UAE Prayer Times

  • Dubai
  • Abu Dhabi
  • Sharjah
  • Ajman
  • Fujairah
  • Umm Al Quwain
  • Ras Al Khaimah
  • Quran Translations

Surah Ar-Rad - Turkish Translation by Ali Bulac


الٓمٓرۚ تِلۡكَ ءَايَٰتُ ٱلۡكِتَٰبِۗ وَٱلَّذِيٓ أُنزِلَ إِلَيۡكَ مِن رَّبِّكَ ٱلۡحَقُّ وَلَٰكِنَّ أَكۡثَرَ ٱلنَّاسِ لَا يُؤۡمِنُونَ

Elif, Lam, Mim, Ra. Bunlar Kitab'ın ayetleridir. Ve sana Rabbinden indirilen haktır. Ancak insanların cogu iman etmezler
Surah Ar-Rad, Verse 1


ٱللَّهُ ٱلَّذِي رَفَعَ ٱلسَّمَٰوَٰتِ بِغَيۡرِ عَمَدٖ تَرَوۡنَهَاۖ ثُمَّ ٱسۡتَوَىٰ عَلَى ٱلۡعَرۡشِۖ وَسَخَّرَ ٱلشَّمۡسَ وَٱلۡقَمَرَۖ كُلّٞ يَجۡرِي لِأَجَلٖ مُّسَمّٗىۚ يُدَبِّرُ ٱلۡأَمۡرَ يُفَصِّلُ ٱلۡأٓيَٰتِ لَعَلَّكُم بِلِقَآءِ رَبِّكُمۡ تُوقِنُونَ

Allah O'dur ki, gokleri dayanak olmaksızın yukseltti; onları gormektesiniz. Sonra arsa istiva etti ve gunes ile aya boyun egdirdi, her biri adı konulmus bir sureye kadar akıp gitmektedirler. Her isi evirip duzenler, ayetleri birer birer acıklar. Umulur ki, Rabbinize kavusacagınıza kesin bilgiyle inanırsınız
Surah Ar-Rad, Verse 2


وَهُوَ ٱلَّذِي مَدَّ ٱلۡأَرۡضَ وَجَعَلَ فِيهَا رَوَٰسِيَ وَأَنۡهَٰرٗاۖ وَمِن كُلِّ ٱلثَّمَرَٰتِ جَعَلَ فِيهَا زَوۡجَيۡنِ ٱثۡنَيۡنِۖ يُغۡشِي ٱلَّيۡلَ ٱلنَّهَارَۚ إِنَّ فِي ذَٰلِكَ لَأٓيَٰتٖ لِّقَوۡمٖ يَتَفَكَّرُونَ

Ve O, yeri yayıp uzatan, onda sarsılmaz-daglar ve ırmaklar kılandır. Orada urunlerin her birinden ikiser cift yaratmıstır; geceyi gunduze burumektedir. Suphesiz bunlarda dusunen bir topluluk icin gercekten ayetler vardır
Surah Ar-Rad, Verse 3


وَفِي ٱلۡأَرۡضِ قِطَعٞ مُّتَجَٰوِرَٰتٞ وَجَنَّـٰتٞ مِّنۡ أَعۡنَٰبٖ وَزَرۡعٞ وَنَخِيلٞ صِنۡوَانٞ وَغَيۡرُ صِنۡوَانٖ يُسۡقَىٰ بِمَآءٖ وَٰحِدٖ وَنُفَضِّلُ بَعۡضَهَا عَلَىٰ بَعۡضٖ فِي ٱلۡأُكُلِۚ إِنَّ فِي ذَٰلِكَ لَأٓيَٰتٖ لِّقَوۡمٖ يَعۡقِلُونَ

Yeryuzunde birbirine yakın komsu kıtalar vardır; uzum bagları, ekinler, catallı ve catalsız hurmalıklar da vardır ki, bunlar aynı su ile sulanır; ama urunlerinde (ki verimde ve lezzette) bazısını bazısına ustun kılıyoruz. Suphesiz, bunlarda aklını kullanan bir topluluk icin gercekten ayetler vardır
Surah Ar-Rad, Verse 4


۞وَإِن تَعۡجَبۡ فَعَجَبٞ قَوۡلُهُمۡ أَءِذَا كُنَّا تُرَٰبًا أَءِنَّا لَفِي خَلۡقٖ جَدِيدٍۗ أُوْلَـٰٓئِكَ ٱلَّذِينَ كَفَرُواْ بِرَبِّهِمۡۖ وَأُوْلَـٰٓئِكَ ٱلۡأَغۡلَٰلُ فِيٓ أَعۡنَاقِهِمۡۖ وَأُوْلَـٰٓئِكَ أَصۡحَٰبُ ٱلنَّارِۖ هُمۡ فِيهَا خَٰلِدُونَ

Eger sasıracaksan, asıl saskınlık konusu onların soyle soylemeleridir: "Biz toprak iken mi, gercekten biz mi yeniden yaratılacagız?" Iste onlar Rablerine karsı inkara sapanlar, iste onlar boyunlarına (atesten) halkalar gecirilenler ve iste onlar -icinde ebedi kalacakları- atesin arkadasları olanlardır
Surah Ar-Rad, Verse 5


وَيَسۡتَعۡجِلُونَكَ بِٱلسَّيِّئَةِ قَبۡلَ ٱلۡحَسَنَةِ وَقَدۡ خَلَتۡ مِن قَبۡلِهِمُ ٱلۡمَثُلَٰتُۗ وَإِنَّ رَبَّكَ لَذُو مَغۡفِرَةٖ لِّلنَّاسِ عَلَىٰ ظُلۡمِهِمۡۖ وَإِنَّ رَبَّكَ لَشَدِيدُ ٱلۡعِقَابِ

Onlar, iyilikten once kotulugu cabuklastırmak istiyorlar; oysa onlardan once nice ornekler gelip-gecmistir. Ve suphesiz, senin Rabbin, zulumlerine karsılık insanlar icin bagıslama sahibidir ve suphesiz senin Rabbin, cezası cok siddetli olandır
Surah Ar-Rad, Verse 6


وَيَقُولُ ٱلَّذِينَ كَفَرُواْ لَوۡلَآ أُنزِلَ عَلَيۡهِ ءَايَةٞ مِّن رَّبِّهِۦٓۗ إِنَّمَآ أَنتَ مُنذِرٞۖ وَلِكُلِّ قَوۡمٍ هَادٍ

Inkar edenler derler ki: "Ona Rabbinden bir ayet (mucize) indirilseydi ya." Sen, yalnızca bir uyarıcısın ve her topluluk icin bir hidayet onderisin
Surah Ar-Rad, Verse 7


ٱللَّهُ يَعۡلَمُ مَا تَحۡمِلُ كُلُّ أُنثَىٰ وَمَا تَغِيضُ ٱلۡأَرۡحَامُ وَمَا تَزۡدَادُۚ وَكُلُّ شَيۡءٍ عِندَهُۥ بِمِقۡدَارٍ

Allah, her disinin neyi yuklendigini (neye hamile kaldıgını) ve dol yataklarının neyi eksiltip neyi ekledigini bilir. O'nun Katında hersey bir miktar (olcu) iledir
Surah Ar-Rad, Verse 8


عَٰلِمُ ٱلۡغَيۡبِ وَٱلشَّهَٰدَةِ ٱلۡكَبِيرُ ٱلۡمُتَعَالِ

O, gaybı da, musahede edileni de bilendir. Pek buyuktur, Yucedir
Surah Ar-Rad, Verse 9


سَوَآءٞ مِّنكُم مَّنۡ أَسَرَّ ٱلۡقَوۡلَ وَمَن جَهَرَ بِهِۦ وَمَنۡ هُوَ مُسۡتَخۡفِۭ بِٱلَّيۡلِ وَسَارِبُۢ بِٱلنَّهَارِ

Sizden sozu saklı tutan da, onu acıga vuran da, geceleyin gizlenen de ve gunduzun ortaklıkta gezen de (O'nun Katında bilme bakımından) birdir
Surah Ar-Rad, Verse 10


لَهُۥ مُعَقِّبَٰتٞ مِّنۢ بَيۡنِ يَدَيۡهِ وَمِنۡ خَلۡفِهِۦ يَحۡفَظُونَهُۥ مِنۡ أَمۡرِ ٱللَّهِۗ إِنَّ ٱللَّهَ لَا يُغَيِّرُ مَا بِقَوۡمٍ حَتَّىٰ يُغَيِّرُواْ مَا بِأَنفُسِهِمۡۗ وَإِذَآ أَرَادَ ٱللَّهُ بِقَوۡمٖ سُوٓءٗا فَلَا مَرَدَّ لَهُۥۚ وَمَا لَهُم مِّن دُونِهِۦ مِن وَالٍ

O'nun (insanın) onunden ve arkasından izleyenleri vardır, onu Allah'ın emriyle gozetip-korumaktadırlar. Gercekten Allah, kendi nefis (oz)lerinde olanı degistirip bozuncaya kadar, bir toplulukta olanı degistirip-bozmaz. Allah bir topluluga kotuluk istedi mi, artık onu geri cevirmeye hicbir (bicimde imkan) yoktur; onlar icin O'ndan baska bir veli yoktur
Surah Ar-Rad, Verse 11


هُوَ ٱلَّذِي يُرِيكُمُ ٱلۡبَرۡقَ خَوۡفٗا وَطَمَعٗا وَيُنشِئُ ٱلسَّحَابَ ٱلثِّقَالَ

O size simsegi korku ve umut olarak gosteren, (yagmur yuklu) agırlasmıs bulutları (insa edip) ortaya cıkarandır
Surah Ar-Rad, Verse 12


وَيُسَبِّحُ ٱلرَّعۡدُ بِحَمۡدِهِۦ وَٱلۡمَلَـٰٓئِكَةُ مِنۡ خِيفَتِهِۦ وَيُرۡسِلُ ٱلصَّوَٰعِقَ فَيُصِيبُ بِهَا مَن يَشَآءُ وَهُمۡ يُجَٰدِلُونَ فِي ٱللَّهِ وَهُوَ شَدِيدُ ٱلۡمِحَالِ

Gok gurultusu O'nu hamd ile, melekler de O'na olan korkularından tesbih ederler.. O, yıldırımları gonderip bununla diledigine carpar; onlar ise Allah hakkında cekisip-tartısırlar. O, gucu (ve cezası) pek cetin olandır
Surah Ar-Rad, Verse 13


لَهُۥ دَعۡوَةُ ٱلۡحَقِّۚ وَٱلَّذِينَ يَدۡعُونَ مِن دُونِهِۦ لَا يَسۡتَجِيبُونَ لَهُم بِشَيۡءٍ إِلَّا كَبَٰسِطِ كَفَّيۡهِ إِلَى ٱلۡمَآءِ لِيَبۡلُغَ فَاهُ وَمَا هُوَ بِبَٰلِغِهِۦۚ وَمَا دُعَآءُ ٱلۡكَٰفِرِينَ إِلَّا فِي ضَلَٰلٖ

Hak olan cagrı (dua, ibadet) yalnızca O'na (olan)dır. Onların Allah'tan baska cagırdıkları ise, onlara hicbir seyle cevab veremezler. (Onların durumu) yalnızca, agzına gelsin diye, iki avucunu suya uzatan(ın bosuna beklemesi) gibidir. Oysa ona gelmez. Inkar edenlerin duası, sapıklık icinde olmaktan baskası degildir
Surah Ar-Rad, Verse 14


وَلِلَّهِۤ يَسۡجُدُۤ مَن فِي ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَٱلۡأَرۡضِ طَوۡعٗا وَكَرۡهٗا وَظِلَٰلُهُم بِٱلۡغُدُوِّ وَٱلۡأٓصَالِ۩

Goklerde ve yerde her ne varsa -isteyerek de olsa, istemeyerek de olsa- Allah'a secde eder. Sabah aksam golgeleri de (O'na secde eder)
Surah Ar-Rad, Verse 15


قُلۡ مَن رَّبُّ ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَٱلۡأَرۡضِ قُلِ ٱللَّهُۚ قُلۡ أَفَٱتَّخَذۡتُم مِّن دُونِهِۦٓ أَوۡلِيَآءَ لَا يَمۡلِكُونَ لِأَنفُسِهِمۡ نَفۡعٗا وَلَا ضَرّٗاۚ قُلۡ هَلۡ يَسۡتَوِي ٱلۡأَعۡمَىٰ وَٱلۡبَصِيرُ أَمۡ هَلۡ تَسۡتَوِي ٱلظُّلُمَٰتُ وَٱلنُّورُۗ أَمۡ جَعَلُواْ لِلَّهِ شُرَكَآءَ خَلَقُواْ كَخَلۡقِهِۦ فَتَشَٰبَهَ ٱلۡخَلۡقُ عَلَيۡهِمۡۚ قُلِ ٱللَّهُ خَٰلِقُ كُلِّ شَيۡءٖ وَهُوَ ٱلۡوَٰحِدُ ٱلۡقَهَّـٰرُ

De ki: "Goklerin ve yerin Rabbi kimdir?" De ki: "Allah'tır." De ki: "Oyleyse, O'nu bırakıp kendilerine bile yarar da, zarar da saglamaya guc yetiremeyen birtakım veliler mi (tanrılar) edindiniz?" De ki: "Hic gormeyen (a'ma) ile goren (basiret sahibi) esit olabilir mi? Veya karanlıklarla nur esit olabilir mi?" Yoksa Allah'a, O'nun yaratması gibi yaratan ortaklar buldular da, bu yaratma, kendilerince birbirine mi benzesti? De ki: "Allah, herseyin Yaratıcısı'dır ve O, tektir, kahredici olandır
Surah Ar-Rad, Verse 16


أَنزَلَ مِنَ ٱلسَّمَآءِ مَآءٗ فَسَالَتۡ أَوۡدِيَةُۢ بِقَدَرِهَا فَٱحۡتَمَلَ ٱلسَّيۡلُ زَبَدٗا رَّابِيٗاۖ وَمِمَّا يُوقِدُونَ عَلَيۡهِ فِي ٱلنَّارِ ٱبۡتِغَآءَ حِلۡيَةٍ أَوۡ مَتَٰعٖ زَبَدٞ مِّثۡلُهُۥۚ كَذَٰلِكَ يَضۡرِبُ ٱللَّهُ ٱلۡحَقَّ وَٱلۡبَٰطِلَۚ فَأَمَّا ٱلزَّبَدُ فَيَذۡهَبُ جُفَآءٗۖ وَأَمَّا مَا يَنفَعُ ٱلنَّاسَ فَيَمۡكُثُ فِي ٱلۡأَرۡضِۚ كَذَٰلِكَ يَضۡرِبُ ٱللَّهُ ٱلۡأَمۡثَالَ

(Allah) Gokten bir su indirdi de dereler kendi miktarınca caglayıp aktı. Sel de yuze vuran bir kopuk yuklendi. Bir sus veya bir meta saglamak icin ateste uzerine yakıp-erittikleri seyler (madenler)de de bunun gibi bir kopuk (artık) vardır. Iste Allah, hak ile batıla boyle ornekler verir. Kopuge gelince, o atılır gider, insanlara yarar saglayacak sey ise, yeryuzunde kalır. Iste Allah ornekleri boyle vermektedir
Surah Ar-Rad, Verse 17


لِلَّذِينَ ٱسۡتَجَابُواْ لِرَبِّهِمُ ٱلۡحُسۡنَىٰۚ وَٱلَّذِينَ لَمۡ يَسۡتَجِيبُواْ لَهُۥ لَوۡ أَنَّ لَهُم مَّا فِي ٱلۡأَرۡضِ جَمِيعٗا وَمِثۡلَهُۥ مَعَهُۥ لَٱفۡتَدَوۡاْ بِهِۦٓۚ أُوْلَـٰٓئِكَ لَهُمۡ سُوٓءُ ٱلۡحِسَابِ وَمَأۡوَىٰهُمۡ جَهَنَّمُۖ وَبِئۡسَ ٱلۡمِهَادُ

Rablerine icabet edenlere daha guzeli vardır. O'na icabet etmeyenler ise, yeryuzundekilerin tumu ve bununla birlikte bir katı daha onların olsa mutlaka (kurtulmak icin) bunu fidye olarak verirlerdi. Sorgulamanın en kotusu onlar icindir. Onların barınma yerleri cehennemdir, ne kotu bir yaratıktır o
Surah Ar-Rad, Verse 18


۞أَفَمَن يَعۡلَمُ أَنَّمَآ أُنزِلَ إِلَيۡكَ مِن رَّبِّكَ ٱلۡحَقُّ كَمَنۡ هُوَ أَعۡمَىٰٓۚ إِنَّمَا يَتَذَكَّرُ أُوْلُواْ ٱلۡأَلۡبَٰبِ

Peki, sana Rabbinden indirilenin gercekten hak oldugunu bilen kisi, o gormeyen (a'ma) gibi midir? Ancak temiz akıl sahipleri ogut alıp-dusunebilirler
Surah Ar-Rad, Verse 19


ٱلَّذِينَ يُوفُونَ بِعَهۡدِ ٱللَّهِ وَلَا يَنقُضُونَ ٱلۡمِيثَٰقَ

Onlar Allah'ın ahdini yerine getirirler ve verdikleri kesin sozu (misakı) bozmazlar
Surah Ar-Rad, Verse 20


وَٱلَّذِينَ يَصِلُونَ مَآ أَمَرَ ٱللَّهُ بِهِۦٓ أَن يُوصَلَ وَيَخۡشَوۡنَ رَبَّهُمۡ وَيَخَافُونَ سُوٓءَ ٱلۡحِسَابِ

Ve onlar Allah'ın ulastırılmasını emrettigi seyi ulastırırlar. Rablerinden icleri saygı ile titrer, kotu hesaptan korkarlar
Surah Ar-Rad, Verse 21


وَٱلَّذِينَ صَبَرُواْ ٱبۡتِغَآءَ وَجۡهِ رَبِّهِمۡ وَأَقَامُواْ ٱلصَّلَوٰةَ وَأَنفَقُواْ مِمَّا رَزَقۡنَٰهُمۡ سِرّٗا وَعَلَانِيَةٗ وَيَدۡرَءُونَ بِٱلۡحَسَنَةِ ٱلسَّيِّئَةَ أُوْلَـٰٓئِكَ لَهُمۡ عُقۡبَى ٱلدَّارِ

Ve onlar-Rablerinin yuzunu (hosnutlugunu) isteyerek sabrederler, namazı dosdogru kılarlar, kendilerine rızık olarak verdiklerimizden gizli ve acık infak ederler ve kotulugu iyilikle savarlar. Iste onlar, bu yurdun (dunyanın guzel) sonucu (ahiret mutlulugu) onlar icindir
Surah Ar-Rad, Verse 22


جَنَّـٰتُ عَدۡنٖ يَدۡخُلُونَهَا وَمَن صَلَحَ مِنۡ ءَابَآئِهِمۡ وَأَزۡوَٰجِهِمۡ وَذُرِّيَّـٰتِهِمۡۖ وَٱلۡمَلَـٰٓئِكَةُ يَدۡخُلُونَ عَلَيۡهِم مِّن كُلِّ بَابٖ

Onlar, Adn cennetlerine girerler. Babalarından, eslerinden ve soylarından 'salih davranıslarda' bulunanlar da (Adn cennetlerine girer). Melekler onlara her bir kapıdan girip (soyle derler)
Surah Ar-Rad, Verse 23


سَلَٰمٌ عَلَيۡكُم بِمَا صَبَرۡتُمۡۚ فَنِعۡمَ عُقۡبَى ٱلدَّارِ

Sabrettiginize karsılık selam size. (Dunya) Yurdun(un) sonu ne guzel
Surah Ar-Rad, Verse 24


وَٱلَّذِينَ يَنقُضُونَ عَهۡدَ ٱللَّهِ مِنۢ بَعۡدِ مِيثَٰقِهِۦ وَيَقۡطَعُونَ مَآ أَمَرَ ٱللَّهُ بِهِۦٓ أَن يُوصَلَ وَيُفۡسِدُونَ فِي ٱلۡأَرۡضِ أُوْلَـٰٓئِكَ لَهُمُ ٱللَّعۡنَةُ وَلَهُمۡ سُوٓءُ ٱلدَّارِ

Allah'a verdikleri sozu, onu kesin olarak onayladıktan sonra bozanlar, Allah'ın ulastırılmasını emrettigi seyi kesip-koparanlar ve yeryuzunde bozgunculuk cıkaranlar; iste onlar, lanet onlar icindir ve yurdun kotu olanı da onlar icindir
Surah Ar-Rad, Verse 25


ٱللَّهُ يَبۡسُطُ ٱلرِّزۡقَ لِمَن يَشَآءُ وَيَقۡدِرُۚ وَفَرِحُواْ بِٱلۡحَيَوٰةِ ٱلدُّنۡيَا وَمَا ٱلۡحَيَوٰةُ ٱلدُّنۡيَا فِي ٱلۡأٓخِرَةِ إِلَّا مَتَٰعٞ

Allah diledigine rızkı genisletir-yayar ve daraltır da. Onlar ise dunya hayatına sevindiler. Oysaki dunya hayatı, ahirette (ki sınırsız mutluluk yanında gecici) bir meta'dan baskası degildir
Surah Ar-Rad, Verse 26


وَيَقُولُ ٱلَّذِينَ كَفَرُواْ لَوۡلَآ أُنزِلَ عَلَيۡهِ ءَايَةٞ مِّن رَّبِّهِۦۚ قُلۡ إِنَّ ٱللَّهَ يُضِلُّ مَن يَشَآءُ وَيَهۡدِيٓ إِلَيۡهِ مَنۡ أَنَابَ

Inkar edenler: "Ona Rabbinden bir ayet (mucize) indirilseydi ya!" derler. De ki: "Suphesiz Allah, diledigini sasırtıp-saptırır, Kendisi'ne katıksızca yoneleni de dosdogru yola yoneltip-iletir
Surah Ar-Rad, Verse 27


ٱلَّذِينَ ءَامَنُواْ وَتَطۡمَئِنُّ قُلُوبُهُم بِذِكۡرِ ٱللَّهِۗ أَلَا بِذِكۡرِ ٱللَّهِ تَطۡمَئِنُّ ٱلۡقُلُوبُ

Bunlar, iman edenler ve kalpleri Allah'ın zikriyle mutmain olanlardır. Haberiniz olsun; kalpler yalnızca Allah'ın zikriyle mutmain olur
Surah Ar-Rad, Verse 28


ٱلَّذِينَ ءَامَنُواْ وَعَمِلُواْ ٱلصَّـٰلِحَٰتِ طُوبَىٰ لَهُمۡ وَحُسۡنُ مَـَٔابٖ

Iman edip salih amellerde bulunanlar, ne mutlu onlara. Varılacak yerin guzel olanı (onlarındır)
Surah Ar-Rad, Verse 29


كَذَٰلِكَ أَرۡسَلۡنَٰكَ فِيٓ أُمَّةٖ قَدۡ خَلَتۡ مِن قَبۡلِهَآ أُمَمٞ لِّتَتۡلُوَاْ عَلَيۡهِمُ ٱلَّذِيٓ أَوۡحَيۡنَآ إِلَيۡكَ وَهُمۡ يَكۡفُرُونَ بِٱلرَّحۡمَٰنِۚ قُلۡ هُوَ رَبِّي لَآ إِلَٰهَ إِلَّا هُوَ عَلَيۡهِ تَوَكَّلۡتُ وَإِلَيۡهِ مَتَابِ

Boylece Biz seni, kendisinden once nice ummetler gelip-gecmis olan bir ummete (elci olarak) gonderdik; sana vahyettiklerimizi onlara okuyasın diye. Oysa onlar Rahman'a nankorluk ediyorlar. De ki: "O, benim Rabbimdir, O'ndan baska Ilah yoktur. Ben O'na tevekkul ettim ve son donus O'nadır
Surah Ar-Rad, Verse 30


وَلَوۡ أَنَّ قُرۡءَانٗا سُيِّرَتۡ بِهِ ٱلۡجِبَالُ أَوۡ قُطِّعَتۡ بِهِ ٱلۡأَرۡضُ أَوۡ كُلِّمَ بِهِ ٱلۡمَوۡتَىٰۗ بَل لِّلَّهِ ٱلۡأَمۡرُ جَمِيعًاۗ أَفَلَمۡ يَاْيۡـَٔسِ ٱلَّذِينَ ءَامَنُوٓاْ أَن لَّوۡ يَشَآءُ ٱللَّهُ لَهَدَى ٱلنَّاسَ جَمِيعٗاۗ وَلَا يَزَالُ ٱلَّذِينَ كَفَرُواْ تُصِيبُهُم بِمَا صَنَعُواْ قَارِعَةٌ أَوۡ تَحُلُّ قَرِيبٗا مِّن دَارِهِمۡ حَتَّىٰ يَأۡتِيَ وَعۡدُ ٱللَّهِۚ إِنَّ ٱللَّهَ لَا يُخۡلِفُ ٱلۡمِيعَادَ

Eger kendisiyle dagların yurutuldugu, yerin parcalandıgı veya olulerin konusturuldugu bir Kur'an olsaydı (yine bu Kur'an olurdu). Hayır, emrin tumu Allah'ındır. Iman edenler hala anlamadılar mı ki, eger Allah dilemis olsaydı, insanların tumunu hidayete erdirmis olurdu. Inkar edenler, Allah'ın va’di gelinceye kadar, yaptıkları dolayısıyla ya baslarına cetin bir bela catacak veya yurtlarının yakınına inecek. Suphesiz Allah, verdigi sozden donmez. (Veya miadını sasırmaz)
Surah Ar-Rad, Verse 31


وَلَقَدِ ٱسۡتُهۡزِئَ بِرُسُلٖ مِّن قَبۡلِكَ فَأَمۡلَيۡتُ لِلَّذِينَ كَفَرُواْ ثُمَّ أَخَذۡتُهُمۡۖ فَكَيۡفَ كَانَ عِقَابِ

Andolsun, senden onceki elcilerle de alay edildi, bunun uzerine Ben de o inkara sapanlara bir sure tanıdım, sonra onları (kıskıvrak) yakalayıverdim. Iste nasıldı sonuclandırma
Surah Ar-Rad, Verse 32


أَفَمَنۡ هُوَ قَآئِمٌ عَلَىٰ كُلِّ نَفۡسِۭ بِمَا كَسَبَتۡۗ وَجَعَلُواْ لِلَّهِ شُرَكَآءَ قُلۡ سَمُّوهُمۡۚ أَمۡ تُنَبِّـُٔونَهُۥ بِمَا لَا يَعۡلَمُ فِي ٱلۡأَرۡضِ أَم بِظَٰهِرٖ مِّنَ ٱلۡقَوۡلِۗ بَلۡ زُيِّنَ لِلَّذِينَ كَفَرُواْ مَكۡرُهُمۡ وَصُدُّواْ عَنِ ٱلسَّبِيلِۗ وَمَن يُضۡلِلِ ٱللَّهُ فَمَا لَهُۥ مِنۡ هَادٖ

Her nefsin butun kazandıkları uzerinde gozetici olana mı (bas kaldırılır?) Onlar Allah'a ortaklar kostular. De ki: "Bunları adlandırın (bakalım). Yoksa siz yeryuzunde bilmeyecegi bir seyi O'na haber mi veriyorsunuz? Yoksa sozun zahirine (veya bos ve suslu olanına)mi (kanıyorsunuz)? Hayır, inkar edenlere kendi hileli-duzenleri suslu-cekici gosterilmistir ve onlar (dogru) yoldan alıkonulmuslardır. Allah, kimi saptırırsa, artık onun icin hicbir yol gosterici yoktur
Surah Ar-Rad, Verse 33


لَّهُمۡ عَذَابٞ فِي ٱلۡحَيَوٰةِ ٱلدُّنۡيَاۖ وَلَعَذَابُ ٱلۡأٓخِرَةِ أَشَقُّۖ وَمَا لَهُم مِّنَ ٱللَّهِ مِن وَاقٖ

Dunya hayatında onlar icin bir azap vardır, ahiretin azabı ise daha zorludur. Onları Allah'tan (kurtaracak) hicbir koruyucu da yoktur
Surah Ar-Rad, Verse 34


۞مَّثَلُ ٱلۡجَنَّةِ ٱلَّتِي وُعِدَ ٱلۡمُتَّقُونَۖ تَجۡرِي مِن تَحۡتِهَا ٱلۡأَنۡهَٰرُۖ أُكُلُهَا دَآئِمٞ وَظِلُّهَاۚ تِلۡكَ عُقۡبَى ٱلَّذِينَ ٱتَّقَواْۚ وَّعُقۡبَى ٱلۡكَٰفِرِينَ ٱلنَّارُ

Takva sahiplerine vadedilen cennet; onun altından ırmaklar akar, yemisleri ve golgelikleri sureklidir. Bu korkup-sakınanların (mutlu) sonudur, inkar edenlerin sonu ise atestir
Surah Ar-Rad, Verse 35


وَٱلَّذِينَ ءَاتَيۡنَٰهُمُ ٱلۡكِتَٰبَ يَفۡرَحُونَ بِمَآ أُنزِلَ إِلَيۡكَۖ وَمِنَ ٱلۡأَحۡزَابِ مَن يُنكِرُ بَعۡضَهُۥۚ قُلۡ إِنَّمَآ أُمِرۡتُ أَنۡ أَعۡبُدَ ٱللَّهَ وَلَآ أُشۡرِكَ بِهِۦٓۚ إِلَيۡهِ أَدۡعُواْ وَإِلَيۡهِ مَـَٔابِ

Kendilerine kitap verdiklerimiz, sana indirilen dolayısıyla sevinirler; fakat (Muslumanların aleyhinde birlesen) gruplardan, onun bazısını inkar edenler vardır. De ki: "Ben, yalnızca Allah'a kulluk etmek ve O'na ortak kosmamakla emrolundum. Ben ancak O'na davet ederim ve son donusum O'nadır
Surah Ar-Rad, Verse 36


وَكَذَٰلِكَ أَنزَلۡنَٰهُ حُكۡمًا عَرَبِيّٗاۚ وَلَئِنِ ٱتَّبَعۡتَ أَهۡوَآءَهُم بَعۡدَ مَا جَآءَكَ مِنَ ٱلۡعِلۡمِ مَا لَكَ مِنَ ٱللَّهِ مِن وَلِيّٖ وَلَا وَاقٖ

Iste boylece Biz onu (Kur'an'ı) Arapca bir hukum olarak indirdik. Andolsun, sana gelen bu ilimden sonra, onların heva (istek ve tutku)larına uyacak olursan, senin icin Allah'tan ne bir yardımcı, dost, ne bir koruyucu vardır
Surah Ar-Rad, Verse 37


وَلَقَدۡ أَرۡسَلۡنَا رُسُلٗا مِّن قَبۡلِكَ وَجَعَلۡنَا لَهُمۡ أَزۡوَٰجٗا وَذُرِّيَّةٗۚ وَمَا كَانَ لِرَسُولٍ أَن يَأۡتِيَ بِـَٔايَةٍ إِلَّا بِإِذۡنِ ٱللَّهِۗ لِكُلِّ أَجَلٖ كِتَابٞ

Andolsun, senden once de elciler gonderdik, onlara esler ve cocuklar verdik. Allah'ın izni olmaksızın (hic)bir elciye herhangi bir ayeti (mucizeyi) getirmek olacak is degildi. Her ecel (tespit edilmis sure) icin bir kitap (yazı, hukum, son) vardır
Surah Ar-Rad, Verse 38


يَمۡحُواْ ٱللَّهُ مَا يَشَآءُ وَيُثۡبِتُۖ وَعِندَهُۥٓ أُمُّ ٱلۡكِتَٰبِ

Allah, diledigini ortadan kaldırır ve bırakır. Kitabın anası O'nun Katındadır
Surah Ar-Rad, Verse 39


وَإِن مَّا نُرِيَنَّكَ بَعۡضَ ٱلَّذِي نَعِدُهُمۡ أَوۡ نَتَوَفَّيَنَّكَ فَإِنَّمَا عَلَيۡكَ ٱلۡبَلَٰغُ وَعَلَيۡنَا ٱلۡحِسَابُ

Onlara (azap olarak) va'dettiklerimizden bir kısmını sana gostersek de, senin hayatına son versek de, sana dusen yalnızca tebligdir ve hesap da Bize aittir
Surah Ar-Rad, Verse 40


أَوَلَمۡ يَرَوۡاْ أَنَّا نَأۡتِي ٱلۡأَرۡضَ نَنقُصُهَا مِنۡ أَطۡرَافِهَاۚ وَٱللَّهُ يَحۡكُمُ لَا مُعَقِّبَ لِحُكۡمِهِۦۚ وَهُوَ سَرِيعُ ٱلۡحِسَابِ

Onlar gormuyorlar mı ki, gercekten Biz arza geliyor ve onu cevresinden eksiltiyoruz. Allah hukum verir. O'nun hukmunun pesine dusecek yoktur. Ve O, hesabı pek cabuk gorendir
Surah Ar-Rad, Verse 41


وَقَدۡ مَكَرَ ٱلَّذِينَ مِن قَبۡلِهِمۡ فَلِلَّهِ ٱلۡمَكۡرُ جَمِيعٗاۖ يَعۡلَمُ مَا تَكۡسِبُ كُلُّ نَفۡسٖۗ وَسَيَعۡلَمُ ٱلۡكُفَّـٰرُ لِمَنۡ عُقۡبَى ٱلدَّارِ

Onlardan oncekiler de hileli-duzenler kurmuslardı; fakat duzen kuruculugun (tedbirlerin, karsılık vermelerin) tumu Allah'a aittir. Her bir nefsin ne kazandıgını O bilir. Bu yurdun sonu kimindir, inkar edenler pek yakında bileceklerdir
Surah Ar-Rad, Verse 42


وَيَقُولُ ٱلَّذِينَ كَفَرُواْ لَسۡتَ مُرۡسَلٗاۚ قُلۡ كَفَىٰ بِٱللَّهِ شَهِيدَۢا بَيۡنِي وَبَيۡنَكُمۡ وَمَنۡ عِندَهُۥ عِلۡمُ ٱلۡكِتَٰبِ

O inkar edenler soyle derler: "Sen gonderilmis (Allah'ın bir elcisi) degilsin." De ki: "Benimle sizin aranızda sahid olarak Allah yeter ve yanlarında kitabın ilmi bulunanlar da (bu gercegi bilir)
Surah Ar-Rad, Verse 43


Author: Ali Bulac


<< Surah 12
>> Surah 14

Turkish Translations by other Authors


Turkish Translation By Abdulbaki Golpinarli
Turkish Translation By Abdulbaki Golpinarli
Turkish Translation By Adem Ugur
Turkish Translation By Adem Ugur
Turkish Translation By Ali Bulac
Turkish Translation By Ali Bulac
Turkish Translation By Ali Fikri Yavuz
Turkish Translation By Ali Fikri Yavuz
Turkish Translation By Celal Y Ld R M
Turkish Translation By Celal Y Ld R M
Turkish Translation By Diyanet Isleri
Turkish Translation By Diyanet Isleri
Turkish Translation By Diyanet Isleri
Turkish Translation By Diyanet Isleri
Turkish Translation By Diyanet Vakfi
Turkish Translation By Diyanet Vakfi
Turkish Translation By Edip Yuksel
Turkish Translation By Edip Yuksel
Turkish Translation By Elmalili Hamdi Yazir
Turkish Translation By Elmalili Hamdi Yazir
Turkish Translation By Elmal L Sadelestirilmis
Turkish Translation By Elmal L Sadelestirilmis
Turkish Translation By Elmal L Sadelestirilmis
Turkish Translation By Elmal L Sadelestirilmis
Turkish Translation By Fizilal Il Kuran
Turkish Translation By Fizilal Il Kuran
Turkish Translation By Gultekin Onan
Turkish Translation By Gultekin Onan
Turkish Translation By Hasan Basri Cantay
Turkish Translation By Hasan Basri Cantay
Turkish Translation By Ibni Kesir
Turkish Translation By Ibni Kesir
Turkish Translation By Iskender Ali Mihr
Turkish Translation By Iskender Ali Mihr
Turkish Translation By Latin Alphabet
Turkish Translation By Latin Alphabet
Turkish Translation By Latin Alphabet
Turkish Translation By Latin Alphabet
Turkish Translation By Muhammed Esed
Turkish Translation By Muhammed Esed
Turkish Translation By Muhammet Abay
Turkish Translation By Muhammet Abay
Turkish Translation By Muslim Shahin
Turkish Translation By Muslim Shahin
Turkish Translation By Saban Piris
Turkish Translation By Saban Piris
Turkish Translation By Shaban Britch
Turkish Translation By Shaban Britch
Turkish Translation By Suat Yildirim
Turkish Translation By Suat Yildirim
Turkish Translation By Suleyman Ates
Turkish Translation By Suleyman Ates
Turkish Translation By Tefhim Ul Kuran
Turkish Translation By Tefhim Ul Kuran
Turkish Translation By Www.islamhouse.com
Turkish Translation By Www.islamhouse.com
Turkish Translation By Yasar Nuri Ozturk
Turkish Translation By Yasar Nuri Ozturk
Turkish Translation By Yasar Nuri Ozturk
Turkish Translation By Yasar Nuri Ozturk
Turkish Translation By Y. N. Ozturk
Turkish Translation By Y. N. Ozturk
Popular Areas
Apartments for rent in Dubai Apartments for rent Abu Dhabi Villas for rent in Dubai House for rent Abu Dhabi Apartments for sale in Dubai Apartments for sale in Abu Dhabi Flat for rent Sharjah
Popular Searches
Studios for rent in UAE Apartments for rent in UAE Villas for rent in UAE Apartments for sale in UAE Villas for sale in UAE Land for sale in UAE Dubai Real Estate
Trending Areas
Apartments for rent in Dubai Marina Apartments for sale in Dubai Marina Villa for rent in Sharjah Villa for sale in Dubai Flat for rent in Ajman Studio for rent in Abu Dhabi Villa for rent in Ajman
Trending Searches
Villa for rent in Abu Dhabi Shop for rent in Dubai Villas for sale in Ajman Studio for rent in Sharjah 1 Bedroom Apartment for rent in Dubai Property for rent in Abu Dhabi Commercial properties for sale
© Copyright Dubai Prayer Time. All Rights Reserved
Designed by Prayer Time In Dubai