Surah Al-Maeda - Turkish Translation by Suat Yildirim
يَـٰٓأَيُّهَا ٱلَّذِينَ ءَامَنُوٓاْ أَوۡفُواْ بِٱلۡعُقُودِۚ أُحِلَّتۡ لَكُم بَهِيمَةُ ٱلۡأَنۡعَٰمِ إِلَّا مَا يُتۡلَىٰ عَلَيۡكُمۡ غَيۡرَ مُحِلِّي ٱلصَّيۡدِ وَأَنتُمۡ حُرُمٌۗ إِنَّ ٱللَّهَ يَحۡكُمُ مَا يُرِيدُ
Ey iman edenler! Baglandıgınız ahitleri yerine getiriniz. Haram kılındıgı size bildirilenler dısında, davarların eti size helal edilmistir. Su kadar var ki, ihram halinde iken de av avlamak helal degildir. Allah diledigi sekilde hukmeder
Surah Al-Maeda, Verse 1
يَـٰٓأَيُّهَا ٱلَّذِينَ ءَامَنُواْ لَا تُحِلُّواْ شَعَـٰٓئِرَ ٱللَّهِ وَلَا ٱلشَّهۡرَ ٱلۡحَرَامَ وَلَا ٱلۡهَدۡيَ وَلَا ٱلۡقَلَـٰٓئِدَ وَلَآ ءَآمِّينَ ٱلۡبَيۡتَ ٱلۡحَرَامَ يَبۡتَغُونَ فَضۡلٗا مِّن رَّبِّهِمۡ وَرِضۡوَٰنٗاۚ وَإِذَا حَلَلۡتُمۡ فَٱصۡطَادُواْۚ وَلَا يَجۡرِمَنَّكُمۡ شَنَـَٔانُ قَوۡمٍ أَن صَدُّوكُمۡ عَنِ ٱلۡمَسۡجِدِ ٱلۡحَرَامِ أَن تَعۡتَدُواْۘ وَتَعَاوَنُواْ عَلَى ٱلۡبِرِّ وَٱلتَّقۡوَىٰۖ وَلَا تَعَاوَنُواْ عَلَى ٱلۡإِثۡمِ وَٱلۡعُدۡوَٰنِۚ وَٱتَّقُواْ ٱللَّهَۖ إِنَّ ٱللَّهَ شَدِيدُ ٱلۡعِقَابِ
Ey iman edenler! Ne Allah'ın seairine, ne sehr-i harama, ne Kabe’ye hediye olarak gonderilen kurbanlık hayvanlara, hele hele gerdanlık takılı kurbanlıklara, ne de Rabbinin lutfunu, ihsan edecegi kazancı ve O’nun rızasını arzulayarak Beyt-i Haram’a yonelenlere sakın hurmetsizlik etmeyin.Ihramdan cıkınca isterseniz avlanın. Sizin Mescid-i Haram’ı ziyaretinizi engellediler diye birtakım kimselere karsı beslediginiz kin ve ofke, sakın sizin onlara saldırmanıza yol acmasın. Siz iyilik etmek, fenalıktan sakınmak hususunda birbirinizle yardımlasın, gunah islemek ve baskasına saldırmak hususunda birbirinizi desteklemeyin. Allah’a karsı gelmekten sakının. Cunku Allah’ın cezası cok siddetlidir. [2]
Surah Al-Maeda, Verse 2
حُرِّمَتۡ عَلَيۡكُمُ ٱلۡمَيۡتَةُ وَٱلدَّمُ وَلَحۡمُ ٱلۡخِنزِيرِ وَمَآ أُهِلَّ لِغَيۡرِ ٱللَّهِ بِهِۦ وَٱلۡمُنۡخَنِقَةُ وَٱلۡمَوۡقُوذَةُ وَٱلۡمُتَرَدِّيَةُ وَٱلنَّطِيحَةُ وَمَآ أَكَلَ ٱلسَّبُعُ إِلَّا مَا ذَكَّيۡتُمۡ وَمَا ذُبِحَ عَلَى ٱلنُّصُبِ وَأَن تَسۡتَقۡسِمُواْ بِٱلۡأَزۡلَٰمِۚ ذَٰلِكُمۡ فِسۡقٌۗ ٱلۡيَوۡمَ يَئِسَ ٱلَّذِينَ كَفَرُواْ مِن دِينِكُمۡ فَلَا تَخۡشَوۡهُمۡ وَٱخۡشَوۡنِۚ ٱلۡيَوۡمَ أَكۡمَلۡتُ لَكُمۡ دِينَكُمۡ وَأَتۡمَمۡتُ عَلَيۡكُمۡ نِعۡمَتِي وَرَضِيتُ لَكُمُ ٱلۡإِسۡلَٰمَ دِينٗاۚ فَمَنِ ٱضۡطُرَّ فِي مَخۡمَصَةٍ غَيۡرَ مُتَجَانِفٖ لِّإِثۡمٖ فَإِنَّ ٱللَّهَ غَفُورٞ رَّحِيمٞ
Size sunlar haram kılındı: Kendiliginden olen hayvan, kan, domuz eti, Allah'tan baskasının adına kesilen, henuz canı cıkmadan yetisip sartına uygun tarzda kestikleriniz mustesna; bogulmus, bir sey vurularak oldurulmus, yukarıdan yuvarlanmıs, boynuzlanmıs yahut canavar tarafından parcalanmıs olup da olen hayvanların etleri, putlara ait sunaklarda kesilen hayvanların etleri ve zar atarak, kumar oynayarak elde edilen etler.Butun bunlar itaat dısına cıkıstır. Artık bugun kafirler dininizi sondurmekten umitlerini kestiler. Oyleyse onlardan korkmayın, Benden cekinin.Iste bugun sizin dininizi kemale erdirdim ve uzerinizdeki nimetimi tamamladım. Sizin icin din olarak Islam’ı begendim.Kim gunaha meyletmeksizin aclıktan bunalıp caresiz kalırsa, haram olan etlerden yiyebilir. Cunku Allah gafurdur, rahimdir (affı ve merhameti boldur). [6,145; 5,90; 2,173] {KM, Cıkıs 20,25; Levililer 11,7; Tesniye 27,5; 14,8; Resullerin isleri 25,20; 21,25; Matta}
Surah Al-Maeda, Verse 3
يَسۡـَٔلُونَكَ مَاذَآ أُحِلَّ لَهُمۡۖ قُلۡ أُحِلَّ لَكُمُ ٱلطَّيِّبَٰتُ وَمَا عَلَّمۡتُم مِّنَ ٱلۡجَوَارِحِ مُكَلِّبِينَ تُعَلِّمُونَهُنَّ مِمَّا عَلَّمَكُمُ ٱللَّهُۖ فَكُلُواْ مِمَّآ أَمۡسَكۡنَ عَلَيۡكُمۡ وَٱذۡكُرُواْ ٱسۡمَ ٱللَّهِ عَلَيۡهِۖ وَٱتَّقُواْ ٱللَّهَۚ إِنَّ ٱللَّهَ سَرِيعُ ٱلۡحِسَابِ
Kendilerine nelerin helal kılındıgını sana soruyorlar. De ki: “Butun temiz ve iyi rızıklar size helal kılınmıstır.Allah'ın size ogrettiginden ogrenip egittiginiz avcı hayvanların sizin icin tutup getirdiklerini yiyiniz ve uzerlerine Allah’ın adını anınız. Allah’a karsı gelmekten sakının, cunku Allah hesabı cabuk gorur.”
Surah Al-Maeda, Verse 4
ٱلۡيَوۡمَ أُحِلَّ لَكُمُ ٱلطَّيِّبَٰتُۖ وَطَعَامُ ٱلَّذِينَ أُوتُواْ ٱلۡكِتَٰبَ حِلّٞ لَّكُمۡ وَطَعَامُكُمۡ حِلّٞ لَّهُمۡۖ وَٱلۡمُحۡصَنَٰتُ مِنَ ٱلۡمُؤۡمِنَٰتِ وَٱلۡمُحۡصَنَٰتُ مِنَ ٱلَّذِينَ أُوتُواْ ٱلۡكِتَٰبَ مِن قَبۡلِكُمۡ إِذَآ ءَاتَيۡتُمُوهُنَّ أُجُورَهُنَّ مُحۡصِنِينَ غَيۡرَ مُسَٰفِحِينَ وَلَا مُتَّخِذِيٓ أَخۡدَانٖۗ وَمَن يَكۡفُرۡ بِٱلۡإِيمَٰنِ فَقَدۡ حَبِطَ عَمَلُهُۥ وَهُوَ فِي ٱلۡأٓخِرَةِ مِنَ ٱلۡخَٰسِرِينَ
Bugun size temiz ve iyi seyler helal kılındı. Ehl-i kitabın kestikleri ve diger yiyecekleri size helaldir. Sizin yiyecekleriniz de onlara helaldir.Namuslu, zinaya girmemis ve gizli dostlar edinmemis insanlar halinde yasamanız sartıyla, muminlerden hur ve iffetli kadınlarla, sizden onceki Ehl-i kitaptan hur ve iffetli kadınlar da, mehirlerini verip nikahladıgınızda size helaldir. Kim imanı inkar ederse butun yaptıgı isler bosa gider ve o, ahirette de ziyana ugrayanlardan olur
Surah Al-Maeda, Verse 5
يَـٰٓأَيُّهَا ٱلَّذِينَ ءَامَنُوٓاْ إِذَا قُمۡتُمۡ إِلَى ٱلصَّلَوٰةِ فَٱغۡسِلُواْ وُجُوهَكُمۡ وَأَيۡدِيَكُمۡ إِلَى ٱلۡمَرَافِقِ وَٱمۡسَحُواْ بِرُءُوسِكُمۡ وَأَرۡجُلَكُمۡ إِلَى ٱلۡكَعۡبَيۡنِۚ وَإِن كُنتُمۡ جُنُبٗا فَٱطَّهَّرُواْۚ وَإِن كُنتُم مَّرۡضَىٰٓ أَوۡ عَلَىٰ سَفَرٍ أَوۡ جَآءَ أَحَدٞ مِّنكُم مِّنَ ٱلۡغَآئِطِ أَوۡ لَٰمَسۡتُمُ ٱلنِّسَآءَ فَلَمۡ تَجِدُواْ مَآءٗ فَتَيَمَّمُواْ صَعِيدٗا طَيِّبٗا فَٱمۡسَحُواْ بِوُجُوهِكُمۡ وَأَيۡدِيكُم مِّنۡهُۚ مَا يُرِيدُ ٱللَّهُ لِيَجۡعَلَ عَلَيۡكُم مِّنۡ حَرَجٖ وَلَٰكِن يُرِيدُ لِيُطَهِّرَكُمۡ وَلِيُتِمَّ نِعۡمَتَهُۥ عَلَيۡكُمۡ لَعَلَّكُمۡ تَشۡكُرُونَ
Ey iman edenler! Namaza kalkmak istediginizde yuzlerinizi ve dirseklere kadar ellerinizi yıkayın.Baslarınızı meshedip topuklarınızla birlikte ayaklarınızı da yıkayın.Cunup iseniz tastamam yıkanın (boy abdesti alın). Eger hasta veya yolcu iseniz veya tuvaletten gelmisseniz, yahut kadınlarla munasebette bulunmus olup da su bulamazsanız temiz topraga teyemmum edin, (manen arınma niyeti ile) ondan yuzlerinize ve ellerinize meshedin.Allah size gucluk cıkarmak istemez, fakat sukredesiniz diye sizi temizleyip arındırmak ve size olan nimetlerini tamama erdirmek ister
Surah Al-Maeda, Verse 6
وَٱذۡكُرُواْ نِعۡمَةَ ٱللَّهِ عَلَيۡكُمۡ وَمِيثَٰقَهُ ٱلَّذِي وَاثَقَكُم بِهِۦٓ إِذۡ قُلۡتُمۡ سَمِعۡنَا وَأَطَعۡنَاۖ وَٱتَّقُواْ ٱللَّهَۚ إِنَّ ٱللَّهَ عَلِيمُۢ بِذَاتِ ٱلصُّدُورِ
Allah'ın size lutfettigi nimeti ve sizin “duyduk ve itaat ettik, bas ustune!” dediginiz vakit, sizden aldıgı sozunuzu hatırlayın. Allah’a karsı gelmekten sakının. Cunku Allah sinelerde saklı butun sırları bilir
Surah Al-Maeda, Verse 7
يَـٰٓأَيُّهَا ٱلَّذِينَ ءَامَنُواْ كُونُواْ قَوَّـٰمِينَ لِلَّهِ شُهَدَآءَ بِٱلۡقِسۡطِۖ وَلَا يَجۡرِمَنَّكُمۡ شَنَـَٔانُ قَوۡمٍ عَلَىٰٓ أَلَّا تَعۡدِلُواْۚ ٱعۡدِلُواْ هُوَ أَقۡرَبُ لِلتَّقۡوَىٰۖ وَٱتَّقُواْ ٱللَّهَۚ إِنَّ ٱللَّهَ خَبِيرُۢ بِمَا تَعۡمَلُونَ
Ey iman edenler! Haktan yana olup vargucunuzle ve butun islerinizde adaleti gerceklestirin ve adalet numunesi sahitler olun.Bir topluluga karsı, icinizde beslediginiz kin ve ofke, sizi adaletsizlige suruklemesin.Adil davranın, takvaya en uygun hareket budur.Allah'a karsı gelmekten sakının. Cunku Allah yaptıgınız her seyden haberdardır
Surah Al-Maeda, Verse 8
وَعَدَ ٱللَّهُ ٱلَّذِينَ ءَامَنُواْ وَعَمِلُواْ ٱلصَّـٰلِحَٰتِ لَهُم مَّغۡفِرَةٞ وَأَجۡرٌ عَظِيمٞ
Allah iman edip makbul ve guzel isler yapanları affedip kendilerine buyuk mukafat vermeyi vad etmistir
Surah Al-Maeda, Verse 9
وَٱلَّذِينَ كَفَرُواْ وَكَذَّبُواْ بِـَٔايَٰتِنَآ أُوْلَـٰٓئِكَ أَصۡحَٰبُ ٱلۡجَحِيمِ
Kafir olup ayetlerimizi yalan sayanlar ise cehennemliktirler
Surah Al-Maeda, Verse 10
يَـٰٓأَيُّهَا ٱلَّذِينَ ءَامَنُواْ ٱذۡكُرُواْ نِعۡمَتَ ٱللَّهِ عَلَيۡكُمۡ إِذۡ هَمَّ قَوۡمٌ أَن يَبۡسُطُوٓاْ إِلَيۡكُمۡ أَيۡدِيَهُمۡ فَكَفَّ أَيۡدِيَهُمۡ عَنكُمۡۖ وَٱتَّقُواْ ٱللَّهَۚ وَعَلَى ٱللَّهِ فَلۡيَتَوَكَّلِ ٱلۡمُؤۡمِنُونَ
Ey iman edenler! Allah'ın size olan su nimetini hatırlayın: Hani bir topluluk size el uzatmaya, sizi oldurup yok etmeye tesebbus etmisti de O, bunların ellerini size zarar vermekten menetmisti.Allah’ın hukukuna haksızlık etmekten sakının! Muminler yalnız Allah’a dayansınlar
Surah Al-Maeda, Verse 11
۞وَلَقَدۡ أَخَذَ ٱللَّهُ مِيثَٰقَ بَنِيٓ إِسۡرَـٰٓءِيلَ وَبَعَثۡنَا مِنۡهُمُ ٱثۡنَيۡ عَشَرَ نَقِيبٗاۖ وَقَالَ ٱللَّهُ إِنِّي مَعَكُمۡۖ لَئِنۡ أَقَمۡتُمُ ٱلصَّلَوٰةَ وَءَاتَيۡتُمُ ٱلزَّكَوٰةَ وَءَامَنتُم بِرُسُلِي وَعَزَّرۡتُمُوهُمۡ وَأَقۡرَضۡتُمُ ٱللَّهَ قَرۡضًا حَسَنٗا لَّأُكَفِّرَنَّ عَنكُمۡ سَيِّـَٔاتِكُمۡ وَلَأُدۡخِلَنَّكُمۡ جَنَّـٰتٖ تَجۡرِي مِن تَحۡتِهَا ٱلۡأَنۡهَٰرُۚ فَمَن كَفَرَ بَعۡدَ ذَٰلِكَ مِنكُمۡ فَقَدۡ ضَلَّ سَوَآءَ ٱلسَّبِيلِ
Allah Israil ogullarından kesin soz aldı. Biz onlardan (on iki boydan her birinden bir kefil olmak uzere) on iki de kefil tayin etmistik. Allah buyurdu ki: “Iyi bilin ki Ben sizinle beraberim.Eger siz namazı dikkatli bir sekilde tamtamına eda eder, zekatı verir, resullerime iman eder, onlara sahip cıkar,Allah rızası icin gerekli yerlere harcayarak Allah'a guzel bir tarzda odunc verirseniz,Ben elbette sizin kusurlarınızı orter ve elbette sizi icinden ırmaklar akan cennetlere yerlestiririm.Ama kim bundan sonra nankorluk edip kufre saparsa, dogru yoldan sapmıs, kendini zayi etmis olur.”
Surah Al-Maeda, Verse 12
فَبِمَا نَقۡضِهِم مِّيثَٰقَهُمۡ لَعَنَّـٰهُمۡ وَجَعَلۡنَا قُلُوبَهُمۡ قَٰسِيَةٗۖ يُحَرِّفُونَ ٱلۡكَلِمَ عَن مَّوَاضِعِهِۦ وَنَسُواْ حَظّٗا مِّمَّا ذُكِّرُواْ بِهِۦۚ وَلَا تَزَالُ تَطَّلِعُ عَلَىٰ خَآئِنَةٖ مِّنۡهُمۡ إِلَّا قَلِيلٗا مِّنۡهُمۡۖ فَٱعۡفُ عَنۡهُمۡ وَٱصۡفَحۡۚ إِنَّ ٱللَّهَ يُحِبُّ ٱلۡمُحۡسِنِينَ
Iste o Yahudileri, verdikleri kesin sozu bozduklarındandır ki lanetledik, onların kalplerini katılastırdık. Boylece onlar kelimeleri yerlerinden oynatarak tahrif ederler.Kendilerine teblig edilen hususlardan pek cogunu unuttular.Onların pek azı haric olmak uzere, onlar tarafından devamlı olarak hainlik gorursun.Yine de sen onları affet, aldırma. Cunku Allah iyilik edenleri sever
Surah Al-Maeda, Verse 13
وَمِنَ ٱلَّذِينَ قَالُوٓاْ إِنَّا نَصَٰرَىٰٓ أَخَذۡنَا مِيثَٰقَهُمۡ فَنَسُواْ حَظّٗا مِّمَّا ذُكِّرُواْ بِهِۦ فَأَغۡرَيۡنَا بَيۡنَهُمُ ٱلۡعَدَاوَةَ وَٱلۡبَغۡضَآءَ إِلَىٰ يَوۡمِ ٱلۡقِيَٰمَةِۚ وَسَوۡفَ يُنَبِّئُهُمُ ٱللَّهُ بِمَا كَانُواْ يَصۡنَعُونَ
“Biz Nasrani'yiz, Hırıstiyanız” diyenlerden de kesin soz aldık. Fakat onlar da kendilerine teblig olunan derslerden bir cogunu unuttular.Bu yuzden Biz de aralarına kıyamet gunune kadar surecek kin ve nefret bıraktık. Allah onların meslek haline getirdikleri bu isleri bir bir yuzlerine carpacaktır. [2,62] [KM, Isaya]
Surah Al-Maeda, Verse 14
يَـٰٓأَهۡلَ ٱلۡكِتَٰبِ قَدۡ جَآءَكُمۡ رَسُولُنَا يُبَيِّنُ لَكُمۡ كَثِيرٗا مِّمَّا كُنتُمۡ تُخۡفُونَ مِنَ ٱلۡكِتَٰبِ وَيَعۡفُواْ عَن كَثِيرٖۚ قَدۡ جَآءَكُم مِّنَ ٱللَّهِ نُورٞ وَكِتَٰبٞ مُّبِينٞ
Ey Ehl-i kitap! Kitaptan (Tevrat'tan) gizlediklerinizin cogunu size beyan eden,bir cogunu da yuzunuze vurmayarak affeden Resulumuz size gelmis bulunuyor. Iste size Allah tarafından bir nur ve hakikatleri acıklayan bir kitap geldi
Surah Al-Maeda, Verse 15
يَهۡدِي بِهِ ٱللَّهُ مَنِ ٱتَّبَعَ رِضۡوَٰنَهُۥ سُبُلَ ٱلسَّلَٰمِ وَيُخۡرِجُهُم مِّنَ ٱلظُّلُمَٰتِ إِلَى ٱلنُّورِ بِإِذۡنِهِۦ وَيَهۡدِيهِمۡ إِلَىٰ صِرَٰطٖ مُّسۡتَقِيمٖ
Allah onunla, rızasını izleyenleri selamet yollarına iletir, Onları izni ile karanlıklardan aydınlıga cıkarır ve onları dosdogru yola iletir
Surah Al-Maeda, Verse 16
لَّقَدۡ كَفَرَ ٱلَّذِينَ قَالُوٓاْ إِنَّ ٱللَّهَ هُوَ ٱلۡمَسِيحُ ٱبۡنُ مَرۡيَمَۚ قُلۡ فَمَن يَمۡلِكُ مِنَ ٱللَّهِ شَيۡـًٔا إِنۡ أَرَادَ أَن يُهۡلِكَ ٱلۡمَسِيحَ ٱبۡنَ مَرۡيَمَ وَأُمَّهُۥ وَمَن فِي ٱلۡأَرۡضِ جَمِيعٗاۗ وَلِلَّهِ مُلۡكُ ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَٱلۡأَرۡضِ وَمَا بَيۡنَهُمَاۚ يَخۡلُقُ مَا يَشَآءُۚ وَٱللَّهُ عَلَىٰ كُلِّ شَيۡءٖ قَدِيرٞ
“Allah, Meryem'in oglu Mesih’tir” diyenler kesinlikle kafir olmuslardır.De ki: “Eger Allah Meryem’in oglu Mesih’i, annesini ve dunyada bulunanların hepsini imha etmek istese, O’na karsı kimin elinden bir sey gelir? Kim O’nu engelleyebilir?Dogrusu goklerin, yerin ve ikisi arasında olan butun varlıkların hakimiyeti Allah’a aittir. O diledigini yaratır. Allah her seye kadirdir. [4,171; 9,30](Bu konuda 4,171 ayeti ile ilgili acıklamaya bkz)
Surah Al-Maeda, Verse 17
وَقَالَتِ ٱلۡيَهُودُ وَٱلنَّصَٰرَىٰ نَحۡنُ أَبۡنَـٰٓؤُاْ ٱللَّهِ وَأَحِبَّـٰٓؤُهُۥۚ قُلۡ فَلِمَ يُعَذِّبُكُم بِذُنُوبِكُمۖ بَلۡ أَنتُم بَشَرٞ مِّمَّنۡ خَلَقَۚ يَغۡفِرُ لِمَن يَشَآءُ وَيُعَذِّبُ مَن يَشَآءُۚ وَلِلَّهِ مُلۡكُ ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَٱلۡأَرۡضِ وَمَا بَيۡنَهُمَاۖ وَإِلَيۡهِ ٱلۡمَصِيرُ
Hem Yahudiler, hem de Hıristiyanlar “Biz Allah'ın evlatları ve sevgilileriyiz.” dediler.De ki: “Oyleyse nicin Allah sizi gunahlarınız sebebiyle cezalandırıyor?”Hayır, bilakis siz O’nun yarattıgı birer beser toplulugusunuz. Allah diledigini affeder, diledigini cezalandırır.Goklerde, yerde ve ikisi arasında olan her seyin hakimiyeti Allah’ındır. Donus de O’na olacaktır
Surah Al-Maeda, Verse 18
يَـٰٓأَهۡلَ ٱلۡكِتَٰبِ قَدۡ جَآءَكُمۡ رَسُولُنَا يُبَيِّنُ لَكُمۡ عَلَىٰ فَتۡرَةٖ مِّنَ ٱلرُّسُلِ أَن تَقُولُواْ مَا جَآءَنَا مِنۢ بَشِيرٖ وَلَا نَذِيرٖۖ فَقَدۡ جَآءَكُم بَشِيرٞ وَنَذِيرٞۗ وَٱللَّهُ عَلَىٰ كُلِّ شَيۡءٖ قَدِيرٞ
Ey Ehl-i kitap! Resullerin gelmesinin kesintiye ugradıgı bir sırada,ileride “bize ne mujdeleyen ne de uyaran hicbir Peygamber gelmedi” demeyesiniz diyesize, mujdeleyici ve uyarıcı Elcimiz, her seyi beyan etmek uzere geldi. Allah her seye hakkıyla kadirdir
Surah Al-Maeda, Verse 19
وَإِذۡ قَالَ مُوسَىٰ لِقَوۡمِهِۦ يَٰقَوۡمِ ٱذۡكُرُواْ نِعۡمَةَ ٱللَّهِ عَلَيۡكُمۡ إِذۡ جَعَلَ فِيكُمۡ أَنۢبِيَآءَ وَجَعَلَكُم مُّلُوكٗا وَءَاتَىٰكُم مَّا لَمۡ يُؤۡتِ أَحَدٗا مِّنَ ٱلۡعَٰلَمِينَ
Bir vakit de Musa kavmine soyle demisti. “Ey kavmim! Allah'ın size lutfettigi nimetlerini bir dusunun; zira o icinizden peygamberler cıkarttı, sizi hur insanlar yaptı ve devrinizde hic kimseye vermedigini size verdi.” [2,47-122; 45,16; 2,143; 3,110] {KM, Sayılar}
Surah Al-Maeda, Verse 20
يَٰقَوۡمِ ٱدۡخُلُواْ ٱلۡأَرۡضَ ٱلۡمُقَدَّسَةَ ٱلَّتِي كَتَبَ ٱللَّهُ لَكُمۡ وَلَا تَرۡتَدُّواْ عَلَىٰٓ أَدۡبَارِكُمۡ فَتَنقَلِبُواْ خَٰسِرِينَ
“Ey kavmim! Haydi Allah'ın size nasib ettigi kutsal ulkeye girin, sakın geri donup kacmayın. Yoksa husrana duserek perisan olursunuz.” {KM, Tesniye 7,13; 8,1; Cıkıs}
Surah Al-Maeda, Verse 21
قَالُواْ يَٰمُوسَىٰٓ إِنَّ فِيهَا قَوۡمٗا جَبَّارِينَ وَإِنَّا لَن نَّدۡخُلَهَا حَتَّىٰ يَخۡرُجُواْ مِنۡهَا فَإِن يَخۡرُجُواْ مِنۡهَا فَإِنَّا دَٰخِلُونَ
“Ya Musa, dediler, orada zorba ve guclu bir millet var.Onlar oradan cıkmadıkca biz asla giremeyiz. Eger cıkarlarsa, ancak o zaman gireriz.” {KM, Sayılar 13,31-33; Tesniye}
Surah Al-Maeda, Verse 22
قَالَ رَجُلَانِ مِنَ ٱلَّذِينَ يَخَافُونَ أَنۡعَمَ ٱللَّهُ عَلَيۡهِمَا ٱدۡخُلُواْ عَلَيۡهِمُ ٱلۡبَابَ فَإِذَا دَخَلۡتُمُوهُ فَإِنَّكُمۡ غَٰلِبُونَۚ وَعَلَى ٱللَّهِ فَتَوَكَّلُوٓاْ إِن كُنتُم مُّؤۡمِنِينَ
Allah'ın buyruguna uymamaktan korkan ve Allah’ın kendilerine iman ve yakin nimeti ihsan ettigi iki yigit cıkıp dediler ki:“Uzerlerine hucum edin, kapıyı tutun. Kapıyı tutup da dısarıda savas meydanına cıkmalarını onlediniz mi muhakkak siz galipsinizdir. Imanınızda samimi iseniz yalnız Allah’a dayanın.”
Surah Al-Maeda, Verse 23
قَالُواْ يَٰمُوسَىٰٓ إِنَّا لَن نَّدۡخُلَهَآ أَبَدٗا مَّا دَامُواْ فِيهَا فَٱذۡهَبۡ أَنتَ وَرَبُّكَ فَقَٰتِلَآ إِنَّا هَٰهُنَا قَٰعِدُونَ
Yine dediler ki: “Ya Musa! O zorbalar orada oldukları muddetce biz asla giremeyiz. Haydi sen Rabbinle git, ikiniz onlarla savasın, biz iste burada oturuyoruz.”
Surah Al-Maeda, Verse 24
قَالَ رَبِّ إِنِّي لَآ أَمۡلِكُ إِلَّا نَفۡسِي وَأَخِيۖ فَٱفۡرُقۡ بَيۡنَنَا وَبَيۡنَ ٱلۡقَوۡمِ ٱلۡفَٰسِقِينَ
Musa: “Ya Rabbi, dedi, ben kendi nefsimden ve kardesimden baskasına soz geciremiyorum. Artık bizimle bu itaatsiz, bu yoldan cıkmıs topluluk arasında Sen hukmunu ver!”
Surah Al-Maeda, Verse 25
قَالَ فَإِنَّهَا مُحَرَّمَةٌ عَلَيۡهِمۡۛ أَرۡبَعِينَ سَنَةٗۛ يَتِيهُونَ فِي ٱلۡأَرۡضِۚ فَلَا تَأۡسَ عَلَى ٱلۡقَوۡمِ ٱلۡفَٰسِقِينَ
Buyurdu ki: “O kutsal yer onlara kırk yıl boyunca haram kılındı. Oldukları yerde sersem sersem dolasacaklardır. Sen artık o yoldan cıkmıs kimseler icin kendini uzme!” {KM, Sayılar 14,33; Tesniye 2,7; Yusa}
Surah Al-Maeda, Verse 26
۞وَٱتۡلُ عَلَيۡهِمۡ نَبَأَ ٱبۡنَيۡ ءَادَمَ بِٱلۡحَقِّ إِذۡ قَرَّبَا قُرۡبَانٗا فَتُقُبِّلَ مِنۡ أَحَدِهِمَا وَلَمۡ يُتَقَبَّلۡ مِنَ ٱلۡأٓخَرِ قَالَ لَأَقۡتُلَنَّكَۖ قَالَ إِنَّمَا يَتَقَبَّلُ ٱللَّهُ مِنَ ٱلۡمُتَّقِينَ
Onlara Adem'in iki oglunun gercek olan haberini oku:Onların her ikisi birer kurban takdim etmislerdi de birininki kabul edilmis, oburununki kabul edilmemisti.Kurbanı kabul edilmeyen, kardesine: “Seni oldurecegim” dedi.O da: “Allah, ancak muttakilerden kabul buyurur, dedi. Yemin ederim ki, sen beni oldurmek icin el kaldırırsan, ben seni oldurmek icin sana el kaldırmam. Cunku ben alemlerin Rabbi olan Allah’tan korkarım.”“Ben isterim ki sen, kendi gunahınla beraber benim gunahımı da yuklenesin de cehennemliklerden olasın. Zalimlerin cezası iste budur!” [3,62; 18,13; 19,34] {KM, Tekvin 4,3-12; Makkabe}
Surah Al-Maeda, Verse 27
لَئِنۢ بَسَطتَ إِلَيَّ يَدَكَ لِتَقۡتُلَنِي مَآ أَنَا۠ بِبَاسِطٖ يَدِيَ إِلَيۡكَ لِأَقۡتُلَكَۖ إِنِّيٓ أَخَافُ ٱللَّهَ رَبَّ ٱلۡعَٰلَمِينَ
Onlara Adem'in iki oglunun gercek olan haberini oku:Onların her ikisi birer kurban takdim etmislerdi de birininki kabul edilmis, oburununki kabul edilmemisti.Kurbanı kabul edilmeyen, kardesine: “Seni oldurecegim” dedi.O da: “Allah, ancak muttakilerden kabul buyurur, dedi. Yemin ederim ki, sen beni oldurmek icin el kaldırırsan, ben seni oldurmek icin sana el kaldırmam. Cunku ben alemlerin Rabbi olan Allah’tan korkarım.”“Ben isterim ki sen, kendi gunahınla beraber benim gunahımı da yuklenesin de cehennemliklerden olasın. Zalimlerin cezası iste budur!” [3,62; 18,13; 19,34] {KM, Tekvin 4,3-12; Makkabe}
Surah Al-Maeda, Verse 28
إِنِّيٓ أُرِيدُ أَن تَبُوٓأَ بِإِثۡمِي وَإِثۡمِكَ فَتَكُونَ مِنۡ أَصۡحَٰبِ ٱلنَّارِۚ وَذَٰلِكَ جَزَـٰٓؤُاْ ٱلظَّـٰلِمِينَ
Onlara Adem'in iki oglunun gercek olan haberini oku:Onların her ikisi birer kurban takdim etmislerdi de birininki kabul edilmis, oburununki kabul edilmemisti.Kurbanı kabul edilmeyen, kardesine: “Seni oldurecegim” dedi.O da: “Allah, ancak muttakilerden kabul buyurur, dedi. Yemin ederim ki, sen beni oldurmek icin el kaldırırsan, ben seni oldurmek icin sana el kaldırmam. Cunku ben alemlerin Rabbi olan Allah’tan korkarım.”“Ben isterim ki sen, kendi gunahınla beraber benim gunahımı da yuklenesin de cehennemliklerden olasın. Zalimlerin cezası iste budur!” [3,62; 18,13; 19,34] {KM, Tekvin 4,3-12; Makkabe}
Surah Al-Maeda, Verse 29
فَطَوَّعَتۡ لَهُۥ نَفۡسُهُۥ قَتۡلَ أَخِيهِ فَقَتَلَهُۥ فَأَصۡبَحَ مِنَ ٱلۡخَٰسِرِينَ
Nefsi, onu kardesini oldurmeye itti. O da onu oldurup ziyan edenlerden oldu
Surah Al-Maeda, Verse 30
فَبَعَثَ ٱللَّهُ غُرَابٗا يَبۡحَثُ فِي ٱلۡأَرۡضِ لِيُرِيَهُۥ كَيۡفَ يُوَٰرِي سَوۡءَةَ أَخِيهِۚ قَالَ يَٰوَيۡلَتَىٰٓ أَعَجَزۡتُ أَنۡ أَكُونَ مِثۡلَ هَٰذَا ٱلۡغُرَابِ فَأُوَٰرِيَ سَوۡءَةَ أَخِيۖ فَأَصۡبَحَ مِنَ ٱلنَّـٰدِمِينَ
Derken Allah, kardesinin cesedini nasıl ortecegini gostermesi icin yeri esen bir karga gonderdi.Kabil: “Yazıklar olsun bana! Su karga kadar bile olup da kardesimin cesedini ortemedim!” dedi ve pismanlıga dusenlerden oldu
Surah Al-Maeda, Verse 31
مِنۡ أَجۡلِ ذَٰلِكَ كَتَبۡنَا عَلَىٰ بَنِيٓ إِسۡرَـٰٓءِيلَ أَنَّهُۥ مَن قَتَلَ نَفۡسَۢا بِغَيۡرِ نَفۡسٍ أَوۡ فَسَادٖ فِي ٱلۡأَرۡضِ فَكَأَنَّمَا قَتَلَ ٱلنَّاسَ جَمِيعٗا وَمَنۡ أَحۡيَاهَا فَكَأَنَّمَآ أَحۡيَا ٱلنَّاسَ جَمِيعٗاۚ وَلَقَدۡ جَآءَتۡهُمۡ رُسُلُنَا بِٱلۡبَيِّنَٰتِ ثُمَّ إِنَّ كَثِيرٗا مِّنۡهُم بَعۡدَ ذَٰلِكَ فِي ٱلۡأَرۡضِ لَمُسۡرِفُونَ
Iste bundan dolayı Israil ogullarına kitapta sunu bildirdik:Kim katil olmayan ve yeryuzunde fesat cıkarmayan bir kisiyi oldururse sanki butun insanları oldurmus gibi olur.Kim de bir adamın hayatını kurtarırsa sanki butun insanların hayatını kurtarmıs olur.Resullerimiz onlara acık ayetler ve deliller getirmislerdi.Ne var ki onların cogu butun bunlardan sonra, hala yeryuzunde fesat ve cinayette asırı gitmektedirler
Surah Al-Maeda, Verse 32
إِنَّمَا جَزَـٰٓؤُاْ ٱلَّذِينَ يُحَارِبُونَ ٱللَّهَ وَرَسُولَهُۥ وَيَسۡعَوۡنَ فِي ٱلۡأَرۡضِ فَسَادًا أَن يُقَتَّلُوٓاْ أَوۡ يُصَلَّبُوٓاْ أَوۡ تُقَطَّعَ أَيۡدِيهِمۡ وَأَرۡجُلُهُم مِّنۡ خِلَٰفٍ أَوۡ يُنفَوۡاْ مِنَ ٱلۡأَرۡضِۚ ذَٰلِكَ لَهُمۡ خِزۡيٞ فِي ٱلدُّنۡيَاۖ وَلَهُمۡ فِي ٱلۡأٓخِرَةِ عَذَابٌ عَظِيمٌ
Allah ve Resulune savas acanların, (yol keserek teror eylemi yaparak) yeryuzunu ifsad etmek icin kosusanların cezası; oldurulmeleri veya asılmaları yahut sag elleri ile sol ayaklarının kesilmesi yahut da bulundukları yerden surulmelerinden baska bir sey olmaz.Bu onların dunyadaki rusvaylıgıdır. Ahirette ise onlara baskaca muthis bir ceza vardır.Ancak kendilerini ele gecirmenizden once tovbe edenler, bu hukmun dısındadır. Biliniz ki Allah gafurdur, rahimdir (affı ve merhameti boldur)
Surah Al-Maeda, Verse 33
إِلَّا ٱلَّذِينَ تَابُواْ مِن قَبۡلِ أَن تَقۡدِرُواْ عَلَيۡهِمۡۖ فَٱعۡلَمُوٓاْ أَنَّ ٱللَّهَ غَفُورٞ رَّحِيمٞ
Allah ve Resulune savas acanların, (yol keserek teror eylemi yaparak) yeryuzunu ifsad etmek icin kosusanların cezası; oldurulmeleri veya asılmaları yahut sag elleri ile sol ayaklarının kesilmesi yahut da bulundukları yerden surulmelerinden baska bir sey olmaz.Bu onların dunyadaki rusvaylıgıdır. Ahirette ise onlara baskaca muthis bir ceza vardır.Ancak kendilerini ele gecirmenizden once tovbe edenler, bu hukmun dısındadır. Biliniz ki Allah gafurdur, rahimdir (affı ve merhameti boldur)
Surah Al-Maeda, Verse 34
يَـٰٓأَيُّهَا ٱلَّذِينَ ءَامَنُواْ ٱتَّقُواْ ٱللَّهَ وَٱبۡتَغُوٓاْ إِلَيۡهِ ٱلۡوَسِيلَةَ وَجَٰهِدُواْ فِي سَبِيلِهِۦ لَعَلَّكُمۡ تُفۡلِحُونَ
Ey iman edenler! Allah'ın hukukunu gozetin, onun hukukunu ihlal etmekten sakının, O’na yaklasmaya vesile arayın ve O’nun yolunda mucahede edin ki korktugunuzdan kurtulup umdugunuza kavusasınız
Surah Al-Maeda, Verse 35
إِنَّ ٱلَّذِينَ كَفَرُواْ لَوۡ أَنَّ لَهُم مَّا فِي ٱلۡأَرۡضِ جَمِيعٗا وَمِثۡلَهُۥ مَعَهُۥ لِيَفۡتَدُواْ بِهِۦ مِنۡ عَذَابِ يَوۡمِ ٱلۡقِيَٰمَةِ مَا تُقُبِّلَ مِنۡهُمۡۖ وَلَهُمۡ عَذَابٌ أَلِيمٞ
Kafirler, kıyamet gunu cezaları olan azaptan kurtulmaları icin, dunyada olan her seyi, bir misli fazlasıyla verseler dahi kendilerinden kabul edilmez. Onlara can yakıcı bir azap vardır. [1]
Surah Al-Maeda, Verse 36
يُرِيدُونَ أَن يَخۡرُجُواْ مِنَ ٱلنَّارِ وَمَا هُم بِخَٰرِجِينَ مِنۡهَاۖ وَلَهُمۡ عَذَابٞ مُّقِيمٞ
Onlar atesten cıkmak isterler ama oradan cıkacak degiller. Onlara devamlı bir azap vardır
Surah Al-Maeda, Verse 37
وَٱلسَّارِقُ وَٱلسَّارِقَةُ فَٱقۡطَعُوٓاْ أَيۡدِيَهُمَا جَزَآءَۢ بِمَا كَسَبَا نَكَٰلٗا مِّنَ ٱللَّهِۗ وَٱللَّهُ عَزِيزٌ حَكِيمٞ
Hırsız erkek ile hırsız kadının irtikab ettikleri suca bir karsılık ve Allah tarafından insanlara ibret verici bir ukubet olmak uzere ellerini kesiniz. Allah aziz ve hakimdir (mutlak galiptir, tam hukum ve hikmet sahibidir). {KM, Cıkıs 20,15; Tesniye 25,11-12 Levililer}
Surah Al-Maeda, Verse 38
فَمَن تَابَ مِنۢ بَعۡدِ ظُلۡمِهِۦ وَأَصۡلَحَ فَإِنَّ ٱللَّهَ يَتُوبُ عَلَيۡهِۚ إِنَّ ٱللَّهَ غَفُورٞ رَّحِيمٌ
Kim yaptıgı zulum ve haksızlıktan sonra tovbe edip halini ve isini duzeltirse Allah tovbesini kabul eder; Cunku Allah gafurdur, rahimdir (affı ve merhameti boldur). {KM, Zekarya}
Surah Al-Maeda, Verse 39
أَلَمۡ تَعۡلَمۡ أَنَّ ٱللَّهَ لَهُۥ مُلۡكُ ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَٱلۡأَرۡضِ يُعَذِّبُ مَن يَشَآءُ وَيَغۡفِرُ لِمَن يَشَآءُۗ وَٱللَّهُ عَلَىٰ كُلِّ شَيۡءٖ قَدِيرٞ
Bilmez misin ki goklerin ve yerin hukumranlıgı Allah'a aittir.Diledigini cezalandırır, diledigini affeder; Cunku Allah her seye kadirdir
Surah Al-Maeda, Verse 40
۞يَـٰٓأَيُّهَا ٱلرَّسُولُ لَا يَحۡزُنكَ ٱلَّذِينَ يُسَٰرِعُونَ فِي ٱلۡكُفۡرِ مِنَ ٱلَّذِينَ قَالُوٓاْ ءَامَنَّا بِأَفۡوَٰهِهِمۡ وَلَمۡ تُؤۡمِن قُلُوبُهُمۡۛ وَمِنَ ٱلَّذِينَ هَادُواْۛ سَمَّـٰعُونَ لِلۡكَذِبِ سَمَّـٰعُونَ لِقَوۡمٍ ءَاخَرِينَ لَمۡ يَأۡتُوكَۖ يُحَرِّفُونَ ٱلۡكَلِمَ مِنۢ بَعۡدِ مَوَاضِعِهِۦۖ يَقُولُونَ إِنۡ أُوتِيتُمۡ هَٰذَا فَخُذُوهُ وَإِن لَّمۡ تُؤۡتَوۡهُ فَٱحۡذَرُواْۚ وَمَن يُرِدِ ٱللَّهُ فِتۡنَتَهُۥ فَلَن تَمۡلِكَ لَهُۥ مِنَ ٱللَّهِ شَيۡـًٔاۚ أُوْلَـٰٓئِكَ ٱلَّذِينَ لَمۡ يُرِدِ ٱللَّهُ أَن يُطَهِّرَ قُلُوبَهُمۡۚ لَهُمۡ فِي ٱلدُّنۡيَا خِزۡيٞۖ وَلَهُمۡ فِي ٱلۡأٓخِرَةِ عَذَابٌ عَظِيمٞ
Ey Peygamber! Kalpleri iman etmedigi halde agızlarıyla “iman ettik.” diyen munafıklarla, Yahudilerden kafirlikte yarısanlar seni uzmesin.Zira onlar yalancılık etmek icin dinlerler. Senin yanında olmayan bir grup hesabına casusluk icin dinlerler. Kelimeleri konuldukları yerlerden cıkarıp tahrif ederler. “Size su fetva verilirse onu kabul edin, o verilmezse onu kabul etmekten geri durun” derler.Allah birini sasırtmak isterse, sen onun lehinde Allah'a karsı hicbir sey yapamazsın.Onlar oyle kimselerdir ki Allah onların kalplerini arındırmak istememistir. Onların hakkı dunyada rusvaylık oldugu gibi, ahirette de muthis bir cezadır. [2,75; 4,46] {KM, Isaya 29,13. Matta 15,8; Markos}
Surah Al-Maeda, Verse 41
سَمَّـٰعُونَ لِلۡكَذِبِ أَكَّـٰلُونَ لِلسُّحۡتِۚ فَإِن جَآءُوكَ فَٱحۡكُم بَيۡنَهُمۡ أَوۡ أَعۡرِضۡ عَنۡهُمۡۖ وَإِن تُعۡرِضۡ عَنۡهُمۡ فَلَن يَضُرُّوكَ شَيۡـٔٗاۖ وَإِنۡ حَكَمۡتَ فَٱحۡكُم بَيۡنَهُم بِٱلۡقِسۡطِۚ إِنَّ ٱللَّهَ يُحِبُّ ٱلۡمُقۡسِطِينَ
Yalan dinlemeye cok meraklı, haram yemeye pek duskundurler. Sana gelirlerse ister aralarında hukmet, istersen hukmetmekten geri dur! Geri durursan onlar sana asla bir zarar veremezler. Sayet hukmedersen, aralarında adaletle hukmet! Cunku Allah adilleri sever. {KM, Cıkıs 23,8; Tesniye}
Surah Al-Maeda, Verse 42
وَكَيۡفَ يُحَكِّمُونَكَ وَعِندَهُمُ ٱلتَّوۡرَىٰةُ فِيهَا حُكۡمُ ٱللَّهِ ثُمَّ يَتَوَلَّوۡنَ مِنۢ بَعۡدِ ذَٰلِكَۚ وَمَآ أُوْلَـٰٓئِكَ بِٱلۡمُؤۡمِنِينَ
Kendi kitapları olan ve icinde Allah'ın hukmu bulunan Tevrat ellerinde iken nasıl olup da seni hakem tayin ediyorlar?Sonra ne diye pesinden donup senin hukmune razı olmuyorlar? Aslında onlar mumin degildirler
Surah Al-Maeda, Verse 43
إِنَّآ أَنزَلۡنَا ٱلتَّوۡرَىٰةَ فِيهَا هُدٗى وَنُورٞۚ يَحۡكُمُ بِهَا ٱلنَّبِيُّونَ ٱلَّذِينَ أَسۡلَمُواْ لِلَّذِينَ هَادُواْ وَٱلرَّبَّـٰنِيُّونَ وَٱلۡأَحۡبَارُ بِمَا ٱسۡتُحۡفِظُواْ مِن كِتَٰبِ ٱللَّهِ وَكَانُواْ عَلَيۡهِ شُهَدَآءَۚ فَلَا تَخۡشَوُاْ ٱلنَّاسَ وَٱخۡشَوۡنِ وَلَا تَشۡتَرُواْ بِـَٔايَٰتِي ثَمَنٗا قَلِيلٗاۚ وَمَن لَّمۡ يَحۡكُم بِمَآ أَنزَلَ ٱللَّهُ فَأُوْلَـٰٓئِكَ هُمُ ٱلۡكَٰفِرُونَ
Icinde hidayet ve nur olan Tevrat'ı biz indirdik. Kendilerini Hakka teslim eden nebiler, Yahudilerle ilgili meselelerde onunla hukmederlerdi.Alimler ve mursitler de Allah’ın kitabını koruma ile gorevlendirilmeleri sebebiyle yine onunla hukum verirlerdi.Hepsi de kitabın hak oldugunun sahitleri idiler. O halde ey hakimler, insanlardan korkmayın, Benden korkun.Ayetlerimi az bir menfaat karsılıgında satmayın. Kim Allah’ın indirdigi ahkam ile hukmetmezse iste onlar tam kafirdirler
Surah Al-Maeda, Verse 44
وَكَتَبۡنَا عَلَيۡهِمۡ فِيهَآ أَنَّ ٱلنَّفۡسَ بِٱلنَّفۡسِ وَٱلۡعَيۡنَ بِٱلۡعَيۡنِ وَٱلۡأَنفَ بِٱلۡأَنفِ وَٱلۡأُذُنَ بِٱلۡأُذُنِ وَٱلسِّنَّ بِٱلسِّنِّ وَٱلۡجُرُوحَ قِصَاصٞۚ فَمَن تَصَدَّقَ بِهِۦ فَهُوَ كَفَّارَةٞ لَّهُۥۚ وَمَن لَّمۡ يَحۡكُم بِمَآ أَنزَلَ ٱللَّهُ فَأُوْلَـٰٓئِكَ هُمُ ٱلظَّـٰلِمُونَ
Hem Tevrat'ta onlara su hukmu de farz kıldık: Cana can, goze goz, buruna burun, kulaga kulak, dise dis karsılıktır. Hulasa butun yaralamalar birbirine kısas edilir.Fakat kim bu kısas hakkından feragat edip bagıslarsa bu, kendi gunahları icin keffaret olur.Kim Allah’ın indirdigi ahkam ile hukmetmezse iste onlar tam zalimdirler. [2,178] {KM, Cıkıs 21,23-25; Levililer 24,17-20; Tesniye}
Surah Al-Maeda, Verse 45
وَقَفَّيۡنَا عَلَىٰٓ ءَاثَٰرِهِم بِعِيسَى ٱبۡنِ مَرۡيَمَ مُصَدِّقٗا لِّمَا بَيۡنَ يَدَيۡهِ مِنَ ٱلتَّوۡرَىٰةِۖ وَءَاتَيۡنَٰهُ ٱلۡإِنجِيلَ فِيهِ هُدٗى وَنُورٞ وَمُصَدِّقٗا لِّمَا بَيۡنَ يَدَيۡهِ مِنَ ٱلتَّوۡرَىٰةِ وَهُدٗى وَمَوۡعِظَةٗ لِّلۡمُتَّقِينَ
O peygamberlerin izlerince Meryem oglu Isa'yı, kendisinden onceki Tevrat’ı tasdik edici olarak gonderdik.Ona; kendisinden onceki Tevrat’ın tasdikcisi ve muttakilere bir hidayet ve ogut olmak uzere icinde hidayet ve aydınlık bulunan Incil’i verdik
Surah Al-Maeda, Verse 46
وَلۡيَحۡكُمۡ أَهۡلُ ٱلۡإِنجِيلِ بِمَآ أَنزَلَ ٱللَّهُ فِيهِۚ وَمَن لَّمۡ يَحۡكُم بِمَآ أَنزَلَ ٱللَّهُ فَأُوْلَـٰٓئِكَ هُمُ ٱلۡفَٰسِقُونَ
Ve dedik ki: Ehl-i Incil de, Allah'ın o kitapta indirdigi ile hukmetsin. Kim Allah’ın indirdigi ahkam ile hukmetmezse iste onlar tam fasıktırlar
Surah Al-Maeda, Verse 47
وَأَنزَلۡنَآ إِلَيۡكَ ٱلۡكِتَٰبَ بِٱلۡحَقِّ مُصَدِّقٗا لِّمَا بَيۡنَ يَدَيۡهِ مِنَ ٱلۡكِتَٰبِ وَمُهَيۡمِنًا عَلَيۡهِۖ فَٱحۡكُم بَيۡنَهُم بِمَآ أَنزَلَ ٱللَّهُۖ وَلَا تَتَّبِعۡ أَهۡوَآءَهُمۡ عَمَّا جَآءَكَ مِنَ ٱلۡحَقِّۚ لِكُلّٖ جَعَلۡنَا مِنكُمۡ شِرۡعَةٗ وَمِنۡهَاجٗاۚ وَلَوۡ شَآءَ ٱللَّهُ لَجَعَلَكُمۡ أُمَّةٗ وَٰحِدَةٗ وَلَٰكِن لِّيَبۡلُوَكُمۡ فِي مَآ ءَاتَىٰكُمۡۖ فَٱسۡتَبِقُواْ ٱلۡخَيۡرَٰتِۚ إِلَى ٱللَّهِ مَرۡجِعُكُمۡ جَمِيعٗا فَيُنَبِّئُكُم بِمَا كُنتُمۡ فِيهِ تَخۡتَلِفُونَ
Sana da, daha onceki kitapları, hem tasdik edici, hem de onları denetleyici olarak bu kitabı, gercegin ta kendisi olarak indirdik.O halde butun Ehl-i kitabın aralarında, Allah'ın sana indirdigi ile hukmet, sana gelen bu hakikati terkedip de onların keyiflerine uyma!Her biriniz icin bir seriat ve bir yol tayin ettik. Eger Allah dileseydi, hepinizi bir tek ummet yapardı. Fakat O, size verdigi farklı seriatlar dairesinde sizi imtihan etmek istedigi icin ayrı ayrı ummetler yaptı.Oyleyse durmayın, hayırlı islerde birbirinizle yarısın! Zaten hepinizin donusu Allah’a olacak, O da hakkında ihtilaf ettiginiz seyleri size tek tek bildirecektir. (haklıyı haksızı iyice belli edecektir). [2,41; 11,118; 17,107-108;]
Surah Al-Maeda, Verse 48
وَأَنِ ٱحۡكُم بَيۡنَهُم بِمَآ أَنزَلَ ٱللَّهُ وَلَا تَتَّبِعۡ أَهۡوَآءَهُمۡ وَٱحۡذَرۡهُمۡ أَن يَفۡتِنُوكَ عَنۢ بَعۡضِ مَآ أَنزَلَ ٱللَّهُ إِلَيۡكَۖ فَإِن تَوَلَّوۡاْ فَٱعۡلَمۡ أَنَّمَا يُرِيدُ ٱللَّهُ أَن يُصِيبَهُم بِبَعۡضِ ذُنُوبِهِمۡۗ وَإِنَّ كَثِيرٗا مِّنَ ٱلنَّاسِ لَفَٰسِقُونَ
Ve su emri indirdik: Aralarında, Allah'ın sana indirdigi ahkam ile hukmet! Sakın onların keyiflerine uyma ve Allah’ın indirdigi hukumlerin bir kısmından seni caydırmalarından sakın!Sayet yuz cevirirlerse bil ki, Allah onları bazı gunahlarından dolayı musibete ugratmak istiyordur. Zaten insanların bircogu Allah’ın emrinden dısarı cıkmaktadırlar
Surah Al-Maeda, Verse 49
أَفَحُكۡمَ ٱلۡجَٰهِلِيَّةِ يَبۡغُونَۚ وَمَنۡ أَحۡسَنُ مِنَ ٱللَّهِ حُكۡمٗا لِّقَوۡمٖ يُوقِنُونَ
Yoksa Cahiliye devrinin hukmunu mu istiyorlar?Fakat kesin olarak iman eden insanlar icin, Allah'tan daha guzel, daha dogru bir hakim bulunabilir mi
Surah Al-Maeda, Verse 50
۞يَـٰٓأَيُّهَا ٱلَّذِينَ ءَامَنُواْ لَا تَتَّخِذُواْ ٱلۡيَهُودَ وَٱلنَّصَٰرَىٰٓ أَوۡلِيَآءَۘ بَعۡضُهُمۡ أَوۡلِيَآءُ بَعۡضٖۚ وَمَن يَتَوَلَّهُم مِّنكُمۡ فَإِنَّهُۥ مِنۡهُمۡۗ إِنَّ ٱللَّهَ لَا يَهۡدِي ٱلۡقَوۡمَ ٱلظَّـٰلِمِينَ
Ey iman edenler! Yahudi ve Hıristiyanları veli edinmeyin. Onlar ancak birbirlerinin velisidirler. Sizden kim onları veli edinirse o da onlardandır. Allah boylesi zalimleri dogru yola iletmez
Surah Al-Maeda, Verse 51
فَتَرَى ٱلَّذِينَ فِي قُلُوبِهِم مَّرَضٞ يُسَٰرِعُونَ فِيهِمۡ يَقُولُونَ نَخۡشَىٰٓ أَن تُصِيبَنَا دَآئِرَةٞۚ فَعَسَى ٱللَّهُ أَن يَأۡتِيَ بِٱلۡفَتۡحِ أَوۡ أَمۡرٖ مِّنۡ عِندِهِۦ فَيُصۡبِحُواْ عَلَىٰ مَآ أَسَرُّواْ فِيٓ أَنفُسِهِمۡ نَٰدِمِينَ
Kalbinde nifak hastalıgı olanların, iclerinden: “Ne olur ne olmaz, basımıza bir felaket gelebilir, simdiki durumumuz degisebilir, onun icin biz tedbirimizi alalım.” diyerek, kafirlerle dost olmak icin onların yanına girip cıktıklarını gorursun.Umulur ki Allah yakında bir zafer ihsan ederveya Kendi tarafından peygamberi vasıtasıyla munafıkların maskelerini dusurme gibi bir baska durum ortaya cıkar da, Onlar iclerinde gizledikleri bu nifaktan dolayı pisman olurlar
Surah Al-Maeda, Verse 52
وَيَقُولُ ٱلَّذِينَ ءَامَنُوٓاْ أَهَـٰٓؤُلَآءِ ٱلَّذِينَ أَقۡسَمُواْ بِٱللَّهِ جَهۡدَ أَيۡمَٰنِهِمۡ إِنَّهُمۡ لَمَعَكُمۡۚ حَبِطَتۡ أَعۡمَٰلُهُمۡ فَأَصۡبَحُواْ خَٰسِرِينَ
Onların icyuzlerini ancak o zaman kesfeden muminler de birbirlerine:“Hayret dogrusu! Onlar degil miydi, siz muminlerle beraber olduklarına dair var gucleriyle yemin edip duranlar?” Ama sonunda ne oldu? Gosteris icin yaptıkları butun isleri bosa gitti, dunyada da, ahirette de ziyan edenlerden oldular
Surah Al-Maeda, Verse 53
يَـٰٓأَيُّهَا ٱلَّذِينَ ءَامَنُواْ مَن يَرۡتَدَّ مِنكُمۡ عَن دِينِهِۦ فَسَوۡفَ يَأۡتِي ٱللَّهُ بِقَوۡمٖ يُحِبُّهُمۡ وَيُحِبُّونَهُۥٓ أَذِلَّةٍ عَلَى ٱلۡمُؤۡمِنِينَ أَعِزَّةٍ عَلَى ٱلۡكَٰفِرِينَ يُجَٰهِدُونَ فِي سَبِيلِ ٱللَّهِ وَلَا يَخَافُونَ لَوۡمَةَ لَآئِمٖۚ ذَٰلِكَ فَضۡلُ ٱللَّهِ يُؤۡتِيهِ مَن يَشَآءُۚ وَٱللَّهُ وَٰسِعٌ عَلِيمٌ
Ey iman edenler! Sizden kim dininden donerse bilsin ki,Allah onların yerine oyle bir topluluk getirir ki, Allah onları sever, onlar da Allahı severler.Onlar muminlere karsı alcak gonullu, kafirlere karsı onurlu ve zorludurlar.Allah yolunda mucahede eder ve bu hususta dil uzatan hicbir kimsenin ayıplamasından korkmazlar.Iste bu, Allah'ın oyle bir lutfudur ki diledigine verir. Allah vasi ve alimdir (ihsanı boldur, her seyi hakkıyla bilir). [47,38; 4,133]
Surah Al-Maeda, Verse 54
إِنَّمَا وَلِيُّكُمُ ٱللَّهُ وَرَسُولُهُۥ وَٱلَّذِينَ ءَامَنُواْ ٱلَّذِينَ يُقِيمُونَ ٱلصَّلَوٰةَ وَيُؤۡتُونَ ٱلزَّكَوٰةَ وَهُمۡ رَٰكِعُونَ
Sizin dostunuz ancak Allah'tır, O’nun Resuludur ve Allah’a tam boyun egerek namazlarını hakkıyla ifa eden, zekatlarını veren muminlerdir
Surah Al-Maeda, Verse 55
وَمَن يَتَوَلَّ ٱللَّهَ وَرَسُولَهُۥ وَٱلَّذِينَ ءَامَنُواْ فَإِنَّ حِزۡبَ ٱللَّهِ هُمُ ٱلۡغَٰلِبُونَ
Kim Allah'ı, Resulunu ve iman edenleri dost edinirse bilsin ki, bunların teskil ettigi Allah tarafı, mutlaka galip gelecektir
Surah Al-Maeda, Verse 56
يَـٰٓأَيُّهَا ٱلَّذِينَ ءَامَنُواْ لَا تَتَّخِذُواْ ٱلَّذِينَ ٱتَّخَذُواْ دِينَكُمۡ هُزُوٗا وَلَعِبٗا مِّنَ ٱلَّذِينَ أُوتُواْ ٱلۡكِتَٰبَ مِن قَبۡلِكُمۡ وَٱلۡكُفَّارَ أَوۡلِيَآءَۚ وَٱتَّقُواْ ٱللَّهَ إِن كُنتُم مُّؤۡمِنِينَ
Ey iman edenler! Ne dininizi alay ve eglence konusu yapan sizden once kendilerine kitap verilenleri, ne de diger kafirleri dost (ve uzerinize yonetici) edinmeyin.Mumin iseniz, Allah'ın bu buyruklarına karsı gelmekten sakının
Surah Al-Maeda, Verse 57
وَإِذَا نَادَيۡتُمۡ إِلَى ٱلصَّلَوٰةِ ٱتَّخَذُوهَا هُزُوٗا وَلَعِبٗاۚ ذَٰلِكَ بِأَنَّهُمۡ قَوۡمٞ لَّا يَعۡقِلُونَ
Siz ezan okuyarak namaza davet edince, bunu alay ve eglence konusu yaparlar.Onların boyle yapmalarının sebebi, akıllarını kullanmayıp bu guzelligi anlamamalarıdır
Surah Al-Maeda, Verse 58
قُلۡ يَـٰٓأَهۡلَ ٱلۡكِتَٰبِ هَلۡ تَنقِمُونَ مِنَّآ إِلَّآ أَنۡ ءَامَنَّا بِٱللَّهِ وَمَآ أُنزِلَ إِلَيۡنَا وَمَآ أُنزِلَ مِن قَبۡلُ وَأَنَّ أَكۡثَرَكُمۡ فَٰسِقُونَ
De ki: “Ey Ehl-i kitap! Sizin bizden hoslanmayısınızın tek sebebi galiba sudur: Biz Allah'a iman ettigimiz gibi, hem kendimize indirilen kitaba, hem de daha once indirilen ilahi kitaplara iman etmekteyiz. Sizin ise ekseriniz yoldan cıkmıs fasıksınız.”
Surah Al-Maeda, Verse 59
قُلۡ هَلۡ أُنَبِّئُكُم بِشَرّٖ مِّن ذَٰلِكَ مَثُوبَةً عِندَ ٱللَّهِۚ مَن لَّعَنَهُ ٱللَّهُ وَغَضِبَ عَلَيۡهِ وَجَعَلَ مِنۡهُمُ ٱلۡقِرَدَةَ وَٱلۡخَنَازِيرَ وَعَبَدَ ٱلطَّـٰغُوتَۚ أُوْلَـٰٓئِكَ شَرّٞ مَّكَانٗا وَأَضَلُّ عَن سَوَآءِ ٱلسَّبِيلِ
De ki: “Allah katında bir ceza olarak bundan daha beterini bildireyim mi?O kimseler ki Allah onlara lanet etmis, gazabına ugratmıs, iclerinden bir kısmını maymun, domuz ve tagut'a tapan kimseler yapmıstır. Yerleri en fena olanlar, dogru yoldan busbutun sapanlar, iste onlardır.”
Surah Al-Maeda, Verse 60
وَإِذَا جَآءُوكُمۡ قَالُوٓاْ ءَامَنَّا وَقَد دَّخَلُواْ بِٱلۡكُفۡرِ وَهُمۡ قَدۡ خَرَجُواْ بِهِۦۚ وَٱللَّهُ أَعۡلَمُ بِمَا كَانُواْ يَكۡتُمُونَ
Sizin yanınıza geldikleri zaman: “Biz muminiz” derler. Halbuki gercekte onlar kafir olarak girmisler, yine kafir olarak cıkmıslardır. Onların iclerinde gizledikleri nifakı Allah pek iyi bilir
Surah Al-Maeda, Verse 61
وَتَرَىٰ كَثِيرٗا مِّنۡهُمۡ يُسَٰرِعُونَ فِي ٱلۡإِثۡمِ وَٱلۡعُدۡوَٰنِ وَأَكۡلِهِمُ ٱلسُّحۡتَۚ لَبِئۡسَ مَا كَانُواْ يَعۡمَلُونَ
Onlardan bircogunun gunaha, baskasının hakkına tecavuz etmeye, haram yemeye yarısırcasına kostuklarını gorursun. Yaptıkları sey ne kadar kotu
Surah Al-Maeda, Verse 62
لَوۡلَا يَنۡهَىٰهُمُ ٱلرَّبَّـٰنِيُّونَ وَٱلۡأَحۡبَارُ عَن قَوۡلِهِمُ ٱلۡإِثۡمَ وَأَكۡلِهِمُ ٱلسُّحۡتَۚ لَبِئۡسَ مَا كَانُواْ يَصۡنَعُونَ
Bari, onların mursitleri ve fakihleri onların gunah olan seyler soylemelerini ve haram yemelerini onleselerdi ya! Ama heyhat! Bunların yaptıkları da, ayrıca bir cirkin
Surah Al-Maeda, Verse 63
وَقَالَتِ ٱلۡيَهُودُ يَدُ ٱللَّهِ مَغۡلُولَةٌۚ غُلَّتۡ أَيۡدِيهِمۡ وَلُعِنُواْ بِمَا قَالُواْۘ بَلۡ يَدَاهُ مَبۡسُوطَتَانِ يُنفِقُ كَيۡفَ يَشَآءُۚ وَلَيَزِيدَنَّ كَثِيرٗا مِّنۡهُم مَّآ أُنزِلَ إِلَيۡكَ مِن رَّبِّكَ طُغۡيَٰنٗا وَكُفۡرٗاۚ وَأَلۡقَيۡنَا بَيۡنَهُمُ ٱلۡعَدَٰوَةَ وَٱلۡبَغۡضَآءَ إِلَىٰ يَوۡمِ ٱلۡقِيَٰمَةِۚ كُلَّمَآ أَوۡقَدُواْ نَارٗا لِّلۡحَرۡبِ أَطۡفَأَهَا ٱللَّهُۚ وَيَسۡعَوۡنَ فِي ٱلۡأَرۡضِ فَسَادٗاۚ وَٱللَّهُ لَا يُحِبُّ ٱلۡمُفۡسِدِينَ
Yahudiler: “Allah'ın eli baglıdır.” dediler. Hay kendi elleri baglanasılar!Hay dediklerinden dolayı mel’un olası adamlar! Hayır, hic de oyle degil! Allah’ın iki eli de acıktır. Diledigi sekilde infak eder.Rabbinden sana indirilen ayetler, mutlaka onlardan bircogunun azgınlıgını ve gavurlugunu artıracaktır. Bununla beraber, Biz onların aralarına, kıyamete kadar surup gidecek bir kin ve nefret bıraktık.Her ne zaman onlar savas cıkarmak icin bir yangın tutusturdularsa Allah onu sondurdu. Sırf fesat cıkarmak icin dunyanın her tarafında kosup dururlar. Allah mufsitleri sevmez. [4,53-54; 2,61; 3,112; 14,34; 41,44; 17,82] {KM, Mezmurlar}
Surah Al-Maeda, Verse 64
وَلَوۡ أَنَّ أَهۡلَ ٱلۡكِتَٰبِ ءَامَنُواْ وَٱتَّقَوۡاْ لَكَفَّرۡنَا عَنۡهُمۡ سَيِّـَٔاتِهِمۡ وَلَأَدۡخَلۡنَٰهُمۡ جَنَّـٰتِ ٱلنَّعِيمِ
Eger Ehl-i kitap iman etse ve fesatcılıktan ve diger fenalıklardan sakınsalardı, elbette Biz onların kotuluklerini orter ve onları naim cennetlerine yerlestirirdik
Surah Al-Maeda, Verse 65
وَلَوۡ أَنَّهُمۡ أَقَامُواْ ٱلتَّوۡرَىٰةَ وَٱلۡإِنجِيلَ وَمَآ أُنزِلَ إِلَيۡهِم مِّن رَّبِّهِمۡ لَأَكَلُواْ مِن فَوۡقِهِمۡ وَمِن تَحۡتِ أَرۡجُلِهِمۚ مِّنۡهُمۡ أُمَّةٞ مُّقۡتَصِدَةٞۖ وَكَثِيرٞ مِّنۡهُمۡ سَآءَ مَا يَعۡمَلُونَ
Eger onlar Tevrat'ı, Incil’i ve Rab’leri tarafından kendilerine indirilen Kur’an’ın hukumlerini hakkıyla yerine getirselerdi, muhakkak ki yukarıdan yagmur gibi yagan ve yerden biten nimetler icinde kalır, onlardan yerlerdi.Onlardan mutedil bir zumre de vardır, ama onların cogunun yaptıkları seyler pek cirkin islerdir. [7,96; 3]
Surah Al-Maeda, Verse 66
۞يَـٰٓأَيُّهَا ٱلرَّسُولُ بَلِّغۡ مَآ أُنزِلَ إِلَيۡكَ مِن رَّبِّكَۖ وَإِن لَّمۡ تَفۡعَلۡ فَمَا بَلَّغۡتَ رِسَالَتَهُۥۚ وَٱللَّهُ يَعۡصِمُكَ مِنَ ٱلنَّاسِۗ إِنَّ ٱللَّهَ لَا يَهۡدِي ٱلۡقَوۡمَ ٱلۡكَٰفِرِينَ
Ey Peygamber! Rabbinden sana indirilen buyrukları teblig et!Eger bunu yapmazsan risalet vazifesini yapmamıs olursun.Allah seni, zarar vermek isteyenlerin serlerinden koruyacaktır. Allah kafirleri hidayet etmez, emellerine kavusturmaz
Surah Al-Maeda, Verse 67
قُلۡ يَـٰٓأَهۡلَ ٱلۡكِتَٰبِ لَسۡتُمۡ عَلَىٰ شَيۡءٍ حَتَّىٰ تُقِيمُواْ ٱلتَّوۡرَىٰةَ وَٱلۡإِنجِيلَ وَمَآ أُنزِلَ إِلَيۡكُم مِّن رَّبِّكُمۡۗ وَلَيَزِيدَنَّ كَثِيرٗا مِّنۡهُم مَّآ أُنزِلَ إِلَيۡكَ مِن رَّبِّكَ طُغۡيَٰنٗا وَكُفۡرٗاۖ فَلَا تَأۡسَ عَلَى ٱلۡقَوۡمِ ٱلۡكَٰفِرِينَ
De ki: “Ey Ehl-i Kitap! Siz Tevrat'ı, Incil’i ve Rabbinizden size indirilen Kur’an’ı tatbik etmedikce, hicbir temele dayanmıs sayılmazsınız, hicbir dayanagınız yoktur.”Rabbinden sana indirilen ayetler, mutlaka onlardan bircogunun azgınlık ve inkarcılıgını fazlalastıracaktır.O halde o kafirlerden oturu gam yeme
Surah Al-Maeda, Verse 68
إِنَّ ٱلَّذِينَ ءَامَنُواْ وَٱلَّذِينَ هَادُواْ وَٱلصَّـٰبِـُٔونَ وَٱلنَّصَٰرَىٰ مَنۡ ءَامَنَ بِٱللَّهِ وَٱلۡيَوۡمِ ٱلۡأٓخِرِ وَعَمِلَ صَٰلِحٗا فَلَا خَوۡفٌ عَلَيۡهِمۡ وَلَا هُمۡ يَحۡزَنُونَ
Iman edenler, Yahudiler, Sabiiler, Hıristiyanlar... Bunlar icinden her kim Allah'a ve ahiret gunune iman edip makbul ve guzel isler yaparsa, onlara hicbir korku yoktur ve onlar asla uzulmezler. [2,62’deki acıklamaya bkz]
Surah Al-Maeda, Verse 69
لَقَدۡ أَخَذۡنَا مِيثَٰقَ بَنِيٓ إِسۡرَـٰٓءِيلَ وَأَرۡسَلۡنَآ إِلَيۡهِمۡ رُسُلٗاۖ كُلَّمَا جَآءَهُمۡ رَسُولُۢ بِمَا لَا تَهۡوَىٰٓ أَنفُسُهُمۡ فَرِيقٗا كَذَّبُواْ وَفَرِيقٗا يَقۡتُلُونَ
Biz Israilogullarından bu iman esası uzere kesin sozlerini almıs ve onlara resuller gondermistik. Ne zaman bir elci, kendilerine canlarının istemedigi bir sey getirdiyse, onlar bazı resullere “yalancı” diyor, bazılarını ise olduruyorlardı
Surah Al-Maeda, Verse 70
وَحَسِبُوٓاْ أَلَّا تَكُونَ فِتۡنَةٞ فَعَمُواْ وَصَمُّواْ ثُمَّ تَابَ ٱللَّهُ عَلَيۡهِمۡ ثُمَّ عَمُواْ وَصَمُّواْ كَثِيرٞ مِّنۡهُمۡۚ وَٱللَّهُ بَصِيرُۢ بِمَا يَعۡمَلُونَ
Baslarına bir bela gelmeyecegini sandıkları icin, kor ve sagır kesildiler.Sonra tovbe ettiklerinde Allah da tovbelerini kabul buyurdu.Sonra iclerinden bircogu yine kor ve sagır kesildiler. Allah yaptıklarını hakkıyla goruyor
Surah Al-Maeda, Verse 71
لَقَدۡ كَفَرَ ٱلَّذِينَ قَالُوٓاْ إِنَّ ٱللَّهَ هُوَ ٱلۡمَسِيحُ ٱبۡنُ مَرۡيَمَۖ وَقَالَ ٱلۡمَسِيحُ يَٰبَنِيٓ إِسۡرَـٰٓءِيلَ ٱعۡبُدُواْ ٱللَّهَ رَبِّي وَرَبَّكُمۡۖ إِنَّهُۥ مَن يُشۡرِكۡ بِٱللَّهِ فَقَدۡ حَرَّمَ ٱللَّهُ عَلَيۡهِ ٱلۡجَنَّةَ وَمَأۡوَىٰهُ ٱلنَّارُۖ وَمَا لِلظَّـٰلِمِينَ مِنۡ أَنصَارٖ
“Allah, Meryem'in oglu Isa’dır.” diyenler hic suphesiz kafir olmuslardır. Halbuki Isa vaktiyle soyle demisti:“Ey Israil ogulları! Benim de, sizin de Rabbiniz olan tek Allah’a ibadet ediniz. Kim Allah’a es ortak kosarsa, su kesindir ki, Allah ona cenneti haram kılmıstır ve onun varacagı yer atestir. Zalimlere yardımcı olan da cıkmaz.” [5,17; 9,31; 19,30-36; 4,48; 7,50; 43,59] {KM, Yuhanna 20, 17; Markos}
Surah Al-Maeda, Verse 72
لَّقَدۡ كَفَرَ ٱلَّذِينَ قَالُوٓاْ إِنَّ ٱللَّهَ ثَالِثُ ثَلَٰثَةٖۘ وَمَا مِنۡ إِلَٰهٍ إِلَّآ إِلَٰهٞ وَٰحِدٞۚ وَإِن لَّمۡ يَنتَهُواْ عَمَّا يَقُولُونَ لَيَمَسَّنَّ ٱلَّذِينَ كَفَرُواْ مِنۡهُمۡ عَذَابٌ أَلِيمٌ
“Allah uc uknumdan biridir” diyenler de kafir olurlar. Halbuki bir tek Ilahtan baska ilah yoktur. Eger bu batıl iddialarından vazgecmezlerse iclerinden kafir kalanlara mutlaka can yakıcı bir azap dokunacaktır
Surah Al-Maeda, Verse 73
أَفَلَا يَتُوبُونَ إِلَى ٱللَّهِ وَيَسۡتَغۡفِرُونَهُۥۚ وَٱللَّهُ غَفُورٞ رَّحِيمٞ
Hala Allah'a donup O’ndan af dilemeyecekler mi? Allah gafurdur, rahimdir (affı ve merhameti boldur)
Surah Al-Maeda, Verse 74
مَّا ٱلۡمَسِيحُ ٱبۡنُ مَرۡيَمَ إِلَّا رَسُولٞ قَدۡ خَلَتۡ مِن قَبۡلِهِ ٱلرُّسُلُ وَأُمُّهُۥ صِدِّيقَةٞۖ كَانَا يَأۡكُلَانِ ٱلطَّعَامَۗ ٱنظُرۡ كَيۡفَ نُبَيِّنُ لَهُمُ ٱلۡأٓيَٰتِ ثُمَّ ٱنظُرۡ أَنَّىٰ يُؤۡفَكُونَ
Meryem oglu Isa Mesih sadece bir Resuldur. Nitekim ondan once de bir cok elci gelip gecmistir. Onun annesi de cok durust, son derece iffetli bir hanımdı. Her ikisi de diger insanlar gibi yemek yerlerdi.Dikkat et: Biz onlara delilleri nasıl acıklıyoruz. Sonra bak nasıl oluyor da akılları celinip bu hakikatlerden vazgeciyorlar! [12,109] {KM, Luka 7,34; Matta}
Surah Al-Maeda, Verse 75
قُلۡ أَتَعۡبُدُونَ مِن دُونِ ٱللَّهِ مَا لَا يَمۡلِكُ لَكُمۡ ضَرّٗا وَلَا نَفۡعٗاۚ وَٱللَّهُ هُوَ ٱلسَّمِيعُ ٱلۡعَلِيمُ
De ki: Siz Allah'tan baska, size ne zarar, ne de fayda vermeye gucu yetmeyen aciz mahluklara mı ibadet ediyorsunuz? Halbuki hakkıyla isiten ve bilen yalnız Allah’tır. [13,16; 20,89; 25,3] {KM, Baruh 6. bolum}
Surah Al-Maeda, Verse 76
قُلۡ يَـٰٓأَهۡلَ ٱلۡكِتَٰبِ لَا تَغۡلُواْ فِي دِينِكُمۡ غَيۡرَ ٱلۡحَقِّ وَلَا تَتَّبِعُوٓاْ أَهۡوَآءَ قَوۡمٖ قَدۡ ضَلُّواْ مِن قَبۡلُ وَأَضَلُّواْ كَثِيرٗا وَضَلُّواْ عَن سَوَآءِ ٱلسَّبِيلِ
De ki: “Ey Ehl-i kitap! Dininize ait konularda haksız yere haddi asmayın.Daha once gelip gecenlerden hem kendisi sapmıs, hem bir cok insanları da saptırmıs olan atalarınızınve simdiki durumda da dogru yoldan sapan birtakım kimselerin heva ve hevesine uymayın
Surah Al-Maeda, Verse 77
لُعِنَ ٱلَّذِينَ كَفَرُواْ مِنۢ بَنِيٓ إِسۡرَـٰٓءِيلَ عَلَىٰ لِسَانِ دَاوُۥدَ وَعِيسَى ٱبۡنِ مَرۡيَمَۚ ذَٰلِكَ بِمَا عَصَواْ وَّكَانُواْ يَعۡتَدُونَ
Israilogullarından kufre sapanlar hem Davud'un, hem de Meryem oglu Isa’nın lisanı ile lanetlendiler. Bunun sebebi onların isyan etmeleri ve taskınlık edip haddi asmaları idi. {KM, Mezmurlar 109; Matta 23. bolum}
Surah Al-Maeda, Verse 78
كَانُواْ لَا يَتَنَاهَوۡنَ عَن مُّنكَرٖ فَعَلُوهُۚ لَبِئۡسَ مَا كَانُواْ يَفۡعَلُونَ
Onlar kotuluk yaptıkları zaman, birbirlerini kotulukten vazgecirmeye calısmazlardı. Ne cirkin davranıstı bu tutumları
Surah Al-Maeda, Verse 79
تَرَىٰ كَثِيرٗا مِّنۡهُمۡ يَتَوَلَّوۡنَ ٱلَّذِينَ كَفَرُواْۚ لَبِئۡسَ مَا قَدَّمَتۡ لَهُمۡ أَنفُسُهُمۡ أَن سَخِطَ ٱللَّهُ عَلَيۡهِمۡ وَفِي ٱلۡعَذَابِ هُمۡ خَٰلِدُونَ
Onlardan cogunun kafirleri veli edindiklerini gorursun. Bu is -ki onu bizzat kendileri yapmıs ve uzerlerine Allah'ın hısmını cekmislerdir- ne kotu bir davranıstır! Onlar cehennem azabında devamlı kalacaklardır
Surah Al-Maeda, Verse 80
وَلَوۡ كَانُواْ يُؤۡمِنُونَ بِٱللَّهِ وَٱلنَّبِيِّ وَمَآ أُنزِلَ إِلَيۡهِ مَا ٱتَّخَذُوهُمۡ أَوۡلِيَآءَ وَلَٰكِنَّ كَثِيرٗا مِّنۡهُمۡ فَٰسِقُونَ
Eger Allah'a, Peygamber’e ve ona indirilen vahye imanları olsaydı, kafirleri veli edinmezlerdi. Fakat onların cogu yoldan cıkmıs kimselerdir
Surah Al-Maeda, Verse 81
۞لَتَجِدَنَّ أَشَدَّ ٱلنَّاسِ عَدَٰوَةٗ لِّلَّذِينَ ءَامَنُواْ ٱلۡيَهُودَ وَٱلَّذِينَ أَشۡرَكُواْۖ وَلَتَجِدَنَّ أَقۡرَبَهُم مَّوَدَّةٗ لِّلَّذِينَ ءَامَنُواْ ٱلَّذِينَ قَالُوٓاْ إِنَّا نَصَٰرَىٰۚ ذَٰلِكَ بِأَنَّ مِنۡهُمۡ قِسِّيسِينَ وَرُهۡبَانٗا وَأَنَّهُمۡ لَا يَسۡتَكۡبِرُونَ
Sen, iman edenlere, dusmanlık besleme bakımından onların en siddetlilerinin Yahudiler ile musrikler oldugunu gorursun.Muminlere sevgi bakımından en cok yakınlık duyanların ise “Biz Nasara'yız (Hıristiyan’ız)” diyenler oldugunu gorursun.Bunun sebebi, onlar arasında bilgin kesislerin ve dunyayı terk etmis rahiplerin bulunması ve onların kibirlenmemeleridir. [3,199;]
Surah Al-Maeda, Verse 82
وَإِذَا سَمِعُواْ مَآ أُنزِلَ إِلَى ٱلرَّسُولِ تَرَىٰٓ أَعۡيُنَهُمۡ تَفِيضُ مِنَ ٱلدَّمۡعِ مِمَّا عَرَفُواْ مِنَ ٱلۡحَقِّۖ يَقُولُونَ رَبَّنَآ ءَامَنَّا فَٱكۡتُبۡنَا مَعَ ٱلشَّـٰهِدِينَ
Peygambere indirilen Kur'an’ı dinledikleri vakit, onda asinaları olan hakikate kavusmaları sebebiyle gozlerinin yasla dolup tastıgını gorur ve soyle dediklerini isitirsin:“Iman ettik ya Rabbena! Bizi de hakka sahitlik edenlerle beraber yaz! Butun istegimiz ve umudumuz, Rabbimizin bizi hayırlı insanlar arasına dahil etmesi iken, ne diye Allah’a ve bize gelen bu hakikate iman etmeyelim ki?”
Surah Al-Maeda, Verse 83
وَمَا لَنَا لَا نُؤۡمِنُ بِٱللَّهِ وَمَا جَآءَنَا مِنَ ٱلۡحَقِّ وَنَطۡمَعُ أَن يُدۡخِلَنَا رَبُّنَا مَعَ ٱلۡقَوۡمِ ٱلصَّـٰلِحِينَ
Peygambere indirilen Kur'an’ı dinledikleri vakit, onda asinaları olan hakikate kavusmaları sebebiyle gozlerinin yasla dolup tastıgını gorur ve soyle dediklerini isitirsin:“Iman ettik ya Rabbena! Bizi de hakka sahitlik edenlerle beraber yaz! Butun istegimiz ve umudumuz, Rabbimizin bizi hayırlı insanlar arasına dahil etmesi iken, ne diye Allah’a ve bize gelen bu hakikate iman etmeyelim ki?”
Surah Al-Maeda, Verse 84
فَأَثَٰبَهُمُ ٱللَّهُ بِمَا قَالُواْ جَنَّـٰتٖ تَجۡرِي مِن تَحۡتِهَا ٱلۡأَنۡهَٰرُ خَٰلِدِينَ فِيهَاۚ وَذَٰلِكَ جَزَآءُ ٱلۡمُحۡسِنِينَ
Boyle demelerine mukabil, Allah onları, icinden ırmaklar akan ve ebedi kalacakları cennetlerle odullendirdi.Iste iyi hareket edenlerin mukafatı boyle olur
Surah Al-Maeda, Verse 85
وَٱلَّذِينَ كَفَرُواْ وَكَذَّبُواْ بِـَٔايَٰتِنَآ أُوْلَـٰٓئِكَ أَصۡحَٰبُ ٱلۡجَحِيمِ
Kufre sapıp ayetlerimizi yalan sayanlara gelince, onlar da alevli cehennemi boylayacaklardır
Surah Al-Maeda, Verse 86
يَـٰٓأَيُّهَا ٱلَّذِينَ ءَامَنُواْ لَا تُحَرِّمُواْ طَيِّبَٰتِ مَآ أَحَلَّ ٱللَّهُ لَكُمۡ وَلَا تَعۡتَدُوٓاْۚ إِنَّ ٱللَّهَ لَا يُحِبُّ ٱلۡمُعۡتَدِينَ
Ey iman edenler! Allah'ın size helal kıldıgı o guzel ve temiz nimetleri kendinize haram kılmayın, haddi asmayın. Cunku Allah haddini asanları asla sevmez
Surah Al-Maeda, Verse 87
وَكُلُواْ مِمَّا رَزَقَكُمُ ٱللَّهُ حَلَٰلٗا طَيِّبٗاۚ وَٱتَّقُواْ ٱللَّهَ ٱلَّذِيٓ أَنتُم بِهِۦ مُؤۡمِنُونَ
Allah'ın size rızık olmak uzere yarattıgı seylerden helal ve temiz olarak yiyin.Kendisine iman ettiginiz Allah’a karsı gelmekten sakının
Surah Al-Maeda, Verse 88
لَا يُؤَاخِذُكُمُ ٱللَّهُ بِٱللَّغۡوِ فِيٓ أَيۡمَٰنِكُمۡ وَلَٰكِن يُؤَاخِذُكُم بِمَا عَقَّدتُّمُ ٱلۡأَيۡمَٰنَۖ فَكَفَّـٰرَتُهُۥٓ إِطۡعَامُ عَشَرَةِ مَسَٰكِينَ مِنۡ أَوۡسَطِ مَا تُطۡعِمُونَ أَهۡلِيكُمۡ أَوۡ كِسۡوَتُهُمۡ أَوۡ تَحۡرِيرُ رَقَبَةٖۖ فَمَن لَّمۡ يَجِدۡ فَصِيَامُ ثَلَٰثَةِ أَيَّامٖۚ ذَٰلِكَ كَفَّـٰرَةُ أَيۡمَٰنِكُمۡ إِذَا حَلَفۡتُمۡۚ وَٱحۡفَظُوٓاْ أَيۡمَٰنَكُمۡۚ كَذَٰلِكَ يُبَيِّنُ ٱللَّهُ لَكُمۡ ءَايَٰتِهِۦ لَعَلَّكُمۡ تَشۡكُرُونَ
Allah sizi kasıtsız olarak yaptıgınız yeminlerden dolayı sorumlu tutmaz, ama bilerek yaptıgınız yeminlerden oturu sorumlu tutar.Boyle bir yemini bozarsanız onun keffareti, coluk cocugunuza yedirdiginiz orta halli yemek cesidinden on fakir doyurmak, yahut on fakiri giydirmek veya bir koleyi hurriyetine kavusturmaktır.Bunlara gucu yetmeyen kimse, uc gun oruc tutsun.Iste yemin ettiginizde, yemin bozmanın keffareti budur.Yeminlerinize sahip cıkın.Allah iste size ayetlerini boyle acıklıyor, ta ki sukredesiniz
Surah Al-Maeda, Verse 89
يَـٰٓأَيُّهَا ٱلَّذِينَ ءَامَنُوٓاْ إِنَّمَا ٱلۡخَمۡرُ وَٱلۡمَيۡسِرُ وَٱلۡأَنصَابُ وَٱلۡأَزۡلَٰمُ رِجۡسٞ مِّنۡ عَمَلِ ٱلشَّيۡطَٰنِ فَٱجۡتَنِبُوهُ لَعَلَّكُمۡ تُفۡلِحُونَ
Ey iman edenler! Sarap, kumar, putlara kurban kesilen sunaklar, fal okları, seytana ait murdar islerden baska bir sey degildir. Bunlardan geri durun ki felah bulasınız. [2,219] {KM, Levililer 10,9; Hakimler}
Surah Al-Maeda, Verse 90
إِنَّمَا يُرِيدُ ٱلشَّيۡطَٰنُ أَن يُوقِعَ بَيۡنَكُمُ ٱلۡعَدَٰوَةَ وَٱلۡبَغۡضَآءَ فِي ٱلۡخَمۡرِ وَٱلۡمَيۡسِرِ وَيَصُدَّكُمۡ عَن ذِكۡرِ ٱللَّهِ وَعَنِ ٱلصَّلَوٰةِۖ فَهَلۡ أَنتُم مُّنتَهُونَ
Sarap ve kumarla seytanın yapmak istedigi tek sey, sizin aranıza dusmanlık ve kin salmak, sizi Allah'ı zikretmekten ve namazdan alıkoymaktır. Artık bu habis seylerden vazgectiniz degil mi
Surah Al-Maeda, Verse 91
وَأَطِيعُواْ ٱللَّهَ وَأَطِيعُواْ ٱلرَّسُولَ وَٱحۡذَرُواْۚ فَإِن تَوَلَّيۡتُمۡ فَٱعۡلَمُوٓاْ أَنَّمَا عَلَىٰ رَسُولِنَا ٱلۡبَلَٰغُ ٱلۡمُبِينُ
Allah'a itaat edin, Resulullaha itaat edin ve onlara karsı gelmekten sakının. Eger ona sırtınızı donerseniz bilin ki peygamberimizin gorevi sadece tebligden ibarettir
Surah Al-Maeda, Verse 92
لَيۡسَ عَلَى ٱلَّذِينَ ءَامَنُواْ وَعَمِلُواْ ٱلصَّـٰلِحَٰتِ جُنَاحٞ فِيمَا طَعِمُوٓاْ إِذَا مَا ٱتَّقَواْ وَّءَامَنُواْ وَعَمِلُواْ ٱلصَّـٰلِحَٰتِ ثُمَّ ٱتَّقَواْ وَّءَامَنُواْ ثُمَّ ٱتَّقَواْ وَّأَحۡسَنُواْۚ وَٱللَّهُ يُحِبُّ ٱلۡمُحۡسِنِينَ
Iman edip iyi ve yararlı isler yapanlara, bundan boyle Allah'a karsı gelmekten sakındıkları ve imanlarında sebat ile iyi ve yararlı islerine devam ettikleri, sonra takvaları ve imanları tam saglamlasıp koklestigi, daha sonra da bu takva ile beraber, baskalarına iyilik eden ve her yaptıgını guzel yapan ihsan mertebesine erdikleri takdirde, daha once yiyip ictiklerinden dolayı kendilerine bir vebal yoktur. Allah da boyle guzel davrananları sever
Surah Al-Maeda, Verse 93
يَـٰٓأَيُّهَا ٱلَّذِينَ ءَامَنُواْ لَيَبۡلُوَنَّكُمُ ٱللَّهُ بِشَيۡءٖ مِّنَ ٱلصَّيۡدِ تَنَالُهُۥٓ أَيۡدِيكُمۡ وَرِمَاحُكُمۡ لِيَعۡلَمَ ٱللَّهُ مَن يَخَافُهُۥ بِٱلۡغَيۡبِۚ فَمَنِ ٱعۡتَدَىٰ بَعۡدَ ذَٰلِكَ فَلَهُۥ عَذَابٌ أَلِيمٞ
Ey iman edenler! Allah, kendisini gormeksizin, gıyabında Kendisini tazim edip haramlardan sakınanları meydana cıkarmak icin sizi av nevinden bir seyle deneyecek. Bir av bollugu ki elleriniz de yetisebilecek, mızraklarınız da... Kim bundan sonra konulan hududu asarsa iste ona gayet acı bir azap vardır
Surah Al-Maeda, Verse 94
يَـٰٓأَيُّهَا ٱلَّذِينَ ءَامَنُواْ لَا تَقۡتُلُواْ ٱلصَّيۡدَ وَأَنتُمۡ حُرُمٞۚ وَمَن قَتَلَهُۥ مِنكُم مُّتَعَمِّدٗا فَجَزَآءٞ مِّثۡلُ مَا قَتَلَ مِنَ ٱلنَّعَمِ يَحۡكُمُ بِهِۦ ذَوَا عَدۡلٖ مِّنكُمۡ هَدۡيَۢا بَٰلِغَ ٱلۡكَعۡبَةِ أَوۡ كَفَّـٰرَةٞ طَعَامُ مَسَٰكِينَ أَوۡ عَدۡلُ ذَٰلِكَ صِيَامٗا لِّيَذُوقَ وَبَالَ أَمۡرِهِۦۗ عَفَا ٱللَّهُ عَمَّا سَلَفَۚ وَمَنۡ عَادَ فَيَنتَقِمُ ٱللَّهُ مِنۡهُۚ وَٱللَّهُ عَزِيزٞ ذُو ٱنتِقَامٍ
Ey iman edenler! Siz ihramlı iken av oldurmeyin. Icinizden kim onu bilerek oldururse kendisine bir ceza vardır. O ceza da, oldurdugune benzer bir hayvan olup, oldurulenin emsali olduguna icinizden iki adil kisinin karar vermesi gerekir.Ceza, Kabe'ye ulasıp orada kesilecek bir kurbanlıktır. Yahut fakirleri doyurmak, yahut onun dengi oruc tutmak seklinde bir keffarettir, ta ki islediginin vebalini tatsın. Allah daha once islenen bu tur fiilleri affetti. Fakat kim donup tekrar boyle yaparsa Allah ondan, onun intikamını alır; zira Allah azizdir (mutlak galiptir) ve intikamı vardır
Surah Al-Maeda, Verse 95
أُحِلَّ لَكُمۡ صَيۡدُ ٱلۡبَحۡرِ وَطَعَامُهُۥ مَتَٰعٗا لَّكُمۡ وَلِلسَّيَّارَةِۖ وَحُرِّمَ عَلَيۡكُمۡ صَيۡدُ ٱلۡبَرِّ مَا دُمۡتُمۡ حُرُمٗاۗ وَٱتَّقُواْ ٱللَّهَ ٱلَّذِيٓ إِلَيۡهِ تُحۡشَرُونَ
Ey ihramlılar! Deniz avı ve deniz yiyecegi size helal kılındı ki size ve yolculara bir rızık vesilesi olsun. Kara avı ise, ihramlı oldugunuz muddetce size haram kılındı. Oyleyse huzurunda varıp toplanacagınız Allah'a karsı gelmekten sakının
Surah Al-Maeda, Verse 96
۞جَعَلَ ٱللَّهُ ٱلۡكَعۡبَةَ ٱلۡبَيۡتَ ٱلۡحَرَامَ قِيَٰمٗا لِّلنَّاسِ وَٱلشَّهۡرَ ٱلۡحَرَامَ وَٱلۡهَدۡيَ وَٱلۡقَلَـٰٓئِدَۚ ذَٰلِكَ لِتَعۡلَمُوٓاْ أَنَّ ٱللَّهَ يَعۡلَمُ مَا فِي ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَمَا فِي ٱلۡأَرۡضِ وَأَنَّ ٱللَّهَ بِكُلِّ شَيۡءٍ عَلِيمٌ
Allah Kabe'yi, o hurmete layık mabedi, insanların din ve dunya hayatları icin bir nizam vesilesi kılmıstır; o haram ay’ı da, Kabe’ye gonderilen gerdanlıksız veya gerdanlıklı kurbanlıkları da...Butun bunlar, Allah’ın goklerde olanı da, yerde olanı da bildigini ve gercekten Allah’ın her seyi bildigini sizin de bilip anlamanız icindir
Surah Al-Maeda, Verse 97
ٱعۡلَمُوٓاْ أَنَّ ٱللَّهَ شَدِيدُ ٱلۡعِقَابِ وَأَنَّ ٱللَّهَ غَفُورٞ رَّحِيمٞ
Bilin ki Allah'ın cezası siddetlidir; ama aynı zamanda O, gafurdur, rahimdir (affı ve merhameti boldur)
Surah Al-Maeda, Verse 98
مَّا عَلَى ٱلرَّسُولِ إِلَّا ٱلۡبَلَٰغُۗ وَٱللَّهُ يَعۡلَمُ مَا تُبۡدُونَ وَمَا تَكۡتُمُونَ
Peygambere dusen sorumluluk, sadece teblig etmektir. Allah sizin acıga vurdugunuz ve gizlediginiz her seyi bilir
Surah Al-Maeda, Verse 99
قُل لَّا يَسۡتَوِي ٱلۡخَبِيثُ وَٱلطَّيِّبُ وَلَوۡ أَعۡجَبَكَ كَثۡرَةُ ٱلۡخَبِيثِۚ فَٱتَّقُواْ ٱللَّهَ يَـٰٓأُوْلِي ٱلۡأَلۡبَٰبِ لَعَلَّكُمۡ تُفۡلِحُونَ
Murdarın coklugu tuhafına gitse, hatta murdarın cogu hosuna da gitse, murdar ile temiz bir olmaz.Oyleyse ey akl-ı selim sahipleri! Siz az cok demeyip daima temize, helale yonelin. Haram yemekten, Allah'a karsı gelmekten sakının ki felah bulasınız
Surah Al-Maeda, Verse 100
يَـٰٓأَيُّهَا ٱلَّذِينَ ءَامَنُواْ لَا تَسۡـَٔلُواْ عَنۡ أَشۡيَآءَ إِن تُبۡدَ لَكُمۡ تَسُؤۡكُمۡ وَإِن تَسۡـَٔلُواْ عَنۡهَا حِينَ يُنَزَّلُ ٱلۡقُرۡءَانُ تُبۡدَ لَكُمۡ عَفَا ٱللَّهُ عَنۡهَاۗ وَٱللَّهُ غَفُورٌ حَلِيمٞ
Ey iman edenler! Acıklandıgı takdirde hosunuza gitmeyecek seyleri sormayın.Eger Kur'an’ın indirilmesi esnasında onları sorarsanız, size acıklanır.Halbuki Allah onları bagıslamıs, sizi onlardan muaf tutmustur.Cunku Allah gafurdur, halimdir (affı ve musamahası genistir)
Surah Al-Maeda, Verse 101
قَدۡ سَأَلَهَا قَوۡمٞ مِّن قَبۡلِكُمۡ ثُمَّ أَصۡبَحُواْ بِهَا كَٰفِرِينَ
Sizden once bir topluluk o kabil seyleri sormus, sonra da onlar sebebiyle kafir olmuslardı
Surah Al-Maeda, Verse 102
مَا جَعَلَ ٱللَّهُ مِنۢ بَحِيرَةٖ وَلَا سَآئِبَةٖ وَلَا وَصِيلَةٖ وَلَا حَامٖ وَلَٰكِنَّ ٱلَّذِينَ كَفَرُواْ يَفۡتَرُونَ عَلَى ٱللَّهِ ٱلۡكَذِبَۖ وَأَكۡثَرُهُمۡ لَا يَعۡقِلُونَ
Allah ne bahire, ne saibe, ne vasile, ne de ham diye bir sey bildirmemistir.Fakat, o kafirler bu inanclarını Allah'a mal ederek O’na iftira etmislerdir. Onların ekserisinin akılları ermez
Surah Al-Maeda, Verse 103
وَإِذَا قِيلَ لَهُمۡ تَعَالَوۡاْ إِلَىٰ مَآ أَنزَلَ ٱللَّهُ وَإِلَى ٱلرَّسُولِ قَالُواْ حَسۡبُنَا مَا وَجَدۡنَا عَلَيۡهِ ءَابَآءَنَآۚ أَوَلَوۡ كَانَ ءَابَآؤُهُمۡ لَا يَعۡلَمُونَ شَيۡـٔٗا وَلَا يَهۡتَدُونَ
Kendilerine: “Allah'ın indirdigine ve Resule (onların hakemligine) gelin denildiginde “Atalarımızı ne halde bulmussak o bize yeter!” derler. “Ataları hicbir sey bilmeyen, dogru yolu bulamayan kimseler olsalar da mı onlara tabi olacaklar?”
Surah Al-Maeda, Verse 104
يَـٰٓأَيُّهَا ٱلَّذِينَ ءَامَنُواْ عَلَيۡكُمۡ أَنفُسَكُمۡۖ لَا يَضُرُّكُم مَّن ضَلَّ إِذَا ٱهۡتَدَيۡتُمۡۚ إِلَى ٱللَّهِ مَرۡجِعُكُمۡ جَمِيعٗا فَيُنَبِّئُكُم بِمَا كُنتُمۡ تَعۡمَلُونَ
Ey iman edenler! Siz kendinizi duzeltmeye bakın! Siz dogru yolda olduktan sonra sapanlar size zarar veremez. Hepiniz donup dolasıp Allah'ın huzurunda toplanacaksınız. O da yaptıklarınızı size bir bir bildirecek, karsılıgını verecektir
Surah Al-Maeda, Verse 105
يَـٰٓأَيُّهَا ٱلَّذِينَ ءَامَنُواْ شَهَٰدَةُ بَيۡنِكُمۡ إِذَا حَضَرَ أَحَدَكُمُ ٱلۡمَوۡتُ حِينَ ٱلۡوَصِيَّةِ ٱثۡنَانِ ذَوَا عَدۡلٖ مِّنكُمۡ أَوۡ ءَاخَرَانِ مِنۡ غَيۡرِكُمۡ إِنۡ أَنتُمۡ ضَرَبۡتُمۡ فِي ٱلۡأَرۡضِ فَأَصَٰبَتۡكُم مُّصِيبَةُ ٱلۡمَوۡتِۚ تَحۡبِسُونَهُمَا مِنۢ بَعۡدِ ٱلصَّلَوٰةِ فَيُقۡسِمَانِ بِٱللَّهِ إِنِ ٱرۡتَبۡتُمۡ لَا نَشۡتَرِي بِهِۦ ثَمَنٗا وَلَوۡ كَانَ ذَا قُرۡبَىٰ وَلَا نَكۡتُمُ شَهَٰدَةَ ٱللَّهِ إِنَّآ إِذٗا لَّمِنَ ٱلۡأٓثِمِينَ
Ey iman edenler! Sizde olum alametleri belirdiginde, vasiyyet edeceginiz sırada, icinizden iki durust kisiyi sahit tutun. Yahut yolculuk esnasında basınıza olum musibeti gelmisse, sizden olmayan baska iki kisi sahit olsun.Eger suphe ederseniz, o iki sahidi namazdan sonra tutar ve: “Yeminimizi, akrabalarımızın menfaati de soz konusu olsa, dunyanın hic bir seyine degismeyecegiz. Allah'ın uzerimizde bir emanet, bir borc olarak bulunan sahitligini gizlemeyecegiz. Yoksa biz kesinlikle gunahkar oluruz!” diye Allah’a yemin ettirirsiniz
Surah Al-Maeda, Verse 106
فَإِنۡ عُثِرَ عَلَىٰٓ أَنَّهُمَا ٱسۡتَحَقَّآ إِثۡمٗا فَـَٔاخَرَانِ يَقُومَانِ مَقَامَهُمَا مِنَ ٱلَّذِينَ ٱسۡتَحَقَّ عَلَيۡهِمُ ٱلۡأَوۡلَيَٰنِ فَيُقۡسِمَانِ بِٱللَّهِ لَشَهَٰدَتُنَآ أَحَقُّ مِن شَهَٰدَتِهِمَا وَمَا ٱعۡتَدَيۡنَآ إِنَّآ إِذٗا لَّمِنَ ٱلظَّـٰلِمِينَ
Sayet sonradan bu sahitlerin yalan soyleyerek gunah isledikleri anlasılırsa, (sahitlerin haklarına tecavuz etmek istedikleri ve) oluye daha yakın olan mirascılardan iki kisi, oburlerinin yerine gecerler ve “vallahi bizim sahitligimiz onların sahitliginden daha dogrudur ve biz kimsenin hakkına tecavuz etmedik. Aksi takdirde biz elbette zalimlerden oluruz!” diye yemin ederler
Surah Al-Maeda, Verse 107
ذَٰلِكَ أَدۡنَىٰٓ أَن يَأۡتُواْ بِٱلشَّهَٰدَةِ عَلَىٰ وَجۡهِهَآ أَوۡ يَخَافُوٓاْ أَن تُرَدَّ أَيۡمَٰنُۢ بَعۡدَ أَيۡمَٰنِهِمۡۗ وَٱتَّقُواْ ٱللَّهَ وَٱسۡمَعُواْۗ وَٱللَّهُ لَا يَهۡدِي ٱلۡقَوۡمَ ٱلۡفَٰسِقِينَ
Bu usul, sahitligi tam gerektigi sekilde yapmaları, yahut yeminlerinden sonra baska sahitlerin sahitliklerine basvurma sonucunda, yalan soylediklerinin ortaya cıkması sebebiyle, yeminlerinin reddedileceginden korkmalarını saglama bakımından en uygun caredir. Allah'a karsı gelmekten sakının ve Allah’ın hukmunu dinleyip itaat edin. Allah, din yolundan cıkan fasıklar guruhunu, emellerine kavusturmaz
Surah Al-Maeda, Verse 108
۞يَوۡمَ يَجۡمَعُ ٱللَّهُ ٱلرُّسُلَ فَيَقُولُ مَاذَآ أُجِبۡتُمۡۖ قَالُواْ لَا عِلۡمَ لَنَآۖ إِنَّكَ أَنتَ عَلَّـٰمُ ٱلۡغُيُوبِ
Gun gelecek, Allah peygamberleri bir araya toplayıp: “Sizin tebligleriniz ummetleriniz tarafından nasıl karsılandı, nasıl bir cevap aldınız?” buyuracak. Onlar da: “Senin, her seyi hakkiyle bilen ilminin yanında bizim bilgimiz yok. Zira gayblara vakıf olan, yalnız Sen'sin” diyecekler
Surah Al-Maeda, Verse 109
إِذۡ قَالَ ٱللَّهُ يَٰعِيسَى ٱبۡنَ مَرۡيَمَ ٱذۡكُرۡ نِعۡمَتِي عَلَيۡكَ وَعَلَىٰ وَٰلِدَتِكَ إِذۡ أَيَّدتُّكَ بِرُوحِ ٱلۡقُدُسِ تُكَلِّمُ ٱلنَّاسَ فِي ٱلۡمَهۡدِ وَكَهۡلٗاۖ وَإِذۡ عَلَّمۡتُكَ ٱلۡكِتَٰبَ وَٱلۡحِكۡمَةَ وَٱلتَّوۡرَىٰةَ وَٱلۡإِنجِيلَۖ وَإِذۡ تَخۡلُقُ مِنَ ٱلطِّينِ كَهَيۡـَٔةِ ٱلطَّيۡرِ بِإِذۡنِي فَتَنفُخُ فِيهَا فَتَكُونُ طَيۡرَۢا بِإِذۡنِيۖ وَتُبۡرِئُ ٱلۡأَكۡمَهَ وَٱلۡأَبۡرَصَ بِإِذۡنِيۖ وَإِذۡ تُخۡرِجُ ٱلۡمَوۡتَىٰ بِإِذۡنِيۖ وَإِذۡ كَفَفۡتُ بَنِيٓ إِسۡرَـٰٓءِيلَ عَنكَ إِذۡ جِئۡتَهُم بِٱلۡبَيِّنَٰتِ فَقَالَ ٱلَّذِينَ كَفَرُواْ مِنۡهُمۡ إِنۡ هَٰذَآ إِلَّا سِحۡرٞ مُّبِينٞ
Allah o gun buyuracak ki: “Isa! Hem senin, hem annenin uzerinizdeki nimetimi iyi dusun! Dusun ki: Ben Seni Ruhu'l-kudusle desteklemistim. Sen besikte iken de, yetiskin iken de insanlarla konusmustun.Ben sana kitabı, hikmeti, Tevrat ve Incil’i ogretmistim.Sen, Ben’im iznimle camurdan kus seklinde bir sey yapıyor, ona ufluyordun; o da Ben’im iznimle kus oluveriyordu.Dusun ki: Sen Ben’im iznimle anadan dogma amanın gozunu acıyor, abrası da iyilestiriyordun. Dusun ki: Sen Ben’im iznimle oluleri kabirden diri olarak cıkarıyordun.Hani Ben Israilogullarının serlerini (oldurme kasıtlarını) senden defetmistim. Kendilerine apacık deliller, mucizeler getirdigin zaman da onların kafirleri: “Bu besbelli bir buyuden baska bir sey degil!” demislerdi. [2,87; 3,46.49; 9,30] {KM, Matta 12,24; Markos 3,22; Luka}
Surah Al-Maeda, Verse 110
وَإِذۡ أَوۡحَيۡتُ إِلَى ٱلۡحَوَارِيِّـۧنَ أَنۡ ءَامِنُواْ بِي وَبِرَسُولِي قَالُوٓاْ ءَامَنَّا وَٱشۡهَدۡ بِأَنَّنَا مُسۡلِمُونَ
Ve hani havarilere: “Bana ve Resulume iman edin” diye ilham etmistim. Onlar da: “Iman ettik. Hakka teslim oldugumuza sahid ol!” demislerdi. [3,52; 28,7; 16,68] {KM, Yuhanna}
Surah Al-Maeda, Verse 111
إِذۡ قَالَ ٱلۡحَوَارِيُّونَ يَٰعِيسَى ٱبۡنَ مَرۡيَمَ هَلۡ يَسۡتَطِيعُ رَبُّكَ أَن يُنَزِّلَ عَلَيۡنَا مَآئِدَةٗ مِّنَ ٱلسَّمَآءِۖ قَالَ ٱتَّقُواْ ٱللَّهَ إِن كُنتُم مُّؤۡمِنِينَ
Bir vakit de havariler: “Ey Meryem oglu Isa! Rabbin bize gokten bir sofra indirebilir mi? dediler. O da: “Eger mumin iseniz Allah'tan korkun da edebi asmayın” diye cevap verdi. {KM, Resullerin isleri}
Surah Al-Maeda, Verse 112
قَالُواْ نُرِيدُ أَن نَّأۡكُلَ مِنۡهَا وَتَطۡمَئِنَّ قُلُوبُنَا وَنَعۡلَمَ أَن قَدۡ صَدَقۡتَنَا وَنَكُونَ عَلَيۡهَا مِنَ ٱلشَّـٰهِدِينَ
“Biz” dediler, “istiyoruz ki ondan yiyelim, gonlumuz rahatlasın, senin bize dogru soyledigini bilelim ve ona sahitlik edenlerden olalım.”
Surah Al-Maeda, Verse 113
قَالَ عِيسَى ٱبۡنُ مَرۡيَمَ ٱللَّهُمَّ رَبَّنَآ أَنزِلۡ عَلَيۡنَا مَآئِدَةٗ مِّنَ ٱلسَّمَآءِ تَكُونُ لَنَا عِيدٗا لِّأَوَّلِنَا وَءَاخِرِنَا وَءَايَةٗ مِّنكَۖ وَٱرۡزُقۡنَا وَأَنتَ خَيۡرُ ٱلرَّـٰزِقِينَ
Meryem'in oglu Isa: “Ey buyuk Rabbimiz! Ey yuce Allah! Bize gokten bir sofra indir ki bizim hem evvelimiz, hem ahirimiz (yani ummetimizin tamamı) icin o gun bir bayram olsun ve Sen’den bir mucize olsun. Bizi rızıklandır, zira rızık verenlerin en hayırlısı Sen’sin.” dedi. {KM, Cıkıs 16,4; Tesniye 8,3; Matta 26,26-28; Markos}
Surah Al-Maeda, Verse 114
قَالَ ٱللَّهُ إِنِّي مُنَزِّلُهَا عَلَيۡكُمۡۖ فَمَن يَكۡفُرۡ بَعۡدُ مِنكُمۡ فَإِنِّيٓ أُعَذِّبُهُۥ عَذَابٗا لَّآ أُعَذِّبُهُۥٓ أَحَدٗا مِّنَ ٱلۡعَٰلَمِينَ
Allah buyurdu ki: “Ben onu yukarıdan size indiririm, fakat bundan sonra her kim nankorluk edip kafir olursa, onu dunyada hic kimseye yapmayacagım derecede cezalandırırım.”
Surah Al-Maeda, Verse 115
وَإِذۡ قَالَ ٱللَّهُ يَٰعِيسَى ٱبۡنَ مَرۡيَمَ ءَأَنتَ قُلۡتَ لِلنَّاسِ ٱتَّخِذُونِي وَأُمِّيَ إِلَٰهَيۡنِ مِن دُونِ ٱللَّهِۖ قَالَ سُبۡحَٰنَكَ مَا يَكُونُ لِيٓ أَنۡ أَقُولَ مَا لَيۡسَ لِي بِحَقٍّۚ إِن كُنتُ قُلۡتُهُۥ فَقَدۡ عَلِمۡتَهُۥۚ تَعۡلَمُ مَا فِي نَفۡسِي وَلَآ أَعۡلَمُ مَا فِي نَفۡسِكَۚ إِنَّكَ أَنتَ عَلَّـٰمُ ٱلۡغُيُوبِ
Hem Allah Teala: “Ey Meryem oglu Isa!” Sen mi insanlara “Beni ve annemi Allah'tan baska iki tanrı edinin” dedin? sorguladıgı vakit o soyle diyecek:“Hasa! Sen serikden ve her noksandan munezzehsin Ya Rabbi! Hakkım olmayan bir seyi soylemem dogru olmaz, bana yakısmaz.” “Hem soylediysem malumundur elbet. Benim varlıgımda olan her seyi Sen bilirsin, ama ben Sen’in Zatında olanı bilemem. Butun gaybleri hakkıyla bilen ancak Sen’sin.”“Sen ne emrettinse ben onlara, bundan baska bir sey soylemedim. Dedigim hep su idi: “Rabbim ve Rabbiniz olan Allah’a kulluk edin.”“Ya Rabbi! Ben aralarında oldugum muddetce onları kolladım. Fakat vakta ki Sen beni aralarından tutup aldın, onları gorup denetleyen yalnız Sen kaldın. Sen gercekten her zaman, her seye hakkıyla sahitsin.Eger onları cezalandırırsan, suphe yok ki onlar Sen’in kullarındır. Onları affedersen, aziz-u hakim (ustun kudret, tam hukum ve hikmet sahibi) ancak Sen’sin.”
Surah Al-Maeda, Verse 116
مَا قُلۡتُ لَهُمۡ إِلَّا مَآ أَمَرۡتَنِي بِهِۦٓ أَنِ ٱعۡبُدُواْ ٱللَّهَ رَبِّي وَرَبَّكُمۡۚ وَكُنتُ عَلَيۡهِمۡ شَهِيدٗا مَّا دُمۡتُ فِيهِمۡۖ فَلَمَّا تَوَفَّيۡتَنِي كُنتَ أَنتَ ٱلرَّقِيبَ عَلَيۡهِمۡۚ وَأَنتَ عَلَىٰ كُلِّ شَيۡءٖ شَهِيدٌ
Hem Allah Teala: “Ey Meryem oglu Isa!” Sen mi insanlara “Beni ve annemi Allah'tan baska iki tanrı edinin” dedin? sorguladıgı vakit o soyle diyecek:“Hasa! Sen serikden ve her noksandan munezzehsin Ya Rabbi! Hakkım olmayan bir seyi soylemem dogru olmaz, bana yakısmaz.” “Hem soylediysem malumundur elbet. Benim varlıgımda olan her seyi Sen bilirsin, ama ben Sen’in Zatında olanı bilemem. Butun gaybleri hakkıyla bilen ancak Sen’sin.”“Sen ne emrettinse ben onlara, bundan baska bir sey soylemedim. Dedigim hep su idi: “Rabbim ve Rabbiniz olan Allah’a kulluk edin.”“Ya Rabbi! Ben aralarında oldugum muddetce onları kolladım. Fakat vakta ki Sen beni aralarından tutup aldın, onları gorup denetleyen yalnız Sen kaldın. Sen gercekten her zaman, her seye hakkıyla sahitsin.Eger onları cezalandırırsan, suphe yok ki onlar Sen’in kullarındır. Onları affedersen, aziz-u hakim (ustun kudret, tam hukum ve hikmet sahibi) ancak Sen’sin.”
Surah Al-Maeda, Verse 117
إِن تُعَذِّبۡهُمۡ فَإِنَّهُمۡ عِبَادُكَۖ وَإِن تَغۡفِرۡ لَهُمۡ فَإِنَّكَ أَنتَ ٱلۡعَزِيزُ ٱلۡحَكِيمُ
Hem Allah Teala: “Ey Meryem oglu Isa!” Sen mi insanlara “Beni ve annemi Allah'tan baska iki tanrı edinin” dedin? sorguladıgı vakit o soyle diyecek:“Hasa! Sen serikden ve her noksandan munezzehsin Ya Rabbi! Hakkım olmayan bir seyi soylemem dogru olmaz, bana yakısmaz.” “Hem soylediysem malumundur elbet. Benim varlıgımda olan her seyi Sen bilirsin, ama ben Sen’in Zatında olanı bilemem. Butun gaybleri hakkıyla bilen ancak Sen’sin.”“Sen ne emrettinse ben onlara, bundan baska bir sey soylemedim. Dedigim hep su idi: “Rabbim ve Rabbiniz olan Allah’a kulluk edin.”“Ya Rabbi! Ben aralarında oldugum muddetce onları kolladım. Fakat vakta ki Sen beni aralarından tutup aldın, onları gorup denetleyen yalnız Sen kaldın. Sen gercekten her zaman, her seye hakkıyla sahitsin.Eger onları cezalandırırsan, suphe yok ki onlar Sen’in kullarındır. Onları affedersen, aziz-u hakim (ustun kudret, tam hukum ve hikmet sahibi) ancak Sen’sin.”
Surah Al-Maeda, Verse 118
قَالَ ٱللَّهُ هَٰذَا يَوۡمُ يَنفَعُ ٱلصَّـٰدِقِينَ صِدۡقُهُمۡۚ لَهُمۡ جَنَّـٰتٞ تَجۡرِي مِن تَحۡتِهَا ٱلۡأَنۡهَٰرُ خَٰلِدِينَ فِيهَآ أَبَدٗاۖ رَّضِيَ ٱللَّهُ عَنۡهُمۡ وَرَضُواْ عَنۡهُۚ ذَٰلِكَ ٱلۡفَوۡزُ ٱلۡعَظِيمُ
Bunlardan sonra Allah buyurur ki: “Bu gun o gundur ki, dogruların dogrulugu kendilerine fayda verir. Onlara icinden ırmaklar akan cennetler var. Orada daimi kalırlar. Allah onlardan razı olmus, onlar da Allah'tan razı olmuslardır. Iste buyuk basarı ve mutluluk budur!”
Surah Al-Maeda, Verse 119
لِلَّهِ مُلۡكُ ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَٱلۡأَرۡضِ وَمَا فِيهِنَّۚ وَهُوَ عَلَىٰ كُلِّ شَيۡءٖ قَدِيرُۢ
Goklerin, yerin ve oradaki her seyin hakimiyeti Allah'ındır ve O her seye hakkıyla kadirdir
Surah Al-Maeda, Verse 120