UAE Prayer Times

  • Dubai
  • Abu Dhabi
  • Sharjah
  • Ajman
  • Fujairah
  • Umm Al Quwain
  • Ras Al Khaimah
  • Quran Translations

Surah Taha - Turkish Translation by Hasan Basri Cantay


طه

Taa, haa
Surah Taha, Verse 1


مَآ أَنزَلۡنَا عَلَيۡكَ ٱلۡقُرۡءَانَ لِتَشۡقَىٰٓ

Biz Kur´anı sana zahmet cekesin diye degil, ancak (Allahdan) korkacak kimselere bir ogud ve yerle o yuce yuce gokleri yaradanın tedricen indirdigi bir (kitab) olmak uzere indirdik
Surah Taha, Verse 2


إِلَّا تَذۡكِرَةٗ لِّمَن يَخۡشَىٰ

Biz Kur´anı sana zahmet cekesin diye degil, ancak (Allahdan) korkacak kimselere bir ogud ve yerle o yuce yuce gokleri yaradanın tedricen indirdigi bir (kitab) olmak uzere indirdik
Surah Taha, Verse 3


تَنزِيلٗا مِّمَّنۡ خَلَقَ ٱلۡأَرۡضَ وَٱلسَّمَٰوَٰتِ ٱلۡعُلَى

Biz Kur´anı sana zahmet cekesin diye degil, ancak (Allahdan) korkacak kimselere bir ogud ve yerle o yuce yuce gokleri yaradanın tedricen indirdigi bir (kitab) olmak uzere indirdik
Surah Taha, Verse 4


ٱلرَّحۡمَٰنُ عَلَى ٱلۡعَرۡشِ ٱسۡتَوَىٰ

O cok esirgeyici (Allahın emr-u hukmu) arsı istila etmisdir
Surah Taha, Verse 5


لَهُۥ مَا فِي ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَمَا فِي ٱلۡأَرۡضِ وَمَا بَيۡنَهُمَا وَمَا تَحۡتَ ٱلثَّرَىٰ

Goklerde, yerde ve bu ikisinin arasında ve nemli topragın altında ne varsa Onundur
Surah Taha, Verse 6


وَإِن تَجۡهَرۡ بِٱلۡقَوۡلِ فَإِنَّهُۥ يَعۡلَمُ ٱلسِّرَّ وَأَخۡفَى

Sen sesini yukseksen (de, yukseltmesen de birdir). Cunku O, gizliyi de, gizlinin daha gizlisini de bilir
Surah Taha, Verse 7


ٱللَّهُ لَآ إِلَٰهَ إِلَّا هُوَۖ لَهُ ٱلۡأَسۡمَآءُ ٱلۡحُسۡنَىٰ

Allah o (Allah) dır ki kendisinden baska hicbir Tanrı yokdur. En guzel isimler Onundur
Surah Taha, Verse 8


وَهَلۡ أَتَىٰكَ حَدِيثُ مُوسَىٰٓ

Musanın haberi geldi mi sana
Surah Taha, Verse 9


إِذۡ رَءَا نَارٗا فَقَالَ لِأَهۡلِهِ ٱمۡكُثُوٓاْ إِنِّيٓ ءَانَسۡتُ نَارٗا لَّعَلِّيٓ ءَاتِيكُم مِّنۡهَا بِقَبَسٍ أَوۡ أَجِدُ عَلَى ٱلنَّارِ هُدٗى

Hani o, bir ates gormusdu de aailesine: «Siz (burada) durun. Hakıykat ben (muunis) bir ates gordum. Belki ondan size bir kor getirir, yahud atesin yanında dogru bir yol (gosterici) bulurum» demisdi
Surah Taha, Verse 10


فَلَمَّآ أَتَىٰهَا نُودِيَ يَٰمُوسَىٰٓ

Iste (Musa) ona gidince kendisine (soyle) nida olundu: «Ey Musa»
Surah Taha, Verse 11


إِنِّيٓ أَنَا۠ رَبُّكَ فَٱخۡلَعۡ نَعۡلَيۡكَ إِنَّكَ بِٱلۡوَادِ ٱلۡمُقَدَّسِ طُوٗى

Subhesiz ben im ben senin Rabbin. Haydi pabuslarını cıkar. Cunku sen mukaddes vadide, «Tuvaa» dasın
Surah Taha, Verse 12


وَأَنَا ٱخۡتَرۡتُكَ فَٱسۡتَمِعۡ لِمَا يُوحَىٰٓ

Ben seni (peygamberlige) secdim. Simdi vahy olunacak seyleri dinle
Surah Taha, Verse 13


إِنَّنِيٓ أَنَا ٱللَّهُ لَآ إِلَٰهَ إِلَّآ أَنَا۠ فَٱعۡبُدۡنِي وَأَقِمِ ٱلصَّلَوٰةَ لِذِكۡرِيٓ

Subhe yok ki Allah, ben im, ben. Benden baska hicbir Tanrı yokdur. Oyleyse bana ibadet et, beni hatırlamak ve anmak icin dosdogru namaz kıl
Surah Taha, Verse 14


إِنَّ ٱلسَّاعَةَ ءَاتِيَةٌ أَكَادُ أُخۡفِيهَا لِتُجۡزَىٰ كُلُّ نَفۡسِۭ بِمَا تَسۡعَىٰ

Cunku o saat subhesiz gelecekdir. Ben onu (n vaktini) hemen acıklayacagım geliyor ki herkes neye calısıyorsa kendisine onunla mukaabele edilmis olsun
Surah Taha, Verse 15


فَلَا يَصُدَّنَّكَ عَنۡهَا مَن لَّا يُؤۡمِنُ بِهَا وَٱتَّبَعَ هَوَىٰهُ فَتَرۡدَىٰ

Binaen´aleyh ona inanmaz ve heva (ve heves) ine uyar kimseler sakın seni bundan alıkoymasın (lar). Sonra helak olursun
Surah Taha, Verse 16


وَمَا تِلۡكَ بِيَمِينِكَ يَٰمُوسَىٰ

Musa, o sag elindeki ne
Surah Taha, Verse 17


قَالَ هِيَ عَصَايَ أَتَوَكَّؤُاْ عَلَيۡهَا وَأَهُشُّ بِهَا عَلَىٰ غَنَمِي وَلِيَ فِيهَا مَـَٔارِبُ أُخۡرَىٰ

(Musa) dedi: «O, benim asamdır. Ona dayanırım. Onunla davarlarıma yaprak silkerim. Onda bana mahsus baskaca haacetler de vardır»
Surah Taha, Verse 18


قَالَ أَلۡقِهَا يَٰمُوسَىٰ

Buyurdu: «Musa, onu (elinden) bırak»
Surah Taha, Verse 19


فَأَلۡقَىٰهَا فَإِذَا هِيَ حَيَّةٞ تَسۡعَىٰ

O da bunu bırakdı. Bir de ne gorsun: Kosub duran bir yılan (olmus) dur o
Surah Taha, Verse 20


قَالَ خُذۡهَا وَلَا تَخَفۡۖ سَنُعِيدُهَا سِيرَتَهَا ٱلۡأُولَىٰ

Buyurdu: «Tut onu, korkma. Biz onu yine evvelki sekline cevirecegiz»
Surah Taha, Verse 21


وَٱضۡمُمۡ يَدَكَ إِلَىٰ جَنَاحِكَ تَخۡرُجۡ بَيۡضَآءَ مِنۡ غَيۡرِ سُوٓءٍ ءَايَةً أُخۡرَىٰ

«Bir de elini koynuna sok da, diger bir mu´cize olmak uzere, o, ayıbsız ve bembeyaz bir halde cıkıversin»
Surah Taha, Verse 22


لِنُرِيَكَ مِنۡ ءَايَٰتِنَا ٱلۡكُبۡرَى

«Taki sana en buyuk ayetlerimizden (birini daha) gosterelim»
Surah Taha, Verse 23


ٱذۡهَبۡ إِلَىٰ فِرۡعَوۡنَ إِنَّهُۥ طَغَىٰ

«Fir´avna git. Cunku o, hakıykaten azdı»
Surah Taha, Verse 24


قَالَ رَبِّ ٱشۡرَحۡ لِي صَدۡرِي

(Musa) dedi: «Rabbim, benim gogsume genislik ver»
Surah Taha, Verse 25


وَيَسِّرۡ لِيٓ أَمۡرِي

«Isimi kolayla»
Surah Taha, Verse 26


وَٱحۡلُلۡ عُقۡدَةٗ مِّن لِّسَانِي

«Dilimden de (su) dugumu coz ki»
Surah Taha, Verse 27


يَفۡقَهُواْ قَوۡلِي

«Sozumu iyi anlasınlar»
Surah Taha, Verse 28


وَٱجۡعَل لِّي وَزِيرٗا مِّنۡ أَهۡلِي

«Bana kendi ailemden bir de vezir ver»
Surah Taha, Verse 29


هَٰرُونَ أَخِي

«Biraderim Haruunu»
Surah Taha, Verse 30


ٱشۡدُدۡ بِهِۦٓ أَزۡرِي

«Onunla sırtımı kuvvetlendir»
Surah Taha, Verse 31


وَأَشۡرِكۡهُ فِيٓ أَمۡرِي

«Onu isimde ortak kıl»
Surah Taha, Verse 32


كَيۡ نُسَبِّحَكَ كَثِيرٗا

«Taki Seni cok tesbih edelim»
Surah Taha, Verse 33


وَنَذۡكُرَكَ كَثِيرًا

«Seni cok analım»
Surah Taha, Verse 34


إِنَّكَ كُنتَ بِنَا بَصِيرٗا

«Subhe yok ki Sen bizi hakkıyle gorensin»
Surah Taha, Verse 35


قَالَ قَدۡ أُوتِيتَ سُؤۡلَكَ يَٰمُوسَىٰ

Buyurdu: «Ey Musa, istedigin sana verilmisdir»
Surah Taha, Verse 36


وَلَقَدۡ مَنَنَّا عَلَيۡكَ مَرَّةً أُخۡرَىٰٓ

«Andolsun ki biz sana diger bir zamanda, anana vahyolunacak sey´i ilham etdigimiz vakıtda da lutf etmis ve (kendisine): — Onu tabuta koy da denize at ki deniz onu kıyıya bıraksın, onu benim de, kendisinin de dusmanı olan biri alacak diye (emreylemisdik). Sana karsı (Ey Musa) gozumun onunde yetisdirilmen icin kendimden bir sevgi bırakmısdım
Surah Taha, Verse 37


إِذۡ أَوۡحَيۡنَآ إِلَىٰٓ أُمِّكَ مَا يُوحَىٰٓ

«Andolsun ki biz sana diger bir zamanda, anana vahyolunacak sey´i ilham etdigimiz vakıtda da lutf etmis ve (kendisine): — Onu tabuta koy da denize at ki deniz onu kıyıya bıraksın, onu benim de, kendisinin de dusmanı olan biri alacak diye (emreylemisdik). Sana karsı (Ey Musa) gozumun onunde yetisdirilmen icin kendimden bir sevgi bırakmısdım
Surah Taha, Verse 38


أَنِ ٱقۡذِفِيهِ فِي ٱلتَّابُوتِ فَٱقۡذِفِيهِ فِي ٱلۡيَمِّ فَلۡيُلۡقِهِ ٱلۡيَمُّ بِٱلسَّاحِلِ يَأۡخُذۡهُ عَدُوّٞ لِّي وَعَدُوّٞ لَّهُۥۚ وَأَلۡقَيۡتُ عَلَيۡكَ مَحَبَّةٗ مِّنِّي وَلِتُصۡنَعَ عَلَىٰ عَيۡنِيٓ

«Andolsun ki biz sana diger bir zamanda, anana vahyolunacak sey´i ilham etdigimiz vakıtda da lutf etmis ve (kendisine): — Onu tabuta koy da denize at ki deniz onu kıyıya bıraksın, onu benim de, kendisinin de dusmanı olan biri alacak diye (emreylemisdik). Sana karsı (Ey Musa) gozumun onunde yetisdirilmen icin kendimden bir sevgi bırakmısdım
Surah Taha, Verse 39


إِذۡ تَمۡشِيٓ أُخۡتُكَ فَتَقُولُ هَلۡ أَدُلُّكُمۡ عَلَىٰ مَن يَكۡفُلُهُۥۖ فَرَجَعۡنَٰكَ إِلَىٰٓ أُمِّكَ كَيۡ تَقَرَّ عَيۡنُهَا وَلَا تَحۡزَنَۚ وَقَتَلۡتَ نَفۡسٗا فَنَجَّيۡنَٰكَ مِنَ ٱلۡغَمِّ وَفَتَنَّـٰكَ فُتُونٗاۚ فَلَبِثۡتَ سِنِينَ فِيٓ أَهۡلِ مَدۡيَنَ ثُمَّ جِئۡتَ عَلَىٰ قَدَرٖ يَٰمُوسَىٰ

Hani hemsiren gidib (soyle) diyordu. «Ona bakacak bir kimse (te´min etmek uzere) size delaletde bulunayım mı»? Boylece seni tekrar annene verdik ki gozu aydın olsun, tasalanmasın. Sen bir de adam oldurmusdun de biz seni o gamdan kurtarmısdık. Seni turlu turlu ibtilalarla imtihaan etmisdik. Bunun icin yıllarca Medyen halkı icinde kaldın. Sonra da (hakkındaki) takdire gore (buraya) geldin ey Musa
Surah Taha, Verse 40


وَٱصۡطَنَعۡتُكَ لِنَفۡسِي

Ben seni kendim icin secdim
Surah Taha, Verse 41


ٱذۡهَبۡ أَنتَ وَأَخُوكَ بِـَٔايَٰتِي وَلَا تَنِيَا فِي ذِكۡرِي

Sen, kardesin de beraber olarak, mu´cizelerimle git. ikiniz de beni hatırlayıb anmakda gevseklik gostermeyin
Surah Taha, Verse 42


ٱذۡهَبَآ إِلَىٰ فِرۡعَوۡنَ إِنَّهُۥ طَغَىٰ

Fir´avna gidin. Cunku o, hakıykaten azdı
Surah Taha, Verse 43


فَقُولَا لَهُۥ قَوۡلٗا لَّيِّنٗا لَّعَلَّهُۥ يَتَذَكَّرُ أَوۡ يَخۡشَىٰ

(Gidin de) ona yumusak soz soyleyin. Olur ki nasıyhat dinler, yahud (Allahdan) korkar
Surah Taha, Verse 44


قَالَا رَبَّنَآ إِنَّنَا نَخَافُ أَن يَفۡرُطَ عَلَيۡنَآ أَوۡ أَن يَطۡغَىٰ

Dediler: «Ey Rabbimiz, dogrusu onun bize karsı asırı gitmesinden, yahud tugyanını artırmasından endise ediyoruz biz»
Surah Taha, Verse 45


قَالَ لَا تَخَافَآۖ إِنَّنِي مَعَكُمَآ أَسۡمَعُ وَأَرَىٰ

Buyurdu: «Korkmayın. Cunku ben sizinle beraberim. Ben (her sey´i) isidirim, gorurum»
Surah Taha, Verse 46


فَأۡتِيَاهُ فَقُولَآ إِنَّا رَسُولَا رَبِّكَ فَأَرۡسِلۡ مَعَنَا بَنِيٓ إِسۡرَـٰٓءِيلَ وَلَا تُعَذِّبۡهُمۡۖ قَدۡ جِئۡنَٰكَ بِـَٔايَةٖ مِّن رَّبِّكَۖ وَٱلسَّلَٰمُ عَلَىٰ مَنِ ٱتَّبَعَ ٱلۡهُدَىٰٓ

«Hemen gidin de ona (soyle) deyin: — Biz Rabbinin iki elcisiyiz. Artık Israil ogullarını bizimle gonder. Onlara iskence etme. Biz sana Rabbinden hakıyki bir ayet getirdik. Selam (ve selamet), dogruya tabi olanlara»
Surah Taha, Verse 47


إِنَّا قَدۡ أُوحِيَ إِلَيۡنَآ أَنَّ ٱلۡعَذَابَ عَلَىٰ مَن كَذَّبَ وَتَوَلَّىٰ

«Bize su hakıykat vahy olundu ki subhesiz azab, (peygamberleri) tekzib edenlerin ve (Hakdan) yuz cevirenlerin tepesindedir»
Surah Taha, Verse 48


قَالَ فَمَن رَّبُّكُمَا يَٰمُوسَىٰ

(Fir´avn) dedi: «O halde Musa sizin Rabbiniz kim»
Surah Taha, Verse 49


قَالَ رَبُّنَا ٱلَّذِيٓ أَعۡطَىٰ كُلَّ شَيۡءٍ خَلۡقَهُۥ ثُمَّ هَدَىٰ

O da: «Bizim Rabbimiz her sey´e hilkatini veren, sonra da dogru yolunu gosterendir» dedi
Surah Taha, Verse 50


قَالَ فَمَا بَالُ ٱلۡقُرُونِ ٱلۡأُولَىٰ

(Fir´avn) dedi: «Oyleyse evvelki (gecmis) asırlar (halkın) ın haali nedir»
Surah Taha, Verse 51


قَالَ عِلۡمُهَا عِندَ رَبِّي فِي كِتَٰبٖۖ لَّا يَضِلُّ رَبِّي وَلَا يَنسَى

(Musa): «Onların ilmi, dedi, Rabbimin nezdindeki bir kitabdadır. Benim Rabbim hataa da etmez, unutmaz da»
Surah Taha, Verse 52


ٱلَّذِي جَعَلَ لَكُمُ ٱلۡأَرۡضَ مَهۡدٗا وَسَلَكَ لَكُمۡ فِيهَا سُبُلٗا وَأَنزَلَ مِنَ ٱلسَّمَآءِ مَآءٗ فَأَخۡرَجۡنَا بِهِۦٓ أَزۡوَٰجٗا مِّن نَّبَاتٖ شَتَّىٰ

«O (Rab) ki yer (yuzunu) size bir dosek yapdı, orada sizin icin yollar acdı, gokden su (yagmur) indirdi, Iste biz onunla turlu nebatdan ciftler cıkardık
Surah Taha, Verse 53


كُلُواْ وَٱرۡعَوۡاْ أَنۡعَٰمَكُمۡۚ إِنَّ فِي ذَٰلِكَ لَأٓيَٰتٖ لِّأُوْلِي ٱلنُّهَىٰ

Hem siz yeyin, hem davarlarınıza yedirin. Subhe yok ki bunda salim akıl saahibleri icin ibretler vardır
Surah Taha, Verse 54


۞مِنۡهَا خَلَقۡنَٰكُمۡ وَفِيهَا نُعِيدُكُمۡ وَمِنۡهَا نُخۡرِجُكُمۡ تَارَةً أُخۡرَىٰ

Sizi (aslınızı) ondan (toprakdan) yaratdık. Sizi (olumunuzden sonra) yine ona dondurecegiz. (Ba´s zamanında da) sizi bir kerre daha ondan cıkaracagız
Surah Taha, Verse 55


وَلَقَدۡ أَرَيۡنَٰهُ ءَايَٰتِنَا كُلَّهَا فَكَذَّبَ وَأَبَىٰ

Andolsun ki biz ona ayetlerimizin hepsini gosterdik de, (Buna ragmen) o, yine tekzib etdi, dayatdı
Surah Taha, Verse 56


قَالَ أَجِئۡتَنَا لِتُخۡرِجَنَا مِنۡ أَرۡضِنَا بِسِحۡرِكَ يَٰمُوسَىٰ

Dedi: «Ey Musa, sen sihrinle bizi yerimizden cıkarman icin mi geldin bize»
Surah Taha, Verse 57


فَلَنَأۡتِيَنَّكَ بِسِحۡرٖ مِّثۡلِهِۦ فَٱجۡعَلۡ بَيۡنَنَا وَبَيۡنَكَ مَوۡعِدٗا لَّا نُخۡلِفُهُۥ نَحۡنُ وَلَآ أَنتَ مَكَانٗا سُوٗى

«Simdi biz de sana onun (senin sihrin) gibi bir sihir yapacagız, simdi sen kendinle bizim aramızda bir bulusma yeri ve vakti ta´yin et ki ne senin, ne bizim caymayacagımız duz (genis) bir yer olsun» dedi
Surah Taha, Verse 58


قَالَ مَوۡعِدُكُمۡ يَوۡمُ ٱلزِّينَةِ وَأَن يُحۡشَرَ ٱلنَّاسُ ضُحٗى

(Musa) da: «Sizinle karsılasma zamanımız, dedi, zinet gunu ve insanların toplanacagı kusluk vaktidir»
Surah Taha, Verse 59


فَتَوَلَّىٰ فِرۡعَوۡنُ فَجَمَعَ كَيۡدَهُۥ ثُمَّ أَتَىٰ

Bunun uzerine Fir´avn arkasını donub gitdi. Butun hıylesini toplayıb bil´ahare geldi
Surah Taha, Verse 60


قَالَ لَهُم مُّوسَىٰ وَيۡلَكُمۡ لَا تَفۡتَرُواْ عَلَى ٱللَّهِ كَذِبٗا فَيُسۡحِتَكُم بِعَذَابٖۖ وَقَدۡ خَابَ مَنِ ٱفۡتَرَىٰ

Musa onlara dedi: «Yazıklar olsun size. Allaha karsı yalan duzmeyin. Sonra azab ile sizin kokunuzu kurutur. Allaha karsı yalan uyduran (herkes) muhakkak husrana ugramısdır»
Surah Taha, Verse 61


فَتَنَٰزَعُوٓاْ أَمۡرَهُم بَيۡنَهُمۡ وَأَسَرُّواْ ٱلنَّجۡوَىٰ

Derken (sihirbazlar) aralarında islerini cekise cekise (gorus) duler. (Sonra) gizlice musavere etdiler
Surah Taha, Verse 62


قَالُوٓاْ إِنۡ هَٰذَٰنِ لَسَٰحِرَٰنِ يُرِيدَانِ أَن يُخۡرِجَاكُم مِّنۡ أَرۡضِكُم بِسِحۡرِهِمَا وَيَذۡهَبَا بِطَرِيقَتِكُمُ ٱلۡمُثۡلَىٰ

Dediler ki: «Bunlar (baska degil) her halde iki sihirbazdır ki sizi buyuleriyle yerinizden cıkarmak, en serefli ve ustun olan dininizi gidermek istiyorlar»
Surah Taha, Verse 63


فَأَجۡمِعُواْ كَيۡدَكُمۡ ثُمَّ ٱئۡتُواْ صَفّٗاۚ وَقَدۡ أَفۡلَحَ ٱلۡيَوۡمَ مَنِ ٱسۡتَعۡلَىٰ

«Onun icin butun tuzaklarınızı bir araya toplayın. Sonra saf haalinde birden gelin (hucum edin). Bu gun gaalib olan kimse muhakkak umduguna ermisdir»
Surah Taha, Verse 64


قَالُواْ يَٰمُوسَىٰٓ إِمَّآ أَن تُلۡقِيَ وَإِمَّآ أَن نَّكُونَ أَوَّلَ مَنۡ أَلۡقَىٰ

Dediler; «Ey Musa, (asaanı) ya sen at (ilkin), yahud once atan kisiler biz olalım»
Surah Taha, Verse 65


قَالَ بَلۡ أَلۡقُواْۖ فَإِذَا حِبَالُهُمۡ وَعِصِيُّهُمۡ يُخَيَّلُ إِلَيۡهِ مِن سِحۡرِهِمۡ أَنَّهَا تَسۡعَىٰ

(Musa) dedi: «Hayır, siz atın». Bir de ne gorsun: Onların ipleri ve degnekleri, sihirleri yuzunden, kendisine hakıykat kosuyormus hayalini verdi
Surah Taha, Verse 66


فَأَوۡجَسَ فِي نَفۡسِهِۦ خِيفَةٗ مُّوسَىٰ

Onun icin Musa, icinde bir nevi´ korku hissetdi
Surah Taha, Verse 67


قُلۡنَا لَا تَخَفۡ إِنَّكَ أَنتَ ٱلۡأَعۡلَىٰ

Biz «Korkma, dedik, cunku ustun (gelecek) muhakkak sensin, sen»
Surah Taha, Verse 68


وَأَلۡقِ مَا فِي يَمِينِكَ تَلۡقَفۡ مَا صَنَعُوٓاْۖ إِنَّمَا صَنَعُواْ كَيۡدُ سَٰحِرٖۖ وَلَا يُفۡلِحُ ٱلسَّاحِرُ حَيۡثُ أَتَىٰ

«Elindekini bırakıver. Bu, onların yapdıklarını yutar. Cunku onların san´at diye ortaya atdıkları ancak bir buyucu tuzagıdır. Buyucu ise nerede olsa felah bulmaz»
Surah Taha, Verse 69


فَأُلۡقِيَ ٱلسَّحَرَةُ سُجَّدٗا قَالُوٓاْ ءَامَنَّا بِرَبِّ هَٰرُونَ وَمُوسَىٰ

Neticede sihirbazlar secdeye kapandı, «Harun ile Musanın Rabbine iman etdik» dediler
Surah Taha, Verse 70


قَالَ ءَامَنتُمۡ لَهُۥ قَبۡلَ أَنۡ ءَاذَنَ لَكُمۡۖ إِنَّهُۥ لَكَبِيرُكُمُ ٱلَّذِي عَلَّمَكُمُ ٱلسِّحۡرَۖ فَلَأُقَطِّعَنَّ أَيۡدِيَكُمۡ وَأَرۡجُلَكُم مِّنۡ خِلَٰفٖ وَلَأُصَلِّبَنَّكُمۡ فِي جُذُوعِ ٱلنَّخۡلِ وَلَتَعۡلَمُنَّ أَيُّنَآ أَشَدُّ عَذَابٗا وَأَبۡقَىٰ

(Fir´avn) dedi: «Ben size izin vermeden ona iman mı etdiniz? Subhesiz ki o, size sihri ogreten buyugunuzdur. Oyleyse ben de elbette sizin ellerinizi ve ayaklarınızı caprazlama kesecegim. Sizi muhakkak hurma dallarına asacagım. Siz de hangimizin azabı daha cetin ve surekli oldugunu elbet bileceksiniz»
Surah Taha, Verse 71


قَالُواْ لَن نُّؤۡثِرَكَ عَلَىٰ مَا جَآءَنَا مِنَ ٱلۡبَيِّنَٰتِ وَٱلَّذِي فَطَرَنَاۖ فَٱقۡضِ مَآ أَنتَ قَاضٍۖ إِنَّمَا تَقۡضِي هَٰذِهِ ٱلۡحَيَوٰةَ ٱلدُّنۡيَآ

(Sihirbazlar) dediler: «Seni bize gelen (su) apacık mucizelere, (hakıykatde ise) bizi yaratana kat´iyyen tercih edemeyiz. Artık neye haakim isen hukmunu ver. Sen hukmunu ancak bu dunya hayaatında gecirebilirsin»
Surah Taha, Verse 72


إِنَّآ ءَامَنَّا بِرَبِّنَا لِيَغۡفِرَ لَنَا خَطَٰيَٰنَا وَمَآ أَكۡرَهۡتَنَا عَلَيۡهِ مِنَ ٱلسِّحۡرِۗ وَٱللَّهُ خَيۡرٞ وَأَبۡقَىٰٓ

«Biz gunahlarımızı ve bizi zorladıgın sihri yarlıgaması icin Rabbimize gercek iman etdik. Allah (ın sevabı seninkinden) daha hayırlı, (azabı da seninkinden) daha sureklidir»
Surah Taha, Verse 73


إِنَّهُۥ مَن يَأۡتِ رَبَّهُۥ مُجۡرِمٗا فَإِنَّ لَهُۥ جَهَنَّمَ لَا يَمُوتُ فِيهَا وَلَا يَحۡيَىٰ

«Hakıykat sudur: Kim Rabbine suclu olarak gelirse hic subhesiz ona cehennem var. O, orada olmez de, dirilmez de»
Surah Taha, Verse 74


وَمَن يَأۡتِهِۦ مُؤۡمِنٗا قَدۡ عَمِلَ ٱلصَّـٰلِحَٰتِ فَأُوْلَـٰٓئِكَ لَهُمُ ٱلدَّرَجَٰتُ ٱلۡعُلَىٰ

«Kim de Ona iman etmis, iyi iyi amel (ve hareket) lerde bulunmus olarak gelirse iste onlar, onlar icin de en yuksek dereceler»
Surah Taha, Verse 75


جَنَّـٰتُ عَدۡنٖ تَجۡرِي مِن تَحۡتِهَا ٱلۡأَنۡهَٰرُ خَٰلِدِينَ فِيهَاۚ وَذَٰلِكَ جَزَآءُ مَن تَزَكَّىٰ

«Adn cennetleri vardır ki altlarından ırmaklar akar. Orada ebedi kalıcıdırlar onlar. Iste (gunahlardan) temizlenen kimselerin mukafatı»
Surah Taha, Verse 76


وَلَقَدۡ أَوۡحَيۡنَآ إِلَىٰ مُوسَىٰٓ أَنۡ أَسۡرِ بِعِبَادِي فَٱضۡرِبۡ لَهُمۡ طَرِيقٗا فِي ٱلۡبَحۡرِ يَبَسٗا لَّا تَخَٰفُ دَرَكٗا وَلَا تَخۡشَىٰ

Andolsun ki biz Musaya: «Kullarımla geceleyin yola cık da — (dusmanların) yetisme (sin) den korkmayarak, (bogulmanızdan da) endise etmeyerek — onlara denizde kuru bir yol ac» diye vahy etmisizdir
Surah Taha, Verse 77


فَأَتۡبَعَهُمۡ فِرۡعَوۡنُ بِجُنُودِهِۦ فَغَشِيَهُم مِّنَ ٱلۡيَمِّ مَا غَشِيَهُمۡ

Derken (Fir´avn), ordulariyle birlikde arkalarına dusdu, deniz de kendilerini nasıl kapladıysa oylece kaplayıverdi
Surah Taha, Verse 78


وَأَضَلَّ فِرۡعَوۡنُ قَوۡمَهُۥ وَمَا هَدَىٰ

Fir´avn, kavmini sapdırdı (gı gibi onları) dogru yola (da) iletemedi
Surah Taha, Verse 79


يَٰبَنِيٓ إِسۡرَـٰٓءِيلَ قَدۡ أَنجَيۡنَٰكُم مِّنۡ عَدُوِّكُمۡ وَوَٰعَدۡنَٰكُمۡ جَانِبَ ٱلطُّورِ ٱلۡأَيۡمَنَ وَنَزَّلۡنَا عَلَيۡكُمُ ٱلۡمَنَّ وَٱلسَّلۡوَىٰ

Ey Israil ogulları, sizi dusmanınızdan kurtardık. «Tuur» un sag yanında size va´de verdik ve sizin ustunuze kudret helvasıyle bıldırcın indirdik
Surah Taha, Verse 80


كُلُواْ مِن طَيِّبَٰتِ مَا رَزَقۡنَٰكُمۡ وَلَا تَطۡغَوۡاْ فِيهِ فَيَحِلَّ عَلَيۡكُمۡ غَضَبِيۖ وَمَن يَحۡلِلۡ عَلَيۡهِ غَضَبِي فَقَدۡ هَوَىٰ

Size rızklandıgımız seylerin en temizlerinden yeyin, bu hususda taskınlık (ve nankorluk) etmeyin. Sonra ustunuze gazabım vaacıb olur. Benim gazabım da kimin uzerine vaacıb olursa muhakkak ki o, (helak ucurumuna) yuvarlanmısdır
Surah Taha, Verse 81


وَإِنِّي لَغَفَّارٞ لِّمَن تَابَ وَءَامَنَ وَعَمِلَ صَٰلِحٗا ثُمَّ ٱهۡتَدَىٰ

(Bununla beraber) subhesiz ki ben tevbe ve iman edenleri, iyi iyi amel (ve hareket) de bulunanları, sonra da dogru yolda (olunceye kadar) sebat edenleri elbette cok yarlıgayıcıyım
Surah Taha, Verse 82


۞وَمَآ أَعۡجَلَكَ عَن قَوۡمِكَ يَٰمُوسَىٰ

Ey Musa, seni kavminden (ayırıb boyle) acele etdiren (sebeb) nedir
Surah Taha, Verse 83


قَالَ هُمۡ أُوْلَآءِ عَلَىٰٓ أَثَرِي وَعَجِلۡتُ إِلَيۡكَ رَبِّ لِتَرۡضَىٰ

Dedi: Onlar, iste onlar da benim ardımca (geliyorlar). Ben sana yonelerek acele etdim ki, yarab, (benden daha cok) hosnud olasın»
Surah Taha, Verse 84


قَالَ فَإِنَّا قَدۡ فَتَنَّا قَوۡمَكَ مِنۢ بَعۡدِكَ وَأَضَلَّهُمُ ٱلسَّامِرِيُّ

Buyurdu: «Biz senden sonra kavmini imtihaan etdik. Samiriy onları sapdırdı»
Surah Taha, Verse 85


فَرَجَعَ مُوسَىٰٓ إِلَىٰ قَوۡمِهِۦ غَضۡبَٰنَ أَسِفٗاۚ قَالَ يَٰقَوۡمِ أَلَمۡ يَعِدۡكُمۡ رَبُّكُمۡ وَعۡدًا حَسَنًاۚ أَفَطَالَ عَلَيۡكُمُ ٱلۡعَهۡدُ أَمۡ أَرَدتُّمۡ أَن يَحِلَّ عَلَيۡكُمۡ غَضَبٞ مِّن رَّبِّكُمۡ فَأَخۡلَفۡتُم مَّوۡعِدِي

Derhal Musa ofkeli ve tasalı olarak kavmine dondu: «Ey kavmim, dedi, Rabbiniz size guzel bir va´d ile soz vermedi mi? Yoksa (ayrılısımın uzerinden) sizce cok zaman mı (gecib) uzadı? Yahud Rabbinizden size bir gazab vacib olmasını mı istediniz de bana olan vadinizden caydınız»
Surah Taha, Verse 86


قَالُواْ مَآ أَخۡلَفۡنَا مَوۡعِدَكَ بِمَلۡكِنَا وَلَٰكِنَّا حُمِّلۡنَآ أَوۡزَارٗا مِّن زِينَةِ ٱلۡقَوۡمِ فَقَذَفۡنَٰهَا فَكَذَٰلِكَ أَلۡقَى ٱلسَّامِرِيُّ

Dediler: «Biz sana verdigimiz sozden kendimize malik olarak caymadık. Fakat biz o kavmin zinetinden bir takım agırlıklar yuklenmisdik de onları (atese) atmısdık. Samiriy de (kendi zinetini) boylece atmısdı»
Surah Taha, Verse 87


فَأَخۡرَجَ لَهُمۡ عِجۡلٗا جَسَدٗا لَّهُۥ خُوَارٞ فَقَالُواْ هَٰذَآ إِلَٰهُكُمۡ وَإِلَٰهُ مُوسَىٰ فَنَسِيَ

Hulasa: «O, kendilerine boguren bir buzagı heykeli (dokub) cıkarmısdı. (Gerek o, gerek avenesi): «Iste sizin de, Musanın da Tanrısı budur! Fakat (Musa) unutdu» demislerdi
Surah Taha, Verse 88


أَفَلَا يَرَوۡنَ أَلَّا يَرۡجِعُ إِلَيۡهِمۡ قَوۡلٗا وَلَا يَمۡلِكُ لَهُمۡ ضَرّٗا وَلَا نَفۡعٗا

Bilmiyorlar mıydı ki o (buzagı) onlara hic bir sozle mukaabele edemiyor, onlara ne bir zarar, ne de bir faide vermek kudretine malik olamıyordu
Surah Taha, Verse 89


وَلَقَدۡ قَالَ لَهُمۡ هَٰرُونُ مِن قَبۡلُ يَٰقَوۡمِ إِنَّمَا فُتِنتُم بِهِۦۖ وَإِنَّ رَبَّكُمُ ٱلرَّحۡمَٰنُ فَٱتَّبِعُونِي وَأَطِيعُوٓاْ أَمۡرِي

Andolsun Harun onlara daha evvel: «Ey Kavmim, siz bu (buzagı) ile ancak imtihaana cekildiniz. Sizin hakıyki Rabbiniz cok esirgeyen (Allahdır). Haydi bana tabi olun. Benim emrime itaat edin» demisdi
Surah Taha, Verse 90


قَالُواْ لَن نَّبۡرَحَ عَلَيۡهِ عَٰكِفِينَ حَتَّىٰ يَرۡجِعَ إِلَيۡنَا مُوسَىٰ

Onlar ise: «Biz, demislerdi, Musa bize donub gelinceye kadar o (buzagı) ya (tapmakda) kaaim ve daim olmakdan kat´iyyen ayrılmayacagız»
Surah Taha, Verse 91


قَالَ يَٰهَٰرُونُ مَا مَنَعَكَ إِذۡ رَأَيۡتَهُمۡ ضَلُّوٓاْ

Musa (avdetinde) dedi ki: «Ey Harun, bunların sapdıklarını gordugun zaman bana tabi olmandan seni men eden ne idi? Sen benim emrime isyan mı etdin»
Surah Taha, Verse 92


أَلَّا تَتَّبِعَنِۖ أَفَعَصَيۡتَ أَمۡرِي

Musa (avdetinde) dedi ki: «Ey Harun, bunların sapdıklarını gordugun zaman bana tabi olmandan seni men eden ne idi? Sen benim emrime isyan mı etdin»
Surah Taha, Verse 93


قَالَ يَبۡنَؤُمَّ لَا تَأۡخُذۡ بِلِحۡيَتِي وَلَا بِرَأۡسِيٓۖ إِنِّي خَشِيتُ أَن تَقُولَ فَرَّقۡتَ بَيۡنَ بَنِيٓ إِسۡرَـٰٓءِيلَ وَلَمۡ تَرۡقُبۡ قَوۡلِي

(Harun) dedi: «Ey anamın oglu, sakalımı, basımı tutma. Hakikat, ben senin: — Israil ogulları arasında ayrılık cıkardın, sozume bakmadın, diyeceginden korkdum»
Surah Taha, Verse 94


قَالَ فَمَا خَطۡبُكَ يَٰسَٰمِرِيُّ

(Musa) «Ya senin zorun ne idi ey Samiriy?» dedi
Surah Taha, Verse 95


قَالَ بَصُرۡتُ بِمَا لَمۡ يَبۡصُرُواْ بِهِۦ فَقَبَضۡتُ قَبۡضَةٗ مِّنۡ أَثَرِ ٱلرَّسُولِ فَنَبَذۡتُهَا وَكَذَٰلِكَ سَوَّلَتۡ لِي نَفۡسِي

O da (soyle) dedi: — «Ben onların gormediklerini gordum. Binaen´aleyh o peygamberin izinden bir avuc (toprak) alıb onu (erimis hulliyyatın icine) atdım. Bunu bana nefsim hos gosterdi boyle»
Surah Taha, Verse 96


قَالَ فَٱذۡهَبۡ فَإِنَّ لَكَ فِي ٱلۡحَيَوٰةِ أَن تَقُولَ لَا مِسَاسَۖ وَإِنَّ لَكَ مَوۡعِدٗا لَّن تُخۡلَفَهُۥۖ وَٱنظُرۡ إِلَىٰٓ إِلَٰهِكَ ٱلَّذِي ظَلۡتَ عَلَيۡهِ عَاكِفٗاۖ لَّنُحَرِّقَنَّهُۥ ثُمَّ لَنَنسِفَنَّهُۥ فِي ٱلۡيَمِّ نَسۡفًا

(Musa) dedi: «Haydi (defol) git. Cunku senin hayaatın boyunca (nasıybin, benimle) temas etmeyin demendir. Sana, senin icin subhesiz asla vaz gecilemeyecek bir ceza gunu dahi vardır. Ustune dusub tapdıgın tanrına bak, biz onu (cayır cayır) yakacagız, sonra onu parca parca edib denize atacagız»
Surah Taha, Verse 97


إِنَّمَآ إِلَٰهُكُمُ ٱللَّهُ ٱلَّذِي لَآ إِلَٰهَ إِلَّا هُوَۚ وَسِعَ كُلَّ شَيۡءٍ عِلۡمٗا

Ancak sizin Tanrınız kendisinden baska hicbir Tanrı bulunmayan Allahdır. Onun ilmi her sey´i kusatmısdır
Surah Taha, Verse 98


كَذَٰلِكَ نَقُصُّ عَلَيۡكَ مِنۡ أَنۢبَآءِ مَا قَدۡ سَبَقَۚ وَقَدۡ ءَاتَيۡنَٰكَ مِن لَّدُنَّا ذِكۡرٗا

Sana gecmis (ummet) lerin haberlerinden bir kısmını iste boylece anlatıyoruz. Subhe yok ki sana tarafımızdan bir zikir vermisizdir
Surah Taha, Verse 99


مَّنۡ أَعۡرَضَ عَنۡهُ فَإِنَّهُۥ يَحۡمِلُ يَوۡمَ ٱلۡقِيَٰمَةِ وِزۡرًا

Kim ondan yuz cevirirse kıyamet gunu subhesiz ki agır bir gunah yukunu yuklenecekdir
Surah Taha, Verse 100


خَٰلِدِينَ فِيهِۖ وَسَآءَ لَهُمۡ يَوۡمَ ٱلۡقِيَٰمَةِ حِمۡلٗا

O (gunah) ın (cezası) icinde ebedi kalıcıdırlar. Bu, kıyamet gununde onlar icin ne kotu bir yukdur
Surah Taha, Verse 101


يَوۡمَ يُنفَخُ فِي ٱلصُّورِۚ وَنَحۡشُرُ ٱلۡمُجۡرِمِينَ يَوۡمَئِذٖ زُرۡقٗا

(Evet) «Suur» un uflenecegi gunde ki biz gunahkarları o gun gozleri gomgok bir halde, mahserde toplayacagız
Surah Taha, Verse 102


يَتَخَٰفَتُونَ بَيۡنَهُمۡ إِن لَّبِثۡتُمۡ إِلَّا عَشۡرٗا

Aralarında gizli gizli konusacaklar, «(Dunyada) on (gece) den fazla eglenmediniz» diye
Surah Taha, Verse 103


نَّحۡنُ أَعۡلَمُ بِمَا يَقُولُونَ إِذۡ يَقُولُ أَمۡثَلُهُمۡ طَرِيقَةً إِن لَّبِثۡتُمۡ إِلَّا يَوۡمٗا

(Aralarında) ne konusacaklarını biz daha iyi bileniz. Onların gidisi (ve aklı) daha ustun olanları da o zaman: «Bir gunden fazla eglenmediniz» diyecek
Surah Taha, Verse 104


وَيَسۡـَٔلُونَكَ عَنِ ٱلۡجِبَالِ فَقُلۡ يَنسِفُهَا رَبِّي نَسۡفٗا

Sana dagları (n kıyamet gunundeki haalini) sorarlar. De ki: «Rabbim onları ufalayıb savuracak»
Surah Taha, Verse 105


فَيَذَرُهَا قَاعٗا صَفۡصَفٗا

«(Savuracak) da yerlerini dumduz bir toprak haalinde bırakacak»
Surah Taha, Verse 106


لَّا تَرَىٰ فِيهَا عِوَجٗا وَلَآ أَمۡتٗا

«Onlarda ne bir inis, ne de bir yokus gormeyeceksin»
Surah Taha, Verse 107


يَوۡمَئِذٖ يَتَّبِعُونَ ٱلدَّاعِيَ لَا عِوَجَ لَهُۥۖ وَخَشَعَتِ ٱلۡأَصۡوَاتُ لِلرَّحۡمَٰنِ فَلَا تَسۡمَعُ إِلَّا هَمۡسٗا

«O gun o da´vetciye — kendisine muhaalefet etmeksizin — uyub izinden gideceklerdir. Cok esirgeyici (Allahın heybetinden) sesler kısılmısdır. Artık bir hısırtıdan baska bir sey isitmezsin»
Surah Taha, Verse 108


يَوۡمَئِذٖ لَّا تَنفَعُ ٱلشَّفَٰعَةُ إِلَّا مَنۡ أَذِنَ لَهُ ٱلرَّحۡمَٰنُ وَرَضِيَ لَهُۥ قَوۡلٗا

O gun cok esirgeyici (Allahın) kendisine izin verdigi ve sozunden hosnud oldugu kimselerden baskasının sefaati faide vermez
Surah Taha, Verse 109


يَعۡلَمُ مَا بَيۡنَ أَيۡدِيهِمۡ وَمَا خَلۡفَهُمۡ وَلَا يُحِيطُونَ بِهِۦ عِلۡمٗا

O, onların onlerindekileri de, arkalarındakilerini de bilir. Onların ilmi ise asla bunu kavrayamaz
Surah Taha, Verse 110


۞وَعَنَتِ ٱلۡوُجُوهُ لِلۡحَيِّ ٱلۡقَيُّومِۖ وَقَدۡ خَابَ مَنۡ حَمَلَ ظُلۡمٗا

(Artık butun) yuzler (ezelde ve ebedde) diri ve hersey´e bihakkın haakim olan Allaha bas egmisdir. Zulum yuku tasıyanlar ise hakıykaten husrane ugramısdır
Surah Taha, Verse 111


وَمَن يَعۡمَلۡ مِنَ ٱلصَّـٰلِحَٰتِ وَهُوَ مُؤۡمِنٞ فَلَا يَخَافُ ظُلۡمٗا وَلَا هَضۡمٗا

Kim, bir mu´min olarak, iyi iyi amel (ve hareket) lerde bulunursa o, ne (seyyiatının) artırılmasından, ne (hasenatının) eksitilmesinden endise etmez
Surah Taha, Verse 112


وَكَذَٰلِكَ أَنزَلۡنَٰهُ قُرۡءَانًا عَرَبِيّٗا وَصَرَّفۡنَا فِيهِ مِنَ ٱلۡوَعِيدِ لَعَلَّهُمۡ يَتَّقُونَ أَوۡ يُحۡدِثُ لَهُمۡ ذِكۡرٗا

Biz onu boylece Arabca bir Kur´an olarak indirdik, onda tehdidlerden (nicesini) tekrar tekrar acıkladık. Olur ki (meaasiden) korunurlar, yahud o, kendilerinde yeni bir haatıra ve ibret canlandırır
Surah Taha, Verse 113


فَتَعَٰلَى ٱللَّهُ ٱلۡمَلِكُ ٱلۡحَقُّۗ وَلَا تَعۡجَلۡ بِٱلۡقُرۡءَانِ مِن قَبۡلِ أَن يُقۡضَىٰٓ إِلَيۡكَ وَحۡيُهُۥۖ وَقُل رَّبِّ زِدۡنِي عِلۡمٗا

(Oyle ya, o Hak kelamıdır. Padisahlar) padisah (ı) olan, Hak olan Allah (ın saanı) cok yucedir. Sana onun vahyi tamamlanmazdan evvel Kur´an (ı okumada) acele etme, «Rabbim, benim ilmimi artır» de
Surah Taha, Verse 114


وَلَقَدۡ عَهِدۡنَآ إِلَىٰٓ ءَادَمَ مِن قَبۡلُ فَنَسِيَ وَلَمۡ نَجِدۡ لَهُۥ عَزۡمٗا

Andolsun biz bundan evvel Ademe de vahy (ve emr) etmisizdir. Fakat unutdu o. Biz onda bir azim bulmadık
Surah Taha, Verse 115


وَإِذۡ قُلۡنَا لِلۡمَلَـٰٓئِكَةِ ٱسۡجُدُواْ لِأٓدَمَ فَسَجَدُوٓاْ إِلَّآ إِبۡلِيسَ أَبَىٰ

Hani meleklere: «Adem icin secde edin» demisdik de Iblisden baskaları secde etmislerdi. O ise dayatmısdı
Surah Taha, Verse 116


فَقُلۡنَا يَـٰٓـَٔادَمُ إِنَّ هَٰذَا عَدُوّٞ لَّكَ وَلِزَوۡجِكَ فَلَا يُخۡرِجَنَّكُمَا مِنَ ٱلۡجَنَّةِ فَتَشۡقَىٰٓ

Biz de: «Ey Adem, demisdik, hic subhesiz ki bu, senin de, zevcenin de dusmanıdır. Bundan dolayı sakın sizi cennetden cıkarmasın o. Sonra zahmete dusersin»
Surah Taha, Verse 117


إِنَّ لَكَ أَلَّا تَجُوعَ فِيهَا وَلَا تَعۡرَىٰ

«Cunku senin acıkmaman, cıplak kalmaman hep oradadır»
Surah Taha, Verse 118


وَأَنَّكَ لَا تَظۡمَؤُاْ فِيهَا وَلَا تَضۡحَىٰ

«Ve sen hakıykaten burada susamayacaksın, Gunes (in sıcagı altında da) kalmayacaksın»
Surah Taha, Verse 119


فَوَسۡوَسَ إِلَيۡهِ ٱلشَّيۡطَٰنُ قَالَ يَـٰٓـَٔادَمُ هَلۡ أَدُلُّكَ عَلَىٰ شَجَرَةِ ٱلۡخُلۡدِ وَمُلۡكٖ لَّا يَبۡلَىٰ

Nihayet seytan onu fitledi: «Ey Adem, dedi, seni ebedilik agacına, zeval bulmayacak bir devlete (ulasdırmaya) delalet edeyim mi»
Surah Taha, Verse 120


فَأَكَلَا مِنۡهَا فَبَدَتۡ لَهُمَا سَوۡءَٰتُهُمَا وَطَفِقَا يَخۡصِفَانِ عَلَيۡهِمَا مِن وَرَقِ ٱلۡجَنَّةِۚ وَعَصَىٰٓ ءَادَمُ رَبَّهُۥ فَغَوَىٰ

Iste bunun uzerine ikisi de ondan yediler. Hemen kotu yerleri acılıverdi. Ustlerini cennet yapragından yamamıya basladılar. Adem Rabbine karsı geldi de sasıb kaldı
Surah Taha, Verse 121


ثُمَّ ٱجۡتَبَٰهُ رَبُّهُۥ فَتَابَ عَلَيۡهِ وَهَدَىٰ

(En) sonra Rabbi (yine) onu secdi de tevbesini kabul etdi, ona dogru yolu gosterdi
Surah Taha, Verse 122


قَالَ ٱهۡبِطَا مِنۡهَا جَمِيعَۢاۖ بَعۡضُكُمۡ لِبَعۡضٍ عَدُوّٞۖ فَإِمَّا يَأۡتِيَنَّكُم مِّنِّي هُدٗى فَمَنِ ٱتَّبَعَ هُدَايَ فَلَا يَضِلُّ وَلَا يَشۡقَىٰ

(Soyle) buyurdu: «Kiminiz kiminize dusman olarak hepiniz oradan inin. Artık ne zaman benden size hidayet gelir de kim benim hidayetime uyarsa o (dunyada) sapmaz, (ahiretde de) bedbaht olmaz»
Surah Taha, Verse 123


وَمَنۡ أَعۡرَضَ عَن ذِكۡرِي فَإِنَّ لَهُۥ مَعِيشَةٗ ضَنكٗا وَنَحۡشُرُهُۥ يَوۡمَ ٱلۡقِيَٰمَةِ أَعۡمَىٰ

Kim benim zikrimden yuz cevirirse onun hakkı da dar bir gecimdir ve biz onu kıyamet gununde kor olarak hasrederiz
Surah Taha, Verse 124


قَالَ رَبِّ لِمَ حَشَرۡتَنِيٓ أَعۡمَىٰ وَقَدۡ كُنتُ بَصِيرٗا

(Artık o zaman) o: «Rabbim, beni nicin kor hasretdin? Halbuki ben hakıykaten gorucu idim» demisdir
Surah Taha, Verse 125


قَالَ كَذَٰلِكَ أَتَتۡكَ ءَايَٰتُنَا فَنَسِيتَهَاۖ وَكَذَٰلِكَ ٱلۡيَوۡمَ تُنسَىٰ

(Allah da soyle) buyurmusdur: «Oyledir. Sana ayetlerimiz geldi de sen onları unutdun. Iste bugun de sen oylece unutuluyorsun»
Surah Taha, Verse 126


وَكَذَٰلِكَ نَجۡزِي مَنۡ أَسۡرَفَ وَلَمۡ يُؤۡمِنۢ بِـَٔايَٰتِ رَبِّهِۦۚ وَلَعَذَابُ ٱلۡأٓخِرَةِ أَشَدُّ وَأَبۡقَىٰٓ

Iste israfa sapan ve Rabbinin ayetlerine inanmayanları biz boyle cezalandırırız. Ahiretin azabı ise elbet daha cetin ve daha sureklidir
Surah Taha, Verse 127


أَفَلَمۡ يَهۡدِ لَهُمۡ كَمۡ أَهۡلَكۡنَا قَبۡلَهُم مِّنَ ٱلۡقُرُونِ يَمۡشُونَ فِي مَسَٰكِنِهِمۡۚ إِنَّ فِي ذَٰلِكَ لَأٓيَٰتٖ لِّأُوْلِي ٱلنُّهَىٰ

Biz onlardan evvel nice asırlar (halkın) ı helak etmisizdir. Bu, onları irsad etmedi mi? Halbuki kendileri de onların yurdlarında yuruyub duruyorlar. Bunda salim akıl saahibleri icin elbette ibret verici ayetler vardır
Surah Taha, Verse 128


وَلَوۡلَا كَلِمَةٞ سَبَقَتۡ مِن رَّبِّكَ لَكَانَ لِزَامٗا وَأَجَلٞ مُّسَمّٗى

Eger Rabbinden gecmis bir soz ve ta´yin edilmis bir va´de olmasaydı her halde (onlara da azab) gelib yapısırdı
Surah Taha, Verse 129


فَٱصۡبِرۡ عَلَىٰ مَا يَقُولُونَ وَسَبِّحۡ بِحَمۡدِ رَبِّكَ قَبۡلَ طُلُوعِ ٱلشَّمۡسِ وَقَبۡلَ غُرُوبِهَاۖ وَمِنۡ ءَانَآيِٕ ٱلَّيۡلِ فَسَبِّحۡ وَأَطۡرَافَ ٱلنَّهَارِ لَعَلَّكَ تَرۡضَىٰ

O halde sen, onlar ne derlerse, sabret. Gunesin dogmasından evvel de, batmasından evvel de Rabbini hamd ile tesbih et. Gecenin bir kısım saatlerinde ve gunduzun etrafında dahi tesbih et ki rıza (yi ilahiye eresin)
Surah Taha, Verse 130


وَلَا تَمُدَّنَّ عَيۡنَيۡكَ إِلَىٰ مَا مَتَّعۡنَا بِهِۦٓ أَزۡوَٰجٗا مِّنۡهُمۡ زَهۡرَةَ ٱلۡحَيَوٰةِ ٱلدُّنۡيَا لِنَفۡتِنَهُمۡ فِيهِۚ وَرِزۡقُ رَبِّكَ خَيۡرٞ وَأَبۡقَىٰ

Onlardan (kafirlerden) bir sınıfa, kendilerini fitneye dusurmemiz icin, (verdigimiz ve) faidelendirdigimiz (bu) dunya hayaatına aid zinetlere ve debdebelere sakın iki gozunu dikme. Rabbinin rızkı hem daha hayırlı, hem daha sureklidir
Surah Taha, Verse 131


وَأۡمُرۡ أَهۡلَكَ بِٱلصَّلَوٰةِ وَٱصۡطَبِرۡ عَلَيۡهَاۖ لَا نَسۡـَٔلُكَ رِزۡقٗاۖ نَّحۡنُ نَرۡزُقُكَۗ وَٱلۡعَٰقِبَةُ لِلتَّقۡوَىٰ

Ehline (ve ummetine) namazı emret. Kendin de ona sebat ile devam eyle. Biz senden bir rızk istemiyoruz. Seni biz rızıklandırırız. (Guzel) aakıbet takvaa (erbabı) nındır
Surah Taha, Verse 132


وَقَالُواْ لَوۡلَا يَأۡتِينَا بِـَٔايَةٖ مِّن رَّبِّهِۦٓۚ أَوَلَمۡ تَأۡتِهِم بَيِّنَةُ مَا فِي ٱلصُّحُفِ ٱلۡأُولَىٰ

Dediler ki: «Bize o Rabbinden bir mu´cize getirmeli degil miydi»? Evvelki kitablardakinden apacık burhan gelmedi mi onlara
Surah Taha, Verse 133


وَلَوۡ أَنَّآ أَهۡلَكۡنَٰهُم بِعَذَابٖ مِّن قَبۡلِهِۦ لَقَالُواْ رَبَّنَا لَوۡلَآ أَرۡسَلۡتَ إِلَيۡنَا رَسُولٗا فَنَتَّبِعَ ءَايَٰتِكَ مِن قَبۡلِ أَن نَّذِلَّ وَنَخۡزَىٰ

Eger biz onları daha evvel azab ile helale etmis olsaydık muhakkak diyeceklerdi ki: «Hey Rabbimiz, bize bir peygamber gonderseydin de su zillete ve rusvaylıga ugramamızdan evvel ayetlerine tabi olsaydık ya»
Surah Taha, Verse 134


قُلۡ كُلّٞ مُّتَرَبِّصٞ فَتَرَبَّصُواْۖ فَسَتَعۡلَمُونَ مَنۡ أَصۡحَٰبُ ٱلصِّرَٰطِ ٱلسَّوِيِّ وَمَنِ ٱهۡتَدَىٰ

De ki: «Hep (imiz) intizardeyiz. Siz de gozetleye durun. Cunku dumduz bir yolun saahibleri kimlermis, hidayete (ve ebedi nimete) erenler kimlermis, yakında bileceksiniz»
Surah Taha, Verse 135


Author: Hasan Basri Cantay


<< Surah 19
>> Surah 21

Turkish Translations by other Authors


Turkish Translation By Abdulbaki Golpinarli
Turkish Translation By Abdulbaki Golpinarli
Turkish Translation By Adem Ugur
Turkish Translation By Adem Ugur
Turkish Translation By Ali Bulac
Turkish Translation By Ali Bulac
Turkish Translation By Ali Fikri Yavuz
Turkish Translation By Ali Fikri Yavuz
Turkish Translation By Celal Y Ld R M
Turkish Translation By Celal Y Ld R M
Turkish Translation By Diyanet Isleri
Turkish Translation By Diyanet Isleri
Turkish Translation By Diyanet Isleri
Turkish Translation By Diyanet Isleri
Turkish Translation By Diyanet Vakfi
Turkish Translation By Diyanet Vakfi
Turkish Translation By Edip Yuksel
Turkish Translation By Edip Yuksel
Turkish Translation By Elmalili Hamdi Yazir
Turkish Translation By Elmalili Hamdi Yazir
Turkish Translation By Elmal L Sadelestirilmis
Turkish Translation By Elmal L Sadelestirilmis
Turkish Translation By Elmal L Sadelestirilmis
Turkish Translation By Elmal L Sadelestirilmis
Turkish Translation By Fizilal Il Kuran
Turkish Translation By Fizilal Il Kuran
Turkish Translation By Gultekin Onan
Turkish Translation By Gultekin Onan
Turkish Translation By Hasan Basri Cantay
Turkish Translation By Hasan Basri Cantay
Turkish Translation By Ibni Kesir
Turkish Translation By Ibni Kesir
Turkish Translation By Iskender Ali Mihr
Turkish Translation By Iskender Ali Mihr
Turkish Translation By Latin Alphabet
Turkish Translation By Latin Alphabet
Turkish Translation By Latin Alphabet
Turkish Translation By Latin Alphabet
Turkish Translation By Muhammed Esed
Turkish Translation By Muhammed Esed
Turkish Translation By Muhammet Abay
Turkish Translation By Muhammet Abay
Turkish Translation By Muslim Shahin
Turkish Translation By Muslim Shahin
Turkish Translation By Saban Piris
Turkish Translation By Saban Piris
Turkish Translation By Shaban Britch
Turkish Translation By Shaban Britch
Turkish Translation By Suat Yildirim
Turkish Translation By Suat Yildirim
Turkish Translation By Suleyman Ates
Turkish Translation By Suleyman Ates
Turkish Translation By Tefhim Ul Kuran
Turkish Translation By Tefhim Ul Kuran
Turkish Translation By Www.islamhouse.com
Turkish Translation By Www.islamhouse.com
Turkish Translation By Yasar Nuri Ozturk
Turkish Translation By Yasar Nuri Ozturk
Turkish Translation By Yasar Nuri Ozturk
Turkish Translation By Yasar Nuri Ozturk
Turkish Translation By Y. N. Ozturk
Turkish Translation By Y. N. Ozturk
Popular Areas
Apartments for rent in Dubai Apartments for rent Abu Dhabi Villas for rent in Dubai House for rent Abu Dhabi Apartments for sale in Dubai Apartments for sale in Abu Dhabi Flat for rent Sharjah
Popular Searches
Studios for rent in UAE Apartments for rent in UAE Villas for rent in UAE Apartments for sale in UAE Villas for sale in UAE Land for sale in UAE Dubai Real Estate
Trending Areas
Apartments for rent in Dubai Marina Apartments for sale in Dubai Marina Villa for rent in Sharjah Villa for sale in Dubai Flat for rent in Ajman Studio for rent in Abu Dhabi Villa for rent in Ajman
Trending Searches
Villa for rent in Abu Dhabi Shop for rent in Dubai Villas for sale in Ajman Studio for rent in Sharjah 1 Bedroom Apartment for rent in Dubai Property for rent in Abu Dhabi Commercial properties for sale
© Copyright Dubai Prayer Time. All Rights Reserved
Designed by Prayer Time In Dubai