Surah Ash-Shuara - Turkish Translation by Diyanet Isleri
طسٓمٓ
Ta, Sin, Mim
Surah Ash-Shuara, Verse 1
تِلۡكَ ءَايَٰتُ ٱلۡكِتَٰبِ ٱلۡمُبِينِ
Bunlar apacık Kitap'ın ayetleridir
Surah Ash-Shuara, Verse 2
لَعَلَّكَ بَٰخِعٞ نَّفۡسَكَ أَلَّا يَكُونُواْ مُؤۡمِنِينَ
Inanmıyorlar diye nerdeyse kendini mahvedeceksin
Surah Ash-Shuara, Verse 3
إِن نَّشَأۡ نُنَزِّلۡ عَلَيۡهِم مِّنَ ٱلسَّمَآءِ ءَايَةٗ فَظَلَّتۡ أَعۡنَٰقُهُمۡ لَهَا خَٰضِعِينَ
Biz dilesek onlara gokten bir mucize indiririz de ona boyun egip kalırlar
Surah Ash-Shuara, Verse 4
وَمَا يَأۡتِيهِم مِّن ذِكۡرٖ مِّنَ ٱلرَّحۡمَٰنِ مُحۡدَثٍ إِلَّا كَانُواْ عَنۡهُ مُعۡرِضِينَ
Rahman'dan kendilerine gelen her yeni ogutten mutlaka yuz cevirirler
Surah Ash-Shuara, Verse 5
فَقَدۡ كَذَّبُواْ فَسَيَأۡتِيهِمۡ أَنۢبَـٰٓؤُاْ مَا كَانُواْ بِهِۦ يَسۡتَهۡزِءُونَ
Evet, yalanladılar; alay edip durdukları seylerin haberleri kendilerine ulasacaktır
Surah Ash-Shuara, Verse 6
أَوَلَمۡ يَرَوۡاْ إِلَى ٱلۡأَرۡضِ كَمۡ أَنۢبَتۡنَا فِيهَا مِن كُلِّ زَوۡجٖ كَرِيمٍ
Yeryuzune bakmazlar mı? Orada, bitkilerden nice guzel ciftler yetistirmisizdir
Surah Ash-Shuara, Verse 7
إِنَّ فِي ذَٰلِكَ لَأٓيَةٗۖ وَمَا كَانَ أَكۡثَرُهُم مُّؤۡمِنِينَ
Suphesiz bunlarda Allah'ın kudretine isaret vardır, ama cogu inanmazlar
Surah Ash-Shuara, Verse 8
وَإِنَّ رَبَّكَ لَهُوَ ٱلۡعَزِيزُ ٱلرَّحِيمُ
Rabbin suphesiz gucludur, merhametlidir
Surah Ash-Shuara, Verse 9
وَإِذۡ نَادَىٰ رَبُّكَ مُوسَىٰٓ أَنِ ٱئۡتِ ٱلۡقَوۡمَ ٱلظَّـٰلِمِينَ
Rabbin Musa'ya: "Haksızlık eden millete, Firavun'un milletine git" diye nida etmisti. "Haksızlıktan sakınmazlar mı
Surah Ash-Shuara, Verse 10
قَوۡمَ فِرۡعَوۡنَۚ أَلَا يَتَّقُونَ
Rabbin Musa'ya: "Haksızlık eden millete, Firavun'un milletine git" diye nida etmisti. "Haksızlıktan sakınmazlar mı
Surah Ash-Shuara, Verse 11
قَالَ رَبِّ إِنِّيٓ أَخَافُ أَن يُكَذِّبُونِ
Musa: "Rabbim! Dogrusu beni yalanlamalarından korkuyorum; gogsum daralıyor, dilim acılmıyor. Onun icin Harun'a da elcilik ver. Onların bana isnat ettikleri bir suc da vardır. Beni oldurmelerinden korkuyorum" demisti
Surah Ash-Shuara, Verse 12
وَيَضِيقُ صَدۡرِي وَلَا يَنطَلِقُ لِسَانِي فَأَرۡسِلۡ إِلَىٰ هَٰرُونَ
Musa: "Rabbim! Dogrusu beni yalanlamalarından korkuyorum; gogsum daralıyor, dilim acılmıyor. Onun icin Harun'a da elcilik ver. Onların bana isnat ettikleri bir suc da vardır. Beni oldurmelerinden korkuyorum" demisti
Surah Ash-Shuara, Verse 13
وَلَهُمۡ عَلَيَّ ذَنۢبٞ فَأَخَافُ أَن يَقۡتُلُونِ
Musa: "Rabbim! Dogrusu beni yalanlamalarından korkuyorum; gogsum daralıyor, dilim acılmıyor. Onun icin Harun'a da elcilik ver. Onların bana isnat ettikleri bir suc da vardır. Beni oldurmelerinden korkuyorum" demisti
Surah Ash-Shuara, Verse 14
قَالَ كَلَّاۖ فَٱذۡهَبَا بِـَٔايَٰتِنَآۖ إِنَّا مَعَكُم مُّسۡتَمِعُونَ
Allah: "Hayır; ikiniz mucizelerimizle gidiniz. Dogrusu Biz sizinle beraber dinlemekteyiz. Firavun'a varınız: "Biz suphesiz alemlerin Rabbinin elcisiyiz; Israilogullarını bizimle beraber gonder, deyiniz" demisti
Surah Ash-Shuara, Verse 15
فَأۡتِيَا فِرۡعَوۡنَ فَقُولَآ إِنَّا رَسُولُ رَبِّ ٱلۡعَٰلَمِينَ
Allah: "Hayır; ikiniz mucizelerimizle gidiniz. Dogrusu Biz sizinle beraber dinlemekteyiz. Firavun'a varınız: "Biz suphesiz alemlerin Rabbinin elcisiyiz; Israilogullarını bizimle beraber gonder, deyiniz" demisti
Surah Ash-Shuara, Verse 16
أَنۡ أَرۡسِلۡ مَعَنَا بَنِيٓ إِسۡرَـٰٓءِيلَ
Allah: "Hayır; ikiniz mucizelerimizle gidiniz. Dogrusu Biz sizinle beraber dinlemekteyiz. Firavun'a varınız: "Biz suphesiz alemlerin Rabbinin elcisiyiz; Israilogullarını bizimle beraber gonder, deyiniz" demisti
Surah Ash-Shuara, Verse 17
قَالَ أَلَمۡ نُرَبِّكَ فِينَا وَلِيدٗا وَلَبِثۡتَ فِينَا مِنۡ عُمُرِكَ سِنِينَ
Firavun Musa'ya: "Biz seni cocukken yanımıza alıp buyutmedik mi? Hayatının bircok yıllarını aramızda gecirmedin mi? Sonunda yapacagını da yaptın. Sen nankorun birisin" dedi
Surah Ash-Shuara, Verse 18
وَفَعَلۡتَ فَعۡلَتَكَ ٱلَّتِي فَعَلۡتَ وَأَنتَ مِنَ ٱلۡكَٰفِرِينَ
Firavun Musa'ya: "Biz seni cocukken yanımıza alıp buyutmedik mi? Hayatının bircok yıllarını aramızda gecirmedin mi? Sonunda yapacagını da yaptın. Sen nankorun birisin" dedi
Surah Ash-Shuara, Verse 19
قَالَ فَعَلۡتُهَآ إِذٗا وَأَنَا۠ مِنَ ٱلضَّآلِّينَ
Musa: "O isi kasden yaptımsa sapıklardan biri sayılırım. Bu yuzden sizden korkunca aranızdan kactım. Sonra, Rabbim bana hikmet verip, beni peygamber yaptı. Basıma kaktıgın bu nimet, Israilogullarını kendine kole ettiginden oturudur" dedi
Surah Ash-Shuara, Verse 20
فَفَرَرۡتُ مِنكُمۡ لَمَّا خِفۡتُكُمۡ فَوَهَبَ لِي رَبِّي حُكۡمٗا وَجَعَلَنِي مِنَ ٱلۡمُرۡسَلِينَ
Musa: "O isi kasden yaptımsa sapıklardan biri sayılırım. Bu yuzden sizden korkunca aranızdan kactım. Sonra, Rabbim bana hikmet verip, beni peygamber yaptı. Basıma kaktıgın bu nimet, Israilogullarını kendine kole ettiginden oturudur" dedi
Surah Ash-Shuara, Verse 21
وَتِلۡكَ نِعۡمَةٞ تَمُنُّهَا عَلَيَّ أَنۡ عَبَّدتَّ بَنِيٓ إِسۡرَـٰٓءِيلَ
Musa: "O isi kasden yaptımsa sapıklardan biri sayılırım. Bu yuzden sizden korkunca aranızdan kactım. Sonra, Rabbim bana hikmet verip, beni peygamber yaptı. Basıma kaktıgın bu nimet, Israilogullarını kendine kole ettiginden oturudur" dedi
Surah Ash-Shuara, Verse 22
قَالَ فِرۡعَوۡنُ وَمَا رَبُّ ٱلۡعَٰلَمِينَ
Firavun: "Alemlerin Rabbi de nedir?" dedi
Surah Ash-Shuara, Verse 23
قَالَ رَبُّ ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَٱلۡأَرۡضِ وَمَا بَيۡنَهُمَآۖ إِن كُنتُم مُّوقِنِينَ
Musa: "Kesin olarak inanacaksanız, bilin ki O goklerin, yerin ve ikisinin arasında bulunanların Rabbidir" dedi
Surah Ash-Shuara, Verse 24
قَالَ لِمَنۡ حَوۡلَهُۥٓ أَلَا تَسۡتَمِعُونَ
Yanında bulunanlara: "Isitmiyor musunuz?" dedi
Surah Ash-Shuara, Verse 25
قَالَ رَبُّكُمۡ وَرَبُّ ءَابَآئِكُمُ ٱلۡأَوَّلِينَ
O sizin de Rabbiniz, once gecmis atalarınızın da Rabbidir" dedi
Surah Ash-Shuara, Verse 26
قَالَ إِنَّ رَسُولَكُمُ ٱلَّذِيٓ أُرۡسِلَ إِلَيۡكُمۡ لَمَجۡنُونٞ
Firavun, cevresindekilere: "Size gonderilen peygamberiniz suphesiz delidir" dedi
Surah Ash-Shuara, Verse 27
قَالَ رَبُّ ٱلۡمَشۡرِقِ وَٱلۡمَغۡرِبِ وَمَا بَيۡنَهُمَآۖ إِن كُنتُمۡ تَعۡقِلُونَ
Musa: "Eger akledebilen kimselerseniz bilin ki O, dogunun, batının ve ikisinin arasında bulunanların Rabbidir" dedi
Surah Ash-Shuara, Verse 28
قَالَ لَئِنِ ٱتَّخَذۡتَ إِلَٰهًا غَيۡرِي لَأَجۡعَلَنَّكَ مِنَ ٱلۡمَسۡجُونِينَ
Firavun: "Benden baskasını tanrı edinirsen, and olsun ki seni zindanlık ederim" dedi
Surah Ash-Shuara, Verse 29
قَالَ أَوَلَوۡ جِئۡتُكَ بِشَيۡءٖ مُّبِينٖ
Musa: "Sana apacık bir sey getirmis isem de mi?" dedi
Surah Ash-Shuara, Verse 30
قَالَ فَأۡتِ بِهِۦٓ إِن كُنتَ مِنَ ٱلصَّـٰدِقِينَ
Firavun: "Dogru sozlulerden isen haydi getir" dedi
Surah Ash-Shuara, Verse 31
فَأَلۡقَىٰ عَصَاهُ فَإِذَا هِيَ ثُعۡبَانٞ مُّبِينٞ
Bunun uzerine Musa degnegini attı, besbelli bir yılan oluverdi
Surah Ash-Shuara, Verse 32
وَنَزَعَ يَدَهُۥ فَإِذَا هِيَ بَيۡضَآءُ لِلنَّـٰظِرِينَ
Elini cıkardı, bakanlara bembeyaz gorundu
Surah Ash-Shuara, Verse 33
قَالَ لِلۡمَلَإِ حَوۡلَهُۥٓ إِنَّ هَٰذَا لَسَٰحِرٌ عَلِيمٞ
Firavun cevresinde bulunan ileri gelenlere: "Dogrusu bu bilgin bir sihirbaz; sizi sihirle yurdunuzdan cıkarmak istiyor; ne buyurursunuz?" dedi
Surah Ash-Shuara, Verse 34
يُرِيدُ أَن يُخۡرِجَكُم مِّنۡ أَرۡضِكُم بِسِحۡرِهِۦ فَمَاذَا تَأۡمُرُونَ
Firavun cevresinde bulunan ileri gelenlere: "Dogrusu bu bilgin bir sihirbaz; sizi sihirle yurdunuzdan cıkarmak istiyor; ne buyurursunuz?" dedi
Surah Ash-Shuara, Verse 35
قَالُوٓاْ أَرۡجِهۡ وَأَخَاهُ وَٱبۡعَثۡ فِي ٱلۡمَدَآئِنِ حَٰشِرِينَ
Onu ve kardesini alıkoy, sehirlere, sana butun bilgin sihirbazları getirecek toplayıcılar gonder" dediler
Surah Ash-Shuara, Verse 36
يَأۡتُوكَ بِكُلِّ سَحَّارٍ عَلِيمٖ
Onu ve kardesini alıkoy, sehirlere, sana butun bilgin sihirbazları getirecek toplayıcılar gonder" dediler
Surah Ash-Shuara, Verse 37
فَجُمِعَ ٱلسَّحَرَةُ لِمِيقَٰتِ يَوۡمٖ مَّعۡلُومٖ
Sihirbazlar, belirli bir gunun bildirilen vaktinde toplandılar
Surah Ash-Shuara, Verse 38
وَقِيلَ لِلنَّاسِ هَلۡ أَنتُم مُّجۡتَمِعُونَ
Insanlara: "Siz de toplanır mısınız?" denildi
Surah Ash-Shuara, Verse 39
لَعَلَّنَا نَتَّبِعُ ٱلسَّحَرَةَ إِن كَانُواْ هُمُ ٱلۡغَٰلِبِينَ
Sihirbazlar ustun gelirlerse biz de onlara uyarız" dediler
Surah Ash-Shuara, Verse 40
فَلَمَّا جَآءَ ٱلسَّحَرَةُ قَالُواْ لِفِرۡعَوۡنَ أَئِنَّ لَنَا لَأَجۡرًا إِن كُنَّا نَحۡنُ ٱلۡغَٰلِبِينَ
Sihirbazlar geldiklerinde, Firavun'a; "Biz ustun gelirsek, suphesiz bize bir ucret vardır degil mi?" dediler
Surah Ash-Shuara, Verse 41
قَالَ نَعَمۡ وَإِنَّكُمۡ إِذٗا لَّمِنَ ٱلۡمُقَرَّبِينَ
Firavun: "Evet; o takdirde siz gozde kimselerden olacaksınız" dedi
Surah Ash-Shuara, Verse 42
قَالَ لَهُم مُّوسَىٰٓ أَلۡقُواْ مَآ أَنتُم مُّلۡقُونَ
Musa onlara: "Ne atacaksanız atın" dedi
Surah Ash-Shuara, Verse 43
فَأَلۡقَوۡاْ حِبَالَهُمۡ وَعِصِيَّهُمۡ وَقَالُواْ بِعِزَّةِ فِرۡعَوۡنَ إِنَّا لَنَحۡنُ ٱلۡغَٰلِبُونَ
Onlar da iplerini ve degneklerini attılar ve: "Firavun hakkı icin, suphesiz, biz ustun gelecegiz" dediler
Surah Ash-Shuara, Verse 44
فَأَلۡقَىٰ مُوسَىٰ عَصَاهُ فَإِذَا هِيَ تَلۡقَفُ مَا يَأۡفِكُونَ
Bunun uzerine Musa degnegini attı; onların uydurduklarını yutmaga baslayıverdi
Surah Ash-Shuara, Verse 45
فَأُلۡقِيَ ٱلسَّحَرَةُ سَٰجِدِينَ
Bunu goren sihirbazlar secdeye kapanarak: "Alemlerin Rabbine, Musa ve Harun'un Rabbine inandık" dediler
Surah Ash-Shuara, Verse 46
قَالُوٓاْ ءَامَنَّا بِرَبِّ ٱلۡعَٰلَمِينَ
Bunu goren sihirbazlar secdeye kapanarak: "Alemlerin Rabbine, Musa ve Harun'un Rabbine inandık" dediler
Surah Ash-Shuara, Verse 47
رَبِّ مُوسَىٰ وَهَٰرُونَ
Bunu goren sihirbazlar secdeye kapanarak: "Alemlerin Rabbine, Musa ve Harun'un Rabbine inandık" dediler
Surah Ash-Shuara, Verse 48
قَالَ ءَامَنتُمۡ لَهُۥ قَبۡلَ أَنۡ ءَاذَنَ لَكُمۡۖ إِنَّهُۥ لَكَبِيرُكُمُ ٱلَّذِي عَلَّمَكُمُ ٱلسِّحۡرَ فَلَسَوۡفَ تَعۡلَمُونَۚ لَأُقَطِّعَنَّ أَيۡدِيَكُمۡ وَأَرۡجُلَكُم مِّنۡ خِلَٰفٖ وَلَأُصَلِّبَنَّكُمۡ أَجۡمَعِينَ
Firavun: "Ben size izin vermeden ona iman mı ettiniz? Muhakkak ki o, size sihri ogreten buyugunuzdur. Simdi bileceksiniz; ellerinizi ayaklarınızı, and olsun, caprazlama kestirecegim, hepinizi astıracagım" dedi
Surah Ash-Shuara, Verse 49
قَالُواْ لَا ضَيۡرَۖ إِنَّآ إِلَىٰ رَبِّنَا مُنقَلِبُونَ
Iman eden sihirbazlar: "Zararı yok, biz suphesiz Rabbimize donecegiz; inananların ilki olmamızdan oturu, Rabbimizin kusurlarımızı bize bagıslayacagını umarız" dediler
Surah Ash-Shuara, Verse 50
إِنَّا نَطۡمَعُ أَن يَغۡفِرَ لَنَا رَبُّنَا خَطَٰيَٰنَآ أَن كُنَّآ أَوَّلَ ٱلۡمُؤۡمِنِينَ
Iman eden sihirbazlar: "Zararı yok, biz suphesiz Rabbimize donecegiz; inananların ilki olmamızdan oturu, Rabbimizin kusurlarımızı bize bagıslayacagını umarız" dediler
Surah Ash-Shuara, Verse 51
۞وَأَوۡحَيۡنَآ إِلَىٰ مُوسَىٰٓ أَنۡ أَسۡرِ بِعِبَادِيٓ إِنَّكُم مُّتَّبَعُونَ
Biz Musa'ya: "Kullarımı geceleyin yola cıkar; suphesiz takip edileceksiniz" diye vahyettik
Surah Ash-Shuara, Verse 52
فَأَرۡسَلَ فِرۡعَوۡنُ فِي ٱلۡمَدَآئِنِ حَٰشِرِينَ
Bu arada Firavun sehirlere, "Dogrusu bunlar bizi ofkelendiren dokuntu azınlıklardır; hepimiz tedbirli olmalıyız" diyen munadiler gonderdi
Surah Ash-Shuara, Verse 53
إِنَّ هَـٰٓؤُلَآءِ لَشِرۡذِمَةٞ قَلِيلُونَ
Bu arada Firavun sehirlere, "Dogrusu bunlar bizi ofkelendiren dokuntu azınlıklardır; hepimiz tedbirli olmalıyız" diyen munadiler gonderdi
Surah Ash-Shuara, Verse 54
وَإِنَّهُمۡ لَنَا لَغَآئِظُونَ
Bu arada Firavun sehirlere, "Dogrusu bunlar bizi ofkelendiren dokuntu azınlıklardır; hepimiz tedbirli olmalıyız" diyen munadiler gonderdi
Surah Ash-Shuara, Verse 55
وَإِنَّا لَجَمِيعٌ حَٰذِرُونَ
Bu arada Firavun sehirlere, "Dogrusu bunlar bizi ofkelendiren dokuntu azınlıklardır; hepimiz tedbirli olmalıyız" diyen munadiler gonderdi
Surah Ash-Shuara, Verse 56
فَأَخۡرَجۡنَٰهُم مِّن جَنَّـٰتٖ وَعُيُونٖ
Ama biz Firavun ve adamlarını bahcelerden, pınar baslarından, hazinelerden ve serefli makamlardan cıkardık. Boylece oralara Israilogullarını mirascı kıldık
Surah Ash-Shuara, Verse 57
وَكُنُوزٖ وَمَقَامٖ كَرِيمٖ
Ama biz Firavun ve adamlarını bahcelerden, pınar baslarından, hazinelerden ve serefli makamlardan cıkardık. Boylece oralara Israilogullarını mirascı kıldık
Surah Ash-Shuara, Verse 58
كَذَٰلِكَۖ وَأَوۡرَثۡنَٰهَا بَنِيٓ إِسۡرَـٰٓءِيلَ
Ama biz Firavun ve adamlarını bahcelerden, pınar baslarından, hazinelerden ve serefli makamlardan cıkardık. Boylece oralara Israilogullarını mirascı kıldık
Surah Ash-Shuara, Verse 59
فَأَتۡبَعُوهُم مُّشۡرِقِينَ
Firavun ve adamları gunes uzerlerine dogarken onların ardına dustuler
Surah Ash-Shuara, Verse 60
فَلَمَّا تَرَـٰٓءَا ٱلۡجَمۡعَانِ قَالَ أَصۡحَٰبُ مُوسَىٰٓ إِنَّا لَمُدۡرَكُونَ
Iki topluluk birbirini gordugunde, Musa'nın adamları: "Iste yakalandık" dediler
Surah Ash-Shuara, Verse 61
قَالَ كَلَّآۖ إِنَّ مَعِيَ رَبِّي سَيَهۡدِينِ
Musa: "Hayır; Rabbim benimle beraberdir, bana elbette yol gosterecektir" dedi
Surah Ash-Shuara, Verse 62
فَأَوۡحَيۡنَآ إِلَىٰ مُوسَىٰٓ أَنِ ٱضۡرِب بِّعَصَاكَ ٱلۡبَحۡرَۖ فَٱنفَلَقَ فَكَانَ كُلُّ فِرۡقٖ كَٱلطَّوۡدِ ٱلۡعَظِيمِ
Bunun uzerine Biz Musa'ya: "Degneginle denize vur" diye vahyettik. Hemen deniz ikiye ayrıldı, her parcası yuce bir dag gibiydi
Surah Ash-Shuara, Verse 63
وَأَزۡلَفۡنَا ثَمَّ ٱلۡأٓخَرِينَ
Iste oraya, geridekileri de yaklastırdık
Surah Ash-Shuara, Verse 64
وَأَنجَيۡنَا مُوسَىٰ وَمَن مَّعَهُۥٓ أَجۡمَعِينَ
Musa ve beraberinde bulunanların hepsini kurtardık
Surah Ash-Shuara, Verse 65
ثُمَّ أَغۡرَقۡنَا ٱلۡأٓخَرِينَ
Oburlerini suda bogduk
Surah Ash-Shuara, Verse 66
إِنَّ فِي ذَٰلِكَ لَأٓيَةٗۖ وَمَا كَانَ أَكۡثَرُهُم مُّؤۡمِنِينَ
Bunda suphesiz ders vardır, ama cogu inanmamıstır
Surah Ash-Shuara, Verse 67
وَإِنَّ رَبَّكَ لَهُوَ ٱلۡعَزِيزُ ٱلرَّحِيمُ
Dogrusu Rabbin, guclu olandır, merhamet edendir
Surah Ash-Shuara, Verse 68
وَٱتۡلُ عَلَيۡهِمۡ نَبَأَ إِبۡرَٰهِيمَ
Onlara Ibrahim'in kıssasını anlat
Surah Ash-Shuara, Verse 69
إِذۡ قَالَ لِأَبِيهِ وَقَوۡمِهِۦ مَا تَعۡبُدُونَ
Ibrahim, babasına ve milletine: "Nelere tapıyorsunuz?" demisti
Surah Ash-Shuara, Verse 70
قَالُواْ نَعۡبُدُ أَصۡنَامٗا فَنَظَلُّ لَهَا عَٰكِفِينَ
Putlara tapıyoruz, onlara baglanıp duruyoruz" demislerdi
Surah Ash-Shuara, Verse 71
قَالَ هَلۡ يَسۡمَعُونَكُمۡ إِذۡ تَدۡعُونَ
Ibrahim: "Cagırdıgınız zaman sizi duyarlar veya size bir fayda ve zarar verirler mi?" demisti
Surah Ash-Shuara, Verse 72
أَوۡ يَنفَعُونَكُمۡ أَوۡ يَضُرُّونَ
Ibrahim: "Cagırdıgınız zaman sizi duyarlar veya size bir fayda ve zarar verirler mi?" demisti
Surah Ash-Shuara, Verse 73
قَالُواْ بَلۡ وَجَدۡنَآ ءَابَآءَنَا كَذَٰلِكَ يَفۡعَلُونَ
Hayır ama, babalarımızı da bu sekilde ibadet ederken bulduk" demislerdi
Surah Ash-Shuara, Verse 74
قَالَ أَفَرَءَيۡتُم مَّا كُنتُمۡ تَعۡبُدُونَ
Ibrahim: "Eski atalarınızın ve sizin nelere taptıklarınızı goruyor musunuz? Dogrusu onlar benim dusmanımdır. Dostum ancak Alemlerin Rabbidir. Beni yaratan da, dogru yola eristiren de O'dur. Beni yediren de, iciren de O'dur. Hasta oldugumda bana O sifa verir. Beni oldurecek, sonra da diriltecek O'dur. Ahiret gununde yanılmalarımı bana bagıslamasını umdugum O'dur. Rabbim! Bana hikmet ver ve beni iyiler arasına kat
Surah Ash-Shuara, Verse 75
أَنتُمۡ وَءَابَآؤُكُمُ ٱلۡأَقۡدَمُونَ
Ibrahim: "Eski atalarınızın ve sizin nelere taptıklarınızı goruyor musunuz? Dogrusu onlar benim dusmanımdır. Dostum ancak Alemlerin Rabbidir. Beni yaratan da, dogru yola eristiren de O'dur. Beni yediren de, iciren de O'dur. Hasta oldugumda bana O sifa verir. Beni oldurecek, sonra da diriltecek O'dur. Ahiret gununde yanılmalarımı bana bagıslamasını umdugum O'dur. Rabbim! Bana hikmet ver ve beni iyiler arasına kat
Surah Ash-Shuara, Verse 76
فَإِنَّهُمۡ عَدُوّٞ لِّيٓ إِلَّا رَبَّ ٱلۡعَٰلَمِينَ
Ibrahim: "Eski atalarınızın ve sizin nelere taptıklarınızı goruyor musunuz? Dogrusu onlar benim dusmanımdır. Dostum ancak Alemlerin Rabbidir. Beni yaratan da, dogru yola eristiren de O'dur. Beni yediren de, iciren de O'dur. Hasta oldugumda bana O sifa verir. Beni oldurecek, sonra da diriltecek O'dur. Ahiret gununde yanılmalarımı bana bagıslamasını umdugum O'dur. Rabbim! Bana hikmet ver ve beni iyiler arasına kat
Surah Ash-Shuara, Verse 77
ٱلَّذِي خَلَقَنِي فَهُوَ يَهۡدِينِ
Ibrahim: "Eski atalarınızın ve sizin nelere taptıklarınızı goruyor musunuz? Dogrusu onlar benim dusmanımdır. Dostum ancak Alemlerin Rabbidir. Beni yaratan da, dogru yola eristiren de O'dur. Beni yediren de, iciren de O'dur. Hasta oldugumda bana O sifa verir. Beni oldurecek, sonra da diriltecek O'dur. Ahiret gununde yanılmalarımı bana bagıslamasını umdugum O'dur. Rabbim! Bana hikmet ver ve beni iyiler arasına kat
Surah Ash-Shuara, Verse 78
وَٱلَّذِي هُوَ يُطۡعِمُنِي وَيَسۡقِينِ
Ibrahim: "Eski atalarınızın ve sizin nelere taptıklarınızı goruyor musunuz? Dogrusu onlar benim dusmanımdır. Dostum ancak Alemlerin Rabbidir. Beni yaratan da, dogru yola eristiren de O'dur. Beni yediren de, iciren de O'dur. Hasta oldugumda bana O sifa verir. Beni oldurecek, sonra da diriltecek O'dur. Ahiret gununde yanılmalarımı bana bagıslamasını umdugum O'dur. Rabbim! Bana hikmet ver ve beni iyiler arasına kat
Surah Ash-Shuara, Verse 79
وَإِذَا مَرِضۡتُ فَهُوَ يَشۡفِينِ
Ibrahim: "Eski atalarınızın ve sizin nelere taptıklarınızı goruyor musunuz? Dogrusu onlar benim dusmanımdır. Dostum ancak Alemlerin Rabbidir. Beni yaratan da, dogru yola eristiren de O'dur. Beni yediren de, iciren de O'dur. Hasta oldugumda bana O sifa verir. Beni oldurecek, sonra da diriltecek O'dur. Ahiret gununde yanılmalarımı bana bagıslamasını umdugum O'dur. Rabbim! Bana hikmet ver ve beni iyiler arasına kat
Surah Ash-Shuara, Verse 80
وَٱلَّذِي يُمِيتُنِي ثُمَّ يُحۡيِينِ
Ibrahim: "Eski atalarınızın ve sizin nelere taptıklarınızı goruyor musunuz? Dogrusu onlar benim dusmanımdır. Dostum ancak Alemlerin Rabbidir. Beni yaratan da, dogru yola eristiren de O'dur. Beni yediren de, iciren de O'dur. Hasta oldugumda bana O sifa verir. Beni oldurecek, sonra da diriltecek O'dur. Ahiret gununde yanılmalarımı bana bagıslamasını umdugum O'dur. Rabbim! Bana hikmet ver ve beni iyiler arasına kat
Surah Ash-Shuara, Verse 81
وَٱلَّذِيٓ أَطۡمَعُ أَن يَغۡفِرَ لِي خَطِيٓـَٔتِي يَوۡمَ ٱلدِّينِ
Ibrahim: "Eski atalarınızın ve sizin nelere taptıklarınızı goruyor musunuz? Dogrusu onlar benim dusmanımdır. Dostum ancak Alemlerin Rabbidir. Beni yaratan da, dogru yola eristiren de O'dur. Beni yediren de, iciren de O'dur. Hasta oldugumda bana O sifa verir. Beni oldurecek, sonra da diriltecek O'dur. Ahiret gununde yanılmalarımı bana bagıslamasını umdugum O'dur. Rabbim! Bana hikmet ver ve beni iyiler arasına kat
Surah Ash-Shuara, Verse 82
رَبِّ هَبۡ لِي حُكۡمٗا وَأَلۡحِقۡنِي بِٱلصَّـٰلِحِينَ
Ibrahim: "Eski atalarınızın ve sizin nelere taptıklarınızı goruyor musunuz? Dogrusu onlar benim dusmanımdır. Dostum ancak Alemlerin Rabbidir. Beni yaratan da, dogru yola eristiren de O'dur. Beni yediren de, iciren de O'dur. Hasta oldugumda bana O sifa verir. Beni oldurecek, sonra da diriltecek O'dur. Ahiret gununde yanılmalarımı bana bagıslamasını umdugum O'dur. Rabbim! Bana hikmet ver ve beni iyiler arasına kat
Surah Ash-Shuara, Verse 83
وَٱجۡعَل لِّي لِسَانَ صِدۡقٖ فِي ٱلۡأٓخِرِينَ
Sonrakilerin beni guzel sekilde anmalarını sagla. Beni nimet cennetine varis olanlardan kıl. Babamı da bagısla, o suphesiz sapıklardandır. Insanların diriltilecegi gun, Allah'a temiz bir kalble gelenden baska kimseye malın ve ogulların fayda vermeyecegi gun, beni rezil etme" demisti
Surah Ash-Shuara, Verse 84
وَٱجۡعَلۡنِي مِن وَرَثَةِ جَنَّةِ ٱلنَّعِيمِ
Sonrakilerin beni guzel sekilde anmalarını sagla. Beni nimet cennetine varis olanlardan kıl. Babamı da bagısla, o suphesiz sapıklardandır. Insanların diriltilecegi gun, Allah'a temiz bir kalble gelenden baska kimseye malın ve ogulların fayda vermeyecegi gun, beni rezil etme" demisti
Surah Ash-Shuara, Verse 85
وَٱغۡفِرۡ لِأَبِيٓ إِنَّهُۥ كَانَ مِنَ ٱلضَّآلِّينَ
Sonrakilerin beni guzel sekilde anmalarını sagla. Beni nimet cennetine varis olanlardan kıl. Babamı da bagısla, o suphesiz sapıklardandır. Insanların diriltilecegi gun, Allah'a temiz bir kalble gelenden baska kimseye malın ve ogulların fayda vermeyecegi gun, beni rezil etme" demisti
Surah Ash-Shuara, Verse 86
وَلَا تُخۡزِنِي يَوۡمَ يُبۡعَثُونَ
Sonrakilerin beni guzel sekilde anmalarını sagla. Beni nimet cennetine varis olanlardan kıl. Babamı da bagısla, o suphesiz sapıklardandır. Insanların diriltilecegi gun, Allah'a temiz bir kalble gelenden baska kimseye malın ve ogulların fayda vermeyecegi gun, beni rezil etme" demisti
Surah Ash-Shuara, Verse 87
يَوۡمَ لَا يَنفَعُ مَالٞ وَلَا بَنُونَ
Sonrakilerin beni guzel sekilde anmalarını sagla. Beni nimet cennetine varis olanlardan kıl. Babamı da bagısla, o suphesiz sapıklardandır. Insanların diriltilecegi gun, Allah'a temiz bir kalble gelenden baska kimseye malın ve ogulların fayda vermeyecegi gun, beni rezil etme" demisti
Surah Ash-Shuara, Verse 88
إِلَّا مَنۡ أَتَى ٱللَّهَ بِقَلۡبٖ سَلِيمٖ
Sonrakilerin beni guzel sekilde anmalarını sagla. Beni nimet cennetine varis olanlardan kıl. Babamı da bagısla, o suphesiz sapıklardandır. Insanların diriltilecegi gun, Allah'a temiz bir kalble gelenden baska kimseye malın ve ogulların fayda vermeyecegi gun, beni rezil etme" demisti
Surah Ash-Shuara, Verse 89
وَأُزۡلِفَتِ ٱلۡجَنَّةُ لِلۡمُتَّقِينَ
O gun cennet Allah'a karsı gelmekten sakınanlara yaklastırılır. Cehennem de azgınlara gosterilir
Surah Ash-Shuara, Verse 90
وَبُرِّزَتِ ٱلۡجَحِيمُ لِلۡغَاوِينَ
O gun cennet Allah'a karsı gelmekten sakınanlara yaklastırılır. Cehennem de azgınlara gosterilir
Surah Ash-Shuara, Verse 91
وَقِيلَ لَهُمۡ أَيۡنَ مَا كُنتُمۡ تَعۡبُدُونَ
Onlara: "Allah'ı bırakıp taptıklarınız nerededir. Size yardım ediyorlar mı veya kendilerine yardımları dokunuyor mu?" denilir
Surah Ash-Shuara, Verse 92
مِن دُونِ ٱللَّهِ هَلۡ يَنصُرُونَكُمۡ أَوۡ يَنتَصِرُونَ
Onlara: "Allah'ı bırakıp taptıklarınız nerededir. Size yardım ediyorlar mı veya kendilerine yardımları dokunuyor mu?" denilir
Surah Ash-Shuara, Verse 93
فَكُبۡكِبُواْ فِيهَا هُمۡ وَٱلۡغَاوُۥنَ
Onlar, azgınlar ve Iblis'in adamları, hepsi, tepetakla oraya atılırlar
Surah Ash-Shuara, Verse 94
وَجُنُودُ إِبۡلِيسَ أَجۡمَعُونَ
Onlar, azgınlar ve Iblis'in adamları, hepsi, tepetakla oraya atılırlar
Surah Ash-Shuara, Verse 95
قَالُواْ وَهُمۡ فِيهَا يَخۡتَصِمُونَ
Orada putlarıyla cekiserek: "Vallahi biz apacık bir sapıklıkta idik; cunku biz sizi Alemlerin Rabbine esit tutmustuk; bizi saptıranlar ancak suclulardır; simdi sefaatcimiz, yakın bir dostumuz yoktur; keske geriye bir donusumuz olsa da inananlardan olsak" derler
Surah Ash-Shuara, Verse 96
تَٱللَّهِ إِن كُنَّا لَفِي ضَلَٰلٖ مُّبِينٍ
Orada putlarıyla cekiserek: "Vallahi biz apacık bir sapıklıkta idik; cunku biz sizi Alemlerin Rabbine esit tutmustuk; bizi saptıranlar ancak suclulardır; simdi sefaatcimiz, yakın bir dostumuz yoktur; keske geriye bir donusumuz olsa da inananlardan olsak" derler
Surah Ash-Shuara, Verse 97
إِذۡ نُسَوِّيكُم بِرَبِّ ٱلۡعَٰلَمِينَ
Orada putlarıyla cekiserek: "Vallahi biz apacık bir sapıklıkta idik; cunku biz sizi Alemlerin Rabbine esit tutmustuk; bizi saptıranlar ancak suclulardır; simdi sefaatcimiz, yakın bir dostumuz yoktur; keske geriye bir donusumuz olsa da inananlardan olsak" derler
Surah Ash-Shuara, Verse 98
وَمَآ أَضَلَّنَآ إِلَّا ٱلۡمُجۡرِمُونَ
Orada putlarıyla cekiserek: "Vallahi biz apacık bir sapıklıkta idik; cunku biz sizi Alemlerin Rabbine esit tutmustuk; bizi saptıranlar ancak suclulardır; simdi sefaatcimiz, yakın bir dostumuz yoktur; keske geriye bir donusumuz olsa da inananlardan olsak" derler
Surah Ash-Shuara, Verse 99
فَمَا لَنَا مِن شَٰفِعِينَ
Orada putlarıyla cekiserek: "Vallahi biz apacık bir sapıklıkta idik; cunku biz sizi Alemlerin Rabbine esit tutmustuk; bizi saptıranlar ancak suclulardır; simdi sefaatcimiz, yakın bir dostumuz yoktur; keske geriye bir donusumuz olsa da inananlardan olsak" derler
Surah Ash-Shuara, Verse 100
وَلَا صَدِيقٍ حَمِيمٖ
Orada putlarıyla cekiserek: "Vallahi biz apacık bir sapıklıkta idik; cunku biz sizi Alemlerin Rabbine esit tutmustuk; bizi saptıranlar ancak suclulardır; simdi sefaatcimiz, yakın bir dostumuz yoktur; keske geriye bir donusumuz olsa da inananlardan olsak" derler
Surah Ash-Shuara, Verse 101
فَلَوۡ أَنَّ لَنَا كَرَّةٗ فَنَكُونَ مِنَ ٱلۡمُؤۡمِنِينَ
Orada putlarıyla cekiserek: "Vallahi biz apacık bir sapıklıkta idik; cunku biz sizi Alemlerin Rabbine esit tutmustuk; bizi saptıranlar ancak suclulardır; simdi sefaatcimiz, yakın bir dostumuz yoktur; keske geriye bir donusumuz olsa da inananlardan olsak" derler
Surah Ash-Shuara, Verse 102
إِنَّ فِي ذَٰلِكَ لَأٓيَةٗۖ وَمَا كَانَ أَكۡثَرُهُم مُّؤۡمِنِينَ
Bunda suphesiz bir ders vardır ama cogu inanmamıstır
Surah Ash-Shuara, Verse 103
وَإِنَّ رَبَّكَ لَهُوَ ٱلۡعَزِيزُ ٱلرَّحِيمُ
Rabbin suphesiz gucludur, merhametlidir
Surah Ash-Shuara, Verse 104
كَذَّبَتۡ قَوۡمُ نُوحٍ ٱلۡمُرۡسَلِينَ
Nuh'un milleti peygamberlerini yalanladı
Surah Ash-Shuara, Verse 105
إِذۡ قَالَ لَهُمۡ أَخُوهُمۡ نُوحٌ أَلَا تَتَّقُونَ
Kardesleri Nuh, onlara: "Allah'a karsı gelmekten sakınmaz mısınız? Dogrusu ben size gonderilmis guvenilir bir elciyim. Allah'tan sakının ve bana itaat edin. Buna karsı sizden bir ucret istemiyorum. Benim ecrim ancak Alemlerin Rabbine aittir. Artık Allah'tan sakının ve bana itaat edin" dedi
Surah Ash-Shuara, Verse 106
إِنِّي لَكُمۡ رَسُولٌ أَمِينٞ
Kardesleri Nuh, onlara: "Allah'a karsı gelmekten sakınmaz mısınız? Dogrusu ben size gonderilmis guvenilir bir elciyim. Allah'tan sakının ve bana itaat edin. Buna karsı sizden bir ucret istemiyorum. Benim ecrim ancak Alemlerin Rabbine aittir. Artık Allah'tan sakının ve bana itaat edin" dedi
Surah Ash-Shuara, Verse 107
فَٱتَّقُواْ ٱللَّهَ وَأَطِيعُونِ
Kardesleri Nuh, onlara: "Allah'a karsı gelmekten sakınmaz mısınız? Dogrusu ben size gonderilmis guvenilir bir elciyim. Allah'tan sakının ve bana itaat edin. Buna karsı sizden bir ucret istemiyorum. Benim ecrim ancak Alemlerin Rabbine aittir. Artık Allah'tan sakının ve bana itaat edin" dedi
Surah Ash-Shuara, Verse 108
وَمَآ أَسۡـَٔلُكُمۡ عَلَيۡهِ مِنۡ أَجۡرٍۖ إِنۡ أَجۡرِيَ إِلَّا عَلَىٰ رَبِّ ٱلۡعَٰلَمِينَ
Kardesleri Nuh, onlara: "Allah'a karsı gelmekten sakınmaz mısınız? Dogrusu ben size gonderilmis guvenilir bir elciyim. Allah'tan sakının ve bana itaat edin. Buna karsı sizden bir ucret istemiyorum. Benim ecrim ancak Alemlerin Rabbine aittir. Artık Allah'tan sakının ve bana itaat edin" dedi
Surah Ash-Shuara, Verse 109
فَٱتَّقُواْ ٱللَّهَ وَأَطِيعُونِ
Kardesleri Nuh, onlara: "Allah'a karsı gelmekten sakınmaz mısınız? Dogrusu ben size gonderilmis guvenilir bir elciyim. Allah'tan sakının ve bana itaat edin. Buna karsı sizden bir ucret istemiyorum. Benim ecrim ancak Alemlerin Rabbine aittir. Artık Allah'tan sakının ve bana itaat edin" dedi
Surah Ash-Shuara, Verse 110
۞قَالُوٓاْ أَنُؤۡمِنُ لَكَ وَٱتَّبَعَكَ ٱلۡأَرۡذَلُونَ
Sana mı inanacagız? Sana en rezil kimseler uymaktadır" dediler
Surah Ash-Shuara, Verse 111
قَالَ وَمَا عِلۡمِي بِمَا كَانُواْ يَعۡمَلُونَ
Nuh: "Onların yaptıkları hakkında bir bilgim yoktur; hesabları Rabbime aittir, dusunsenize! Ben inananları kovacak degilim. Ben sadece acıkca uyarıcıyım" dedi
Surah Ash-Shuara, Verse 112
إِنۡ حِسَابُهُمۡ إِلَّا عَلَىٰ رَبِّيۖ لَوۡ تَشۡعُرُونَ
Nuh: "Onların yaptıkları hakkında bir bilgim yoktur; hesabları Rabbime aittir, dusunsenize! Ben inananları kovacak degilim. Ben sadece acıkca uyarıcıyım" dedi
Surah Ash-Shuara, Verse 113
وَمَآ أَنَا۠ بِطَارِدِ ٱلۡمُؤۡمِنِينَ
Nuh: "Onların yaptıkları hakkında bir bilgim yoktur; hesabları Rabbime aittir, dusunsenize! Ben inananları kovacak degilim. Ben sadece acıkca uyarıcıyım" dedi
Surah Ash-Shuara, Verse 114
إِنۡ أَنَا۠ إِلَّا نَذِيرٞ مُّبِينٞ
Nuh: "Onların yaptıkları hakkında bir bilgim yoktur; hesabları Rabbime aittir, dusunsenize! Ben inananları kovacak degilim. Ben sadece acıkca uyarıcıyım" dedi
Surah Ash-Shuara, Verse 115
قَالُواْ لَئِن لَّمۡ تَنتَهِ يَٰنُوحُ لَتَكُونَنَّ مِنَ ٱلۡمَرۡجُومِينَ
Ey Nuh! Eger bu ise son vermezsen, suphesiz taslanacaklardan olacaksın" dediler
Surah Ash-Shuara, Verse 116
قَالَ رَبِّ إِنَّ قَوۡمِي كَذَّبُونِ
Nuh: "Rabbim! Milletim beni yalanladı. Benimle onların arasında Sen hukum ver. Beni ve beraberimdeki inananları kurtar" dedi
Surah Ash-Shuara, Verse 117
فَٱفۡتَحۡ بَيۡنِي وَبَيۡنَهُمۡ فَتۡحٗا وَنَجِّنِي وَمَن مَّعِيَ مِنَ ٱلۡمُؤۡمِنِينَ
Nuh: "Rabbim! Milletim beni yalanladı. Benimle onların arasında Sen hukum ver. Beni ve beraberimdeki inananları kurtar" dedi
Surah Ash-Shuara, Verse 118
فَأَنجَيۡنَٰهُ وَمَن مَّعَهُۥ فِي ٱلۡفُلۡكِ ٱلۡمَشۡحُونِ
Bunun uzerine onu ve beraberinde bulunanları, dolu bir gemi icinde tasıyarak kurtardık
Surah Ash-Shuara, Verse 119
ثُمَّ أَغۡرَقۡنَا بَعۡدُ ٱلۡبَاقِينَ
Sonra de geride kalanları suda bogduk
Surah Ash-Shuara, Verse 120
إِنَّ فِي ذَٰلِكَ لَأٓيَةٗۖ وَمَا كَانَ أَكۡثَرُهُم مُّؤۡمِنِينَ
Dogrusu bunda bir ders vardır, ama cogu inanmamıstır
Surah Ash-Shuara, Verse 121
وَإِنَّ رَبَّكَ لَهُوَ ٱلۡعَزِيزُ ٱلرَّحِيمُ
Rabbin suphesiz gucludur, merhametlidir
Surah Ash-Shuara, Verse 122
كَذَّبَتۡ عَادٌ ٱلۡمُرۡسَلِينَ
Ad milleti de peygamberleri yalanladı
Surah Ash-Shuara, Verse 123
إِذۡ قَالَ لَهُمۡ أَخُوهُمۡ هُودٌ أَلَا تَتَّقُونَ
Kardesleri Hud, onlara: "Allah'a karsı gelmekten sakınmaz mısınız? Dogrusu ben size gonderilmis guvenilir bir elciyim; Allah'tan sakının ve bana itaat edin. Buna karsı sizden bir ucret istemiyorum; benim ecrim ancak Alemlerin Rabbine aittir. Siz her yuksek yere koca bir bina kurup, bos seyle mi ugrasırsınız? Temelli kalacagınızı umarak saglam yapılar mı edinirsiniz? Yakaladıgınızı zorbaca mı yakalarsınız? Artık Allah'tan sakının ve bana itaat edin. Bildiginiz seyleri size verenden sakının; davarları, ogulları, bahceleri ve akarsuları size O vermistir. Dogrusu hakkınızda buyuk gunun azabından korkuyorum" dedi
Surah Ash-Shuara, Verse 124
إِنِّي لَكُمۡ رَسُولٌ أَمِينٞ
Kardesleri Hud, onlara: "Allah'a karsı gelmekten sakınmaz mısınız? Dogrusu ben size gonderilmis guvenilir bir elciyim; Allah'tan sakının ve bana itaat edin. Buna karsı sizden bir ucret istemiyorum; benim ecrim ancak Alemlerin Rabbine aittir. Siz her yuksek yere koca bir bina kurup, bos seyle mi ugrasırsınız? Temelli kalacagınızı umarak saglam yapılar mı edinirsiniz? Yakaladıgınızı zorbaca mı yakalarsınız? Artık Allah'tan sakının ve bana itaat edin. Bildiginiz seyleri size verenden sakının; davarları, ogulları, bahceleri ve akarsuları size O vermistir. Dogrusu hakkınızda buyuk gunun azabından korkuyorum" dedi
Surah Ash-Shuara, Verse 125
فَٱتَّقُواْ ٱللَّهَ وَأَطِيعُونِ
Kardesleri Hud, onlara: "Allah'a karsı gelmekten sakınmaz mısınız? Dogrusu ben size gonderilmis guvenilir bir elciyim; Allah'tan sakının ve bana itaat edin. Buna karsı sizden bir ucret istemiyorum; benim ecrim ancak Alemlerin Rabbine aittir. Siz her yuksek yere koca bir bina kurup, bos seyle mi ugrasırsınız? Temelli kalacagınızı umarak saglam yapılar mı edinirsiniz? Yakaladıgınızı zorbaca mı yakalarsınız? Artık Allah'tan sakının ve bana itaat edin. Bildiginiz seyleri size verenden sakının; davarları, ogulları, bahceleri ve akarsuları size O vermistir. Dogrusu hakkınızda buyuk gunun azabından korkuyorum" dedi
Surah Ash-Shuara, Verse 126
وَمَآ أَسۡـَٔلُكُمۡ عَلَيۡهِ مِنۡ أَجۡرٍۖ إِنۡ أَجۡرِيَ إِلَّا عَلَىٰ رَبِّ ٱلۡعَٰلَمِينَ
Kardesleri Hud, onlara: "Allah'a karsı gelmekten sakınmaz mısınız? Dogrusu ben size gonderilmis guvenilir bir elciyim; Allah'tan sakının ve bana itaat edin. Buna karsı sizden bir ucret istemiyorum; benim ecrim ancak Alemlerin Rabbine aittir. Siz her yuksek yere koca bir bina kurup, bos seyle mi ugrasırsınız? Temelli kalacagınızı umarak saglam yapılar mı edinirsiniz? Yakaladıgınızı zorbaca mı yakalarsınız? Artık Allah'tan sakının ve bana itaat edin. Bildiginiz seyleri size verenden sakının; davarları, ogulları, bahceleri ve akarsuları size O vermistir. Dogrusu hakkınızda buyuk gunun azabından korkuyorum" dedi
Surah Ash-Shuara, Verse 127
أَتَبۡنُونَ بِكُلِّ رِيعٍ ءَايَةٗ تَعۡبَثُونَ
Kardesleri Hud, onlara: "Allah'a karsı gelmekten sakınmaz mısınız? Dogrusu ben size gonderilmis guvenilir bir elciyim; Allah'tan sakının ve bana itaat edin. Buna karsı sizden bir ucret istemiyorum; benim ecrim ancak Alemlerin Rabbine aittir. Siz her yuksek yere koca bir bina kurup, bos seyle mi ugrasırsınız? Temelli kalacagınızı umarak saglam yapılar mı edinirsiniz? Yakaladıgınızı zorbaca mı yakalarsınız? Artık Allah'tan sakının ve bana itaat edin. Bildiginiz seyleri size verenden sakının; davarları, ogulları, bahceleri ve akarsuları size O vermistir. Dogrusu hakkınızda buyuk gunun azabından korkuyorum" dedi
Surah Ash-Shuara, Verse 128
وَتَتَّخِذُونَ مَصَانِعَ لَعَلَّكُمۡ تَخۡلُدُونَ
Kardesleri Hud, onlara: "Allah'a karsı gelmekten sakınmaz mısınız? Dogrusu ben size gonderilmis guvenilir bir elciyim; Allah'tan sakının ve bana itaat edin. Buna karsı sizden bir ucret istemiyorum; benim ecrim ancak Alemlerin Rabbine aittir. Siz her yuksek yere koca bir bina kurup, bos seyle mi ugrasırsınız? Temelli kalacagınızı umarak saglam yapılar mı edinirsiniz? Yakaladıgınızı zorbaca mı yakalarsınız? Artık Allah'tan sakının ve bana itaat edin. Bildiginiz seyleri size verenden sakının; davarları, ogulları, bahceleri ve akarsuları size O vermistir. Dogrusu hakkınızda buyuk gunun azabından korkuyorum" dedi
Surah Ash-Shuara, Verse 129
وَإِذَا بَطَشۡتُم بَطَشۡتُمۡ جَبَّارِينَ
Kardesleri Hud, onlara: "Allah'a karsı gelmekten sakınmaz mısınız? Dogrusu ben size gonderilmis guvenilir bir elciyim; Allah'tan sakının ve bana itaat edin. Buna karsı sizden bir ucret istemiyorum; benim ecrim ancak Alemlerin Rabbine aittir. Siz her yuksek yere koca bir bina kurup, bos seyle mi ugrasırsınız? Temelli kalacagınızı umarak saglam yapılar mı edinirsiniz? Yakaladıgınızı zorbaca mı yakalarsınız? Artık Allah'tan sakının ve bana itaat edin. Bildiginiz seyleri size verenden sakının; davarları, ogulları, bahceleri ve akarsuları size O vermistir. Dogrusu hakkınızda buyuk gunun azabından korkuyorum" dedi
Surah Ash-Shuara, Verse 130
فَٱتَّقُواْ ٱللَّهَ وَأَطِيعُونِ
Kardesleri Hud, onlara: "Allah'a karsı gelmekten sakınmaz mısınız? Dogrusu ben size gonderilmis guvenilir bir elciyim; Allah'tan sakının ve bana itaat edin. Buna karsı sizden bir ucret istemiyorum; benim ecrim ancak Alemlerin Rabbine aittir. Siz her yuksek yere koca bir bina kurup, bos seyle mi ugrasırsınız? Temelli kalacagınızı umarak saglam yapılar mı edinirsiniz? Yakaladıgınızı zorbaca mı yakalarsınız? Artık Allah'tan sakının ve bana itaat edin. Bildiginiz seyleri size verenden sakının; davarları, ogulları, bahceleri ve akarsuları size O vermistir. Dogrusu hakkınızda buyuk gunun azabından korkuyorum" dedi
Surah Ash-Shuara, Verse 131
وَٱتَّقُواْ ٱلَّذِيٓ أَمَدَّكُم بِمَا تَعۡلَمُونَ
Kardesleri Hud, onlara: "Allah'a karsı gelmekten sakınmaz mısınız? Dogrusu ben size gonderilmis guvenilir bir elciyim; Allah'tan sakının ve bana itaat edin. Buna karsı sizden bir ucret istemiyorum; benim ecrim ancak Alemlerin Rabbine aittir. Siz her yuksek yere koca bir bina kurup, bos seyle mi ugrasırsınız? Temelli kalacagınızı umarak saglam yapılar mı edinirsiniz? Yakaladıgınızı zorbaca mı yakalarsınız? Artık Allah'tan sakının ve bana itaat edin. Bildiginiz seyleri size verenden sakının; davarları, ogulları, bahceleri ve akarsuları size O vermistir. Dogrusu hakkınızda buyuk gunun azabından korkuyorum" dedi
Surah Ash-Shuara, Verse 132
أَمَدَّكُم بِأَنۡعَٰمٖ وَبَنِينَ
Kardesleri Hud, onlara: "Allah'a karsı gelmekten sakınmaz mısınız? Dogrusu ben size gonderilmis guvenilir bir elciyim; Allah'tan sakının ve bana itaat edin. Buna karsı sizden bir ucret istemiyorum; benim ecrim ancak Alemlerin Rabbine aittir. Siz her yuksek yere koca bir bina kurup, bos seyle mi ugrasırsınız? Temelli kalacagınızı umarak saglam yapılar mı edinirsiniz? Yakaladıgınızı zorbaca mı yakalarsınız? Artık Allah'tan sakının ve bana itaat edin. Bildiginiz seyleri size verenden sakının; davarları, ogulları, bahceleri ve akarsuları size O vermistir. Dogrusu hakkınızda buyuk gunun azabından korkuyorum" dedi
Surah Ash-Shuara, Verse 133
وَجَنَّـٰتٖ وَعُيُونٍ
Kardesleri Hud, onlara: "Allah'a karsı gelmekten sakınmaz mısınız? Dogrusu ben size gonderilmis guvenilir bir elciyim; Allah'tan sakının ve bana itaat edin. Buna karsı sizden bir ucret istemiyorum; benim ecrim ancak Alemlerin Rabbine aittir. Siz her yuksek yere koca bir bina kurup, bos seyle mi ugrasırsınız? Temelli kalacagınızı umarak saglam yapılar mı edinirsiniz? Yakaladıgınızı zorbaca mı yakalarsınız? Artık Allah'tan sakının ve bana itaat edin. Bildiginiz seyleri size verenden sakının; davarları, ogulları, bahceleri ve akarsuları size O vermistir. Dogrusu hakkınızda buyuk gunun azabından korkuyorum" dedi
Surah Ash-Shuara, Verse 134
إِنِّيٓ أَخَافُ عَلَيۡكُمۡ عَذَابَ يَوۡمٍ عَظِيمٖ
Kardesleri Hud, onlara: "Allah'a karsı gelmekten sakınmaz mısınız? Dogrusu ben size gonderilmis guvenilir bir elciyim; Allah'tan sakının ve bana itaat edin. Buna karsı sizden bir ucret istemiyorum; benim ecrim ancak Alemlerin Rabbine aittir. Siz her yuksek yere koca bir bina kurup, bos seyle mi ugrasırsınız? Temelli kalacagınızı umarak saglam yapılar mı edinirsiniz? Yakaladıgınızı zorbaca mı yakalarsınız? Artık Allah'tan sakının ve bana itaat edin. Bildiginiz seyleri size verenden sakının; davarları, ogulları, bahceleri ve akarsuları size O vermistir. Dogrusu hakkınızda buyuk gunun azabından korkuyorum" dedi
Surah Ash-Shuara, Verse 135
قَالُواْ سَوَآءٌ عَلَيۡنَآ أَوَعَظۡتَ أَمۡ لَمۡ تَكُن مِّنَ ٱلۡوَٰعِظِينَ
Ister ogut ver, ister ogut verenlerden olma, bizce birdir
Surah Ash-Shuara, Verse 136
إِنۡ هَٰذَآ إِلَّا خُلُقُ ٱلۡأَوَّلِينَ
Bu durumumuz oncekilerin gelenegidir. Biz azaba ugratılacak da degiliz" dediler
Surah Ash-Shuara, Verse 137
وَمَا نَحۡنُ بِمُعَذَّبِينَ
Bu durumumuz oncekilerin gelenegidir. Biz azaba ugratılacak da degiliz" dediler
Surah Ash-Shuara, Verse 138
فَكَذَّبُوهُ فَأَهۡلَكۡنَٰهُمۡۚ إِنَّ فِي ذَٰلِكَ لَأٓيَةٗۖ وَمَا كَانَ أَكۡثَرُهُم مُّؤۡمِنِينَ
Boylece onu yalanladılar; Biz de kendilerini yok ettik. Bunda suphesiz ki ders vardır; ama cogu inanmamıstır
Surah Ash-Shuara, Verse 139
وَإِنَّ رَبَّكَ لَهُوَ ٱلۡعَزِيزُ ٱلرَّحِيمُ
Dogrusu Rabbin gucludur, merhametlidir
Surah Ash-Shuara, Verse 140
كَذَّبَتۡ ثَمُودُ ٱلۡمُرۡسَلِينَ
Semud milleti de peygamberleri yalanladı
Surah Ash-Shuara, Verse 141
إِذۡ قَالَ لَهُمۡ أَخُوهُمۡ صَٰلِحٌ أَلَا تَتَّقُونَ
Kardesleri Salih onlara: "Allah'a karsı gelmekten sakınmaz mısınız? Dogrusu ben size gonderilmis guvenilir bir elciyim; artık Allah'tan sakının ve bana itaat edin. Ben buna karsı sizden bir ucret istemiyorum; benim ecrim ancak Alemlerin Rabbine aittir. Burada bahcelerde, pınar baslarında, ekinler, salkımları sarkmıs hurmalıklar arasında guven icinde bırakılır mısınız? Daglarda ustalıkla evler oyar mısınız? Artık Allah'tan sakının, bana itaat edin. Yeryuzunu ıslah etmeyip, bozgunculuk yapan beyinsizlerin emirlerine itaat etmeyin" dedi
Surah Ash-Shuara, Verse 142
إِنِّي لَكُمۡ رَسُولٌ أَمِينٞ
Kardesleri Salih onlara: "Allah'a karsı gelmekten sakınmaz mısınız? Dogrusu ben size gonderilmis guvenilir bir elciyim; artık Allah'tan sakının ve bana itaat edin. Ben buna karsı sizden bir ucret istemiyorum; benim ecrim ancak Alemlerin Rabbine aittir. Burada bahcelerde, pınar baslarında, ekinler, salkımları sarkmıs hurmalıklar arasında guven icinde bırakılır mısınız? Daglarda ustalıkla evler oyar mısınız? Artık Allah'tan sakının, bana itaat edin. Yeryuzunu ıslah etmeyip, bozgunculuk yapan beyinsizlerin emirlerine itaat etmeyin" dedi
Surah Ash-Shuara, Verse 143
فَٱتَّقُواْ ٱللَّهَ وَأَطِيعُونِ
Kardesleri Salih onlara: "Allah'a karsı gelmekten sakınmaz mısınız? Dogrusu ben size gonderilmis guvenilir bir elciyim; artık Allah'tan sakının ve bana itaat edin. Ben buna karsı sizden bir ucret istemiyorum; benim ecrim ancak Alemlerin Rabbine aittir. Burada bahcelerde, pınar baslarında, ekinler, salkımları sarkmıs hurmalıklar arasında guven icinde bırakılır mısınız? Daglarda ustalıkla evler oyar mısınız? Artık Allah'tan sakının, bana itaat edin. Yeryuzunu ıslah etmeyip, bozgunculuk yapan beyinsizlerin emirlerine itaat etmeyin" dedi
Surah Ash-Shuara, Verse 144
وَمَآ أَسۡـَٔلُكُمۡ عَلَيۡهِ مِنۡ أَجۡرٍۖ إِنۡ أَجۡرِيَ إِلَّا عَلَىٰ رَبِّ ٱلۡعَٰلَمِينَ
Kardesleri Salih onlara: "Allah'a karsı gelmekten sakınmaz mısınız? Dogrusu ben size gonderilmis guvenilir bir elciyim; artık Allah'tan sakının ve bana itaat edin. Ben buna karsı sizden bir ucret istemiyorum; benim ecrim ancak Alemlerin Rabbine aittir. Burada bahcelerde, pınar baslarında, ekinler, salkımları sarkmıs hurmalıklar arasında guven icinde bırakılır mısınız? Daglarda ustalıkla evler oyar mısınız? Artık Allah'tan sakının, bana itaat edin. Yeryuzunu ıslah etmeyip, bozgunculuk yapan beyinsizlerin emirlerine itaat etmeyin" dedi
Surah Ash-Shuara, Verse 145
أَتُتۡرَكُونَ فِي مَا هَٰهُنَآ ءَامِنِينَ
Kardesleri Salih onlara: "Allah'a karsı gelmekten sakınmaz mısınız? Dogrusu ben size gonderilmis guvenilir bir elciyim; artık Allah'tan sakının ve bana itaat edin. Ben buna karsı sizden bir ucret istemiyorum; benim ecrim ancak Alemlerin Rabbine aittir. Burada bahcelerde, pınar baslarında, ekinler, salkımları sarkmıs hurmalıklar arasında guven icinde bırakılır mısınız? Daglarda ustalıkla evler oyar mısınız? Artık Allah'tan sakının, bana itaat edin. Yeryuzunu ıslah etmeyip, bozgunculuk yapan beyinsizlerin emirlerine itaat etmeyin" dedi
Surah Ash-Shuara, Verse 146
فِي جَنَّـٰتٖ وَعُيُونٖ
Kardesleri Salih onlara: "Allah'a karsı gelmekten sakınmaz mısınız? Dogrusu ben size gonderilmis guvenilir bir elciyim; artık Allah'tan sakının ve bana itaat edin. Ben buna karsı sizden bir ucret istemiyorum; benim ecrim ancak Alemlerin Rabbine aittir. Burada bahcelerde, pınar baslarında, ekinler, salkımları sarkmıs hurmalıklar arasında guven icinde bırakılır mısınız? Daglarda ustalıkla evler oyar mısınız? Artık Allah'tan sakının, bana itaat edin. Yeryuzunu ıslah etmeyip, bozgunculuk yapan beyinsizlerin emirlerine itaat etmeyin" dedi
Surah Ash-Shuara, Verse 147
وَزُرُوعٖ وَنَخۡلٖ طَلۡعُهَا هَضِيمٞ
Kardesleri Salih onlara: "Allah'a karsı gelmekten sakınmaz mısınız? Dogrusu ben size gonderilmis guvenilir bir elciyim; artık Allah'tan sakının ve bana itaat edin. Ben buna karsı sizden bir ucret istemiyorum; benim ecrim ancak Alemlerin Rabbine aittir. Burada bahcelerde, pınar baslarında, ekinler, salkımları sarkmıs hurmalıklar arasında guven icinde bırakılır mısınız? Daglarda ustalıkla evler oyar mısınız? Artık Allah'tan sakının, bana itaat edin. Yeryuzunu ıslah etmeyip, bozgunculuk yapan beyinsizlerin emirlerine itaat etmeyin" dedi
Surah Ash-Shuara, Verse 148
وَتَنۡحِتُونَ مِنَ ٱلۡجِبَالِ بُيُوتٗا فَٰرِهِينَ
Kardesleri Salih onlara: "Allah'a karsı gelmekten sakınmaz mısınız? Dogrusu ben size gonderilmis guvenilir bir elciyim; artık Allah'tan sakının ve bana itaat edin. Ben buna karsı sizden bir ucret istemiyorum; benim ecrim ancak Alemlerin Rabbine aittir. Burada bahcelerde, pınar baslarında, ekinler, salkımları sarkmıs hurmalıklar arasında guven icinde bırakılır mısınız? Daglarda ustalıkla evler oyar mısınız? Artık Allah'tan sakının, bana itaat edin. Yeryuzunu ıslah etmeyip, bozgunculuk yapan beyinsizlerin emirlerine itaat etmeyin" dedi
Surah Ash-Shuara, Verse 149
فَٱتَّقُواْ ٱللَّهَ وَأَطِيعُونِ
Kardesleri Salih onlara: "Allah'a karsı gelmekten sakınmaz mısınız? Dogrusu ben size gonderilmis guvenilir bir elciyim; artık Allah'tan sakının ve bana itaat edin. Ben buna karsı sizden bir ucret istemiyorum; benim ecrim ancak Alemlerin Rabbine aittir. Burada bahcelerde, pınar baslarında, ekinler, salkımları sarkmıs hurmalıklar arasında guven icinde bırakılır mısınız? Daglarda ustalıkla evler oyar mısınız? Artık Allah'tan sakının, bana itaat edin. Yeryuzunu ıslah etmeyip, bozgunculuk yapan beyinsizlerin emirlerine itaat etmeyin" dedi
Surah Ash-Shuara, Verse 150
وَلَا تُطِيعُوٓاْ أَمۡرَ ٱلۡمُسۡرِفِينَ
Kardesleri Salih onlara: "Allah'a karsı gelmekten sakınmaz mısınız? Dogrusu ben size gonderilmis guvenilir bir elciyim; artık Allah'tan sakının ve bana itaat edin. Ben buna karsı sizden bir ucret istemiyorum; benim ecrim ancak Alemlerin Rabbine aittir. Burada bahcelerde, pınar baslarında, ekinler, salkımları sarkmıs hurmalıklar arasında guven icinde bırakılır mısınız? Daglarda ustalıkla evler oyar mısınız? Artık Allah'tan sakının, bana itaat edin. Yeryuzunu ıslah etmeyip, bozgunculuk yapan beyinsizlerin emirlerine itaat etmeyin" dedi
Surah Ash-Shuara, Verse 151
ٱلَّذِينَ يُفۡسِدُونَ فِي ٱلۡأَرۡضِ وَلَا يُصۡلِحُونَ
Kardesleri Salih onlara: "Allah'a karsı gelmekten sakınmaz mısınız? Dogrusu ben size gonderilmis guvenilir bir elciyim; artık Allah'tan sakının ve bana itaat edin. Ben buna karsı sizden bir ucret istemiyorum; benim ecrim ancak Alemlerin Rabbine aittir. Burada bahcelerde, pınar baslarında, ekinler, salkımları sarkmıs hurmalıklar arasında guven icinde bırakılır mısınız? Daglarda ustalıkla evler oyar mısınız? Artık Allah'tan sakının, bana itaat edin. Yeryuzunu ıslah etmeyip, bozgunculuk yapan beyinsizlerin emirlerine itaat etmeyin" dedi
Surah Ash-Shuara, Verse 152
قَالُوٓاْ إِنَّمَآ أَنتَ مِنَ ٱلۡمُسَحَّرِينَ
Sen suphesiz buyulenmisin birisin; bizim gibi bir insandan baska birsey degilsin. Eger dogru sozlu isen bir belge getir" dediler
Surah Ash-Shuara, Verse 153
مَآ أَنتَ إِلَّا بَشَرٞ مِّثۡلُنَا فَأۡتِ بِـَٔايَةٍ إِن كُنتَ مِنَ ٱلصَّـٰدِقِينَ
Sen suphesiz buyulenmisin birisin; bizim gibi bir insandan baska birsey degilsin. Eger dogru sozlu isen bir belge getir" dediler
Surah Ash-Shuara, Verse 154
قَالَ هَٰذِهِۦ نَاقَةٞ لَّهَا شِرۡبٞ وَلَكُمۡ شِرۡبُ يَوۡمٖ مَّعۡلُومٖ
Salih: " Iste belge bu devedir. Kuyudan su icmek hakkı belirli bir gun onun ve belirli bir gun de sizindir; sakın ona bir kotuluk yapmayın, yoksa sizi buyuk gunun azabı yakalar" dedi
Surah Ash-Shuara, Verse 155
وَلَا تَمَسُّوهَا بِسُوٓءٖ فَيَأۡخُذَكُمۡ عَذَابُ يَوۡمٍ عَظِيمٖ
Salih: " Iste belge bu devedir. Kuyudan su icmek hakkı belirli bir gun onun ve belirli bir gun de sizindir; sakın ona bir kotuluk yapmayın, yoksa sizi buyuk gunun azabı yakalar" dedi
Surah Ash-Shuara, Verse 156
فَعَقَرُوهَا فَأَصۡبَحُواْ نَٰدِمِينَ
Onlar ise deveyi kestiler; ama pisman da oldular
Surah Ash-Shuara, Verse 157
فَأَخَذَهُمُ ٱلۡعَذَابُۚ إِنَّ فِي ذَٰلِكَ لَأٓيَةٗۖ وَمَا كَانَ أَكۡثَرُهُم مُّؤۡمِنِينَ
Bunun uzerine onları azap yakaladı. Dogrusu bunda bir ders vardır, fakat cogu inanmamıstır
Surah Ash-Shuara, Verse 158
وَإِنَّ رَبَّكَ لَهُوَ ٱلۡعَزِيزُ ٱلرَّحِيمُ
Rabbin suphesiz gucludur, merhametlidir
Surah Ash-Shuara, Verse 159
كَذَّبَتۡ قَوۡمُ لُوطٍ ٱلۡمُرۡسَلِينَ
Lut milleti de peygamberleri yalanladı
Surah Ash-Shuara, Verse 160
إِذۡ قَالَ لَهُمۡ أَخُوهُمۡ لُوطٌ أَلَا تَتَّقُونَ
Kardesleri Lut, onlara: "Allah'a karsı gelmekten sakınmaz mısınız? Dogrusu ben size gonderilmis guvenilir bir elciyim. Artık Allah'tan sakının ve bana itaat edin. Buna karsı sizden bir ucret istemiyorum; benim ecrim ancak Alemlerin Rabbine aittir. Rabbinizin sizin icin yarattıgı esleri bırakıp da, insanlar arasında, erkeklere mi yaklasıyorsunuz? Dogrusu siz azmıs bir milletsiniz" dedi
Surah Ash-Shuara, Verse 161
إِنِّي لَكُمۡ رَسُولٌ أَمِينٞ
Kardesleri Lut, onlara: "Allah'a karsı gelmekten sakınmaz mısınız? Dogrusu ben size gonderilmis guvenilir bir elciyim. Artık Allah'tan sakının ve bana itaat edin. Buna karsı sizden bir ucret istemiyorum; benim ecrim ancak Alemlerin Rabbine aittir. Rabbinizin sizin icin yarattıgı esleri bırakıp da, insanlar arasında, erkeklere mi yaklasıyorsunuz? Dogrusu siz azmıs bir milletsiniz" dedi
Surah Ash-Shuara, Verse 162
فَٱتَّقُواْ ٱللَّهَ وَأَطِيعُونِ
Kardesleri Lut, onlara: "Allah'a karsı gelmekten sakınmaz mısınız? Dogrusu ben size gonderilmis guvenilir bir elciyim. Artık Allah'tan sakının ve bana itaat edin. Buna karsı sizden bir ucret istemiyorum; benim ecrim ancak Alemlerin Rabbine aittir. Rabbinizin sizin icin yarattıgı esleri bırakıp da, insanlar arasında, erkeklere mi yaklasıyorsunuz? Dogrusu siz azmıs bir milletsiniz" dedi
Surah Ash-Shuara, Verse 163
وَمَآ أَسۡـَٔلُكُمۡ عَلَيۡهِ مِنۡ أَجۡرٍۖ إِنۡ أَجۡرِيَ إِلَّا عَلَىٰ رَبِّ ٱلۡعَٰلَمِينَ
Kardesleri Lut, onlara: "Allah'a karsı gelmekten sakınmaz mısınız? Dogrusu ben size gonderilmis guvenilir bir elciyim. Artık Allah'tan sakının ve bana itaat edin. Buna karsı sizden bir ucret istemiyorum; benim ecrim ancak Alemlerin Rabbine aittir. Rabbinizin sizin icin yarattıgı esleri bırakıp da, insanlar arasında, erkeklere mi yaklasıyorsunuz? Dogrusu siz azmıs bir milletsiniz" dedi
Surah Ash-Shuara, Verse 164
أَتَأۡتُونَ ٱلذُّكۡرَانَ مِنَ ٱلۡعَٰلَمِينَ
Kardesleri Lut, onlara: "Allah'a karsı gelmekten sakınmaz mısınız? Dogrusu ben size gonderilmis guvenilir bir elciyim. Artık Allah'tan sakının ve bana itaat edin. Buna karsı sizden bir ucret istemiyorum; benim ecrim ancak Alemlerin Rabbine aittir. Rabbinizin sizin icin yarattıgı esleri bırakıp da, insanlar arasında, erkeklere mi yaklasıyorsunuz? Dogrusu siz azmıs bir milletsiniz" dedi
Surah Ash-Shuara, Verse 165
وَتَذَرُونَ مَا خَلَقَ لَكُمۡ رَبُّكُم مِّنۡ أَزۡوَٰجِكُمۚ بَلۡ أَنتُمۡ قَوۡمٌ عَادُونَ
Kardesleri Lut, onlara: "Allah'a karsı gelmekten sakınmaz mısınız? Dogrusu ben size gonderilmis guvenilir bir elciyim. Artık Allah'tan sakının ve bana itaat edin. Buna karsı sizden bir ucret istemiyorum; benim ecrim ancak Alemlerin Rabbine aittir. Rabbinizin sizin icin yarattıgı esleri bırakıp da, insanlar arasında, erkeklere mi yaklasıyorsunuz? Dogrusu siz azmıs bir milletsiniz" dedi
Surah Ash-Shuara, Verse 166
قَالُواْ لَئِن لَّمۡ تَنتَهِ يَٰلُوطُ لَتَكُونَنَّ مِنَ ٱلۡمُخۡرَجِينَ
Ey Lut! Bu sozlerinden vazgecmezsen, mutlaka kovulacaksın" dediler
Surah Ash-Shuara, Verse 167
قَالَ إِنِّي لِعَمَلِكُم مِّنَ ٱلۡقَالِينَ
Lut: "Dogrusu yaptıgınıza cok kızanlardanım. Rabbim! Beni ve ailemi bunların yapageldigi kotulukten kurtar" dedi
Surah Ash-Shuara, Verse 168
رَبِّ نَجِّنِي وَأَهۡلِي مِمَّا يَعۡمَلُونَ
Lut: "Dogrusu yaptıgınıza cok kızanlardanım. Rabbim! Beni ve ailemi bunların yapageldigi kotulukten kurtar" dedi
Surah Ash-Shuara, Verse 169
فَنَجَّيۡنَٰهُ وَأَهۡلَهُۥٓ أَجۡمَعِينَ
Bunun uzerine geride kalan yaslı bir kadın dısında, onu ve ailesini, hepsini kurtardık
Surah Ash-Shuara, Verse 170
إِلَّا عَجُوزٗا فِي ٱلۡغَٰبِرِينَ
Bunun uzerine geride kalan yaslı bir kadın dısında, onu ve ailesini, hepsini kurtardık
Surah Ash-Shuara, Verse 171
ثُمَّ دَمَّرۡنَا ٱلۡأٓخَرِينَ
Digerlerini yerle bir ettik
Surah Ash-Shuara, Verse 172
وَأَمۡطَرۡنَا عَلَيۡهِم مَّطَرٗاۖ فَسَآءَ مَطَرُ ٱلۡمُنذَرِينَ
Uzerlerine de yagmur yagdırdık. Uyarılan fakat yola gelmeyenlerin yagmuru ne kotu idi
Surah Ash-Shuara, Verse 173
إِنَّ فِي ذَٰلِكَ لَأٓيَةٗۖ وَمَا كَانَ أَكۡثَرُهُم مُّؤۡمِنِينَ
Suphesiz bunda bir ders vardır, ama cogu inanmamıstır
Surah Ash-Shuara, Verse 174
وَإِنَّ رَبَّكَ لَهُوَ ٱلۡعَزِيزُ ٱلرَّحِيمُ
Dogrusu Rabbin gucludur, merhametlidir
Surah Ash-Shuara, Verse 175
كَذَّبَ أَصۡحَٰبُ لۡـَٔيۡكَةِ ٱلۡمُرۡسَلِينَ
Ormanlık yerde oturanlar, Eykeliler de peygamberleri yalanladı
Surah Ash-Shuara, Verse 176
إِذۡ قَالَ لَهُمۡ شُعَيۡبٌ أَلَا تَتَّقُونَ
Suayb onlara: "Allah'a karsı gelmekten sakınmaz mısınız? Dogrusu ben size gonderilmis guvenilir bir elciyim. Artık Allah'tan sakının ve bana itaat edin. Ben buna karsı sizden bir ucret istemiyorum, benim ecrim ancak Alemlerin Rabbine aittir. Olcuyu tam yapın, eksiltenlerden olmayın. Dogru terazi ile tartın. Insanların hakkını azaltmayın. Yeryuzunde bozgunculuk yaparak karısıklık cıkarmayın. Sizi ve daha onceki nesilleri yaratandan korkun" dedi
Surah Ash-Shuara, Verse 177
إِنِّي لَكُمۡ رَسُولٌ أَمِينٞ
Suayb onlara: "Allah'a karsı gelmekten sakınmaz mısınız? Dogrusu ben size gonderilmis guvenilir bir elciyim. Artık Allah'tan sakının ve bana itaat edin. Ben buna karsı sizden bir ucret istemiyorum, benim ecrim ancak Alemlerin Rabbine aittir. Olcuyu tam yapın, eksiltenlerden olmayın. Dogru terazi ile tartın. Insanların hakkını azaltmayın. Yeryuzunde bozgunculuk yaparak karısıklık cıkarmayın. Sizi ve daha onceki nesilleri yaratandan korkun" dedi
Surah Ash-Shuara, Verse 178
فَٱتَّقُواْ ٱللَّهَ وَأَطِيعُونِ
Suayb onlara: "Allah'a karsı gelmekten sakınmaz mısınız? Dogrusu ben size gonderilmis guvenilir bir elciyim. Artık Allah'tan sakının ve bana itaat edin. Ben buna karsı sizden bir ucret istemiyorum, benim ecrim ancak Alemlerin Rabbine aittir. Olcuyu tam yapın, eksiltenlerden olmayın. Dogru terazi ile tartın. Insanların hakkını azaltmayın. Yeryuzunde bozgunculuk yaparak karısıklık cıkarmayın. Sizi ve daha onceki nesilleri yaratandan korkun" dedi
Surah Ash-Shuara, Verse 179
وَمَآ أَسۡـَٔلُكُمۡ عَلَيۡهِ مِنۡ أَجۡرٍۖ إِنۡ أَجۡرِيَ إِلَّا عَلَىٰ رَبِّ ٱلۡعَٰلَمِينَ
Suayb onlara: "Allah'a karsı gelmekten sakınmaz mısınız? Dogrusu ben size gonderilmis guvenilir bir elciyim. Artık Allah'tan sakının ve bana itaat edin. Ben buna karsı sizden bir ucret istemiyorum, benim ecrim ancak Alemlerin Rabbine aittir. Olcuyu tam yapın, eksiltenlerden olmayın. Dogru terazi ile tartın. Insanların hakkını azaltmayın. Yeryuzunde bozgunculuk yaparak karısıklık cıkarmayın. Sizi ve daha onceki nesilleri yaratandan korkun" dedi
Surah Ash-Shuara, Verse 180
۞أَوۡفُواْ ٱلۡكَيۡلَ وَلَا تَكُونُواْ مِنَ ٱلۡمُخۡسِرِينَ
Suayb onlara: "Allah'a karsı gelmekten sakınmaz mısınız? Dogrusu ben size gonderilmis guvenilir bir elciyim. Artık Allah'tan sakının ve bana itaat edin. Ben buna karsı sizden bir ucret istemiyorum, benim ecrim ancak Alemlerin Rabbine aittir. Olcuyu tam yapın, eksiltenlerden olmayın. Dogru terazi ile tartın. Insanların hakkını azaltmayın. Yeryuzunde bozgunculuk yaparak karısıklık cıkarmayın. Sizi ve daha onceki nesilleri yaratandan korkun" dedi
Surah Ash-Shuara, Verse 181
وَزِنُواْ بِٱلۡقِسۡطَاسِ ٱلۡمُسۡتَقِيمِ
Suayb onlara: "Allah'a karsı gelmekten sakınmaz mısınız? Dogrusu ben size gonderilmis guvenilir bir elciyim. Artık Allah'tan sakının ve bana itaat edin. Ben buna karsı sizden bir ucret istemiyorum, benim ecrim ancak Alemlerin Rabbine aittir. Olcuyu tam yapın, eksiltenlerden olmayın. Dogru terazi ile tartın. Insanların hakkını azaltmayın. Yeryuzunde bozgunculuk yaparak karısıklık cıkarmayın. Sizi ve daha onceki nesilleri yaratandan korkun" dedi
Surah Ash-Shuara, Verse 182
وَلَا تَبۡخَسُواْ ٱلنَّاسَ أَشۡيَآءَهُمۡ وَلَا تَعۡثَوۡاْ فِي ٱلۡأَرۡضِ مُفۡسِدِينَ
Suayb onlara: "Allah'a karsı gelmekten sakınmaz mısınız? Dogrusu ben size gonderilmis guvenilir bir elciyim. Artık Allah'tan sakının ve bana itaat edin. Ben buna karsı sizden bir ucret istemiyorum, benim ecrim ancak Alemlerin Rabbine aittir. Olcuyu tam yapın, eksiltenlerden olmayın. Dogru terazi ile tartın. Insanların hakkını azaltmayın. Yeryuzunde bozgunculuk yaparak karısıklık cıkarmayın. Sizi ve daha onceki nesilleri yaratandan korkun" dedi
Surah Ash-Shuara, Verse 183
وَٱتَّقُواْ ٱلَّذِي خَلَقَكُمۡ وَٱلۡجِبِلَّةَ ٱلۡأَوَّلِينَ
Suayb onlara: "Allah'a karsı gelmekten sakınmaz mısınız? Dogrusu ben size gonderilmis guvenilir bir elciyim. Artık Allah'tan sakının ve bana itaat edin. Ben buna karsı sizden bir ucret istemiyorum, benim ecrim ancak Alemlerin Rabbine aittir. Olcuyu tam yapın, eksiltenlerden olmayın. Dogru terazi ile tartın. Insanların hakkını azaltmayın. Yeryuzunde bozgunculuk yaparak karısıklık cıkarmayın. Sizi ve daha onceki nesilleri yaratandan korkun" dedi
Surah Ash-Shuara, Verse 184
قَالُوٓاْ إِنَّمَآ أَنتَ مِنَ ٱلۡمُسَحَّرِينَ
Sen ancak buyulenmisin birisin. Bizim gibi bir insandan baska bir sey degilsin. Dogrusu seni yalancılardan sanıyoruz. Eger dogru sozlu isen gogun bir parcasını ustumuze dusur" dediler
Surah Ash-Shuara, Verse 185
وَمَآ أَنتَ إِلَّا بَشَرٞ مِّثۡلُنَا وَإِن نَّظُنُّكَ لَمِنَ ٱلۡكَٰذِبِينَ
Sen ancak buyulenmisin birisin. Bizim gibi bir insandan baska bir sey degilsin. Dogrusu seni yalancılardan sanıyoruz. Eger dogru sozlu isen gogun bir parcasını ustumuze dusur" dediler
Surah Ash-Shuara, Verse 186
فَأَسۡقِطۡ عَلَيۡنَا كِسَفٗا مِّنَ ٱلسَّمَآءِ إِن كُنتَ مِنَ ٱلصَّـٰدِقِينَ
Sen ancak buyulenmisin birisin. Bizim gibi bir insandan baska bir sey degilsin. Dogrusu seni yalancılardan sanıyoruz. Eger dogru sozlu isen gogun bir parcasını ustumuze dusur" dediler
Surah Ash-Shuara, Verse 187
قَالَ رَبِّيٓ أَعۡلَمُ بِمَا تَعۡمَلُونَ
Suayb: "Rabbim yaptıklarınızı cok iyi bilir" dedi
Surah Ash-Shuara, Verse 188
فَكَذَّبُوهُ فَأَخَذَهُمۡ عَذَابُ يَوۡمِ ٱلظُّلَّةِۚ إِنَّهُۥ كَانَ عَذَابَ يَوۡمٍ عَظِيمٍ
Ama onu yalanladılar. Bunun uzerine onları bulutlu bir gunun azabı yakaladı. Gercekten o gun, azabı buyuk bir gundu
Surah Ash-Shuara, Verse 189
إِنَّ فِي ذَٰلِكَ لَأٓيَةٗۖ وَمَا كَانَ أَكۡثَرُهُم مُّؤۡمِنِينَ
Dogrusu bunda bir ders vardır. Fakat cogu inanmamıstır
Surah Ash-Shuara, Verse 190
وَإِنَّ رَبَّكَ لَهُوَ ٱلۡعَزِيزُ ٱلرَّحِيمُ
Rabbin suphesiz gucludur, merhametlidir
Surah Ash-Shuara, Verse 191
وَإِنَّهُۥ لَتَنزِيلُ رَبِّ ٱلۡعَٰلَمِينَ
Suphesiz Kuran Alemlerin Rabbinin indirmesidir
Surah Ash-Shuara, Verse 192
نَزَلَ بِهِ ٱلرُّوحُ ٱلۡأَمِينُ
Apacık Arap diliyle, uyaranlardan olman icin onu Cebrail senin kalbine indirmistir
Surah Ash-Shuara, Verse 193
عَلَىٰ قَلۡبِكَ لِتَكُونَ مِنَ ٱلۡمُنذِرِينَ
Apacık Arap diliyle, uyaranlardan olman icin onu Cebrail senin kalbine indirmistir
Surah Ash-Shuara, Verse 194
بِلِسَانٍ عَرَبِيّٖ مُّبِينٖ
Apacık Arap diliyle, uyaranlardan olman icin onu Cebrail senin kalbine indirmistir
Surah Ash-Shuara, Verse 195
وَإِنَّهُۥ لَفِي زُبُرِ ٱلۡأَوَّلِينَ
O, daha oncekilerin kitabında da zikredilmistir
Surah Ash-Shuara, Verse 196
أَوَلَمۡ يَكُن لَّهُمۡ ءَايَةً أَن يَعۡلَمَهُۥ عُلَمَـٰٓؤُاْ بَنِيٓ إِسۡرَـٰٓءِيلَ
Israilogulları bilginlerinin bunu bilmeye bir delilleri yok muydu
Surah Ash-Shuara, Verse 197
وَلَوۡ نَزَّلۡنَٰهُ عَلَىٰ بَعۡضِ ٱلۡأَعۡجَمِينَ
Biz Kuran'ı Arapca bilmeyen kimselerden birine indirseydik de o bunları okusaydı yine de ona inanmazlardı
Surah Ash-Shuara, Verse 198
فَقَرَأَهُۥ عَلَيۡهِم مَّا كَانُواْ بِهِۦ مُؤۡمِنِينَ
Biz Kuran'ı Arapca bilmeyen kimselerden birine indirseydik de o bunları okusaydı yine de ona inanmazlardı
Surah Ash-Shuara, Verse 199
كَذَٰلِكَ سَلَكۡنَٰهُ فِي قُلُوبِ ٱلۡمُجۡرِمِينَ
Sucluların kalblerine Kuran'ı boylece sokarız da, can yakıcı azabı gormedikce ona inanmazlar. Bu azap onlara haberleri olmadan geliverecektir
Surah Ash-Shuara, Verse 200
لَا يُؤۡمِنُونَ بِهِۦ حَتَّىٰ يَرَوُاْ ٱلۡعَذَابَ ٱلۡأَلِيمَ
Sucluların kalblerine Kuran'ı boylece sokarız da, can yakıcı azabı gormedikce ona inanmazlar. Bu azap onlara haberleri olmadan geliverecektir
Surah Ash-Shuara, Verse 201
فَيَأۡتِيَهُم بَغۡتَةٗ وَهُمۡ لَا يَشۡعُرُونَ
Sucluların kalblerine Kuran'ı boylece sokarız da, can yakıcı azabı gormedikce ona inanmazlar. Bu azap onlara haberleri olmadan geliverecektir
Surah Ash-Shuara, Verse 202
فَيَقُولُواْ هَلۡ نَحۡنُ مُنظَرُونَ
O zaman "Erteye bırakılmaz mıyız?" derler
Surah Ash-Shuara, Verse 203
أَفَبِعَذَابِنَا يَسۡتَعۡجِلُونَ
Bizim azabımızı mı acele istiyorlardı
Surah Ash-Shuara, Verse 204
أَفَرَءَيۡتَ إِن مَّتَّعۡنَٰهُمۡ سِنِينَ
Soylesene, Biz onlara yıllar yılı nimetler vermis olsak, sonra da tehdit edildikleri sey baslarına gelse, kendilerine verilmis olan nimetler onlara bir fayda saglar mı
Surah Ash-Shuara, Verse 205
ثُمَّ جَآءَهُم مَّا كَانُواْ يُوعَدُونَ
Soylesene, Biz onlara yıllar yılı nimetler vermis olsak, sonra da tehdit edildikleri sey baslarına gelse, kendilerine verilmis olan nimetler onlara bir fayda saglar mı
Surah Ash-Shuara, Verse 206
مَآ أَغۡنَىٰ عَنۡهُم مَّا كَانُواْ يُمَتَّعُونَ
Soylesene, Biz onlara yıllar yılı nimetler vermis olsak, sonra da tehdit edildikleri sey baslarına gelse, kendilerine verilmis olan nimetler onlara bir fayda saglar mı
Surah Ash-Shuara, Verse 207
وَمَآ أَهۡلَكۡنَا مِن قَرۡيَةٍ إِلَّا لَهَا مُنذِرُونَ
Hicbir kent halkını kendilerine ogut veren uyarıcılar gelmeden yok etmedik. Biz zalim degiliz
Surah Ash-Shuara, Verse 208
ذِكۡرَىٰ وَمَا كُنَّا ظَٰلِمِينَ
Hicbir kent halkını kendilerine ogut veren uyarıcılar gelmeden yok etmedik. Biz zalim degiliz
Surah Ash-Shuara, Verse 209
وَمَا تَنَزَّلَتۡ بِهِ ٱلشَّيَٰطِينُ
Kuran'ı seytanlar indirmemistir
Surah Ash-Shuara, Verse 210
وَمَا يَنۢبَغِي لَهُمۡ وَمَا يَسۡتَطِيعُونَ
Bu onlara dusmez, zaten gucleri de yetmez
Surah Ash-Shuara, Verse 211
إِنَّهُمۡ عَنِ ٱلسَّمۡعِ لَمَعۡزُولُونَ
Dogrusu onlar vahyi dinlemekten uzak tutulmuslardır
Surah Ash-Shuara, Verse 212
فَلَا تَدۡعُ مَعَ ٱللَّهِ إِلَٰهًا ءَاخَرَ فَتَكُونَ مِنَ ٱلۡمُعَذَّبِينَ
O halde sakın Allah'ın yanında baska tanrı tutup ona yalvarma, yoksa azap goreceklerden olursun
Surah Ash-Shuara, Verse 213
وَأَنذِرۡ عَشِيرَتَكَ ٱلۡأَقۡرَبِينَ
Once en yakın hısımlarını uyar
Surah Ash-Shuara, Verse 214
وَٱخۡفِضۡ جَنَاحَكَ لِمَنِ ٱتَّبَعَكَ مِنَ ٱلۡمُؤۡمِنِينَ
Sana uyan muminleri kanatların altına al
Surah Ash-Shuara, Verse 215
فَإِنۡ عَصَوۡكَ فَقُلۡ إِنِّي بَرِيٓءٞ مِّمَّا تَعۡمَلُونَ
Sana baskaldırırlarsa: "Yaptıklarınızdan uzagım" de
Surah Ash-Shuara, Verse 216
وَتَوَكَّلۡ عَلَى ٱلۡعَزِيزِ ٱلرَّحِيمِ
Senin kalkıp namaz kılanlar arasında bulundugunu goren, guclu ve merhametli olan Allah'a guven. Dogrusu O isitir ve bilir
Surah Ash-Shuara, Verse 217
ٱلَّذِي يَرَىٰكَ حِينَ تَقُومُ
Senin kalkıp namaz kılanlar arasında bulundugunu goren, guclu ve merhametli olan Allah'a guven. Dogrusu O isitir ve bilir
Surah Ash-Shuara, Verse 218
وَتَقَلُّبَكَ فِي ٱلسَّـٰجِدِينَ
Senin kalkıp namaz kılanlar arasında bulundugunu goren, guclu ve merhametli olan Allah'a guven. Dogrusu O isitir ve bilir
Surah Ash-Shuara, Verse 219
إِنَّهُۥ هُوَ ٱلسَّمِيعُ ٱلۡعَلِيمُ
Senin kalkıp namaz kılanlar arasında bulundugunu goren, guclu ve merhametli olan Allah'a guven. Dogrusu O isitir ve bilir
Surah Ash-Shuara, Verse 220
هَلۡ أُنَبِّئُكُمۡ عَلَىٰ مَن تَنَزَّلُ ٱلشَّيَٰطِينُ
Seytanların kime indigini size haber vereyim mi?" de
Surah Ash-Shuara, Verse 221
تَنَزَّلُ عَلَىٰ كُلِّ أَفَّاكٍ أَثِيمٖ
Onlar, gunahkar iftiracıların hepsine iner
Surah Ash-Shuara, Verse 222
يُلۡقُونَ ٱلسَّمۡعَ وَأَكۡثَرُهُمۡ كَٰذِبُونَ
Bunlar seytanlara kulak verirler, cogu yalancıdırlar
Surah Ash-Shuara, Verse 223
وَٱلشُّعَرَآءُ يَتَّبِعُهُمُ ٱلۡغَاوُۥنَ
O sairlere gelince; onlara azgınlar uyar
Surah Ash-Shuara, Verse 224
أَلَمۡ تَرَ أَنَّهُمۡ فِي كُلِّ وَادٖ يَهِيمُونَ
Onların her vadide saskın saskın dolastıklarını ve yapmadıklarını yaptık dediklerini gormez misin
Surah Ash-Shuara, Verse 225
وَأَنَّهُمۡ يَقُولُونَ مَا لَا يَفۡعَلُونَ
Onların her vadide saskın saskın dolastıklarını ve yapmadıklarını yaptık dediklerini gormez misin
Surah Ash-Shuara, Verse 226
إِلَّا ٱلَّذِينَ ءَامَنُواْ وَعَمِلُواْ ٱلصَّـٰلِحَٰتِ وَذَكَرُواْ ٱللَّهَ كَثِيرٗا وَٱنتَصَرُواْ مِنۢ بَعۡدِ مَا ظُلِمُواْۗ وَسَيَعۡلَمُ ٱلَّذِينَ ظَلَمُوٓاْ أَيَّ مُنقَلَبٖ يَنقَلِبُونَ
Ancak inanıp yararlı is isleyenler, Allah'ı cok cok ananlar ve haksızlıga ugratıldıklarında haklarını alanlar bunun dısındadır. Haksızlık eden kimseler nasıl bir yıkılısla yıkılacaklarını anlayacaklardır
Surah Ash-Shuara, Verse 227