Surah Al-Masadd - Turkish Translation by Edip Yuksel
تَبَّتۡ يَدَآ أَبِي لَهَبٖ وَتَبَّ
Ateş kürükleyenin elleri kahrolsun, zaten kendisi kahroldu
Surah Al-Masadd, Verse 1
مَآ أَغۡنَىٰ عَنۡهُ مَالُهُۥ وَمَا كَسَبَ
Ne parası, ne de bir kazancı ona yaramadı
Surah Al-Masadd, Verse 2
سَيَصۡلَىٰ نَارٗا ذَاتَ لَهَبٖ
O, alev sahibi bir ateşe girecektir
Surah Al-Masadd, Verse 3
وَٱمۡرَأَتُهُۥ حَمَّالَةَ ٱلۡحَطَبِ
Odun taşıyan (zulmun ateşine yakıt hazırlayan) karısı da
Surah Al-Masadd, Verse 4
فِي جِيدِهَا حَبۡلٞ مِّن مَّسَدِۭ
Boynunda, dikenlerden/liften örülmüş bir ip bulunduğu (kötülükleri boynuna dolanmış) halde
Surah Al-Masadd, Verse 5