Surah At-Taubah Verse 40 - Turkish Translation by Ali Bulac
Surah At-Taubahإِلَّا تَنصُرُوهُ فَقَدۡ نَصَرَهُ ٱللَّهُ إِذۡ أَخۡرَجَهُ ٱلَّذِينَ كَفَرُواْ ثَانِيَ ٱثۡنَيۡنِ إِذۡ هُمَا فِي ٱلۡغَارِ إِذۡ يَقُولُ لِصَٰحِبِهِۦ لَا تَحۡزَنۡ إِنَّ ٱللَّهَ مَعَنَاۖ فَأَنزَلَ ٱللَّهُ سَكِينَتَهُۥ عَلَيۡهِ وَأَيَّدَهُۥ بِجُنُودٖ لَّمۡ تَرَوۡهَا وَجَعَلَ كَلِمَةَ ٱلَّذِينَ كَفَرُواْ ٱلسُّفۡلَىٰۗ وَكَلِمَةُ ٱللَّهِ هِيَ ٱلۡعُلۡيَاۗ وَٱللَّهُ عَزِيزٌ حَكِيمٌ
Siz Ona (Peygambere) yardım etmezseniz, Allah Ona yardım etmistir. Hani kafirler ikiden biri olarak Onu (Mekke'den) cıkarmıslardı; ikisi magarada olduklarında arkadasına soyle diyordu: "Huzne kapılma, elbette Allah bizimle beraberdir." Boylece Allah Ona 'huzur ve guvenlik duygusunu' indirmisti, Onu sizin gormediginiz ordularla desteklemis, inkar edenlerin de kelimesini (inkar cagrılarını) alcaltmıstı. Oysa Allah'ın kelimesi, Yuce olandır. Allah ustun ve gucludur, hukum ve hikmet sahibidir