Surah Ad-Dukhan - Turkish Translation by Suat Yildirim
حمٓ
Ha, Mim
Surah Ad-Dukhan, Verse 1
وَٱلۡكِتَٰبِ ٱلۡمُبِينِ
Acık olan ve gercegi acıklayan bu kitaba yemin ederim ki
Surah Ad-Dukhan, Verse 2
إِنَّآ أَنزَلۡنَٰهُ فِي لَيۡلَةٖ مُّبَٰرَكَةٍۚ إِنَّا كُنَّا مُنذِرِينَ
Biz onu kutlu bir gecede indirdik. Cunku Biz haktan yuz cevirenleri uyarırız
Surah Ad-Dukhan, Verse 3
فِيهَا يُفۡرَقُ كُلُّ أَمۡرٍ حَكِيمٍ
O, oyle bir gecedir ki her hikmetli is, tarafımızdan bir emir ile, o zaman yazılıp belirlenir.Rabbinden bir rahmet olarak hep resuller gondermekteyiz. Muhakkak ki O, her seyi hakkıyla isitir ve bilir
Surah Ad-Dukhan, Verse 4
أَمۡرٗا مِّنۡ عِندِنَآۚ إِنَّا كُنَّا مُرۡسِلِينَ
O, oyle bir gecedir ki her hikmetli is, tarafımızdan bir emir ile, o zaman yazılıp belirlenir.Rabbinden bir rahmet olarak hep resuller gondermekteyiz. Muhakkak ki O, her seyi hakkıyla isitir ve bilir
Surah Ad-Dukhan, Verse 5
رَحۡمَةٗ مِّن رَّبِّكَۚ إِنَّهُۥ هُوَ ٱلسَّمِيعُ ٱلۡعَلِيمُ
O, oyle bir gecedir ki her hikmetli is, tarafımızdan bir emir ile, o zaman yazılıp belirlenir.Rabbinden bir rahmet olarak hep resuller gondermekteyiz. Muhakkak ki O, her seyi hakkıyla isitir ve bilir
Surah Ad-Dukhan, Verse 6
رَبِّ ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَٱلۡأَرۡضِ وَمَا بَيۡنَهُمَآۖ إِن كُنتُم مُّوقِنِينَ
Yakin, kesin bilgi ve itmi'nan pesinde iseniz, bilin ki O, goklerin, yerin ve ikisi arasındaki varlıkların Rabbidir.O’ndan baska tanrı yoktur. Hayatı veren ve hayatı alıp olduren de O’dur. Sizin ve daha once gelmis gecmis atalarınızın da Rabbidir
Surah Ad-Dukhan, Verse 7
لَآ إِلَٰهَ إِلَّا هُوَ يُحۡيِۦ وَيُمِيتُۖ رَبُّكُمۡ وَرَبُّ ءَابَآئِكُمُ ٱلۡأَوَّلِينَ
Yakin, kesin bilgi ve itmi'nan pesinde iseniz, bilin ki O, goklerin, yerin ve ikisi arasındaki varlıkların Rabbidir.O’ndan baska tanrı yoktur. Hayatı veren ve hayatı alıp olduren de O’dur. Sizin ve daha once gelmis gecmis atalarınızın da Rabbidir
Surah Ad-Dukhan, Verse 8
بَلۡ هُمۡ فِي شَكّٖ يَلۡعَبُونَ
Fakat onlar suphe icindedirler. Din gercekleriyle alay edip eglenirler
Surah Ad-Dukhan, Verse 9
فَٱرۡتَقِبۡ يَوۡمَ تَأۡتِي ٱلسَّمَآءُ بِدُخَانٖ مُّبِينٖ
O halde sen gogun, butun insanları saracak olan asikar bir duman cıkaracagı gunu gozle. Bu, gayet acı bir azaptır
Surah Ad-Dukhan, Verse 10
يَغۡشَى ٱلنَّاسَۖ هَٰذَا عَذَابٌ أَلِيمٞ
O halde sen gogun, butun insanları saracak olan asikar bir duman cıkaracagı gunu gozle. Bu, gayet acı bir azaptır
Surah Ad-Dukhan, Verse 11
رَّبَّنَا ٱكۡشِفۡ عَنَّا ٱلۡعَذَابَ إِنَّا مُؤۡمِنُونَ
Iste o zaman insanlar: “Ey ulu Rabbimiz, bizden bu azabı kaldır, cunku artık iman ediyoruz!” derler
Surah Ad-Dukhan, Verse 12
أَنَّىٰ لَهُمُ ٱلذِّكۡرَىٰ وَقَدۡ جَآءَهُمۡ رَسُولٞ مُّبِينٞ
Onlar nerede, iman nerede! Onlar ibret alan, hisse kapan insanlar degil.Boyle olmadıkları icin, gercekleri apacık anlatan Peygamber geldigi halde ona sırtlarını donduler de: “Bu, baskaları tarafından bir seyler belletilmis delinin teki!” dediler
Surah Ad-Dukhan, Verse 13
ثُمَّ تَوَلَّوۡاْ عَنۡهُ وَقَالُواْ مُعَلَّمٞ مَّجۡنُونٌ
Onlar nerede, iman nerede! Onlar ibret alan, hisse kapan insanlar degil.Boyle olmadıkları icin, gercekleri apacık anlatan Peygamber geldigi halde ona sırtlarını donduler de: “Bu, baskaları tarafından bir seyler belletilmis delinin teki!” dediler
Surah Ad-Dukhan, Verse 14
إِنَّا كَاشِفُواْ ٱلۡعَذَابِ قَلِيلًاۚ إِنَّكُمۡ عَآئِدُونَ
Azabı uzerinizden biraz kaldıracagız, fakat siz yine eski halinize doneceksiniz.
Surah Ad-Dukhan, Verse 15
يَوۡمَ نَبۡطِشُ ٱلۡبَطۡشَةَ ٱلۡكُبۡرَىٰٓ إِنَّا مُنتَقِمُونَ
Ama o muthis satvetle kendilerini yakalayacagımız gun, onlardan tam intikam alırız
Surah Ad-Dukhan, Verse 16
۞وَلَقَدۡ فَتَنَّا قَبۡلَهُمۡ قَوۡمَ فِرۡعَوۡنَ وَجَآءَهُمۡ رَسُولٞ كَرِيمٌ
Biz onlardan once Firavun'un halkını da imtihan ettik, onlara da pek degerli bir resul gelip demisti ki: “Ey Allah’ın kulları, benim hakkımı verin, yani tebligimi dinleyin; cunku ben size gonderilen guvenilir bir elciyim
Surah Ad-Dukhan, Verse 17
أَنۡ أَدُّوٓاْ إِلَيَّ عِبَادَ ٱللَّهِۖ إِنِّي لَكُمۡ رَسُولٌ أَمِينٞ
Biz onlardan once Firavun'un halkını da imtihan ettik, onlara da pek degerli bir resul gelip demisti ki: “Ey Allah’ın kulları, benim hakkımı verin, yani tebligimi dinleyin; cunku ben size gonderilen guvenilir bir elciyim
Surah Ad-Dukhan, Verse 18
وَأَن لَّا تَعۡلُواْ عَلَى ٱللَّهِۖ إِنِّيٓ ءَاتِيكُم بِسُلۡطَٰنٖ مُّبِينٖ
Sakın Allah'a bas kaldırmayın, zira ben size apacık bir delil getiriyorum.Beni taslayıp oldurmenizden, benim de sizin de Rabbiniz olan Allah’a sıgınıyorum.Bana inanmıyorsanız, bari beni kendi halime bırakın (bana kotuluk etmeyin).”
Surah Ad-Dukhan, Verse 19
وَإِنِّي عُذۡتُ بِرَبِّي وَرَبِّكُمۡ أَن تَرۡجُمُونِ
Sakın Allah'a bas kaldırmayın, zira ben size apacık bir delil getiriyorum.Beni taslayıp oldurmenizden, benim de sizin de Rabbiniz olan Allah’a sıgınıyorum.Bana inanmıyorsanız, bari beni kendi halime bırakın (bana kotuluk etmeyin).”
Surah Ad-Dukhan, Verse 20
وَإِن لَّمۡ تُؤۡمِنُواْ لِي فَٱعۡتَزِلُونِ
Sakın Allah'a bas kaldırmayın, zira ben size apacık bir delil getiriyorum.Beni taslayıp oldurmenizden, benim de sizin de Rabbiniz olan Allah’a sıgınıyorum.Bana inanmıyorsanız, bari beni kendi halime bırakın (bana kotuluk etmeyin).”
Surah Ad-Dukhan, Verse 21
فَدَعَا رَبَّهُۥٓ أَنَّ هَـٰٓؤُلَآءِ قَوۡمٞ مُّجۡرِمُونَ
Onlar kabul etmeyince Rabbine soyle yalvardı: “Ya Rabbi, onlar suclu bir guruh! (Onları sana havale ettim, Sen onların hakkından gel.)”
Surah Ad-Dukhan, Verse 22
فَأَسۡرِ بِعِبَادِي لَيۡلًا إِنَّكُم مُّتَّبَعُونَ
Yuce Allah buyurdu: “Mumin kullarımla geceleyin cıkıp git. Muhakkak ki sizi takip edeceklerdir. Denizi yarıp maiyetini gecirdikten sonra, onu oldugu gibi acık bırak. Cunku onlar bogulacak bir ordudur
Surah Ad-Dukhan, Verse 23
وَٱتۡرُكِ ٱلۡبَحۡرَ رَهۡوًاۖ إِنَّهُمۡ جُندٞ مُّغۡرَقُونَ
Yuce Allah buyurdu: “Mumin kullarımla geceleyin cıkıp git. Muhakkak ki sizi takip edeceklerdir. Denizi yarıp maiyetini gecirdikten sonra, onu oldugu gibi acık bırak. Cunku onlar bogulacak bir ordudur
Surah Ad-Dukhan, Verse 24
كَمۡ تَرَكُواْ مِن جَنَّـٰتٖ وَعُيُونٖ
Geride neler bırakmadılar neler!... Ne baglar, bahceler, ne pınarlar, ne ciftlikler... Ne guzel guzel konaklar, ne makamlar, icinde zevk-u safa surdukleri ne nimetler
Surah Ad-Dukhan, Verse 25
وَزُرُوعٖ وَمَقَامٖ كَرِيمٖ
Geride neler bırakmadılar neler!... Ne baglar, bahceler, ne pınarlar, ne ciftlikler... Ne guzel guzel konaklar, ne makamlar, icinde zevk-u safa surdukleri ne nimetler
Surah Ad-Dukhan, Verse 26
وَنَعۡمَةٖ كَانُواْ فِيهَا فَٰكِهِينَ
Geride neler bırakmadılar neler!... Ne baglar, bahceler, ne pınarlar, ne ciftlikler... Ne guzel guzel konaklar, ne makamlar, icinde zevk-u safa surdukleri ne nimetler
Surah Ad-Dukhan, Verse 27
كَذَٰلِكَۖ وَأَوۡرَثۡنَٰهَا قَوۡمًا ءَاخَرِينَ
Iste boyle oldu! Sonra butun bunları, baska bir topluma miras bıraktık. Merhamete layık olma haklarını kaybettiklerinden, perisan hallerine gok de aglamadı, yer de aglamadı. Artık onlara yeni bir muhlet de verilmedi
Surah Ad-Dukhan, Verse 28
فَمَا بَكَتۡ عَلَيۡهِمُ ٱلسَّمَآءُ وَٱلۡأَرۡضُ وَمَا كَانُواْ مُنظَرِينَ
Iste boyle oldu! Sonra butun bunları, baska bir topluma miras bıraktık. Merhamete layık olma haklarını kaybettiklerinden, perisan hallerine gok de aglamadı, yer de aglamadı. Artık onlara yeni bir muhlet de verilmedi
Surah Ad-Dukhan, Verse 29
وَلَقَدۡ نَجَّيۡنَا بَنِيٓ إِسۡرَـٰٓءِيلَ مِنَ ٱلۡعَذَابِ ٱلۡمُهِينِ
Boylece, Israilogullarını gercekten zelil eden, asagılayan o iskenceden, Firavun'un iskencesinden kurtardık. Dogrusu, bu adam, haddini asan, buyukluk taslayan zorbanın teki idi
Surah Ad-Dukhan, Verse 30
مِن فِرۡعَوۡنَۚ إِنَّهُۥ كَانَ عَالِيٗا مِّنَ ٱلۡمُسۡرِفِينَ
Boylece, Israilogullarını gercekten zelil eden, asagılayan o iskenceden, Firavun'un iskencesinden kurtardık. Dogrusu, bu adam, haddini asan, buyukluk taslayan zorbanın teki idi
Surah Ad-Dukhan, Verse 31
وَلَقَدِ ٱخۡتَرۡنَٰهُمۡ عَلَىٰ عِلۡمٍ عَلَى ٱلۡعَٰلَمِينَ
Musa'ya baglı olanları da, durumlarını bilerek, o devirdeki butun insanlara ustun kıldık
Surah Ad-Dukhan, Verse 32
وَءَاتَيۡنَٰهُم مِّنَ ٱلۡأٓيَٰتِ مَا فِيهِ بَلَـٰٓؤٞاْ مُّبِينٌ
Onlara, acık ve zahir nimetleri ortaya koyan nice mucizevi haller verdik
Surah Ad-Dukhan, Verse 33
إِنَّ هَـٰٓؤُلَآءِ لَيَقُولُونَ
(Mekke musrikleri ise), derler ki: “Biz bir kere olduk mu is biter, artık dirilmemiz mumkun degil. Ama siz dirilme iddianızda tutarlı iseniz, daha once gelip gecmis atalarımızı diriltin de gorelim!”
Surah Ad-Dukhan, Verse 34
إِنۡ هِيَ إِلَّا مَوۡتَتُنَا ٱلۡأُولَىٰ وَمَا نَحۡنُ بِمُنشَرِينَ
(Mekke musrikleri ise), derler ki: “Biz bir kere olduk mu is biter, artık dirilmemiz mumkun degil. Ama siz dirilme iddianızda tutarlı iseniz, daha once gelip gecmis atalarımızı diriltin de gorelim!”
Surah Ad-Dukhan, Verse 35
فَأۡتُواْ بِـَٔابَآئِنَآ إِن كُنتُمۡ صَٰدِقِينَ
(Mekke musrikleri ise), derler ki: “Biz bir kere olduk mu is biter, artık dirilmemiz mumkun degil. Ama siz dirilme iddianızda tutarlı iseniz, daha once gelip gecmis atalarımızı diriltin de gorelim!”
Surah Ad-Dukhan, Verse 36
أَهُمۡ خَيۡرٌ أَمۡ قَوۡمُ تُبَّعٖ وَٱلَّذِينَ مِن قَبۡلِهِمۡ أَهۡلَكۡنَٰهُمۡۚ إِنَّهُمۡ كَانُواْ مُجۡرِمِينَ
Onlar mı daha guclu kuvvetli, yoksa Tubba' halkı ve onlardan onceki toplumlar mı? Belli ki onlar daha guclu idiler. Ama agır suclar islediklerinden imha ettik onları
Surah Ad-Dukhan, Verse 37
وَمَا خَلَقۡنَا ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَٱلۡأَرۡضَ وَمَا بَيۡنَهُمَا لَٰعِبِينَ
Biz gokleri, yeri ve ikisinin arasındaki varlıkları eglenmek icin yaratmadık
Surah Ad-Dukhan, Verse 38
مَا خَلَقۡنَٰهُمَآ إِلَّا بِٱلۡحَقِّ وَلَٰكِنَّ أَكۡثَرَهُمۡ لَا يَعۡلَمُونَ
Evet, onları hak ve hikmetle, ciddi maksat ve gayelerle yarattık, ama onların cogu bunu anlamazlar
Surah Ad-Dukhan, Verse 39
إِنَّ يَوۡمَ ٱلۡفَصۡلِ مِيقَٰتُهُمۡ أَجۡمَعِينَ
Muhakkak ki butun hesapların gorulecegi o karar gunu, hepsinin bulusacagı gundur
Surah Ad-Dukhan, Verse 40
يَوۡمَ لَا يُغۡنِي مَوۡلًى عَن مَّوۡلٗى شَيۡـٔٗا وَلَا هُمۡ يُنصَرُونَ
O gun dost dosta fayda veremez. Allah'ın merhametine mazhar olanlar dısında, kimseye yardım da edilmez. O, gercekten azizdir, rahimdir (ustun kudret sahibidir, merhamet ve ihsanı boldur)
Surah Ad-Dukhan, Verse 41
إِلَّا مَن رَّحِمَ ٱللَّهُۚ إِنَّهُۥ هُوَ ٱلۡعَزِيزُ ٱلرَّحِيمُ
O gun dost dosta fayda veremez. Allah'ın merhametine mazhar olanlar dısında, kimseye yardım da edilmez. O, gercekten azizdir, rahimdir (ustun kudret sahibidir, merhamet ve ihsanı boldur)
Surah Ad-Dukhan, Verse 42
إِنَّ شَجَرَتَ ٱلزَّقُّومِ
Muhakkak ki zakkum agacı, gunahkarların yiyecegidir
Surah Ad-Dukhan, Verse 43
طَعَامُ ٱلۡأَثِيمِ
Muhakkak ki zakkum agacı, gunahkarların yiyecegidir
Surah Ad-Dukhan, Verse 44
كَٱلۡمُهۡلِ يَغۡلِي فِي ٱلۡبُطُونِ
Kaynar su nasıl fokurdarsa, o da erimis maden gibi karınlarında fokurdar
Surah Ad-Dukhan, Verse 45
كَغَلۡيِ ٱلۡحَمِيمِ
Kaynar su nasıl fokurdarsa, o da erimis maden gibi karınlarında fokurdar
Surah Ad-Dukhan, Verse 46
خُذُوهُ فَٱعۡتِلُوهُ إِلَىٰ سَوَآءِ ٱلۡجَحِيمِ
Allah Zebanilere: “Tutun onu da, buyurur, cehennemin ta ortasına surukleyin.Sonra da basının ustunden kaynar su dokun!”ve deyin ki: “Tat bakalım! Hani ustundun, kudretliydin, asildin!”Iste hakkında suphe ve mucadele ettiginiz o gercek budur
Surah Ad-Dukhan, Verse 47
ثُمَّ صُبُّواْ فَوۡقَ رَأۡسِهِۦ مِنۡ عَذَابِ ٱلۡحَمِيمِ
Allah Zebanilere: “Tutun onu da, buyurur, cehennemin ta ortasına surukleyin.Sonra da basının ustunden kaynar su dokun!”ve deyin ki: “Tat bakalım! Hani ustundun, kudretliydin, asildin!”Iste hakkında suphe ve mucadele ettiginiz o gercek budur
Surah Ad-Dukhan, Verse 48
ذُقۡ إِنَّكَ أَنتَ ٱلۡعَزِيزُ ٱلۡكَرِيمُ
Allah Zebanilere: “Tutun onu da, buyurur, cehennemin ta ortasına surukleyin.Sonra da basının ustunden kaynar su dokun!”ve deyin ki: “Tat bakalım! Hani ustundun, kudretliydin, asildin!”Iste hakkında suphe ve mucadele ettiginiz o gercek budur
Surah Ad-Dukhan, Verse 49
إِنَّ هَٰذَا مَا كُنتُم بِهِۦ تَمۡتَرُونَ
Allah Zebanilere: “Tutun onu da, buyurur, cehennemin ta ortasına surukleyin.Sonra da basının ustunden kaynar su dokun!”ve deyin ki: “Tat bakalım! Hani ustundun, kudretliydin, asildin!”Iste hakkında suphe ve mucadele ettiginiz o gercek budur
Surah Ad-Dukhan, Verse 50
إِنَّ ٱلۡمُتَّقِينَ فِي مَقَامٍ أَمِينٖ
Muttakiler guvenli bir makamdadırlar:Bahcelerde ve pınar baslarındadırlar.Ince ipekten ve parlak atlastan elbiseler giymis olarak karsılıklı otururlar.Hem Biz onları guzel gozlu hurilerle evlendiririz.Onlar canlarının cektigi her meyveden rahatlıkla isterler.Ilk olum dısında artık orada olum tatmazlar.Allah kendilerini, tarafından bir lutuf eseri olarak cehennem azabından korur.Iste en buyuk mutluluk, en buyuk basarı budur
Surah Ad-Dukhan, Verse 51
فِي جَنَّـٰتٖ وَعُيُونٖ
Muttakiler guvenli bir makamdadırlar:Bahcelerde ve pınar baslarındadırlar.Ince ipekten ve parlak atlastan elbiseler giymis olarak karsılıklı otururlar.Hem Biz onları guzel gozlu hurilerle evlendiririz.Onlar canlarının cektigi her meyveden rahatlıkla isterler.Ilk olum dısında artık orada olum tatmazlar.Allah kendilerini, tarafından bir lutuf eseri olarak cehennem azabından korur.Iste en buyuk mutluluk, en buyuk basarı budur
Surah Ad-Dukhan, Verse 52
يَلۡبَسُونَ مِن سُندُسٖ وَإِسۡتَبۡرَقٖ مُّتَقَٰبِلِينَ
Muttakiler guvenli bir makamdadırlar:Bahcelerde ve pınar baslarındadırlar.Ince ipekten ve parlak atlastan elbiseler giymis olarak karsılıklı otururlar.Hem Biz onları guzel gozlu hurilerle evlendiririz.Onlar canlarının cektigi her meyveden rahatlıkla isterler.Ilk olum dısında artık orada olum tatmazlar.Allah kendilerini, tarafından bir lutuf eseri olarak cehennem azabından korur.Iste en buyuk mutluluk, en buyuk basarı budur
Surah Ad-Dukhan, Verse 53
كَذَٰلِكَ وَزَوَّجۡنَٰهُم بِحُورٍ عِينٖ
Muttakiler guvenli bir makamdadırlar:Bahcelerde ve pınar baslarındadırlar.Ince ipekten ve parlak atlastan elbiseler giymis olarak karsılıklı otururlar.Hem Biz onları guzel gozlu hurilerle evlendiririz.Onlar canlarının cektigi her meyveden rahatlıkla isterler.Ilk olum dısında artık orada olum tatmazlar.Allah kendilerini, tarafından bir lutuf eseri olarak cehennem azabından korur.Iste en buyuk mutluluk, en buyuk basarı budur
Surah Ad-Dukhan, Verse 54
يَدۡعُونَ فِيهَا بِكُلِّ فَٰكِهَةٍ ءَامِنِينَ
Muttakiler guvenli bir makamdadırlar:Bahcelerde ve pınar baslarındadırlar.Ince ipekten ve parlak atlastan elbiseler giymis olarak karsılıklı otururlar.Hem Biz onları guzel gozlu hurilerle evlendiririz.Onlar canlarının cektigi her meyveden rahatlıkla isterler.Ilk olum dısında artık orada olum tatmazlar.Allah kendilerini, tarafından bir lutuf eseri olarak cehennem azabından korur.Iste en buyuk mutluluk, en buyuk basarı budur
Surah Ad-Dukhan, Verse 55
لَا يَذُوقُونَ فِيهَا ٱلۡمَوۡتَ إِلَّا ٱلۡمَوۡتَةَ ٱلۡأُولَىٰۖ وَوَقَىٰهُمۡ عَذَابَ ٱلۡجَحِيمِ
Muttakiler guvenli bir makamdadırlar:Bahcelerde ve pınar baslarındadırlar.Ince ipekten ve parlak atlastan elbiseler giymis olarak karsılıklı otururlar.Hem Biz onları guzel gozlu hurilerle evlendiririz.Onlar canlarının cektigi her meyveden rahatlıkla isterler.Ilk olum dısında artık orada olum tatmazlar.Allah kendilerini, tarafından bir lutuf eseri olarak cehennem azabından korur.Iste en buyuk mutluluk, en buyuk basarı budur
Surah Ad-Dukhan, Verse 56
فَضۡلٗا مِّن رَّبِّكَۚ ذَٰلِكَ هُوَ ٱلۡفَوۡزُ ٱلۡعَظِيمُ
Muttakiler guvenli bir makamdadırlar:Bahcelerde ve pınar baslarındadırlar.Ince ipekten ve parlak atlastan elbiseler giymis olarak karsılıklı otururlar.Hem Biz onları guzel gozlu hurilerle evlendiririz.Onlar canlarının cektigi her meyveden rahatlıkla isterler.Ilk olum dısında artık orada olum tatmazlar.Allah kendilerini, tarafından bir lutuf eseri olarak cehennem azabından korur.Iste en buyuk mutluluk, en buyuk basarı budur
Surah Ad-Dukhan, Verse 57
فَإِنَّمَا يَسَّرۡنَٰهُ بِلِسَانِكَ لَعَلَّهُمۡ يَتَذَكَّرُونَ
Biz Kur'an’ı, insanlar iyi anlayıp ibret alsınlar diye, senin dilinle indirerek anlasılmasını kolaylastırdık
Surah Ad-Dukhan, Verse 58
فَٱرۡتَقِبۡ إِنَّهُم مُّرۡتَقِبُونَ
O halde neticeyi bekle!Zaten onlar da senin basına bir felaket gelmesini can atarak beklemektedirler
Surah Ad-Dukhan, Verse 59