Surah Al-Waqia - Turkish Translation by Y. N. Ozturk
إِذَا وَقَعَتِ ٱلۡوَاقِعَةُ
O beklenen muthis olay oldugunda
Surah Al-Waqia, Verse 1
لَيۡسَ لِوَقۡعَتِهَا كَاذِبَةٌ
Yoktur onun olusunu yalanlayacak
Surah Al-Waqia, Verse 2
خَافِضَةٞ رَّافِعَةٌ
Kimini alcaltır, kimini yukseltir
Surah Al-Waqia, Verse 3
إِذَا رُجَّتِ ٱلۡأَرۡضُ رَجّٗا
Yerkure bir sarsılısla sarsıldıgında
Surah Al-Waqia, Verse 4
وَبُسَّتِ ٱلۡجِبَالُ بَسّٗا
Daglar bir serpilisle serpildiginde
Surah Al-Waqia, Verse 5
فَكَانَتۡ هَبَآءٗ مُّنۢبَثّٗا
Hepsi un-ufak olup dagılmıstır
Surah Al-Waqia, Verse 6
وَكُنتُمۡ أَزۡوَٰجٗا ثَلَٰثَةٗ
Ve sizler, uc cift/sınıf oluvermissinizdir
Surah Al-Waqia, Verse 7
فَأَصۡحَٰبُ ٱلۡمَيۡمَنَةِ مَآ أَصۡحَٰبُ ٱلۡمَيۡمَنَةِ
Iste ugur ve mutluluk yaranı. Nedir ugur ve mutluluk yaranı
Surah Al-Waqia, Verse 8
وَأَصۡحَٰبُ ٱلۡمَشۡـَٔمَةِ مَآ أَصۡحَٰبُ ٱلۡمَشۡـَٔمَةِ
Iste somluk ve bunalım yaranı. Nedir somluk ve bunalım yaranı
Surah Al-Waqia, Verse 9
وَٱلسَّـٰبِقُونَ ٱلسَّـٰبِقُونَ
Ve olusta onde gidenler, yarısta onde gidenler
Surah Al-Waqia, Verse 10
أُوْلَـٰٓئِكَ ٱلۡمُقَرَّبُونَ
Iste onlardır yaklastırılanlar
Surah Al-Waqia, Verse 11
فِي جَنَّـٰتِ ٱلنَّعِيمِ
Nimetlerle dolu bahcelerdedirler
Surah Al-Waqia, Verse 12
ثُلَّةٞ مِّنَ ٱلۡأَوَّلِينَ
Buyuk kısmı oncekilerden
Surah Al-Waqia, Verse 13
وَقَلِيلٞ مِّنَ ٱلۡأٓخِرِينَ
Az bir kısmı da sonrakilerden
Surah Al-Waqia, Verse 14
عَلَىٰ سُرُرٖ مَّوۡضُونَةٖ
Suslu, nakıslı tahtlar uzerinde
Surah Al-Waqia, Verse 15
مُّتَّكِـِٔينَ عَلَيۡهَا مُتَقَٰبِلِينَ
Onlar ustunde karsılıklı yan gelip yaslanırlar
Surah Al-Waqia, Verse 16
يَطُوفُ عَلَيۡهِمۡ وِلۡدَٰنٞ مُّخَلَّدُونَ
Gencecik usaklar dolanır cevrelerinde. Surekli hizmete adanmıslardır
Surah Al-Waqia, Verse 17
بِأَكۡوَابٖ وَأَبَارِيقَ وَكَأۡسٖ مِّن مَّعِينٖ
Surahiler, ibrikler ve oz kaynagından ickilerle doldurulmus kadehler esliginde
Surah Al-Waqia, Verse 18
لَّا يُصَدَّعُونَ عَنۡهَا وَلَا يُنزِفُونَ
Ne basları doner ondan ne de akılları karısır
Surah Al-Waqia, Verse 19
وَفَٰكِهَةٖ مِّمَّا يَتَخَيَّرُونَ
Ve meyveler, gonullerince sectiklerinden
Surah Al-Waqia, Verse 20
وَلَحۡمِ طَيۡرٖ مِّمَّا يَشۡتَهُونَ
Ve kus eti istahlarınca begendiklerinden
Surah Al-Waqia, Verse 21
وَحُورٌ عِينٞ
Ve genc kadınlar, iri ve siyah gozlu
Surah Al-Waqia, Verse 22
كَأَمۡثَٰلِ ٱللُّؤۡلُوِٕ ٱلۡمَكۡنُونِ
Titizlikle korunan inciler misali
Surah Al-Waqia, Verse 23
جَزَآءَۢ بِمَا كَانُواْ يَعۡمَلُونَ
Yaptıklarına karsılık olarak
Surah Al-Waqia, Verse 24
لَا يَسۡمَعُونَ فِيهَا لَغۡوٗا وَلَا تَأۡثِيمًا
Ne bos bir laf isitirler orada ne de gunaha sokacak bir sey
Surah Al-Waqia, Verse 25
إِلَّا قِيلٗا سَلَٰمٗا سَلَٰمٗا
Sadece "Selam, selam!" denir
Surah Al-Waqia, Verse 26
وَأَصۡحَٰبُ ٱلۡيَمِينِ مَآ أَصۡحَٰبُ ٱلۡيَمِينِ
Ugur ve mutluluk yaranı. Nedir ugur ve mutluluk yaranı
Surah Al-Waqia, Verse 27
فِي سِدۡرٖ مَّخۡضُودٖ
Dikensiz kirazlar
Surah Al-Waqia, Verse 28
وَطَلۡحٖ مَّنضُودٖ
Meyve dizili muz agacları
Surah Al-Waqia, Verse 29
وَظِلّٖ مَّمۡدُودٖ
Uzayan golgeler
Surah Al-Waqia, Verse 30
وَمَآءٖ مَّسۡكُوبٖ
Akıp dokulen sular
Surah Al-Waqia, Verse 31
وَفَٰكِهَةٖ كَثِيرَةٖ
Bircok meyveler arasındadırlar
Surah Al-Waqia, Verse 32
لَّا مَقۡطُوعَةٖ وَلَا مَمۡنُوعَةٖ
Ne tukenir ne yasaklanır
Surah Al-Waqia, Verse 33
وَفُرُشٖ مَّرۡفُوعَةٍ
Yuksege yerlestirilmis dosekler icinde
Surah Al-Waqia, Verse 34
إِنَّآ أَنشَأۡنَٰهُنَّ إِنشَآءٗ
Biz kadınları da guzel bir bicimde yeniden yaratmıs
Surah Al-Waqia, Verse 35
فَجَعَلۡنَٰهُنَّ أَبۡكَارًا
Hepsini bakireler yapmısızdır
Surah Al-Waqia, Verse 36
عُرُبًا أَتۡرَابٗا
Yasıt cilveli dilberler halinde
Surah Al-Waqia, Verse 37
لِّأَصۡحَٰبِ ٱلۡيَمِينِ
Ugur ve mutluluk yaranı icin
Surah Al-Waqia, Verse 38
ثُلَّةٞ مِّنَ ٱلۡأَوَّلِينَ
Bir bolumu oncekilerden
Surah Al-Waqia, Verse 39
وَثُلَّةٞ مِّنَ ٱلۡأٓخِرِينَ
Bir bolumu de sonrakilerden
Surah Al-Waqia, Verse 40
وَأَصۡحَٰبُ ٱلشِّمَالِ مَآ أَصۡحَٰبُ ٱلشِّمَالِ
Ve somluk ve ugursuzluk yaranı. Nedir somluk ve ugursuzluk yaranı
Surah Al-Waqia, Verse 41
فِي سَمُومٖ وَحَمِيمٖ
Iliklere isleyen bir ates ve kaynar su icinde
Surah Al-Waqia, Verse 42
وَظِلّٖ مِّن يَحۡمُومٖ
Simsiyah bir golge altındadırlar
Surah Al-Waqia, Verse 43
لَّا بَارِدٖ وَلَا كَرِيمٍ
Ne serindir ne de comert
Surah Al-Waqia, Verse 44
إِنَّهُمۡ كَانُواْ قَبۡلَ ذَٰلِكَ مُتۡرَفِينَ
Cunku somluk yaranı, bundan once servet ve refahla sımaranlardı
Surah Al-Waqia, Verse 45
وَكَانُواْ يُصِرُّونَ عَلَى ٱلۡحِنثِ ٱلۡعَظِيمِ
O buyuk gunah uzerinde ısrar edip dururlardı
Surah Al-Waqia, Verse 46
وَكَانُواْ يَقُولُونَ أَئِذَا مِتۡنَا وَكُنَّا تُرَابٗا وَعِظَٰمًا أَءِنَّا لَمَبۡعُوثُونَ
Ve soyle derlerdi: "Olunce mi, toprak ve kemik haline gelince mi, sahi o zaman mı yeniden diriltilecegiz
Surah Al-Waqia, Verse 47
أَوَءَابَآؤُنَا ٱلۡأَوَّلُونَ
Onceki atalarımız da mı
Surah Al-Waqia, Verse 48
قُلۡ إِنَّ ٱلۡأَوَّلِينَ وَٱلۡأٓخِرِينَ
De ki: "Oncekiler de sonrakiler de
Surah Al-Waqia, Verse 49
لَمَجۡمُوعُونَ إِلَىٰ مِيقَٰتِ يَوۡمٖ مَّعۡلُومٖ
Bilinen bir gunun bulusma vakti/bulusma yerinde mutlaka bir araya getirileceklerdir
Surah Al-Waqia, Verse 50
ثُمَّ إِنَّكُمۡ أَيُّهَا ٱلضَّآلُّونَ ٱلۡمُكَذِّبُونَ
Ve siz de ey sapık yalanlayıcılar
Surah Al-Waqia, Verse 51
لَأٓكِلُونَ مِن شَجَرٖ مِّن زَقُّومٖ
Zakkumdan bir agactan mutlaka yiyeceksiniz/yiyecekler
Surah Al-Waqia, Verse 52
فَمَالِـُٔونَ مِنۡهَا ٱلۡبُطُونَ
Karınları dolduracaklar ondan
Surah Al-Waqia, Verse 53
فَشَٰرِبُونَ عَلَيۡهِ مِنَ ٱلۡحَمِيمِ
Uzerine icecekler kaynar sudan
Surah Al-Waqia, Verse 54
فَشَٰرِبُونَ شُرۡبَ ٱلۡهِيمِ
Susuzluktan cıkmıs develerin icisi gibi icecekler
Surah Al-Waqia, Verse 55
هَٰذَا نُزُلُهُمۡ يَوۡمَ ٱلدِّينِ
Din gununde agırlanısları boyledir
Surah Al-Waqia, Verse 56
نَحۡنُ خَلَقۡنَٰكُمۡ فَلَوۡلَا تُصَدِّقُونَ
Sizi biz yarattık, biz! Tasdik etseydiniz olmaz mıydı
Surah Al-Waqia, Verse 57
أَفَرَءَيۡتُم مَّا تُمۡنُونَ
Akıttıgınız meniyi gordunuz mu
Surah Al-Waqia, Verse 58
ءَأَنتُمۡ تَخۡلُقُونَهُۥٓ أَمۡ نَحۡنُ ٱلۡخَٰلِقُونَ
Siz mi yaratıyorsunuz onu, yoksa yaratıcılar bizler miyiz
Surah Al-Waqia, Verse 59
نَحۡنُ قَدَّرۡنَا بَيۡنَكُمُ ٱلۡمَوۡتَ وَمَا نَحۡنُ بِمَسۡبُوقِينَ
Olumu aranızda biz takdir ettik. Biz onune gecilecekler degiliz
Surah Al-Waqia, Verse 60
عَلَىٰٓ أَن نُّبَدِّلَ أَمۡثَٰلَكُمۡ وَنُنشِئَكُمۡ فِي مَا لَا تَعۡلَمُونَ
Yerinize diger benzerlerinizi getirecegiz ve sizi bilemeyeceginiz bir sekilde yeniden olusturacagız
Surah Al-Waqia, Verse 61
وَلَقَدۡ عَلِمۡتُمُ ٱلنَّشۡأَةَ ٱلۡأُولَىٰ فَلَوۡلَا تَذَكَّرُونَ
Yemin olsun, ilk yaratısı/yaratılısı bildiniz. Peki dusunup ibret alsanız olmaz mı
Surah Al-Waqia, Verse 62
أَفَرَءَيۡتُم مَّا تَحۡرُثُونَ
Ekmekte oldugunuzu gordunuz mu
Surah Al-Waqia, Verse 63
ءَأَنتُمۡ تَزۡرَعُونَهُۥٓ أَمۡ نَحۡنُ ٱلزَّـٰرِعُونَ
Siz mi bitiriyorsunuz onu, yoksa bitirenler bizler miyiz
Surah Al-Waqia, Verse 64
لَوۡ نَشَآءُ لَجَعَلۡنَٰهُ حُطَٰمٗا فَظَلۡتُمۡ تَفَكَّهُونَ
Dileseydik, onu kuru bir cop haline getirirdik de baslardınız su sekilde gevelemeye
Surah Al-Waqia, Verse 65
إِنَّا لَمُغۡرَمُونَ
Vallahi, kayba ugrayıp borclandık
Surah Al-Waqia, Verse 66
بَلۡ نَحۡنُ مَحۡرُومُونَ
Dogrusu mahrum bırakıldık biz
Surah Al-Waqia, Verse 67
أَفَرَءَيۡتُمُ ٱلۡمَآءَ ٱلَّذِي تَشۡرَبُونَ
Su icmekte oldugunuz suya baktınız mı
Surah Al-Waqia, Verse 68
ءَأَنتُمۡ أَنزَلۡتُمُوهُ مِنَ ٱلۡمُزۡنِ أَمۡ نَحۡنُ ٱلۡمُنزِلُونَ
Buluttan onu siz mi indirdiniz, yoksa indirenler bizler miyiz
Surah Al-Waqia, Verse 69
لَوۡ نَشَآءُ جَعَلۡنَٰهُ أُجَاجٗا فَلَوۡلَا تَشۡكُرُونَ
Dileseydik, onu tuzlu yapıverirdik. Peki sukretmeniz gerekmez mi
Surah Al-Waqia, Verse 70
أَفَرَءَيۡتُمُ ٱلنَّارَ ٱلَّتِي تُورُونَ
Cakıp cakıp cıkardıgınız o atesi gordunuz mu
Surah Al-Waqia, Verse 71
ءَأَنتُمۡ أَنشَأۡتُمۡ شَجَرَتَهَآ أَمۡ نَحۡنُ ٱلۡمُنشِـُٔونَ
Onun agacını siz mi yarattınız yoksa yaratıp olusturan bizler miyiz
Surah Al-Waqia, Verse 72
نَحۡنُ جَعَلۡنَٰهَا تَذۡكِرَةٗ وَمَتَٰعٗا لِّلۡمُقۡوِينَ
Biz onu hem bir ibret hem de col yolcularına bir nimet kıldık
Surah Al-Waqia, Verse 73
فَسَبِّحۡ بِٱسۡمِ رَبِّكَ ٱلۡعَظِيمِ
O halde o yuce Rabbinin adını tespih et
Surah Al-Waqia, Verse 74
۞فَلَآ أُقۡسِمُ بِمَوَٰقِعِ ٱلنُّجُومِ
Is onların sandıgı gibi degil! Yıldızların dogup batma, kayıp dusme noktalarına yemin ediyorum
Surah Al-Waqia, Verse 75
وَإِنَّهُۥ لَقَسَمٞ لَّوۡ تَعۡلَمُونَ عَظِيمٌ
Ve eger bilirseniz, gercekten buyuk bir yemindir bu
Surah Al-Waqia, Verse 76
إِنَّهُۥ لَقُرۡءَانٞ كَرِيمٞ
O, kesinlikle serefli bir Kur´an´dır
Surah Al-Waqia, Verse 77
فِي كِتَٰبٖ مَّكۡنُونٖ
Titizlikle saklanan bir Kitap´tadır
Surah Al-Waqia, Verse 78
لَّا يَمَسُّهُۥٓ إِلَّا ٱلۡمُطَهَّرُونَ
Ona, arındırılmıslardan baskası dokunmaz
Surah Al-Waqia, Verse 79
تَنزِيلٞ مِّن رَّبِّ ٱلۡعَٰلَمِينَ
Alemlerin Rabbi´nden indirilmistir
Surah Al-Waqia, Verse 80
أَفَبِهَٰذَا ٱلۡحَدِيثِ أَنتُم مُّدۡهِنُونَ
Simdi siz, bu sozu mu kirletip kucumseyeceksiniz/bu sozle mi alttan alıp gevsek davranacaksınız/bu sozle mi yagcılık edeceksiniz
Surah Al-Waqia, Verse 81
وَتَجۡعَلُونَ رِزۡقَكُمۡ أَنَّكُمۡ تُكَذِّبُونَ
Rızkınızı, yalanlamanızdan ibaret mi kılıyorsunuz
Surah Al-Waqia, Verse 82
فَلَوۡلَآ إِذَا بَلَغَتِ ٱلۡحُلۡقُومَ
Ya o canın bogaza gelip dayandıgı zaman
Surah Al-Waqia, Verse 83
وَأَنتُمۡ حِينَئِذٖ تَنظُرُونَ
Iste o zaman siz bakakalırsınız
Surah Al-Waqia, Verse 84
وَنَحۡنُ أَقۡرَبُ إِلَيۡهِ مِنكُمۡ وَلَٰكِن لَّا تُبۡصِرُونَ
Biz ona sizden daha yakınız, ama siz gormezsiniz
Surah Al-Waqia, Verse 85
فَلَوۡلَآ إِن كُنتُمۡ غَيۡرَ مَدِينِينَ
Madem ceza gormeyecek kisilersiniz
Surah Al-Waqia, Verse 86
تَرۡجِعُونَهَآ إِن كُنتُمۡ صَٰدِقِينَ
Eger dogru sozlulerseniz, onu geri cevirsenize
Surah Al-Waqia, Verse 87
فَأَمَّآ إِن كَانَ مِنَ ٱلۡمُقَرَّبِينَ
Eger o, yaklastırılanlardan ise
Surah Al-Waqia, Verse 88
فَرَوۡحٞ وَرَيۡحَانٞ وَجَنَّتُ نَعِيمٖ
Rahatlık, guzel rızık ve nimetlerle dolu cennet var ona
Surah Al-Waqia, Verse 89
وَأَمَّآ إِن كَانَ مِنۡ أَصۡحَٰبِ ٱلۡيَمِينِ
Eger kutlu, ugurlu kisilerdense
Surah Al-Waqia, Verse 90
فَسَلَٰمٞ لَّكَ مِنۡ أَصۡحَٰبِ ٱلۡيَمِينِ
Selam sana kutlu ve ugurlu kisilerden!" denir ona
Surah Al-Waqia, Verse 91
وَأَمَّآ إِن كَانَ مِنَ ٱلۡمُكَذِّبِينَ ٱلضَّآلِّينَ
Eger yalanlayan sapıklardansa
Surah Al-Waqia, Verse 92
فَنُزُلٞ مِّنۡ حَمِيمٖ
Kaynar sudan bir ziyafet
Surah Al-Waqia, Verse 93
وَتَصۡلِيَةُ جَحِيمٍ
Ve cehenneme salıverilme var ona
Surah Al-Waqia, Verse 94
إِنَّ هَٰذَا لَهُوَ حَقُّ ٱلۡيَقِينِ
Iste budur, o tartısmasız, o kesin gercek
Surah Al-Waqia, Verse 95
فَسَبِّحۡ بِٱسۡمِ رَبِّكَ ٱلۡعَظِيمِ
Artık, o yuce Rabbinin adını tespih et
Surah Al-Waqia, Verse 96