbimiz, inandık biz, bizi gercege tanık olanlardan et
Surah Al-Maeda, Verse 83
وَمَا لَنَا لَا نُؤۡمِنُ بِٱللَّهِ وَمَا جَآءَنَا مِنَ ٱلۡحَقِّ وَنَطۡمَعُ أَن يُدۡخِلَنَا رَبُّنَا مَعَ ٱلۡقَوۡمِ ٱلصَّـٰلِحِينَ
Zaten Rabbimizin bizi de iyi insanlara katmasını umup dururken ne oluyor bize ki Allah'a ve bize gelen gercege inanmayalım
Surah Al-Maeda, Verse 84
فَأَثَٰبَهُمُ ٱللَّهُ بِمَا قَالُواْ جَنَّـٰتٖ تَجۡرِي مِن تَحۡتِهَا ٱلۡأَنۡهَٰرُ خَٰلِدِينَ فِيهَاۚ وَذَٰلِكَ جَزَآءُ ٱلۡمُحۡسِنِينَ
Allah da onları soyledikleri soz yuzunden, kıyısından ırmaklar akan cennetlere sokarak mukafatlandırır, orada ebedi olarak kalırlar ve budur iste iyilik edenlerin mukafatı
Surah Al-Maeda, Verse 85
وَٱلَّذِينَ كَفَرُواْ وَكَذَّبُواْ بِـَٔايَٰتِنَآ أُوْلَـٰٓئِكَ أَصۡحَٰبُ ٱلۡجَحِيمِ
Kafir olanlarla ayetlerimizi yalanlayanlara gelince onlardır cehennem ehli
Surah Al-Maeda, Verse 86
يَـٰٓأَيُّهَا ٱلَّذِينَ ءَامَنُواْ لَا تُحَرِّمُواْ طَيِّبَٰتِ مَآ أَحَلَّ ٱللَّهُ لَكُمۡ وَلَا تَعۡتَدُوٓاْۚ إِنَّ ٱللَّهَ لَا يُحِبُّ ٱلۡمُعۡتَدِينَ
Ey inananlar, Allah'ın size helal ettigi tertemiz seyleri haram etmeyin kendinize ve asırı gitmeyin. Suphe yok ki Allah, asırı gidenleri sevmez
Surah Al-Maeda, Verse 87
وَكُلُواْ مِمَّا رَزَقَكُمُ ٱللَّهُ حَلَٰلٗا طَيِّبٗاۚ وَٱتَّقُواْ ٱللَّهَ ٱلَّذِيٓ أَنتُم بِهِۦ مُؤۡمِنُونَ
Ve yiyin Allah'ın size rızık olarak verdigi seylerden helal ve temiz olanları ve inandıgınız Allah'tan cekinin
Surah Al-Maeda, Verse 88
لَا يُؤَاخِذُكُمُ ٱللَّهُ بِٱللَّغۡوِ فِيٓ أَيۡمَٰنِكُمۡ وَلَٰكِن يُؤَاخِذُكُم بِمَا عَقَّدتُّمُ ٱلۡأَيۡمَٰنَۖ فَكَفَّـٰرَتُهُۥٓ إِطۡعَامُ عَشَرَةِ مَسَٰكِينَ مِنۡ أَوۡسَطِ مَا تُطۡعِمُونَ أَهۡلِيكُمۡ أَوۡ كِسۡوَتُهُمۡ أَوۡ تَحۡرِيرُ رَقَبَةٖۖ فَمَن لَّمۡ يَجِدۡ فَصِيَامُ ثَلَٰثَةِ أَيَّامٖۚ ذَٰلِكَ كَفَّـٰرَةُ أَيۡمَٰنِكُمۡ إِذَا حَلَفۡتُمۡۚ وَٱحۡفَظُوٓاْ أَيۡمَٰنَكُمۡۚ كَذَٰلِكَ يُبَيِّنُ ٱللَّهُ لَكُمۡ ءَايَٰتِهِۦ لَعَلَّكُمۡ تَشۡكُرُونَ
Bos yere yemin etmenizden dolayı sorumlu tutmaz sizi Allah, fakat yurekten ve kasten ettiginiz yeminler yuzunden sorumlu tutar. Yemin kefareti, ailenize yedirdiginiz yemeklerin orta derecede olanıyla on yoksulu doyurmak, yahut onları giydirmek, yahut da bir kul azat etmektir. Bunlara gucu yetmeyen uc gun oruc tutar. Iste yemininizi bozarsanız budur kefareti. Koruyun yeminlerinizi. Allah, sukredenlerden olursunuz diye ayetlerini iste boyle acıklar size
Surah Al-Maeda, Verse 89
يَـٰٓأَيُّهَا ٱلَّذِينَ ءَامَنُوٓاْ إِنَّمَا ٱلۡخَمۡرُ وَٱلۡمَيۡسِرُ وَٱلۡأَنصَابُ وَٱلۡأَزۡلَٰمُ رِجۡسٞ مِّنۡ عَمَلِ ٱلشَّيۡطَٰنِ فَٱجۡتَنِبُوهُ لَعَلَّكُمۡ تُفۡلِحُونَ
Ey inananlar, sarap, kumar, tapınmak icin dikilmis olan taslar, fal icin kullanılan oklar, ancak Seytan'ın islerindendir ve birer pisliktir bunlar. Bunlardan kacının da muradına erenlerden olun
Surah Al-Maeda, Verse 90
إِنَّمَا يُرِيدُ ٱلشَّيۡطَٰنُ أَن يُوقِعَ بَيۡنَكُمُ ٱلۡعَدَٰوَةَ وَٱلۡبَغۡضَآءَ فِي ٱلۡخَمۡرِ وَٱلۡمَيۡسِرِ وَيَصُدَّكُمۡ عَن ذِكۡرِ ٱللَّهِ وَعَنِ ٱلصَّلَوٰةِۖ فَهَلۡ أَنتُم مُّنتَهُونَ
Seytan, sarap ve kumarla sizin aranıza dusmanlık ve kin salmak ister ancak, vazgectiniz artık degil mi
Surah Al-Maeda, Verse 91
وَأَطِيعُواْ ٱللَّهَ وَأَطِيعُواْ ٱلرَّسُولَ وَٱحۡذَرُواْۚ فَإِن تَوَلَّيۡتُمۡ فَٱعۡلَمُوٓاْ أَنَّمَا عَلَىٰ رَسُولِنَا ٱلۡبَلَٰغُ ٱلۡمُبِينُ
Ve itaat edin Allah'a ve Peygambere ve sakının. Yuz cevirirseniz iyice bilin ki Peygamberimize dusen vazife, ancak tebligden ibarettir
Surah Al-Maeda, Verse 92
لَيۡسَ عَلَى ٱلَّذِينَ ءَامَنُواْ وَعَمِلُواْ ٱلصَّـٰلِحَٰتِ جُنَاحٞ فِيمَا طَعِمُوٓاْ إِذَا مَا ٱتَّقَواْ وَّءَامَنُواْ وَعَمِلُواْ ٱلصَّـٰلِحَٰتِ ثُمَّ ٱتَّقَواْ وَّءَامَنُواْ ثُمَّ ٱتَّقَواْ وَّأَحۡسَنُواْۚ وَٱللَّهُ يُحِبُّ ٱلۡمُحۡسِنِينَ
Iman edip iyi islerde bulunanlara; cekindikleri, inandıkları ve iyi islerde bulundukları, sonra gene cekinmede devam ettikleri, inanclarını guttukleri, sonra da gene cekinip durdukları ve iyilik ettikleri takdirde haram edilmeden once yedikleri seyler yuzunden bir vebal yok ve Allah iyilik edenleri sever
Surah Al-Maeda, Verse 93
يَـٰٓأَيُّهَا ٱلَّذِينَ ءَامَنُواْ لَيَبۡلُوَنَّكُمُ ٱللَّهُ بِشَيۡءٖ مِّنَ ٱلصَّيۡدِ تَنَالُهُۥٓ أَيۡدِيكُمۡ وَرِمَاحُكُمۡ لِيَعۡلَمَ ٱللَّهُ مَن يَخَافُهُۥ بِٱلۡغَيۡبِۚ فَمَنِ ٱعۡتَدَىٰ بَعۡدَ ذَٰلِكَ فَلَهُۥ عَذَابٌ أَلِيمٞ
Ey inananlar, Allah, onu gormeksizin de kendisinden korkan kisiyi ayırt etmek icin ellerinizin ulasabilecegi, mızraklarınızın yetisebilecegi avları avlanma hususunda sizi sınayacak mutlaka. Bundan sonra kim asırı hareket ederse ona pek acı bir azap var
Surah Al-Maeda, Verse 94
يَـٰٓأَيُّهَا ٱلَّذِينَ ءَامَنُواْ لَا تَقۡتُلُواْ ٱلصَّيۡدَ وَأَنتُمۡ حُرُمٞۚ وَمَن قَتَلَهُۥ مِنكُم مُّتَعَمِّدٗا فَجَزَآءٞ مِّثۡلُ مَا قَتَلَ مِنَ ٱلنَّعَمِ يَحۡكُمُ بِهِۦ ذَوَا عَدۡلٖ مِّنكُمۡ هَدۡيَۢا بَٰلِغَ ٱلۡكَعۡبَةِ أَوۡ كَفَّـٰرَةٞ طَعَامُ مَسَٰكِينَ أَوۡ عَدۡلُ ذَٰلِكَ صِيَامٗا لِّيَذُوقَ وَبَالَ أَمۡرِهِۦۗ عَفَا ٱللَّهُ عَمَّا سَلَفَۚ وَمَنۡ عَادَ فَيَنتَقِمُ ٱللَّهُ مِنۡهُۚ وَٱللَّهُ عَزِيزٞ ذُو ٱنتِقَامٍ
Ey inananlar, ihramdayken avlanmayın; icinizden kim, bir av hayvanını bilerek oldururse sizden iki adalet sahibinin hukmune gore cezası, oldurdugu hayvanın benzeri olan ve Ka'be'ye goturulen bir hayvanı kurban etmek, yahut isledigi suca karsılık yoksulları doyurmak, yahut da bunlara denk olacak kadar oruc tutmaktır, boylece yaptıgının cezasını tatması gerektir. Allah, gecmiste islenen sucları bagıslamıstır. Fakat bundan boyle de kim bu sucu islerse suphe yok ki Allah oc alır ondan ve Allah ustundur, oc alıcıdır
Surah Al-Maeda, Verse 95
أُحِلَّ لَكُمۡ صَيۡدُ ٱلۡبَحۡرِ وَطَعَامُهُۥ مَتَٰعٗا لَّكُمۡ وَلِلسَّيَّارَةِۖ وَحُرِّمَ عَلَيۡكُمۡ صَيۡدُ ٱلۡبَرِّ مَا دُمۡتُمۡ حُرُمٗاۗ وَٱتَّقُواْ ٱللَّهَ ٱلَّذِيٓ إِلَيۡهِ تُحۡشَرُونَ
Denizde avlanmak ve avladıgını yemek, geciminiz icin size de, misafirlerinize de helal edilmistir de ihramda bulundugunuz muddetce kara avı haram edilmistir size. Cekinin o Allah'tan ki onun tapısında toplanacaksınız
Surah Al-Maeda, Verse 96
۞جَعَلَ ٱللَّهُ ٱلۡكَعۡبَةَ ٱلۡبَيۡتَ ٱلۡحَرَامَ قِيَٰمٗا لِّلنَّاسِ وَٱلشَّهۡرَ ٱلۡحَرَامَ وَٱلۡهَدۡيَ وَٱلۡقَلَـٰٓئِدَۚ ذَٰلِكَ لِتَعۡلَمُوٓاْ أَنَّ ٱللَّهَ يَعۡلَمُ مَا فِي ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَمَا فِي ٱلۡأَرۡضِ وَأَنَّ ٱللَّهَ بِكُلِّ شَيۡءٍ عَلِيمٌ
Allah, Kabe'yi hac ayını, kurbanı, kurbanlık oldugu bilinsin diye boynuna bir sey asılan hayvanları, insanların gecimine, duzenine sebep etti, boylece de suphesiz olarak Allah'ın, goklerde ve yeryuzunde ne varsa hepsini bildigini sizin de bilmenizi diledi ve Allah, suphe yok ki her seyi bilir
Surah Al-Maeda, Verse 97
ٱعۡلَمُوٓاْ أَنَّ ٱللَّهَ شَدِيدُ ٱلۡعِقَابِ وَأَنَّ ٱللَّهَ غَفُورٞ رَّحِيمٞ
Bilin ki Allah'ın cezası, muhakkak pek cetindir ve suphe yok ki Allah sucları orter, rahimdir
Surah Al-Maeda, Verse 98
مَّا عَلَى ٱلرَّسُولِ إِلَّا ٱلۡبَلَٰغُۗ وَٱللَّهُ يَعۡلَمُ مَا تُبۡدُونَ وَمَا تَكۡتُمُونَ
Peygamberin vazifesi, ancak tebligdir ve Allah, acıga vurdugunuz seyleri de bilir, gizlediginiz seyleri de
Surah Al-Maeda, Verse 99
قُل لَّا يَسۡتَوِي ٱلۡخَبِيثُ وَٱلطَّيِّبُ وَلَوۡ أَعۡجَبَكَ كَثۡرَةُ ٱلۡخَبِيثِۚ فَٱتَّقُواْ ٱللَّهَ يَـٰٓأُوْلِي ٱلۡأَلۡبَٰبِ لَعَلَّكُمۡ تُفۡلِحُونَ
De ki: Pisle temiz bir degildir, pisin coklugu seni sasırtsa bile. Artık ey aklı tam olanlar, cekinin Allah'tan da muradınıza erin
Surah Al-Maeda, Verse 100
يَـٰٓأَيُّهَا ٱلَّذِينَ ءَامَنُواْ لَا تَسۡـَٔلُواْ عَنۡ أَشۡيَآءَ إِن تُبۡدَ لَكُمۡ تَسُؤۡكُمۡ وَإِن تَسۡـَٔلُواْ عَنۡهَا حِينَ يُنَزَّلُ ٱلۡقُرۡءَانُ تُبۡدَ لَكُمۡ عَفَا ٱللَّهُ عَنۡهَاۗ وَٱللَّهُ غَفُورٌ حَلِيمٞ
Ey inananlar, size acıklanınca hosunuza gitmeyecek seyleri sormayın Kur'an indirilirken bunlara ait bir sey sorarsanız hukmu acıklanır size, halbuki Allah gecmisti ondan, ona ait hukmu bildirmemisti ve Allah, sucları orter, rahimdir
Surah Al-Maeda, Verse 101
قَدۡ سَأَلَهَا قَوۡمٞ مِّن قَبۡلِكُمۡ ثُمَّ أَصۡبَحُواْ بِهَا كَٰفِرِينَ
Sizden once de bir kavim onları sordu da sonra kafir oluverdi
Surah Al-Maeda, Verse 102
مَا جَعَلَ ٱللَّهُ مِنۢ بَحِيرَةٖ وَلَا سَآئِبَةٖ وَلَا وَصِيلَةٖ وَلَا حَامٖ وَلَٰكِنَّ ٱلَّذِينَ كَفَرُواْ يَفۡتَرُونَ عَلَى ٱللَّهِ ٱلۡكَذِبَۖ وَأَكۡثَرُهُمۡ لَا يَعۡقِلُونَ
Allah, ne bahireyi mesru kılmıstır, ne saibeyi, ne vasilayı, ne de hamı; fakat kafir olanlar, Allah'a, yalan yere iftira ederler ve onların cogunun da aklı ermez
Surah Al-Maeda, Verse 103
وَإِذَا قِيلَ لَهُمۡ تَعَالَوۡاْ إِلَىٰ مَآ أَنزَلَ ٱللَّهُ وَإِلَى ٱلرَّسُولِ قَالُواْ حَسۡبُنَا مَا وَجَدۡنَا عَلَيۡهِ ءَابَآءَنَآۚ أَوَلَوۡ كَانَ ءَابَآؤُهُمۡ لَا يَعۡلَمُونَ شَيۡـٔٗا وَلَا يَهۡتَدُونَ
Onlara, gelin Allah'ın indirdigine ve Peygambere dendi mi bize yeter atalarımızın yapageldikleri seyler, boyle bulduk biz derler. Fakat ya ataları da bir sey bilmiyorlardı ve dogru yola gitmiyorlardıysa
Surah Al-Maeda, Verse 104
يَـٰٓأَيُّهَا ٱلَّذِينَ ءَامَنُواْ عَلَيۡكُمۡ أَنفُسَكُمۡۖ لَا يَضُرُّكُم مَّن ضَلَّ إِذَا ٱهۡتَدَيۡتُمۡۚ إِلَى ٱللَّهِ مَرۡجِعُكُمۡ جَمِيعٗا فَيُنَبِّئُكُم بِمَا كُنتُمۡ تَعۡمَلُونَ
Ey inananlar, siz, kendinize bakın; dogru yolu buldunuzsa sapık kisi, size bir zarar veremez. Hepinizin de donup varacagı yer, Allah tapısıdır ve o mutlaka yaptıgınız seyleri bildirir size
Surah Al-Maeda, Verse 105
يَـٰٓأَيُّهَا ٱلَّذِينَ ءَامَنُواْ شَهَٰدَةُ بَيۡنِكُمۡ إِذَا حَضَرَ أَحَدَكُمُ ٱلۡمَوۡتُ حِينَ ٱلۡوَصِيَّةِ ٱثۡنَانِ ذَوَا عَدۡلٖ مِّنكُمۡ أَوۡ ءَاخَرَانِ مِنۡ غَيۡرِكُمۡ إِنۡ أَنتُمۡ ضَرَبۡتُمۡ فِي ٱلۡأَرۡضِ فَأَصَٰبَتۡكُم مُّصِيبَةُ ٱلۡمَوۡتِۚ تَحۡبِسُونَهُمَا مِنۢ بَعۡدِ ٱلصَّلَوٰةِ فَيُقۡسِمَانِ بِٱللَّهِ إِنِ ٱرۡتَبۡتُمۡ لَا نَشۡتَرِي بِهِۦ ثَمَنٗا وَلَوۡ كَانَ ذَا قُرۡبَىٰ وَلَا نَكۡتُمُ شَهَٰدَةَ ٱللَّهِ إِنَّآ إِذٗا لَّمِنَ ٱلۡأٓثِمِينَ
Ey inananlar, birinize olum gelip catarsa aranızda vasiyet edeceginiz zaman, sizden iki adil tanık bulunsun. Yolculuktaysanız ve gene size olum musibeti gelip catacaksa sizden olmayan iki kisiyi de tanık tutabilirsiniz. Ancak onları, namazdan sonraya dek alıkoyun da akraba bile olsa Allah'ı bırakıp yerine hicbir menfaati satın almayacagız, tanıklıgımızı, Allah icin gizlemeyecegiz, gizlersek gunahkarlardan olalım diye Allah'a yemin etsinler
Surah Al-Maeda, Verse 106
فَإِنۡ عُثِرَ عَلَىٰٓ أَنَّهُمَا ٱسۡتَحَقَّآ إِثۡمٗا فَـَٔاخَرَانِ يَقُومَانِ مَقَامَهُمَا مِنَ ٱلَّذِينَ ٱسۡتَحَقَّ عَلَيۡهِمُ ٱلۡأَوۡلَيَٰنِ فَيُقۡسِمَانِ بِٱللَّهِ لَشَهَٰدَتُنَآ أَحَقُّ مِن شَهَٰدَتِهِمَا وَمَا ٱعۡتَدَيۡنَآ إِنَّآ إِذٗا لَّمِنَ ٱلظَّـٰلِمِينَ
O iki tanıgın bir gunahı hakkettikleri anlasılırsa miras hakkında sahip olanlardan ve tanıklıga daha ziyade layık bulunanlardan iki kisi, onların yerine gecer, bizim tanıklıgımız, onların tanıklıgından daha dogrudur ve biz zulmetmedik, ettiysek zalimlerden olalım diye Allah'a yemin ederler
Surah Al-Maeda, Verse 107
ذَٰلِكَ أَدۡنَىٰٓ أَن يَأۡتُواْ بِٱلشَّهَٰدَةِ عَلَىٰ وَجۡهِهَآ أَوۡ يَخَافُوٓاْ أَن تُرَدَّ أَيۡمَٰنُۢ بَعۡدَ أَيۡمَٰنِهِمۡۗ وَٱتَّقُواْ ٱللَّهَ وَٱسۡمَعُواْۗ وَٱللَّهُ لَا يَهۡدِي ٱلۡقَوۡمَ ٱلۡفَٰسِقِينَ
Bu, hakkıyla tanıklık etmelerini, yahut yeminden sonra tanıklıklarının, yeminlerinin reddedilmesinden korkmamalarını saglamaya daha yakındır. Ve cekinin Allah'tan ve dinleyin. Allah kotulukte, taskınlıkta bulunan kavmi dogru yola sevk etmez
Surah Al-Maeda, Verse 108
۞يَوۡمَ يَجۡمَعُ ٱللَّهُ ٱلرُّسُلَ فَيَقُولُ مَاذَآ أُجِبۡتُمۡۖ قَالُواْ لَا عِلۡمَ لَنَآۖ إِنَّكَ أَنتَ عَلَّـٰمُ ٱلۡغُيُوبِ
O gun Allah, butun peygamberleri toplayacak da ne cevap verildi size diyecek. Diyecekler ki: Bilgimiz yok bizim, suphe yok ki sensin gizli seyleri hakkıyla bilen
Surah Al-Maeda, Verse 109
إِذۡ قَالَ ٱللَّهُ يَٰعِيسَى ٱبۡنَ مَرۡيَمَ ٱذۡكُرۡ نِعۡمَتِي عَلَيۡكَ وَعَلَىٰ وَٰلِدَتِكَ إِذۡ أَيَّدتُّكَ بِرُوحِ ٱلۡقُدُسِ تُكَلِّمُ ٱلنَّاسَ فِي ٱلۡمَهۡدِ وَكَهۡلٗاۖ وَإِذۡ عَلَّمۡتُكَ ٱلۡكِتَٰبَ وَٱلۡحِكۡمَةَ وَٱلتَّوۡرَىٰةَ وَٱلۡإِنجِيلَۖ وَإِذۡ تَخۡلُقُ مِنَ ٱلطِّينِ كَهَيۡـَٔةِ ٱلطَّيۡرِ بِإِذۡنِي فَتَنفُخُ فِيهَا فَتَكُونُ طَيۡرَۢا بِإِذۡنِيۖ وَتُبۡرِئُ ٱلۡأَكۡمَهَ وَٱلۡأَبۡرَصَ بِإِذۡنِيۖ وَإِذۡ تُخۡرِجُ ٱلۡمَوۡتَىٰ بِإِذۡنِيۖ وَإِذۡ كَفَفۡتُ بَنِيٓ إِسۡرَـٰٓءِيلَ عَنكَ إِذۡ جِئۡتَهُم بِٱلۡبَيِّنَٰتِ فَقَالَ ٱلَّذِينَ كَفَرُواْ مِنۡهُمۡ إِنۡ هَٰذَآ إِلَّا سِحۡرٞ مُّبِينٞ
An o zamanı ki Allah ey Meryemoglu Isa, hatırla sana ve annene verdigim nimetimi demisti, hatırla ki seni RuhulKudus'le kuvvetlendirdim de besikteyken de insanlarla konustun, olgunluk cagında da. Hani sana kitabı, hikmeti, Tevratı ve Incil'i ogretmistim. Hani topraktan kus seklinde bir sey yapardın iznimle de ona ufururdun, o da iznimle kus olurdu ve anadan dogma korun gozunu acar, abras illetine ugrayanı o illetten kurtarırdın iznimle ve hani oluyu, iznimle mezardan cıkarmıs, diriltmistin. Hani, Israilogullarına apacık delillerle geldigin zaman onlardan kafir olanlar, bu ancak acık bir buyu demislerdi de ben seni kurtarmıstım onların elinden
Surah Al-Maeda, Verse 110
وَإِذۡ أَوۡحَيۡتُ إِلَى ٱلۡحَوَارِيِّـۧنَ أَنۡ ءَامِنُواْ بِي وَبِرَسُولِي قَالُوٓاْ ءَامَنَّا وَٱشۡهَدۡ بِأَنَّنَا مُسۡلِمُونَ
Hani Havarilere, bana ve Peygamberime inanın demistim de inandık demislerdi tanık ol, biz Tanrıya teslim olanlarız
Surah Al-Maeda, Verse 111
إِذۡ قَالَ ٱلۡحَوَارِيُّونَ يَٰعِيسَى ٱبۡنَ مَرۡيَمَ هَلۡ يَسۡتَطِيعُ رَبُّكَ أَن يُنَزِّلَ عَلَيۡنَا مَآئِدَةٗ مِّنَ ٱلسَّمَآءِۖ قَالَ ٱتَّقُواْ ٱللَّهَ إِن كُنتُم مُّؤۡمِنِينَ
Hani Havariler, ey Meryemoglu Isa demislerdi, Rabbin, bize gokten bir sofra yemek indirebilir mi? Isa da inanmıssanız demisti, cekinin Allah'tan
Surah Al-Maeda, Verse 112
قَالُواْ نُرِيدُ أَن نَّأۡكُلَ مِنۡهَا وَتَطۡمَئِنَّ قُلُوبُنَا وَنَعۡلَمَ أَن قَدۡ صَدَقۡتَنَا وَنَكُونَ عَلَيۡهَا مِنَ ٱلشَّـٰهِدِينَ
Demislerdi ki: Istiyoruz ki o yemekten yiyelim, kalplerimiz tam bir inanca ulassın ve bilelim ki sen bize dogru soyluyorsun ve buna da tanık olalım biz
Surah Al-Maeda, Verse 113
قَالَ عِيسَى ٱبۡنُ مَرۡيَمَ ٱللَّهُمَّ رَبَّنَآ أَنزِلۡ عَلَيۡنَا مَآئِدَةٗ مِّنَ ٱلسَّمَآءِ تَكُونُ لَنَا عِيدٗا لِّأَوَّلِنَا وَءَاخِرِنَا وَءَايَةٗ مِّنكَۖ وَٱرۡزُقۡنَا وَأَنتَ خَيۡرُ ٱلرَّـٰزِقِينَ
Meryemoglu Isa, Rabbimiz demisti, bize gokten bir sofra yemek indir de bugun, hem once gelenlerimize bayram olsun, hem sonra gelenlerimize, hem de senden bir delil olsun; sen bizi rızıklandır ve sen, rızık verenlerin en hayırlısısın
Surah Al-Maeda, Verse 114
قَالَ ٱللَّهُ إِنِّي مُنَزِّلُهَا عَلَيۡكُمۡۖ فَمَن يَكۡفُرۡ بَعۡدُ مِنكُمۡ فَإِنِّيٓ أُعَذِّبُهُۥ عَذَابٗا لَّآ أُعَذِّبُهُۥٓ أَحَدٗا مِّنَ ٱلۡعَٰلَمِينَ
Allah, onu size indirecegim ben, fakat bundan sonra icinizden kafir olanı oyle bir azapla azaplandıracagım ki demisti, alemler icinde hicbir kimseyi o cesit azaplandırmam
Surah Al-Maeda, Verse 115
وَإِذۡ قَالَ ٱللَّهُ يَٰعِيسَى ٱبۡنَ مَرۡيَمَ ءَأَنتَ قُلۡتَ لِلنَّاسِ ٱتَّخِذُونِي وَأُمِّيَ إِلَٰهَيۡنِ مِن دُونِ ٱللَّهِۖ قَالَ سُبۡحَٰنَكَ مَا يَكُونُ لِيٓ أَنۡ أَقُولَ مَا لَيۡسَ لِي بِحَقٍّۚ إِن كُنتُ قُلۡتُهُۥ فَقَدۡ عَلِمۡتَهُۥۚ تَعۡلَمُ مَا فِي نَفۡسِي وَلَآ أَعۡلَمُ مَا فِي نَفۡسِكَۚ إِنَّكَ أَنتَ عَلَّـٰمُ ٱلۡغُيُوبِ
Ve hani Allah, ey Meryemoglu Isa diyecek, sen misin insanlara, Allah'ı bırakın da beni ve annemi iki tanrı tanıyın diyen? Isa da seni noksan sıfatlardan arı bilirim diyecek, hakkım olmayan bir sozu soyleyemem ki ben. Boyle bir soz soylediysem elbette bilirsin bunu. Benim icimde ne varsa hepsini mutlaka bilirsin sen. Fakat ben, senin bildigini bilemem; suphe yok ki sen gizli olan her seyi, hakkıyla bilirsin
Surah Al-Maeda, Verse 116
مَا قُلۡتُ لَهُمۡ إِلَّا مَآ أَمَرۡتَنِي بِهِۦٓ أَنِ ٱعۡبُدُواْ ٱللَّهَ رَبِّي وَرَبَّكُمۡۚ وَكُنتُ عَلَيۡهِمۡ شَهِيدٗا مَّا دُمۡتُ فِيهِمۡۖ فَلَمَّا تَوَفَّيۡتَنِي كُنتَ أَنتَ ٱلرَّقِيبَ عَلَيۡهِمۡۚ وَأَنتَ عَلَىٰ كُلِّ شَيۡءٖ شَهِيدٌ
Onlara, ancak bana emrettigini soyledim, Rabbime ve Rabbinize kulluk edin dedim. Iclerinde bulundukca gozetirdim, korurdum onları, fakat beni aldıktan sonra onların ne yaptıklarını sen gordun ve sen her seye hakkıyla tanıksın
Surah Al-Maeda, Verse 117
إِن تُعَذِّبۡهُمۡ فَإِنَّهُمۡ عِبَادُكَۖ وَإِن تَغۡفِرۡ لَهُمۡ فَإِنَّكَ أَنتَ ٱلۡعَزِيزُ ٱلۡحَكِيمُ
Onlara azap edersen suphe yok ki onlar, senin kullarındır ve eger yarlıgarsan suphe yok ki sensin ustun olan, hukum ve hikmet sahibi bulunan
Surah Al-Maeda, Verse 118
قَالَ ٱللَّهُ هَٰذَا يَوۡمُ يَنفَعُ ٱلصَّـٰدِقِينَ صِدۡقُهُمۡۚ لَهُمۡ جَنَّـٰتٞ تَجۡرِي مِن تَحۡتِهَا ٱلۡأَنۡهَٰرُ خَٰلِدِينَ فِيهَآ أَبَدٗاۖ رَّضِيَ ٱللَّهُ عَنۡهُمۡ وَرَضُواْ عَنۡهُۚ ذَٰلِكَ ٱلۡفَوۡزُ ٱلۡعَظِيمُ
Allah diyecek ki: Bugun, oyle bir gundur ki gerceklerin gercekligi fayda eder ancak. Onlarındır kıyılarından ırmaklar akan cennetler, ebedi kalırlar orada. Allah onlardan razı olmustur, onlar da ondan razı olmuslardır. Iste budur en buyuk kurtulus
Surah Al-Maeda, Verse 119
لِلَّهِ مُلۡكُ ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَٱلۡأَرۡضِ وَمَا فِيهِنَّۚ وَهُوَ عَلَىٰ كُلِّ شَيۡءٖ قَدِيرُۢ
Allah'a aittir goklerin yeryuzunun ve oralarda ne varsa hepsinin tasarrufu ve onun her seye gucu yeter
Surah Al-Maeda, Verse 120