Surah Al-Jinn - Turkish Translation by Muhammed Esed
قُلۡ أُوحِيَ إِلَيَّ أَنَّهُ ٱسۡتَمَعَ نَفَرٞ مِّنَ ٱلۡجِنِّ فَقَالُوٓاْ إِنَّا سَمِعۡنَا قُرۡءَانًا عَجَبٗا
De ki: "Tanınmayan/bilinmeyen varlıklardan bir kısmının (bu ilahi kelama) kulak verdikleri ve sonra (arkadaslarına soyle) soyledikleri bana vahyedildi: ´Biz olaganustu guzellikte bir hitabe dinledik
Surah Al-Jinn, Verse 1
يَهۡدِيٓ إِلَى ٱلرُّشۡدِ فَـَٔامَنَّا بِهِۦۖ وَلَن نُّشۡرِكَ بِرَبِّنَآ أَحَدٗا
dogru ile egriyi ayırd etme bilincine bizi ulastıran (bir hitabe); ve boylece ona iman ettik. Ve artık Rabbimizden baska kimseye asla ilahlık yakıstırmayacagız
Surah Al-Jinn, Verse 2
وَأَنَّهُۥ تَعَٰلَىٰ جَدُّ رَبِّنَا مَا ٱتَّخَذَ صَٰحِبَةٗ وَلَا وَلَدٗا
cunku (biliriz ki) Rabbimizin sanı yucedir: O, kendisine ne bir es, ne de bir erkek cocuk edinmistir
Surah Al-Jinn, Verse 3
وَأَنَّهُۥ كَانَ يَقُولُ سَفِيهُنَا عَلَى ٱللَّهِ شَطَطٗا
Ve (simdi ogreniyoruz ki) aramızdaki beyinsiz (kisi), Allah hakkında asılsız seyler soyluyordu
Surah Al-Jinn, Verse 4
وَأَنَّا ظَنَنَّآ أَن لَّن تَقُولَ ٱلۡإِنسُ وَٱلۡجِنُّ عَلَى ٱللَّهِ كَذِبٗا
ve ne insanın ne de (hicbir) gorunmez gucun Allah hakkında yalan uydurmayacagını dusun(mekte yanılmıs)tık
Surah Al-Jinn, Verse 5
وَأَنَّهُۥ كَانَ رِجَالٞ مِّنَ ٱلۡإِنسِ يَعُوذُونَ بِرِجَالٖ مِّنَ ٱلۡجِنِّ فَزَادُوهُمۡ رَهَقٗا
Gerci bazı insanların (bu tur) gorunmez guclere sıgındıgı (her zaman vaki) olurdu; ama bunlar yalnızca onların saskınlıgını arttırdı
Surah Al-Jinn, Verse 6
وَأَنَّهُمۡ ظَنُّواْ كَمَا ظَنَنتُمۡ أَن لَّن يَبۡعَثَ ٱللَّهُ أَحَدٗا
O kadar ki, sizin (vaktiyle) dusundugunuz gibi, onlar da Allah´ın hic kimseyi (yeniden) asla (elci olarak) gondermeyecegini dusunmeye basladılar
Surah Al-Jinn, Verse 7
وَأَنَّا لَمَسۡنَا ٱلسَّمَآءَ فَوَجَدۡنَٰهَا مُلِئَتۡ حَرَسٗا شَدِيدٗا وَشُهُبٗا
Ve (zaman oldu) biz goge uzandık ama onu guclu muhafızlar ve alevlerle dolu bulduk
Surah Al-Jinn, Verse 8
وَأَنَّا كُنَّا نَقۡعُدُ مِنۡهَا مَقَٰعِدَ لِلسَّمۡعِۖ فَمَن يَسۡتَمِعِ ٱلۡأٓنَ يَجِدۡ لَهُۥ شِهَابٗا رَّصَدٗا
halbuki onu(n gizledigi her sırrı) dinleyebilecegimiz (uygun) yerlere kurulmustuk ve simdi (veya baska zaman) onu dinlemeye calısan herkes (aynı sekilde) kendisini bekleyen bir alev ile karsılasacaktır
Surah Al-Jinn, Verse 9
وَأَنَّا لَا نَدۡرِيٓ أَشَرٌّ أُرِيدَ بِمَن فِي ٱلۡأَرۡضِ أَمۡ أَرَادَ بِهِمۡ رَبُّهُمۡ رَشَدٗا
Ve (simdi anladık ki) biz (yaratılmıs varlıklar,) yeryuzunde yasayanlar icin kotu bir akibetin hazırlanıp hazırlanmadıgını, yahut Rablerinin onları dogru ile egriyi ayırd etme bilinciyle donatmak isteyip istemedigini bilmiyoruz
Surah Al-Jinn, Verse 10
وَأَنَّا مِنَّا ٱلصَّـٰلِحُونَ وَمِنَّا دُونَ ذَٰلِكَۖ كُنَّا طَرَآئِقَ قِدَدٗا
tıpkı, icimizden bazıları (nasıl) durust ve erdemli olurken bazılarımızın da bunun (cok cok) asagısında kaldı(gını bilmedigimiz gibi). Biz her zaman birbirinden cok farklı yollar/yontemler izledik
Surah Al-Jinn, Verse 11
وَأَنَّا ظَنَنَّآ أَن لَّن نُّعۡجِزَ ٱللَّهَ فِي ٱلۡأَرۡضِ وَلَن نُّعۡجِزَهُۥ هَرَبٗا
Ve sonunda anladık ki yeryuzunde (hayat surerken) Allah´a asla ustun gelemeyiz ve (yine anladık ki) (hayattan) kacarak da O´nun hukmunden kurtulamayız
Surah Al-Jinn, Verse 12
وَأَنَّا لَمَّا سَمِعۡنَا ٱلۡهُدَىٰٓ ءَامَنَّا بِهِۦۖ فَمَن يُؤۡمِنۢ بِرَبِّهِۦ فَلَا يَخَافُ بَخۡسٗا وَلَا رَهَقٗا
Bu nedenle, (Allah´ın) rehberligi(ne cagrıyı) duyar duymaz ona inanmaya basladık. Rabbine inanan kimse hicbir zaman ziyana veya haksızlıga ugrama korkusu duymaz
Surah Al-Jinn, Verse 13
وَأَنَّا مِنَّا ٱلۡمُسۡلِمُونَ وَمِنَّا ٱلۡقَٰسِطُونَۖ فَمَنۡ أَسۡلَمَ فَأُوْلَـٰٓئِكَ تَحَرَّوۡاْ رَشَدٗا
Ama icimizde kendilerini Allah´a teslim edenler bulun(dugu dogrud)ur, tıpkı kendilerini zulme kaptıranlar bulundugu gibi. Kendilerini Allah´a teslim edenler dogru ile egriyi ayırd etme bilincine ulasanlardır
Surah Al-Jinn, Verse 14
وَأَمَّا ٱلۡقَٰسِطُونَ فَكَانُواْ لِجَهَنَّمَ حَطَبٗا
ama kendilerini zulme kaptıranlar yalnızca cehennem (atesi) icin yakıt oldular!´
Surah Al-Jinn, Verse 15
وَأَلَّوِ ٱسۡتَقَٰمُواْ عَلَى ٱلطَّرِيقَةِ لَأَسۡقَيۡنَٰهُم مَّآءً غَدَقٗا
Oyleyse, (bilin ki) onlar, (cagrımızı duyanlar,) sasmadan (dogru) yoldan gidecek olurlarsa kendilerine sınırsız nimetler yagdıracagız
Surah Al-Jinn, Verse 16
لِّنَفۡتِنَهُمۡ فِيهِۚ وَمَن يُعۡرِضۡ عَن ذِكۡرِ رَبِّهِۦ يَسۡلُكۡهُ عَذَابٗا صَعَدٗا
ve onları bu yolla deneyecegiz cunku Rabbini anmaktan uzaklasanı Allah, en siddetli azaba ugratır
Surah Al-Jinn, Verse 17
وَأَنَّ ٱلۡمَسَٰجِدَ لِلَّهِ فَلَا تَدۡعُواْ مَعَ ٱللَّهِ أَحَدٗا
Ve (bilin ki) kulluk (yalnızca) Allah´a mahsustur. O halde Allah´ın yanısıra baska hic kimseye yalvarıp yakarmayın
Surah Al-Jinn, Verse 18
وَأَنَّهُۥ لَمَّا قَامَ عَبۡدُ ٱللَّهِ يَدۡعُوهُ كَادُواْ يَكُونُونَ عَلَيۡهِ لِبَدٗا
Ama ne zaman Allah´ın bir kulu O´na ibadet etmek icin ayaga kalksa, o (hakikati inkar ede)nler hep birlikte etrafını telasla kusatırlardı
Surah Al-Jinn, Verse 19
قُلۡ إِنَّمَآ أَدۡعُواْ رَبِّي وَلَآ أُشۡرِكُ بِهِۦٓ أَحَدٗا
De ki: "Ben yalnız Rabbime yalvarırım ve O´ndan baska hic kimseye ilahlık yakıstırmam
Surah Al-Jinn, Verse 20
قُلۡ إِنِّي لَآ أَمۡلِكُ لَكُمۡ ضَرّٗا وَلَا رَشَدٗا
De ki: "Size zarar vermek yahut dogruyu egriden ayırd etme bilinciyle sizi donatmak benim elimde degildir
Surah Al-Jinn, Verse 21
قُلۡ إِنِّي لَن يُجِيرَنِي مِنَ ٱللَّهِ أَحَدٞ وَلَنۡ أَجِدَ مِن دُونِهِۦ مُلۡتَحَدًا
De ki: "Gercek su ki hic kimse beni Allah´a karsı koruyamazdı ve O´ndan kacıp saklanacak hicbir yer bulamazdım
Surah Al-Jinn, Verse 22
إِلَّا بَلَٰغٗا مِّنَ ٱللَّهِ وَرِسَٰلَٰتِهِۦۚ وَمَن يَعۡصِ ٱللَّهَ وَرَسُولَهُۥ فَإِنَّ لَهُۥ نَارَ جَهَنَّمَ خَٰلِدِينَ فِيهَآ أَبَدًا
eger Allah´ın mesajlarını ve O´ndan (bana ulasan aydınlıgı dunyaya) duyurmamıs olsaydım." Allah´a ve Elcisi´ne isyan edenlere gelince, suphe yok ki onları icinde sonsuza dek kalacakları cehennem atesi beklemektedir
Surah Al-Jinn, Verse 23
حَتَّىٰٓ إِذَا رَأَوۡاْ مَا يُوعَدُونَ فَسَيَعۡلَمُونَ مَنۡ أَضۡعَفُ نَاصِرٗا وَأَقَلُّ عَدَدٗا
(Oyleyse bırak,) onceden uyarıldıkları (akibet)i gorecekleri an gelinceye kadar (beklesinler), o zaman anlayacaklar kim, hangi (tur) insan daha caresiz ve daha kimsesizdir
Surah Al-Jinn, Verse 24
قُلۡ إِنۡ أَدۡرِيٓ أَقَرِيبٞ مَّا تُوعَدُونَ أَمۡ يَجۡعَلُ لَهُۥ رَبِّيٓ أَمَدًا
De ki: "Onceden uyarıldıgınız bu (akibet)in yakın olup olmadıgını yahut Rabbimin onun icin uzun bir vade koyup koymadıgını bilemem
Surah Al-Jinn, Verse 25
عَٰلِمُ ٱلۡغَيۡبِ فَلَا يُظۡهِرُ عَلَىٰ غَيۡبِهِۦٓ أَحَدًا
(Yalnız) O bilir yaratılmısların kavrayıs sınırlarının otesindekini ve hic kimseye acmaz Kendi erisilmez derinlikteki sırlarını
Surah Al-Jinn, Verse 26
إِلَّا مَنِ ٱرۡتَضَىٰ مِن رَّسُولٖ فَإِنَّهُۥ يَسۡلُكُ مِنۢ بَيۡنِ يَدَيۡهِ وَمِنۡ خَلۡفِهِۦ رَصَدٗا
secmekten hosnutluk duydugu elcisi haric. O zaman Allah hem onun gozu onune serilmis olan her konuda, hem de aklının ermeyecegi her alanda onu gozetlemek icin (semavi gucler) gonderir
Surah Al-Jinn, Verse 27
لِّيَعۡلَمَ أَن قَدۡ أَبۡلَغُواْ رِسَٰلَٰتِ رَبِّهِمۡ وَأَحَاطَ بِمَا لَدَيۡهِمۡ وَأَحۡصَىٰ كُلَّ شَيۡءٍ عَدَدَۢا
boylece bu (elci)lerin teblig ettikleri seyin (yalnızca) Rablerinin mesajları oldugunu acıkca gosterir, cunku onların (soyleyebilecekleri) her seyi (bilgisi ile) kusatan O´dur; ve (mevcut olan) her seyi bir bir hesaplayandır
Surah Al-Jinn, Verse 28