Surah Al-Araf Verse 43 - Turkish Translation by Muhammed Esed
Surah Al-Arafوَنَزَعۡنَا مَا فِي صُدُورِهِم مِّنۡ غِلّٖ تَجۡرِي مِن تَحۡتِهِمُ ٱلۡأَنۡهَٰرُۖ وَقَالُواْ ٱلۡحَمۡدُ لِلَّهِ ٱلَّذِي هَدَىٰنَا لِهَٰذَا وَمَا كُنَّا لِنَهۡتَدِيَ لَوۡلَآ أَنۡ هَدَىٰنَا ٱللَّهُۖ لَقَدۡ جَآءَتۡ رُسُلُ رَبِّنَا بِٱلۡحَقِّۖ وَنُودُوٓاْ أَن تِلۡكُمُ ٱلۡجَنَّةُ أُورِثۡتُمُوهَا بِمَا كُنتُمۡ تَعۡمَلُونَ
(ki, oraya girmeden once) onların iclerinde (takılıp kalmıs) olabilecek dusunce ya da duygu turunden uygunsuz ne varsa silip atacagız; orada onlerinde dereler-ırmaklar cagıldayacak; ve onlar: "Butun ovguler, bizi bu (bahtiyarlıga) eristiren Allaha yakısır; cunku eger O bize yol gostermeseydi biz asla dogru yolu bulamazdık! Ve Rabbimizin elcileri bize gercekten de dogruyu soylemisler!" diyecekler. Ve (bir ses): "Iste gecmiste edip eyledikleriniz sayesinde kazandıgınız cennet, bu!" diye yankılanacak