UAE Prayer Times

  • Dubai
  • Abu Dhabi
  • Sharjah
  • Ajman
  • Fujairah
  • Umm Al Quwain
  • Ras Al Khaimah
  • Quran Translations

Surah Al-Anfal - Turkish Translation by Muhammed Esed


يَسۡـَٔلُونَكَ عَنِ ٱلۡأَنفَالِۖ قُلِ ٱلۡأَنفَالُ لِلَّهِ وَٱلرَّسُولِۖ فَٱتَّقُواْ ٱللَّهَ وَأَصۡلِحُواْ ذَاتَ بَيۡنِكُمۡۖ وَأَطِيعُواْ ٱللَّهَ وَرَسُولَهُۥٓ إِن كُنتُم مُّؤۡمِنِينَ

Sana ganimetler hakkında soracaklar. De ki: "Butun ganimetler Allaha ve Onun Elcisine aittir" Oyleyse, Allahtan yana bilinc ve duyarlık icinde olun; aranızda kardeslik baglarınızı canlı tutun;Allaha ve Onun Elcisine karsı duyarlık gosterin, eger (gercekten) inanan kimselerseniz
Surah Al-Anfal, Verse 1


إِنَّمَا ٱلۡمُؤۡمِنُونَ ٱلَّذِينَ إِذَا ذُكِرَ ٱللَّهُ وَجِلَتۡ قُلُوبُهُمۡ وَإِذَا تُلِيَتۡ عَلَيۡهِمۡ ءَايَٰتُهُۥ زَادَتۡهُمۡ إِيمَٰنٗا وَعَلَىٰ رَبِّهِمۡ يَتَوَكَّلُونَ

Inananlar ancak o kimselerdir ki, her ne zaman Allahtan soz edilse kalpleri korkuyla titrer; ve kendilerine her ne zaman Onun ayetleri ulastırılsa inancları guclenir; ve Rablerine guven beslerler
Surah Al-Anfal, Verse 2


ٱلَّذِينَ يُقِيمُونَ ٱلصَّلَوٰةَ وَمِمَّا رَزَقۡنَٰهُمۡ يُنفِقُونَ

Onlar ki, namazlarında devamlı ve kararlıdırlar; kendilerine rızık olarak bahsettigimiz seylerden baskalarının yararına harcarlar
Surah Al-Anfal, Verse 3


أُوْلَـٰٓئِكَ هُمُ ٱلۡمُؤۡمِنُونَ حَقّٗاۚ لَّهُمۡ دَرَجَٰتٌ عِندَ رَبِّهِمۡ وَمَغۡفِرَةٞ وَرِزۡقٞ كَرِيمٞ

Iste boyleleridir, gercekten inanmıs olanlar! Rablerinin katında buyuk onur, bagıslanma ve cok degerli bir rızık olacaktır onların payı
Surah Al-Anfal, Verse 4


كَمَآ أَخۡرَجَكَ رَبُّكَ مِنۢ بَيۡتِكَ بِٱلۡحَقِّ وَإِنَّ فَرِيقٗا مِّنَ ٱلۡمُؤۡمِنِينَ لَكَٰرِهُونَ

Sanki Rabbin seni, inananlardan bazıları buna karsı oldukları halde, hak yolunda (savasmak uzere) evinden cıkarmıs gibi
Surah Al-Anfal, Verse 5


يُجَٰدِلُونَكَ فِي ٱلۡحَقِّ بَعۡدَ مَا تَبَيَّنَ كَأَنَّمَا يُسَاقُونَ إِلَى ٱلۡمَوۡتِ وَهُمۡ يَنظُرُونَ

(bu yuzden,) hem de hak ortaya cıktıktan sonra, seninle neredeyse tartısacaklardı; sanki olume dogru suruklenmisler de onu kendi gozleriyle gormusler gibi
Surah Al-Anfal, Verse 6


وَإِذۡ يَعِدُكُمُ ٱللَّهُ إِحۡدَى ٱلطَّآئِفَتَيۡنِ أَنَّهَا لَكُمۡ وَتَوَدُّونَ أَنَّ غَيۡرَ ذَاتِ ٱلشَّوۡكَةِ تَكُونُ لَكُمۡ وَيُرِيدُ ٱللَّهُ أَن يُحِقَّ ٱلۡحَقَّ بِكَلِمَٰتِهِۦ وَيَقۡطَعَ دَابِرَ ٱلۡكَٰفِرِينَ

Imdi, (hatırlayın) Allah, (bu) iki (dusman) toplulugundan birinin sizin elinize dusecegi konusunda size soz vermisti; sizlerse gucsuz olanın elinize dusmesini arzu ediyordunuz; oysa Allahın muradı, sozleriyle tam bir uyum icinde, hakkın hak oldugunu gostermek ve hakkı inkar edenlerin son kalıntılarını da silip atmak yonundeydi
Surah Al-Anfal, Verse 7


لِيُحِقَّ ٱلۡحَقَّ وَيُبۡطِلَ ٱلۡبَٰطِلَ وَلَوۡ كَرِهَ ٱلۡمُجۡرِمُونَ

Boylece O, hakkın (her zaman) hak oldugunu batılın da batıl oldugunu gosterecekti; bu gunaha gomulup gitmis olanların hosuna gitmese de
Surah Al-Anfal, Verse 8


إِذۡ تَسۡتَغِيثُونَ رَبَّكُمۡ فَٱسۡتَجَابَ لَكُمۡ أَنِّي مُمِدُّكُم بِأَلۡفٖ مِّنَ ٱلۡمَلَـٰٓئِكَةِ مُرۡدِفِينَ

Hani, yardım icin Rabbinize yakınıyordunuz; ve O da bunun uzerine size soyle cevap vermisti: "Size birbiri ardından inen bin melekle yardım edecegim
Surah Al-Anfal, Verse 9


وَمَا جَعَلَهُ ٱللَّهُ إِلَّا بُشۡرَىٰ وَلِتَطۡمَئِنَّ بِهِۦ قُلُوبُكُمۡۚ وَمَا ٱلنَّصۡرُ إِلَّا مِنۡ عِندِ ٱللَّهِۚ إِنَّ ٱللَّهَ عَزِيزٌ حَكِيمٌ

Ve Allah bunu yalnızca mujde olsun diye ve Allahtan baska kimsenin katından yardım umulmayacagına gore bununla kalpleriniz huzur, itminan bulsun diye boyle takdir etti, gercekten de, Allah, hikmetle edip eyleyen en yuce iktidar sahibidir
Surah Al-Anfal, Verse 10


إِذۡ يُغَشِّيكُمُ ٱلنُّعَاسَ أَمَنَةٗ مِّنۡهُ وَيُنَزِّلُ عَلَيۡكُم مِّنَ ٱلسَّمَآءِ مَآءٗ لِّيُطَهِّرَكُم بِهِۦ وَيُذۡهِبَ عَنكُمۡ رِجۡزَ ٱلشَّيۡطَٰنِ وَلِيَرۡبِطَ عَلَىٰ قُلُوبِكُمۡ وَيُثَبِّتَ بِهِ ٱلۡأَقۡدَامَ

(Hatırlayın nasıl olmustu) hani, katından bir guvence olarak, sizi bir ic huzurunun kusatmasını saglamıs ve gokten uzerinize su indirmisti ki onunla sizi arındırsın, Seytanın kirli vesveselerinden kurtarsın; kalplerinizi guclendirip adımlarınızı saglamlastırsın
Surah Al-Anfal, Verse 11


إِذۡ يُوحِي رَبُّكَ إِلَى ٱلۡمَلَـٰٓئِكَةِ أَنِّي مَعَكُمۡ فَثَبِّتُواْ ٱلَّذِينَ ءَامَنُواْۚ سَأُلۡقِي فِي قُلُوبِ ٱلَّذِينَ كَفَرُواْ ٱلرُّعۡبَ فَٱضۡرِبُواْ فَوۡقَ ٱلۡأَعۡنَاقِ وَٱضۡرِبُواْ مِنۡهُمۡ كُلَّ بَنَانٖ

Hani, Rabbin (inananlara ulastırılmak uzere) meleklere: "Mutlaka sizinle beraberim!" (mesajını) vahyetmisti.(Ve meleklere): "Imana erenleri (benim su sozlerimle) yureklendirin: ´Hakkı inkara kalkanların kalplerine korku salacagım; oyleyse (ey inananlar) onların boyunlarını vurun, parmaklarını kırın
Surah Al-Anfal, Verse 12


ذَٰلِكَ بِأَنَّهُمۡ شَآقُّواْ ٱللَّهَ وَرَسُولَهُۥۚ وَمَن يُشَاقِقِ ٱللَّهَ وَرَسُولَهُۥ فَإِنَّ ٱللَّهَ شَدِيدُ ٱلۡعِقَابِ

Onların kendilerini Allahtan ve Onun Elcisinden koparmıs olmaları yuzundendir bu; ve kim ki kendisini Allahtan ve Onun Elcisinden koparırsa, bilsin ki Allah azabında cok zorludur
Surah Al-Anfal, Verse 13


ذَٰلِكُمۡ فَذُوقُوهُ وَأَنَّ لِلۡكَٰفِرِينَ عَذَابَ ٱلنَّارِ

Bu (sizin icin, ey Allahın dusmanları)! Haydi, oyleyse tadın onu; ve (bilin ki) hakkı inkar edenleri atesli bir azap beklemektedir
Surah Al-Anfal, Verse 14


يَـٰٓأَيُّهَا ٱلَّذِينَ ءَامَنُوٓاْ إِذَا لَقِيتُمُ ٱلَّذِينَ كَفَرُواْ زَحۡفٗا فَلَا تُوَلُّوهُمُ ٱلۡأَدۡبَارَ

Siz ey imana erisenler! Savasta, o hakikati inkara sartlanmıs olan toplulugu buyuk bir kuvvetle karsınızda buldugunuz zaman sakın arkanızı donmeyin
Surah Al-Anfal, Verse 15


وَمَن يُوَلِّهِمۡ يَوۡمَئِذٖ دُبُرَهُۥٓ إِلَّا مُتَحَرِّفٗا لِّقِتَالٍ أَوۡ مُتَحَيِّزًا إِلَىٰ فِئَةٖ فَقَدۡ بَآءَ بِغَضَبٖ مِّنَ ٱللَّهِ وَمَأۡوَىٰهُ جَهَنَّمُۖ وَبِئۡسَ ٱلۡمَصِيرُ

cunku o gun -bir savas taktigi gozetmeksizin ya da bir baska (muminler) grubuyla birlesme amacı gutmeksizin- her kim arkasını onlara donup kacarsa, (bilsin ki) mutlaka Allahın gazabını uzerine cekmis olacak ve varacagı yer de cehennem olacaktır: ne kotu bir varıs yeridir orası
Surah Al-Anfal, Verse 16


فَلَمۡ تَقۡتُلُوهُمۡ وَلَٰكِنَّ ٱللَّهَ قَتَلَهُمۡۚ وَمَا رَمَيۡتَ إِذۡ رَمَيۡتَ وَلَٰكِنَّ ٱللَّهَ رَمَىٰ وَلِيُبۡلِيَ ٱلۡمُؤۡمِنِينَ مِنۡهُ بَلَآءً حَسَنًاۚ إِنَّ ٱللَّهَ سَمِيعٌ عَلِيمٞ

Ve (sunu da bilin ki) (ey muminler,) dusmanı olduren siz degildiniz, Allahtı onları olduren, ve (korku) saldıgın zaman sen degildin (ey Peygamber, onların icine korku) salan, fakat Allahtı (korku) salan: Ve (O butun bunları) Kendi belirledigi guzel bir sınavla muminleri sınamak icin yaptı. Muhakkak ki Allah her seyi isiten, her seyi hakkıyla bilendir
Surah Al-Anfal, Verse 17


ذَٰلِكُمۡ وَأَنَّ ٱللَّهَ مُوهِنُ كَيۡدِ ٱلۡكَٰفِرِينَ

Iste bu (sınamaydı, Allahın muradı); ve keza, Allah(ın), hakkı inkar edenlerin duzenlerini hep bosa cıkardı(gını gostermekti, Allahın muradı)
Surah Al-Anfal, Verse 18


إِن تَسۡتَفۡتِحُواْ فَقَدۡ جَآءَكُمُ ٱلۡفَتۡحُۖ وَإِن تَنتَهُواْ فَهُوَ خَيۡرٞ لَّكُمۡۖ وَإِن تَعُودُواْ نَعُدۡ وَلَن تُغۡنِيَ عَنكُمۡ فِئَتُكُمۡ شَيۡـٔٗا وَلَوۡ كَثُرَتۡ وَأَنَّ ٱللَّهَ مَعَ ٱلۡمُؤۡمِنِينَ

(Ey inananlar!) Zafer mi istiyordunuz; iste ulastı size zafer. Simdi eger (gunahtan) kacınmak istiyorsanız, bu sizin kendi iyiliginize olacaktır; yok, eger (gunaha geri) donerseniz; ve (bu durumda) toplulugunuzun size bir yararı olmaz, velev ki sayıca cok da olsanız. Cunku, bilin ki Allah (ancak) inananlarla beraberdir
Surah Al-Anfal, Verse 19


يَـٰٓأَيُّهَا ٱلَّذِينَ ءَامَنُوٓاْ أَطِيعُواْ ٱللَّهَ وَرَسُولَهُۥ وَلَا تَوَلَّوۡاْ عَنۡهُ وَأَنتُمۡ تَسۡمَعُونَ

(Bunun icindir ki) ey imana erisenler, Allaha ve Onun Elcisine karsı duyarlık, baglılık gosterin; ve artık (Onun mesajını) isitmis bulundugunuz halde Ondan yuz cevirmeyin
Surah Al-Anfal, Verse 20


وَلَا تَكُونُواْ كَٱلَّذِينَ قَالُواْ سَمِعۡنَا وَهُمۡ لَا يَسۡمَعُونَ

Ve (boylece) dinleyip kulak asmadıkları halde, "Isittik" diyenler gibi olmayın
Surah Al-Anfal, Verse 21


۞إِنَّ شَرَّ ٱلدَّوَآبِّ عِندَ ٱللَّهِ ٱلصُّمُّ ٱلۡبُكۡمُ ٱلَّذِينَ لَا يَعۡقِلُونَ

Gercek su ki, Allah katında yaratıkların en bayagısı aklını kullanmayan sagırlar ve dilsizlerdir
Surah Al-Anfal, Verse 22


وَلَوۡ عَلِمَ ٱللَّهُ فِيهِمۡ خَيۡرٗا لَّأَسۡمَعَهُمۡۖ وَلَوۡ أَسۡمَعَهُمۡ لَتَوَلَّواْ وَّهُم مُّعۡرِضُونَ

Cunku, Allah eger onlarda iyi bir hal gorseydi onların mutlaka duyup isitmelerini saglardı; kaldı ki, onların (hakkı) duyup isitmelerini saglasaydı, onlar o dikbaslı tavırları icinde kuskusuz yine yuz cevirirlerdi
Surah Al-Anfal, Verse 23


يَـٰٓأَيُّهَا ٱلَّذِينَ ءَامَنُواْ ٱسۡتَجِيبُواْ لِلَّهِ وَلِلرَّسُولِ إِذَا دَعَاكُمۡ لِمَا يُحۡيِيكُمۡۖ وَٱعۡلَمُوٓاْ أَنَّ ٱللَّهَ يَحُولُ بَيۡنَ ٱلۡمَرۡءِ وَقَلۡبِهِۦ وَأَنَّهُۥٓ إِلَيۡهِ تُحۡشَرُونَ

Siz ey imana erisenler! Her ne zaman sizi, size hayat verecek bir ise cagırırsa, Allahın ve (dolayısıyla) Elcinin bu cagrısına icabet edin; ve bilin ki, Allah insanla kalbinin (meyilleri) arasına mudahale etmektedir; ve sonunda Onun katında bir araya getirileceksiniz
Surah Al-Anfal, Verse 24


وَٱتَّقُواْ فِتۡنَةٗ لَّا تُصِيبَنَّ ٱلَّذِينَ ظَلَمُواْ مِنكُمۡ خَآصَّةٗۖ وَٱعۡلَمُوٓاْ أَنَّ ٱللَّهَ شَدِيدُ ٱلۡعِقَابِ

Ve kotuluk yonundeki oyle bir ayrıntıya karsı uyanık ve duyarlı olun ki o, otekileri dısta tutarak yalnızca hakkı inkara kalkısanlara musallat olmaz; ve bilin ki Allah azapta cok cetindir
Surah Al-Anfal, Verse 25


وَٱذۡكُرُوٓاْ إِذۡ أَنتُمۡ قَلِيلٞ مُّسۡتَضۡعَفُونَ فِي ٱلۡأَرۡضِ تَخَافُونَ أَن يَتَخَطَّفَكُمُ ٱلنَّاسُ فَـَٔاوَىٰكُمۡ وَأَيَّدَكُم بِنَصۡرِهِۦ وَرَزَقَكُم مِّنَ ٱلطَّيِّبَٰتِ لَعَلَّكُمۡ تَشۡكُرُونَ

Ve yeryuzunde azınlıkta ve caresiz oldugunuz; insanların sizi kapıp goturmesinden korktugunuz gunleri hatırlayın ki, derken O sizi himaye etti, yardımıyla guc verip destekledi ve geciminiz icin temiz ve hos rızıklardan bahsetti size, ki sonunda sukredesiniz
Surah Al-Anfal, Verse 26


يَـٰٓأَيُّهَا ٱلَّذِينَ ءَامَنُواْ لَا تَخُونُواْ ٱللَّهَ وَٱلرَّسُولَ وَتَخُونُوٓاْ أَمَٰنَٰتِكُمۡ وَأَنتُمۡ تَعۡلَمُونَ

(O halde,) siz ey imana erisenler, Allaha ve Elciye karsı haince davranmayın; size tevdi edilen emanete bilerek ihanet etmeyin
Surah Al-Anfal, Verse 27


وَٱعۡلَمُوٓاْ أَنَّمَآ أَمۡوَٰلُكُمۡ وَأَوۡلَٰدُكُمۡ فِتۡنَةٞ وَأَنَّ ٱللَّهَ عِندَهُۥٓ أَجۡرٌ عَظِيمٞ

Ve bilin ki, mallarınız ve cocuklarınız sadece bir sınav ve bir ayartmadır ve (yine bilin ki,) Allahtır, katında en buyuk ecir bulunan
Surah Al-Anfal, Verse 28


يَـٰٓأَيُّهَا ٱلَّذِينَ ءَامَنُوٓاْ إِن تَتَّقُواْ ٱللَّهَ يَجۡعَل لَّكُمۡ فُرۡقَانٗا وَيُكَفِّرۡ عَنكُمۡ سَيِّـَٔاتِكُمۡ وَيَغۡفِرۡ لَكُمۡۗ وَٱللَّهُ ذُو ٱلۡفَضۡلِ ٱلۡعَظِيمِ

Siz ey imana erisenler! Eger Allaha karsı sorumluluk bilinci icinde olursanız O size, hakkı batıldan ayırmaya yarayan bir olcu bahsedecek ve kotu islerinizi silip ortecek, sizi bagıslayacaktır: Cunku Allah, bagıs ve comertliginde sınır olmayandır
Surah Al-Anfal, Verse 29


وَإِذۡ يَمۡكُرُ بِكَ ٱلَّذِينَ كَفَرُواْ لِيُثۡبِتُوكَ أَوۡ يَقۡتُلُوكَ أَوۡ يُخۡرِجُوكَۚ وَيَمۡكُرُونَ وَيَمۡكُرُ ٱللَّهُۖ وَٱللَّهُ خَيۡرُ ٱلۡمَٰكِرِينَ

Ve (hatırla, ey Peygamber,) hakikati inkara sartlanmıs olanlar seni (tebligden alıkoyup) durdurmak, oldurmek yahut surgun etmek icin sana karsı nasıl ince tuzaklar kuruyorlardı: onlar (hep) boyle tertipler pesinde kosarlarken Allah onların bu tertiplerini bosa cıkarttı, cunku Allah butun o tuzak kuranların ustundedir
Surah Al-Anfal, Verse 30


وَإِذَا تُتۡلَىٰ عَلَيۡهِمۡ ءَايَٰتُنَا قَالُواْ قَدۡ سَمِعۡنَا لَوۡ نَشَآءُ لَقُلۡنَا مِثۡلَ هَٰذَآ إِنۡ هَٰذَآ إِلَّآ أَسَٰطِيرُ ٱلۡأَوَّلِينَ

Ve kendilerine her ne zaman ayetlerimiz ulastırılsa, "Biz (butun bunları) onceden de isitmistik," derlerdi, "istesek, suphesiz, biz (kendimiz) de bu tur sozler duzebiliriz: eski zamanlara dair masallardan baska bir sey degil, bunlar
Surah Al-Anfal, Verse 31


وَإِذۡ قَالُواْ ٱللَّهُمَّ إِن كَانَ هَٰذَا هُوَ ٱلۡحَقَّ مِنۡ عِندِكَ فَأَمۡطِرۡ عَلَيۡنَا حِجَارَةٗ مِّنَ ٱلسَّمَآءِ أَوِ ٱئۡتِنَا بِعَذَابٍ أَلِيمٖ

Ve bir de soyle derlerdi: "Ey Allahımız, eger bu gercekten Senin katından (indirilen) hakkın kendisi ise, o zaman gokten tas yagdır basımıza, yahut (daha) can yakıcı bir azap cıkar karsımıza
Surah Al-Anfal, Verse 32


وَمَا كَانَ ٱللَّهُ لِيُعَذِّبَهُمۡ وَأَنتَ فِيهِمۡۚ وَمَا كَانَ ٱللَّهُ مُعَذِّبَهُمۡ وَهُمۡ يَسۡتَغۡفِرُونَ

Ne var ki, Allah, (ey Peygamber) sen henuz onların arasında bulunurken, onları bu sekilde cezalandırmak istemedi; ayrıca Allah onları, (hala) af dileyebilecekleri bir safhada cezalandıracak da degildi
Surah Al-Anfal, Verse 33


وَمَا لَهُمۡ أَلَّا يُعَذِّبَهُمُ ٱللَّهُ وَهُمۡ يَصُدُّونَ عَنِ ٱلۡمَسۡجِدِ ٱلۡحَرَامِ وَمَا كَانُوٓاْ أَوۡلِيَآءَهُۥٓۚ إِنۡ أَوۡلِيَآؤُهُۥٓ إِلَّا ٱلۡمُتَّقُونَ وَلَٰكِنَّ أَكۡثَرَهُمۡ لَا يَعۡلَمُونَ

Fakat (simdi), kendileri oranın (gercek) sahipleri olmadıkları halde saldırmazlık orfu altında bulunan o Mescid-i Haramdan (inananları) alıkoymaları yuzunden Allahın onları cezalandırmaması icin ne gibi bir guvenceleri var ellerinde? Allaha karsı sorumluluk bilinci icinde olanlardan baskası o evin bakıcısı olamaz: ne var ki, onların cogu bunun farkında degil
Surah Al-Anfal, Verse 34


وَمَا كَانَ صَلَاتُهُمۡ عِندَ ٱلۡبَيۡتِ إِلَّا مُكَآءٗ وَتَصۡدِيَةٗۚ فَذُوقُواْ ٱلۡعَذَابَ بِمَا كُنتُمۡ تَكۡفُرُونَ

ve (bu yuzden de) Mabed onunde onların tapınmaları yalnızca ıslık calmak, el cırpmaktan oteye gitmemektedir. Azabı tadın oyleyse, (Siz ey inanmayanlar), hakkı inatla inkar etmenizin bir karsılıgı olarak
Surah Al-Anfal, Verse 35


إِنَّ ٱلَّذِينَ كَفَرُواْ يُنفِقُونَ أَمۡوَٰلَهُمۡ لِيَصُدُّواْ عَن سَبِيلِ ٱللَّهِۚ فَسَيُنفِقُونَهَا ثُمَّ تَكُونُ عَلَيۡهِمۡ حَسۡرَةٗ ثُمَّ يُغۡلَبُونَۗ وَٱلَّذِينَ كَفَرُوٓاْ إِلَىٰ جَهَنَّمَ يُحۡشَرُونَ

Bakın, hakkı inkara sartlanmıs olanlar insanları Allahın yolundan cevirmek icin (nasıl da) harcıyorlar mallarını; ve (daha da) harcayacaklar, ta ki bu harcadıkları kendileri icin derin bir ızdırap ve yerinme (kaynagı) oluncaya kadar; ve sonra haklarından gelinecek! Ve (olunceye kadar) hakkı inkarda direnen bu kimseler topluca cehenneme tıkılacaklar
Surah Al-Anfal, Verse 36


لِيَمِيزَ ٱللَّهُ ٱلۡخَبِيثَ مِنَ ٱلطَّيِّبِ وَيَجۡعَلَ ٱلۡخَبِيثَ بَعۡضَهُۥ عَلَىٰ بَعۡضٖ فَيَرۡكُمَهُۥ جَمِيعٗا فَيَجۡعَلَهُۥ فِي جَهَنَّمَۚ أُوْلَـٰٓئِكَ هُمُ ٱلۡخَٰسِرُونَ

ki boylece Allah kotu ve bayagı olanı iyi ve temiz olandan ayırsın da, kotu ve bayagı olanı kendi turunden olanla yan yana getirip (hukmu altında) hepsini bir araya toplasın ve (nihayet) onları topluca cehenneme yerlestirsin. Iste her bakımdan aldanmıs olanlar boyleleridir
Surah Al-Anfal, Verse 37


قُل لِّلَّذِينَ كَفَرُوٓاْ إِن يَنتَهُواْ يُغۡفَرۡ لَهُم مَّا قَدۡ سَلَفَ وَإِن يَعُودُواْ فَقَدۡ مَضَتۡ سُنَّتُ ٱلۡأَوَّلِينَ

O hakkı inkara sartlanmıs olanlara anlat ki, eger direnmeyi bırakırlarsa, gecmiste olup bitenlerden oturu kendileri bagıslanacaklar; ama eger (gecmisteki hatalı tutumlarına) donecek olurlarsa, o zaman, gecmiste kendileri gibi olanların basına gelenleri hatırlat onlara
Surah Al-Anfal, Verse 38


وَقَٰتِلُوهُمۡ حَتَّىٰ لَا تَكُونَ فِتۡنَةٞ وَيَكُونَ ٱلدِّينُ كُلُّهُۥ لِلَّهِۚ فَإِنِ ٱنتَهَوۡاْ فَإِنَّ ٱللَّهَ بِمَا يَعۡمَلُونَ بَصِيرٞ

Ve artık zulum ve baskı kalmayıncaya, ve (insanların) kulca yonelisleri butunuyle ve yalnızca Allaha adanıncaya kadar onlarla savasın. Ama eger direnmeyi bırakırlarsa bilin ki, Allah onların edip eyledigi her seyi gormektedir
Surah Al-Anfal, Verse 39


وَإِن تَوَلَّوۡاْ فَٱعۡلَمُوٓاْ أَنَّ ٱللَّهَ مَوۡلَىٰكُمۡۚ نِعۡمَ ٱلۡمَوۡلَىٰ وَنِعۡمَ ٱلنَّصِيرُ

ve butun bunlara ragmen onlar yine de (hakca olandan) yuz cevirirlerse, artık bilin ki, Allah sizin yuceler yucesi Efendinizdir; ne yuce, ne ustun bir Efendidir O, ve ne guzel, ne essiz bir Yardımcıdır
Surah Al-Anfal, Verse 40


۞وَٱعۡلَمُوٓاْ أَنَّمَا غَنِمۡتُم مِّن شَيۡءٖ فَأَنَّ لِلَّهِ خُمُسَهُۥ وَلِلرَّسُولِ وَلِذِي ٱلۡقُرۡبَىٰ وَٱلۡيَتَٰمَىٰ وَٱلۡمَسَٰكِينِ وَٱبۡنِ ٱلسَّبِيلِ إِن كُنتُمۡ ءَامَنتُم بِٱللَّهِ وَمَآ أَنزَلۡنَا عَلَىٰ عَبۡدِنَا يَوۡمَ ٱلۡفُرۡقَانِ يَوۡمَ ٱلۡتَقَى ٱلۡجَمۡعَانِۗ وَٱللَّهُ عَلَىٰ كُلِّ شَيۡءٖ قَدِيرٌ

Bilesiniz ki, (savasta) ganimet olarak her ne ki ele gecirdiyseniz onun beste biri Allaha ve Rasule; yakın akrabaya, yetimlere, ihtiyac icinde olanlara ve yolda kalmıslara aittir. (Gozetmeniz gereken olcu budur) eger Allaha ve o hakkın batıldan ayrıldıgı, iki toplulugun savasta karsı karsıya geldigi gun kulumuza indirdigimize inanıyorsanız. (Ki iste o gun tanık oldugunuz gibi) Allahın her zaman, her seyi irade etmeye gucu yeter
Surah Al-Anfal, Verse 41


إِذۡ أَنتُم بِٱلۡعُدۡوَةِ ٱلدُّنۡيَا وَهُم بِٱلۡعُدۡوَةِ ٱلۡقُصۡوَىٰ وَٱلرَّكۡبُ أَسۡفَلَ مِنكُمۡۚ وَلَوۡ تَوَاعَدتُّمۡ لَٱخۡتَلَفۡتُمۡ فِي ٱلۡمِيعَٰدِ وَلَٰكِن لِّيَقۡضِيَ ٱللَّهُ أَمۡرٗا كَانَ مَفۡعُولٗا لِّيَهۡلِكَ مَنۡ هَلَكَ عَنۢ بَيِّنَةٖ وَيَحۡيَىٰ مَنۡ حَيَّ عَنۢ بَيِّنَةٖۗ وَإِنَّ ٱللَّهَ لَسَمِيعٌ عَلِيمٌ

Sizin (Bedir) vadisinin bir ucunda, onların da ta oteki ucunda ve kervanın sizden asagılarda oldugu o gun(u hatırlayın). Ve (dusunun ki,) eger bir savasın patlak verecegini bilseydiniz, muhakkak ki, boyle bir meydan okumayı goguslemekten kacınırdınız: Ama (her seye ragmen) Allah, yapılması(nı irade buyurdugu) isi gerceklestirsin de yok olup gidecek olan, hakkın acık tecellisiyle yok olup gitsin, kalıp yasayacak olan da (yine) hakkın acık tecellisiyle yasasın diye (savas boylece olup bitiverdi). Allah her seyi isiten, her seyi bilendir
Surah Al-Anfal, Verse 42


إِذۡ يُرِيكَهُمُ ٱللَّهُ فِي مَنَامِكَ قَلِيلٗاۖ وَلَوۡ أَرَىٰكَهُمۡ كَثِيرٗا لَّفَشِلۡتُمۡ وَلَتَنَٰزَعۡتُمۡ فِي ٱلۡأَمۡرِ وَلَٰكِنَّ ٱللَّهَ سَلَّمَۚ إِنَّهُۥ عَلِيمُۢ بِذَاتِ ٱلصُّدُورِ

Allah onların sayısını ruyanda sana azmıs gibi gostermisti: cunku eger cok gosterseydi, muhakkak ki yılgınlık duyacak ve yapılacak is (tutulacak yol) hakkında birbirinizle anlasmazlıga dusecektiniz. Ama iste, Allah (boyle bir duruma dusmekten sizi) kurtardı: (cunku) O, (insanların) kalplerinde ne varsa, onun hakkında tam ve mutlak bilgi sahibidir
Surah Al-Anfal, Verse 43


وَإِذۡ يُرِيكُمُوهُمۡ إِذِ ٱلۡتَقَيۡتُمۡ فِيٓ أَعۡيُنِكُمۡ قَلِيلٗا وَيُقَلِّلُكُمۡ فِيٓ أَعۡيُنِهِمۡ لِيَقۡضِيَ ٱللَّهُ أَمۡرٗا كَانَ مَفۡعُولٗاۗ وَإِلَى ٱللَّهِ تُرۡجَعُ ٱلۡأُمُورُ

Iste boylece, kavgada karsı karsıya geldiginiz zaman, onları gozunuze az gibi gosterdi -tıpkı sizi de onların gozunde azalttıgı gibi- ki Allah, (yapılmasını irade buyurdugu) isi gerceklestirsin: cunku butun olay ve olusumların gidisi, (baslangıc ve sonuc olarak) gelip Allaha dayanır
Surah Al-Anfal, Verse 44


يَـٰٓأَيُّهَا ٱلَّذِينَ ءَامَنُوٓاْ إِذَا لَقِيتُمۡ فِئَةٗ فَٱثۡبُتُواْ وَٱذۡكُرُواْ ٱللَّهَ كَثِيرٗا لَّعَلَّكُمۡ تُفۡلِحُونَ

(O halde) siz ey imana erisenler, savas durumunda bir toplulukla karsı karsıya geldiginizde, sıkı durun ve aralıksız Allahı anın ki kurtulusa erisesiniz
Surah Al-Anfal, Verse 45


وَأَطِيعُواْ ٱللَّهَ وَرَسُولَهُۥ وَلَا تَنَٰزَعُواْ فَتَفۡشَلُواْ وَتَذۡهَبَ رِيحُكُمۡۖ وَٱصۡبِرُوٓاْۚ إِنَّ ٱللَّهَ مَعَ ٱلصَّـٰبِرِينَ

Ve Allaha Onun Elcisine duyarlık ve baglılık gosterin; ve sakın birbirinizle cekismeye girmeyin, yoksa yılgınlıga dusersiniz; cesaretiniz sonuverir. Ve zor durumlarda sabır gosterin: cunku Allah, gercekten, zorluga gogus gerenlerle beraberdir
Surah Al-Anfal, Verse 46


وَلَا تَكُونُواْ كَٱلَّذِينَ خَرَجُواْ مِن دِيَٰرِهِم بَطَرٗا وَرِئَآءَ ٱلنَّاسِ وَيَصُدُّونَ عَن سَبِيلِ ٱللَّهِۚ وَٱللَّهُ بِمَا يَعۡمَلُونَ مُحِيطٞ

Insanların gozlerini kamastıran bir gosteris icinde ve kurum satarak yurtlarından cıkıp gelen (o inanmayan) kimseler gibi olmayın: Cunku onlar baskalarını Allahın yolundan cevirmeye cabalıyorlardı. Oysa Allah onların edip eyledigi her seyi (sınırsız kudretiyle) kusatmıs bulunuyordu
Surah Al-Anfal, Verse 47


وَإِذۡ زَيَّنَ لَهُمُ ٱلشَّيۡطَٰنُ أَعۡمَٰلَهُمۡ وَقَالَ لَا غَالِبَ لَكُمُ ٱلۡيَوۡمَ مِنَ ٱلنَّاسِ وَإِنِّي جَارٞ لَّكُمۡۖ فَلَمَّا تَرَآءَتِ ٱلۡفِئَتَانِ نَكَصَ عَلَىٰ عَقِبَيۡهِ وَقَالَ إِنِّي بَرِيٓءٞ مِّنكُمۡ إِنِّيٓ أَرَىٰ مَا لَا تَرَوۡنَ إِنِّيٓ أَخَافُ ٱللَّهَۚ وَٱللَّهُ شَدِيدُ ٱلۡعِقَابِ

Guya Seytan, tum yapıp ettiklerini onlara guzel ve yerinde gosterip: "Bugun kimse sizinle bas edemez; cunku ben de sizin arkanızdayım!" demisti. Fakat daha iki topluluk birbirlerinin gorus alanına girer girmez, tabanları uzerinde donup: "Yoo" dedi, "ben sizden sorumlu degilim; cunku, bakın, sizin gormediginiz bir seyi goruyorum ben ve dogrusu Allahtan korkuyorum; cunku Allah, gercekten, azabında cok cetin, cok siddetlidir
Surah Al-Anfal, Verse 48


إِذۡ يَقُولُ ٱلۡمُنَٰفِقُونَ وَٱلَّذِينَ فِي قُلُوبِهِم مَّرَضٌ غَرَّ هَـٰٓؤُلَآءِ دِينُهُمۡۗ وَمَن يَتَوَكَّلۡ عَلَى ٱللَّهِ فَإِنَّ ٱللَّهَ عَزِيزٌ حَكِيمٞ

Bu arada, ikiyuzluler ve kalplerinde egrilik bulunanlar: "Bu adamları dinleri yanlıs yola goturuyor!" diyorlardı. Ama Allaha guvenip dayanan kisiye gelince, (o bilir ki), Allah mutlaka dogru hukum ve hikmetle edip eyleyen en yuce iktidar sahibidir
Surah Al-Anfal, Verse 49


وَلَوۡ تَرَىٰٓ إِذۡ يَتَوَفَّى ٱلَّذِينَ كَفَرُواْ ٱلۡمَلَـٰٓئِكَةُ يَضۡرِبُونَ وُجُوهَهُمۡ وَأَدۡبَٰرَهُمۡ وَذُوقُواْ عَذَابَ ٱلۡحَرِيقِ

O, hakkı inkara sartlanmıs olanları olume surukledigi zaman, (nasıl olacak) bir gorebilseydin: Melekler onların yuzlerine, sırtlarına vurarak: "Yakıp kavuran azabı tadın, bakalım!" (diyecekler)
Surah Al-Anfal, Verse 50


ذَٰلِكَ بِمَا قَدَّمَتۡ أَيۡدِيكُمۡ وَأَنَّ ٱللَّهَ لَيۡسَ بِظَلَّـٰمٖ لِّلۡعَبِيدِ

kendi ellerinizle islediginiz (gunahların) karsılıgıdır bu; yoksa Allah asla kullarına haksızlık yapmaz
Surah Al-Anfal, Verse 51


كَدَأۡبِ ءَالِ فِرۡعَوۡنَ وَٱلَّذِينَ مِن قَبۡلِهِمۡۚ كَفَرُواْ بِـَٔايَٰتِ ٱللَّهِ فَأَخَذَهُمُ ٱللَّهُ بِذُنُوبِهِمۡۚ إِنَّ ٱللَّهَ قَوِيّٞ شَدِيدُ ٱلۡعِقَابِ

Firavun yandaslarının ve onlardan once yasayıp gidenlerin baslarına gelen sey (bunların da basına gelecek): Onlar Allahın ayetlerinin gercek oldugunu inkara kalkıstılar ve Allah da (bu) gunahlarından oturu onları kıskıvrak yakaladı. Elbet yakalar, (cunku) Allah cepecevre kusatan sınırsız gucun sahibidir, (hak edene karsı) cezada cetin ve yıldırıcıdır
Surah Al-Anfal, Verse 52


ذَٰلِكَ بِأَنَّ ٱللَّهَ لَمۡ يَكُ مُغَيِّرٗا نِّعۡمَةً أَنۡعَمَهَا عَلَىٰ قَوۡمٍ حَتَّىٰ يُغَيِّرُواْ مَا بِأَنفُسِهِمۡ وَأَنَّ ٱللَّهَ سَمِيعٌ عَلِيمٞ

Bu boyledir, cunku Allah, bir topluma bahsettigi nimeti ve esenligi, o toplum kendi gidisini degistirmedikce asla degistirmez; ve (bilin ki) Allah her seyi isiten, her seyi bilendir
Surah Al-Anfal, Verse 53


كَدَأۡبِ ءَالِ فِرۡعَوۡنَ وَٱلَّذِينَ مِن قَبۡلِهِمۡۚ كَذَّبُواْ بِـَٔايَٰتِ رَبِّهِمۡ فَأَهۡلَكۡنَٰهُم بِذُنُوبِهِمۡ وَأَغۡرَقۡنَآ ءَالَ فِرۡعَوۡنَۚ وَكُلّٞ كَانُواْ ظَٰلِمِينَ

Firavun yandaslarının ve onlardan once yasayıp gidenlerin baslarına ne geldiyse (bunların da basına benzeri gelecek:) Onlar Rablerinin ayetlerine yalan gozuyle bakmıslardı; ve bu yuzden, Biz de onları (bu) gunahlarına karsılık helak ettik; boguverdik o Firavun yandaslarını; onların hepsi zalim kimselerdi cunku
Surah Al-Anfal, Verse 54


إِنَّ شَرَّ ٱلدَّوَآبِّ عِندَ ٱللَّهِ ٱلَّذِينَ كَفَرُواْ فَهُمۡ لَا يُؤۡمِنُونَ

Gercek su ki, Allah katında yaratıkların en bayagısı, hakkı inkara sartlanmıs ve sonuc olarak, inanmayan kimselerdir
Surah Al-Anfal, Verse 55


ٱلَّذِينَ عَٰهَدتَّ مِنۡهُمۡ ثُمَّ يَنقُضُونَ عَهۡدَهُمۡ فِي كُلِّ مَرَّةٖ وَهُمۡ لَا يَتَّقُونَ

Kendileriyle bir andlasma yapmıs oldugu halde, Allaha karsı sorumluluk bilinci tasımaksızın, futursuzca her fırsatta sozlerinden donen kimselere gelince
Surah Al-Anfal, Verse 56


فَإِمَّا تَثۡقَفَنَّهُمۡ فِي ٱلۡحَرۡبِ فَشَرِّدۡ بِهِم مَّنۡ خَلۡفَهُمۡ لَعَلَّهُمۡ يَذَّكَّرُونَ

onları savasta karsında bulursan, arkalarından gelenler icin oyle yıldırıcı bir ders ver ki, belki berikiler akıllarında tutarlar
Surah Al-Anfal, Verse 57


وَإِمَّا تَخَافَنَّ مِن قَوۡمٍ خِيَانَةٗ فَٱنۢبِذۡ إِلَيۡهِمۡ عَلَىٰ سَوَآءٍۚ إِنَّ ٱللَّهَ لَا يُحِبُّ ٱلۡخَآئِنِينَ

beri yandan, eger (kendisiyle andlasma yapmıs bulundugun) bir toplulugun ihanet etmesinden kaygı duyman icin ortada makul sebep varsa, sen de buna karsılık olarak onlarla yaptıgın andlasmayı boz: cunku, Allah asla hainleri sevmez
Surah Al-Anfal, Verse 58


وَلَا يَحۡسَبَنَّ ٱلَّذِينَ كَفَرُواْ سَبَقُوٓاْۚ إِنَّهُمۡ لَا يُعۡجِزُونَ

(Bunun icin) o hakkı inkara sartlanmıs olanlar, (Allahtan) kacıp kurtulacaklarını sanmasınlar: (Onun murad ettigi seyin gerceklesmesine) asla engel olamayacaklar
Surah Al-Anfal, Verse 59


وَأَعِدُّواْ لَهُم مَّا ٱسۡتَطَعۡتُم مِّن قُوَّةٖ وَمِن رِّبَاطِ ٱلۡخَيۡلِ تُرۡهِبُونَ بِهِۦ عَدُوَّ ٱللَّهِ وَعَدُوَّكُمۡ وَءَاخَرِينَ مِن دُونِهِمۡ لَا تَعۡلَمُونَهُمُ ٱللَّهُ يَعۡلَمُهُمۡۚ وَمَا تُنفِقُواْ مِن شَيۡءٖ فِي سَبِيلِ ٱللَّهِ يُوَفَّ إِلَيۡكُمۡ وَأَنتُمۡ لَا تُظۡلَمُونَ

O halde, onlara karsı toplayabildiginiz kadar kuvvet ve binek hayvanı hazır edin ki bununla hem Allahın, hem sizin dusmanınız olan bu insanları, hem de sizin bilmediginiz ama Allahın bildigi baskalarını caydırabilesiniz; (ve bilin ki), Allah yolunda her ne sarf ederseniz size butunuyle odenecek ve size haksızlık yapılmayacaktır
Surah Al-Anfal, Verse 60


۞وَإِن جَنَحُواْ لِلسَّلۡمِ فَٱجۡنَحۡ لَهَا وَتَوَكَّلۡ عَلَى ٱللَّهِۚ إِنَّهُۥ هُوَ ٱلسَّمِيعُ ٱلۡعَلِيمُ

Ama eger onlar barıstan yana egilim gosterirlerse, sen de barıstan yana ol ve Allaha guven: cunku O, gercekten her seyi isiten, her seyin aslını bilendir
Surah Al-Anfal, Verse 61


وَإِن يُرِيدُوٓاْ أَن يَخۡدَعُوكَ فَإِنَّ حَسۡبَكَ ٱللَّهُۚ هُوَ ٱلَّذِيٓ أَيَّدَكَ بِنَصۡرِهِۦ وَبِٱلۡمُؤۡمِنِينَ

(Ama barıs yanlısı gozukmekle) niyetleri sadece seni aldatmaksa, (o zaman) bil ki, Allah sana yeter! Odur seni, yardımıyla ve inanmıs yandaslarla guclendiren
Surah Al-Anfal, Verse 62


وَأَلَّفَ بَيۡنَ قُلُوبِهِمۡۚ لَوۡ أَنفَقۡتَ مَا فِي ٱلۡأَرۡضِ جَمِيعٗا مَّآ أَلَّفۡتَ بَيۡنَ قُلُوبِهِمۡ وَلَٰكِنَّ ٱللَّهَ أَلَّفَ بَيۡنَهُمۡۚ إِنَّهُۥ عَزِيزٌ حَكِيمٞ

(O inanmıs kimseler ki) kalplerini O bagdastırdı, kaynastırdı: (O inanmıs kimseler ki,) ugrunda yeryuzundeki her seyi toptan harcasaydın onların kalplerini birbirine ısındırıp kaynastıramazdın; ama iste Allah onları bir araya getirdi. Gercekten de Allah hikmetle edip eyleyen en yuce iktidar sahibidir
Surah Al-Anfal, Verse 63


يَـٰٓأَيُّهَا ٱلنَّبِيُّ حَسۡبُكَ ٱللَّهُ وَمَنِ ٱتَّبَعَكَ مِنَ ٱلۡمُؤۡمِنِينَ

Ey Peygamber! Allah sana da yeter, sana uyan inanmıs kimselere de
Surah Al-Anfal, Verse 64


يَـٰٓأَيُّهَا ٱلنَّبِيُّ حَرِّضِ ٱلۡمُؤۡمِنِينَ عَلَى ٱلۡقِتَالِۚ إِن يَكُن مِّنكُمۡ عِشۡرُونَ صَٰبِرُونَ يَغۡلِبُواْ مِاْئَتَيۡنِۚ وَإِن يَكُن مِّنكُم مِّاْئَةٞ يَغۡلِبُوٓاْ أَلۡفٗا مِّنَ ٱلَّذِينَ كَفَرُواْ بِأَنَّهُمۡ قَوۡمٞ لَّا يَفۡقَهُونَ

Ey Peygamber! Inananları, kavgada olum korkusunu alt etmeleri yonunde (soyle) yureklendir: Sizden zor durumlara gogus germesini bilen yirmi kisi cıkarsa, bunlar iki yuz kisiyi tepele(yebil)melidir; sizden boyle yuz kisi cıkarsa, hakkı inkara kalkısanlardan bin kisiyi tepele(yebil)melidir; cunku onlar bunu kavrayamayan bir guruhturlar
Surah Al-Anfal, Verse 65


ٱلۡـَٰٔنَ خَفَّفَ ٱللَّهُ عَنكُمۡ وَعَلِمَ أَنَّ فِيكُمۡ ضَعۡفٗاۚ فَإِن يَكُن مِّنكُم مِّاْئَةٞ صَابِرَةٞ يَغۡلِبُواْ مِاْئَتَيۡنِۚ وَإِن يَكُن مِّنكُمۡ أَلۡفٞ يَغۡلِبُوٓاْ أَلۡفَيۡنِ بِإِذۡنِ ٱللَّهِۗ وَٱللَّهُ مَعَ ٱلصَّـٰبِرِينَ

(Ama yine de) Allah, simdilik yukunuzu hafifletmis bulunuyor, cunku zayıf oldugunuzu biliyor: Soyle ki: Sizden eger zor durumlarda sabretmesini bilen yuz kisi cıkarsa, bunlar iki yuz kisiyi tepeleye(bile)cektir; ve sizden boyle bin kisi cıkarsa, Allahın izniyle iki bin kisiyi tepeleye(bile)cektir, cunku Allah zor durumlara gogus germesini bilenlerle beraberdir
Surah Al-Anfal, Verse 66


مَا كَانَ لِنَبِيٍّ أَن يَكُونَ لَهُۥٓ أَسۡرَىٰ حَتَّىٰ يُثۡخِنَ فِي ٱلۡأَرۡضِۚ تُرِيدُونَ عَرَضَ ٱلدُّنۡيَا وَٱللَّهُ يُرِيدُ ٱلۡأٓخِرَةَۗ وَٱللَّهُ عَزِيزٌ حَكِيمٞ

Kıyasıya girdigi zorlu bir meydan savası sonucu degilse, esir almak bir peygamber icin yakısık almaz. Siz bu dunyanın gecici kazanclarına talip olabiliyorsunuz, ama Allah (sizin icin) sonraki hayatın (guzel/iyi olmasını) murad ediyor: cunku, Allah dogru hukum ve hikmetle edip eyleyen en yuce iktidar sahibidir
Surah Al-Anfal, Verse 67


لَّوۡلَا كِتَٰبٞ مِّنَ ٱللَّهِ سَبَقَ لَمَسَّكُمۡ فِيمَآ أَخَذۡتُمۡ عَذَابٌ عَظِيمٞ

Allah tarafından onceden buyrulmus boyle bir ilke olmasaydı aldıgınız butun bu (tutsaklar) yuzunden basınıza mutlaka buyuk bir azap cokerdi
Surah Al-Anfal, Verse 68


فَكُلُواْ مِمَّا غَنِمۡتُمۡ حَلَٰلٗا طَيِّبٗاۚ وَٱتَّقُواْ ٱللَّهَۚ إِنَّ ٱللَّهَ غَفُورٞ رَّحِيمٞ

O halde, savasta ele gecirdiginiz seyler icin (yalnız) helal olanları kullanın ve Allaha karsı sorumluluk bilinci tasıyın: (hem de su gercegi hep akılda tutarak) Allah cok esirgeyen gercek bagıslayıcıdır
Surah Al-Anfal, Verse 69


يَـٰٓأَيُّهَا ٱلنَّبِيُّ قُل لِّمَن فِيٓ أَيۡدِيكُم مِّنَ ٱلۡأَسۡرَىٰٓ إِن يَعۡلَمِ ٱللَّهُ فِي قُلُوبِكُمۡ خَيۡرٗا يُؤۡتِكُمۡ خَيۡرٗا مِّمَّآ أُخِذَ مِنكُمۡ وَيَغۡفِرۡ لَكُمۡۚ وَٱللَّهُ غَفُورٞ رَّحِيمٞ

(Oyleyse) ey Peygamber, elindeki esirlere de ki: "Allah yureklerinizde bir guzellik bulursa, butun o sizden alınan seylerden daha guzelini bahsedecektir size: Cunku Allah, cok esirgeyen gercek bagıslayıcıdır
Surah Al-Anfal, Verse 70


وَإِن يُرِيدُواْ خِيَانَتَكَ فَقَدۡ خَانُواْ ٱللَّهَ مِن قَبۡلُ فَأَمۡكَنَ مِنۡهُمۡۗ وَٱللَّهُ عَلِيمٌ حَكِيمٌ

Ve eger sana ihanet etmeye yeltenirlerse, (unutmasınlar ki) daha once Allaha da ihanet etmislerdi de bu yuzden Allah (inananları) onlara baskın cıkarmıstı. Cunku Allah dogru hukum ve hikmetle edip eyleyen mutlak ve sınırsız bilgi sahibidir
Surah Al-Anfal, Verse 71


إِنَّ ٱلَّذِينَ ءَامَنُواْ وَهَاجَرُواْ وَجَٰهَدُواْ بِأَمۡوَٰلِهِمۡ وَأَنفُسِهِمۡ فِي سَبِيلِ ٱللَّهِ وَٱلَّذِينَ ءَاوَواْ وَّنَصَرُوٓاْ أُوْلَـٰٓئِكَ بَعۡضُهُمۡ أَوۡلِيَآءُ بَعۡضٖۚ وَٱلَّذِينَ ءَامَنُواْ وَلَمۡ يُهَاجِرُواْ مَا لَكُم مِّن وَلَٰيَتِهِم مِّن شَيۡءٍ حَتَّىٰ يُهَاجِرُواْۚ وَإِنِ ٱسۡتَنصَرُوكُمۡ فِي ٱلدِّينِ فَعَلَيۡكُمُ ٱلنَّصۡرُ إِلَّا عَلَىٰ قَوۡمِۭ بَيۡنَكُمۡ وَبَيۡنَهُم مِّيثَٰقٞۗ وَٱللَّهُ بِمَا تَعۡمَلُونَ بَصِيرٞ

Ote yandan imana erisen, zulmun egemen oldugu diyardan goc eden, Allah yolunda mallarıyla caba gosterip duran kimselere ve (onlara) kol kanat acıp, yardım edenlere gelince; iste bunlar (sahiden) birbirlerinin dostu ve hamileridir. Fakat inanmıs oldukları halde (sizin beldenize) goc etmemis olan kimselere gelince; onların korunup gozetilmesinden hicbir bakımdan siz sorumlu degilsiniz, ta ki (sizin yanınıza) goc edecekleri vakte kadar. Yine de, dinsel baskılara karsı sizden yardım isterlerse, (onlara) yardım elinizi uzatmaktır size dusen; yeter ki (bu yardım) kendileriyle aranızda andlasma bulunan bir topluluga karsı olmasın; cunku Allah yaptıgınız her seyi gormektedir
Surah Al-Anfal, Verse 72


وَٱلَّذِينَ كَفَرُواْ بَعۡضُهُمۡ أَوۡلِيَآءُ بَعۡضٍۚ إِلَّا تَفۡعَلُوهُ تَكُن فِتۡنَةٞ فِي ٱلۡأَرۡضِ وَفَسَادٞ كَبِيرٞ

Butun bunlarla birlikte, (unutmayın ki) hakkı inkara sartlanmıs olanlar birbirleriyle muttefiktirler; siz de (birbirinizle) oyle olmadıkca yer yuzunde fitne ve buyuk bir karısıklık bas gosterecektir
Surah Al-Anfal, Verse 73


وَٱلَّذِينَ ءَامَنُواْ وَهَاجَرُواْ وَجَٰهَدُواْ فِي سَبِيلِ ٱللَّهِ وَٱلَّذِينَ ءَاوَواْ وَّنَصَرُوٓاْ أُوْلَـٰٓئِكَ هُمُ ٱلۡمُؤۡمِنُونَ حَقّٗاۚ لَّهُم مَّغۡفِرَةٞ وَرِزۡقٞ كَرِيمٞ

Ve o imana erisen, zulmun hukum surdugu diyardan goc eden ve Allah yolunda elinden gelen her turlu cabayı gosteren kimselerle (onlara) kol kanat gerip yardım eden kimseler; iste bunlardır, gercekten inanan kimseler! Gunahlarından bagıslanma ve cok kutlu bir rızık beklemektedir onları
Surah Al-Anfal, Verse 74


وَٱلَّذِينَ ءَامَنُواْ مِنۢ بَعۡدُ وَهَاجَرُواْ وَجَٰهَدُواْ مَعَكُمۡ فَأُوْلَـٰٓئِكَ مِنكُمۡۚ وَأُوْلُواْ ٱلۡأَرۡحَامِ بَعۡضُهُمۡ أَوۡلَىٰ بِبَعۡضٖ فِي كِتَٰبِ ٱللَّهِۚ إِنَّ ٱللَّهَ بِكُلِّ شَيۡءٍ عَلِيمُۢ

Ve bundan sonra inanıp da zulmun egemen oldugu diyardan goc edecek ve (Allah) yolunda sizinle birlikte caba sarf edecek olanlara gelince, bunlar (da) sizdendirler; (iste boyle) sıkıca birbirine baglanıp yakınlık kazananlar, Allahın koydugu dustura gore birbirleri uzerinde temelden hak sahibidirler. Gercek su ki, Allahtır her seyin aslını bilen
Surah Al-Anfal, Verse 75


Author: Muhammed Esed


<< Surah 7
>> Surah 9

Turkish Translations by other Authors


Turkish Translation By Abdulbaki Golpinarli
Turkish Translation By Abdulbaki Golpinarli
Turkish Translation By Adem Ugur
Turkish Translation By Adem Ugur
Turkish Translation By Ali Bulac
Turkish Translation By Ali Bulac
Turkish Translation By Ali Fikri Yavuz
Turkish Translation By Ali Fikri Yavuz
Turkish Translation By Celal Y Ld R M
Turkish Translation By Celal Y Ld R M
Turkish Translation By Diyanet Isleri
Turkish Translation By Diyanet Isleri
Turkish Translation By Diyanet Isleri
Turkish Translation By Diyanet Isleri
Turkish Translation By Diyanet Vakfi
Turkish Translation By Diyanet Vakfi
Turkish Translation By Edip Yuksel
Turkish Translation By Edip Yuksel
Turkish Translation By Elmalili Hamdi Yazir
Turkish Translation By Elmalili Hamdi Yazir
Turkish Translation By Elmal L Sadelestirilmis
Turkish Translation By Elmal L Sadelestirilmis
Turkish Translation By Elmal L Sadelestirilmis
Turkish Translation By Elmal L Sadelestirilmis
Turkish Translation By Fizilal Il Kuran
Turkish Translation By Fizilal Il Kuran
Turkish Translation By Gultekin Onan
Turkish Translation By Gultekin Onan
Turkish Translation By Hasan Basri Cantay
Turkish Translation By Hasan Basri Cantay
Turkish Translation By Ibni Kesir
Turkish Translation By Ibni Kesir
Turkish Translation By Iskender Ali Mihr
Turkish Translation By Iskender Ali Mihr
Turkish Translation By Latin Alphabet
Turkish Translation By Latin Alphabet
Turkish Translation By Latin Alphabet
Turkish Translation By Latin Alphabet
Turkish Translation By Muhammed Esed
Turkish Translation By Muhammed Esed
Turkish Translation By Muhammet Abay
Turkish Translation By Muhammet Abay
Turkish Translation By Muslim Shahin
Turkish Translation By Muslim Shahin
Turkish Translation By Saban Piris
Turkish Translation By Saban Piris
Turkish Translation By Shaban Britch
Turkish Translation By Shaban Britch
Turkish Translation By Suat Yildirim
Turkish Translation By Suat Yildirim
Turkish Translation By Suleyman Ates
Turkish Translation By Suleyman Ates
Turkish Translation By Tefhim Ul Kuran
Turkish Translation By Tefhim Ul Kuran
Turkish Translation By Www.islamhouse.com
Turkish Translation By Www.islamhouse.com
Turkish Translation By Yasar Nuri Ozturk
Turkish Translation By Yasar Nuri Ozturk
Turkish Translation By Yasar Nuri Ozturk
Turkish Translation By Yasar Nuri Ozturk
Turkish Translation By Y. N. Ozturk
Turkish Translation By Y. N. Ozturk
Popular Areas
Apartments for rent in Dubai Apartments for rent Abu Dhabi Villas for rent in Dubai House for rent Abu Dhabi Apartments for sale in Dubai Apartments for sale in Abu Dhabi Flat for rent Sharjah
Popular Searches
Studios for rent in UAE Apartments for rent in UAE Villas for rent in UAE Apartments for sale in UAE Villas for sale in UAE Land for sale in UAE Dubai Real Estate
Trending Areas
Apartments for rent in Dubai Marina Apartments for sale in Dubai Marina Villa for rent in Sharjah Villa for sale in Dubai Flat for rent in Ajman Studio for rent in Abu Dhabi Villa for rent in Ajman
Trending Searches
Villa for rent in Abu Dhabi Shop for rent in Dubai Villas for sale in Ajman Studio for rent in Sharjah 1 Bedroom Apartment for rent in Dubai Property for rent in Abu Dhabi Commercial properties for sale
© Copyright Dubai Prayer Time. All Rights Reserved
Designed by Prayer Time In Dubai