Surah Ash-Shams - Turkish Translation by Hasan Basri Cantay
وَٱلشَّمۡسِ وَضُحَىٰهَا
Andolsun güneşe ve onun aydınlığına
Surah Ash-Shams, Verse 1
وَٱلۡقَمَرِ إِذَا تَلَىٰهَا
(ışık almakda) ona tabî olduğu zaman aya
Surah Ash-Shams, Verse 2
وَٱلنَّهَارِ إِذَا جَلَّىٰهَا
ona parlaklık verdiği zaman gündüze
Surah Ash-Shams, Verse 3
وَٱلَّيۡلِ إِذَا يَغۡشَىٰهَا
onu örtüb büründüğü zaman geceye
Surah Ash-Shams, Verse 4
وَٱلسَّمَآءِ وَمَا بَنَىٰهَا
göğe ve onu bina edene
Surah Ash-Shams, Verse 5
وَٱلۡأَرۡضِ وَمَا طَحَىٰهَا
yere ve onu yayıb döşeyene
Surah Ash-Shams, Verse 6
وَنَفۡسٖ وَمَا سَوَّىٰهَا
herbir nefse ve onu düzenleyene
Surah Ash-Shams, Verse 7
فَأَلۡهَمَهَا فُجُورَهَا وَتَقۡوَىٰهَا
sonra da ona hem kötülüğü, hem (ondan) sakınmayı ilham edene ki
Surah Ash-Shams, Verse 8
قَدۡ أَفۡلَحَ مَن زَكَّىٰهَا
onu tertemiz yapan kişi muhakkak umduğuna ermiş
Surah Ash-Shams, Verse 9
وَقَدۡ خَابَ مَن دَسَّىٰهَا
onu alabildiğine örten kişi ise elbette ziyana uğramışdır
Surah Ash-Shams, Verse 10
كَذَّبَتۡ ثَمُودُ بِطَغۡوَىٰهَآ
Semuud (kavmî), azgınlığı yüzünden (peygamberlerini) tekzibetdi
Surah Ash-Shams, Verse 11
إِذِ ٱنۢبَعَثَ أَشۡقَىٰهَا
(O kavmin) en şakıysi ayaklandığı zaman
Surah Ash-Shams, Verse 12
فَقَالَ لَهُمۡ رَسُولُ ٱللَّهِ نَاقَةَ ٱللَّهِ وَسُقۡيَٰهَا
(Halbuki daha evvel) Allahın peygamberi onlara «Allahın dişi devesine ve onun su içme (nevbetine) dikkat edin» demişdi
Surah Ash-Shams, Verse 13
فَكَذَّبُوهُ فَعَقَرُوهَا فَدَمۡدَمَ عَلَيۡهِمۡ رَبُّهُم بِذَنۢبِهِمۡ فَسَوَّىٰهَا
Fakat onu tekzîb etdiler, derken o (deveyi) sinirleyib öldürdüler. Bundan dolayı Rableri (nin azâbı) da onları, günâhları sebebiyle, örtüverdi. öyle ki hepsini bir yapdı (helak etdi)
Surah Ash-Shams, Verse 14
وَلَا يَخَافُ عُقۡبَٰهَا
bunun sonundan (hiç bir vech ile) korkmayarak
Surah Ash-Shams, Verse 15