Surah Al-Baqara - Turkish Translation by Diyanet Isleri
الٓمٓ
Elif, Lâm, Mîm
Surah Al-Baqara, Verse 1
ذَٰلِكَ ٱلۡكِتَٰبُ لَا رَيۡبَۛ فِيهِۛ هُدٗى لِّلۡمُتَّقِينَ
Iste o kitap, bunda süphe yok, müttakiler (kötülükten korunacaklar) için hidayettir
Surah Al-Baqara, Verse 2
ٱلَّذِينَ يُؤۡمِنُونَ بِٱلۡغَيۡبِ وَيُقِيمُونَ ٱلصَّلَوٰةَ وَمِمَّا رَزَقۡنَٰهُمۡ يُنفِقُونَ
Onlar ki gaybe iman edip namazi dürüst kilarlar ve kendilerine verdigimiz riziktan (Allah yolunda) harcarlar
Surah Al-Baqara, Verse 3
وَٱلَّذِينَ يُؤۡمِنُونَ بِمَآ أُنزِلَ إِلَيۡكَ وَمَآ أُنزِلَ مِن قَبۡلِكَ وَبِٱلۡأٓخِرَةِ هُمۡ يُوقِنُونَ
Ve onlar ki hem sana indirilene iman ederler, hem senden önce indirilene. Ahirete de bunlar kesinlikle iman ederler
Surah Al-Baqara, Verse 4
أُوْلَـٰٓئِكَ عَلَىٰ هُدٗى مِّن رَّبِّهِمۡۖ وَأُوْلَـٰٓئِكَ هُمُ ٱلۡمُفۡلِحُونَ
Bunlar, iste Rabblerinden bir hidayet üzerindedirler ve bunlar iste felaha erenlerdir
Surah Al-Baqara, Verse 5
إِنَّ ٱلَّذِينَ كَفَرُواْ سَوَآءٌ عَلَيۡهِمۡ ءَأَنذَرۡتَهُمۡ أَمۡ لَمۡ تُنذِرۡهُمۡ لَا يُؤۡمِنُونَ
Su muhakkak ki inkâr edenleri uyarsan da, uyarmasan da onlar için birdir. Onlar inanmazlar
Surah Al-Baqara, Verse 6
خَتَمَ ٱللَّهُ عَلَىٰ قُلُوبِهِمۡ وَعَلَىٰ سَمۡعِهِمۡۖ وَعَلَىٰٓ أَبۡصَٰرِهِمۡ غِشَٰوَةٞۖ وَلَهُمۡ عَذَابٌ عَظِيمٞ
Allah onlarin kalplerini ve kulaklarini mühürlemistir. Gözlerinin üzerinde bir de perde vardir. Ve büyük azab onlaradir
Surah Al-Baqara, Verse 7
وَمِنَ ٱلنَّاسِ مَن يَقُولُ ءَامَنَّا بِٱللَّهِ وَبِٱلۡيَوۡمِ ٱلۡأٓخِرِ وَمَا هُم بِمُؤۡمِنِينَ
Insanlardan öyleleri de vardir ki, inanmadiklari halde, "Allah'a ve ahiret gününe inandik." derler
Surah Al-Baqara, Verse 8
يُخَٰدِعُونَ ٱللَّهَ وَٱلَّذِينَ ءَامَنُواْ وَمَا يَخۡدَعُونَ إِلَّآ أَنفُسَهُمۡ وَمَا يَشۡعُرُونَ
Allah'i ve müminleri aldatmaya çalisirlar. Halbuki sirf kendilerini aldatirlar da farkina varmazlar
Surah Al-Baqara, Verse 9
فِي قُلُوبِهِم مَّرَضٞ فَزَادَهُمُ ٱللَّهُ مَرَضٗاۖ وَلَهُمۡ عَذَابٌ أَلِيمُۢ بِمَا كَانُواْ يَكۡذِبُونَ
Kalplerinde hastalik vardir. Allah da onlarin hastaligini arttirmistir. Yalan söylemelerine karsilik onlara elem verici bir azab vardir
Surah Al-Baqara, Verse 10
وَإِذَا قِيلَ لَهُمۡ لَا تُفۡسِدُواْ فِي ٱلۡأَرۡضِ قَالُوٓاْ إِنَّمَا نَحۡنُ مُصۡلِحُونَ
Hem onlara: "Yeryüzünde fesat çikarmayin." denildiginde: "Biz ancak islah edicileriz." derler
Surah Al-Baqara, Verse 11
أَلَآ إِنَّهُمۡ هُمُ ٱلۡمُفۡسِدُونَ وَلَٰكِن لَّا يَشۡعُرُونَ
Iyi bilin ki, onlar ortaligi bozanlarin ta kendileridir, fakat anlamazlar
Surah Al-Baqara, Verse 12
وَإِذَا قِيلَ لَهُمۡ ءَامِنُواْ كَمَآ ءَامَنَ ٱلنَّاسُ قَالُوٓاْ أَنُؤۡمِنُ كَمَآ ءَامَنَ ٱلسُّفَهَآءُۗ أَلَآ إِنَّهُمۡ هُمُ ٱلسُّفَهَآءُ وَلَٰكِن لَّا يَعۡلَمُونَ
Onlara: "Insanlarin (müslümanlarin) inandigi gibi inanin." denilince, "Biz de o beyinsizlerin inandigi gibi mi inanacagiz?" derler. Iyi bilin ki, asil beyinsiz kendileridir fakat bilmezler
Surah Al-Baqara, Verse 13
وَإِذَا لَقُواْ ٱلَّذِينَ ءَامَنُواْ قَالُوٓاْ ءَامَنَّا وَإِذَا خَلَوۡاْ إِلَىٰ شَيَٰطِينِهِمۡ قَالُوٓاْ إِنَّا مَعَكُمۡ إِنَّمَا نَحۡنُ مُسۡتَهۡزِءُونَ
Onlar iman edenlere rastladiklari zaman: "Inandik" derler. Fakat seytanlariyle yalniz kaldiklari zaman: "Biz, sizinle beraberiz, biz sadece (onlarla) alay ediyoruz." derler
Surah Al-Baqara, Verse 14
ٱللَّهُ يَسۡتَهۡزِئُ بِهِمۡ وَيَمُدُّهُمۡ فِي طُغۡيَٰنِهِمۡ يَعۡمَهُونَ
(Asil) Allah onlarla alay eder ve taskinliklari içinde serserice dolasmalarina mühlet verir
Surah Al-Baqara, Verse 15
أُوْلَـٰٓئِكَ ٱلَّذِينَ ٱشۡتَرَوُاْ ٱلضَّلَٰلَةَ بِٱلۡهُدَىٰ فَمَا رَبِحَت تِّجَٰرَتُهُمۡ وَمَا كَانُواْ مُهۡتَدِينَ
Iste onlar o kimselerdir ki, hidayet karsiliginda sapikligi satin aldilar da, ticaretleri kâr etmedi, dogru yolu da bulamadilar
Surah Al-Baqara, Verse 16
مَثَلُهُمۡ كَمَثَلِ ٱلَّذِي ٱسۡتَوۡقَدَ نَارٗا فَلَمَّآ أَضَآءَتۡ مَا حَوۡلَهُۥ ذَهَبَ ٱللَّهُ بِنُورِهِمۡ وَتَرَكَهُمۡ فِي ظُلُمَٰتٖ لَّا يُبۡصِرُونَ
Onlarin durumu, bir ates yakanin durumu gibidir. (Ates) çevresini aydinlatir aydinlatmaz Allah onlarin (gözlerinin) nurlarini giderdi ve onlari karanliklar içinde birakti, artik görmezler
Surah Al-Baqara, Verse 17
صُمُّۢ بُكۡمٌ عُمۡيٞ فَهُمۡ لَا يَرۡجِعُونَ
(Onlar) sagirdirlar, dilsizdirler, kördürler. Artik (hakka) dönmezler
Surah Al-Baqara, Verse 18
أَوۡ كَصَيِّبٖ مِّنَ ٱلسَّمَآءِ فِيهِ ظُلُمَٰتٞ وَرَعۡدٞ وَبَرۡقٞ يَجۡعَلُونَ أَصَٰبِعَهُمۡ فِيٓ ءَاذَانِهِم مِّنَ ٱلصَّوَٰعِقِ حَذَرَ ٱلۡمَوۡتِۚ وَٱللَّهُ مُحِيطُۢ بِٱلۡكَٰفِرِينَ
Yahut (onlarin durumu), gökten bosanan, içinde karanliklar, gök gürlemesi ve simsek(ler) bulunan bir yagmur(a tutulmusun hali) gibidir. Yildirimlardan ölmek korkusuyla parmaklarini kulaklarina tikarlar. Oysa Allah, inkârcilari tamamen kusatmistir
Surah Al-Baqara, Verse 19
يَكَادُ ٱلۡبَرۡقُ يَخۡطَفُ أَبۡصَٰرَهُمۡۖ كُلَّمَآ أَضَآءَ لَهُم مَّشَوۡاْ فِيهِ وَإِذَآ أَظۡلَمَ عَلَيۡهِمۡ قَامُواْۚ وَلَوۡ شَآءَ ٱللَّهُ لَذَهَبَ بِسَمۡعِهِمۡ وَأَبۡصَٰرِهِمۡۚ إِنَّ ٱللَّهَ عَلَىٰ كُلِّ شَيۡءٖ قَدِيرٞ
O simsek nerdeyse gözlerini (n nûrunu) kapiverecek. Önlerini aydinlattimi isiginda yürürler, karanlik üzerlerine çöktümü de dikilip kalirlar. Allah dilemis olsaydi isitmelerini, görmelerini de aliverirdi. Süphesiz Allah her seye kâdirdir
Surah Al-Baqara, Verse 20
يَـٰٓأَيُّهَا ٱلنَّاسُ ٱعۡبُدُواْ رَبَّكُمُ ٱلَّذِي خَلَقَكُمۡ وَٱلَّذِينَ مِن قَبۡلِكُمۡ لَعَلَّكُمۡ تَتَّقُونَ
Ey insanlar! Sizi ve sizden öncekileri yaratan Rabb'inize kulluk edin ki (Allah'in) azabindan korunasiniz
Surah Al-Baqara, Verse 21
ٱلَّذِي جَعَلَ لَكُمُ ٱلۡأَرۡضَ فِرَٰشٗا وَٱلسَّمَآءَ بِنَآءٗ وَأَنزَلَ مِنَ ٱلسَّمَآءِ مَآءٗ فَأَخۡرَجَ بِهِۦ مِنَ ٱلثَّمَرَٰتِ رِزۡقٗا لَّكُمۡۖ فَلَا تَجۡعَلُواْ لِلَّهِ أَندَادٗا وَأَنتُمۡ تَعۡلَمُونَ
O (Rabb) ki yeri sizin için bir dösek, gögü de bir bina yapti. Gökten su indirdi, onunla size rizik olarak çesitli ürünler çikardi. Öyleyse siz de, bile bile, Allah'a esler kosmayin
Surah Al-Baqara, Verse 22
وَإِن كُنتُمۡ فِي رَيۡبٖ مِّمَّا نَزَّلۡنَا عَلَىٰ عَبۡدِنَا فَأۡتُواْ بِسُورَةٖ مِّن مِّثۡلِهِۦ وَٱدۡعُواْ شُهَدَآءَكُم مِّن دُونِ ٱللَّهِ إِن كُنتُمۡ صَٰدِقِينَ
Eger kulumuz (Muhammed)a indirdigimiz (Kur'ân)den süphe içinde iseniz, haydi onun gibi bir sûre getirin, Allah'tan baska güvendiklerinizin hepsini çagirin; eger dogru iseniz
Surah Al-Baqara, Verse 23
فَإِن لَّمۡ تَفۡعَلُواْ وَلَن تَفۡعَلُواْ فَٱتَّقُواْ ٱلنَّارَ ٱلَّتِي وَقُودُهَا ٱلنَّاسُ وَٱلۡحِجَارَةُۖ أُعِدَّتۡ لِلۡكَٰفِرِينَ
Yok yapamadiysaniz, ki hiçbir zaman yapamayacaksiniz, o halde yakiti insanlar ve taslar olan, inkârcilar için hazirlanmis atesten sakinin
Surah Al-Baqara, Verse 24
وَبَشِّرِ ٱلَّذِينَ ءَامَنُواْ وَعَمِلُواْ ٱلصَّـٰلِحَٰتِ أَنَّ لَهُمۡ جَنَّـٰتٖ تَجۡرِي مِن تَحۡتِهَا ٱلۡأَنۡهَٰرُۖ كُلَّمَا رُزِقُواْ مِنۡهَا مِن ثَمَرَةٖ رِّزۡقٗا قَالُواْ هَٰذَا ٱلَّذِي رُزِقۡنَا مِن قَبۡلُۖ وَأُتُواْ بِهِۦ مُتَشَٰبِهٗاۖ وَلَهُمۡ فِيهَآ أَزۡوَٰجٞ مُّطَهَّرَةٞۖ وَهُمۡ فِيهَا خَٰلِدُونَ
Inanip yararli isler yapanlara, altlarindan irmaklar akan cennetlerin kendilerine ait oldugunu müjdele! Onlardaki herhangi bir meyveden riziklandirildiklarinda: "Bu daha önce de riziklandigimiz seydir" derler ve o rizik birbirinin benzeri olmak üzere, kendilerine sunulacak. Orada çok temiz zevceler de onlarin. Hem onlar orada ebedî kalacaklar
Surah Al-Baqara, Verse 25
۞إِنَّ ٱللَّهَ لَا يَسۡتَحۡيِۦٓ أَن يَضۡرِبَ مَثَلٗا مَّا بَعُوضَةٗ فَمَا فَوۡقَهَاۚ فَأَمَّا ٱلَّذِينَ ءَامَنُواْ فَيَعۡلَمُونَ أَنَّهُ ٱلۡحَقُّ مِن رَّبِّهِمۡۖ وَأَمَّا ٱلَّذِينَ كَفَرُواْ فَيَقُولُونَ مَاذَآ أَرَادَ ٱللَّهُ بِهَٰذَا مَثَلٗاۘ يُضِلُّ بِهِۦ كَثِيرٗا وَيَهۡدِي بِهِۦ كَثِيرٗاۚ وَمَا يُضِلُّ بِهِۦٓ إِلَّا ٱلۡفَٰسِقِينَ
Muhakkak ki Allah bir sivri sinegi, hatta daha üstününü misal getirmekten çekinmez. Iman edenler bilirler ki, o süphesiz haktir, Rabb'lerindandir. Ama küfre saplananlar: "Allah böyle bir misal ile ne demek istedi?" derler. Allah onunla birçoklarini sasirtir, yine onunla birçoklarini yola getirir. Onunla ancak o fasiklari sasirtir
Surah Al-Baqara, Verse 26
ٱلَّذِينَ يَنقُضُونَ عَهۡدَ ٱللَّهِ مِنۢ بَعۡدِ مِيثَٰقِهِۦ وَيَقۡطَعُونَ مَآ أَمَرَ ٱللَّهُ بِهِۦٓ أَن يُوصَلَ وَيُفۡسِدُونَ فِي ٱلۡأَرۡضِۚ أُوْلَـٰٓئِكَ هُمُ ٱلۡخَٰسِرُونَ
Onlar ki, söz verip andlastiktan sonra Allah'a verdikleri sözü bozarlar. Allah'in birlestirmesini emrettigi seyi (iman ve akrabalik baglarini) keserler ve yeryüzünde bozgunculuk yaparlar. Iste zarara ugrayanlar onlardir
Surah Al-Baqara, Verse 27
كَيۡفَ تَكۡفُرُونَ بِٱللَّهِ وَكُنتُمۡ أَمۡوَٰتٗا فَأَحۡيَٰكُمۡۖ ثُمَّ يُمِيتُكُمۡ ثُمَّ يُحۡيِيكُمۡ ثُمَّ إِلَيۡهِ تُرۡجَعُونَ
Allah'i nasil inkâr edersiniz ki, ölü idiniz sizleri diriltti. Sonra sizleri yine öldürecek, sonra yine diriltecek, sonra da döndürülüp ona götürüleceksiniz
Surah Al-Baqara, Verse 28
هُوَ ٱلَّذِي خَلَقَ لَكُم مَّا فِي ٱلۡأَرۡضِ جَمِيعٗا ثُمَّ ٱسۡتَوَىٰٓ إِلَى ٱلسَّمَآءِ فَسَوَّىٰهُنَّ سَبۡعَ سَمَٰوَٰتٖۚ وَهُوَ بِكُلِّ شَيۡءٍ عَلِيمٞ
O ki, yeryüzünde ne varsa hepsini sizin için yaratti . Sonra göge yöneldi, onlari yedi gök olarak düzenledi. O, her seyi bilir
Surah Al-Baqara, Verse 29
وَإِذۡ قَالَ رَبُّكَ لِلۡمَلَـٰٓئِكَةِ إِنِّي جَاعِلٞ فِي ٱلۡأَرۡضِ خَلِيفَةٗۖ قَالُوٓاْ أَتَجۡعَلُ فِيهَا مَن يُفۡسِدُ فِيهَا وَيَسۡفِكُ ٱلدِّمَآءَ وَنَحۡنُ نُسَبِّحُ بِحَمۡدِكَ وَنُقَدِّسُ لَكَۖ قَالَ إِنِّيٓ أَعۡلَمُ مَا لَا تَعۡلَمُونَ
Bir zamanlar Rabb'in meleklere: "Ben yeryüzünde bir halife yaratacagim" demisti. (Melekler): "A!.. Orada bozgunculuk yapacak ve kan dökecek birisini mi yaratacaksin? Oysa biz seni överek tesbih ediyor ve seni takdis ediyoruz" dediler. (Rabb'in): "Ben sizin bilmediklerinizi bilirim." dedi
Surah Al-Baqara, Verse 30
وَعَلَّمَ ءَادَمَ ٱلۡأَسۡمَآءَ كُلَّهَا ثُمَّ عَرَضَهُمۡ عَلَى ٱلۡمَلَـٰٓئِكَةِ فَقَالَ أَنۢبِـُٔونِي بِأَسۡمَآءِ هَـٰٓؤُلَآءِ إِن كُنتُمۡ صَٰدِقِينَ
Ve Âdem'e isimlerin hepsini ögretti, sonra onlari meleklere gösterip: "Haydi davanizda sadiksaniz bana sunlari isimleriyle haber verin." dedi
Surah Al-Baqara, Verse 31
قَالُواْ سُبۡحَٰنَكَ لَا عِلۡمَ لَنَآ إِلَّا مَا عَلَّمۡتَنَآۖ إِنَّكَ أَنتَ ٱلۡعَلِيمُ ٱلۡحَكِيمُ
Dediler ki: "Yücesin sen (ya Rab!). Bizim, senin bize ögrettiginden baska bir bilgimiz yoktur. Süphesiz sen bilensin, hakîmsin
Surah Al-Baqara, Verse 32
قَالَ يَـٰٓـَٔادَمُ أَنۢبِئۡهُم بِأَسۡمَآئِهِمۡۖ فَلَمَّآ أَنۢبَأَهُم بِأَسۡمَآئِهِمۡ قَالَ أَلَمۡ أَقُل لَّكُمۡ إِنِّيٓ أَعۡلَمُ غَيۡبَ ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَٱلۡأَرۡضِ وَأَعۡلَمُ مَا تُبۡدُونَ وَمَا كُنتُمۡ تَكۡتُمُونَ
(Allah): "Ey Âdem, bunlara onlari isimleriyle haber ver." dedi. Bu emir üzerine Âdem onlara isimleriyle onlari haber verince, (Allah): "Ben size, ben göklerin ve yerin gayblarini bilirim, sizin açikladiginizi da, içinizde gizlediginizi de bilirim" dememis miydim?" dedi
Surah Al-Baqara, Verse 33
وَإِذۡ قُلۡنَا لِلۡمَلَـٰٓئِكَةِ ٱسۡجُدُواْ لِأٓدَمَ فَسَجَدُوٓاْ إِلَّآ إِبۡلِيسَ أَبَىٰ وَٱسۡتَكۡبَرَ وَكَانَ مِنَ ٱلۡكَٰفِرِينَ
Ve o zaman meleklere: "Âdem'e secde edin!" dedik, hemen secde ettiler. Yalniz Iblis dayatti, kibrine yediremedi, inkârcilardan oldu
Surah Al-Baqara, Verse 34
وَقُلۡنَا يَـٰٓـَٔادَمُ ٱسۡكُنۡ أَنتَ وَزَوۡجُكَ ٱلۡجَنَّةَ وَكُلَا مِنۡهَا رَغَدًا حَيۡثُ شِئۡتُمَا وَلَا تَقۡرَبَا هَٰذِهِ ٱلشَّجَرَةَ فَتَكُونَا مِنَ ٱلظَّـٰلِمِينَ
Dedik ki: "Ey Âdem, sen ve esin cennette oturun, ikiniz de ondan dilediginiz yerde bol bol yeyin, fakat su agaca yaklasmayin, yoksa zalimlerden olursunuz
Surah Al-Baqara, Verse 35
فَأَزَلَّهُمَا ٱلشَّيۡطَٰنُ عَنۡهَا فَأَخۡرَجَهُمَا مِمَّا كَانَا فِيهِۖ وَقُلۡنَا ٱهۡبِطُواْ بَعۡضُكُمۡ لِبَعۡضٍ عَدُوّٞۖ وَلَكُمۡ فِي ٱلۡأَرۡضِ مُسۡتَقَرّٞ وَمَتَٰعٌ إِلَىٰ حِينٖ
Bunun üzerine seytan onlari(n ayagini) oradan kaydirdi, içinde bulunduklari (cennet yurdu)ndan çikardi. Biz de: "Birbirinize düsman olarak inin, orada belirli bir vakte kadar sizin için bir karar yeri ve bir nasib vardir." dedik
Surah Al-Baqara, Verse 36
فَتَلَقَّىٰٓ ءَادَمُ مِن رَّبِّهِۦ كَلِمَٰتٖ فَتَابَ عَلَيۡهِۚ إِنَّهُۥ هُوَ ٱلتَّوَّابُ ٱلرَّحِيمُ
Derken Âdem Rabb'indan birtakim kelimeler aldi, (onlarla tevbe etti. O da) tevbesini kabul etti. Muhakkak O, tevbeyi çok kabul eden, çok esirgeyendir
Surah Al-Baqara, Verse 37
قُلۡنَا ٱهۡبِطُواْ مِنۡهَا جَمِيعٗاۖ فَإِمَّا يَأۡتِيَنَّكُم مِّنِّي هُدٗى فَمَن تَبِعَ هُدَايَ فَلَا خَوۡفٌ عَلَيۡهِمۡ وَلَا هُمۡ يَحۡزَنُونَ
Onlara dedik ki: "Hepiniz oradan inin. Size benim tarafimdan bir hidayet rehberi geldiginde, kim o hidayetçimin izinde giderse, onlar için hiçbir korku yoktur, onlar mahzun da olmayacaklardir
Surah Al-Baqara, Verse 38
وَٱلَّذِينَ كَفَرُواْ وَكَذَّبُواْ بِـَٔايَٰتِنَآ أُوْلَـٰٓئِكَ أَصۡحَٰبُ ٱلنَّارِۖ هُمۡ فِيهَا خَٰلِدُونَ
Inkâr edip âyetlerimizi yalanlayanlara gelince, onlar da cehennem ehlidirler. Orada ebedî olarak kalacaklardir
Surah Al-Baqara, Verse 39
يَٰبَنِيٓ إِسۡرَـٰٓءِيلَ ٱذۡكُرُواْ نِعۡمَتِيَ ٱلَّتِيٓ أَنۡعَمۡتُ عَلَيۡكُمۡ وَأَوۡفُواْ بِعَهۡدِيٓ أُوفِ بِعَهۡدِكُمۡ وَإِيَّـٰيَ فَٱرۡهَبُونِ
Ey Israilogullari, size verdigim nimetimi hatirlayin, bana verdiginiz sözü tutun ki, ben de size verdigim sözü tutayim ve sadece benden korkun
Surah Al-Baqara, Verse 40
وَءَامِنُواْ بِمَآ أَنزَلۡتُ مُصَدِّقٗا لِّمَا مَعَكُمۡ وَلَا تَكُونُوٓاْ أَوَّلَ كَافِرِۭ بِهِۦۖ وَلَا تَشۡتَرُواْ بِـَٔايَٰتِي ثَمَنٗا قَلِيلٗا وَإِيَّـٰيَ فَٱتَّقُونِ
Yaninizdakini (Tevrat'i) tasdik edici olarak indirdigim (Kur'ân)a iman edin, O'nu, inkar edenlerin ilki siz olmayin, benim âyetlerimi birkaç paraya degismeyin. Ancak benden korkun
Surah Al-Baqara, Verse 41
وَلَا تَلۡبِسُواْ ٱلۡحَقَّ بِٱلۡبَٰطِلِ وَتَكۡتُمُواْ ٱلۡحَقَّ وَأَنتُمۡ تَعۡلَمُونَ
Hakk'i batila karistirip da, bile bile hakki gizlemeyin
Surah Al-Baqara, Verse 42
وَأَقِيمُواْ ٱلصَّلَوٰةَ وَءَاتُواْ ٱلزَّكَوٰةَ وَٱرۡكَعُواْ مَعَ ٱلرَّـٰكِعِينَ
Hem namazi dosdogru kilin, zekati verin, rükû edenlerle birlikte siz de rükû edin
Surah Al-Baqara, Verse 43
۞أَتَأۡمُرُونَ ٱلنَّاسَ بِٱلۡبِرِّ وَتَنسَوۡنَ أَنفُسَكُمۡ وَأَنتُمۡ تَتۡلُونَ ٱلۡكِتَٰبَۚ أَفَلَا تَعۡقِلُونَ
Insanlara iyiligi emreder de kendinizi unutur musunuz? Halbuki kitab (Tevrat)i okuyorsunuz. Hâlâ aklinizi basiniza almayacak misiniz
Surah Al-Baqara, Verse 44
وَٱسۡتَعِينُواْ بِٱلصَّبۡرِ وَٱلصَّلَوٰةِۚ وَإِنَّهَا لَكَبِيرَةٌ إِلَّا عَلَى ٱلۡخَٰشِعِينَ
Bir de sabirla, namazla yardim isteyin. Süphesiz bu, (Allah'a) saygili olanlardan baskasina agir gelir
Surah Al-Baqara, Verse 45
ٱلَّذِينَ يَظُنُّونَ أَنَّهُم مُّلَٰقُواْ رَبِّهِمۡ وَأَنَّهُمۡ إِلَيۡهِ رَٰجِعُونَ
Onlar ki, Rablerine kavusacaklarini ve gerçekten O'na döneceklerini bilirler
Surah Al-Baqara, Verse 46
يَٰبَنِيٓ إِسۡرَـٰٓءِيلَ ٱذۡكُرُواْ نِعۡمَتِيَ ٱلَّتِيٓ أَنۡعَمۡتُ عَلَيۡكُمۡ وَأَنِّي فَضَّلۡتُكُمۡ عَلَى ٱلۡعَٰلَمِينَ
Ey Israilogullari! Size verdigim nimeti ve vaktiyle sizi âlemlere üstün kildigimi hatirlayin
Surah Al-Baqara, Verse 47
وَٱتَّقُواْ يَوۡمٗا لَّا تَجۡزِي نَفۡسٌ عَن نَّفۡسٖ شَيۡـٔٗا وَلَا يُقۡبَلُ مِنۡهَا شَفَٰعَةٞ وَلَا يُؤۡخَذُ مِنۡهَا عَدۡلٞ وَلَا هُمۡ يُنصَرُونَ
Ve öyle bir günden korunun ki, kimse kimsenin yerine bir sey ödeyemez, kimseden sefaat da kabul edilmez, kimseden fidye de alinmaz ve onlara hiçbir yardim da yapilmaz
Surah Al-Baqara, Verse 48
وَإِذۡ نَجَّيۡنَٰكُم مِّنۡ ءَالِ فِرۡعَوۡنَ يَسُومُونَكُمۡ سُوٓءَ ٱلۡعَذَابِ يُذَبِّحُونَ أَبۡنَآءَكُمۡ وَيَسۡتَحۡيُونَ نِسَآءَكُمۡۚ وَفِي ذَٰلِكُم بَلَآءٞ مِّن رَّبِّكُمۡ عَظِيمٞ
(Hem hatirlayin ki bir zaman) sizi Firavun ailesinden de kurtardik, (onlar) size azabin en kötüsünü reva görüyor, ogullarinizi bogazliyor, kadinlarinizi sag birakiyorlardi. Ve bunda size Rabbiniz tarafindan büyük bir imtihan vardi
Surah Al-Baqara, Verse 49
وَإِذۡ فَرَقۡنَا بِكُمُ ٱلۡبَحۡرَ فَأَنجَيۡنَٰكُمۡ وَأَغۡرَقۡنَآ ءَالَ فِرۡعَوۡنَ وَأَنتُمۡ تَنظُرُونَ
Hani bir zamanlar sizin için denizi yarip, sizi kurtardik da Firavun'un adamlarini suda bogduk, siz de bakip duruyordunuz
Surah Al-Baqara, Verse 50
وَإِذۡ وَٰعَدۡنَا مُوسَىٰٓ أَرۡبَعِينَ لَيۡلَةٗ ثُمَّ ٱتَّخَذۡتُمُ ٱلۡعِجۡلَ مِنۢ بَعۡدِهِۦ وَأَنتُمۡ ظَٰلِمُونَ
Hani bir zamanlar Musa'ya kirk gecelik vaad verdik de sonra siz onun arkasindan buzagiyi put edindiniz ve o halinizle zalimler idiniz
Surah Al-Baqara, Verse 51
ثُمَّ عَفَوۡنَا عَنكُم مِّنۢ بَعۡدِ ذَٰلِكَ لَعَلَّكُمۡ تَشۡكُرُونَ
Sonra yine de sizi affettik, artik sükretmeniz gerekiyordu
Surah Al-Baqara, Verse 52
وَإِذۡ ءَاتَيۡنَا مُوسَى ٱلۡكِتَٰبَ وَٱلۡفُرۡقَانَ لَعَلَّكُمۡ تَهۡتَدُونَ
Ve hani bir zamanlar Musa'ya o kitabi ve furkani verdik, gerekirdi ki, dogru yolda gidesiniz
Surah Al-Baqara, Verse 53
وَإِذۡ قَالَ مُوسَىٰ لِقَوۡمِهِۦ يَٰقَوۡمِ إِنَّكُمۡ ظَلَمۡتُمۡ أَنفُسَكُم بِٱتِّخَاذِكُمُ ٱلۡعِجۡلَ فَتُوبُوٓاْ إِلَىٰ بَارِئِكُمۡ فَٱقۡتُلُوٓاْ أَنفُسَكُمۡ ذَٰلِكُمۡ خَيۡرٞ لَّكُمۡ عِندَ بَارِئِكُمۡ فَتَابَ عَلَيۡكُمۡۚ إِنَّهُۥ هُوَ ٱلتَّوَّابُ ٱلرَّحِيمُ
Hani bir zamanlar Musa kavmine dedi ki; Ey kavmim cidden siz o buzagiyi put edinmekle kendi kendinize zulmettiniz, bari gelin Rabbinize tevbe ile dönün de nefislerinizi öldürün. Böyle yapmaniz Bârî Teâlâniz katinda sizin için hayirlidir, böylece tevbenizi kabul buyurdu. Gerçekten de o Tevvab ve Rahîm'dir
Surah Al-Baqara, Verse 54
وَإِذۡ قُلۡتُمۡ يَٰمُوسَىٰ لَن نُّؤۡمِنَ لَكَ حَتَّىٰ نَرَى ٱللَّهَ جَهۡرَةٗ فَأَخَذَتۡكُمُ ٱلصَّـٰعِقَةُ وَأَنتُمۡ تَنظُرُونَ
Hani bir zamanlar "Ey Musa biz Allah'i açikça görmedikçe senin sözünle asla inanmayacagiz." demistiniz de bunun üzerine sizi yildirim çarpmisti ve siz de bakakalmistiniz
Surah Al-Baqara, Verse 55
ثُمَّ بَعَثۡنَٰكُم مِّنۢ بَعۡدِ مَوۡتِكُمۡ لَعَلَّكُمۡ تَشۡكُرُونَ
Sonra sükredesiniz diye sizi ölümünüzün ardindan yeniden diriltmistik
Surah Al-Baqara, Verse 56
وَظَلَّلۡنَا عَلَيۡكُمُ ٱلۡغَمَامَ وَأَنزَلۡنَا عَلَيۡكُمُ ٱلۡمَنَّ وَٱلسَّلۡوَىٰۖ كُلُواْ مِن طَيِّبَٰتِ مَا رَزَقۡنَٰكُمۡۚ وَمَا ظَلَمُونَا وَلَٰكِن كَانُوٓاْ أَنفُسَهُمۡ يَظۡلِمُونَ
Ve üstünüze o bulutu gölge yaptik, ve size ihsan ettigimiz hos riziklardan yiyin, diye üzerinize kudret helvasi ve bildircin indirdik. Onlar, bize zulmetmediler, lakin kendi nefislerine zulmediyorlardi
Surah Al-Baqara, Verse 57
وَإِذۡ قُلۡنَا ٱدۡخُلُواْ هَٰذِهِ ٱلۡقَرۡيَةَ فَكُلُواْ مِنۡهَا حَيۡثُ شِئۡتُمۡ رَغَدٗا وَٱدۡخُلُواْ ٱلۡبَابَ سُجَّدٗا وَقُولُواْ حِطَّةٞ نَّغۡفِرۡ لَكُمۡ خَطَٰيَٰكُمۡۚ وَسَنَزِيدُ ٱلۡمُحۡسِنِينَ
Hani bir zamanlar "Su sehre girin de onun nimetlerinden dilediginiz sekilde bol bol yiyin ve kapidan secde ederek girin ve "hitta" (bizi bagisla!) deyin ki, size, hatalarinizi magfiret ediverelim, iyilik yapanlara nimetlerimizi daha da arttiracagiz" dedik
Surah Al-Baqara, Verse 58
فَبَدَّلَ ٱلَّذِينَ ظَلَمُواْ قَوۡلًا غَيۡرَ ٱلَّذِي قِيلَ لَهُمۡ فَأَنزَلۡنَا عَلَى ٱلَّذِينَ ظَلَمُواْ رِجۡزٗا مِّنَ ٱلسَّمَآءِ بِمَا كَانُواْ يَفۡسُقُونَ
Bunun üzerine o zulme devam edenler sözü degistirdiler, onu kendilerine söylenildiginden baska bir sekle soktular. Biz de kötülük yaptiklari için o zalimlere murdar bir azap indirdik
Surah Al-Baqara, Verse 59
۞وَإِذِ ٱسۡتَسۡقَىٰ مُوسَىٰ لِقَوۡمِهِۦ فَقُلۡنَا ٱضۡرِب بِّعَصَاكَ ٱلۡحَجَرَۖ فَٱنفَجَرَتۡ مِنۡهُ ٱثۡنَتَا عَشۡرَةَ عَيۡنٗاۖ قَدۡ عَلِمَ كُلُّ أُنَاسٖ مَّشۡرَبَهُمۡۖ كُلُواْ وَٱشۡرَبُواْ مِن رِّزۡقِ ٱللَّهِ وَلَا تَعۡثَوۡاْ فِي ٱلۡأَرۡضِ مُفۡسِدِينَ
Hani bir zamanlar Musa, kavmi için su istemisti, biz de "asanla tasa vur!" demistik, bunun üzerine o tastan on iki pinar fiskirmisti. Her kisim insan kendi su alacagi yeri bildi. Allah'in rizkindan yiyin ve için de bozgunculuk ve saldirganlik yaparak yeryüzünü fesada vermeyin
Surah Al-Baqara, Verse 60
وَإِذۡ قُلۡتُمۡ يَٰمُوسَىٰ لَن نَّصۡبِرَ عَلَىٰ طَعَامٖ وَٰحِدٖ فَٱدۡعُ لَنَا رَبَّكَ يُخۡرِجۡ لَنَا مِمَّا تُنۢبِتُ ٱلۡأَرۡضُ مِنۢ بَقۡلِهَا وَقِثَّآئِهَا وَفُومِهَا وَعَدَسِهَا وَبَصَلِهَاۖ قَالَ أَتَسۡتَبۡدِلُونَ ٱلَّذِي هُوَ أَدۡنَىٰ بِٱلَّذِي هُوَ خَيۡرٌۚ ٱهۡبِطُواْ مِصۡرٗا فَإِنَّ لَكُم مَّا سَأَلۡتُمۡۗ وَضُرِبَتۡ عَلَيۡهِمُ ٱلذِّلَّةُ وَٱلۡمَسۡكَنَةُ وَبَآءُو بِغَضَبٖ مِّنَ ٱللَّهِۚ ذَٰلِكَ بِأَنَّهُمۡ كَانُواْ يَكۡفُرُونَ بِـَٔايَٰتِ ٱللَّهِ وَيَقۡتُلُونَ ٱلنَّبِيِّـۧنَ بِغَيۡرِ ٱلۡحَقِّۚ ذَٰلِكَ بِمَا عَصَواْ وَّكَانُواْ يَعۡتَدُونَ
Hani bir zamanlar, "Ey Musa, biz tek çesit yemege asla katlanamayacagiz, yeter artik bizim için Rabbine dua et de bize yerin yetistirdigi seylerden; sebzesinden, kabagindan, sarmisagindan, mercimeginden ve soganindan çikarsin." dediniz. O da size "O üstün olani daha asagi olanla degistirmek mi istiyorsunuz? Bir kasabaya konaklayin o vakit istediginiz elbette olacaktir." dedi. Üzerlerine zillet ve meskenet damgasi vuruldu ve nihayet Allah'dan bir gazaba ugradilar. Evet öyle oldu, çünkü Allah'in âyetlerini inkâr ediyorlar ve haksiz yere peygamberleri öldürüyorlardi. Evet öyle oldu, çünkü isyana daliyorlar ve asiri gidiyorlardi
Surah Al-Baqara, Verse 61
إِنَّ ٱلَّذِينَ ءَامَنُواْ وَٱلَّذِينَ هَادُواْ وَٱلنَّصَٰرَىٰ وَٱلصَّـٰبِـِٔينَ مَنۡ ءَامَنَ بِٱللَّهِ وَٱلۡيَوۡمِ ٱلۡأٓخِرِ وَعَمِلَ صَٰلِحٗا فَلَهُمۡ أَجۡرُهُمۡ عِندَ رَبِّهِمۡ وَلَا خَوۡفٌ عَلَيۡهِمۡ وَلَا هُمۡ يَحۡزَنُونَ
Süphe yok ki, iman edenler, yahudiler, hiristiyanlar ve sabiîler, bunlardan her kim Allah'a ve ahiret gününe gerçekten iman eder ve salih amel islerse elbette Rabbleri katinda bunlarin ecirleri vardir, bunlara bir korku yoktur, bunlar mahzun da olacak degillerdir
Surah Al-Baqara, Verse 62
وَإِذۡ أَخَذۡنَا مِيثَٰقَكُمۡ وَرَفَعۡنَا فَوۡقَكُمُ ٱلطُّورَ خُذُواْ مَآ ءَاتَيۡنَٰكُم بِقُوَّةٖ وَٱذۡكُرُواْ مَا فِيهِ لَعَلَّكُمۡ تَتَّقُونَ
Hani bir zamanlar sizden mîsak (saglam bir söz) almistik, Tur'u üstünüze kaldirip demistik ki; size verdigimiz kitaba kuvvetle tutunun ve içindekilerden gafil olmayin, gerek ki, korunursunuz
Surah Al-Baqara, Verse 63
ثُمَّ تَوَلَّيۡتُم مِّنۢ بَعۡدِ ذَٰلِكَۖ فَلَوۡلَا فَضۡلُ ٱللَّهِ عَلَيۡكُمۡ وَرَحۡمَتُهُۥ لَكُنتُم مِّنَ ٱلۡخَٰسِرِينَ
Sonra verdiginiz sözün arkasindan yüz çevirdiniz, eger üzerinizde Allah'in lütfu ve rahmeti olmasa idi herhalde zarara ugrayanlardan olurdunuz
Surah Al-Baqara, Verse 64
وَلَقَدۡ عَلِمۡتُمُ ٱلَّذِينَ ٱعۡتَدَوۡاْ مِنكُمۡ فِي ٱلسَّبۡتِ فَقُلۡنَا لَهُمۡ كُونُواْ قِرَدَةً خَٰسِـِٔينَ
Içinizden cumartesi günü yasagini çigneyenleri elbette bilirsiniz. Iste bundan dolayi onlara "sefil maymunlar olun!" dedik
Surah Al-Baqara, Verse 65
فَجَعَلۡنَٰهَا نَكَٰلٗا لِّمَا بَيۡنَ يَدَيۡهَا وَمَا خَلۡفَهَا وَمَوۡعِظَةٗ لِّلۡمُتَّقِينَ
Bu ibret dolu cezayi öncekilere ve sonrakilere bir ders, korunacaklara da bir nasihat, bir ögüt yaptik
Surah Al-Baqara, Verse 66
وَإِذۡ قَالَ مُوسَىٰ لِقَوۡمِهِۦٓ إِنَّ ٱللَّهَ يَأۡمُرُكُمۡ أَن تَذۡبَحُواْ بَقَرَةٗۖ قَالُوٓاْ أَتَتَّخِذُنَا هُزُوٗاۖ قَالَ أَعُوذُ بِٱللَّهِ أَنۡ أَكُونَ مِنَ ٱلۡجَٰهِلِينَ
Hani bir zamanlar Musa kavmine demisti ki Allah, size bir bakara (sigir) bogazlamanizi emrediyor. Onlar da "Sen bizimle egleniyor, alay mi ediyorsun?" dediler. Musa da: "Böyle cahillerden biri olmaktan Allah'a siginirim." dedi
Surah Al-Baqara, Verse 67
قَالُواْ ٱدۡعُ لَنَا رَبَّكَ يُبَيِّن لَّنَا مَا هِيَۚ قَالَ إِنَّهُۥ يَقُولُ إِنَّهَا بَقَرَةٞ لَّا فَارِضٞ وَلَا بِكۡرٌ عَوَانُۢ بَيۡنَ ذَٰلِكَۖ فَٱفۡعَلُواْ مَا تُؤۡمَرُونَ
Onlar, "Bizim için Rabbine dua et, her ne ise onu bize açiklasin." dediler. Musa, "Rabbim buyuruyor ki, o ne pek yasli, ne de pek taze, ikisi arasi dinç bir sigirdir, haydi emrolundugunuz isi yapiniz." dedi
Surah Al-Baqara, Verse 68
قَالُواْ ٱدۡعُ لَنَا رَبَّكَ يُبَيِّن لَّنَا مَا لَوۡنُهَاۚ قَالَ إِنَّهُۥ يَقُولُ إِنَّهَا بَقَرَةٞ صَفۡرَآءُ فَاقِعٞ لَّوۡنُهَا تَسُرُّ ٱلنَّـٰظِرِينَ
Onlar, "Bizim için Rabbine dua et, rengi ne ise onu bize açiklasin." dediler. Musa, "Rabbim buyuruyor ki, o, bakanlara sürur veren, sapsari bir sigirdir." dedi
Surah Al-Baqara, Verse 69
قَالُواْ ٱدۡعُ لَنَا رَبَّكَ يُبَيِّن لَّنَا مَا هِيَ إِنَّ ٱلۡبَقَرَ تَشَٰبَهَ عَلَيۡنَا وَإِنَّآ إِن شَآءَ ٱللَّهُ لَمُهۡتَدُونَ
Onlar, "Bizim için Rabbine dua et, o nedir bize iyice açiklasin, çünkü o bize biraz karisik geldi, bununla beraber Allah dilerse onu elbette buluruz." dediler
Surah Al-Baqara, Verse 70
قَالَ إِنَّهُۥ يَقُولُ إِنَّهَا بَقَرَةٞ لَّا ذَلُولٞ تُثِيرُ ٱلۡأَرۡضَ وَلَا تَسۡقِي ٱلۡحَرۡثَ مُسَلَّمَةٞ لَّا شِيَةَ فِيهَاۚ قَالُواْ ٱلۡـَٰٔنَ جِئۡتَ بِٱلۡحَقِّۚ فَذَبَحُوهَا وَمَا كَادُواْ يَفۡعَلُونَ
Musa, "Rabbim buyuruyor ki o, ne çifte kosulup tarla süren, ne de ekin sulayan, ne de salma gezen ve hiç alacasi olmayan bir sigirdir". Onlar da: "Iste tam simdi gerçegi ortaya koydun." dediler. Nihayet onu bulup bogazladilar. Az kaldi yapmayacaklardi
Surah Al-Baqara, Verse 71
وَإِذۡ قَتَلۡتُمۡ نَفۡسٗا فَٱدَّـٰرَ ٰٔتُمۡ فِيهَاۖ وَٱللَّهُ مُخۡرِجٞ مَّا كُنتُمۡ تَكۡتُمُونَ
Hani bir zamanlar siz bir adam öldürmüstünüz de onun hakkinda birbirinizle atismis ve onu üstünüzden atmistiniz, halbuki Allah, saklamis oldugunuzu açiga çikaracakti
Surah Al-Baqara, Verse 72
فَقُلۡنَا ٱضۡرِبُوهُ بِبَعۡضِهَاۚ كَذَٰلِكَ يُحۡيِ ٱللَّهُ ٱلۡمَوۡتَىٰ وَيُرِيكُمۡ ءَايَٰتِهِۦ لَعَلَّكُمۡ تَعۡقِلُونَ
Iste bundan dolayi, o sigirin bir parçasi ile o ölüye vurun, dedik. Allah ölüleri iste böyle diriltir ve size âyetlerini gösterir, belki aklinizi basiniza toplarsiniz
Surah Al-Baqara, Verse 73
ثُمَّ قَسَتۡ قُلُوبُكُم مِّنۢ بَعۡدِ ذَٰلِكَ فَهِيَ كَٱلۡحِجَارَةِ أَوۡ أَشَدُّ قَسۡوَةٗۚ وَإِنَّ مِنَ ٱلۡحِجَارَةِ لَمَا يَتَفَجَّرُ مِنۡهُ ٱلۡأَنۡهَٰرُۚ وَإِنَّ مِنۡهَا لَمَا يَشَّقَّقُ فَيَخۡرُجُ مِنۡهُ ٱلۡمَآءُۚ وَإِنَّ مِنۡهَا لَمَا يَهۡبِطُ مِنۡ خَشۡيَةِ ٱللَّهِۗ وَمَا ٱللَّهُ بِغَٰفِلٍ عَمَّا تَعۡمَلُونَ
Sonra bunun arkasindan yine kalbleriniz katilasti, simdi de tas gibi, ya da tastan da beter hale geldi. Çünkü taslardan öylesi var ki; içinden nehirler kayniyor, yine öylesi var ki, çatliyor da bagrindan sular fiskiriyor, öylesi de var ki, Allah korkusundan yerlerde yuvarlaniyor... Ve sizin neler yaptiginizdan Allah gafil degildir
Surah Al-Baqara, Verse 74
۞أَفَتَطۡمَعُونَ أَن يُؤۡمِنُواْ لَكُمۡ وَقَدۡ كَانَ فَرِيقٞ مِّنۡهُمۡ يَسۡمَعُونَ كَلَٰمَ ٱللَّهِ ثُمَّ يُحَرِّفُونَهُۥ مِنۢ بَعۡدِ مَا عَقَلُوهُ وَهُمۡ يَعۡلَمُونَ
Simdi bunlarin, size hemen inanacaklarini ümit mi ediyorsunuz? Halbuki bunlardan bir grup vardi ki, Allah'in kelâmini isitirlerdi de sonra ona akillari yattigi halde bile bile onu tahrif ederlerdi
Surah Al-Baqara, Verse 75
وَإِذَا لَقُواْ ٱلَّذِينَ ءَامَنُواْ قَالُوٓاْ ءَامَنَّا وَإِذَا خَلَا بَعۡضُهُمۡ إِلَىٰ بَعۡضٖ قَالُوٓاْ أَتُحَدِّثُونَهُم بِمَا فَتَحَ ٱللَّهُ عَلَيۡكُمۡ لِيُحَآجُّوكُم بِهِۦ عِندَ رَبِّكُمۡۚ أَفَلَا تَعۡقِلُونَ
Üstelik iman edenlere rastladiklarinda inandik derler, birbirleriyle basbasa kaldiklari zaman, "Rabbinizin huzurunda aleyhinize delil olarak kullansinlar diye mi tutup Allah'in size açikladigi gerçekleri onlara da söylüyorsunuz? Hiç akliniz yok mu be?" derlerdi
Surah Al-Baqara, Verse 76
أَوَلَا يَعۡلَمُونَ أَنَّ ٱللَّهَ يَعۡلَمُ مَا يُسِرُّونَ وَمَا يُعۡلِنُونَ
Peki bilmezler mi ki, onlar neyi sir olarak saklar ve neyi açikça söylerlerse Allah hepsini bilir
Surah Al-Baqara, Verse 77
وَمِنۡهُمۡ أُمِّيُّونَ لَا يَعۡلَمُونَ ٱلۡكِتَٰبَ إِلَّآ أَمَانِيَّ وَإِنۡ هُمۡ إِلَّا يَظُنُّونَ
Bunlarin bir de ümmî (okuma yazmasi olmayan) kismi vardir, kitabi bilmezler, ancak birtakim kuruntu yiginina, bos saplantilara kapilir ve zan içinde dolasir dururlar
Surah Al-Baqara, Verse 78
فَوَيۡلٞ لِّلَّذِينَ يَكۡتُبُونَ ٱلۡكِتَٰبَ بِأَيۡدِيهِمۡ ثُمَّ يَقُولُونَ هَٰذَا مِنۡ عِندِ ٱللَّهِ لِيَشۡتَرُواْ بِهِۦ ثَمَنٗا قَلِيلٗاۖ فَوَيۡلٞ لَّهُم مِّمَّا كَتَبَتۡ أَيۡدِيهِمۡ وَوَيۡلٞ لَّهُم مِّمَّا يَكۡسِبُونَ
Artik o kimselerin vay haline ki, kendi elleriyle kitap yazarlar da sonra biraz para almak için "Bu Allah katindandir." derler. Artik vay o elleriyle yazdiklari yüzünden onlara, vay o kazandiklari vebal yüzünden onlara
Surah Al-Baqara, Verse 79
وَقَالُواْ لَن تَمَسَّنَا ٱلنَّارُ إِلَّآ أَيَّامٗا مَّعۡدُودَةٗۚ قُلۡ أَتَّخَذۡتُمۡ عِندَ ٱللَّهِ عَهۡدٗا فَلَن يُخۡلِفَ ٱللَّهُ عَهۡدَهُۥٓۖ أَمۡ تَقُولُونَ عَلَى ٱللَّهِ مَا لَا تَعۡلَمُونَ
Bir de dediler ki: "Bize sayili birkaç günden baska asla ates azabi dokunmaz". De ki; "Siz Allah'dan bir ahit mi aldiniz? Böyle ise Allah sözünden dönmez. Yoksa siz Allah'a karsi bilemeyeceginiz seyleri mi söylüyorsunuz
Surah Al-Baqara, Verse 80
بَلَىٰۚ مَن كَسَبَ سَيِّئَةٗ وَأَحَٰطَتۡ بِهِۦ خَطِيٓـَٔتُهُۥ فَأُوْلَـٰٓئِكَ أَصۡحَٰبُ ٱلنَّارِۖ هُمۡ فِيهَا خَٰلِدُونَ
Evet kim bir günah islemis de kendi günahi kendisini her yandan kusatmis ise, iste öyleleri ates ehlidirler ve orada ebedî kalicidirlar
Surah Al-Baqara, Verse 81
وَٱلَّذِينَ ءَامَنُواْ وَعَمِلُواْ ٱلصَّـٰلِحَٰتِ أُوْلَـٰٓئِكَ أَصۡحَٰبُ ٱلۡجَنَّةِۖ هُمۡ فِيهَا خَٰلِدُونَ
Iman edip salih ameller isleyenler, iste öyleleri de cennet ehlidirler ve orada ebedî kalicidirlar
Surah Al-Baqara, Verse 82
وَإِذۡ أَخَذۡنَا مِيثَٰقَ بَنِيٓ إِسۡرَـٰٓءِيلَ لَا تَعۡبُدُونَ إِلَّا ٱللَّهَ وَبِٱلۡوَٰلِدَيۡنِ إِحۡسَانٗا وَذِي ٱلۡقُرۡبَىٰ وَٱلۡيَتَٰمَىٰ وَٱلۡمَسَٰكِينِ وَقُولُواْ لِلنَّاسِ حُسۡنٗا وَأَقِيمُواْ ٱلصَّلَوٰةَ وَءَاتُواْ ٱلزَّكَوٰةَ ثُمَّ تَوَلَّيۡتُمۡ إِلَّا قَلِيلٗا مِّنكُمۡ وَأَنتُم مُّعۡرِضُونَ
Hani bir vakitler Israilogullari'ndan söylece mîsak (kesin bir söz) almistik: Allah'dan baskasina tapmayacaksiniz, ana-babaya iyilik, yakinligi olanlara, öksüzlere, çaresizlere de iyilik yapacaksiniz, insanlara güzellikle söz söyleyecek, namazi kilacak, zekati vereceksiniz. Sonra çok aziniz müstesna olmak üzere sözünüzden döndünüz, hâlâ da dönüyorsunuz
Surah Al-Baqara, Verse 83
وَإِذۡ أَخَذۡنَا مِيثَٰقَكُمۡ لَا تَسۡفِكُونَ دِمَآءَكُمۡ وَلَا تُخۡرِجُونَ أَنفُسَكُم مِّن دِيَٰرِكُمۡ ثُمَّ أَقۡرَرۡتُمۡ وَأَنتُمۡ تَشۡهَدُونَ
Yine bir zamanlar mîsakinizi almistik; birbirinizin kanlarini dökmeyeceksiniz, nüfusunuzu diyarinizdan çikarmiyacaksiniz. Sonra siz buna ikrar da verdiniz ve ikrariniza sahit de oldunuz
Surah Al-Baqara, Verse 84
ثُمَّ أَنتُمۡ هَـٰٓؤُلَآءِ تَقۡتُلُونَ أَنفُسَكُمۡ وَتُخۡرِجُونَ فَرِيقٗا مِّنكُم مِّن دِيَٰرِهِمۡ تَظَٰهَرُونَ عَلَيۡهِم بِٱلۡإِثۡمِ وَٱلۡعُدۡوَٰنِ وَإِن يَأۡتُوكُمۡ أُسَٰرَىٰ تُفَٰدُوهُمۡ وَهُوَ مُحَرَّمٌ عَلَيۡكُمۡ إِخۡرَاجُهُمۡۚ أَفَتُؤۡمِنُونَ بِبَعۡضِ ٱلۡكِتَٰبِ وَتَكۡفُرُونَ بِبَعۡضٖۚ فَمَا جَزَآءُ مَن يَفۡعَلُ ذَٰلِكَ مِنكُمۡ إِلَّا خِزۡيٞ فِي ٱلۡحَيَوٰةِ ٱلدُّنۡيَاۖ وَيَوۡمَ ٱلۡقِيَٰمَةِ يُرَدُّونَ إِلَىٰٓ أَشَدِّ ٱلۡعَذَابِۗ وَمَا ٱللَّهُ بِغَٰفِلٍ عَمَّا تَعۡمَلُونَ
Sonra sizler öyle kimselersiniz ki, kendilerinizi öldürüyorsunuz ve sizden olan bir grubu diyarlarindan çikariyorsunuz, onlar aleyhinde kötülük ve düsmanlik güdüyor ve bu konuda birlesip birbirinize arka çikiyorsunuz, sayet size esir olarak gelirlerse fidyelesmeye kalkiyorsunuz. Halbuki yurtlarindan çikarilmalari size haram kilinmis idi. Yoksa siz kitabin bir kismina inanip bir kismini inkâr mi ediyorsunuz? Su halde içinizden böyle yapanlar, netice olarak dünya hayatinda perisanliktan baska ne kazanirlar, kiyamet gününde de en siddetli azaba ugratilirlar. Allah, yaptiklarinizdan gafil degildir
Surah Al-Baqara, Verse 85
أُوْلَـٰٓئِكَ ٱلَّذِينَ ٱشۡتَرَوُاْ ٱلۡحَيَوٰةَ ٱلدُّنۡيَا بِٱلۡأٓخِرَةِۖ فَلَا يُخَفَّفُ عَنۡهُمُ ٱلۡعَذَابُ وَلَا هُمۡ يُنصَرُونَ
Bunlar ahireti, dünya hayatina satmis kimselerdir. Onun için bunlardan azap hafifletilmez ve kendilerine bir yerden yardim da gelmez
Surah Al-Baqara, Verse 86
وَلَقَدۡ ءَاتَيۡنَا مُوسَى ٱلۡكِتَٰبَ وَقَفَّيۡنَا مِنۢ بَعۡدِهِۦ بِٱلرُّسُلِۖ وَءَاتَيۡنَا عِيسَى ٱبۡنَ مَرۡيَمَ ٱلۡبَيِّنَٰتِ وَأَيَّدۡنَٰهُ بِرُوحِ ٱلۡقُدُسِۗ أَفَكُلَّمَا جَآءَكُمۡ رَسُولُۢ بِمَا لَا تَهۡوَىٰٓ أَنفُسُكُمُ ٱسۡتَكۡبَرۡتُمۡ فَفَرِيقٗا كَذَّبۡتُمۡ وَفَرِيقٗا تَقۡتُلُونَ
Celâlim hakki için Musa'ya o kitabi verdik, arkasindan birtakim peygamberler de gönderdik, hele Meryem oglu Isa'ya apaçik mucizeler verdik, onu Rûhu'l-Kudüs ile de destekledik. Size nefislerinizin hoslanmayacagi bir emirle gelen her peygambere kafa mi tutacaksiniz? Kibrinize dokundugu için onlarin bir kismina yalan diyecek, bir kismini da öldürecek misiniz
Surah Al-Baqara, Verse 87
وَقَالُواْ قُلُوبُنَا غُلۡفُۢۚ بَل لَّعَنَهُمُ ٱللَّهُ بِكُفۡرِهِمۡ فَقَلِيلٗا مَّا يُؤۡمِنُونَ
(Yahudiler, peygamberimize karsi alayli bir ifade ile): "Bizim kalblerimiz kiliflidir." dediler. Bilakis Allah, onlari kâfirlikleri yüzünden lanetledi. Bundan dolayi çok az imana gelirler
Surah Al-Baqara, Verse 88
وَلَمَّا جَآءَهُمۡ كِتَٰبٞ مِّنۡ عِندِ ٱللَّهِ مُصَدِّقٞ لِّمَا مَعَهُمۡ وَكَانُواْ مِن قَبۡلُ يَسۡتَفۡتِحُونَ عَلَى ٱلَّذِينَ كَفَرُواْ فَلَمَّا جَآءَهُم مَّا عَرَفُواْ كَفَرُواْ بِهِۦۚ فَلَعۡنَةُ ٱللَّهِ عَلَى ٱلۡكَٰفِرِينَ
Yanlarindakini tasdik etmek üzere onlara Allah katindan bir kitap gelince, daha önceleri inanmayanlara karsi onunla yardim isteyip durduklari halde, o tanidiklari kendilerine gelince, bu sefer kendileri onu inkâr ettiler. Iste bundan dolayi Allah'in laneti kâfirleredir
Surah Al-Baqara, Verse 89
بِئۡسَمَا ٱشۡتَرَوۡاْ بِهِۦٓ أَنفُسَهُمۡ أَن يَكۡفُرُواْ بِمَآ أَنزَلَ ٱللَّهُ بَغۡيًا أَن يُنَزِّلَ ٱللَّهُ مِن فَضۡلِهِۦ عَلَىٰ مَن يَشَآءُ مِنۡ عِبَادِهِۦۖ فَبَآءُو بِغَضَبٍ عَلَىٰ غَضَبٖۚ وَلِلۡكَٰفِرِينَ عَذَابٞ مُّهِينٞ
Ne kadar çirkindir o ugruna kendilerini sattiklari sey ki; Allah'in kullarindan diledigine kendi lütuf ve kereminden vahiy indirmesine kafa tutarak, Allah ne indirdiyse hepsini inkâr ettiler. Iste bu yüzden de gazap üstüne gazaba ugradilar. Can yakici azap asil kâfirler içindir
Surah Al-Baqara, Verse 90
وَإِذَا قِيلَ لَهُمۡ ءَامِنُواْ بِمَآ أَنزَلَ ٱللَّهُ قَالُواْ نُؤۡمِنُ بِمَآ أُنزِلَ عَلَيۡنَا وَيَكۡفُرُونَ بِمَا وَرَآءَهُۥ وَهُوَ ٱلۡحَقُّ مُصَدِّقٗا لِّمَا مَعَهُمۡۗ قُلۡ فَلِمَ تَقۡتُلُونَ أَنۢبِيَآءَ ٱللَّهِ مِن قَبۡلُ إِن كُنتُم مُّؤۡمِنِينَ
Onlara, "Allah ne indirdiyse ona iman edin." denildigi zaman, onlar "Biz kendimize indirilene iman ederiz." derler ve ondan baskasini inkâr ederler. Oysa yanlarindaki Tevrat'i tasdik eden gerçek vahiy odur. Onlara de ki; "Peki madem gerçek mümin sizsiniz de ne diye daha önce Allah'in peygamberlerini öldürüyordunuz
Surah Al-Baqara, Verse 91
۞وَلَقَدۡ جَآءَكُم مُّوسَىٰ بِٱلۡبَيِّنَٰتِ ثُمَّ ٱتَّخَذۡتُمُ ٱلۡعِجۡلَ مِنۢ بَعۡدِهِۦ وَأَنتُمۡ ظَٰلِمُونَ
Celâlim hakki için Musa size belgelerle gelmisti de onun arkasindan tuttunuz o buzagiya taptiniz. Siz iste o zâlimlersiniz
Surah Al-Baqara, Verse 92
وَإِذۡ أَخَذۡنَا مِيثَٰقَكُمۡ وَرَفَعۡنَا فَوۡقَكُمُ ٱلطُّورَ خُذُواْ مَآ ءَاتَيۡنَٰكُم بِقُوَّةٖ وَٱسۡمَعُواْۖ قَالُواْ سَمِعۡنَا وَعَصَيۡنَا وَأُشۡرِبُواْ فِي قُلُوبِهِمُ ٱلۡعِجۡلَ بِكُفۡرِهِمۡۚ قُلۡ بِئۡسَمَا يَأۡمُرُكُم بِهِۦٓ إِيمَٰنُكُمۡ إِن كُنتُم مُّؤۡمِنِينَ
Bir zamanlar size, "verdigimiz kitaba kuvvetle sarilin ve onu dinleyin." diye Tûr'u tepenize kaldirip mîsakinizi aldik. (O yahudiler): "Duyduk, dinledik, isyan ettik." dediler, kâfirlikleri yüzünden o danayi yüreklerinde besleyip büyüttüler. De ki, "Eger siz mümin kimseler iseniz, bu imaniniz size ne çirkin seyler emrediyor
Surah Al-Baqara, Verse 93
قُلۡ إِن كَانَتۡ لَكُمُ ٱلدَّارُ ٱلۡأٓخِرَةُ عِندَ ٱللَّهِ خَالِصَةٗ مِّن دُونِ ٱلنَّاسِ فَتَمَنَّوُاْ ٱلۡمَوۡتَ إِن كُنتُمۡ صَٰدِقِينَ
De ki; Allah yaninda ahiret yurdu (cennet) baskalarinin degil de yalnizca sizin ise, eger iddianizda da sadik iseniz haydi hemen ölümü temenni ediniz, ölmeyi cana minnet biliniz
Surah Al-Baqara, Verse 94
وَلَن يَتَمَنَّوۡهُ أَبَدَۢا بِمَا قَدَّمَتۡ أَيۡدِيهِمۡۚ وَٱللَّهُ عَلِيمُۢ بِٱلظَّـٰلِمِينَ
Fakat elleriyle isledikleri yüzünden onu hiçbir zaman temenni edemiyecekler. Allah o zâlimleri bilir
Surah Al-Baqara, Verse 95
وَلَتَجِدَنَّهُمۡ أَحۡرَصَ ٱلنَّاسِ عَلَىٰ حَيَوٰةٖ وَمِنَ ٱلَّذِينَ أَشۡرَكُواْۚ يَوَدُّ أَحَدُهُمۡ لَوۡ يُعَمَّرُ أَلۡفَ سَنَةٖ وَمَا هُوَ بِمُزَحۡزِحِهِۦ مِنَ ٱلۡعَذَابِ أَن يُعَمَّرَۗ وَٱللَّهُ بَصِيرُۢ بِمَا يَعۡمَلُونَ
Elbette onlari insanlarin hayata en hirsli, en düskün olanlari olarak bulacak, hatta müsriklerden bile daha düskün bulacaksin. Onlarin her biri bin sene ömür sürmeyi arzular, oysa uzun yasamak kendisini azaptan kurtarip uzaklastiracak degildir. Allah, onlarin neler yaptigini görüp duruyor
Surah Al-Baqara, Verse 96
قُلۡ مَن كَانَ عَدُوّٗا لِّـجِبۡرِيلَ فَإِنَّهُۥ نَزَّلَهُۥ عَلَىٰ قَلۡبِكَ بِإِذۡنِ ٱللَّهِ مُصَدِّقٗا لِّمَا بَيۡنَ يَدَيۡهِ وَهُدٗى وَبُشۡرَىٰ لِلۡمُؤۡمِنِينَ
Söyle; her kim Cebrail'e düsman ise iyi bilsin ki, Kur'ân'i senin kalbine Allah'in izniyle kendinden önceki vahiyleri onaylayici, müminlere hidayet ve müjde kaynagi olmak üzere o indirdi
Surah Al-Baqara, Verse 97
مَن كَانَ عَدُوّٗا لِّلَّهِ وَمَلَـٰٓئِكَتِهِۦ وَرُسُلِهِۦ وَجِبۡرِيلَ وَمِيكَىٰلَ فَإِنَّ ٱللَّهَ عَدُوّٞ لِّلۡكَٰفِرِينَ
Her kim Allah'a, Allah'in meleklerine, peygamberlerine, Cebrail ile Mîkâil'e düsman olursa, iyi bilsin ki, Allah da o kâfirlerin düsmanidir
Surah Al-Baqara, Verse 98
وَلَقَدۡ أَنزَلۡنَآ إِلَيۡكَ ءَايَٰتِۭ بَيِّنَٰتٖۖ وَمَا يَكۡفُرُ بِهَآ إِلَّا ٱلۡفَٰسِقُونَ
Sanim hakki için sana çok açik âyetler; parlak mucizeler indirdik. Öyle ki, iman sahasindan uzaklasmis fasiklardan baskasi onlari inkâr etmez
Surah Al-Baqara, Verse 99
أَوَكُلَّمَا عَٰهَدُواْ عَهۡدٗا نَّبَذَهُۥ فَرِيقٞ مِّنۡهُمۚ بَلۡ أَكۡثَرُهُمۡ لَا يُؤۡمِنُونَ
O fasiklar hem bunlari tanimiyacaklar, hem de ne zaman bir ahd üzerine antlasma yapsalar, her defasinda mutlaka içlerinden bir güruh çikip onu bozacak ve ativerecek öyle mi? Hatta az bir güruh degil, onlarin çogu ahit tanimaz imansizlardir
Surah Al-Baqara, Verse 100
وَلَمَّا جَآءَهُمۡ رَسُولٞ مِّنۡ عِندِ ٱللَّهِ مُصَدِّقٞ لِّمَا مَعَهُمۡ نَبَذَ فَرِيقٞ مِّنَ ٱلَّذِينَ أُوتُواْ ٱلۡكِتَٰبَ كِتَٰبَ ٱللَّهِ وَرَآءَ ظُهُورِهِمۡ كَأَنَّهُمۡ لَا يَعۡلَمُونَ
Üstelik Allah tarafindan onlara, yanlarindaki kitabi tasdik edici bir peygamber gelince, daha önce kendilerine kitap verilenlerden bir kismi, Allah'in kitabini sirtlarindan geriye attilar, sanki hiçbir sey bilmiyorlarmis gibi yaptilar
Surah Al-Baqara, Verse 101
وَٱتَّبَعُواْ مَا تَتۡلُواْ ٱلشَّيَٰطِينُ عَلَىٰ مُلۡكِ سُلَيۡمَٰنَۖ وَمَا كَفَرَ سُلَيۡمَٰنُ وَلَٰكِنَّ ٱلشَّيَٰطِينَ كَفَرُواْ يُعَلِّمُونَ ٱلنَّاسَ ٱلسِّحۡرَ وَمَآ أُنزِلَ عَلَى ٱلۡمَلَكَيۡنِ بِبَابِلَ هَٰرُوتَ وَمَٰرُوتَۚ وَمَا يُعَلِّمَانِ مِنۡ أَحَدٍ حَتَّىٰ يَقُولَآ إِنَّمَا نَحۡنُ فِتۡنَةٞ فَلَا تَكۡفُرۡۖ فَيَتَعَلَّمُونَ مِنۡهُمَا مَا يُفَرِّقُونَ بِهِۦ بَيۡنَ ٱلۡمَرۡءِ وَزَوۡجِهِۦۚ وَمَا هُم بِضَآرِّينَ بِهِۦ مِنۡ أَحَدٍ إِلَّا بِإِذۡنِ ٱللَّهِۚ وَيَتَعَلَّمُونَ مَا يَضُرُّهُمۡ وَلَا يَنفَعُهُمۡۚ وَلَقَدۡ عَلِمُواْ لَمَنِ ٱشۡتَرَىٰهُ مَا لَهُۥ فِي ٱلۡأٓخِرَةِ مِنۡ خَلَٰقٖۚ وَلَبِئۡسَ مَا شَرَوۡاْ بِهِۦٓ أَنفُسَهُمۡۚ لَوۡ كَانُواْ يَعۡلَمُونَ
Tuttular da Süleyman mülküne dair seytanlarin uydurup izledikleri seyin ardina düstüler. Halbuki Süleyman inkâr edip kâfir olmadi, lakin o seytanlar kâfirlik ettiler; insanlara sihir ögretiyorlar ve Bâbil'de Harut ve Marut'a, bu iki melege indirilen seyleri ögretiyorlardi. Halbuki o ikisi "biz ancak ve ancak sizi denemek için gönderildik, sakin sihir yapip da kâfir olmayin!" demeden kimseye birsey ögretmezlerdi. Iste bunlardan kari ile kocanin arasini ayiracak seyler ögreniyorlardi. Fakat Allah'in izni olmadikça bununla kimseye zarar verebilecek degillerdi. Kendi kendilerine zarar verecek ve bir fayda saglamayacak bir sey ögreniyorlardi. Yemin olsun ki, onu her kim satin alirsa, onu alanin ahirette bir nasibi olmayacagini da çok iyi biliyorlardi. Hakkiyle bilselerdi, ugruna canlarini sattiklari sey ne çirkin bir seydi
Surah Al-Baqara, Verse 102
وَلَوۡ أَنَّهُمۡ ءَامَنُواْ وَٱتَّقَوۡاْ لَمَثُوبَةٞ مِّنۡ عِندِ ٱللَّهِ خَيۡرٞۚ لَّوۡ كَانُواْ يَعۡلَمُونَ
Sayet onlar iman edip de korunmus olsalardi, elbette Allah tarafindan verilecek mükafat çok hayirli olacakti. Keske bunu bilselerdi
Surah Al-Baqara, Verse 103
يَـٰٓأَيُّهَا ٱلَّذِينَ ءَامَنُواْ لَا تَقُولُواْ رَٰعِنَا وَقُولُواْ ٱنظُرۡنَا وَٱسۡمَعُواْۗ وَلِلۡكَٰفِرِينَ عَذَابٌ أَلِيمٞ
Ey iman edenler! "râine" demeyin, "unzurna" deyin ve iyi dinleyin, kâfirler için elemli bir azap vardir
Surah Al-Baqara, Verse 104
مَّا يَوَدُّ ٱلَّذِينَ كَفَرُواْ مِنۡ أَهۡلِ ٱلۡكِتَٰبِ وَلَا ٱلۡمُشۡرِكِينَ أَن يُنَزَّلَ عَلَيۡكُم مِّنۡ خَيۡرٖ مِّن رَّبِّكُمۡۚ وَٱللَّهُ يَخۡتَصُّ بِرَحۡمَتِهِۦ مَن يَشَآءُۚ وَٱللَّهُ ذُو ٱلۡفَضۡلِ ٱلۡعَظِيمِ
Ne Kitap ehlinden, ne de müsriklerden hiçbiri, size Rabbinizden bir hayir indirilsin istemez. Allah ise, üstünlügü, rahmetiyle diledigine mahsus kilar ve Allah çok büyük lütuf sahibidir
Surah Al-Baqara, Verse 105
۞مَا نَنسَخۡ مِنۡ ءَايَةٍ أَوۡ نُنسِهَا نَأۡتِ بِخَيۡرٖ مِّنۡهَآ أَوۡ مِثۡلِهَآۗ أَلَمۡ تَعۡلَمۡ أَنَّ ٱللَّهَ عَلَىٰ كُلِّ شَيۡءٖ قَدِيرٌ
Biz bir âyetten her neyi nesheder veya unutturursak, ondan daha hayirlisini yahut mislini getiririz. Bilmez misin ki, Allah her seye kâdirdir
Surah Al-Baqara, Verse 106
أَلَمۡ تَعۡلَمۡ أَنَّ ٱللَّهَ لَهُۥ مُلۡكُ ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَٱلۡأَرۡضِۗ وَمَا لَكُم مِّن دُونِ ٱللَّهِ مِن وَلِيّٖ وَلَا نَصِيرٍ
Bilmez misin ki, hakikaten göklerin ve yerin mülkü Allah'indir, hepsi O'nundur. Size de Allah'dan baska ne bir dost, ne de bir yardimci vardir
Surah Al-Baqara, Verse 107
أَمۡ تُرِيدُونَ أَن تَسۡـَٔلُواْ رَسُولَكُمۡ كَمَا سُئِلَ مُوسَىٰ مِن قَبۡلُۗ وَمَن يَتَبَدَّلِ ٱلۡكُفۡرَ بِٱلۡإِيمَٰنِ فَقَدۡ ضَلَّ سَوَآءَ ٱلسَّبِيلِ
Yoksa siz peygamberinizi, bundan önce Musa'ya soruldugu gibi, sorguya çekmek mi istiyorsunuz? Halbuki her kim imani küfürle degistirirse artik düz yolun ortasinda sapitmis olur
Surah Al-Baqara, Verse 108
وَدَّ كَثِيرٞ مِّنۡ أَهۡلِ ٱلۡكِتَٰبِ لَوۡ يَرُدُّونَكُم مِّنۢ بَعۡدِ إِيمَٰنِكُمۡ كُفَّارًا حَسَدٗا مِّنۡ عِندِ أَنفُسِهِم مِّنۢ بَعۡدِ مَا تَبَيَّنَ لَهُمُ ٱلۡحَقُّۖ فَٱعۡفُواْ وَٱصۡفَحُواْ حَتَّىٰ يَأۡتِيَ ٱللَّهُ بِأَمۡرِهِۦٓۗ إِنَّ ٱللَّهَ عَلَىٰ كُلِّ شَيۡءٖ قَدِيرٞ
Ehl-i kitaptan birçogu arzu etmektedir ki, sizi imaninizdan sonra çevirip kâfir etsinler: Hak kendilerine iyice belirdikten sonra bile sirf nefsaniyetlerinden ve kiskançliktan dolayi bunu yaparlar. Buna ragmen siz simdi af ile, hosgörüyle davranin tâ Allah emrini verinceye kadar. Süphe yok ki Allah her seye kâdirdir
Surah Al-Baqara, Verse 109
وَأَقِيمُواْ ٱلصَّلَوٰةَ وَءَاتُواْ ٱلزَّكَوٰةَۚ وَمَا تُقَدِّمُواْ لِأَنفُسِكُم مِّنۡ خَيۡرٖ تَجِدُوهُ عِندَ ٱللَّهِۗ إِنَّ ٱللَّهَ بِمَا تَعۡمَلُونَ بَصِيرٞ
Siz namazi hakkiyle kilmaya bakin ve zekati verin! Kendi nefsiniz için her ne hayir yaparsaniz, Allah katinda onu bulursunuz. Muhakkak ki, Allah bütün yaptiklarinizi görmektedir
Surah Al-Baqara, Verse 110
وَقَالُواْ لَن يَدۡخُلَ ٱلۡجَنَّةَ إِلَّا مَن كَانَ هُودًا أَوۡ نَصَٰرَىٰۗ تِلۡكَ أَمَانِيُّهُمۡۗ قُلۡ هَاتُواْ بُرۡهَٰنَكُمۡ إِن كُنتُمۡ صَٰدِقِينَ
Bir de "yahudi ve hiristiyanlardan baskasi asla cennete giremeyecek" dediler. Bu onlarin kendi kuruntularidir. Sen de onlara de ki; "Eger dogru iseniz, haydi bakalim getirin delilinizi
Surah Al-Baqara, Verse 111
بَلَىٰۚ مَنۡ أَسۡلَمَ وَجۡهَهُۥ لِلَّهِ وَهُوَ مُحۡسِنٞ فَلَهُۥٓ أَجۡرُهُۥ عِندَ رَبِّهِۦ وَلَا خَوۡفٌ عَلَيۡهِمۡ وَلَا هُمۡ يَحۡزَنُونَ
Hayir, hayir! Kim özü iyilik dolu olarak yüzünü Allah'a tertemiz döndürür ve teslim ederse, iste onun Rabbi katinda ecri vardir. Onlara hiçbir korku yoktur ve onlar mahzun da olacak degiller
Surah Al-Baqara, Verse 112
وَقَالَتِ ٱلۡيَهُودُ لَيۡسَتِ ٱلنَّصَٰرَىٰ عَلَىٰ شَيۡءٖ وَقَالَتِ ٱلنَّصَٰرَىٰ لَيۡسَتِ ٱلۡيَهُودُ عَلَىٰ شَيۡءٖ وَهُمۡ يَتۡلُونَ ٱلۡكِتَٰبَۗ كَذَٰلِكَ قَالَ ٱلَّذِينَ لَا يَعۡلَمُونَ مِثۡلَ قَوۡلِهِمۡۚ فَٱللَّهُ يَحۡكُمُ بَيۡنَهُمۡ يَوۡمَ ٱلۡقِيَٰمَةِ فِيمَا كَانُواْ فِيهِ يَخۡتَلِفُونَ
Yahudiler dediler ki, "Hiristiyanlar birsey üzerinde degiller", Hristiyanlar da "Yahudiler bir sey üzerinde degiller" dediler. Oysa hepsi de kitabi okuyorlar. Hiçbir bilgisi olmayanlar da öyle onlarin dedikleri gibi dediler. Iste bundan dolayi Allah, ihtilafa düstükleri bu gibi seylerde, kiyamet günü aralarinda hüküm verecektir
Surah Al-Baqara, Verse 113
وَمَنۡ أَظۡلَمُ مِمَّن مَّنَعَ مَسَٰجِدَ ٱللَّهِ أَن يُذۡكَرَ فِيهَا ٱسۡمُهُۥ وَسَعَىٰ فِي خَرَابِهَآۚ أُوْلَـٰٓئِكَ مَا كَانَ لَهُمۡ أَن يَدۡخُلُوهَآ إِلَّا خَآئِفِينَۚ لَهُمۡ فِي ٱلدُّنۡيَا خِزۡيٞ وَلَهُمۡ فِي ٱلۡأٓخِرَةِ عَذَابٌ عَظِيمٞ
Allah'in mescitlerini, içlerinde Allah'in isminin anilmasindan meneden ve onlarin harap olmalarina çalisan kimselerden daha zâlim kim olabilir! Iste bunlar, oralara korka korka girmekten baska birsey yapmazlar. Bunlara dünyada perisanlik, ahirette de büyük bir azap vardir
Surah Al-Baqara, Verse 114
وَلِلَّهِ ٱلۡمَشۡرِقُ وَٱلۡمَغۡرِبُۚ فَأَيۡنَمَا تُوَلُّواْ فَثَمَّ وَجۡهُ ٱللَّهِۚ إِنَّ ٱللَّهَ وَٰسِعٌ عَلِيمٞ
Bununla beraber, dogu da Allah'in, bati da Allah'indir. Artik nereye dönerseniz dönün, orasi Allah'a çikar. Süphe yok ki, Allah(in rahmeti) genistir, O, her seyi bilendir
Surah Al-Baqara, Verse 115
وَقَالُواْ ٱتَّخَذَ ٱللَّهُ وَلَدٗاۗ سُبۡحَٰنَهُۥۖ بَل لَّهُۥ مَا فِي ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَٱلۡأَرۡضِۖ كُلّٞ لَّهُۥ قَٰنِتُونَ
O zalimler, "Allah kendisine çocuk edindi." dediler. Hâsâ, O sübhândir. Dogrusu, göklerde ve yerde ne varsa O'nundur. Hepsi O'na boyun egmistir
Surah Al-Baqara, Verse 116
بَدِيعُ ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَٱلۡأَرۡضِۖ وَإِذَا قَضَىٰٓ أَمۡرٗا فَإِنَّمَا يَقُولُ لَهُۥ كُن فَيَكُونُ
O, göklerin ve yerin yoktan var edicisidir ve O, bir isin olmasini murad edince, ona yalnizca "ol!" der, o da hemen oluverir
Surah Al-Baqara, Verse 117
وَقَالَ ٱلَّذِينَ لَا يَعۡلَمُونَ لَوۡلَا يُكَلِّمُنَا ٱللَّهُ أَوۡ تَأۡتِينَآ ءَايَةٞۗ كَذَٰلِكَ قَالَ ٱلَّذِينَ مِن قَبۡلِهِم مِّثۡلَ قَوۡلِهِمۡۘ تَشَٰبَهَتۡ قُلُوبُهُمۡۗ قَدۡ بَيَّنَّا ٱلۡأٓيَٰتِ لِقَوۡمٖ يُوقِنُونَ
Bilgiden nasibi olmayanlar da "Allah bizimle konussa ya, yahut bize de bir mucize gelse ya!" dediler. Bunlardan öncekiler de tipki böyle, bunlarin dedikleri gibi demislerdi. Onlarin kalbleri birbirlerine benzedi. Gerçekten de yakîne ermek (hakikati bilmek) isteyen bir kavim için biz mucizeleri çok açik seçik gösterdik
Surah Al-Baqara, Verse 118
إِنَّآ أَرۡسَلۡنَٰكَ بِٱلۡحَقِّ بَشِيرٗا وَنَذِيرٗاۖ وَلَا تُسۡـَٔلُ عَنۡ أَصۡحَٰبِ ٱلۡجَحِيمِ
Süphe yok ki, Biz seni hak ile rahmetimizin müjdecisi ve azabimizin habercisi olarak gönderdik. Sen, o cehennemliklerden sorumlu degilsin
Surah Al-Baqara, Verse 119
وَلَن تَرۡضَىٰ عَنكَ ٱلۡيَهُودُ وَلَا ٱلنَّصَٰرَىٰ حَتَّىٰ تَتَّبِعَ مِلَّتَهُمۡۗ قُلۡ إِنَّ هُدَى ٱللَّهِ هُوَ ٱلۡهُدَىٰۗ وَلَئِنِ ٱتَّبَعۡتَ أَهۡوَآءَهُم بَعۡدَ ٱلَّذِي جَآءَكَ مِنَ ٱلۡعِلۡمِ مَا لَكَ مِنَ ٱللَّهِ مِن وَلِيّٖ وَلَا نَصِيرٍ
Sen onlarin milletlerine tabi olmadikça ne yahudiler, ne de hiristiyanlar senden asla hosnud ve razi olmayacaklar. De ki, gerçekten de Allah'in hidayeti, hidayetin ta kendisidir. Sânim hakki için, sana vahiyle gelen bu kadar bilgiden sonra, kalkip da onlarin arzu ve heveslerine uyacak olursan, sana Allah'dan ne bir dost bulunur, ne de bir yardimci
Surah Al-Baqara, Verse 120
ٱلَّذِينَ ءَاتَيۡنَٰهُمُ ٱلۡكِتَٰبَ يَتۡلُونَهُۥ حَقَّ تِلَاوَتِهِۦٓ أُوْلَـٰٓئِكَ يُؤۡمِنُونَ بِهِۦۗ وَمَن يَكۡفُرۡ بِهِۦ فَأُوْلَـٰٓئِكَ هُمُ ٱلۡخَٰسِرُونَ
Kendilerine kitabi verdigimiz ehliyetli kimseler onu, tilavetinin hakkini vererek okurlar. Iste onlar, ona iman ederler. Her kim de onu inkâr ederse, iste o inkârcilar hüsran içindedirler
Surah Al-Baqara, Verse 121
يَٰبَنِيٓ إِسۡرَـٰٓءِيلَ ٱذۡكُرُواْ نِعۡمَتِيَ ٱلَّتِيٓ أَنۡعَمۡتُ عَلَيۡكُمۡ وَأَنِّي فَضَّلۡتُكُمۡ عَلَى ٱلۡعَٰلَمِينَ
Ey Israilogullari! Sizlere ihsan ettigim nimetimi ve sizi vaktiyle âlemdeki ümmetlere üstün tuttugumu hatirlayin
Surah Al-Baqara, Verse 122
وَٱتَّقُواْ يَوۡمٗا لَّا تَجۡزِي نَفۡسٌ عَن نَّفۡسٖ شَيۡـٔٗا وَلَا يُقۡبَلُ مِنۡهَا عَدۡلٞ وَلَا تَنفَعُهَا شَفَٰعَةٞ وَلَا هُمۡ يُنصَرُونَ
Ve öyle bir günden sakinin ki, o gün kimse, kimsenin yerine bir sey ödeyemez, kimseden fidye kabul edilmez ve ona sefaat de fayda vermez, hiçbir taraftan yardim da görmezler
Surah Al-Baqara, Verse 123
۞وَإِذِ ٱبۡتَلَىٰٓ إِبۡرَٰهِـۧمَ رَبُّهُۥ بِكَلِمَٰتٖ فَأَتَمَّهُنَّۖ قَالَ إِنِّي جَاعِلُكَ لِلنَّاسِ إِمَامٗاۖ قَالَ وَمِن ذُرِّيَّتِيۖ قَالَ لَا يَنَالُ عَهۡدِي ٱلظَّـٰلِمِينَ
Sunu da unutmayin ki, bir zamanlar Ibrahim'i Rabbi, birtakim kelimeler ile imtihan etti, o, onlari sona erdirince, Rabbi ona, "Ben seni bütün insanlara imam yapacagim." buyurdu. Ibrahim, "Zürriyetimden de yap!" dedi. Rabbi ona "zâlimler benim ahdime nail olamaz!" buyurdu
Surah Al-Baqara, Verse 124
وَإِذۡ جَعَلۡنَا ٱلۡبَيۡتَ مَثَابَةٗ لِّلنَّاسِ وَأَمۡنٗا وَٱتَّخِذُواْ مِن مَّقَامِ إِبۡرَٰهِـۧمَ مُصَلّٗىۖ وَعَهِدۡنَآ إِلَىٰٓ إِبۡرَٰهِـۧمَ وَإِسۡمَٰعِيلَ أَن طَهِّرَا بَيۡتِيَ لِلطَّآئِفِينَ وَٱلۡعَٰكِفِينَ وَٱلرُّكَّعِ ٱلسُّجُودِ
Biz ta o zaman bu Beyt'i, insanlar için bir sevap kazanma ve bir güven yeri kildik. Siz de Makam-i Ibrahim'den kendinize bir namazgah edinin. Ayrica Ibrahim ile Ismail'e söyle ahid verdik: "Beytimi, hem tavaf edenler için, hem ibadete kapananlar için, hem de rükû ve secde edenler için tertemiz tutun
Surah Al-Baqara, Verse 125
وَإِذۡ قَالَ إِبۡرَٰهِـۧمُ رَبِّ ٱجۡعَلۡ هَٰذَا بَلَدًا ءَامِنٗا وَٱرۡزُقۡ أَهۡلَهُۥ مِنَ ٱلثَّمَرَٰتِ مَنۡ ءَامَنَ مِنۡهُم بِٱللَّهِ وَٱلۡيَوۡمِ ٱلۡأٓخِرِۚ قَالَ وَمَن كَفَرَ فَأُمَتِّعُهُۥ قَلِيلٗا ثُمَّ أَضۡطَرُّهُۥٓ إِلَىٰ عَذَابِ ٱلنَّارِۖ وَبِئۡسَ ٱلۡمَصِيرُ
Ve o vakit Ibrahim "Ey Rabbim, burasini güvenli bir belde kil, halkindan Allah'a ve ahiret gününe iman edenleri çesitli meyvalarla riziklandir" diye yalvardi. Allah buyurdu ki: "küfredeni dahi riziklandirir da hayattan biraz nasip aldiririm, sonra da onu ates azabina ugratirim ki, orasi ne yaman bir duraktir
Surah Al-Baqara, Verse 126
وَإِذۡ يَرۡفَعُ إِبۡرَٰهِـۧمُ ٱلۡقَوَاعِدَ مِنَ ٱلۡبَيۡتِ وَإِسۡمَٰعِيلُ رَبَّنَا تَقَبَّلۡ مِنَّآۖ إِنَّكَ أَنتَ ٱلسَّمِيعُ ٱلۡعَلِيمُ
Ve ne vakit ki Ibrahim, Beyt'in temellerini yükseltmeye basladi, Ismail ile birlikte söyle dua ettiler: Ey Rabbimiz, bizden kabul buyur, hiç süphesiz isiten sensin, bilen sensin
Surah Al-Baqara, Verse 127
رَبَّنَا وَٱجۡعَلۡنَا مُسۡلِمَيۡنِ لَكَ وَمِن ذُرِّيَّتِنَآ أُمَّةٗ مُّسۡلِمَةٗ لَّكَ وَأَرِنَا مَنَاسِكَنَا وَتُبۡ عَلَيۡنَآۖ إِنَّكَ أَنتَ ٱلتَّوَّابُ ٱلرَّحِيمُ
Ey bizim Rabbimiz, hem bizim ikimizi yalniz senin için boyun egen müslümanlar kil, hem de soyumuzdan yalniz senin için boyun egen müslüman bir ümmet meydana getir ve bize ibadetimizin yollarini göster, tevbemize rahmetle bakiver. Hiç süphesiz Tevvâb sensin, Rahîm sensin
Surah Al-Baqara, Verse 128
رَبَّنَا وَٱبۡعَثۡ فِيهِمۡ رَسُولٗا مِّنۡهُمۡ يَتۡلُواْ عَلَيۡهِمۡ ءَايَٰتِكَ وَيُعَلِّمُهُمُ ٱلۡكِتَٰبَ وَٱلۡحِكۡمَةَ وَيُزَكِّيهِمۡۖ إِنَّكَ أَنتَ ٱلۡعَزِيزُ ٱلۡحَكِيمُ
Ey bizim Rabbimiz, bir de onlara içlerinden öyle bir peygamber gönder ki, onlara senin âyetlerini tilavet eylesin, kendilerine kitabi ve hikmeti ögretsin, içlerini ve dislarini tertemiz yapip onlari pâk eylesin. Hiç süphesiz Azîz sensin, hikmet sahibi Sensin
Surah Al-Baqara, Verse 129
وَمَن يَرۡغَبُ عَن مِّلَّةِ إِبۡرَٰهِـۧمَ إِلَّا مَن سَفِهَ نَفۡسَهُۥۚ وَلَقَدِ ٱصۡطَفَيۡنَٰهُ فِي ٱلدُّنۡيَاۖ وَإِنَّهُۥ فِي ٱلۡأٓخِرَةِ لَمِنَ ٱلصَّـٰلِحِينَ
Ibrahim'in milletinden, kendine kiyan beyinsizden baska kim yüz çevirir? Biz onu dünyada seçkin birisi yaptik, hiç süphesiz o, ahirette de iyilerden biridir
Surah Al-Baqara, Verse 130
إِذۡ قَالَ لَهُۥ رَبُّهُۥٓ أَسۡلِمۡۖ قَالَ أَسۡلَمۡتُ لِرَبِّ ٱلۡعَٰلَمِينَ
Rabbi ona, "Islâm ol!" emrini verince, o "Ben âlemlerin Rabbine teslim oldum." dedi
Surah Al-Baqara, Verse 131
وَوَصَّىٰ بِهَآ إِبۡرَٰهِـۧمُ بَنِيهِ وَيَعۡقُوبُ يَٰبَنِيَّ إِنَّ ٱللَّهَ ٱصۡطَفَىٰ لَكُمُ ٱلدِّينَ فَلَا تَمُوتُنَّ إِلَّا وَأَنتُم مُّسۡلِمُونَ
Bu dini Ibrahim, kendi ogullarina vasiyyet etti, Yakub da öyle yapti: "Ey ogullarim! Muhakkak ki, bu dini size Allah seçti, baska dinlerden uzak durun, yalnizca müslüman olarak can verin!" dedi
Surah Al-Baqara, Verse 132
أَمۡ كُنتُمۡ شُهَدَآءَ إِذۡ حَضَرَ يَعۡقُوبَ ٱلۡمَوۡتُ إِذۡ قَالَ لِبَنِيهِ مَا تَعۡبُدُونَ مِنۢ بَعۡدِيۖ قَالُواْ نَعۡبُدُ إِلَٰهَكَ وَإِلَٰهَ ءَابَآئِكَ إِبۡرَٰهِـۧمَ وَإِسۡمَٰعِيلَ وَإِسۡحَٰقَ إِلَٰهٗا وَٰحِدٗا وَنَحۡنُ لَهُۥ مُسۡلِمُونَ
Yoksa siz de olaya sahit mi oldunuz; Yakub'a ölüm hali gelip çattigi zaman, ogullarina; "Benden sonra neye ibadet edeceksiniz?" dedigi zaman, ogullari; "Senin Allah'ina ve atalarin Ibrahim, Ismail ve Ishak'in Allah'ina, tek olan o Allah'a ibadet edecegiz. Biz ancak O'na boyun egen müslümanlariz." dediler
Surah Al-Baqara, Verse 133
تِلۡكَ أُمَّةٞ قَدۡ خَلَتۡۖ لَهَا مَا كَسَبَتۡ وَلَكُم مَّا كَسَبۡتُمۡۖ وَلَا تُسۡـَٔلُونَ عَمَّا كَانُواْ يَعۡمَلُونَ
Onlar bir ümmetti, geldi geçti. Onlara kendi kazandiklari, size de kendi kazandiginiz. Siz onlarin yaptiklarindan sorguya çekilecek degilsiniz
Surah Al-Baqara, Verse 134
وَقَالُواْ كُونُواْ هُودًا أَوۡ نَصَٰرَىٰ تَهۡتَدُواْۗ قُلۡ بَلۡ مِلَّةَ إِبۡرَٰهِـۧمَ حَنِيفٗاۖ وَمَا كَانَ مِنَ ٱلۡمُشۡرِكِينَ
Bir de: "yahudi veya hiristiyan olunuz ki, hidayet bulasiniz." dediler. Sen onlara de ki: "Hayir! Hanif olarak hakka tapan Ibrahim'in dinine (uyariz) ki, o hiçbir zaman müsriklerden olmadi
Surah Al-Baqara, Verse 135
قُولُوٓاْ ءَامَنَّا بِٱللَّهِ وَمَآ أُنزِلَ إِلَيۡنَا وَمَآ أُنزِلَ إِلَىٰٓ إِبۡرَٰهِـۧمَ وَإِسۡمَٰعِيلَ وَإِسۡحَٰقَ وَيَعۡقُوبَ وَٱلۡأَسۡبَاطِ وَمَآ أُوتِيَ مُوسَىٰ وَعِيسَىٰ وَمَآ أُوتِيَ ٱلنَّبِيُّونَ مِن رَّبِّهِمۡ لَا نُفَرِّقُ بَيۡنَ أَحَدٖ مِّنۡهُمۡ وَنَحۡنُ لَهُۥ مُسۡلِمُونَ
Deyiniz ki, "Biz, Allah'a iman ettik ve bize ne indirildiyse Ibrahim'e, Ismail'e, Ishak'a, Yakup'a ve torunlarina ne indirildiyse, Musa'ya ve Isa'ya ne indirildiyse ve bütün peygamberlere Rablerinden ne verildiyse hepsine iman ettik. Biz onlarin arasinda fark gözetmeyiz ve biz ancak O'na boyun egen müslümanlariz
Surah Al-Baqara, Verse 136
فَإِنۡ ءَامَنُواْ بِمِثۡلِ مَآ ءَامَنتُم بِهِۦ فَقَدِ ٱهۡتَدَواْۖ وَّإِن تَوَلَّوۡاْ فَإِنَّمَا هُمۡ فِي شِقَاقٖۖ فَسَيَكۡفِيكَهُمُ ٱللَّهُۚ وَهُوَ ٱلسَّمِيعُ ٱلۡعَلِيمُ
Eger onlar da sizin iman ettiginiz gibi iman ederlerse dogru yola girmis, hidayeti bulmus olurlar. Yok eger yüz çevirirlerse onlar sadece ve sadece didismenin içindedirler. Allah onlara karsi sana yeter. Ve O, isitendir, bilendir
Surah Al-Baqara, Verse 137
صِبۡغَةَ ٱللَّهِ وَمَنۡ أَحۡسَنُ مِنَ ٱللَّهِ صِبۡغَةٗۖ وَنَحۡنُ لَهُۥ عَٰبِدُونَ
Allah'in boyasina bak, (vaftiz nolacak?) Kim, Allah'dan daha güzel boya vurabilir ki? Iste biz O'na ibadet edenleriz
Surah Al-Baqara, Verse 138
قُلۡ أَتُحَآجُّونَنَا فِي ٱللَّهِ وَهُوَ رَبُّنَا وَرَبُّكُمۡ وَلَنَآ أَعۡمَٰلُنَا وَلَكُمۡ أَعۡمَٰلُكُمۡ وَنَحۡنُ لَهُۥ مُخۡلِصُونَ
De ki: "Allah hakkinda bizimle didismeye mi gireceksiniz? Oysa O, bizim de Rabbimiz, sizin de Rabbinizdir. Bizim amellerimiz bize, sizin amelleriniz de size. Su kadar var ki, biz O'na ihlas ile sariliyoruz
Surah Al-Baqara, Verse 139
أَمۡ تَقُولُونَ إِنَّ إِبۡرَٰهِـۧمَ وَإِسۡمَٰعِيلَ وَإِسۡحَٰقَ وَيَعۡقُوبَ وَٱلۡأَسۡبَاطَ كَانُواْ هُودًا أَوۡ نَصَٰرَىٰۗ قُلۡ ءَأَنتُمۡ أَعۡلَمُ أَمِ ٱللَّهُۗ وَمَنۡ أَظۡلَمُ مِمَّن كَتَمَ شَهَٰدَةً عِندَهُۥ مِنَ ٱللَّهِۗ وَمَا ٱللَّهُ بِغَٰفِلٍ عَمَّا تَعۡمَلُونَ
Yoksa siz, Ibrahim de, Ismail de, Ishak da, Yakup da ve torunlari da hep yahudi ve hiristiyan idiler mi demek istiyorsunuz?" De ki: "Siz mi daha iyi bilirsiniz, yoksa Allah mi?" Allah'in sahitlik ettigi bir hakikati bile bile inkar edenden daha zâlim kim olabilir? Allah, yaptiklarinizdan gafil degildir
Surah Al-Baqara, Verse 140
تِلۡكَ أُمَّةٞ قَدۡ خَلَتۡۖ لَهَا مَا كَسَبَتۡ وَلَكُم مَّا كَسَبۡتُمۡۖ وَلَا تُسۡـَٔلُونَ عَمَّا كَانُواْ يَعۡمَلُونَ
Onlar bir ümmet idiler, gelip geçtiler. Onlara kendi kazandiklari, size de kendi kazandiklariniz. Ve siz onlarin yaptiklarindan sorumlu tutulacak degilsiniz
Surah Al-Baqara, Verse 141
۞سَيَقُولُ ٱلسُّفَهَآءُ مِنَ ٱلنَّاسِ مَا وَلَّىٰهُمۡ عَن قِبۡلَتِهِمُ ٱلَّتِي كَانُواْ عَلَيۡهَاۚ قُل لِّلَّهِ ٱلۡمَشۡرِقُ وَٱلۡمَغۡرِبُۚ يَهۡدِي مَن يَشَآءُ إِلَىٰ صِرَٰطٖ مُّسۡتَقِيمٖ
Insanlar içinde bir kisim beyinsizler takimi, "Bunlari bulunduklari kibleden çeviren nedir?" diyecekler. De ki: "Dogu da, bati da Allah'indir. O, kimi dilerse onu hidayete erdirir
Surah Al-Baqara, Verse 142
وَكَذَٰلِكَ جَعَلۡنَٰكُمۡ أُمَّةٗ وَسَطٗا لِّتَكُونُواْ شُهَدَآءَ عَلَى ٱلنَّاسِ وَيَكُونَ ٱلرَّسُولُ عَلَيۡكُمۡ شَهِيدٗاۗ وَمَا جَعَلۡنَا ٱلۡقِبۡلَةَ ٱلَّتِي كُنتَ عَلَيۡهَآ إِلَّا لِنَعۡلَمَ مَن يَتَّبِعُ ٱلرَّسُولَ مِمَّن يَنقَلِبُ عَلَىٰ عَقِبَيۡهِۚ وَإِن كَانَتۡ لَكَبِيرَةً إِلَّا عَلَى ٱلَّذِينَ هَدَى ٱللَّهُۗ وَمَا كَانَ ٱللَّهُ لِيُضِيعَ إِيمَٰنَكُمۡۚ إِنَّ ٱللَّهَ بِٱلنَّاسِ لَرَءُوفٞ رَّحِيمٞ
Ve iste böyle, sizi ortada yürüyen bir ümmet kildik ki, siz bütün insanlar üzerine adalet örnegi ve hakkin sahitleri olasiniz, Peygamber de sizin üzerinize sahit olsun. Daha önce içinde durdugun Kâ'be'yi kible yapmamiz da sunun içindir: Peygamber'in izince gidecekleri, iki ökçesi üzerinde geri döneceklerden ayiralim. Bu is elbette Allah'in hidayet ettigi kimselerin disindakilere çok agir gelecekti. Allah imaninizi kaybedecek degildir. Hiç süphesiz Allah, bütün insanlara çok sefkatlidir, çok merhametlidir
Surah Al-Baqara, Verse 143
قَدۡ نَرَىٰ تَقَلُّبَ وَجۡهِكَ فِي ٱلسَّمَآءِۖ فَلَنُوَلِّيَنَّكَ قِبۡلَةٗ تَرۡضَىٰهَاۚ فَوَلِّ وَجۡهَكَ شَطۡرَ ٱلۡمَسۡجِدِ ٱلۡحَرَامِۚ وَحَيۡثُ مَا كُنتُمۡ فَوَلُّواْ وُجُوهَكُمۡ شَطۡرَهُۥۗ وَإِنَّ ٱلَّذِينَ أُوتُواْ ٱلۡكِتَٰبَ لَيَعۡلَمُونَ أَنَّهُ ٱلۡحَقُّ مِن رَّبِّهِمۡۗ وَمَا ٱللَّهُ بِغَٰفِلٍ عَمَّا يَعۡمَلُونَ
Dogrusu, biz, yüzünün semaya yöneldigini, orada sekilden sekile geçerek, aranip durdugunu görüyorduk. Artik seni hosnud olacagin bir kibleye çevirecegiz. Haydi bakalim, yüzünü Mescid-i Haram'a dogru çevir. Siz de ey müminler, nerede olursaniz olun, yüzünüzü o tarafa dogru çevirin! Kendilerine kitap verilmis olanlar da kesinlikle bilirler ki, Rabblerinden gelen o emir haktir. Ve Allah, onlarin yaptiklarindan ve yapmakta olduklarindan gafil degildir
Surah Al-Baqara, Verse 144
وَلَئِنۡ أَتَيۡتَ ٱلَّذِينَ أُوتُواْ ٱلۡكِتَٰبَ بِكُلِّ ءَايَةٖ مَّا تَبِعُواْ قِبۡلَتَكَۚ وَمَآ أَنتَ بِتَابِعٖ قِبۡلَتَهُمۡۚ وَمَا بَعۡضُهُم بِتَابِعٖ قِبۡلَةَ بَعۡضٖۚ وَلَئِنِ ٱتَّبَعۡتَ أَهۡوَآءَهُم مِّنۢ بَعۡدِ مَا جَآءَكَ مِنَ ٱلۡعِلۡمِ إِنَّكَ إِذٗا لَّمِنَ ٱلظَّـٰلِمِينَ
Celâlim için, sen o kitap verilmis olanlara, bütün delilleri de getirsen, yine de senin kiblene tabi olmazlar, sen de onlarin kiblesine tabi olmazsin. Zaten onlar da birbirlerinin kiblesine tabi degiller. Celâlim hakki için, sana gelen bunca ilmin arkasindan sen tutar da onlarin arzu ve heveslerine uyacak olursan, o zaman hiç süphesiz, sen de zâlimlerden olursun
Surah Al-Baqara, Verse 145
ٱلَّذِينَ ءَاتَيۡنَٰهُمُ ٱلۡكِتَٰبَ يَعۡرِفُونَهُۥ كَمَا يَعۡرِفُونَ أَبۡنَآءَهُمۡۖ وَإِنَّ فَرِيقٗا مِّنۡهُمۡ لَيَكۡتُمُونَ ٱلۡحَقَّ وَهُمۡ يَعۡلَمُونَ
O kendilerine kitap verdigimiz ümmetlerin âlimleri onu o peygamberi ogullarini tanir gibi tanirlar, böyle iken içlerinden bir takimi gerçegi bile bile gizlerler
Surah Al-Baqara, Verse 146
ٱلۡحَقُّ مِن رَّبِّكَ فَلَا تَكُونَنَّ مِنَ ٱلۡمُمۡتَرِينَ
O hak, Rabbindendir. Artik süpheye düsenlerden olma sakin
Surah Al-Baqara, Verse 147
وَلِكُلّٖ وِجۡهَةٌ هُوَ مُوَلِّيهَاۖ فَٱسۡتَبِقُواْ ٱلۡخَيۡرَٰتِۚ أَيۡنَ مَا تَكُونُواْ يَأۡتِ بِكُمُ ٱللَّهُ جَمِيعًاۚ إِنَّ ٱللَّهَ عَلَىٰ كُلِّ شَيۡءٖ قَدِيرٞ
Ümmetlerden her birinin bir yönü vardir, o ona yönelir, haydin, hep hayirlara kosun, yarisin. Her nerede olsaniz Allah sizi toplar, bir araya getirir. Süphesiz ki Allah her seye kâdirdir
Surah Al-Baqara, Verse 148
وَمِنۡ حَيۡثُ خَرَجۡتَ فَوَلِّ وَجۡهَكَ شَطۡرَ ٱلۡمَسۡجِدِ ٱلۡحَرَامِۖ وَإِنَّهُۥ لَلۡحَقُّ مِن رَّبِّكَۗ وَمَا ٱللَّهُ بِغَٰفِلٍ عَمَّا تَعۡمَلُونَ
Hem her nereden yola çikarsan (namazda) hemen Mescid-i Haram'a dogru yüzünü çevir. Bu emir süphesiz hak, Rabbinden oldugu gerçektir. Allah yaptiklarinizdan habersiz de degildir
Surah Al-Baqara, Verse 149
وَمِنۡ حَيۡثُ خَرَجۡتَ فَوَلِّ وَجۡهَكَ شَطۡرَ ٱلۡمَسۡجِدِ ٱلۡحَرَامِۚ وَحَيۡثُ مَا كُنتُمۡ فَوَلُّواْ وُجُوهَكُمۡ شَطۡرَهُۥ لِئَلَّا يَكُونَ لِلنَّاسِ عَلَيۡكُمۡ حُجَّةٌ إِلَّا ٱلَّذِينَ ظَلَمُواْ مِنۡهُمۡ فَلَا تَخۡشَوۡهُمۡ وَٱخۡشَوۡنِي وَلِأُتِمَّ نِعۡمَتِي عَلَيۡكُمۡ وَلَعَلَّكُمۡ تَهۡتَدُونَ
Her nereden yola çikarsan yüzünü Mescid-i Haram'a dogru çevir, ve her nerede olsaniz yüzünüzü ona dogru çevirin ki insanlar için aleyhinizde bir delil olmasin. Ancak içlerinden haksizlik edenler baska. Siz de onlardan korkmayin, benden korkun. Hem üzerinizdeki nimetimi tamamlayayim, hem gerek ki dogru yolu bulasiniz
Surah Al-Baqara, Verse 150
كَمَآ أَرۡسَلۡنَا فِيكُمۡ رَسُولٗا مِّنكُمۡ يَتۡلُواْ عَلَيۡكُمۡ ءَايَٰتِنَا وَيُزَكِّيكُمۡ وَيُعَلِّمُكُمُ ٱلۡكِتَٰبَ وَٱلۡحِكۡمَةَ وَيُعَلِّمُكُم مَّا لَمۡ تَكُونُواْ تَعۡلَمُونَ
Nitekim içinizden size bir peygamber gönderdik. O size âyetlerimizi okuyor, sizi temizliyor, size kitabi ve hikmeti ögretiyor. Size bilmediginiz seyleri ögretiyor
Surah Al-Baqara, Verse 151
فَٱذۡكُرُونِيٓ أَذۡكُرۡكُمۡ وَٱشۡكُرُواْ لِي وَلَا تَكۡفُرُونِ
O halde beni anin, ben de sizi anayim. Bana sükredin de nankörlük etmeyin
Surah Al-Baqara, Verse 152
يَـٰٓأَيُّهَا ٱلَّذِينَ ءَامَنُواْ ٱسۡتَعِينُواْ بِٱلصَّبۡرِ وَٱلصَّلَوٰةِۚ إِنَّ ٱللَّهَ مَعَ ٱلصَّـٰبِرِينَ
Ey iman edenler! Sabir ve namazla yardim isteyin. Süphe yok ki Allah, sabredenlerle beraberdir
Surah Al-Baqara, Verse 153
وَلَا تَقُولُواْ لِمَن يُقۡتَلُ فِي سَبِيلِ ٱللَّهِ أَمۡوَٰتُۢۚ بَلۡ أَحۡيَآءٞ وَلَٰكِن لَّا تَشۡعُرُونَ
Allah yolunda öldürülenlere "ölüler" demeyin. Hayir, onlar diridirler. Fakat siz sezemezsiniz
Surah Al-Baqara, Verse 154
وَلَنَبۡلُوَنَّكُم بِشَيۡءٖ مِّنَ ٱلۡخَوۡفِ وَٱلۡجُوعِ وَنَقۡصٖ مِّنَ ٱلۡأَمۡوَٰلِ وَٱلۡأَنفُسِ وَٱلثَّمَرَٰتِۗ وَبَشِّرِ ٱلصَّـٰبِرِينَ
Çaresiz biz sizi biraz korku, biraz açlik, biraz da mallardan, canlardan ve ürünlerden eksiltme ile imtihan edecegiz. Müjdele o sabredenleri
Surah Al-Baqara, Verse 155
ٱلَّذِينَ إِذَآ أَصَٰبَتۡهُم مُّصِيبَةٞ قَالُوٓاْ إِنَّا لِلَّهِ وَإِنَّآ إِلَيۡهِ رَٰجِعُونَ
Onlar baslarina bir musibet geldigi zaman: "Biz Allah'a aidiz ve sonunda O'na dönecegiz." derler
Surah Al-Baqara, Verse 156
أُوْلَـٰٓئِكَ عَلَيۡهِمۡ صَلَوَٰتٞ مِّن رَّبِّهِمۡ وَرَحۡمَةٞۖ وَأُوْلَـٰٓئِكَ هُمُ ٱلۡمُهۡتَدُونَ
Iste onlar var ya, Rablerinden, magfiretler ve rahmet onlaradir. Iste hidayete erenler de onlardir
Surah Al-Baqara, Verse 157
۞إِنَّ ٱلصَّفَا وَٱلۡمَرۡوَةَ مِن شَعَآئِرِ ٱللَّهِۖ فَمَنۡ حَجَّ ٱلۡبَيۡتَ أَوِ ٱعۡتَمَرَ فَلَا جُنَاحَ عَلَيۡهِ أَن يَطَّوَّفَ بِهِمَاۚ وَمَن تَطَوَّعَ خَيۡرٗا فَإِنَّ ٱللَّهَ شَاكِرٌ عَلِيمٌ
Gerçekten Safâ ile Merve Allah'in alâmetlerindendir. Onun için her kim hac veya umre niyetiyle Kâ'be'yi ziyaret ederse, bunlari tavaf etmesinde ona bir günah yoktur. Her kim de gönlünden koparak bir hayir islerse, süphesiz Allah iyiligin karsiligini verir, o her seyi bilir
Surah Al-Baqara, Verse 158
إِنَّ ٱلَّذِينَ يَكۡتُمُونَ مَآ أَنزَلۡنَا مِنَ ٱلۡبَيِّنَٰتِ وَٱلۡهُدَىٰ مِنۢ بَعۡدِ مَا بَيَّنَّـٰهُ لِلنَّاسِ فِي ٱلۡكِتَٰبِ أُوْلَـٰٓئِكَ يَلۡعَنُهُمُ ٱللَّهُ وَيَلۡعَنُهُمُ ٱللَّـٰعِنُونَ
Indirdigimiz apaçik delilleri ve hidayetin kendisi olan âyetleri insanlar için biz kitapta açikladiktan sonra gizleyenler var ya mutlaka onlara Allah lanet eder. Lanet edebilecek olanlar da lanet ederler
Surah Al-Baqara, Verse 159
إِلَّا ٱلَّذِينَ تَابُواْ وَأَصۡلَحُواْ وَبَيَّنُواْ فَأُوْلَـٰٓئِكَ أَتُوبُ عَلَيۡهِمۡ وَأَنَا ٱلتَّوَّابُ ٱلرَّحِيمُ
Ancak tevbe edip halini düzelterek gerçegi söyleyenler baska. Iste onlari ben bagislarim. Ben çok merhamet ediciyim, tevbeleri çokça kabul ederim
Surah Al-Baqara, Verse 160
إِنَّ ٱلَّذِينَ كَفَرُواْ وَمَاتُواْ وَهُمۡ كُفَّارٌ أُوْلَـٰٓئِكَ عَلَيۡهِمۡ لَعۡنَةُ ٱللَّهِ وَٱلۡمَلَـٰٓئِكَةِ وَٱلنَّاسِ أَجۡمَعِينَ
Ama âyetlerimizi inkar etmis ve kâfir olarak can vermis olanlara gelince, iste Allah'in laneti, meleklerin laneti ve insanlarin laneti hep onlarin üzerine olsun
Surah Al-Baqara, Verse 161
خَٰلِدِينَ فِيهَا لَا يُخَفَّفُ عَنۡهُمُ ٱلۡعَذَابُ وَلَا هُمۡ يُنظَرُونَ
Onlar ebedi olarak onun altinda kalirlar. Ne azablari hafifletilir, ne de kendilerine göz açtirilir
Surah Al-Baqara, Verse 162
وَإِلَٰهُكُمۡ إِلَٰهٞ وَٰحِدٞۖ لَّآ إِلَٰهَ إِلَّا هُوَ ٱلرَّحۡمَٰنُ ٱلرَّحِيمُ
Her halde hepinizin ilâhi, bir tek ilâhtir. Ondan baska bir ilâh yoktur. O Rahmân ve Rahîm'dir
Surah Al-Baqara, Verse 163
إِنَّ فِي خَلۡقِ ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَٱلۡأَرۡضِ وَٱخۡتِلَٰفِ ٱلَّيۡلِ وَٱلنَّهَارِ وَٱلۡفُلۡكِ ٱلَّتِي تَجۡرِي فِي ٱلۡبَحۡرِ بِمَا يَنفَعُ ٱلنَّاسَ وَمَآ أَنزَلَ ٱللَّهُ مِنَ ٱلسَّمَآءِ مِن مَّآءٖ فَأَحۡيَا بِهِ ٱلۡأَرۡضَ بَعۡدَ مَوۡتِهَا وَبَثَّ فِيهَا مِن كُلِّ دَآبَّةٖ وَتَصۡرِيفِ ٱلرِّيَٰحِ وَٱلسَّحَابِ ٱلۡمُسَخَّرِ بَيۡنَ ٱلسَّمَآءِ وَٱلۡأَرۡضِ لَأٓيَٰتٖ لِّقَوۡمٖ يَعۡقِلُونَ
Süphesiz göklerin ve yerin yaratilisinda, gece ile gündüzün birbiri ardinca gelisinde, insanlara yarar seylerle denizde akip giden gemide, Allah'in yukaridan bir su indirip de onunla yeri ölümünden sonra diriltmesinde, diriltip de üzerinde deprenen hayvanlari yaymasinda, rüzgarlari degistirmesinde, gök ile yer arasinda emre hazir olan bulutta süphesiz akilli olan bir topluluk için elbette Allah'in birligine deliller vardir
Surah Al-Baqara, Verse 164
وَمِنَ ٱلنَّاسِ مَن يَتَّخِذُ مِن دُونِ ٱللَّهِ أَندَادٗا يُحِبُّونَهُمۡ كَحُبِّ ٱللَّهِۖ وَٱلَّذِينَ ءَامَنُوٓاْ أَشَدُّ حُبّٗا لِّلَّهِۗ وَلَوۡ يَرَى ٱلَّذِينَ ظَلَمُوٓاْ إِذۡ يَرَوۡنَ ٱلۡعَذَابَ أَنَّ ٱلۡقُوَّةَ لِلَّهِ جَمِيعٗا وَأَنَّ ٱللَّهَ شَدِيدُ ٱلۡعَذَابِ
Insanlardan kimi de Allah'tan baska seyleri O'na es tutuyorlar da onlari, Allah'i sever gibi seviyorlar. Oysa iman edenlerin Allah sevgisi daha kuvvetlidir. O zulmedenler, azabi görecekleri zaman bütün kuvvetin Allah'a ait oldugunu ve Allah'in azabinin gerçekten çok siddetli bulundugunu keske anlasalardi
Surah Al-Baqara, Verse 165
إِذۡ تَبَرَّأَ ٱلَّذِينَ ٱتُّبِعُواْ مِنَ ٱلَّذِينَ ٱتَّبَعُواْ وَرَأَوُاْ ٱلۡعَذَابَ وَتَقَطَّعَتۡ بِهِمُ ٱلۡأَسۡبَابُ
O zaman kendilerine uyulan kimseler, azabi görerek kendilerine uyanlardan kaçip uzaklasmislar ve aralarindaki bütün baglar parça parça kopmustur
Surah Al-Baqara, Verse 166
وَقَالَ ٱلَّذِينَ ٱتَّبَعُواْ لَوۡ أَنَّ لَنَا كَرَّةٗ فَنَتَبَرَّأَ مِنۡهُمۡ كَمَا تَبَرَّءُواْ مِنَّاۗ كَذَٰلِكَ يُرِيهِمُ ٱللَّهُ أَعۡمَٰلَهُمۡ حَسَرَٰتٍ عَلَيۡهِمۡۖ وَمَا هُم بِخَٰرِجِينَ مِنَ ٱلنَّارِ
Onlara uyanlar da söyle demektedirler: "Ah, bizim için dünyaya bir dönüs olsaydi da onlarin bizden uzaklastiklari gibi biz de onlardan uzaklassaydik!" Iste böylece Allah onlara bütün amellerini, üzerlerine yigilmis hasretler (pismanlik ve üzüntüler) halinde gösterecektir. Onlar bu atesten çikacak degillerdir
Surah Al-Baqara, Verse 167
يَـٰٓأَيُّهَا ٱلنَّاسُ كُلُواْ مِمَّا فِي ٱلۡأَرۡضِ حَلَٰلٗا طَيِّبٗا وَلَا تَتَّبِعُواْ خُطُوَٰتِ ٱلشَّيۡطَٰنِۚ إِنَّهُۥ لَكُمۡ عَدُوّٞ مُّبِينٌ
Ey insanlar! Bütün yeryüzündeki nimetlerimden helal olmak, temiz olmak sartiyla yiyin. Fakat seytanin adimlarina uymayin. Çünkü o size belli bir düsmandir
Surah Al-Baqara, Verse 168
إِنَّمَا يَأۡمُرُكُم بِٱلسُّوٓءِ وَٱلۡفَحۡشَآءِ وَأَن تَقُولُواْ عَلَى ٱللَّهِ مَا لَا تَعۡلَمُونَ
O size hep çirkin ve murdar isleri emreder, Allah'a karsi bilmediginiz seyler söylemenizi ister
Surah Al-Baqara, Verse 169
وَإِذَا قِيلَ لَهُمُ ٱتَّبِعُواْ مَآ أَنزَلَ ٱللَّهُ قَالُواْ بَلۡ نَتَّبِعُ مَآ أَلۡفَيۡنَا عَلَيۡهِ ءَابَآءَنَآۚ أَوَلَوۡ كَانَ ءَابَآؤُهُمۡ لَا يَعۡقِلُونَ شَيۡـٔٗا وَلَا يَهۡتَدُونَ
Onlara: "Allah'in indirdigine uyun." dendigi vakit de: "Yok, atalarimizi neyin üzerinde bulduysak ona uyariz." dediler. Ya atalari bir seye akil erdiremez ve dogruyu seçemez idiyseler de mi onlara uyacaklar
Surah Al-Baqara, Verse 170
وَمَثَلُ ٱلَّذِينَ كَفَرُواْ كَمَثَلِ ٱلَّذِي يَنۡعِقُ بِمَا لَا يَسۡمَعُ إِلَّا دُعَآءٗ وَنِدَآءٗۚ صُمُّۢ بُكۡمٌ عُمۡيٞ فَهُمۡ لَا يَعۡقِلُونَ
O kâfirlerin hali, sadece bir çagirma veya bagirmadan baskasini isitmeyerek haykiranin haline benzer; onlar sagirdirlar, dilsizdirler, kördürler, akil da etmezler
Surah Al-Baqara, Verse 171
يَـٰٓأَيُّهَا ٱلَّذِينَ ءَامَنُواْ كُلُواْ مِن طَيِّبَٰتِ مَا رَزَقۡنَٰكُمۡ وَٱشۡكُرُواْ لِلَّهِ إِن كُنتُمۡ إِيَّاهُ تَعۡبُدُونَ
Ey iman edenler! Size kismet ettigimiz riziklarin hos ve temiz olanlarindan yiyin ve Allah'a sükredin, eger yalniz O'na kulluk ediyorsaniz
Surah Al-Baqara, Verse 172
إِنَّمَا حَرَّمَ عَلَيۡكُمُ ٱلۡمَيۡتَةَ وَٱلدَّمَ وَلَحۡمَ ٱلۡخِنزِيرِ وَمَآ أُهِلَّ بِهِۦ لِغَيۡرِ ٱللَّهِۖ فَمَنِ ٱضۡطُرَّ غَيۡرَ بَاغٖ وَلَا عَادٖ فَلَآ إِثۡمَ عَلَيۡهِۚ إِنَّ ٱللَّهَ غَفُورٞ رَّحِيمٌ
O, size yalniz sunlari haram kildi: Ölü hayvan, kan, domuz eti, bir de Allah'tan baskasi adina kesilen hayvanlar. Sonra kim bunlardan yemeye mecbur kalirsa, baskasinin hakkina tecavüz etmemek ve zaruret ölçüsünü geçmemek sartiyla ona da bir günah yükletilmez. Çünkü Allah çok bagislayicidir, çok merhametlidir
Surah Al-Baqara, Verse 173
إِنَّ ٱلَّذِينَ يَكۡتُمُونَ مَآ أَنزَلَ ٱللَّهُ مِنَ ٱلۡكِتَٰبِ وَيَشۡتَرُونَ بِهِۦ ثَمَنٗا قَلِيلًا أُوْلَـٰٓئِكَ مَا يَأۡكُلُونَ فِي بُطُونِهِمۡ إِلَّا ٱلنَّارَ وَلَا يُكَلِّمُهُمُ ٱللَّهُ يَوۡمَ ٱلۡقِيَٰمَةِ وَلَا يُزَكِّيهِمۡ وَلَهُمۡ عَذَابٌ أَلِيمٌ
Allah'in indirdigi kitaptan bir seyi gizleyip de bununla biraz para alanlar gerçekten karinlari dolusu atesten baska birsey yemezler. Kiyamet günü Allah onlara ne söz söyler, ne de kendilerini temize çikarir. Onlara sadece aci veren bir azab vardir
Surah Al-Baqara, Verse 174
أُوْلَـٰٓئِكَ ٱلَّذِينَ ٱشۡتَرَوُاْ ٱلضَّلَٰلَةَ بِٱلۡهُدَىٰ وَٱلۡعَذَابَ بِٱلۡمَغۡفِرَةِۚ فَمَآ أَصۡبَرَهُمۡ عَلَى ٱلنَّارِ
Iste onlar, hidayeti verip sapikligi, affedilmeyi birakip azabi satin alan kimselerdir. Bunlar, atese karsi ne kadar da sabirlidirlar
Surah Al-Baqara, Verse 175
ذَٰلِكَ بِأَنَّ ٱللَّهَ نَزَّلَ ٱلۡكِتَٰبَ بِٱلۡحَقِّۗ وَإِنَّ ٱلَّذِينَ ٱخۡتَلَفُواْ فِي ٱلۡكِتَٰبِ لَفِي شِقَاقِۭ بَعِيدٖ
Süphesiz ki Allah kitabi hak bir sebeple indirmistir. Kitap hakkinda ihtilafa düsenler ise, süphesiz haktan uzak, bir anlasmazlik içindedirler
Surah Al-Baqara, Verse 176
۞لَّيۡسَ ٱلۡبِرَّ أَن تُوَلُّواْ وُجُوهَكُمۡ قِبَلَ ٱلۡمَشۡرِقِ وَٱلۡمَغۡرِبِ وَلَٰكِنَّ ٱلۡبِرَّ مَنۡ ءَامَنَ بِٱللَّهِ وَٱلۡيَوۡمِ ٱلۡأٓخِرِ وَٱلۡمَلَـٰٓئِكَةِ وَٱلۡكِتَٰبِ وَٱلنَّبِيِّـۧنَ وَءَاتَى ٱلۡمَالَ عَلَىٰ حُبِّهِۦ ذَوِي ٱلۡقُرۡبَىٰ وَٱلۡيَتَٰمَىٰ وَٱلۡمَسَٰكِينَ وَٱبۡنَ ٱلسَّبِيلِ وَٱلسَّآئِلِينَ وَفِي ٱلرِّقَابِ وَأَقَامَ ٱلصَّلَوٰةَ وَءَاتَى ٱلزَّكَوٰةَ وَٱلۡمُوفُونَ بِعَهۡدِهِمۡ إِذَا عَٰهَدُواْۖ وَٱلصَّـٰبِرِينَ فِي ٱلۡبَأۡسَآءِ وَٱلضَّرَّآءِ وَحِينَ ٱلۡبَأۡسِۗ أُوْلَـٰٓئِكَ ٱلَّذِينَ صَدَقُواْۖ وَأُوْلَـٰٓئِكَ هُمُ ٱلۡمُتَّقُونَ
Yüzlerinizi bazan dogu, bazan bati tarafina çevirmeniz erginlik degildir. Fakat eren o kimselerdir ki, Allah'a, ahiret gününe, meleklere, kitaba ve bütün peygamberlere iman edip, yakinligi olanlara, öksüzlere, yoksullara, yolda kalmisa, dilenenlere ve esirleri kurtarmaya seve seve mal verirler. Namazi kilarlar, zekati verirler. Bir de andlastiklari zaman sözlerini yerine getirenler, hele sikinti ve hastalik durumlarinda ve harbin siddetli zamaninda sabir ve kararlilik gösterenler var ya, iste dogru olanlar da bunlardir, korunanlar da bunlardir
Surah Al-Baqara, Verse 177
يَـٰٓأَيُّهَا ٱلَّذِينَ ءَامَنُواْ كُتِبَ عَلَيۡكُمُ ٱلۡقِصَاصُ فِي ٱلۡقَتۡلَىۖ ٱلۡحُرُّ بِٱلۡحُرِّ وَٱلۡعَبۡدُ بِٱلۡعَبۡدِ وَٱلۡأُنثَىٰ بِٱلۡأُنثَىٰۚ فَمَنۡ عُفِيَ لَهُۥ مِنۡ أَخِيهِ شَيۡءٞ فَٱتِّبَاعُۢ بِٱلۡمَعۡرُوفِ وَأَدَآءٌ إِلَيۡهِ بِإِحۡسَٰنٖۗ ذَٰلِكَ تَخۡفِيفٞ مِّن رَّبِّكُمۡ وَرَحۡمَةٞۗ فَمَنِ ٱعۡتَدَىٰ بَعۡدَ ذَٰلِكَ فَلَهُۥ عَذَابٌ أَلِيمٞ
Ey iman edenler! Öldürmede kisas size farz kilindi. Hüre hür, köleye köle, kadina kadin. Ama her kim, ölenin kardesi tarafindan bir sey karsiligi bagislanirsa, o zaman örfe uymasi, ona diyeti güzellikle ödemesi gerekir. Bu, Rabbiniz tarafindan bir hafifletme ve bir rahmettir. Her kim bunun arkasindan yine saldirirsa, artik ona aci veren bir azab vardir
Surah Al-Baqara, Verse 178
وَلَكُمۡ فِي ٱلۡقِصَاصِ حَيَوٰةٞ يَـٰٓأُوْلِي ٱلۡأَلۡبَٰبِ لَعَلَّكُمۡ تَتَّقُونَ
Ey temiz akil sahipleri! Kisasta sizin için bir hayat vardir. Ümit edilir ki, korunursunuz
Surah Al-Baqara, Verse 179
كُتِبَ عَلَيۡكُمۡ إِذَا حَضَرَ أَحَدَكُمُ ٱلۡمَوۡتُ إِن تَرَكَ خَيۡرًا ٱلۡوَصِيَّةُ لِلۡوَٰلِدَيۡنِ وَٱلۡأَقۡرَبِينَ بِٱلۡمَعۡرُوفِۖ حَقًّا عَلَى ٱلۡمُتَّقِينَ
Birinize ölüm geldigi vakit, bir hayir (bir mal) birakacaksa, babasi, anasi ve en yakin akrabasi için mesru bir surette vasiyet etmek, Allah'tan korkan kimseler üzerine yerine getirilmesi vacib bir hak olarak size farz kilindi
Surah Al-Baqara, Verse 180
فَمَنۢ بَدَّلَهُۥ بَعۡدَ مَا سَمِعَهُۥ فَإِنَّمَآ إِثۡمُهُۥ عَلَى ٱلَّذِينَ يُبَدِّلُونَهُۥٓۚ إِنَّ ٱللَّهَ سَمِيعٌ عَلِيمٞ
Simdi her kim, bunu duyduktan sonra onu degistirirse, her halde vebali, sirf o degistirenlerin boynunadir. Süphe yok ki Allah, her seyi isitir ve bilir
Surah Al-Baqara, Verse 181
فَمَنۡ خَافَ مِن مُّوصٖ جَنَفًا أَوۡ إِثۡمٗا فَأَصۡلَحَ بَيۡنَهُمۡ فَلَآ إِثۡمَ عَلَيۡهِۚ إِنَّ ٱللَّهَ غَفُورٞ رَّحِيمٞ
Her kim de vasiyet edenin, bir hata islemesinden veya bir günaha girmesinden endise eder de taraflarin arasini düzeltirse, ona bir vebal yoktur. Süphesiz ki, Allah çok bagislayicidir, çok merhamet edicidir
Surah Al-Baqara, Verse 182
يَـٰٓأَيُّهَا ٱلَّذِينَ ءَامَنُواْ كُتِبَ عَلَيۡكُمُ ٱلصِّيَامُ كَمَا كُتِبَ عَلَى ٱلَّذِينَ مِن قَبۡلِكُمۡ لَعَلَّكُمۡ تَتَّقُونَ
Ey iman edenler! Oruç, sizden öncekilere farz kilindigi gibi size de farz kilindi. Umulur ki korunursunuz
Surah Al-Baqara, Verse 183
أَيَّامٗا مَّعۡدُودَٰتٖۚ فَمَن كَانَ مِنكُم مَّرِيضًا أَوۡ عَلَىٰ سَفَرٖ فَعِدَّةٞ مِّنۡ أَيَّامٍ أُخَرَۚ وَعَلَى ٱلَّذِينَ يُطِيقُونَهُۥ فِدۡيَةٞ طَعَامُ مِسۡكِينٖۖ فَمَن تَطَوَّعَ خَيۡرٗا فَهُوَ خَيۡرٞ لَّهُۥۚ وَأَن تَصُومُواْ خَيۡرٞ لَّكُمۡ إِن كُنتُمۡ تَعۡلَمُونَ
(Size farz kilinan oruç), sayili günlerdedir. Içinizden hasta olan veya yolculukta bulunan ise, diger günlerde, tutamadigi günler sayisinca tutar. Ona dayanip kalacaklar üzerine de bir yoksulu doyuracak kadar fidye gerekir. Her kim de hayrina fidyeyi artirirsa, hakkinda daha hayirlidir. Bununla beraber, eger bilirseniz, oruç tutmaniz sizin için daha hayirlidir
Surah Al-Baqara, Verse 184
شَهۡرُ رَمَضَانَ ٱلَّذِيٓ أُنزِلَ فِيهِ ٱلۡقُرۡءَانُ هُدٗى لِّلنَّاسِ وَبَيِّنَٰتٖ مِّنَ ٱلۡهُدَىٰ وَٱلۡفُرۡقَانِۚ فَمَن شَهِدَ مِنكُمُ ٱلشَّهۡرَ فَلۡيَصُمۡهُۖ وَمَن كَانَ مَرِيضًا أَوۡ عَلَىٰ سَفَرٖ فَعِدَّةٞ مِّنۡ أَيَّامٍ أُخَرَۗ يُرِيدُ ٱللَّهُ بِكُمُ ٱلۡيُسۡرَ وَلَا يُرِيدُ بِكُمُ ٱلۡعُسۡرَ وَلِتُكۡمِلُواْ ٱلۡعِدَّةَ وَلِتُكَبِّرُواْ ٱللَّهَ عَلَىٰ مَا هَدَىٰكُمۡ وَلَعَلَّكُمۡ تَشۡكُرُونَ
O Ramazan ayi ki, insanlari irsad için, hak ile batili ayiracak olan, hidayet rehberi ve deliller halinde bulunan Kur'ân onda indirildi. Onun için sizden her kim bu aya sahit olursa onda oruç tutsun. Kim de hasta, yahut yolculukta ise tutamadigi günler sayisinca diger günlerde kaza etsin. Allah size kolaylik diler zorluk dilemez. Sayiyi tamamlamanizi, size dogru yolu gösterdiginden dolayi Allah'i tekbir etmenizi ister. Umulur ki sükredersiniz
Surah Al-Baqara, Verse 185
وَإِذَا سَأَلَكَ عِبَادِي عَنِّي فَإِنِّي قَرِيبٌۖ أُجِيبُ دَعۡوَةَ ٱلدَّاعِ إِذَا دَعَانِۖ فَلۡيَسۡتَجِيبُواْ لِي وَلۡيُؤۡمِنُواْ بِي لَعَلَّهُمۡ يَرۡشُدُونَ
Sayet kullarim, sana benden sordularsa, gerçekten ben çok yakinimdir. Bana dua edince, duacinin duasini kabul ederim. O halde onlar da benim davetime kossunlar ve bana hakkiyla iman etsinler ki, dogru yola gidebilsinler
Surah Al-Baqara, Verse 186
أُحِلَّ لَكُمۡ لَيۡلَةَ ٱلصِّيَامِ ٱلرَّفَثُ إِلَىٰ نِسَآئِكُمۡۚ هُنَّ لِبَاسٞ لَّكُمۡ وَأَنتُمۡ لِبَاسٞ لَّهُنَّۗ عَلِمَ ٱللَّهُ أَنَّكُمۡ كُنتُمۡ تَخۡتَانُونَ أَنفُسَكُمۡ فَتَابَ عَلَيۡكُمۡ وَعَفَا عَنكُمۡۖ فَٱلۡـَٰٔنَ بَٰشِرُوهُنَّ وَٱبۡتَغُواْ مَا كَتَبَ ٱللَّهُ لَكُمۡۚ وَكُلُواْ وَٱشۡرَبُواْ حَتَّىٰ يَتَبَيَّنَ لَكُمُ ٱلۡخَيۡطُ ٱلۡأَبۡيَضُ مِنَ ٱلۡخَيۡطِ ٱلۡأَسۡوَدِ مِنَ ٱلۡفَجۡرِۖ ثُمَّ أَتِمُّواْ ٱلصِّيَامَ إِلَى ٱلَّيۡلِۚ وَلَا تُبَٰشِرُوهُنَّ وَأَنتُمۡ عَٰكِفُونَ فِي ٱلۡمَسَٰجِدِۗ تِلۡكَ حُدُودُ ٱللَّهِ فَلَا تَقۡرَبُوهَاۗ كَذَٰلِكَ يُبَيِّنُ ٱللَّهُ ءَايَٰتِهِۦ لِلنَّاسِ لَعَلَّهُمۡ يَتَّقُونَ
Oruç gecesi kadinlariniza yaklasmaniz, size helâl kilindi. Onlar, sizin için bir örtü, siz de onlar için bir örtü durumundasiniz. Allah, nefsinize güvenemeyeceginizi bildigi için müracaatinizi kabul buyurdu ve sizi bagisladi. Simdi onlara yaklasin ve Allah'in sizler için yazdigini isteyin. Ta fecrin beyaz ipligi siyah iplikden size seçilinceye kadar yiyin, için. Sonra da ertesi geceye kadar orucu tam tutun. Bununla beraber siz mescitlerde îtikaf halinde iken onlara yaklasmayin. Bunlar, Allah'in sinirlaridir, sakin onlara yaklasmayin. Allah, âyetlerini insanlara böyle açikliyor ki sakinip korunsunlar
Surah Al-Baqara, Verse 187
وَلَا تَأۡكُلُوٓاْ أَمۡوَٰلَكُم بَيۡنَكُم بِٱلۡبَٰطِلِ وَتُدۡلُواْ بِهَآ إِلَى ٱلۡحُكَّامِ لِتَأۡكُلُواْ فَرِيقٗا مِّنۡ أَمۡوَٰلِ ٱلنَّاسِ بِٱلۡإِثۡمِ وَأَنتُمۡ تَعۡلَمُونَ
Bir de aranizda mallarinizi batil sebeplerle yemeyin. Insanlarin mallarindan bir kismini bile bile günah ile yemek için, o mallari hakimlere rüsvet olarak vermeyin
Surah Al-Baqara, Verse 188
۞يَسۡـَٔلُونَكَ عَنِ ٱلۡأَهِلَّةِۖ قُلۡ هِيَ مَوَٰقِيتُ لِلنَّاسِ وَٱلۡحَجِّۗ وَلَيۡسَ ٱلۡبِرُّ بِأَن تَأۡتُواْ ٱلۡبُيُوتَ مِن ظُهُورِهَا وَلَٰكِنَّ ٱلۡبِرَّ مَنِ ٱتَّقَىٰۗ وَأۡتُواْ ٱلۡبُيُوتَ مِنۡ أَبۡوَٰبِهَاۚ وَٱتَّقُواْ ٱللَّهَ لَعَلَّكُمۡ تُفۡلِحُونَ
Sana hilâllerden soruyorlar. De ki: Onlar insanlar için de, hac için de vakit ölçüleridir. Bununla beraber iyilik, evlere arkalarindan gelmeniz degildir. Fakat iyilige eren, kötülükten korunan kimsedir. Evlere kapilarindan gelin, Allah'tan korkun ki, kurtulusa eresiniz
Surah Al-Baqara, Verse 189
وَقَٰتِلُواْ فِي سَبِيلِ ٱللَّهِ ٱلَّذِينَ يُقَٰتِلُونَكُمۡ وَلَا تَعۡتَدُوٓاْۚ إِنَّ ٱللَّهَ لَا يُحِبُّ ٱلۡمُعۡتَدِينَ
Size savas açanlarla Allah yolunda çarpisin. Fakat haksiz saldirida bulunmayin. Çünkü Allah, haksiz saldirida bulunanlari sevmez
Surah Al-Baqara, Verse 190
وَٱقۡتُلُوهُمۡ حَيۡثُ ثَقِفۡتُمُوهُمۡ وَأَخۡرِجُوهُم مِّنۡ حَيۡثُ أَخۡرَجُوكُمۡۚ وَٱلۡفِتۡنَةُ أَشَدُّ مِنَ ٱلۡقَتۡلِۚ وَلَا تُقَٰتِلُوهُمۡ عِندَ ٱلۡمَسۡجِدِ ٱلۡحَرَامِ حَتَّىٰ يُقَٰتِلُوكُمۡ فِيهِۖ فَإِن قَٰتَلُوكُمۡ فَٱقۡتُلُوهُمۡۗ كَذَٰلِكَ جَزَآءُ ٱلۡكَٰفِرِينَ
Onlari nerede yakalarsaniz öldürün ve sizi çikardiklari yerden onlari çikarin. O fitne, öldürmeden daha siddetlidir. Yalniz Mescid-i Haram yaninda onlar sizinle savasmadikça siz de onlarla savasmayin. Fakat sizi öldürmeye kalkisirlarsa, hemen onlari öldürün. Kâfirlerin cezasi böyledir
Surah Al-Baqara, Verse 191
فَإِنِ ٱنتَهَوۡاْ فَإِنَّ ٱللَّهَ غَفُورٞ رَّحِيمٞ
Artik sirkten vazgeçerlerse, süphesiz ki Allah çok bagislayicidir, çok merhamet edicidir
Surah Al-Baqara, Verse 192
وَقَٰتِلُوهُمۡ حَتَّىٰ لَا تَكُونَ فِتۡنَةٞ وَيَكُونَ ٱلدِّينُ لِلَّهِۖ فَإِنِ ٱنتَهَوۡاْ فَلَا عُدۡوَٰنَ إِلَّا عَلَى ٱلظَّـٰلِمِينَ
Hem bir fitne kalmayip, din yalniz Allah'in oluncaya kadar onlarla çarpisin . Vazgeçerlerse, düsmanlik ancak zalimlere karsidir
Surah Al-Baqara, Verse 193
ٱلشَّهۡرُ ٱلۡحَرَامُ بِٱلشَّهۡرِ ٱلۡحَرَامِ وَٱلۡحُرُمَٰتُ قِصَاصٞۚ فَمَنِ ٱعۡتَدَىٰ عَلَيۡكُمۡ فَٱعۡتَدُواْ عَلَيۡهِ بِمِثۡلِ مَا ٱعۡتَدَىٰ عَلَيۡكُمۡۚ وَٱتَّقُواْ ٱللَّهَ وَٱعۡلَمُوٓاْ أَنَّ ٱللَّهَ مَعَ ٱلۡمُتَّقِينَ
Hürmetli ay hürmetli aya ve bütün hürmetler birbirine karsiliktir. O halde kim size saldirdiysa, siz de ona yaptigi saldirinin ayniyle saldirin da ileri gitmeye Allah'tan korkun ve bilin ki Allah, takva sahipleriyle beraberdir
Surah Al-Baqara, Verse 194
وَأَنفِقُواْ فِي سَبِيلِ ٱللَّهِ وَلَا تُلۡقُواْ بِأَيۡدِيكُمۡ إِلَى ٱلتَّهۡلُكَةِ وَأَحۡسِنُوٓاْۚ إِنَّ ٱللَّهَ يُحِبُّ ٱلۡمُحۡسِنِينَ
Allah yolunda mal harcayin da kendinizi ellerinizle tehlikeye birakmayin ve güzel hareket edin. Çünkü Allah güzellik ve iyilik edenleri sever
Surah Al-Baqara, Verse 195
وَأَتِمُّواْ ٱلۡحَجَّ وَٱلۡعُمۡرَةَ لِلَّهِۚ فَإِنۡ أُحۡصِرۡتُمۡ فَمَا ٱسۡتَيۡسَرَ مِنَ ٱلۡهَدۡيِۖ وَلَا تَحۡلِقُواْ رُءُوسَكُمۡ حَتَّىٰ يَبۡلُغَ ٱلۡهَدۡيُ مَحِلَّهُۥۚ فَمَن كَانَ مِنكُم مَّرِيضًا أَوۡ بِهِۦٓ أَذٗى مِّن رَّأۡسِهِۦ فَفِدۡيَةٞ مِّن صِيَامٍ أَوۡ صَدَقَةٍ أَوۡ نُسُكٖۚ فَإِذَآ أَمِنتُمۡ فَمَن تَمَتَّعَ بِٱلۡعُمۡرَةِ إِلَى ٱلۡحَجِّ فَمَا ٱسۡتَيۡسَرَ مِنَ ٱلۡهَدۡيِۚ فَمَن لَّمۡ يَجِدۡ فَصِيَامُ ثَلَٰثَةِ أَيَّامٖ فِي ٱلۡحَجِّ وَسَبۡعَةٍ إِذَا رَجَعۡتُمۡۗ تِلۡكَ عَشَرَةٞ كَامِلَةٞۗ ذَٰلِكَ لِمَن لَّمۡ يَكُنۡ أَهۡلُهُۥ حَاضِرِي ٱلۡمَسۡجِدِ ٱلۡحَرَامِۚ وَٱتَّقُواْ ٱللَّهَ وَٱعۡلَمُوٓاْ أَنَّ ٱللَّهَ شَدِيدُ ٱلۡعِقَابِ
Hac ve umreyi de Allah için tamam yapin. Eger bunlardan alikonursaniz, o zaman kolayiniza gelen bir kurban gönderin. Bununla beraber bu kurban, kesilecegi yere varincaya kadar baslarinizi tiras etmeyin. Içinizden hasta olana veya basindan bir rahatsizligi bulunana tiras için oruç veya sadaka yahut da kurbandan ibaret bir fidye gerekir. Engellemeden kurtuldugunuz zaman da her kim hacca kadar umre ile sevab kazanmak isterse, ona da kolayina gelen bir kurban gerekir. Bunu bulamayana ise üç gün hacda, yedi de döndügünüzde ki tam on gün oruç tutmasi lazim gelir. Bu hüküm, ailesi Mescid-i Haram civarinda oturmayanlar içindir. Allah'tan korkun ve bilin ki Allah'in azabi gerçekten çok siddetlidir
Surah Al-Baqara, Verse 196
ٱلۡحَجُّ أَشۡهُرٞ مَّعۡلُومَٰتٞۚ فَمَن فَرَضَ فِيهِنَّ ٱلۡحَجَّ فَلَا رَفَثَ وَلَا فُسُوقَ وَلَا جِدَالَ فِي ٱلۡحَجِّۗ وَمَا تَفۡعَلُواْ مِنۡ خَيۡرٖ يَعۡلَمۡهُ ٱللَّهُۗ وَتَزَوَّدُواْ فَإِنَّ خَيۡرَ ٱلزَّادِ ٱلتَّقۡوَىٰۖ وَٱتَّقُونِ يَـٰٓأُوْلِي ٱلۡأَلۡبَٰبِ
Hac, bilinen aylardadir. Her kim o aylarda hacca baslayip kendisine farz ederse; artik hacda kadina yaklasmak, günah islemek ve kavga etmek yoktur. Siz hayirdan ne islerseniz, Allah onu bilir. Kendinize azik edinin. Süphesiz ki aziklarin en hayirlisi Allah korkusudur. Ey akil sahipleri! Benden korkun
Surah Al-Baqara, Verse 197
لَيۡسَ عَلَيۡكُمۡ جُنَاحٌ أَن تَبۡتَغُواْ فَضۡلٗا مِّن رَّبِّكُمۡۚ فَإِذَآ أَفَضۡتُم مِّنۡ عَرَفَٰتٖ فَٱذۡكُرُواْ ٱللَّهَ عِندَ ٱلۡمَشۡعَرِ ٱلۡحَرَامِۖ وَٱذۡكُرُوهُ كَمَا هَدَىٰكُمۡ وَإِن كُنتُم مِّن قَبۡلِهِۦ لَمِنَ ٱلضَّآلِّينَ
Rabbinizin lütfunu istemenizde size bir günah yoktur. Arafat'tan indiginiz zaman Mes'ar-i Haram yaninda (Müzdelife'de) Allah'i zikredin. O'nu, size gösterdigi sekilde zikredin. Dogrusu siz, bundan önce gerçekten sapmislardandiniz
Surah Al-Baqara, Verse 198
ثُمَّ أَفِيضُواْ مِنۡ حَيۡثُ أَفَاضَ ٱلنَّاسُ وَٱسۡتَغۡفِرُواْ ٱللَّهَۚ إِنَّ ٱللَّهَ غَفُورٞ رَّحِيمٞ
Sonra insanlarin akip geldigi yerden siz de akip gelin. Allah'tan bagislanmanizi isteyin. Çünkü Allah çok bagislayicidir, çok merhamet edicidir
Surah Al-Baqara, Verse 199
فَإِذَا قَضَيۡتُم مَّنَٰسِكَكُمۡ فَٱذۡكُرُواْ ٱللَّهَ كَذِكۡرِكُمۡ ءَابَآءَكُمۡ أَوۡ أَشَدَّ ذِكۡرٗاۗ فَمِنَ ٱلنَّاسِ مَن يَقُولُ رَبَّنَآ ءَاتِنَا فِي ٱلدُّنۡيَا وَمَا لَهُۥ فِي ٱلۡأٓخِرَةِ مِنۡ خَلَٰقٖ
Nihayet hac ibadetlerinizi bitirdiginiz zaman, önceleri babalarinizi andiginiz gibi, hatta daha kuvvetli bir anisla Allah'i anin. Insanlardan kimisi: "Ey Rabbimiz! Bize dünyada ver!" der. Onun için ahirette hiçbir kismet yoktur
Surah Al-Baqara, Verse 200
وَمِنۡهُم مَّن يَقُولُ رَبَّنَآ ءَاتِنَا فِي ٱلدُّنۡيَا حَسَنَةٗ وَفِي ٱلۡأٓخِرَةِ حَسَنَةٗ وَقِنَا عَذَابَ ٱلنَّارِ
Yine onlardan: "Ey Rabbimiz! Bize dünyada bir güzellik ve ahirette de bir güzellik ver ve bizi ates azabindan koru!" diyenler vardir
Surah Al-Baqara, Verse 201
أُوْلَـٰٓئِكَ لَهُمۡ نَصِيبٞ مِّمَّا كَسَبُواْۚ وَٱللَّهُ سَرِيعُ ٱلۡحِسَابِ
Iste onlar için, kazandiklarindan bir nasib vardir. Allah, hesabi çok çabuk görür
Surah Al-Baqara, Verse 202
۞وَٱذۡكُرُواْ ٱللَّهَ فِيٓ أَيَّامٖ مَّعۡدُودَٰتٖۚ فَمَن تَعَجَّلَ فِي يَوۡمَيۡنِ فَلَآ إِثۡمَ عَلَيۡهِ وَمَن تَأَخَّرَ فَلَآ إِثۡمَ عَلَيۡهِۖ لِمَنِ ٱتَّقَىٰۗ وَٱتَّقُواْ ٱللَّهَ وَٱعۡلَمُوٓاْ أَنَّكُمۡ إِلَيۡهِ تُحۡشَرُونَ
Bir de sayili günlerde Allah'i zikredin (tekbir alin). Bunlardan kim iki gün içinde (Mina'dan) dönmek için acele ederse ona günah yoktur. Kim geri kalirsa ona da günah yoktur. Ama bu, takva sahipleri içindir. Allah'tan korkun ve bilin ki, siz ancak O'nun huzuruna varip toplanacaksiniz
Surah Al-Baqara, Verse 203
وَمِنَ ٱلنَّاسِ مَن يُعۡجِبُكَ قَوۡلُهُۥ فِي ٱلۡحَيَوٰةِ ٱلدُّنۡيَا وَيُشۡهِدُ ٱللَّهَ عَلَىٰ مَا فِي قَلۡبِهِۦ وَهُوَ أَلَدُّ ٱلۡخِصَامِ
Insanlardan kimi de vardir ki, dünya hayati hakkindaki sözleri senin hosuna gider ve o kalbindekine Allah'i sahit tutar. Halbuki O, Islâm düsmanlarinin en yamanidir
Surah Al-Baqara, Verse 204
وَإِذَا تَوَلَّىٰ سَعَىٰ فِي ٱلۡأَرۡضِ لِيُفۡسِدَ فِيهَا وَيُهۡلِكَ ٱلۡحَرۡثَ وَٱلنَّسۡلَۚ وَٱللَّهُ لَا يُحِبُّ ٱلۡفَسَادَ
Is basina geçti mi yeryüzünde bozgunculuk çikarmak, ekini ve nesli helak etmek için kosar. Allah ise bozgunculugu sevmez
Surah Al-Baqara, Verse 205
وَإِذَا قِيلَ لَهُ ٱتَّقِ ٱللَّهَ أَخَذَتۡهُ ٱلۡعِزَّةُ بِٱلۡإِثۡمِۚ فَحَسۡبُهُۥ جَهَنَّمُۖ وَلَبِئۡسَ ٱلۡمِهَادُ
Ona: "Allah'tan kork!" dendigi zaman da kendisini onuru (gururu) günah islemeye sevkeder. Cehennem de onun hakkindan gelir. O ne kötü bir yataktir
Surah Al-Baqara, Verse 206
وَمِنَ ٱلنَّاسِ مَن يَشۡرِي نَفۡسَهُ ٱبۡتِغَآءَ مَرۡضَاتِ ٱللَّهِۚ وَٱللَّهُ رَءُوفُۢ بِٱلۡعِبَادِ
Yine insanlardan kimi de vardir ki, Allah'in rizasina ermek için kendini feda eder. Allah ise kullarina çok merhametlidir
Surah Al-Baqara, Verse 207
يَـٰٓأَيُّهَا ٱلَّذِينَ ءَامَنُواْ ٱدۡخُلُواْ فِي ٱلسِّلۡمِ كَآفَّةٗ وَلَا تَتَّبِعُواْ خُطُوَٰتِ ٱلشَّيۡطَٰنِۚ إِنَّهُۥ لَكُمۡ عَدُوّٞ مُّبِينٞ
Ey iman edenler! Hepiniz baris ve selamete girin de seytanin adimlarina uymayin. Çünkü o sizin aranizi açan belli bir düsmandir
Surah Al-Baqara, Verse 208
فَإِن زَلَلۡتُم مِّنۢ بَعۡدِ مَا جَآءَتۡكُمُ ٱلۡبَيِّنَٰتُ فَٱعۡلَمُوٓاْ أَنَّ ٱللَّهَ عَزِيزٌ حَكِيمٌ
Size bunca deliller geldikten sonra yine kayarsaniz, iyi bilin ki, Allah çok güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir
Surah Al-Baqara, Verse 209
هَلۡ يَنظُرُونَ إِلَّآ أَن يَأۡتِيَهُمُ ٱللَّهُ فِي ظُلَلٖ مِّنَ ٱلۡغَمَامِ وَٱلۡمَلَـٰٓئِكَةُ وَقُضِيَ ٱلۡأَمۡرُۚ وَإِلَى ٱللَّهِ تُرۡجَعُ ٱلۡأُمُورُ
Onlar sadece gözetiyorlar ki, Allah, buluttan gölgelikler içinde meleklerle birlikte geliversin de is bitiriliversin. Halbuki bütün isler Allah'a döndürülüp götürülür
Surah Al-Baqara, Verse 210
سَلۡ بَنِيٓ إِسۡرَـٰٓءِيلَ كَمۡ ءَاتَيۡنَٰهُم مِّنۡ ءَايَةِۭ بَيِّنَةٖۗ وَمَن يُبَدِّلۡ نِعۡمَةَ ٱللَّهِ مِنۢ بَعۡدِ مَا جَآءَتۡهُ فَإِنَّ ٱللَّهَ شَدِيدُ ٱلۡعِقَابِ
Israilogullarina sor: Biz onlara ne kadar açik âyetler vermistik. Fakat Allah'in nimetini her kim kendisine geldikten sonra degistirirse, süphe yok ki, Allah'in azabi çok siddetlidir
Surah Al-Baqara, Verse 211
زُيِّنَ لِلَّذِينَ كَفَرُواْ ٱلۡحَيَوٰةُ ٱلدُّنۡيَا وَيَسۡخَرُونَ مِنَ ٱلَّذِينَ ءَامَنُواْۘ وَٱلَّذِينَ ٱتَّقَوۡاْ فَوۡقَهُمۡ يَوۡمَ ٱلۡقِيَٰمَةِۗ وَٱللَّهُ يَرۡزُقُ مَن يَشَآءُ بِغَيۡرِ حِسَابٖ
Dünya hayati, inkar edenler için bezendi. (Onlar), iman edenlerle egleniyorlar. Halbuki takva sahibi olan o müminler, kiyamet günü onlarin üstündedir. Allah diledigine hesapsiz rizik verir
Surah Al-Baqara, Verse 212
كَانَ ٱلنَّاسُ أُمَّةٗ وَٰحِدَةٗ فَبَعَثَ ٱللَّهُ ٱلنَّبِيِّـۧنَ مُبَشِّرِينَ وَمُنذِرِينَ وَأَنزَلَ مَعَهُمُ ٱلۡكِتَٰبَ بِٱلۡحَقِّ لِيَحۡكُمَ بَيۡنَ ٱلنَّاسِ فِيمَا ٱخۡتَلَفُواْ فِيهِۚ وَمَا ٱخۡتَلَفَ فِيهِ إِلَّا ٱلَّذِينَ أُوتُوهُ مِنۢ بَعۡدِ مَا جَآءَتۡهُمُ ٱلۡبَيِّنَٰتُ بَغۡيَۢا بَيۡنَهُمۡۖ فَهَدَى ٱللَّهُ ٱلَّذِينَ ءَامَنُواْ لِمَا ٱخۡتَلَفُواْ فِيهِ مِنَ ٱلۡحَقِّ بِإِذۡنِهِۦۗ وَٱللَّهُ يَهۡدِي مَن يَشَآءُ إِلَىٰ صِرَٰطٖ مُّسۡتَقِيمٍ
Insanlar tek bir ümmetti. Ayrilmalari üzerine Allah, rahmetinin müjdecileri ve azabinin habercileri olmak üzere peygamberler gönderdi ve beraberlerinde hak ile ilgili kitap indirdi ki, insanlarin, aralarinda ihtilaf ettikleri seyler hakkinda hakem olsun. Bunda da sirf o kitap verilenler, kendilerine bunca deliller geldikten sonra tuttular, aralarindaki hirs ve kiskançlik yüzünden anlasmazliga düstüler. Bunun üzerine Allah kendi izniyle, iman edenleri, onlarin hakkinda anlasmazliga düstükleri hakka, ulastirdi. Allah, diledigini dogru yola iletir
Surah Al-Baqara, Verse 213
أَمۡ حَسِبۡتُمۡ أَن تَدۡخُلُواْ ٱلۡجَنَّةَ وَلَمَّا يَأۡتِكُم مَّثَلُ ٱلَّذِينَ خَلَوۡاْ مِن قَبۡلِكُمۖ مَّسَّتۡهُمُ ٱلۡبَأۡسَآءُ وَٱلضَّرَّآءُ وَزُلۡزِلُواْ حَتَّىٰ يَقُولَ ٱلرَّسُولُ وَٱلَّذِينَ ءَامَنُواْ مَعَهُۥ مَتَىٰ نَصۡرُ ٱللَّهِۗ أَلَآ إِنَّ نَصۡرَ ٱللَّهِ قَرِيبٞ
Yoksa siz, kendinizden önce gelip geçenlerin hali (ugradiklari sikintilar) basiniza gelmeden cennete girivereceginizi mi sandiniz? Onlara öyle yoksulluklar, öyle sikintilar dokundu ve öyle sarsildilar ki, hatta peygamber ve beraberinde iman edenler: "Allah'in yardimi ne zaman?" derlerdi. Bak iste! Gerçekten Allah'in yardimi yakindir
Surah Al-Baqara, Verse 214
يَسۡـَٔلُونَكَ مَاذَا يُنفِقُونَۖ قُلۡ مَآ أَنفَقۡتُم مِّنۡ خَيۡرٖ فَلِلۡوَٰلِدَيۡنِ وَٱلۡأَقۡرَبِينَ وَٱلۡيَتَٰمَىٰ وَٱلۡمَسَٰكِينِ وَٱبۡنِ ٱلسَّبِيلِۗ وَمَا تَفۡعَلُواْ مِنۡ خَيۡرٖ فَإِنَّ ٱللَّهَ بِهِۦ عَلِيمٞ
Ey Muhammed! Sana nereye infak edeceklerini soruyorlar. De ki: Hayir olarak verdiginiz nafaka, ana baba, yakinlar, öksüzler, yoksullar ve yolda kalmislar içindir. Hayir olarak daha ne yaparsaniz herhalde Allah onu bilir
Surah Al-Baqara, Verse 215
كُتِبَ عَلَيۡكُمُ ٱلۡقِتَالُ وَهُوَ كُرۡهٞ لَّكُمۡۖ وَعَسَىٰٓ أَن تَكۡرَهُواْ شَيۡـٔٗا وَهُوَ خَيۡرٞ لَّكُمۡۖ وَعَسَىٰٓ أَن تُحِبُّواْ شَيۡـٔٗا وَهُوَ شَرّٞ لَّكُمۡۚ وَٱللَّهُ يَعۡلَمُ وَأَنتُمۡ لَا تَعۡلَمُونَ
Savas size farz kilindi, gerçi o size hos gelmez. Olabilir ki siz, bir seyden hoslanmazsiniz; oysa ki o sizin için bir hayirdir. Yine olabilir ki, siz bir seyi seversiniz, oysaki o sizin için bir kötülüktür. Allah bilir, siz bilmezsiniz
Surah Al-Baqara, Verse 216
يَسۡـَٔلُونَكَ عَنِ ٱلشَّهۡرِ ٱلۡحَرَامِ قِتَالٖ فِيهِۖ قُلۡ قِتَالٞ فِيهِ كَبِيرٞۚ وَصَدٌّ عَن سَبِيلِ ٱللَّهِ وَكُفۡرُۢ بِهِۦ وَٱلۡمَسۡجِدِ ٱلۡحَرَامِ وَإِخۡرَاجُ أَهۡلِهِۦ مِنۡهُ أَكۡبَرُ عِندَ ٱللَّهِۚ وَٱلۡفِتۡنَةُ أَكۡبَرُ مِنَ ٱلۡقَتۡلِۗ وَلَا يَزَالُونَ يُقَٰتِلُونَكُمۡ حَتَّىٰ يَرُدُّوكُمۡ عَن دِينِكُمۡ إِنِ ٱسۡتَطَٰعُواْۚ وَمَن يَرۡتَدِدۡ مِنكُمۡ عَن دِينِهِۦ فَيَمُتۡ وَهُوَ كَافِرٞ فَأُوْلَـٰٓئِكَ حَبِطَتۡ أَعۡمَٰلُهُمۡ فِي ٱلدُّنۡيَا وَٱلۡأٓخِرَةِۖ وَأُوْلَـٰٓئِكَ أَصۡحَٰبُ ٱلنَّارِۖ هُمۡ فِيهَا خَٰلِدُونَ
Ey Muhammed! Sana haram aydan ve o ayda savasmaktan soruyorlar. De ki: O ayda savasmak, büyük bir günahtir. Bununla beraber Allah yolundan alikoymak, O'nu inkar etmek, insanlari, Mescid-i Haram'dan menetmek ve halkini oradan çikarmak, Allah yaninda daha büyük bir günahtir ve fitne, öldürmekten daha büyük bir vebaldir. Onlar, güçleri yeterse, sizi dininizden döndürmek için sizinle savasmaktan hiçbir zaman geri durmazlar. Sizden de her kim, dininden döner ve kâfir olarak can verirse artik onlarin bütün amelleri, dünyada ve ahirette bosa gitmistir. Iste onlar, cehennemliklerdir. Onlar orada ebedi olarak kalacaklardir
Surah Al-Baqara, Verse 217
إِنَّ ٱلَّذِينَ ءَامَنُواْ وَٱلَّذِينَ هَاجَرُواْ وَجَٰهَدُواْ فِي سَبِيلِ ٱللَّهِ أُوْلَـٰٓئِكَ يَرۡجُونَ رَحۡمَتَ ٱللَّهِۚ وَٱللَّهُ غَفُورٞ رَّحِيمٞ
Süphesiz ki iman edenlere, Allah yolunda hicret edip, cihad edenlere gelince, iste onlar, Allah'in rahmetini umarlar. Allah, çok bagislayicidir, çok merhamet edicidir
Surah Al-Baqara, Verse 218
۞يَسۡـَٔلُونَكَ عَنِ ٱلۡخَمۡرِ وَٱلۡمَيۡسِرِۖ قُلۡ فِيهِمَآ إِثۡمٞ كَبِيرٞ وَمَنَٰفِعُ لِلنَّاسِ وَإِثۡمُهُمَآ أَكۡبَرُ مِن نَّفۡعِهِمَاۗ وَيَسۡـَٔلُونَكَ مَاذَا يُنفِقُونَۖ قُلِ ٱلۡعَفۡوَۗ كَذَٰلِكَ يُبَيِّنُ ٱللَّهُ لَكُمُ ٱلۡأٓيَٰتِ لَعَلَّكُمۡ تَتَفَكَّرُونَ
Ey Muhammed! Sana sarap ve kumardan soruyorlar. De ki: Bu ikisinde büyük bir günah, bir de insanlar için bazi menfaatler vardir. Fakat günahlari, menfaatlerinden daha büyüktür. Yine sana neyi infak edeceklerini soruyorlar. De ki: Ihtiyaçtan fazlasini infak edin. Iste böylece Allah, size âyetlerini açikliyor. Umulur ki siz düsünürsünüz
Surah Al-Baqara, Verse 219
فِي ٱلدُّنۡيَا وَٱلۡأٓخِرَةِۗ وَيَسۡـَٔلُونَكَ عَنِ ٱلۡيَتَٰمَىٰۖ قُلۡ إِصۡلَاحٞ لَّهُمۡ خَيۡرٞۖ وَإِن تُخَالِطُوهُمۡ فَإِخۡوَٰنُكُمۡۚ وَٱللَّهُ يَعۡلَمُ ٱلۡمُفۡسِدَ مِنَ ٱلۡمُصۡلِحِۚ وَلَوۡ شَآءَ ٱللَّهُ لَأَعۡنَتَكُمۡۚ إِنَّ ٱللَّهَ عَزِيزٌ حَكِيمٞ
Dünya ve ahiret hakkinda (düsünürsünüz.) Sana bir de yetimlerden soruyorlar. De ki: Onlar hakkinda yapacaginiz bir islah, islerine karismamaktan daha hayirlidir. Eger onlara karisirsaniz, onlar sizin kardeslerinizdir. Allah, bozguncuyla islah ediciyi bilir, birbirinden ayird eder. Eger Allah dileseydi, sizi zora kosardi. Süphesiz ki Allah çok güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir
Surah Al-Baqara, Verse 220
وَلَا تَنكِحُواْ ٱلۡمُشۡرِكَٰتِ حَتَّىٰ يُؤۡمِنَّۚ وَلَأَمَةٞ مُّؤۡمِنَةٌ خَيۡرٞ مِّن مُّشۡرِكَةٖ وَلَوۡ أَعۡجَبَتۡكُمۡۗ وَلَا تُنكِحُواْ ٱلۡمُشۡرِكِينَ حَتَّىٰ يُؤۡمِنُواْۚ وَلَعَبۡدٞ مُّؤۡمِنٌ خَيۡرٞ مِّن مُّشۡرِكٖ وَلَوۡ أَعۡجَبَكُمۡۗ أُوْلَـٰٓئِكَ يَدۡعُونَ إِلَى ٱلنَّارِۖ وَٱللَّهُ يَدۡعُوٓاْ إِلَى ٱلۡجَنَّةِ وَٱلۡمَغۡفِرَةِ بِإِذۡنِهِۦۖ وَيُبَيِّنُ ءَايَٰتِهِۦ لِلنَّاسِ لَعَلَّهُمۡ يَتَذَكَّرُونَ
Müsrik kadinlari, iman etmedikçe nikâhlamayin. Bir müsrik kadin, sizin hosunuza gitse bile, iman etmis olan bir cariye herhalde ondan daha hayirlidir. Müsrik erkeklere de mümin kadinlari nikâh ettirmeyin. Bir müsrik, sizin hosunuza gitse bile, mümin bir köle elbette ondan daha hayirlidir. Onlar sizi atese davet ederler, Allah ise, kendi izniyle cennete ve magfirete davet ediyor ve âyetlerini insanlara açikliyor. Umulur ki onlar hatirda tutup, ögüt alirlar
Surah Al-Baqara, Verse 221
وَيَسۡـَٔلُونَكَ عَنِ ٱلۡمَحِيضِۖ قُلۡ هُوَ أَذٗى فَٱعۡتَزِلُواْ ٱلنِّسَآءَ فِي ٱلۡمَحِيضِ وَلَا تَقۡرَبُوهُنَّ حَتَّىٰ يَطۡهُرۡنَۖ فَإِذَا تَطَهَّرۡنَ فَأۡتُوهُنَّ مِنۡ حَيۡثُ أَمَرَكُمُ ٱللَّهُۚ إِنَّ ٱللَّهَ يُحِبُّ ٱلتَّوَّـٰبِينَ وَيُحِبُّ ٱلۡمُتَطَهِّرِينَ
Ey Muhammed! Sana kadinlarin ay basi halinden de soruyorlar. De ki: O bir eziyettir Onun için ay basi halinde olduklari zaman kadinlardan çekilin ve temizleninceye kadar onlara yaklasmayin. Iyice temizlendikleri zaman ise Allah'in emrettigi yerden onlara varin, yaklasin Süphesiz ki Allah çok tövbe edenleri de sever, çok temizlenenleri de sever
Surah Al-Baqara, Verse 222
نِسَآؤُكُمۡ حَرۡثٞ لَّكُمۡ فَأۡتُواْ حَرۡثَكُمۡ أَنَّىٰ شِئۡتُمۡۖ وَقَدِّمُواْ لِأَنفُسِكُمۡۚ وَٱتَّقُواْ ٱللَّهَ وَٱعۡلَمُوٓاْ أَنَّكُم مُّلَٰقُوهُۗ وَبَشِّرِ ٱلۡمُؤۡمِنِينَ
Kadinlariniz, sizin için bir tarladir. O halde tarlaniza dilediginiz gibi varin ve kendiniz için ileriye hazirlik yapin. Allah'tan korkun ve bilin ki siz mutlaka O'nun huzuruna varacaksiniz. Ey Muhammed, müminleri müjdele
Surah Al-Baqara, Verse 223
وَلَا تَجۡعَلُواْ ٱللَّهَ عُرۡضَةٗ لِّأَيۡمَٰنِكُمۡ أَن تَبَرُّواْ وَتَتَّقُواْ وَتُصۡلِحُواْ بَيۡنَ ٱلنَّاسِۚ وَٱللَّهُ سَمِيعٌ عَلِيمٞ
Sözünüzde durmaniz, kötülükten sakinmaniz ve insanlarin arasini düzeltmeniz için, Allah'i yeminlerinize hedef veya siper edip durmayin. Allah, her seyi isitir ve bilir
Surah Al-Baqara, Verse 224
لَّا يُؤَاخِذُكُمُ ٱللَّهُ بِٱللَّغۡوِ فِيٓ أَيۡمَٰنِكُمۡ وَلَٰكِن يُؤَاخِذُكُم بِمَا كَسَبَتۡ قُلُوبُكُمۡۗ وَٱللَّهُ غَفُورٌ حَلِيمٞ
Allah, sizi yeminlerinizde bilmeyerek ettiginiz lagiv (herhangi bir kasit olmadan, kanaate göre yanlis yere yapilan yemin)dan sorumlu tutmaz. Fakat kalbinizin kazandigi yalan yere yapilan yeminden sorumlu tutar. Allah çok bagislayicidir, çok halimdir
Surah Al-Baqara, Verse 225
لِّلَّذِينَ يُؤۡلُونَ مِن نِّسَآئِهِمۡ تَرَبُّصُ أَرۡبَعَةِ أَشۡهُرٖۖ فَإِن فَآءُو فَإِنَّ ٱللَّهَ غَفُورٞ رَّحِيمٞ
Kadinlarindan îlâ edenler (onlara yaklasmamaya yemin edenler) için dört ay beklemek vardir. Eger bu yeminlerinden dönerlerse, süphesiz ki Allah çok bagislayicidir, çok merhamet edicidir
Surah Al-Baqara, Verse 226
وَإِنۡ عَزَمُواْ ٱلطَّلَٰقَ فَإِنَّ ٱللَّهَ سَمِيعٌ عَلِيمٞ
Yok eger bosamaya karar vermislerse, süphesiz ki Allah söylediklerini isitir, kurduklarini bilir
Surah Al-Baqara, Verse 227
وَٱلۡمُطَلَّقَٰتُ يَتَرَبَّصۡنَ بِأَنفُسِهِنَّ ثَلَٰثَةَ قُرُوٓءٖۚ وَلَا يَحِلُّ لَهُنَّ أَن يَكۡتُمۡنَ مَا خَلَقَ ٱللَّهُ فِيٓ أَرۡحَامِهِنَّ إِن كُنَّ يُؤۡمِنَّ بِٱللَّهِ وَٱلۡيَوۡمِ ٱلۡأٓخِرِۚ وَبُعُولَتُهُنَّ أَحَقُّ بِرَدِّهِنَّ فِي ذَٰلِكَ إِنۡ أَرَادُوٓاْ إِصۡلَٰحٗاۚ وَلَهُنَّ مِثۡلُ ٱلَّذِي عَلَيۡهِنَّ بِٱلۡمَعۡرُوفِۚ وَلِلرِّجَالِ عَلَيۡهِنَّ دَرَجَةٞۗ وَٱللَّهُ عَزِيزٌ حَكِيمٌ
Bosanan kadinlar, kendi kendilerine üç adet süresi beklerler ve Allah'in rahimlerinde yarattigini gizlemeleri, kendilerine helâl olmaz. Eger Allah'a ve ahiret gününe inaniyorlarsa gizlemezler. Kocalari da, barismak istedikleri takdirde o süre içersinde onlari geri almaya daha layiktirlar. O kadinlarin, üzerlerindeki mesru hak gibi, kendilerinin de haklari vardir. Yalniz erkekler için, onlarin üzerinde bir derece vardir. Allah çok güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir
Surah Al-Baqara, Verse 228
ٱلطَّلَٰقُ مَرَّتَانِۖ فَإِمۡسَاكُۢ بِمَعۡرُوفٍ أَوۡ تَسۡرِيحُۢ بِإِحۡسَٰنٖۗ وَلَا يَحِلُّ لَكُمۡ أَن تَأۡخُذُواْ مِمَّآ ءَاتَيۡتُمُوهُنَّ شَيۡـًٔا إِلَّآ أَن يَخَافَآ أَلَّا يُقِيمَا حُدُودَ ٱللَّهِۖ فَإِنۡ خِفۡتُمۡ أَلَّا يُقِيمَا حُدُودَ ٱللَّهِ فَلَا جُنَاحَ عَلَيۡهِمَا فِيمَا ٱفۡتَدَتۡ بِهِۦۗ تِلۡكَ حُدُودُ ٱللَّهِ فَلَا تَعۡتَدُوهَاۚ وَمَن يَتَعَدَّ حُدُودَ ٱللَّهِ فَأُوْلَـٰٓئِكَ هُمُ ٱلظَّـٰلِمُونَ
Bosamak (talak) iki defadir. Ondan sonrasi ya iyilikle tutmak veya güzellikle salmaktir. Onlara verdiklerinizden bir sey almaniz da size helâl olmaz. Ancak Allah'in çizdigi hudutta duramayacaklarindan korkmalari baska. Eger siz de bunlarin, Allah'in çizdigi hudutta duramayacaklarindan korkarsaniz, kadinin, ayrilmak için hakkindan vazgeçmesinde artik ikisine de günah yoktur. Iste bunlar, Allah'in çizdigi hudududur. Sakin bunlari asmayin, Her kim Allah'in hududunu asarsa, iste onlar zalimlerdir
Surah Al-Baqara, Verse 229
فَإِن طَلَّقَهَا فَلَا تَحِلُّ لَهُۥ مِنۢ بَعۡدُ حَتَّىٰ تَنكِحَ زَوۡجًا غَيۡرَهُۥۗ فَإِن طَلَّقَهَا فَلَا جُنَاحَ عَلَيۡهِمَآ أَن يَتَرَاجَعَآ إِن ظَنَّآ أَن يُقِيمَا حُدُودَ ٱللَّهِۗ وَتِلۡكَ حُدُودُ ٱللَّهِ يُبَيِّنُهَا لِقَوۡمٖ يَعۡلَمُونَ
Eger kadini bir daha bosarsa, bundan sonra artik baska bir kocaya varincaya kadar ona helâl olmaz. Eger ikinci koca da onu bosarsa, Allah'in hududunu saglam tutacaklarini ümid ettikleri takdirde öncekilerin birbirlerine dönmelerinde her ikisine de günah yoktur. Iste bunlar, Allah'in tayin ettigi hudududur. Bunlari, bilen bir kavim için açikliyor
Surah Al-Baqara, Verse 230
وَإِذَا طَلَّقۡتُمُ ٱلنِّسَآءَ فَبَلَغۡنَ أَجَلَهُنَّ فَأَمۡسِكُوهُنَّ بِمَعۡرُوفٍ أَوۡ سَرِّحُوهُنَّ بِمَعۡرُوفٖۚ وَلَا تُمۡسِكُوهُنَّ ضِرَارٗا لِّتَعۡتَدُواْۚ وَمَن يَفۡعَلۡ ذَٰلِكَ فَقَدۡ ظَلَمَ نَفۡسَهُۥۚ وَلَا تَتَّخِذُوٓاْ ءَايَٰتِ ٱللَّهِ هُزُوٗاۚ وَٱذۡكُرُواْ نِعۡمَتَ ٱللَّهِ عَلَيۡكُمۡ وَمَآ أَنزَلَ عَلَيۡكُم مِّنَ ٱلۡكِتَٰبِ وَٱلۡحِكۡمَةِ يَعِظُكُم بِهِۦۚ وَٱتَّقُواْ ٱللَّهَ وَٱعۡلَمُوٓاْ أَنَّ ٱللَّهَ بِكُلِّ شَيۡءٍ عَلِيمٞ
Kadinlari bosadiginiz zaman iddetlerini bitirdiklerinde, artik kendilerini ya iyilikle tutun veya güzellikle salin. Yoksa haklarina tecavüz için zararlarina olarak onlari tutmayin. Her kim bunu yaparsa nefsine zulmetmis olur. Sakin Allah'in âyetlerini alay konusu edinmeyin, Allah'in üzerinizdeki nimetini, size kendisiyle ögüt vermek üzere indirdigi kitap ve hikmeti hatirlayip, düsünün. Hem Allah'tan korkun ve bilin ki Allah her seyi bilir
Surah Al-Baqara, Verse 231
وَإِذَا طَلَّقۡتُمُ ٱلنِّسَآءَ فَبَلَغۡنَ أَجَلَهُنَّ فَلَا تَعۡضُلُوهُنَّ أَن يَنكِحۡنَ أَزۡوَٰجَهُنَّ إِذَا تَرَٰضَوۡاْ بَيۡنَهُم بِٱلۡمَعۡرُوفِۗ ذَٰلِكَ يُوعَظُ بِهِۦ مَن كَانَ مِنكُمۡ يُؤۡمِنُ بِٱللَّهِ وَٱلۡيَوۡمِ ٱلۡأٓخِرِۗ ذَٰلِكُمۡ أَزۡكَىٰ لَكُمۡ وَأَطۡهَرُۚ وَٱللَّهُ يَعۡلَمُ وَأَنتُمۡ لَا تَعۡلَمُونَ
Kadinlari bosadiginiz zaman iddetlerini bitirdiklerinde, aralarinda mesru bir sekilde rizalastiklari takdirde, kendilerini kocalariyla nikâhlanacaklar diye sikistirip, engellemeyin. Iste bu, içinizden Allah'a ve ahiret gününe iman edenlere verilen bir ögüttür. Bu, sizin hakkinizda daha hayirli ve daha nezihtir. Allah bilir, siz bilemezsiniz
Surah Al-Baqara, Verse 232
۞وَٱلۡوَٰلِدَٰتُ يُرۡضِعۡنَ أَوۡلَٰدَهُنَّ حَوۡلَيۡنِ كَامِلَيۡنِۖ لِمَنۡ أَرَادَ أَن يُتِمَّ ٱلرَّضَاعَةَۚ وَعَلَى ٱلۡمَوۡلُودِ لَهُۥ رِزۡقُهُنَّ وَكِسۡوَتُهُنَّ بِٱلۡمَعۡرُوفِۚ لَا تُكَلَّفُ نَفۡسٌ إِلَّا وُسۡعَهَاۚ لَا تُضَآرَّ وَٰلِدَةُۢ بِوَلَدِهَا وَلَا مَوۡلُودٞ لَّهُۥ بِوَلَدِهِۦۚ وَعَلَى ٱلۡوَارِثِ مِثۡلُ ذَٰلِكَۗ فَإِنۡ أَرَادَا فِصَالًا عَن تَرَاضٖ مِّنۡهُمَا وَتَشَاوُرٖ فَلَا جُنَاحَ عَلَيۡهِمَاۗ وَإِنۡ أَرَدتُّمۡ أَن تَسۡتَرۡضِعُوٓاْ أَوۡلَٰدَكُمۡ فَلَا جُنَاحَ عَلَيۡكُمۡ إِذَا سَلَّمۡتُم مَّآ ءَاتَيۡتُم بِٱلۡمَعۡرُوفِۗ وَٱتَّقُواْ ٱللَّهَ وَٱعۡلَمُوٓاْ أَنَّ ٱللَّهَ بِمَا تَعۡمَلُونَ بَصِيرٞ
Anneler, çocuklarini, emzirmenin tamamlanmasini isteyenler için tam iki yil emzirirler. Çocuk kendisine ait olan babaya da emzirenlerin yiyecekleri ve giyecekleri geleneklere uygun olarak bir borçtur. Bununla beraber herkes ancak gücüne göre mükellef olur. Çocugu sebebiyle bir anne de, çocugu sebebiyle bir baba da zarara sokulmasin. Varise düsen de yine ayni borçtur. Eger ana ve baba birbirleriyle istisare edip, her ikisinin de rizasiyla çocugu memeden ayirmak isterlerse kendilerine bir günah yoktur. Eger çocuklarinizi baskalarina emzirtmek isterseniz vereceginizi güzel güzel verdikten sonra bunda da size bir günah yoktur. Bununla beraber Allah'tan korkun ve bilin ki, Allah yaptiklarinizi görür
Surah Al-Baqara, Verse 233
وَٱلَّذِينَ يُتَوَفَّوۡنَ مِنكُمۡ وَيَذَرُونَ أَزۡوَٰجٗا يَتَرَبَّصۡنَ بِأَنفُسِهِنَّ أَرۡبَعَةَ أَشۡهُرٖ وَعَشۡرٗاۖ فَإِذَا بَلَغۡنَ أَجَلَهُنَّ فَلَا جُنَاحَ عَلَيۡكُمۡ فِيمَا فَعَلۡنَ فِيٓ أَنفُسِهِنَّ بِٱلۡمَعۡرُوفِۗ وَٱللَّهُ بِمَا تَعۡمَلُونَ خَبِيرٞ
Içinizden vefat edip de geride esler birakan kimselerin hanimlari, kendi baslarina dört ay on gün beklerler. Iddet (bekleme) sürelerini bitirdikleri zaman, artik kendileri hakkinda mesru bir sekilde yapacaklari hareketten size bir günah yoktur. Allah, yaptiklarinizdan haberdardir
Surah Al-Baqara, Verse 234
وَلَا جُنَاحَ عَلَيۡكُمۡ فِيمَا عَرَّضۡتُم بِهِۦ مِنۡ خِطۡبَةِ ٱلنِّسَآءِ أَوۡ أَكۡنَنتُمۡ فِيٓ أَنفُسِكُمۡۚ عَلِمَ ٱللَّهُ أَنَّكُمۡ سَتَذۡكُرُونَهُنَّ وَلَٰكِن لَّا تُوَاعِدُوهُنَّ سِرًّا إِلَّآ أَن تَقُولُواْ قَوۡلٗا مَّعۡرُوفٗاۚ وَلَا تَعۡزِمُواْ عُقۡدَةَ ٱلنِّكَاحِ حَتَّىٰ يَبۡلُغَ ٱلۡكِتَٰبُ أَجَلَهُۥۚ وَٱعۡلَمُوٓاْ أَنَّ ٱللَّهَ يَعۡلَمُ مَا فِيٓ أَنفُسِكُمۡ فَٱحۡذَرُوهُۚ وَٱعۡلَمُوٓاْ أَنَّ ٱللَّهَ غَفُورٌ حَلِيمٞ
Böyle kadinlara evlenme isteginizi üstü kapali biçimde çitlatmanizda veya gönlünüzde tutmanizda size bir vebal yoktur. Allah biliyor ki siz onlari mutlaka anacaksiniz. Fakat mesru bir söz söylemekten baska bir sekilde kendileriyle gizlice sözlesmeyin. Farz olan iddet sona erinceye kadar da nikâh akdine azmetmeyin (kesin karar vermeyin). Bilin ki Allah gönlünüzdekini bilir. Öyle ise O'nun azabindan sakinin. Yine bilin ki Allah çok bagislayicidir, çok yumusaktir
Surah Al-Baqara, Verse 235
لَّا جُنَاحَ عَلَيۡكُمۡ إِن طَلَّقۡتُمُ ٱلنِّسَآءَ مَا لَمۡ تَمَسُّوهُنَّ أَوۡ تَفۡرِضُواْ لَهُنَّ فَرِيضَةٗۚ وَمَتِّعُوهُنَّ عَلَى ٱلۡمُوسِعِ قَدَرُهُۥ وَعَلَى ٱلۡمُقۡتِرِ قَدَرُهُۥ مَتَٰعَۢا بِٱلۡمَعۡرُوفِۖ حَقًّا عَلَى ٱلۡمُحۡسِنِينَ
Eger kadinlari, kendilerine dokunmadan veya onlara bir mehir takdir etmeden bosarsaniz (bunda) size bir vebal yoktur. Su kadar ki onlara (mal verip) faydalandirin. Eli genis olan hâline göre, eli dar olan da haline göre ve güzellikle faydalandirmalidir. Bu, iyilik yapanlar üzerine bir borçtur
Surah Al-Baqara, Verse 236
وَإِن طَلَّقۡتُمُوهُنَّ مِن قَبۡلِ أَن تَمَسُّوهُنَّ وَقَدۡ فَرَضۡتُمۡ لَهُنَّ فَرِيضَةٗ فَنِصۡفُ مَا فَرَضۡتُمۡ إِلَّآ أَن يَعۡفُونَ أَوۡ يَعۡفُوَاْ ٱلَّذِي بِيَدِهِۦ عُقۡدَةُ ٱلنِّكَاحِۚ وَأَن تَعۡفُوٓاْ أَقۡرَبُ لِلتَّقۡوَىٰۚ وَلَا تَنسَوُاْ ٱلۡفَضۡلَ بَيۡنَكُمۡۚ إِنَّ ٱللَّهَ بِمَا تَعۡمَلُونَ بَصِيرٌ
Eger onlari, kendilerine dokunmadan önce bosar ve mehri de kesmis bulunursaniz, o zaman borç, o kestiginiz miktarin yarisidir. Ancak kadinlar veya nikâh akdini elinde bulunduran kimse bagislarsa baska. Ey erkekler! sizin bagislamaniz ise takvaya daha yakindir. Aranizdaki fazileti unutmayin süphesiz ki Allah, her ne yaparsaniz hakkiyle görür
Surah Al-Baqara, Verse 237
حَٰفِظُواْ عَلَى ٱلصَّلَوَٰتِ وَٱلصَّلَوٰةِ ٱلۡوُسۡطَىٰ وَقُومُواْ لِلَّهِ قَٰنِتِينَ
Namazlara ve orta namaza devam edin ve Allah için boyun egerek kalkip namaza durun
Surah Al-Baqara, Verse 238
فَإِنۡ خِفۡتُمۡ فَرِجَالًا أَوۡ رُكۡبَانٗاۖ فَإِذَآ أَمِنتُمۡ فَٱذۡكُرُواْ ٱللَّهَ كَمَا عَلَّمَكُم مَّا لَمۡ تَكُونُواْ تَعۡلَمُونَ
Eger bir korku hâlindeyseniz, yaya veya binekli olarak giderken kilin, (korkudan) emin oldugunuz zaman da böyle bilmediginiz seyleri size ögrettigi sekilde Allah'i zikredin (namazlarinizi yine her zamanki gibi husû ile kilin)
Surah Al-Baqara, Verse 239
وَٱلَّذِينَ يُتَوَفَّوۡنَ مِنكُمۡ وَيَذَرُونَ أَزۡوَٰجٗا وَصِيَّةٗ لِّأَزۡوَٰجِهِم مَّتَٰعًا إِلَى ٱلۡحَوۡلِ غَيۡرَ إِخۡرَاجٖۚ فَإِنۡ خَرَجۡنَ فَلَا جُنَاحَ عَلَيۡكُمۡ فِي مَا فَعَلۡنَ فِيٓ أَنفُسِهِنَّ مِن مَّعۡرُوفٖۗ وَٱللَّهُ عَزِيزٌ حَكِيمٞ
Içinizden hanimlarini geride birakarak vefat edecek olanlar, esleri için senesine kadar evlerinden çikarilmaksizin kendilerine yetecek bir mali vasiyet ederler. Bununla birlikte eger kendileri çikarlarsa, kendi haklarinda yaptiklari mesru bir hareketten dolayi size bir sorumluluk yoktur. Allah çok güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir
Surah Al-Baqara, Verse 240
وَلِلۡمُطَلَّقَٰتِ مَتَٰعُۢ بِٱلۡمَعۡرُوفِۖ حَقًّا عَلَى ٱلۡمُتَّقِينَ
Bosanmis kadinlar için de mesru ve gelenege uygun sekilde bir meta'(intifa hakki) vardir ki verilmesi, Allah'tan korkanlar üzerine bir borçtur
Surah Al-Baqara, Verse 241
كَذَٰلِكَ يُبَيِّنُ ٱللَّهُ لَكُمۡ ءَايَٰتِهِۦ لَعَلَّكُمۡ تَعۡقِلُونَ
Iste akillariniz ersin diye, Allah size âyetlerini böylece açikliyor
Surah Al-Baqara, Verse 242
۞أَلَمۡ تَرَ إِلَى ٱلَّذِينَ خَرَجُواْ مِن دِيَٰرِهِمۡ وَهُمۡ أُلُوفٌ حَذَرَ ٱلۡمَوۡتِ فَقَالَ لَهُمُ ٱللَّهُ مُوتُواْ ثُمَّ أَحۡيَٰهُمۡۚ إِنَّ ٱللَّهَ لَذُو فَضۡلٍ عَلَى ٱلنَّاسِ وَلَٰكِنَّ أَكۡثَرَ ٱلنَّاسِ لَا يَشۡكُرُونَ
Görmedin mi o kimseleri ki kendileri binlerce kisi iken ölüm korkusuyla yurtlarindan çiktilar. Allah da kendilerine "ölün!" dedi, sonra da onlara bir hayat verdi. Süphesiz ki Allah, insanlara karsi bir lütuf sahibidir. Fakat insanlarin pek çoklari sükretmezler
Surah Al-Baqara, Verse 243
وَقَٰتِلُواْ فِي سَبِيلِ ٱللَّهِ وَٱعۡلَمُوٓاْ أَنَّ ٱللَّهَ سَمِيعٌ عَلِيمٞ
O halde Allah yolunda çarpisin ve bilin ki Allah, her seyi isitir ve bilir
Surah Al-Baqara, Verse 244
مَّن ذَا ٱلَّذِي يُقۡرِضُ ٱللَّهَ قَرۡضًا حَسَنٗا فَيُضَٰعِفَهُۥ لَهُۥٓ أَضۡعَافٗا كَثِيرَةٗۚ وَٱللَّهُ يَقۡبِضُ وَيَبۡصُۜطُ وَإِلَيۡهِ تُرۡجَعُونَ
Kimdir o adam ki Allah'a güzel bir ödünç versin de Allah da ona birçok katlarini ödesin. Allah darlik da verir, genislik de verir. Hepiniz de O'na döndürülüp götürüleceksiniz
Surah Al-Baqara, Verse 245
أَلَمۡ تَرَ إِلَى ٱلۡمَلَإِ مِنۢ بَنِيٓ إِسۡرَـٰٓءِيلَ مِنۢ بَعۡدِ مُوسَىٰٓ إِذۡ قَالُواْ لِنَبِيّٖ لَّهُمُ ٱبۡعَثۡ لَنَا مَلِكٗا نُّقَٰتِلۡ فِي سَبِيلِ ٱللَّهِۖ قَالَ هَلۡ عَسَيۡتُمۡ إِن كُتِبَ عَلَيۡكُمُ ٱلۡقِتَالُ أَلَّا تُقَٰتِلُواْۖ قَالُواْ وَمَا لَنَآ أَلَّا نُقَٰتِلَ فِي سَبِيلِ ٱللَّهِ وَقَدۡ أُخۡرِجۡنَا مِن دِيَٰرِنَا وَأَبۡنَآئِنَاۖ فَلَمَّا كُتِبَ عَلَيۡهِمُ ٱلۡقِتَالُ تَوَلَّوۡاْ إِلَّا قَلِيلٗا مِّنۡهُمۡۚ وَٱللَّهُ عَلِيمُۢ بِٱلظَّـٰلِمِينَ
Baksana, Israil ogullarinin Musa'dan sonra ileri gelenlerine! Hani onlar, bir peygamberlerine: "Bize bir kumandan gönder de Allah yolunda savasalim..." dediler. O da: "Size savas farz kilinirsa, acaba yapmamazlik eder misiniz?" dedi. Onlar: "Bize ne oldu da yurtlarimizdan çikarildigimiz ve çocuklarimizdan ayrildigimiz halde Allah yolunda savasmayalim?" dediler. Bunun üzerine savas kendilerine farz kilininca da onlardan pek azi hariç, yüz çevirdiler. Ama Allah, o zalimleri bilir
Surah Al-Baqara, Verse 246
وَقَالَ لَهُمۡ نَبِيُّهُمۡ إِنَّ ٱللَّهَ قَدۡ بَعَثَ لَكُمۡ طَالُوتَ مَلِكٗاۚ قَالُوٓاْ أَنَّىٰ يَكُونُ لَهُ ٱلۡمُلۡكُ عَلَيۡنَا وَنَحۡنُ أَحَقُّ بِٱلۡمُلۡكِ مِنۡهُ وَلَمۡ يُؤۡتَ سَعَةٗ مِّنَ ٱلۡمَالِۚ قَالَ إِنَّ ٱللَّهَ ٱصۡطَفَىٰهُ عَلَيۡكُمۡ وَزَادَهُۥ بَسۡطَةٗ فِي ٱلۡعِلۡمِ وَٱلۡجِسۡمِۖ وَٱللَّهُ يُؤۡتِي مُلۡكَهُۥ مَن يَشَآءُۚ وَٱللَّهُ وَٰسِعٌ عَلِيمٞ
Peygamberleri onlara: "Allah, size hükümdar olmak üzere Talût'u gönderdi." demisti. Onlar: "Ona bizim üzerimize hükümdar olmak nereden geldi? Oysa hükümdarliga biz ondan daha lâyikiz, ona maldan bir genislik, bir bolluk da verilmemistir." dediler. Peygamberleri de "Onu sizin basiniza Allah seçmis ve ona bilgi ve vücut bakimindan bir güç, bir genislik vermistir." dedi. Hem Allah, mülkünü diledigine verir. Allah'in rahmeti genistir, o her seyi bilir
Surah Al-Baqara, Verse 247
وَقَالَ لَهُمۡ نَبِيُّهُمۡ إِنَّ ءَايَةَ مُلۡكِهِۦٓ أَن يَأۡتِيَكُمُ ٱلتَّابُوتُ فِيهِ سَكِينَةٞ مِّن رَّبِّكُمۡ وَبَقِيَّةٞ مِّمَّا تَرَكَ ءَالُ مُوسَىٰ وَءَالُ هَٰرُونَ تَحۡمِلُهُ ٱلۡمَلَـٰٓئِكَةُۚ إِنَّ فِي ذَٰلِكَ لَأٓيَةٗ لَّكُمۡ إِن كُنتُم مُّؤۡمِنِينَ
Peygamberleri, onlara sunu da söylemisti: Haberiniz olsun, Onun hükümdarliginin alâmeti, size o tabutun gelmesi olacaktir ki onda Rabbinizden bir sekine (sükûnet, gönül rahatligi), Musa ve Harun ailelerinin biraktiklarindan bir bakiyye (kalinti) vardir. Onu melekler getirecektir. Eger iman etmis kimselerden iseniz, bunda sizin için kesin bir ibret, bir alâmet vardir
Surah Al-Baqara, Verse 248
فَلَمَّا فَصَلَ طَالُوتُ بِٱلۡجُنُودِ قَالَ إِنَّ ٱللَّهَ مُبۡتَلِيكُم بِنَهَرٖ فَمَن شَرِبَ مِنۡهُ فَلَيۡسَ مِنِّي وَمَن لَّمۡ يَطۡعَمۡهُ فَإِنَّهُۥ مِنِّيٓ إِلَّا مَنِ ٱغۡتَرَفَ غُرۡفَةَۢ بِيَدِهِۦۚ فَشَرِبُواْ مِنۡهُ إِلَّا قَلِيلٗا مِّنۡهُمۡۚ فَلَمَّا جَاوَزَهُۥ هُوَ وَٱلَّذِينَ ءَامَنُواْ مَعَهُۥ قَالُواْ لَا طَاقَةَ لَنَا ٱلۡيَوۡمَ بِجَالُوتَ وَجُنُودِهِۦۚ قَالَ ٱلَّذِينَ يَظُنُّونَ أَنَّهُم مُّلَٰقُواْ ٱللَّهِ كَم مِّن فِئَةٖ قَلِيلَةٍ غَلَبَتۡ فِئَةٗ كَثِيرَةَۢ بِإِذۡنِ ٱللَّهِۗ وَٱللَّهُ مَعَ ٱلصَّـٰبِرِينَ
Talut, ordu ile hareket edince dedi ki: "Allah sizi mutlaka bir nehirle imtihan edecek. Kim ondan içerse, benden degildir. Kim de onu tatmazsa, iste o bendendir. Ancak eliyle bir avuç alan baska (bu kadarina ruhsat vardir)." Derken içlerinden pek azi hariç, hepsi de varir varmaz ondan içtiler. Talut ve beraberindeki iman eden kimseler nehri geçtiklerinde. "Bizim bugün, Calut ile ordusuna karsi duracak gücümüz yok." dediler. Allah'a kavusacaklarina inanip, bilenler ise su cevabi verdiler: "Nice az topluluklar, Allah'in izniyle nice çok topluluklara galip gelmislerdir. Allah, sabirlilarla beraberdir
Surah Al-Baqara, Verse 249
وَلَمَّا بَرَزُواْ لِجَالُوتَ وَجُنُودِهِۦ قَالُواْ رَبَّنَآ أَفۡرِغۡ عَلَيۡنَا صَبۡرٗا وَثَبِّتۡ أَقۡدَامَنَا وَٱنصُرۡنَا عَلَى ٱلۡقَوۡمِ ٱلۡكَٰفِرِينَ
Calut ve ordusuna karsi savas meydanina çiktiklari zaman da söyle dediler: "Ey Rabbimiz! Üzerlerimize sabir dök, ayaklarimizi sabit tut ve kâfirler topluluguna karsi bize yardim et
Surah Al-Baqara, Verse 250
فَهَزَمُوهُم بِإِذۡنِ ٱللَّهِ وَقَتَلَ دَاوُۥدُ جَالُوتَ وَءَاتَىٰهُ ٱللَّهُ ٱلۡمُلۡكَ وَٱلۡحِكۡمَةَ وَعَلَّمَهُۥ مِمَّا يَشَآءُۗ وَلَوۡلَا دَفۡعُ ٱللَّهِ ٱلنَّاسَ بَعۡضَهُم بِبَعۡضٖ لَّفَسَدَتِ ٱلۡأَرۡضُ وَلَٰكِنَّ ٱللَّهَ ذُو فَضۡلٍ عَلَى ٱلۡعَٰلَمِينَ
Derken, Allah'in izniyle onlari tamamen bozdular. Davud, Calut'u öldürdü ve Allah, kendisine hükümdarlik ve hikmet (peygamberlik) verdi ve ona diledigi seylerden de ögretti. Eger Allah'in, insanlari birbirleriyle savmasi olmasaydi, yeryüzü mutlaka bozulur giderdi. Fakat Allah, bütün âlemlere karsi büyük bir lütuf sahibidir
Surah Al-Baqara, Verse 251
تِلۡكَ ءَايَٰتُ ٱللَّهِ نَتۡلُوهَا عَلَيۡكَ بِٱلۡحَقِّۚ وَإِنَّكَ لَمِنَ ٱلۡمُرۡسَلِينَ
Iste bunlar, Allah'in âyetleridir. Onlari sana hakkiyla okuyoruz. Süphesiz ki sen o gönderilen resullerdensin
Surah Al-Baqara, Verse 252
۞تِلۡكَ ٱلرُّسُلُ فَضَّلۡنَا بَعۡضَهُمۡ عَلَىٰ بَعۡضٖۘ مِّنۡهُم مَّن كَلَّمَ ٱللَّهُۖ وَرَفَعَ بَعۡضَهُمۡ دَرَجَٰتٖۚ وَءَاتَيۡنَا عِيسَى ٱبۡنَ مَرۡيَمَ ٱلۡبَيِّنَٰتِ وَأَيَّدۡنَٰهُ بِرُوحِ ٱلۡقُدُسِۗ وَلَوۡ شَآءَ ٱللَّهُ مَا ٱقۡتَتَلَ ٱلَّذِينَ مِنۢ بَعۡدِهِم مِّنۢ بَعۡدِ مَا جَآءَتۡهُمُ ٱلۡبَيِّنَٰتُ وَلَٰكِنِ ٱخۡتَلَفُواْ فَمِنۡهُم مَّنۡ ءَامَنَ وَمِنۡهُم مَّن كَفَرَۚ وَلَوۡ شَآءَ ٱللَّهُ مَا ٱقۡتَتَلُواْ وَلَٰكِنَّ ٱللَّهَ يَفۡعَلُ مَا يُرِيدُ
O isaret olunan resuller yok mu, biz onlarin bazisini, bazisindan üstün kildik. Içlerinden kimi var ki Allah, kendisiyle konustu, bazisini da derecelerle daha yükseklere çikardi. Biz Meryem oglu Isa'ya da o delilleri verdik ve kendisini Rûhu'l-Kudüs (Cebrail) ile kuvvetlendirdik. Eger Allah dileseydi, bunlarin arkasindaki ümmetler, kendilerine o deliller geldikten sonra birbirlerinin kanina girmezlerdi. Fakat ihtilâfa düstüler, kimi iman etti, kimi inkâr etti. Yine Allah dileseydi, birbirlerinin kanina girmezlerdi. Fakat Allah diledigini yapar
Surah Al-Baqara, Verse 253
يَـٰٓأَيُّهَا ٱلَّذِينَ ءَامَنُوٓاْ أَنفِقُواْ مِمَّا رَزَقۡنَٰكُم مِّن قَبۡلِ أَن يَأۡتِيَ يَوۡمٞ لَّا بَيۡعٞ فِيهِ وَلَا خُلَّةٞ وَلَا شَفَٰعَةٞۗ وَٱلۡكَٰفِرُونَ هُمُ ٱلظَّـٰلِمُونَ
Ey iman edenler! Kendisinde hiçbir alis verisin, hiçbir dostlugun ve hiçbir sefaatin bulunmadigi bir gün gelmeden önce, size verdigimiz riziklardan Allah yolunda harcayin. Kâfirlere gelince, onlar zalimlerdir
Surah Al-Baqara, Verse 254
ٱللَّهُ لَآ إِلَٰهَ إِلَّا هُوَ ٱلۡحَيُّ ٱلۡقَيُّومُۚ لَا تَأۡخُذُهُۥ سِنَةٞ وَلَا نَوۡمٞۚ لَّهُۥ مَا فِي ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَمَا فِي ٱلۡأَرۡضِۗ مَن ذَا ٱلَّذِي يَشۡفَعُ عِندَهُۥٓ إِلَّا بِإِذۡنِهِۦۚ يَعۡلَمُ مَا بَيۡنَ أَيۡدِيهِمۡ وَمَا خَلۡفَهُمۡۖ وَلَا يُحِيطُونَ بِشَيۡءٖ مِّنۡ عِلۡمِهِۦٓ إِلَّا بِمَا شَآءَۚ وَسِعَ كُرۡسِيُّهُ ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَٱلۡأَرۡضَۖ وَلَا يَـُٔودُهُۥ حِفۡظُهُمَاۚ وَهُوَ ٱلۡعَلِيُّ ٱلۡعَظِيمُ
Allah'tan baska hiçbir ilâh yoktur. O daima diridir (hayydir), bütün varligin idaresini yürüten (kayyum)dir. O'nu ne gaflet basar, ne de uyku. Göklerde ve yerde ne varsa hepsi O'nundur. Izni olmadan huzurunda sefaat edecek olan kimdir? O, kullarinin önlerinde ve arkalarinda ne varsa hepsini bilir. Onlar ise, O'nun diledigi kadarindan baska ilminden hiç bir sey kavrayamazlar. O'nun kürsisi, bütün gökleri ve yeri kucaklamistir. Onlarin her ikisini de görüp gözetmek O'na bir agirlik vermez. O çok yücedir, çok büyüktür
Surah Al-Baqara, Verse 255
لَآ إِكۡرَاهَ فِي ٱلدِّينِۖ قَد تَّبَيَّنَ ٱلرُّشۡدُ مِنَ ٱلۡغَيِّۚ فَمَن يَكۡفُرۡ بِٱلطَّـٰغُوتِ وَيُؤۡمِنۢ بِٱللَّهِ فَقَدِ ٱسۡتَمۡسَكَ بِٱلۡعُرۡوَةِ ٱلۡوُثۡقَىٰ لَا ٱنفِصَامَ لَهَاۗ وَٱللَّهُ سَمِيعٌ عَلِيمٌ
Dinde zorlama yoktur. Çünkü dogruluk, sapikliktan ayird edilmistir. Artik her kim tâgutu inkar edip, Allah'a inanirsa, saglam bir kulpa yapismistir ki, o hiçbir zaman kopmaz. Allah, her seyi isitir ve bilir
Surah Al-Baqara, Verse 256
ٱللَّهُ وَلِيُّ ٱلَّذِينَ ءَامَنُواْ يُخۡرِجُهُم مِّنَ ٱلظُّلُمَٰتِ إِلَى ٱلنُّورِۖ وَٱلَّذِينَ كَفَرُوٓاْ أَوۡلِيَآؤُهُمُ ٱلطَّـٰغُوتُ يُخۡرِجُونَهُم مِّنَ ٱلنُّورِ إِلَى ٱلظُّلُمَٰتِۗ أُوْلَـٰٓئِكَ أَصۡحَٰبُ ٱلنَّارِۖ هُمۡ فِيهَا خَٰلِدُونَ
Allah, iman edenlerin velisidir. Onlari karanliklardan aydinliga çikarir. Inkâr edenlerin velileri de taguttur, onlari aydinliktan karanliklara çikarirlar. Iste onlar cehennemliklerdir. Orada ebedî olarak kalirlar
Surah Al-Baqara, Verse 257
أَلَمۡ تَرَ إِلَى ٱلَّذِي حَآجَّ إِبۡرَٰهِـۧمَ فِي رَبِّهِۦٓ أَنۡ ءَاتَىٰهُ ٱللَّهُ ٱلۡمُلۡكَ إِذۡ قَالَ إِبۡرَٰهِـۧمُ رَبِّيَ ٱلَّذِي يُحۡيِۦ وَيُمِيتُ قَالَ أَنَا۠ أُحۡيِۦ وَأُمِيتُۖ قَالَ إِبۡرَٰهِـۧمُ فَإِنَّ ٱللَّهَ يَأۡتِي بِٱلشَّمۡسِ مِنَ ٱلۡمَشۡرِقِ فَأۡتِ بِهَا مِنَ ٱلۡمَغۡرِبِ فَبُهِتَ ٱلَّذِي كَفَرَۗ وَٱللَّهُ لَا يَهۡدِي ٱلۡقَوۡمَ ٱلظَّـٰلِمِينَ
Allah, kendisine hükümdarlik verdi diye, Rabbi hakkinda Ibrahim'le tartisani görmedin mi? Hani Ibrahim, ona: "Benim Rabbim odur ki, hem diriltir, hem öldürür." dedigi zaman: "Ben de diriltir ve öldürürüm." demisti. Ibrahim: "Allah günesi dogudan getiriyor, haydi sen onu batidan getir!" deyince o inkâr eden herif sasirip kaldi. Öyle ya, Allah zalimler toplulugunu dogru yola iletmez
Surah Al-Baqara, Verse 258
أَوۡ كَٱلَّذِي مَرَّ عَلَىٰ قَرۡيَةٖ وَهِيَ خَاوِيَةٌ عَلَىٰ عُرُوشِهَا قَالَ أَنَّىٰ يُحۡيِۦ هَٰذِهِ ٱللَّهُ بَعۡدَ مَوۡتِهَاۖ فَأَمَاتَهُ ٱللَّهُ مِاْئَةَ عَامٖ ثُمَّ بَعَثَهُۥۖ قَالَ كَمۡ لَبِثۡتَۖ قَالَ لَبِثۡتُ يَوۡمًا أَوۡ بَعۡضَ يَوۡمٖۖ قَالَ بَل لَّبِثۡتَ مِاْئَةَ عَامٖ فَٱنظُرۡ إِلَىٰ طَعَامِكَ وَشَرَابِكَ لَمۡ يَتَسَنَّهۡۖ وَٱنظُرۡ إِلَىٰ حِمَارِكَ وَلِنَجۡعَلَكَ ءَايَةٗ لِّلنَّاسِۖ وَٱنظُرۡ إِلَى ٱلۡعِظَامِ كَيۡفَ نُنشِزُهَا ثُمَّ نَكۡسُوهَا لَحۡمٗاۚ فَلَمَّا تَبَيَّنَ لَهُۥ قَالَ أَعۡلَمُ أَنَّ ٱللَّهَ عَلَىٰ كُلِّ شَيۡءٖ قَدِيرٞ
Yahut o kimse gibisini (görmedin mi) ki, bir sehre ugramisti, alti üstüne gelmis, ipissiz yatiyordu. "Bunu bu ölümünden sonra Allah, nerden diriltecek?" dedi. Bunun üzerine Allah onu yüz sene öldürdü, sonra diriltti, "Ne kadar kaldin?" diye sordu. O da: "Bir gün, yahut bir günden eksik kaldim." dedi. Allah buyurdu ki: "Hayir, yüz sene kaldin, öyle iken bak yiyecegine, içecegine henüz bozulmamis, hele esegine bak, hem bunlar, seni insanlara karsi kudretimizin bir isareti kilalim diyedir. Hele o kemiklere bak, onlari nasil birbirinin üzerine kaldiriyoruz? Sonra onlara nasil et giydiriyoruz?" Böylece gerçek ona açikça belli olunca: "Simdi biliyorum ki, Allah her seye kadirdir." dedi
Surah Al-Baqara, Verse 259
وَإِذۡ قَالَ إِبۡرَٰهِـۧمُ رَبِّ أَرِنِي كَيۡفَ تُحۡيِ ٱلۡمَوۡتَىٰۖ قَالَ أَوَلَمۡ تُؤۡمِنۖ قَالَ بَلَىٰ وَلَٰكِن لِّيَطۡمَئِنَّ قَلۡبِيۖ قَالَ فَخُذۡ أَرۡبَعَةٗ مِّنَ ٱلطَّيۡرِ فَصُرۡهُنَّ إِلَيۡكَ ثُمَّ ٱجۡعَلۡ عَلَىٰ كُلِّ جَبَلٖ مِّنۡهُنَّ جُزۡءٗا ثُمَّ ٱدۡعُهُنَّ يَأۡتِينَكَ سَعۡيٗاۚ وَٱعۡلَمۡ أَنَّ ٱللَّهَ عَزِيزٌ حَكِيمٞ
Bir zamanlar Ibrahim de: "Ey Rabbim! Ölüleri nasil dirilttigini bana göster!" demisti. Allah: "Inanmadin mi ki?" buyurdu. Ibrahim: "Inandim, fakat kalbim iyice yatissin diye istiyorum." dedi. Allah buyurdu ki: "Öyle ise kuslardan dördünü tut da onlari kendine çevir, iyice tanidiktan sonra (kesip) her dagin basina onlardan birer parça dagit, sonra da onlari çagir, kosa kosa sana gelecekler ve bil ki, Allah gerçekten çok güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir
Surah Al-Baqara, Verse 260
مَّثَلُ ٱلَّذِينَ يُنفِقُونَ أَمۡوَٰلَهُمۡ فِي سَبِيلِ ٱللَّهِ كَمَثَلِ حَبَّةٍ أَنۢبَتَتۡ سَبۡعَ سَنَابِلَ فِي كُلِّ سُنۢبُلَةٖ مِّاْئَةُ حَبَّةٖۗ وَٱللَّهُ يُضَٰعِفُ لِمَن يَشَآءُۚ وَٱللَّهُ وَٰسِعٌ عَلِيمٌ
Mallarini Allah yolunda harcayanlarin durumu, bir tanenin durumu gibidir ki, yedi basak bitirmis ve her basakta yüz tane var. Allah, diledigine daha da katlar. Allah'in rahmeti genistir. O, her seyi bilir
Surah Al-Baqara, Verse 261
ٱلَّذِينَ يُنفِقُونَ أَمۡوَٰلَهُمۡ فِي سَبِيلِ ٱللَّهِ ثُمَّ لَا يُتۡبِعُونَ مَآ أَنفَقُواْ مَنّٗا وَلَآ أَذٗى لَّهُمۡ أَجۡرُهُمۡ عِندَ رَبِّهِمۡ وَلَا خَوۡفٌ عَلَيۡهِمۡ وَلَا هُمۡ يَحۡزَنُونَ
Allah yolunda mallarini infak eden, sonra verdiklerinin arkasindan basa kakmayi, gönül incitmeyi uygun görmeyen kimselerin Rableri yaninda mükafatlari vardir. Onlara hiçbir korku yoktur ve onlar, üzülmeyeceklerdir
Surah Al-Baqara, Verse 262
۞قَوۡلٞ مَّعۡرُوفٞ وَمَغۡفِرَةٌ خَيۡرٞ مِّن صَدَقَةٖ يَتۡبَعُهَآ أَذٗىۗ وَٱللَّهُ غَنِيٌّ حَلِيمٞ
Bir tatli dil ve kusurlari bagislamak, arkasindan eza ve gönül bulantisi gelecek bir sadakadan daha hayirlidir. Allah, hiçbir seye muhtaç degildir, halimdir, yumusak davranir
Surah Al-Baqara, Verse 263
يَـٰٓأَيُّهَا ٱلَّذِينَ ءَامَنُواْ لَا تُبۡطِلُواْ صَدَقَٰتِكُم بِٱلۡمَنِّ وَٱلۡأَذَىٰ كَٱلَّذِي يُنفِقُ مَالَهُۥ رِئَآءَ ٱلنَّاسِ وَلَا يُؤۡمِنُ بِٱللَّهِ وَٱلۡيَوۡمِ ٱلۡأٓخِرِۖ فَمَثَلُهُۥ كَمَثَلِ صَفۡوَانٍ عَلَيۡهِ تُرَابٞ فَأَصَابَهُۥ وَابِلٞ فَتَرَكَهُۥ صَلۡدٗاۖ لَّا يَقۡدِرُونَ عَلَىٰ شَيۡءٖ مِّمَّا كَسَبُواْۗ وَٱللَّهُ لَا يَهۡدِي ٱلۡقَوۡمَ ٱلۡكَٰفِرِينَ
Ey iman edenler! Sadakalarinizi, basa kakmak, gönül kirmakla bosa gidermeyin. O adam gibi ki, insanlara gösteris için malini dagitir da ne Allah'a inanir, ne ahiret gününe. Artik onun hâli, bir kayanin hâline benzer ki, üzerinde biraz toprak varmis, derken siddetli bir sagnak inmis de onu yalçin bir kaya halinde birakivermis. Öyle kimseler, kazandiklarindan hiçbir sey elde edemezler. Allah, kâfirler toplulugunu dogru yola iletmez
Surah Al-Baqara, Verse 264
وَمَثَلُ ٱلَّذِينَ يُنفِقُونَ أَمۡوَٰلَهُمُ ٱبۡتِغَآءَ مَرۡضَاتِ ٱللَّهِ وَتَثۡبِيتٗا مِّنۡ أَنفُسِهِمۡ كَمَثَلِ جَنَّةِۭ بِرَبۡوَةٍ أَصَابَهَا وَابِلٞ فَـَٔاتَتۡ أُكُلَهَا ضِعۡفَيۡنِ فَإِن لَّمۡ يُصِبۡهَا وَابِلٞ فَطَلّٞۗ وَٱللَّهُ بِمَا تَعۡمَلُونَ بَصِيرٌ
Allah'in rizasini aramak, kendilerini veya kendilerinden bir kismini Allah yolunda sabit kilmak için mallarini Allah yolunda harcayanlarin hâli ise, bir tepedeki güzel bir bahçenin hâline benzer ki, ona kuvvetli bir sagnak düsmüs de yemislerini iki kat vermistir. Böyle bir bahçeye yagmur düsmese bile mutlaka bir çisenti vardir. Allah, yaptiklarinizi görür
Surah Al-Baqara, Verse 265
أَيَوَدُّ أَحَدُكُمۡ أَن تَكُونَ لَهُۥ جَنَّةٞ مِّن نَّخِيلٖ وَأَعۡنَابٖ تَجۡرِي مِن تَحۡتِهَا ٱلۡأَنۡهَٰرُ لَهُۥ فِيهَا مِن كُلِّ ٱلثَّمَرَٰتِ وَأَصَابَهُ ٱلۡكِبَرُ وَلَهُۥ ذُرِّيَّةٞ ضُعَفَآءُ فَأَصَابَهَآ إِعۡصَارٞ فِيهِ نَارٞ فَٱحۡتَرَقَتۡۗ كَذَٰلِكَ يُبَيِّنُ ٱللَّهُ لَكُمُ ٱلۡأٓيَٰتِ لَعَلَّكُمۡ تَتَفَكَّرُونَ
Hiç biriniz ister mi ki, kendisinin hurmalik ve üzümlüklerden bir bahçesi olsun, altinda irmaklar aksin, içinde her türlü ürünü bulunsun da, kendi üzerine de ihtiyarlik çökmüs ve elleri ermez, güçleri yetmez küçük, zayif çocuklari olsun. Derken ona atesli bir bora isabet ediversin de o bahçe yaniversin. Iste Allah, âyetlerini size böylece açikliyor. Umulur ki, düsünürsünüz
Surah Al-Baqara, Verse 266
يَـٰٓأَيُّهَا ٱلَّذِينَ ءَامَنُوٓاْ أَنفِقُواْ مِن طَيِّبَٰتِ مَا كَسَبۡتُمۡ وَمِمَّآ أَخۡرَجۡنَا لَكُم مِّنَ ٱلۡأَرۡضِۖ وَلَا تَيَمَّمُواْ ٱلۡخَبِيثَ مِنۡهُ تُنفِقُونَ وَلَسۡتُم بِـَٔاخِذِيهِ إِلَّآ أَن تُغۡمِضُواْ فِيهِۚ وَٱعۡلَمُوٓاْ أَنَّ ٱللَّهَ غَنِيٌّ حَمِيدٌ
Ey iman edenler! Infaki gerek kazandiklarinizin, gerek sizin için yerden çikardiklarimizin temizlerinden yapin. Kendinizin göz yummadan alicisi olamiyacaginiz fenasini vermeye yeltenmeyin. Biliniz ki, Allah sadakalariniza muhtaç degildir ve hamde layik olandir
Surah Al-Baqara, Verse 267
ٱلشَّيۡطَٰنُ يَعِدُكُمُ ٱلۡفَقۡرَ وَيَأۡمُرُكُم بِٱلۡفَحۡشَآءِۖ وَٱللَّهُ يَعِدُكُم مَّغۡفِرَةٗ مِّنۡهُ وَفَضۡلٗاۗ وَٱللَّهُ وَٰسِعٌ عَلِيمٞ
Seytan sizi fakirlikle korkutup çirkin çirkin seylere tesvik eder. Allah da lütfundan ve bagislamasindan birtakim vaatlerde bulunuyor. Allah'in lütfu genistir. O herseyi bilendir
Surah Al-Baqara, Verse 268
يُؤۡتِي ٱلۡحِكۡمَةَ مَن يَشَآءُۚ وَمَن يُؤۡتَ ٱلۡحِكۡمَةَ فَقَدۡ أُوتِيَ خَيۡرٗا كَثِيرٗاۗ وَمَا يَذَّكَّرُ إِلَّآ أُوْلُواْ ٱلۡأَلۡبَٰبِ
Diledigine hikmet verir, hikmet verilene ise pek çok hayir verilmis demektir. Ve bunu ancak üstün akillilar anlar
Surah Al-Baqara, Verse 269
وَمَآ أَنفَقۡتُم مِّن نَّفَقَةٍ أَوۡ نَذَرۡتُم مِّن نَّذۡرٖ فَإِنَّ ٱللَّهَ يَعۡلَمُهُۥۗ وَمَا لِلظَّـٰلِمِينَ مِنۡ أَنصَارٍ
Her ne çesit nafaka verdinizse veya ne türlü bir adak adadinizsa, Allah onu kesinlikle bilir. Ve zalimlere hiçbir sekilde yardim olunmayacaktir
Surah Al-Baqara, Verse 270
إِن تُبۡدُواْ ٱلصَّدَقَٰتِ فَنِعِمَّا هِيَۖ وَإِن تُخۡفُوهَا وَتُؤۡتُوهَا ٱلۡفُقَرَآءَ فَهُوَ خَيۡرٞ لَّكُمۡۚ وَيُكَفِّرُ عَنكُم مِّن سَيِّـَٔاتِكُمۡۗ وَٱللَّهُ بِمَا تَعۡمَلُونَ خَبِيرٞ
Sadakalari açikça verirseniz o, ne iyi olur; yok eger onlari gizler de fakirlere öyle verirseniz bu sizin için daha hayirlidir ve günahlarinizin birçogunun bagislanmasina sebep olur. Bilin ki, Allah, her ne yaparsaniz hepsinden haberdardir
Surah Al-Baqara, Verse 271
۞لَّيۡسَ عَلَيۡكَ هُدَىٰهُمۡ وَلَٰكِنَّ ٱللَّهَ يَهۡدِي مَن يَشَآءُۗ وَمَا تُنفِقُواْ مِنۡ خَيۡرٖ فَلِأَنفُسِكُمۡۚ وَمَا تُنفِقُونَ إِلَّا ٱبۡتِغَآءَ وَجۡهِ ٱللَّهِۚ وَمَا تُنفِقُواْ مِنۡ خَيۡرٖ يُوَفَّ إِلَيۡكُمۡ وَأَنتُمۡ لَا تُظۡلَمُونَ
Onlari yola getirmek senin boynuna borç degildir, ancak Allah diledigini yola getirir. Yaptiginiz her iyilik sirf kendiniz içindir. Siz yalnizca Allah rizasini gözetmenin disinda infak etmezsiniz. Iyilik cinsinden ne infak ederseniz o size aynen ödenir. Size hiçbir sekilde haksizlik yapilmaz
Surah Al-Baqara, Verse 272
لِلۡفُقَرَآءِ ٱلَّذِينَ أُحۡصِرُواْ فِي سَبِيلِ ٱللَّهِ لَا يَسۡتَطِيعُونَ ضَرۡبٗا فِي ٱلۡأَرۡضِ يَحۡسَبُهُمُ ٱلۡجَاهِلُ أَغۡنِيَآءَ مِنَ ٱلتَّعَفُّفِ تَعۡرِفُهُم بِسِيمَٰهُمۡ لَا يَسۡـَٔلُونَ ٱلنَّاسَ إِلۡحَافٗاۗ وَمَا تُنفِقُواْ مِنۡ خَيۡرٖ فَإِنَّ ٱللَّهَ بِهِۦ عَلِيمٌ
Sadakalarinizi, kendilerini Allah yoluna adamis olan fakirlere veriniz. Onlar yeryüzünde gezip dolasmaya güç yetiremezler. Utangaç olduklarindan dolayi, bilmeyenler, onlari zengin sanirlar. Oysa sen onlari yüzlerinden tanirsin. Yüzsüzlük yapip kimseden birsey de isteyemezler. Ne türden bir iyilik yaparsaniz, süphe yok ki, Allah onu bilir
Surah Al-Baqara, Verse 273
ٱلَّذِينَ يُنفِقُونَ أَمۡوَٰلَهُم بِٱلَّيۡلِ وَٱلنَّهَارِ سِرّٗا وَعَلَانِيَةٗ فَلَهُمۡ أَجۡرُهُمۡ عِندَ رَبِّهِمۡ وَلَا خَوۡفٌ عَلَيۡهِمۡ وَلَا هُمۡ يَحۡزَنُونَ
Mallarini gece ve gündüz, gizlice ve açikça infak edenler yok mu, iste onlarin Rableri katinda ecir ve mükafatlari vardir. Ve onlara herhangi bir korku yoktur, onlar hiçbir zaman mahzun da olmazlar
Surah Al-Baqara, Verse 274
ٱلَّذِينَ يَأۡكُلُونَ ٱلرِّبَوٰاْ لَا يَقُومُونَ إِلَّا كَمَا يَقُومُ ٱلَّذِي يَتَخَبَّطُهُ ٱلشَّيۡطَٰنُ مِنَ ٱلۡمَسِّۚ ذَٰلِكَ بِأَنَّهُمۡ قَالُوٓاْ إِنَّمَا ٱلۡبَيۡعُ مِثۡلُ ٱلرِّبَوٰاْۗ وَأَحَلَّ ٱللَّهُ ٱلۡبَيۡعَ وَحَرَّمَ ٱلرِّبَوٰاْۚ فَمَن جَآءَهُۥ مَوۡعِظَةٞ مِّن رَّبِّهِۦ فَٱنتَهَىٰ فَلَهُۥ مَا سَلَفَ وَأَمۡرُهُۥٓ إِلَى ٱللَّهِۖ وَمَنۡ عَادَ فَأُوْلَـٰٓئِكَ أَصۡحَٰبُ ٱلنَّارِۖ هُمۡ فِيهَا خَٰلِدُونَ
Riba (faiz) yiyen kimseler, seytan çarpan kimse nasil kalkarsa ancak öyle kalkarlar. Bu ceza onlara, "alisveris de faiz gibidir" demeleri yüzündendir. Oysa Allah, alisverisi helal, faizi de haram kilmistir. Bundan böyle her kim, Rabbinden kendisine gelen bir ögüt üzerine faizcilige son verirse, geçmiste olanlar kendisine ve hakkindaki hüküm de Allah'a kalmistir. Her kim de yeniden faize dönerse iste onlar cehennem ehlidirler ve orada süresiz kalacaklardir
Surah Al-Baqara, Verse 275
يَمۡحَقُ ٱللَّهُ ٱلرِّبَوٰاْ وَيُرۡبِي ٱلصَّدَقَٰتِۗ وَٱللَّهُ لَا يُحِبُّ كُلَّ كَفَّارٍ أَثِيمٍ
Allah faizi mahveder, oysa sadakalari bereketlendirir. Allah günahta ve inkârda direnen hiç kimseyi sevmez
Surah Al-Baqara, Verse 276
إِنَّ ٱلَّذِينَ ءَامَنُواْ وَعَمِلُواْ ٱلصَّـٰلِحَٰتِ وَأَقَامُواْ ٱلصَّلَوٰةَ وَءَاتَوُاْ ٱلزَّكَوٰةَ لَهُمۡ أَجۡرُهُمۡ عِندَ رَبِّهِمۡ وَلَا خَوۡفٌ عَلَيۡهِمۡ وَلَا هُمۡ يَحۡزَنُونَ
Iman edip iyi isler yapan, namazi dosdogru kilip zekati verenlerin Rabbleri katinda elbette mükafatlari vardir. Onlara hiçbir korku olmadigi gibi, onlar mahzun da olmazlar
Surah Al-Baqara, Verse 277
يَـٰٓأَيُّهَا ٱلَّذِينَ ءَامَنُواْ ٱتَّقُواْ ٱللَّهَ وَذَرُواْ مَا بَقِيَ مِنَ ٱلرِّبَوٰٓاْ إِن كُنتُم مُّؤۡمِنِينَ
Ey iman edenler! Allah'tan korkun ve artik faizin pesini birakin, eger gerçekten müminler iseniz
Surah Al-Baqara, Verse 278
فَإِن لَّمۡ تَفۡعَلُواْ فَأۡذَنُواْ بِحَرۡبٖ مِّنَ ٱللَّهِ وَرَسُولِهِۦۖ وَإِن تُبۡتُمۡ فَلَكُمۡ رُءُوسُ أَمۡوَٰلِكُمۡ لَا تَظۡلِمُونَ وَلَا تُظۡلَمُونَ
Eger böyle yapmazsaniz, o zaman Allah ve Resulü tarafindan size savas açilmis oldugunu bilin. Eger tevbe ederseniz, sermayeleriniz sizindir. Haksizlik etmezsiniz, haksizliga da ugramazsiniz
Surah Al-Baqara, Verse 279
وَإِن كَانَ ذُو عُسۡرَةٖ فَنَظِرَةٌ إِلَىٰ مَيۡسَرَةٖۚ وَأَن تَصَدَّقُواْ خَيۡرٞ لَّكُمۡ إِن كُنتُمۡ تَعۡلَمُونَ
Eger borçlu darlik içindeyse, ona ödeme kolayligina kadar bir süre taniyin. Ve bu gibi borçlulara alacaginizi bagislayip sadaka etmeniz eger bilirseniz sizin için, daha hayirlidir
Surah Al-Baqara, Verse 280
وَٱتَّقُواْ يَوۡمٗا تُرۡجَعُونَ فِيهِ إِلَى ٱللَّهِۖ ثُمَّ تُوَفَّىٰ كُلُّ نَفۡسٖ مَّا كَسَبَتۡ وَهُمۡ لَا يُظۡلَمُونَ
Öyle bir günden korkunuz ki, o gün Allah'a döndürüleceksiniz. Sonra da herkese kazanci tamamiyla ödenecek ve hiç kimse haksizliga ugramayacaktir
Surah Al-Baqara, Verse 281
يَـٰٓأَيُّهَا ٱلَّذِينَ ءَامَنُوٓاْ إِذَا تَدَايَنتُم بِدَيۡنٍ إِلَىٰٓ أَجَلٖ مُّسَمّٗى فَٱكۡتُبُوهُۚ وَلۡيَكۡتُب بَّيۡنَكُمۡ كَاتِبُۢ بِٱلۡعَدۡلِۚ وَلَا يَأۡبَ كَاتِبٌ أَن يَكۡتُبَ كَمَا عَلَّمَهُ ٱللَّهُۚ فَلۡيَكۡتُبۡ وَلۡيُمۡلِلِ ٱلَّذِي عَلَيۡهِ ٱلۡحَقُّ وَلۡيَتَّقِ ٱللَّهَ رَبَّهُۥ وَلَا يَبۡخَسۡ مِنۡهُ شَيۡـٔٗاۚ فَإِن كَانَ ٱلَّذِي عَلَيۡهِ ٱلۡحَقُّ سَفِيهًا أَوۡ ضَعِيفًا أَوۡ لَا يَسۡتَطِيعُ أَن يُمِلَّ هُوَ فَلۡيُمۡلِلۡ وَلِيُّهُۥ بِٱلۡعَدۡلِۚ وَٱسۡتَشۡهِدُواْ شَهِيدَيۡنِ مِن رِّجَالِكُمۡۖ فَإِن لَّمۡ يَكُونَا رَجُلَيۡنِ فَرَجُلٞ وَٱمۡرَأَتَانِ مِمَّن تَرۡضَوۡنَ مِنَ ٱلشُّهَدَآءِ أَن تَضِلَّ إِحۡدَىٰهُمَا فَتُذَكِّرَ إِحۡدَىٰهُمَا ٱلۡأُخۡرَىٰۚ وَلَا يَأۡبَ ٱلشُّهَدَآءُ إِذَا مَا دُعُواْۚ وَلَا تَسۡـَٔمُوٓاْ أَن تَكۡتُبُوهُ صَغِيرًا أَوۡ كَبِيرًا إِلَىٰٓ أَجَلِهِۦۚ ذَٰلِكُمۡ أَقۡسَطُ عِندَ ٱللَّهِ وَأَقۡوَمُ لِلشَّهَٰدَةِ وَأَدۡنَىٰٓ أَلَّا تَرۡتَابُوٓاْ إِلَّآ أَن تَكُونَ تِجَٰرَةً حَاضِرَةٗ تُدِيرُونَهَا بَيۡنَكُمۡ فَلَيۡسَ عَلَيۡكُمۡ جُنَاحٌ أَلَّا تَكۡتُبُوهَاۗ وَأَشۡهِدُوٓاْ إِذَا تَبَايَعۡتُمۡۚ وَلَا يُضَآرَّ كَاتِبٞ وَلَا شَهِيدٞۚ وَإِن تَفۡعَلُواْ فَإِنَّهُۥ فُسُوقُۢ بِكُمۡۗ وَٱتَّقُواْ ٱللَّهَۖ وَيُعَلِّمُكُمُ ٱللَّهُۗ وَٱللَّهُ بِكُلِّ شَيۡءٍ عَلِيمٞ
Ey iman edenler! Belli bir vade ile karsilikli borç alis verisinde bulundugunuz vakit onu yazin. Hem aranizda dogruluguyla taninmis yazi bilen biri yazsin. Yazi bilen biri, Allah'in, kendisine ögrettigi gibi yazmaktan kaçinmasin da yazsin. Bir de hak kendi üzerinde olan adam söyleyip yazdirsin ve herbiri yazarken Rabbi olan Allah'dan korksun da haktan birsey eksiltmesin. Sayet borçlu bir bunak veya küçük bir çocuk veya söyleyip yazdiramiyacak durumda biri ise velisi dogrusunu söyleyip yazdirsin. Erkeklerinizden hazirda olan iki kisiyi sahit de yapin. Sayet iki tane erkek hazirda yoksa, o zaman dogruluguna güvendiginiz sahitlerden bir erkekle iki kadin ki, birisi unutunca, öbürü hatirlatsin, sahitler de çagirildiklarinda kaçinmasinlar; siz yazanlar da az olmus, çok olmus, onu vadesine kadar yazmaktan usanmayin. Bu, Allah katinda adalete daha uygun oldugu gibi; hem sahitlik için daha saglam, hem süpheye düsmemeniz için daha elverislidir. Meger ki, aranizda hemen devredeceginiz bir ticaret olsun, o zaman bunu yazmamanizda sizin için bir sakinca yoktur. Alim satim yaptiginiz vakit de yine sahit tutun. Ayrica ne yazan, ne de sahitlik eden bir zarar görmesin. Eger onlara zarar verirseniz, o iste mutlaka size dokunacak bir günah olur. Üstelik Allah'dan korkun. Allah size ayrintilariyla ögretiyor ve Allah her seyi bilir
Surah Al-Baqara, Verse 282
۞وَإِن كُنتُمۡ عَلَىٰ سَفَرٖ وَلَمۡ تَجِدُواْ كَاتِبٗا فَرِهَٰنٞ مَّقۡبُوضَةٞۖ فَإِنۡ أَمِنَ بَعۡضُكُم بَعۡضٗا فَلۡيُؤَدِّ ٱلَّذِي ٱؤۡتُمِنَ أَمَٰنَتَهُۥ وَلۡيَتَّقِ ٱللَّهَ رَبَّهُۥۗ وَلَا تَكۡتُمُواْ ٱلشَّهَٰدَةَۚ وَمَن يَكۡتُمۡهَا فَإِنَّهُۥٓ ءَاثِمٞ قَلۡبُهُۥۗ وَٱللَّهُ بِمَا تَعۡمَلُونَ عَلِيمٞ
Sayet siz sefer üzere olur bir kâtip de bulamazsaniz, o vakit alinmis bir rehin belge yerine geçer. Yok eger birbirinize güveniyorsaniz kendisine güvenilen adam Rabbi olan Allah'dan korksun da üzerindeki emaneti ödesin. Bir de sahitliginizi inkâr edip gizlemeyin, onu kim inkâr ederse mutlaka onun kalbi vebal içindedir. Her ne yaparsaniz Allah onu bilir
Surah Al-Baqara, Verse 283
لِّلَّهِ مَا فِي ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَمَا فِي ٱلۡأَرۡضِۗ وَإِن تُبۡدُواْ مَا فِيٓ أَنفُسِكُمۡ أَوۡ تُخۡفُوهُ يُحَاسِبۡكُم بِهِ ٱللَّهُۖ فَيَغۡفِرُ لِمَن يَشَآءُ وَيُعَذِّبُ مَن يَشَآءُۗ وَٱللَّهُ عَلَىٰ كُلِّ شَيۡءٖ قَدِيرٌ
Göklerde ne var, yerde ne varsa hepsi Allah'indir. Siz içinizdekileri açiga vursaniz da gizli tutsaniz da Allah onunla sizi hesaba çeker. Sonra diledigini bagislar, diledigine de azab eder. Allah her seye kadirdir
Surah Al-Baqara, Verse 284
ءَامَنَ ٱلرَّسُولُ بِمَآ أُنزِلَ إِلَيۡهِ مِن رَّبِّهِۦ وَٱلۡمُؤۡمِنُونَۚ كُلٌّ ءَامَنَ بِٱللَّهِ وَمَلَـٰٓئِكَتِهِۦ وَكُتُبِهِۦ وَرُسُلِهِۦ لَا نُفَرِّقُ بَيۡنَ أَحَدٖ مِّن رُّسُلِهِۦۚ وَقَالُواْ سَمِعۡنَا وَأَطَعۡنَاۖ غُفۡرَانَكَ رَبَّنَا وَإِلَيۡكَ ٱلۡمَصِيرُ
Peygamber, Rabbi'nden kendisine ne indirildiyse ona iman etti. Müminlerin de hepsi Allah'a, meleklerine, kitaplarina ve peygamberlerine iman ettiler. "Biz Allah'in peygamberleri arasinda ayirim yapmayiz, duyduk ve itaat ettik. Ey Rabbimiz, bagislamani dileriz, dönüs ancak sanadir." dediler
Surah Al-Baqara, Verse 285
لَا يُكَلِّفُ ٱللَّهُ نَفۡسًا إِلَّا وُسۡعَهَاۚ لَهَا مَا كَسَبَتۡ وَعَلَيۡهَا مَا ٱكۡتَسَبَتۡۗ رَبَّنَا لَا تُؤَاخِذۡنَآ إِن نَّسِينَآ أَوۡ أَخۡطَأۡنَاۚ رَبَّنَا وَلَا تَحۡمِلۡ عَلَيۡنَآ إِصۡرٗا كَمَا حَمَلۡتَهُۥ عَلَى ٱلَّذِينَ مِن قَبۡلِنَاۚ رَبَّنَا وَلَا تُحَمِّلۡنَا مَا لَا طَاقَةَ لَنَا بِهِۦۖ وَٱعۡفُ عَنَّا وَٱغۡفِرۡ لَنَا وَٱرۡحَمۡنَآۚ أَنتَ مَوۡلَىٰنَا فَٱنصُرۡنَا عَلَى ٱلۡقَوۡمِ ٱلۡكَٰفِرِينَ
Allah hiç kimseye gücünün yeteceginden baska yük yüklemez. Herkesin kazandigi hayir kendisine, yaptigi kötülügün zarari yine kendisinedir. Ey Rabbimiz, eger unuttuk ya da yanildiysak bizi tutup sorguya çekme! Ey Rabbimiz, bize bizden öncekilere yükledigin gibi agir yük yükleme! Ey Rabbimiz, bize gücümüzün yetmeyecegi yükü de yükleme! Bagisla bizi, magfiret et bizi, rahmet et bize! Sensin bizim Mevlamiz, kâfir kavimlere karsi yardim et bize
Surah Al-Baqara, Verse 286