Surah Al-Araf Verse 176 - Turkish Translation by Suat Yildirim
Surah Al-Arafوَلَوۡ شِئۡنَا لَرَفَعۡنَٰهُ بِهَا وَلَٰكِنَّهُۥٓ أَخۡلَدَ إِلَى ٱلۡأَرۡضِ وَٱتَّبَعَ هَوَىٰهُۚ فَمَثَلُهُۥ كَمَثَلِ ٱلۡكَلۡبِ إِن تَحۡمِلۡ عَلَيۡهِ يَلۡهَثۡ أَوۡ تَتۡرُكۡهُ يَلۡهَثۚ ذَّـٰلِكَ مَثَلُ ٱلۡقَوۡمِ ٱلَّذِينَ كَذَّبُواْ بِـَٔايَٰتِنَاۚ فَٱقۡصُصِ ٱلۡقَصَصَ لَعَلَّهُمۡ يَتَفَكَّرُونَ
Onlara, kendisine ayetlerimiz hakkında ilim nasib ettigimiz kimsenin de kıssasını anlat: Evet, o adam bu ilme ragmen o ayetlerin cercevesinden sıyrıldı, seytan da onu pesine taktı, derken azgınlardan biri olup cıktı.Eger dileseydik, onu o ayetler sayesinde yuksek bir mevkiye cıkarırdık, lakin o, dunyaya saplandı ve hevasının esiri oldu.Onun hali tıpkı kopegin durumuna benzer: Uzerine varsan da dilini sarkıtıp solur; kendi haline bıraksan da yine dilini salar solur! Iste bu, tıpkı ayetlerimizi yalan sayan kimselerin misalidir. Sen olayı onlara anlat, olur ki dusunup kendilerine cekiduzen verirler