UAE Prayer Times

  • Dubai
  • Abu Dhabi
  • Sharjah
  • Ajman
  • Fujairah
  • Umm Al Quwain
  • Ras Al Khaimah
  • Quran Translations

Surah Saba - Turkish Translation by Fizilal Il Kuran


ٱلۡحَمۡدُ لِلَّهِ ٱلَّذِي لَهُۥ مَا فِي ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَمَا فِي ٱلۡأَرۡضِ وَلَهُ ٱلۡحَمۡدُ فِي ٱلۡأٓخِرَةِۚ وَهُوَ ٱلۡحَكِيمُ ٱلۡخَبِيرُ

Hamd, goklerdeki ve yeryuzundeki tum varlıkların sahibi olan Allah´a mahsustur. Ahirette de hamd O´na mahsustur. O her isi yerinde yapar ve her seyden haberdardır
Surah Saba, Verse 1


يَعۡلَمُ مَا يَلِجُ فِي ٱلۡأَرۡضِ وَمَا يَخۡرُجُ مِنۡهَا وَمَا يَنزِلُ مِنَ ٱلسَّمَآءِ وَمَا يَعۡرُجُ فِيهَاۚ وَهُوَ ٱلرَّحِيمُ ٱلۡغَفُورُ

O yeraltına giren ve oradan cıkan, gokten inen ve oraya yukselen her seyi bilir. O merhametli ve bagıslayıcıdır
Surah Saba, Verse 2


وَقَالَ ٱلَّذِينَ كَفَرُواْ لَا تَأۡتِينَا ٱلسَّاعَةُۖ قُلۡ بَلَىٰ وَرَبِّي لَتَأۡتِيَنَّكُمۡ عَٰلِمِ ٱلۡغَيۡبِۖ لَا يَعۡزُبُ عَنۡهُ مِثۡقَالُ ذَرَّةٖ فِي ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَلَا فِي ٱلۡأَرۡضِ وَلَآ أَصۡغَرُ مِن ذَٰلِكَ وَلَآ أَكۡبَرُ إِلَّا فِي كِتَٰبٖ مُّبِينٖ

Kafirler; «Kıyamet anı hic gelmeyecek» dediler. Onlara de ki: «Hayır, gaybın bilgisi tekelinde olan Rabb´im adına yemin ederim ki, o an mutlaka gelecektir. Goklerdeki ve yerdeki zerre kadar kucuk bir nesne ya da zerrenin daha kucugu ve daha buyugu O´nun bilgisi dısında degildir, bunların tumu apacık bir kitaptadır.»
Surah Saba, Verse 3


لِّيَجۡزِيَ ٱلَّذِينَ ءَامَنُواْ وَعَمِلُواْ ٱلصَّـٰلِحَٰتِۚ أُوْلَـٰٓئِكَ لَهُم مَّغۡفِرَةٞ وَرِزۡقٞ كَرِيمٞ

Amac, iman edip iyi ameller isleyenleri odullendirmektir. Onları bagıslanma ve onurlu bir rızık beklemektedir
Surah Saba, Verse 4


وَٱلَّذِينَ سَعَوۡ فِيٓ ءَايَٰتِنَا مُعَٰجِزِينَ أُوْلَـٰٓئِكَ لَهُمۡ عَذَابٞ مِّن رِّجۡزٍ أَلِيمٞ

Bizimle basa cıkabileceklerini sanarak olanca gucleri ile ayetlerimize karsı cıkanlara gelince; onları tiksindirici ve acıklı bir azap beklemektedir
Surah Saba, Verse 5


وَيَرَى ٱلَّذِينَ أُوتُواْ ٱلۡعِلۡمَ ٱلَّذِيٓ أُنزِلَ إِلَيۡكَ مِن رَّبِّكَ هُوَ ٱلۡحَقَّ وَيَهۡدِيٓ إِلَىٰ صِرَٰطِ ٱلۡعَزِيزِ ٱلۡحَمِيدِ

Kendilerine bilgi verilenler Rabb´in tarafından sana indirilen mesajın, insanları ustun iradeli ve ovguye layık Allah´ın yoluna iletici bir gercek oldugunu gorurler
Surah Saba, Verse 6


وَقَالَ ٱلَّذِينَ كَفَرُواْ هَلۡ نَدُلُّكُمۡ عَلَىٰ رَجُلٖ يُنَبِّئُكُمۡ إِذَا مُزِّقۡتُمۡ كُلَّ مُمَزَّقٍ إِنَّكُمۡ لَفِي خَلۡقٖ جَدِيدٍ

Kafirler biribirlerine dediler ki; «Olen vucutlarınız didik didik parcalanıp iyice dagıldıktan sonra yeni bir asamada tekrar dirileceginizi ileri suren biri var, onu size gosterelim mi?»
Surah Saba, Verse 7


أَفۡتَرَىٰ عَلَى ٱللَّهِ كَذِبًا أَم بِهِۦ جِنَّةُۢۗ بَلِ ٱلَّذِينَ لَا يُؤۡمِنُونَ بِٱلۡأٓخِرَةِ فِي ٱلۡعَذَابِ وَٱلضَّلَٰلِ ٱلۡبَعِيدِ

Bu adam Allah adına yalan mı uyduruyor, yoksa deli midir? Hayır aslında ahirete inanmayanlar, koyu bir sapıklıgın ve azabın pencesindedirler
Surah Saba, Verse 8


أَفَلَمۡ يَرَوۡاْ إِلَىٰ مَا بَيۡنَ أَيۡدِيهِمۡ وَمَا خَلۡفَهُم مِّنَ ٱلسَّمَآءِ وَٱلۡأَرۡضِۚ إِن نَّشَأۡ نَخۡسِفۡ بِهِمُ ٱلۡأَرۡضَ أَوۡ نُسۡقِطۡ عَلَيۡهِمۡ كِسَفٗا مِّنَ ٱلسَّمَآءِۚ إِنَّ فِي ذَٰلِكَ لَأٓيَةٗ لِّكُلِّ عَبۡدٖ مُّنِيبٖ

Onlar onlerindeki ve arkalarındaki gogu ve yeri gormuyorlar mı? Dilesek onları yerin dibine gecirir ya da gogu parcalayıp baslarına indirirdik. Allah´a baglı her kulun bundan alacagı ders vardır
Surah Saba, Verse 9


۞وَلَقَدۡ ءَاتَيۡنَا دَاوُۥدَ مِنَّا فَضۡلٗاۖ يَٰجِبَالُ أَوِّبِي مَعَهُۥ وَٱلطَّيۡرَۖ وَأَلَنَّا لَهُ ٱلۡحَدِيدَ

Biz gercekten Davud´a kendi katımızdan ayrıcalık sunduk. «Ey daglar, o tesbih ettikce siz de soylediklerini tekrarlayın. Ey kuslar sizde» dedik. Ayrıca demiri avucunda yumusattık
Surah Saba, Verse 10


أَنِ ٱعۡمَلۡ سَٰبِغَٰتٖ وَقَدِّرۡ فِي ٱلسَّرۡدِۖ وَٱعۡمَلُواْ صَٰلِحًاۖ إِنِّي بِمَا تَعۡمَلُونَ بَصِيرٞ

Ona «Insan vucudunu iyice saracak genis zırhlar yap ve zırhların parcalarını biribirine olculu bicimde tak» dedik. Ey Davudogulları, iyi ameller isleyiniz. Cunku ben yaptıklarınızı goruyorum
Surah Saba, Verse 11


وَلِسُلَيۡمَٰنَ ٱلرِّيحَ غُدُوُّهَا شَهۡرٞ وَرَوَاحُهَا شَهۡرٞۖ وَأَسَلۡنَا لَهُۥ عَيۡنَ ٱلۡقِطۡرِۖ وَمِنَ ٱلۡجِنِّ مَن يَعۡمَلُ بَيۡنَ يَدَيۡهِ بِإِذۡنِ رَبِّهِۦۖ وَمَن يَزِغۡ مِنۡهُمۡ عَنۡ أَمۡرِنَا نُذِقۡهُ مِنۡ عَذَابِ ٱلسَّعِيرِ

Suleyman´ın buyruguna da ruzgarı vermistik. Bu ruzgar sabahleyin esince bir aylık uzaklıga gider ve aksamleyin de bir aylık mesafeyi asarak geri gelirdi. Onun icin erimis bakırı su gibi akıttık. Rabb´inin izni ile yanında calısan bazı cinleri de buyruguna sunmustuk. Bu cinlerden buyrugumuzun dısına cıkanlara kızgın alevli atesin azabını tattırırız
Surah Saba, Verse 12


يَعۡمَلُونَ لَهُۥ مَا يَشَآءُ مِن مَّحَٰرِيبَ وَتَمَٰثِيلَ وَجِفَانٖ كَٱلۡجَوَابِ وَقُدُورٖ رَّاسِيَٰتٍۚ ٱعۡمَلُوٓاْ ءَالَ دَاوُۥدَ شُكۡرٗاۚ وَقَلِيلٞ مِّنۡ عِبَادِيَ ٱلشَّكُورُ

Onlar, Suleyman´a, istegi uyarınca mabetler, heykeller, havuz gibi genis canaklar ve yerlerinden kımıldatılamaz koca kazanlar yaparlardı. Ey Davudogulları, sukrediniz. Kulların icinde sukredenler pek azdır
Surah Saba, Verse 13


فَلَمَّا قَضَيۡنَا عَلَيۡهِ ٱلۡمَوۡتَ مَا دَلَّهُمۡ عَلَىٰ مَوۡتِهِۦٓ إِلَّا دَآبَّةُ ٱلۡأَرۡضِ تَأۡكُلُ مِنسَأَتَهُۥۖ فَلَمَّا خَرَّ تَبَيَّنَتِ ٱلۡجِنُّ أَن لَّوۡ كَانُواْ يَعۡلَمُونَ ٱلۡغَيۡبَ مَا لَبِثُواْ فِي ٱلۡعَذَابِ ٱلۡمُهِينِ

Suleyman´ın canını aldıgımızda ancak degnegini kemiren bir kurt onun oldugunu cinlere fark ettirdi. Onun olusu yere dusunce belli oldu ki, eger cin´ler gaybı bilselerdi, o onur kırıcı angaryaların sıkıntısını cekmeye devam etmezlerdi
Surah Saba, Verse 14


لَقَدۡ كَانَ لِسَبَإٖ فِي مَسۡكَنِهِمۡ ءَايَةٞۖ جَنَّتَانِ عَن يَمِينٖ وَشِمَالٖۖ كُلُواْ مِن رِّزۡقِ رَبِّكُمۡ وَٱشۡكُرُواْ لَهُۥۚ بَلۡدَةٞ طَيِّبَةٞ وَرَبٌّ غَفُورٞ

Gercekten bir vadinin sagında ve solunda uzayan iki ovadan olusmus Sebe yurdundan alınacak ibret dersi vardır. Onlara «Rabb´inizin verdigi rızıkları yiyiniz ve O´na sukrediniz, iste size guzel bir ulke ve bagıslayıcı bir Rabb» dendi
Surah Saba, Verse 15


فَأَعۡرَضُواْ فَأَرۡسَلۡنَا عَلَيۡهِمۡ سَيۡلَ ٱلۡعَرِمِ وَبَدَّلۡنَٰهُم بِجَنَّتَيۡهِمۡ جَنَّتَيۡنِ ذَوَاتَيۡ أُكُلٍ خَمۡطٖ وَأَثۡلٖ وَشَيۡءٖ مِّن سِدۡرٖ قَلِيلٖ

Fakat onlar bu buyruga sırt cevirdiler. Bu yuzden uzerlerine Arim selini gondererek o verimli ovalarını dikenli, kuru calılıklı ve az sayıda sedir agaclı iki corak ovaya donusturduk
Surah Saba, Verse 16


ذَٰلِكَ جَزَيۡنَٰهُم بِمَا كَفَرُواْۖ وَهَلۡ نُجَٰزِيٓ إِلَّا ٱلۡكَفُورَ

Yaptıkları nankorlukten oturu onları iste boyle cezalandırdık. Biz nankorden baskasını hic cezalandırır mıyız ki
Surah Saba, Verse 17


وَجَعَلۡنَا بَيۡنَهُمۡ وَبَيۡنَ ٱلۡقُرَى ٱلَّتِي بَٰرَكۡنَا فِيهَا قُرٗى ظَٰهِرَةٗ وَقَدَّرۡنَا فِيهَا ٱلسَّيۡرَۖ سِيرُواْ فِيهَا لَيَالِيَ وَأَيَّامًا ءَامِنِينَ

Onların yurtları ile kutsal kentler arasına, birinden bakınca oburu gorunebilen kısa aralıklı kentler serpistirerek konaktan konaga mesafeleri olculebilir bir yolculuk yapmalarını sagladık. Onlara «Bu yol boyunca hem geceleyin hem de gunduzun guven icinde yolculuk yapın» dedik
Surah Saba, Verse 18


فَقَالُواْ رَبَّنَا بَٰعِدۡ بَيۡنَ أَسۡفَارِنَا وَظَلَمُوٓاْ أَنفُسَهُمۡ فَجَعَلۡنَٰهُمۡ أَحَادِيثَ وَمَزَّقۡنَٰهُمۡ كُلَّ مُمَزَّقٍۚ إِنَّ فِي ذَٰلِكَ لَأٓيَٰتٖ لِّكُلِّ صَبَّارٖ شَكُورٖ

Fakat onlar «Ey Rabbimiz! Seferlerimizi uzun aralıklı yap!» diyerek kendilerine yazık ettiler. Bunun uzerine onları dillere dusurduk, toplumlarını parcalayarak oteye beriye dagıttık. Hic kuskusuz sabırlıların ve sukredenlerin bu olaylardan cıkaracakları bir cok dersler vardır
Surah Saba, Verse 19


وَلَقَدۡ صَدَّقَ عَلَيۡهِمۡ إِبۡلِيسُ ظَنَّهُۥ فَٱتَّبَعُوهُ إِلَّا فَرِيقٗا مِّنَ ٱلۡمُؤۡمِنِينَ

Seytan, onlara iliskin beklentisini gerceklestirmis ve bir grup mu´min dısında hepsi ona uymustu
Surah Saba, Verse 20


وَمَا كَانَ لَهُۥ عَلَيۡهِم مِّن سُلۡطَٰنٍ إِلَّا لِنَعۡلَمَ مَن يُؤۡمِنُ بِٱلۡأٓخِرَةِ مِمَّنۡ هُوَ مِنۡهَا فِي شَكّٖۗ وَرَبُّكَ عَلَىٰ كُلِّ شَيۡءٍ حَفِيظٞ

Aslında seytanın onlar uzerinde hicbir nufuzu, hicbir yaptırım gucu yoktu. Ama biz ahirete inananları, o konuda kusku icinde olanlardan ayırd etmek istedik. Her sey, senin Rabb´inin gozetimi altındadır
Surah Saba, Verse 21


قُلِ ٱدۡعُواْ ٱلَّذِينَ زَعَمۡتُم مِّن دُونِ ٱللَّهِ لَا يَمۡلِكُونَ مِثۡقَالَ ذَرَّةٖ فِي ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَلَا فِي ٱلۡأَرۡضِ وَمَا لَهُمۡ فِيهِمَا مِن شِرۡكٖ وَمَا لَهُۥ مِنۡهُم مِّن ظَهِيرٖ

Musriklere de ki; «Allah dısında ilah olduklarını sandıgınız putları imdada cagırınız bakalım. Onlar ne goklerde ve ne de yeryuzunde zerre kadar bir seye sahip degildirler. Gokler ile yeryuzu uzerinde hicbir ortaklıkları olmadıgı gibi onların hicbiri Allah´ın yardımcısı da degildir.»
Surah Saba, Verse 22


وَلَا تَنفَعُ ٱلشَّفَٰعَةُ عِندَهُۥٓ إِلَّا لِمَنۡ أَذِنَ لَهُۥۚ حَتَّىٰٓ إِذَا فُزِّعَ عَن قُلُوبِهِمۡ قَالُواْ مَاذَا قَالَ رَبُّكُمۡۖ قَالُواْ ٱلۡحَقَّۖ وَهُوَ ٱلۡعَلِيُّ ٱلۡكَبِيرُ

Allah katında O´nun izin verdigi kimseler dısında hic kimse sefaat, aracılık edemez. Bu konuda izin bekleyenlerin yureklerini urperten korku yatıstırılınca biribirlerine «Rabb´iniz ne dedi?» diye sorarlar. Cevap verenler «O gercegi soyledi, O yuce ve buyuktur» derler
Surah Saba, Verse 23


۞قُلۡ مَن يَرۡزُقُكُم مِّنَ ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَٱلۡأَرۡضِۖ قُلِ ٱللَّهُۖ وَإِنَّآ أَوۡ إِيَّاكُمۡ لَعَلَىٰ هُدًى أَوۡ فِي ضَلَٰلٖ مُّبِينٖ

Ey Muhammed, musriklere «Gerek goklerden inen ve gerekse yerden cıkan rızıkları size sunan kimdir?» diye sor. Sonra de ki; «Allah sunuyor. Oyleyse ya biz dogru yoldayız ve siz acık bir sapıklık icindesiniz, ya da bunun tersi dogrudur.»
Surah Saba, Verse 24


قُل لَّا تُسۡـَٔلُونَ عَمَّآ أَجۡرَمۡنَا وَلَا نُسۡـَٔلُ عَمَّا تَعۡمَلُونَ

De ki; «Ne bizim suclarımız size sorulacak ve ne de sizin islediginiz kotulukler bize sorulacaktır.»
Surah Saba, Verse 25


قُلۡ يَجۡمَعُ بَيۡنَنَا رَبُّنَا ثُمَّ يَفۡتَحُ بَيۡنَنَا بِٱلۡحَقِّ وَهُوَ ٱلۡفَتَّاحُ ٱلۡعَلِيمُ

De ki; «Rabb´imiz bizi biraraya getirecek, sonra aramızdaki uyusmazlıkları hak uyarınca cozecektir. O son derece adil bir yargıc ve her seyi bilendir.»
Surah Saba, Verse 26


قُلۡ أَرُونِيَ ٱلَّذِينَ أَلۡحَقۡتُم بِهِۦ شُرَكَآءَۖ كَلَّاۚ بَلۡ هُوَ ٱللَّهُ ٱلۡعَزِيزُ ٱلۡحَكِيمُ

De ki; «Allah´a kostugunuz ortakları bana gosterin bakalım. Olacak sey degil bu. Aslında O ustun iradeli ve her isi yerinde olan Allah´dır.»
Surah Saba, Verse 27


وَمَآ أَرۡسَلۡنَٰكَ إِلَّا كَآفَّةٗ لِّلنَّاسِ بَشِيرٗا وَنَذِيرٗا وَلَٰكِنَّ أَكۡثَرَ ٱلنَّاسِ لَا يَعۡلَمُونَ

Ey Muhammed, biz seni butun insanlara mujde verici ve uyarıcı olarak gonderdik. Fakat insanların cogu bunu bilmiyorlar
Surah Saba, Verse 28


وَيَقُولُونَ مَتَىٰ هَٰذَا ٱلۡوَعۡدُ إِن كُنتُمۡ صَٰدِقِينَ

Onlar «Eger dogru soyluyorsanız, su tehdit ne zaman gerceklesecek?» derler
Surah Saba, Verse 29


قُل لَّكُم مِّيعَادُ يَوۡمٖ لَّا تَسۡتَـٔۡخِرُونَ عَنۡهُ سَاعَةٗ وَلَا تَسۡتَقۡدِمُونَ

Onlara de ki; «Sizin belirlenmis bir gununuz vardır, ne bir an ertelenir ve ne de onceye alınır.»
Surah Saba, Verse 30


وَقَالَ ٱلَّذِينَ كَفَرُواْ لَن نُّؤۡمِنَ بِهَٰذَا ٱلۡقُرۡءَانِ وَلَا بِٱلَّذِي بَيۡنَ يَدَيۡهِۗ وَلَوۡ تَرَىٰٓ إِذِ ٱلظَّـٰلِمُونَ مَوۡقُوفُونَ عِندَ رَبِّهِمۡ يَرۡجِعُ بَعۡضُهُمۡ إِلَىٰ بَعۡضٍ ٱلۡقَوۡلَ يَقُولُ ٱلَّذِينَ ٱسۡتُضۡعِفُواْ لِلَّذِينَ ٱسۡتَكۡبَرُواْ لَوۡلَآ أَنتُمۡ لَكُنَّا مُؤۡمِنِينَ

Kafirler «Biz ne bu Kur´an´a ve ne de ondan onceki kutsal kitaplara asla inanmayız» dediler. Sen bu zalimleri bir de Rabb´lerinin huzurunda dikilmis durumda biribirlerini suclarken gorsen! O zaman ayak takımını olusturan gudulenler kendini begenmis elebaslarına «Siz olmasaydınız, biz mu´min olacaktık» derler
Surah Saba, Verse 31


قَالَ ٱلَّذِينَ ٱسۡتَكۡبَرُواْ لِلَّذِينَ ٱسۡتُضۡعِفُوٓاْ أَنَحۡنُ صَدَدۡنَٰكُمۡ عَنِ ٱلۡهُدَىٰ بَعۡدَ إِذۡ جَآءَكُمۖ بَلۡ كُنتُم مُّجۡرِمِينَ

Kendini begenmis elebasları da gudulenlere derler ki; «Size dogru yola iliskin mesaj geldikten sonra biz mi sizleri o yoldan alıkoyduk? Aslında siz kendiniz suca girdiniz»
Surah Saba, Verse 32


وَقَالَ ٱلَّذِينَ ٱسۡتُضۡعِفُواْ لِلَّذِينَ ٱسۡتَكۡبَرُواْ بَلۡ مَكۡرُ ٱلَّيۡلِ وَٱلنَّهَارِ إِذۡ تَأۡمُرُونَنَآ أَن نَّكۡفُرَ بِٱللَّهِ وَنَجۡعَلَ لَهُۥٓ أَندَادٗاۚ وَأَسَرُّواْ ٱلنَّدَامَةَ لَمَّا رَأَوُاْ ٱلۡعَذَابَۚ وَجَعَلۡنَا ٱلۡأَغۡلَٰلَ فِيٓ أَعۡنَاقِ ٱلَّذِينَ كَفَرُواْۖ هَلۡ يُجۡزَوۡنَ إِلَّا مَا كَانُواْ يَعۡمَلُونَ

Gudulenler ise kendini begenmis elebaslarına soyle derler: «Tersine, isiniz gucunuz, gece gunduz komplo duzenlemek, dolap cevirmekti. Hani bize Allah´ı inkar etmemizi, O´na es kosmamızı emrediyordunuz.» Azabı gorunce pismanlıgı yureklerine gomduler. Biz kafirlerin boyunlarına demir halkalar geciririz. Carpıldıkları ceza sadece isledikleri kotuluklerin karsılıgı degil mi
Surah Saba, Verse 33


وَمَآ أَرۡسَلۡنَا فِي قَرۡيَةٖ مِّن نَّذِيرٍ إِلَّا قَالَ مُتۡرَفُوهَآ إِنَّا بِمَآ أُرۡسِلۡتُم بِهِۦ كَٰفِرُونَ

Uyarıcı gonderdigimiz her kentin sımarık elebasları mutlaka soyle dediler. «Biz, sizin getirdiginiz mesajı kesinlikle inkar ediyoruz»
Surah Saba, Verse 34


وَقَالُواْ نَحۡنُ أَكۡثَرُ أَمۡوَٰلٗا وَأَوۡلَٰدٗا وَمَا نَحۡنُ بِمُعَذَّبِينَ

Bizim herkesten cok servetimiz ve evladımız vardır, bizim azaba carptırılmamız soz konusu degildir
Surah Saba, Verse 35


قُلۡ إِنَّ رَبِّي يَبۡسُطُ ٱلرِّزۡقَ لِمَن يَشَآءُ وَيَقۡدِرُ وَلَٰكِنَّ أَكۡثَرَ ٱلنَّاسِ لَا يَعۡلَمُونَ

Onlara de ki; «Hic kuskusuz, Rabb´im diledigine bol servet verir ve dilediginin rızkını kısar. Fakat insanların cogu bu gercegi bilmezler.»
Surah Saba, Verse 36


وَمَآ أَمۡوَٰلُكُمۡ وَلَآ أَوۡلَٰدُكُم بِٱلَّتِي تُقَرِّبُكُمۡ عِندَنَا زُلۡفَىٰٓ إِلَّا مَنۡ ءَامَنَ وَعَمِلَ صَٰلِحٗا فَأُوْلَـٰٓئِكَ لَهُمۡ جَزَآءُ ٱلضِّعۡفِ بِمَا عَمِلُواْ وَهُمۡ فِي ٱلۡغُرُفَٰتِ ءَامِنُونَ

Ne mallarınız ve ne de evlatlarınız size bizim katımızda yakınlık kazandırmaz. Yalnız iman edip iyi amel isleyenler var ya, onların yaptıkları iyilikler kat kat fazlası ile odullendirilir. Onlar cennetin yuksek kosklerinde guven icinde agırlanırlar
Surah Saba, Verse 37


وَٱلَّذِينَ يَسۡعَوۡنَ فِيٓ ءَايَٰتِنَا مُعَٰجِزِينَ أُوْلَـٰٓئِكَ فِي ٱلۡعَذَابِ مُحۡضَرُونَ

Bizimle basa cıkabileceklerini sanarak olanca gucleri ile ayetlerimize karsı cıkanlara gelince onlar azapla basbasa kalacaklardır
Surah Saba, Verse 38


قُلۡ إِنَّ رَبِّي يَبۡسُطُ ٱلرِّزۡقَ لِمَن يَشَآءُ مِنۡ عِبَادِهِۦ وَيَقۡدِرُ لَهُۥۚ وَمَآ أَنفَقۡتُم مِّن شَيۡءٖ فَهُوَ يُخۡلِفُهُۥۖ وَهُوَ خَيۡرُ ٱلرَّـٰزِقِينَ

De ki; «Hic kuskusuz Rabb´im diledigi kuluna bol servet verir ve diledigi kulun rızkını kısar. Siz Allah icin bir sey verirseniz, O verdiginizin boslugunu doldurur. O rızık verenlerin en hayırlısıdır.»
Surah Saba, Verse 39


وَيَوۡمَ يَحۡشُرُهُمۡ جَمِيعٗا ثُمَّ يَقُولُ لِلۡمَلَـٰٓئِكَةِ أَهَـٰٓؤُلَآءِ إِيَّاكُمۡ كَانُواْ يَعۡبُدُونَ

O gun Allah, onların hepsini diriltip bir araya getirir ve sonra meleklere «Bu adamlar size mi tapıyorlar?» der
Surah Saba, Verse 40


قَالُواْ سُبۡحَٰنَكَ أَنتَ وَلِيُّنَا مِن دُونِهِمۖ بَلۡ كَانُواْ يَعۡبُدُونَ ٱلۡجِنَّۖ أَكۡثَرُهُم بِهِم مُّؤۡمِنُونَ

Melekler derler ki; «Seni her turlu noksanlıktan tenzih ederiz. Bizim dayanagımız, koruyucumuz onlar degil sensin. Hayır, onlar cinlere tapıyorlardı, cogu onlara inanıyorlardı.»
Surah Saba, Verse 41


فَٱلۡيَوۡمَ لَا يَمۡلِكُ بَعۡضُكُمۡ لِبَعۡضٖ نَّفۡعٗا وَلَا ضَرّٗا وَنَقُولُ لِلَّذِينَ ظَلَمُواْ ذُوقُواْ عَذَابَ ٱلنَّارِ ٱلَّتِي كُنتُم بِهَا تُكَذِّبُونَ

O zaman zalimlere deriz ki; «Bu gun biribirinize ne faydalı olabilirsiniz ve ne de zarar verebilirsiniz. Vaktiyle inkar ettiginiz cehennem atesinin azabını simdi tadınız bakalım.»
Surah Saba, Verse 42


وَإِذَا تُتۡلَىٰ عَلَيۡهِمۡ ءَايَٰتُنَا بَيِّنَٰتٖ قَالُواْ مَا هَٰذَآ إِلَّا رَجُلٞ يُرِيدُ أَن يَصُدَّكُمۡ عَمَّا كَانَ يَعۡبُدُ ءَابَآؤُكُمۡ وَقَالُواْ مَا هَٰذَآ إِلَّآ إِفۡكٞ مُّفۡتَرٗىۚ وَقَالَ ٱلَّذِينَ كَفَرُواْ لِلۡحَقِّ لَمَّا جَآءَهُمۡ إِنۡ هَٰذَآ إِلَّا سِحۡرٞ مُّبِينٞ

Onlara apacık anlamlı ayetlerimiz okundugunda «Bu adamın tek istedigi sey, sizi atalarınızın taptıgı putlardan vazgecirmektir» ve «su Kur´an, duzmece bir yalandan baska bir sey degildir.» dediler. Kafirler, kendilerine gelen ´gercek´ icin «Bu apacık bir buyuden ibarettir.» demislerdi
Surah Saba, Verse 43


وَمَآ ءَاتَيۡنَٰهُم مِّن كُتُبٖ يَدۡرُسُونَهَاۖ وَمَآ أَرۡسَلۡنَآ إِلَيۡهِمۡ قَبۡلَكَ مِن نَّذِيرٖ

Ey Muhammed, oysa biz o musriklere daha once okuyacakları bir Kitap vermemis, kendilerine senden once bir uyarıcı gondermemistik
Surah Saba, Verse 44


وَكَذَّبَ ٱلَّذِينَ مِن قَبۡلِهِمۡ وَمَا بَلَغُواْ مِعۡشَارَ مَآ ءَاتَيۡنَٰهُمۡ فَكَذَّبُواْ رُسُلِيۖ فَكَيۡفَ كَانَ نَكِيرِ

Onlardan onceki bir cok milletler de mesajımızı yalanlamıslardı., Bu musrikler onlara verdigimiz dunyalıkların onda birine bile ermis degillerdir. Buna ragmen peygamberlerimi yalanladılar, ama bu inkarcılıgın karsılıgı nice oldu
Surah Saba, Verse 45


۞قُلۡ إِنَّمَآ أَعِظُكُم بِوَٰحِدَةٍۖ أَن تَقُومُواْ لِلَّهِ مَثۡنَىٰ وَفُرَٰدَىٰ ثُمَّ تَتَفَكَّرُواْۚ مَا بِصَاحِبِكُم مِّن جِنَّةٍۚ إِنۡ هُوَ إِلَّا نَذِيرٞ لَّكُم بَيۡنَ يَدَيۡ عَذَابٖ شَدِيدٖ

Ey Muhammed, onlara de ki; «Size bir tek ogudum var: Ikiser ikiser ve teker teker Allah ile vicdanınızla basbasa kalınız ve dusununuz ki, bu dostunuz deli degildir, o sadece agır bir azabın esiginde sizleri uyaran bir peygamberdir.»
Surah Saba, Verse 46


قُلۡ مَا سَأَلۡتُكُم مِّنۡ أَجۡرٖ فَهُوَ لَكُمۡۖ إِنۡ أَجۡرِيَ إِلَّا عَلَى ٱللَّهِۖ وَهُوَ عَلَىٰ كُلِّ شَيۡءٖ شَهِيدٞ

De ki; «Sizden hicbir ucret istemiyorum. Ucretiniz sizin olsun. Benim ucretimi Allah verecektir. O her seyin tanıgıdır.»
Surah Saba, Verse 47


قُلۡ إِنَّ رَبِّي يَقۡذِفُ بِٱلۡحَقِّ عَلَّـٰمُ ٱلۡغُيُوبِ

De ki; «Gaybleri cok iyi bilen Rabb´im, gercegi egrinin basına carpar.»
Surah Saba, Verse 48


قُلۡ جَآءَ ٱلۡحَقُّ وَمَا يُبۡدِئُ ٱلۡبَٰطِلُ وَمَا يُعِيدُ

De ki; «Hak geldi, artık batıl hicbir tarafa dogru kımıldayamaz.»
Surah Saba, Verse 49


قُلۡ إِن ضَلَلۡتُ فَإِنَّمَآ أَضِلُّ عَلَىٰ نَفۡسِيۖ وَإِنِ ٱهۡتَدَيۡتُ فَبِمَا يُوحِيٓ إِلَيَّ رَبِّيٓۚ إِنَّهُۥ سَمِيعٞ قَرِيبٞ

De ki; «Eger ben egri yolda isem sapıtmamın zararını kendim cekerim. Eger dogru yolda isem, bu Rabb´imin bana ilettigi vahiy sayesindedir. Hic kuskusuz O her seyi isitir ve kullarına cok yakındır.»
Surah Saba, Verse 50


وَلَوۡ تَرَىٰٓ إِذۡ فَزِعُواْ فَلَا فَوۡتَ وَأُخِذُواْ مِن مَّكَانٖ قَرِيبٖ

Onları bir de panige kapıldıklarında gorsen! Kacacakları hicbir yer yok. Cehennemin yakınında yakayı ele vermislerdir
Surah Saba, Verse 51


وَقَالُوٓاْ ءَامَنَّا بِهِۦ وَأَنَّىٰ لَهُمُ ٱلتَّنَاوُشُ مِن مَّكَانِۭ بَعِيدٖ

O´na inandık derler, ama artık iyice uzagında kaldıkları imanı nasıl yakalayacaklardır
Surah Saba, Verse 52


وَقَدۡ كَفَرُواْ بِهِۦ مِن قَبۡلُۖ وَيَقۡذِفُونَ بِٱلۡغَيۡبِ مِن مَّكَانِۭ بَعِيدٖ

Vaktiyle onu inkar etmislerdi, o zaman uzaktan karanlıga tas atıyorlardı
Surah Saba, Verse 53


وَحِيلَ بَيۡنَهُمۡ وَبَيۡنَ مَا يَشۡتَهُونَ كَمَا فُعِلَ بِأَشۡيَاعِهِم مِّن قَبۡلُۚ إِنَّهُمۡ كَانُواْ فِي شَكّٖ مُّرِيبِۭ

Simdi kendileri ile ozlemleri arasına perde gerildi. Tıpkı daha onceki yoldaslarına yapıldıgı gibi. Hic kuskusuz onlar koyu bir suphe icinde idiler
Surah Saba, Verse 54


Author: Fizilal Il Kuran


<< Surah 33
>> Surah 35

Turkish Translations by other Authors


Turkish Translation By Abdulbaki Golpinarli
Turkish Translation By Abdulbaki Golpinarli
Turkish Translation By Adem Ugur
Turkish Translation By Adem Ugur
Turkish Translation By Ali Bulac
Turkish Translation By Ali Bulac
Turkish Translation By Ali Fikri Yavuz
Turkish Translation By Ali Fikri Yavuz
Turkish Translation By Celal Y Ld R M
Turkish Translation By Celal Y Ld R M
Turkish Translation By Diyanet Isleri
Turkish Translation By Diyanet Isleri
Turkish Translation By Diyanet Isleri
Turkish Translation By Diyanet Isleri
Turkish Translation By Diyanet Vakfi
Turkish Translation By Diyanet Vakfi
Turkish Translation By Edip Yuksel
Turkish Translation By Edip Yuksel
Turkish Translation By Elmalili Hamdi Yazir
Turkish Translation By Elmalili Hamdi Yazir
Turkish Translation By Elmal L Sadelestirilmis
Turkish Translation By Elmal L Sadelestirilmis
Turkish Translation By Elmal L Sadelestirilmis
Turkish Translation By Elmal L Sadelestirilmis
Turkish Translation By Fizilal Il Kuran
Turkish Translation By Fizilal Il Kuran
Turkish Translation By Gultekin Onan
Turkish Translation By Gultekin Onan
Turkish Translation By Hasan Basri Cantay
Turkish Translation By Hasan Basri Cantay
Turkish Translation By Ibni Kesir
Turkish Translation By Ibni Kesir
Turkish Translation By Iskender Ali Mihr
Turkish Translation By Iskender Ali Mihr
Turkish Translation By Latin Alphabet
Turkish Translation By Latin Alphabet
Turkish Translation By Latin Alphabet
Turkish Translation By Latin Alphabet
Turkish Translation By Muhammed Esed
Turkish Translation By Muhammed Esed
Turkish Translation By Muhammet Abay
Turkish Translation By Muhammet Abay
Turkish Translation By Muslim Shahin
Turkish Translation By Muslim Shahin
Turkish Translation By Saban Piris
Turkish Translation By Saban Piris
Turkish Translation By Shaban Britch
Turkish Translation By Shaban Britch
Turkish Translation By Suat Yildirim
Turkish Translation By Suat Yildirim
Turkish Translation By Suleyman Ates
Turkish Translation By Suleyman Ates
Turkish Translation By Tefhim Ul Kuran
Turkish Translation By Tefhim Ul Kuran
Turkish Translation By Www.islamhouse.com
Turkish Translation By Www.islamhouse.com
Turkish Translation By Yasar Nuri Ozturk
Turkish Translation By Yasar Nuri Ozturk
Turkish Translation By Yasar Nuri Ozturk
Turkish Translation By Yasar Nuri Ozturk
Turkish Translation By Y. N. Ozturk
Turkish Translation By Y. N. Ozturk
Popular Areas
Apartments for rent in Dubai Apartments for rent Abu Dhabi Villas for rent in Dubai House for rent Abu Dhabi Apartments for sale in Dubai Apartments for sale in Abu Dhabi Flat for rent Sharjah
Popular Searches
Studios for rent in UAE Apartments for rent in UAE Villas for rent in UAE Apartments for sale in UAE Villas for sale in UAE Land for sale in UAE Dubai Real Estate
Trending Areas
Apartments for rent in Dubai Marina Apartments for sale in Dubai Marina Villa for rent in Sharjah Villa for sale in Dubai Flat for rent in Ajman Studio for rent in Abu Dhabi Villa for rent in Ajman
Trending Searches
Villa for rent in Abu Dhabi Shop for rent in Dubai Villas for sale in Ajman Studio for rent in Sharjah 1 Bedroom Apartment for rent in Dubai Property for rent in Abu Dhabi Commercial properties for sale
© Copyright Dubai Prayer Time. All Rights Reserved
Designed by Prayer Time In Dubai