Surah Al-Anfal Verse 42 - Turkish Translation by Muhammed Esed
Surah Al-Anfalإِذۡ أَنتُم بِٱلۡعُدۡوَةِ ٱلدُّنۡيَا وَهُم بِٱلۡعُدۡوَةِ ٱلۡقُصۡوَىٰ وَٱلرَّكۡبُ أَسۡفَلَ مِنكُمۡۚ وَلَوۡ تَوَاعَدتُّمۡ لَٱخۡتَلَفۡتُمۡ فِي ٱلۡمِيعَٰدِ وَلَٰكِن لِّيَقۡضِيَ ٱللَّهُ أَمۡرٗا كَانَ مَفۡعُولٗا لِّيَهۡلِكَ مَنۡ هَلَكَ عَنۢ بَيِّنَةٖ وَيَحۡيَىٰ مَنۡ حَيَّ عَنۢ بَيِّنَةٖۗ وَإِنَّ ٱللَّهَ لَسَمِيعٌ عَلِيمٌ
Sizin (Bedir) vadisinin bir ucunda, onların da ta oteki ucunda ve kervanın sizden asagılarda oldugu o gun(u hatırlayın). Ve (dusunun ki,) eger bir savasın patlak verecegini bilseydiniz, muhakkak ki, boyle bir meydan okumayı goguslemekten kacınırdınız: Ama (her seye ragmen) Allah, yapılması(nı irade buyurdugu) isi gerceklestirsin de yok olup gidecek olan, hakkın acık tecellisiyle yok olup gitsin, kalıp yasayacak olan da (yine) hakkın acık tecellisiyle yasasın diye (savas boylece olup bitiverdi). Allah her seyi isiten, her seyi bilendir