Surah Al-Araf Verse 160 - Turkish Translation by Muhammed Esed
Surah Al-Arafوَقَطَّعۡنَٰهُمُ ٱثۡنَتَيۡ عَشۡرَةَ أَسۡبَاطًا أُمَمٗاۚ وَأَوۡحَيۡنَآ إِلَىٰ مُوسَىٰٓ إِذِ ٱسۡتَسۡقَىٰهُ قَوۡمُهُۥٓ أَنِ ٱضۡرِب بِّعَصَاكَ ٱلۡحَجَرَۖ فَٱنۢبَجَسَتۡ مِنۡهُ ٱثۡنَتَا عَشۡرَةَ عَيۡنٗاۖ قَدۡ عَلِمَ كُلُّ أُنَاسٖ مَّشۡرَبَهُمۡۚ وَظَلَّلۡنَا عَلَيۡهِمُ ٱلۡغَمَٰمَ وَأَنزَلۡنَا عَلَيۡهِمُ ٱلۡمَنَّ وَٱلسَّلۡوَىٰۖ كُلُواْ مِن طَيِّبَٰتِ مَا رَزَقۡنَٰكُمۡۚ وَمَا ظَلَمُونَا وَلَٰكِن كَانُوٓاْ أَنفُسَهُمۡ يَظۡلِمُونَ
Derken Biz Israilogullarını on iki boya, (ya da) oymaga ayırdık. Ve halkı Musadan su istediginde, ona, "Asanla tasa vur!" diye vahyettik. Ve o (tas)tan on iki goze fıskırdı, ki her topluluk kendi su icecegi yeri bilsin. Ve onları bulutlarla golgelendirdik; uzerlerine kudret helvası ve bıldırcın indirdik (ve onlara): "Size sagladıgımız rızıkların temiz ve hos olanlarından yararlanın!" dedik. Ve (butun o gunahkar davranıslarıyla) Bize bir zarar vermiyorlar, ama (yalnızca) kendilerine yazık etmis oluyorlardı