Surah Fatir - Turkish Translation by Muhammed Esed
ٱلۡحَمۡدُ لِلَّهِ فَاطِرِ ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَٱلۡأَرۡضِ جَاعِلِ ٱلۡمَلَـٰٓئِكَةِ رُسُلًا أُوْلِيٓ أَجۡنِحَةٖ مَّثۡنَىٰ وَثُلَٰثَ وَرُبَٰعَۚ يَزِيدُ فِي ٱلۡخَلۡقِ مَا يَشَآءُۚ إِنَّ ٱللَّهَ عَلَىٰ كُلِّ شَيۡءٖ قَدِيرٞ
Her turlu ovgu, goklerin ve yerin yaratıcısı olan ve melekleri iki, uc veya dort kanatlı elciler yapan Allah´a mahsustur. O, diledigini (kesintisiz sekilde) kendi hilkat alemine katıp onu genisletir. Kuskusuz Allah, her seye kadirdir
Surah Fatir, Verse 1
مَّا يَفۡتَحِ ٱللَّهُ لِلنَّاسِ مِن رَّحۡمَةٖ فَلَا مُمۡسِكَ لَهَاۖ وَمَا يُمۡسِكۡ فَلَا مُرۡسِلَ لَهُۥ مِنۢ بَعۡدِهِۦۚ وَهُوَ ٱلۡعَزِيزُ ٱلۡحَكِيمُ
Allah´ın insanlar icin acacagı rahmet kapısını kimse kapatamaz ve O´nun kapattıgını da kimse acamaz; cunku O, kudret ve hikmet sahibidir
Surah Fatir, Verse 2
يَـٰٓأَيُّهَا ٱلنَّاسُ ٱذۡكُرُواْ نِعۡمَتَ ٱللَّهِ عَلَيۡكُمۡۚ هَلۡ مِنۡ خَٰلِقٍ غَيۡرُ ٱللَّهِ يَرۡزُقُكُم مِّنَ ٱلسَّمَآءِ وَٱلۡأَرۡضِۚ لَآ إِلَٰهَ إِلَّا هُوَۖ فَأَنَّىٰ تُؤۡفَكُونَ
Ey insanlar! Allah´ın size bagısladıgı nimetleri hatırlayın! Size goklerden ve yerden azık saglayan Allah´tan baska bir yaratıcı var mı? (Hayır!) O´ndan baska ilah yoktur: ama nasıl olur da zihinleriniz bu (apacık hakikatten) sapar
Surah Fatir, Verse 3
وَإِن يُكَذِّبُوكَ فَقَدۡ كُذِّبَتۡ رُسُلٞ مِّن قَبۡلِكَۚ وَإِلَى ٱللَّهِ تُرۡجَعُ ٱلۡأُمُورُ
Ama eger onlar, (zihinleri bu apacık hakikatten sapanlar,) seni yalanlarlarsa (aldırma, ey Muhammed!) (Unutma ki) senden once (oteki) peygamberler de yalanlanmıstır: Cunku (inanmayanlar), her seyin, sonunda (asıl kaynagı olan) Allah´a doneceg(ini asla kabul etmezler)
Surah Fatir, Verse 4
يَـٰٓأَيُّهَا ٱلنَّاسُ إِنَّ وَعۡدَ ٱللَّهِ حَقّٞۖ فَلَا تَغُرَّنَّكُمُ ٱلۡحَيَوٰةُ ٱلدُّنۡيَا وَلَا يَغُرَّنَّكُم بِٱللَّهِ ٱلۡغَرُورُ
Ey insanlar! Allah´ın (yeniden diriltme) vaadi gercektir, sakın bu dunya hayatının sizi ayartmasına ve Allah hakkındaki (kendi) carpık dusuncelerinizin sizi saptırmasına izin vermeyin
Surah Fatir, Verse 5
إِنَّ ٱلشَّيۡطَٰنَ لَكُمۡ عَدُوّٞ فَٱتَّخِذُوهُ عَدُوًّاۚ إِنَّمَا يَدۡعُواْ حِزۡبَهُۥ لِيَكُونُواْ مِنۡ أَصۡحَٰبِ ٱلسَّعِيرِ
Seytan, sizin apacık dusmanınızdır; oyleyse siz de ona dusman olarak muamele edin. O, kendisine tabi olanları, ancak, yakıcı atese mahkum olanlar arasında yer alacakları bir akibete cagırır
Surah Fatir, Verse 6
ٱلَّذِينَ كَفَرُواْ لَهُمۡ عَذَابٞ شَدِيدٞۖ وَٱلَّذِينَ ءَامَنُواْ وَعَمِلُواْ ٱلصَّـٰلِحَٰتِ لَهُم مَّغۡفِرَةٞ وَأَجۡرٞ كَبِيرٌ
(Cunku,) hakikati inkara sartlanmıs olanlar icin cetin bir azap vardır, iman edip dogru ve yararlı isler yapanları da magfiret ve buyuk bir mukafat bekler
Surah Fatir, Verse 7
أَفَمَن زُيِّنَ لَهُۥ سُوٓءُ عَمَلِهِۦ فَرَءَاهُ حَسَنٗاۖ فَإِنَّ ٱللَّهَ يُضِلُّ مَن يَشَآءُ وَيَهۡدِي مَن يَشَآءُۖ فَلَا تَذۡهَبۡ نَفۡسُكَ عَلَيۡهِمۡ حَسَرَٰتٍۚ إِنَّ ٱللَّهَ عَلِيمُۢ بِمَا يَصۡنَعُونَ
O halde, isledigi kotu, cirkin fiillerin cazibesine kapılıp (sonunda) onları guzel goren biri (Seytan´ın adamlarından baskası) olur mu? Kuskusuz Allah, (dogru yoldan sapmak) isteyenin sapmasına izin verir, (aydınlıga ulasmak) isteyeni de aydınlıga ulastırır. O halde (ey muminler,) onlara uzulerek kendinizi perisan etmeyin! Allah, onların yaptıklarını cok iyi bilir
Surah Fatir, Verse 8
وَٱللَّهُ ٱلَّذِيٓ أَرۡسَلَ ٱلرِّيَٰحَ فَتُثِيرُ سَحَابٗا فَسُقۡنَٰهُ إِلَىٰ بَلَدٖ مَّيِّتٖ فَأَحۡيَيۡنَا بِهِ ٱلۡأَرۡضَ بَعۡدَ مَوۡتِهَاۚ كَذَٰلِكَ ٱلنُّشُورُ
Ve (hatırlayın) bulutları yukseltmek icin ruzgarları gonderen Allah´tır; sonra Biz onları corak beldelere surukler ve cansız topraga hayat veririz. Yeniden dirilme de iste boyle olacaktır
Surah Fatir, Verse 9
مَن كَانَ يُرِيدُ ٱلۡعِزَّةَ فَلِلَّهِ ٱلۡعِزَّةُ جَمِيعًاۚ إِلَيۡهِ يَصۡعَدُ ٱلۡكَلِمُ ٱلطَّيِّبُ وَٱلۡعَمَلُ ٱلصَّـٰلِحُ يَرۡفَعُهُۥۚ وَٱلَّذِينَ يَمۡكُرُونَ ٱلسَّيِّـَٔاتِ لَهُمۡ عَذَابٞ شَدِيدٞۖ وَمَكۡرُ أُوْلَـٰٓئِكَ هُوَ يَبُورُ
Kudret ve ihtisam arayan kimse (bilsin ki) gercek kudret ve ihtisam (yalnız) Allah´a aittir. Butun guzel sozler O´na yukselir; butun dogru ve yararlı isleri O yuceltir. Sinsi sekilde kotu fiiller tasarlayanlara gelince, onları siddetli bir azap beklemektedir; ve onların butun tertipleri de yok olup gitmeye mahkumdur
Surah Fatir, Verse 10
وَٱللَّهُ خَلَقَكُم مِّن تُرَابٖ ثُمَّ مِن نُّطۡفَةٖ ثُمَّ جَعَلَكُمۡ أَزۡوَٰجٗاۚ وَمَا تَحۡمِلُ مِنۡ أُنثَىٰ وَلَا تَضَعُ إِلَّا بِعِلۡمِهِۦۚ وَمَا يُعَمَّرُ مِن مُّعَمَّرٖ وَلَا يُنقَصُ مِنۡ عُمُرِهِۦٓ إِلَّا فِي كِتَٰبٍۚ إِنَّ ذَٰلِكَ عَلَى ٱللَّهِ يَسِيرٞ
Ve (hatırlayın) Allah sizi(n her birinizi) topraktan yaratır, sonra da bir damla spermden ve sonra sizi iki cinsten biri sekline sokar. Hicbir disi O´nun bilgisi olmadan ne hamile kalabilir, ne de dogum yapabilir ve (Allah´ın) fermanında ongorulmedikce hic kimse omrunu uzatamaz ve hic kimse de onu kısaltamaz; ama bunlar, kuskusuz, Allah icin kolaydır
Surah Fatir, Verse 11
وَمَا يَسۡتَوِي ٱلۡبَحۡرَانِ هَٰذَا عَذۡبٞ فُرَاتٞ سَآئِغٞ شَرَابُهُۥ وَهَٰذَا مِلۡحٌ أُجَاجٞۖ وَمِن كُلّٖ تَأۡكُلُونَ لَحۡمٗا طَرِيّٗا وَتَسۡتَخۡرِجُونَ حِلۡيَةٗ تَلۡبَسُونَهَاۖ وَتَرَى ٱلۡفُلۡكَ فِيهِ مَوَاخِرَ لِتَبۡتَغُواْ مِن فَضۡلِهِۦ وَلَعَلَّكُمۡ تَشۡكُرُونَ
(O´nun icin benzerlik ve farklılık yaratmak da kolaydır.) O halde, (yeryuzundeki) iki buyuk su kutlesi aynı olamaz; birisi tatlı, susuzlugu giderici, icimi guzel iken otekisi tuzlu ve acıdır. Fakat her ikisinden de taze et yersiniz ve (ikisinden de) sus takıları cıkarırsınız; ikisinin de uzerinde Allah´ın lutfundan nasibinizi aramanızı ve boylece sukredenlerden olmanızı saglayan gemilerin dalgaları yararak ilerlediklerini gorursun
Surah Fatir, Verse 12
يُولِجُ ٱلَّيۡلَ فِي ٱلنَّهَارِ وَيُولِجُ ٱلنَّهَارَ فِي ٱلَّيۡلِ وَسَخَّرَ ٱلشَّمۡسَ وَٱلۡقَمَرَۖ كُلّٞ يَجۡرِي لِأَجَلٖ مُّسَمّٗىۚ ذَٰلِكُمُ ٱللَّهُ رَبُّكُمۡ لَهُ ٱلۡمُلۡكُۚ وَٱلَّذِينَ تَدۡعُونَ مِن دُونِهِۦ مَا يَمۡلِكُونَ مِن قِطۡمِيرٍ
O, gunduzu kısaltarak geceyi uzatır ve geceyi kısaltarak gunduzu uzatır. O, gunesi ve ayı (kendi kanunlarına) tabi kılmıstır, her biri (O´nun) belirledigi bir zaman icinde akıp gider. Iste Rabbiniz Allah budur: mulk O´nundur; O´ndan baska yalvarıp durduklarınız ise bir hurma cekirdeginin zarı kadar bile bir seye sahip degillerdir
Surah Fatir, Verse 13
إِن تَدۡعُوهُمۡ لَا يَسۡمَعُواْ دُعَآءَكُمۡ وَلَوۡ سَمِعُواْ مَا ٱسۡتَجَابُواْ لَكُمۡۖ وَيَوۡمَ ٱلۡقِيَٰمَةِ يَكۡفُرُونَ بِشِرۡكِكُمۡۚ وَلَا يُنَبِّئُكَ مِثۡلُ خَبِيرٖ
Onlara yalvarırsanız cagrınızı duymazlar; duyabilseler bile size cevap ver(e)mezler. Ve (ustelik) Kıyamet Gunu onları Allah ile es tutmanızı kabul etmezler. Hic kimse her seyi bilen kadar size (gercegi) gostermez
Surah Fatir, Verse 14
۞يَـٰٓأَيُّهَا ٱلنَّاسُ أَنتُمُ ٱلۡفُقَرَآءُ إِلَى ٱللَّهِۖ وَٱللَّهُ هُوَ ٱلۡغَنِيُّ ٱلۡحَمِيدُ
Ey Insanlar! Allah´a muhtac olan sizsiniz, ama O, hicbir seye muhtac degildir ve hamd O´na mahsustur
Surah Fatir, Verse 15
إِن يَشَأۡ يُذۡهِبۡكُمۡ وَيَأۡتِ بِخَلۡقٖ جَدِيدٖ
Dilerse sizi ortadan kaldırır ve (yerinize) yeni bir yaratılmıslar toplulugu getirir
Surah Fatir, Verse 16
وَمَا ذَٰلِكَ عَلَى ٱللَّهِ بِعَزِيزٖ
bu Allah icin zor da degildir
Surah Fatir, Verse 17
وَلَا تَزِرُ وَازِرَةٞ وِزۡرَ أُخۡرَىٰۚ وَإِن تَدۡعُ مُثۡقَلَةٌ إِلَىٰ حِمۡلِهَا لَا يُحۡمَلۡ مِنۡهُ شَيۡءٞ وَلَوۡ كَانَ ذَا قُرۡبَىٰٓۗ إِنَّمَا تُنذِرُ ٱلَّذِينَ يَخۡشَوۡنَ رَبَّهُم بِٱلۡغَيۡبِ وَأَقَامُواْ ٱلصَّلَوٰةَۚ وَمَن تَزَكَّىٰ فَإِنَّمَا يَتَزَكَّىٰ لِنَفۡسِهِۦۚ وَإِلَى ٱللَّهِ ٱلۡمَصِيرُ
Kimse kimsenin yukunu tasıyacak degildir; kendi yuku agır gelen kimse onu tasımak icin (baskasını) yardıma cagırırsa, yakını da olsa, (bu kimse) o yukun hicbir parcasını tasıyamaz. O halde (gercekten) sen, ancak kavrayıslarının otesinde oldugu halde Rablerinden korku duyanları ve namazlarında dikkatli ve devamlı olanları uyarabilirsin; ve (sunu bil ki,) kim arınırsa yalnız kendisi icin arınmıs olur ve butun yollar yalnız Allah´a varır
Surah Fatir, Verse 18
وَمَا يَسۡتَوِي ٱلۡأَعۡمَىٰ وَٱلۡبَصِيرُ
Nitekim, ne goren ile gormeyen bir olur
Surah Fatir, Verse 19
وَلَا ٱلظُّلُمَٰتُ وَلَا ٱلنُّورُ
ne de aydınlık ile zifiri karanlık
Surah Fatir, Verse 20
وَلَا ٱلظِّلُّ وَلَا ٱلۡحَرُورُ
ne (serinletici) golge ile yakıcı sıcak
Surah Fatir, Verse 21
وَمَا يَسۡتَوِي ٱلۡأَحۡيَآءُ وَلَا ٱلۡأَمۡوَٰتُۚ إِنَّ ٱللَّهَ يُسۡمِعُ مَن يَشَآءُۖ وَمَآ أَنتَ بِمُسۡمِعٖ مَّن فِي ٱلۡقُبُورِ
ve ne de yasayan ile (kalben) olmus bulunan. Suphen olmasın ki (ey Muhammed,) Allah diledigine isittirir, halbuki sen mezarlardaki (oluler gibi kalben olmus)lere isittiremezsin
Surah Fatir, Verse 22
إِنۡ أَنتَ إِلَّا نَذِيرٌ
sen sadece bir uyarıcısın
Surah Fatir, Verse 23
إِنَّآ أَرۡسَلۡنَٰكَ بِٱلۡحَقِّ بَشِيرٗا وَنَذِيرٗاۚ وَإِن مِّنۡ أُمَّةٍ إِلَّا خَلَا فِيهَا نَذِيرٞ
Biz seni hakikat ehli bir mujdeci ve uyarıcı olarak gonderdik; cunku hicbir topluluk yoktur ki iclerinden bir uyarıcı gelip gecmemis olsun
Surah Fatir, Verse 24
وَإِن يُكَذِّبُوكَ فَقَدۡ كَذَّبَ ٱلَّذِينَ مِن قَبۡلِهِمۡ جَآءَتۡهُمۡ رُسُلُهُم بِٱلۡبَيِّنَٰتِ وَبِٱلزُّبُرِ وَبِٱلۡكِتَٰبِ ٱلۡمُنِيرِ
Ve eger seni yalanladı(klarını gorursen aldırma), onlardan once yasamıs olanlar(ın cogu) da, elcileri kendilerine hakikatin butun kanıtlarıyla ve ilahi hikmet yuklu kitaplarla ve aydınlatıcı vahiyle geldiklerinde hakikati yalanlamıslardı
Surah Fatir, Verse 25
ثُمَّ أَخَذۡتُ ٱلَّذِينَ كَفَرُواْۖ فَكَيۡفَ كَانَ نَكِيرِ
(fakat) sonunda hakikati inkara sartlanmıs olanların tumunun hesabını gordum: Benim (birini) gozden cıkarmam ne korkunc olur
Surah Fatir, Verse 26
أَلَمۡ تَرَ أَنَّ ٱللَّهَ أَنزَلَ مِنَ ٱلسَّمَآءِ مَآءٗ فَأَخۡرَجۡنَا بِهِۦ ثَمَرَٰتٖ مُّخۡتَلِفًا أَلۡوَٰنُهَاۚ وَمِنَ ٱلۡجِبَالِ جُدَدُۢ بِيضٞ وَحُمۡرٞ مُّخۡتَلِفٌ أَلۡوَٰنُهَا وَغَرَابِيبُ سُودٞ
Gormuyor musun, Allah, goklerden su indirmekte ve onunla turlu renklere (ve tadlara) sahip meyveler yetistirmekteyiz; nasıl ki daglarda kırmızı ve beyaz renkte ve simsiyah cizgiler var
Surah Fatir, Verse 27
وَمِنَ ٱلنَّاسِ وَٱلدَّوَآبِّ وَٱلۡأَنۡعَٰمِ مُخۡتَلِفٌ أَلۡوَٰنُهُۥ كَذَٰلِكَۗ إِنَّمَا يَخۡشَى ٱللَّهَ مِنۡ عِبَادِهِ ٱلۡعُلَمَـٰٓؤُاْۗ إِنَّ ٱللَّهَ عَزِيزٌ غَفُورٌ
ve (nasıl ki) insanlar, surungenler ve hayvanlar turlu turlu renkler tasıyor! Kulları arasından yalnız anlama ve kavrama yetenegine sahip olanlar Allah´tan (hakkıyla) korkarlar, (cunku yalnız onlar bilir ki) Allah kudret Sahibidir, cok bagıslayıcıdır
Surah Fatir, Verse 28
إِنَّ ٱلَّذِينَ يَتۡلُونَ كِتَٰبَ ٱللَّهِ وَأَقَامُواْ ٱلصَّلَوٰةَ وَأَنفَقُواْ مِمَّا رَزَقۡنَٰهُمۡ سِرّٗا وَعَلَانِيَةٗ يَرۡجُونَ تِجَٰرَةٗ لَّن تَبُورَ
Allah´ın vahyine (seksiz suphesiz) uyanlar, namazlarında dikkatli ve devamlı olanlar ve kendilerine verdigimiz rızıktan gizli / acık baskaları icin harcayanlar; iste ancak bunlar hic kesintiye ugramayacak bir kazanc umabilirler
Surah Fatir, Verse 29
لِيُوَفِّيَهُمۡ أُجُورَهُمۡ وَيَزِيدَهُم مِّن فَضۡلِهِۦٓۚ إِنَّهُۥ غَفُورٞ شَكُورٞ
Allah, onların hak ettigi karsılıgı eksiksiz verir ve onu lutfuyla daha da arttırır. Allah, suphesiz cok bagıslayıcıdır ve sukrun karsılıgını anında verendir
Surah Fatir, Verse 30
وَٱلَّذِيٓ أَوۡحَيۡنَآ إِلَيۡكَ مِنَ ٱلۡكِتَٰبِ هُوَ ٱلۡحَقُّ مُصَدِّقٗا لِّمَا بَيۡنَ يَدَيۡهِۗ إِنَّ ٱللَّهَ بِعِبَادِهِۦ لَخَبِيرُۢ بَصِيرٞ
Ve (sunu bil ki,) sana vahyettigimiz ilahi kelam, gecmis vahiylerden bugune kalmıs ne varsa tumunu tasdik eden bir hakikattir; suphesiz Allah kulları(nın ihtiyacları)ndan tamamen haberdardır ve her seyi gorendir
Surah Fatir, Verse 31
ثُمَّ أَوۡرَثۡنَا ٱلۡكِتَٰبَ ٱلَّذِينَ ٱصۡطَفَيۡنَا مِنۡ عِبَادِنَاۖ فَمِنۡهُمۡ ظَالِمٞ لِّنَفۡسِهِۦ وَمِنۡهُم مُّقۡتَصِدٞ وَمِنۡهُمۡ سَابِقُۢ بِٱلۡخَيۡرَٰتِ بِإِذۡنِ ٱللَّهِۚ ذَٰلِكَ هُوَ ٱلۡفَضۡلُ ٱلۡكَبِيرُ
Biz, bu ilahi vahyi kullarımızdan sectiklerimize miras olarak bahsettik. Onlardan bazısı kendilerine zulmeder, bazısı (dogru ile egri arasında) ara yolu tercih eder, bir kısmı da Allah´ın izniyle iyilikte bası cekenlerden olur. Bu (ise) en buyuk fazilettir
Surah Fatir, Verse 32
جَنَّـٰتُ عَدۡنٖ يَدۡخُلُونَهَا يُحَلَّوۡنَ فِيهَا مِنۡ أَسَاوِرَ مِن ذَهَبٖ وَلُؤۡلُؤٗاۖ وَلِبَاسُهُمۡ فِيهَا حَرِيرٞ
(Iste) bunlar sonsuz mutluluk bahcelerine girerler, orada altın bilezikler ve inciler takınırlar ve ipekten elbiseler giyerler
Surah Fatir, Verse 33
وَقَالُواْ ٱلۡحَمۡدُ لِلَّهِ ٱلَّذِيٓ أَذۡهَبَ عَنَّا ٱلۡحَزَنَۖ إِنَّ رَبَّنَا لَغَفُورٞ شَكُورٌ
ve soyle derler: "Butun ovguler bize acı ve uzuntu tattırmayan Allah´a mahsustur. Rabbimiz gercekten cok bagıslayıcıdır, sukrun karsılıgını anında verendir
Surah Fatir, Verse 34
ٱلَّذِيٓ أَحَلَّنَا دَارَ ٱلۡمُقَامَةِ مِن فَضۡلِهِۦ لَا يَمَسُّنَا فِيهَا نَصَبٞ وَلَا يَمَسُّنَا فِيهَا لُغُوبٞ
O, lutfuyla bu konak yerine bizi yerlestirdi: orada bize ne bir catısma ve gerginlik bulasır, ne de yorgunluk ya da bıkkınlık
Surah Fatir, Verse 35
وَٱلَّذِينَ كَفَرُواْ لَهُمۡ نَارُ جَهَنَّمَ لَا يُقۡضَىٰ عَلَيۡهِمۡ فَيَمُوتُواْ وَلَا يُخَفَّفُ عَنۡهُم مِّنۡ عَذَابِهَاۚ كَذَٰلِكَ نَجۡزِي كُلَّ كَفُورٖ
Hakkı inkara sartlanmıs olanlara gelince; onları bir cehennem atesi beklemektedir; (orada) ne hayatlarına son verilip oldurulurler, ne de icine atıldıkları o (atesin) azabı hafifletilir. Iste biz sukurden uzak duranları boyle cezalandırırız
Surah Fatir, Verse 36
وَهُمۡ يَصۡطَرِخُونَ فِيهَا رَبَّنَآ أَخۡرِجۡنَا نَعۡمَلۡ صَٰلِحًا غَيۡرَ ٱلَّذِي كُنَّا نَعۡمَلُۚ أَوَلَمۡ نُعَمِّرۡكُم مَّا يَتَذَكَّرُ فِيهِ مَن تَذَكَّرَ وَجَآءَكُمُ ٱلنَّذِيرُۖ فَذُوقُواْ فَمَا لِلظَّـٰلِمِينَ مِن نَّصِيرٍ
Onlar orada, (cehennemde): "Rabbimiz! Bizi bu (azap)tan kurtar! Bundan sonra artık (eskiden) yaptıklarımızdan farklı iyi seyler yapacagız!" diye feryad ederler. (O zaman onlara soyle cevap verecegiz:) "Size (orada,) dusunmek isteyen herkesin dusunebilecegi kadar uzun bir omur vermedik mi? Ve (ustelik) size bir uyarıcı da gelmisti. Oyleyse, (yaptıgınız kotuluklerin meyvelerini) simdi tadın bakalım! Zalimler hicbir yardımcı bulamayacaklardır
Surah Fatir, Verse 37
إِنَّ ٱللَّهَ عَٰلِمُ غَيۡبِ ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَٱلۡأَرۡضِۚ إِنَّهُۥ عَلِيمُۢ بِذَاتِ ٱلصُّدُورِ
Suphesiz, Allah goklerin ve yerin gizli gercekligini bilir (ve) dogrusu O, (insanların) kalplerindekini de tam bilendir
Surah Fatir, Verse 38
هُوَ ٱلَّذِي جَعَلَكُمۡ خَلَـٰٓئِفَ فِي ٱلۡأَرۡضِۚ فَمَن كَفَرَ فَعَلَيۡهِ كُفۡرُهُۥۖ وَلَا يَزِيدُ ٱلۡكَٰفِرِينَ كُفۡرُهُمۡ عِندَ رَبِّهِمۡ إِلَّا مَقۡتٗاۖ وَلَا يَزِيدُ ٱلۡكَٰفِرِينَ كُفۡرُهُمۡ إِلَّا خَسَارٗا
Sizleri yeryuzune varis kılan O´dur. O halde, (Allah´ın birligi ve benzersizligi) gercegi(ni) inkara kalkısan kisi (sunu bilsin ki), onun bu inkarı kendi aleyhinedir; cunku, onların bu gercegi (inatla) inkar etmeleri, yalnızca Rablerinin katındaki cirkinliklerini arttırır ve bu gercegi inkar etmeleri inkarcıların ziyanını artırmaktan baska bir ise yaramaz
Surah Fatir, Verse 39
قُلۡ أَرَءَيۡتُمۡ شُرَكَآءَكُمُ ٱلَّذِينَ تَدۡعُونَ مِن دُونِ ٱللَّهِ أَرُونِي مَاذَا خَلَقُواْ مِنَ ٱلۡأَرۡضِ أَمۡ لَهُمۡ شِرۡكٞ فِي ٱلسَّمَٰوَٰتِ أَمۡ ءَاتَيۡنَٰهُمۡ كِتَٰبٗا فَهُمۡ عَلَىٰ بَيِّنَتٖ مِّنۡهُۚ بَلۡ إِن يَعِدُ ٱلظَّـٰلِمُونَ بَعۡضُهُم بَعۡضًا إِلَّا غُرُورًا
De ki: "Allah´a ortak kostugunuz varlıkları ve gucleri (ve) Allah´tan baska yalvarıp yakardıklarınızı (gercekten) hic dusundunuz mu? Bana onların yeryuzunde ne yarattıklarını gosterin; yoksa onların gokler(in yonetimin)de bir katkıları mı var (sanıyorsunuz)?" Onlara (goruslerini destekleyici) bir kanıt olarak kullanabilecekleri bir ilahi vahiy mi gonderdik? Hayır! Zalimlerin birbirleri hakkında besledikleri (umitler), hayalden oteye gecmez
Surah Fatir, Verse 40
۞إِنَّ ٱللَّهَ يُمۡسِكُ ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَٱلۡأَرۡضَ أَن تَزُولَاۚ وَلَئِن زَالَتَآ إِنۡ أَمۡسَكَهُمَا مِنۡ أَحَدٖ مِّنۢ بَعۡدِهِۦٓۚ إِنَّهُۥ كَانَ حَلِيمًا غَفُورٗا
Gercek su ki, semavi varlıkları ve yeri (yorungelerinden) sapmamaları icin tutan (yalnızca) Allah´tır. Bir kere sapınca da, O´nun mudahale etmemesi halinde baska hicbir guc onları tutamaz. (Fakat) Allah halimdir, cok bagıslayıcıdır
Surah Fatir, Verse 41
وَأَقۡسَمُواْ بِٱللَّهِ جَهۡدَ أَيۡمَٰنِهِمۡ لَئِن جَآءَهُمۡ نَذِيرٞ لَّيَكُونُنَّ أَهۡدَىٰ مِنۡ إِحۡدَى ٱلۡأُمَمِۖ فَلَمَّا جَآءَهُمۡ نَذِيرٞ مَّا زَادَهُمۡ إِلَّا نُفُورًا
Onlar, (hakikate her fırsatta muhalefet edenler,) eger kendilerine bir uyarıcı gelirse, o´nun rehberligine, (kendilerine gonderilen uyarıcıya tabi olan eski) toplumlardan daha cok baglanacaklarına butun gucleriyle yemin ederler: Iste simdi onlara bir uyarıcı geldi, ama (o´nun cagrısı) onların sadece muhalefetlerini artırdı
Surah Fatir, Verse 42
ٱسۡتِكۡبَارٗا فِي ٱلۡأَرۡضِ وَمَكۡرَ ٱلسَّيِّيِٕۚ وَلَا يَحِيقُ ٱلۡمَكۡرُ ٱلسَّيِّئُ إِلَّا بِأَهۡلِهِۦۚ فَهَلۡ يَنظُرُونَ إِلَّا سُنَّتَ ٱلۡأَوَّلِينَۚ فَلَن تَجِدَ لِسُنَّتِ ٱللَّهِ تَبۡدِيلٗاۖ وَلَن تَجِدَ لِسُنَّتِ ٱللَّهِ تَحۡوِيلًا
Yeryuzunde boburlenmelerini artırdı, (Allah´ın mesajlarına karsı) seytani itirazlar gelistirme (caba)larını... Halbuki, butun seytani tuzaklar (sonunda) sadece sahiplerini yutar; yoksa onlar, onceki (gunahkar)ların (suruklendikleri) yoldan baska bir sey mi bekliyorlar? Sen Allah´ın tuttugu yol ve yontemde hicbir degisiklik goremezsin; evet sen, Allah´ın yolunda ve yonteminde bir sapma goremezsin
Surah Fatir, Verse 43
أَوَلَمۡ يَسِيرُواْ فِي ٱلۡأَرۡضِ فَيَنظُرُواْ كَيۡفَ كَانَ عَٰقِبَةُ ٱلَّذِينَ مِن قَبۡلِهِمۡ وَكَانُوٓاْ أَشَدَّ مِنۡهُمۡ قُوَّةٗۚ وَمَا كَانَ ٱللَّهُ لِيُعۡجِزَهُۥ مِن شَيۡءٖ فِي ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَلَا فِي ٱلۡأَرۡضِۚ إِنَّهُۥ كَانَ عَلِيمٗا قَدِيرٗا
Onlar hic yeryuzunde dolasıp kendilerinden daha guclu onceki (hakikat inkarcı)larının ugradıkları akibeti gormezler mi? Ve (gormezler mi) goklerde ve yerdeki hicbir sey Allah´ın (iradesine) karsı gelemez, cunku O, her seyi bilendir ve gucunde sınırsızdır
Surah Fatir, Verse 44
وَلَوۡ يُؤَاخِذُ ٱللَّهُ ٱلنَّاسَ بِمَا كَسَبُواْ مَا تَرَكَ عَلَىٰ ظَهۡرِهَا مِن دَآبَّةٖ وَلَٰكِن يُؤَخِّرُهُمۡ إِلَىٰٓ أَجَلٖ مُّسَمّٗىۖ فَإِذَا جَآءَ أَجَلُهُمۡ فَإِنَّ ٱللَّهَ كَانَ بِعِبَادِهِۦ بَصِيرَۢا
Eger Allah, insanları (hayatta) isledikleri (kotulukler)den dolayı (hemen) hesaba cekseydi, yer uzerinde tek bir canlı varlık bırakmazdı. Ama Allah, onlara (Kendisi tarafından) belirlenmis bir vadeye kadar muhlet tanır, vadeleri dolunca da (anlarlar ki) Allah kulların(ın kalplerindekin)i gormektedir
Surah Fatir, Verse 45