Surah As-Sajda - Turkish Translation by Hasan Basri Cantay
الٓمٓ
Elif, Lam, Mim
Surah As-Sajda, Verse 1
تَنزِيلُ ٱلۡكِتَٰبِ لَا رَيۡبَ فِيهِ مِن رَّبِّ ٱلۡعَٰلَمِينَ
Bu kitabın indirilmesi, ki onda hicbir subhe yokdur, aalemlerin Rabbindendir
Surah As-Sajda, Verse 2
أَمۡ يَقُولُونَ ٱفۡتَرَىٰهُۚ بَلۡ هُوَ ٱلۡحَقُّ مِن رَّبِّكَ لِتُنذِرَ قَوۡمٗا مَّآ أَتَىٰهُم مِّن نَّذِيرٖ مِّن قَبۡلِكَ لَعَلَّهُمۡ يَهۡتَدُونَ
Yoksa o, bunu kendiliginden mi uydurdu diyorlar? Hayır, o Rabbinden (gelen bir) hakdır. (Biz onu) senden evvel kendilerine inzar edici hicbir (peygamber) gelmemis olan bir kavme, (tutdukları yolun) korkunc aakıbetlerini haber vermen icin (indirdik). Olur ki onlar hidayeti kabul ederler
Surah As-Sajda, Verse 3
ٱللَّهُ ٱلَّذِي خَلَقَ ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَٱلۡأَرۡضَ وَمَا بَيۡنَهُمَا فِي سِتَّةِ أَيَّامٖ ثُمَّ ٱسۡتَوَىٰ عَلَى ٱلۡعَرۡشِۖ مَا لَكُم مِّن دُونِهِۦ مِن وَلِيّٖ وَلَا شَفِيعٍۚ أَفَلَا تَتَذَكَّرُونَ
Allah, gokleri ve yeri ve bunların arasında olan seyleri altı gunde yaratan, sonra hukmu arsı istila edendir. Sizin Ondan baska hicbir yariniz ve (azabınızı giderecek) hicbir yardımcınız yokdur. Artık iyice dusunmez misiniz
Surah As-Sajda, Verse 4
يُدَبِّرُ ٱلۡأَمۡرَ مِنَ ٱلسَّمَآءِ إِلَى ٱلۡأَرۡضِ ثُمَّ يَعۡرُجُ إِلَيۡهِ فِي يَوۡمٖ كَانَ مِقۡدَارُهُۥٓ أَلۡفَ سَنَةٖ مِّمَّا تَعُدُّونَ
Gokden yere kadar her isi O tedbir eder. Sonra (o is) sizin sayageldiginizce bin sene mıkdarında olan (mesafeye) bir gunde yine Ona yukselir
Surah As-Sajda, Verse 5
ذَٰلِكَ عَٰلِمُ ٱلۡغَيۡبِ وَٱلشَّهَٰدَةِ ٱلۡعَزِيزُ ٱلرَّحِيمُ
Iste gorunmeyeni de, goruneni de bilen, yegane gaalib olan, (ehl-i taatini) cok esirgeyen (Haalik-ı mudebbir) budur
Surah As-Sajda, Verse 6
ٱلَّذِيٓ أَحۡسَنَ كُلَّ شَيۡءٍ خَلَقَهُۥۖ وَبَدَأَ خَلۡقَ ٱلۡإِنسَٰنِ مِن طِينٖ
Ki O, yaratdıgı her sey´i guzel yapan, insanı yaratmıya da camurdan baslıyandır
Surah As-Sajda, Verse 7
ثُمَّ جَعَلَ نَسۡلَهُۥ مِن سُلَٰلَةٖ مِّن مَّآءٖ مَّهِينٖ
Sonra O, bunun zurriyyetini hakıyr bir sudan meydana gelen nutfeden yapmısdır
Surah As-Sajda, Verse 8
ثُمَّ سَوَّىٰهُ وَنَفَخَ فِيهِ مِن رُّوحِهِۦۖ وَجَعَلَ لَكُمُ ٱلسَّمۡعَ وَٱلۡأَبۡصَٰرَ وَٱلۡأَفۡـِٔدَةَۚ قَلِيلٗا مَّا تَشۡكُرُونَ
Sonra onu duzeltib tamamladı. Icine ruuhundan ufurdu. Sizin icin kulaklar, gozler, gonuller yaratdı. Ne az sukredersiniz
Surah As-Sajda, Verse 9
وَقَالُوٓاْ أَءِذَا ضَلَلۡنَا فِي ٱلۡأَرۡضِ أَءِنَّا لَفِي خَلۡقٖ جَدِيدِۭۚ بَلۡ هُم بِلِقَآءِ رَبِّهِمۡ كَٰفِرُونَ
Dediler ki: «Biz yerde (curuyub) gaalib oldugumuz vakit mı, hakıykaten biz mi yeni bir yaratılısda (bulunacagız)»? Evet, onlar Rablerine kavusmayı inkar edicidirler
Surah As-Sajda, Verse 10
۞قُلۡ يَتَوَفَّىٰكُم مَّلَكُ ٱلۡمَوۡتِ ٱلَّذِي وُكِّلَ بِكُمۡ ثُمَّ إِلَىٰ رَبِّكُمۡ تُرۡجَعُونَ
De ki: Size muvekkel olan olum melegi canınızı alacak. (Ondan) sonra da Rabbinize dondurul (ub goturuleceksiniz»)
Surah As-Sajda, Verse 11
وَلَوۡ تَرَىٰٓ إِذِ ٱلۡمُجۡرِمُونَ نَاكِسُواْ رُءُوسِهِمۡ عِندَ رَبِّهِمۡ رَبَّنَآ أَبۡصَرۡنَا وَسَمِعۡنَا فَٱرۡجِعۡنَا نَعۡمَلۡ صَٰلِحًا إِنَّا مُوقِنُونَ
Gunahkarların, Rableri huzuurunda: «Ey Rabbimiz, gorduk, Isitdik, Simdi bizi (dunyaye) geri cevir de guzel amel (ve hareketler) de bulunalım. Cunku (artık) kat´i suretde inananlarız» (diye diye) sernugun (olacakları) zaman sen gorsen (onları)
Surah As-Sajda, Verse 12
وَلَوۡ شِئۡنَا لَأٓتَيۡنَا كُلَّ نَفۡسٍ هُدَىٰهَا وَلَٰكِنۡ حَقَّ ٱلۡقَوۡلُ مِنِّي لَأَمۡلَأَنَّ جَهَنَّمَ مِنَ ٱلۡجِنَّةِ وَٱلنَّاسِ أَجۡمَعِينَ
Eger biz dileseydik herkesi elbette hidayete erdirirdik. Fakat benden (saadır olan su): «Cehennemi butun cinlerden, insanlardan muhakkak dolduracagım» sozu hak olmusdur
Surah As-Sajda, Verse 13
فَذُوقُواْ بِمَا نَسِيتُمۡ لِقَآءَ يَوۡمِكُمۡ هَٰذَآ إِنَّا نَسِينَٰكُمۡۖ وَذُوقُواْ عَذَابَ ٱلۡخُلۡدِ بِمَا كُنتُمۡ تَعۡمَلُونَ
O halde su gununuze kavusmayı unutdugunuza mukaabil tadın (azabı)! Dogrusu (simdi) biz de sizi unutduk! Yapmakda (ısraar) etdiginiz (kotulukler) yuzunden tadın o ardı arası kesilmeyen azabı
Surah As-Sajda, Verse 14
إِنَّمَا يُؤۡمِنُ بِـَٔايَٰتِنَا ٱلَّذِينَ إِذَا ذُكِّرُواْ بِهَا خَرُّواْۤ سُجَّدٗاۤ وَسَبَّحُواْ بِحَمۡدِ رَبِّهِمۡ وَهُمۡ لَا يَسۡتَكۡبِرُونَ۩
Bizim ayetlerimize ancak oyle kimseler iman eder (ler) ki bunlarla kendilerine ogut verildigi zaman, onlar buyukluk taslamayarak, yuzu ustu secdeye kapanırlar ve Rablerini, hamd ile, tesbih (ve tenzih) ederler
Surah As-Sajda, Verse 15
تَتَجَافَىٰ جُنُوبُهُمۡ عَنِ ٱلۡمَضَاجِعِ يَدۡعُونَ رَبَّهُمۡ خَوۡفٗا وَطَمَعٗا وَمِمَّا رَزَقۡنَٰهُمۡ يُنفِقُونَ
Yanları yataklarından uzaklasır, korku ve umid ile Rablerine dua ederler. Kendilerini rızıklandırdıgımız seylerden de (hayra) harcarlar
Surah As-Sajda, Verse 16
فَلَا تَعۡلَمُ نَفۡسٞ مَّآ أُخۡفِيَ لَهُم مِّن قُرَّةِ أَعۡيُنٖ جَزَآءَۢ بِمَا كَانُواْ يَعۡمَلُونَ
Artık onlar icin, yapmakda olduklarına bir mukafat olarak, gozlerin aydın olacagı (nimetlerden) kendilerine neler gizlenmis bulundugunu kimse bilmez
Surah As-Sajda, Verse 17
أَفَمَن كَانَ مُؤۡمِنٗا كَمَن كَانَ فَاسِقٗاۚ لَّا يَسۡتَوُۥنَ
Oyle ya, mu´min olan kimse, imandan haaric kisi gibi midir? Onlar (hicbir zaman) musavi olmazlar
Surah As-Sajda, Verse 18
أَمَّا ٱلَّذِينَ ءَامَنُواْ وَعَمِلُواْ ٱلصَّـٰلِحَٰتِ فَلَهُمۡ جَنَّـٰتُ ٱلۡمَأۡوَىٰ نُزُلَۢا بِمَا كَانُواْ يَعۡمَلُونَ
Iman edib de guzel guzel amel (ve hareket) lerde bulunanlar icin, yapmıs oldukları (iyi) amellere mukaabil, konak olmak uzere, Me´va cennetleri vardır
Surah As-Sajda, Verse 19
وَأَمَّا ٱلَّذِينَ فَسَقُواْ فَمَأۡوَىٰهُمُ ٱلنَّارُۖ كُلَّمَآ أَرَادُوٓاْ أَن يَخۡرُجُواْ مِنۡهَآ أُعِيدُواْ فِيهَا وَقِيلَ لَهُمۡ ذُوقُواْ عَذَابَ ٱلنَّارِ ٱلَّذِي كُنتُم بِهِۦ تُكَذِّبُونَ
Fasık olanların barınacagı yer ise atesdir. Ne zaman oradan cıkmak isterlerse icerisine dondurulurler ve onlara: «Tekzib edegeldiginiz o atesin azabını tadın» denilir
Surah As-Sajda, Verse 20
وَلَنُذِيقَنَّهُم مِّنَ ٱلۡعَذَابِ ٱلۡأَدۡنَىٰ دُونَ ٱلۡعَذَابِ ٱلۡأَكۡبَرِ لَعَلَّهُمۡ يَرۡجِعُونَ
Biz, o en buyuk azabdan once de onlara mutlakaa yakın azabdan tatdıracagız. Taki ric´et etsinler
Surah As-Sajda, Verse 21
وَمَنۡ أَظۡلَمُ مِمَّن ذُكِّرَ بِـَٔايَٰتِ رَبِّهِۦ ثُمَّ أَعۡرَضَ عَنۡهَآۚ إِنَّا مِنَ ٱلۡمُجۡرِمِينَ مُنتَقِمُونَ
Kendisine Rabbinin ayetleriyle ogut verilib de sonra onlardan yuz ceviren kimseden daha zaalim kimdir? Hic subhesiz ki biz gunahkarlardan intikaam alıcılarız
Surah As-Sajda, Verse 22
وَلَقَدۡ ءَاتَيۡنَا مُوسَى ٱلۡكِتَٰبَ فَلَا تَكُن فِي مِرۡيَةٖ مِّن لِّقَآئِهِۦۖ وَجَعَلۡنَٰهُ هُدٗى لِّبَنِيٓ إِسۡرَـٰٓءِيلَ
Andolsun ki biz Musaya o kitabı verdik. Simdi sen ona kavusmakdan subhede olma. Biz onu Israil ogullarına hidayet (rehberi) yapmısdık
Surah As-Sajda, Verse 23
وَجَعَلۡنَا مِنۡهُمۡ أَئِمَّةٗ يَهۡدُونَ بِأَمۡرِنَا لَمَّا صَبَرُواْۖ وَكَانُواْ بِـَٔايَٰتِنَا يُوقِنُونَ
Iclerinde de, sabır (ve sebat) etdikleri zaman emrimizle dogru yola sevk edecek rehberler ta´yin etmisdik ve onlar ayetlerimizi cok iyi biliyorlardı
Surah As-Sajda, Verse 24
إِنَّ رَبَّكَ هُوَ يَفۡصِلُ بَيۡنَهُمۡ يَوۡمَ ٱلۡقِيَٰمَةِ فِيمَا كَانُواْ فِيهِ يَخۡتَلِفُونَ
Ihtilaf etmekde oldukları seyler hakkında muhakkak ki Rabbin, (evet) O, kıyamet gunu onların aralarında hukmedecekdir
Surah As-Sajda, Verse 25
أَوَلَمۡ يَهۡدِ لَهُمۡ كَمۡ أَهۡلَكۡنَا مِن قَبۡلِهِم مِّنَ ٱلۡقُرُونِ يَمۡشُونَ فِي مَسَٰكِنِهِمۡۚ إِنَّ فِي ذَٰلِكَ لَأٓيَٰتٍۚ أَفَلَا يَسۡمَعُونَ
Biz onlardan evvel nice nesiller helak etdik. Yurdlarında kendileri de gezib duruyorlar. (Bu), onları hidayete sevk etmedi mi? Bunlarda elbette ibretler vardır.. Haala dinlemeyecekler mi
Surah As-Sajda, Verse 26
أَوَلَمۡ يَرَوۡاْ أَنَّا نَسُوقُ ٱلۡمَآءَ إِلَى ٱلۡأَرۡضِ ٱلۡجُرُزِ فَنُخۡرِجُ بِهِۦ زَرۡعٗا تَأۡكُلُ مِنۡهُ أَنۡعَٰمُهُمۡ وَأَنفُسُهُمۡۚ أَفَلَا يُبۡصِرُونَ
Suyu kupkuru ve corak yere sevk etdigimizi, onunla gerek hayvanlarının, gerek kendilerinin kısmen yiyegeldikleri ekini cıkarmakda oldugumuzu da gormediler mi? Haala da gormeyecekler mi
Surah As-Sajda, Verse 27
وَيَقُولُونَ مَتَىٰ هَٰذَا ٱلۡفَتۡحُ إِن كُنتُمۡ صَٰدِقِينَ
Diyorlar ki: «Eger dogru soyleyiciler iseniz o fetih ne zaman»
Surah As-Sajda, Verse 28
قُلۡ يَوۡمَ ٱلۡفَتۡحِ لَا يَنفَعُ ٱلَّذِينَ كَفَرُوٓاْ إِيمَٰنُهُمۡ وَلَا هُمۡ يُنظَرُونَ
Sen de soyle «Fetih gunu, o kafirlere imanları faide vermeyecek, kendileri (nin yuzlerin) e de bakılmayacak»
Surah As-Sajda, Verse 29
فَأَعۡرِضۡ عَنۡهُمۡ وَٱنتَظِرۡ إِنَّهُم مُّنتَظِرُونَ
Artık onlardan yuz cevir, (inecek azablarını) bekle. Cunku onlar bekleyicidirler
Surah As-Sajda, Verse 30