Surah Fussilat Verse 44 - Turkish Translation by Yasar Nuri Ozturk
Surah Fussilatوَلَوۡ جَعَلۡنَٰهُ قُرۡءَانًا أَعۡجَمِيّٗا لَّقَالُواْ لَوۡلَا فُصِّلَتۡ ءَايَٰتُهُۥٓۖ ءَا۬عۡجَمِيّٞ وَعَرَبِيّٞۗ قُلۡ هُوَ لِلَّذِينَ ءَامَنُواْ هُدٗى وَشِفَآءٞۚ وَٱلَّذِينَ لَا يُؤۡمِنُونَ فِيٓ ءَاذَانِهِمۡ وَقۡرٞ وَهُوَ عَلَيۡهِمۡ عَمًىۚ أُوْلَـٰٓئِكَ يُنَادَوۡنَ مِن مَّكَانِۭ بَعِيدٖ
Eger biz onu yabancı dilde bir Kur´an yapsaydık, elbette soyle diyeceklerdi: "Ayetleri ayrıntılı kılınmalı degil miydi?/Arap´a yabancı dil mi?/ister yabancı dilde, ister Arapca!" De ki: "O, iman edenler icin bir kılavuz, bir sifadır. Inanmayanlara gelince, onların kulaklarında bir agırlık vardır. Ve Kur´an, onlar icin bir korluktur. Boylelerine, cok uzak bir mekandan seslenilmektedir