Surah Al-Balad - Turkish Translation by Ali Fikri Yavuz
لَآ أُقۡسِمُ بِهَٰذَا ٱلۡبَلَدِ
Yemin ederim bu beldeye (Mekke şehrine)
Surah Al-Balad, Verse 1
وَأَنتَ حِلُّۢ بِهَٰذَا ٱلۡبَلَدِ
Sen (Ey Rasûlüm), ikamet ederken bu beldede
Surah Al-Balad, Verse 2
وَوَالِدٖ وَمَا وَلَدَ
Ve yemin ederim bir (Âdem) babaya ve (ondan üreyip) doğana ki
Surah Al-Balad, Verse 3
لَقَدۡ خَلَقۡنَا ٱلۡإِنسَٰنَ فِي كَبَدٍ
Doğrusu biz, insanı bir meşakkat içinde yarattık
Surah Al-Balad, Verse 4
أَيَحۡسَبُ أَن لَّن يَقۡدِرَ عَلَيۡهِ أَحَدٞ
O, kendisine karşı, asla kimse güç yetiremez mi sanıyor
Surah Al-Balad, Verse 5
يَقُولُ أَهۡلَكۡتُ مَالٗا لُّبَدًا
Diyor ki, “- (Peygambere düşmanlık uğruna) yığın yığın mal harcadım.”
Surah Al-Balad, Verse 6
أَيَحۡسَبُ أَن لَّمۡ يَرَهُۥٓ أَحَدٌ
Onu, kimsenin görmediğini mi zannediyor
Surah Al-Balad, Verse 7
أَلَمۡ نَجۡعَل لَّهُۥ عَيۡنَيۡنِ
Biz, ona vermedik mi iki göz
Surah Al-Balad, Verse 8
وَلِسَانٗا وَشَفَتَيۡنِ
Bir dil ve iki dudak
Surah Al-Balad, Verse 9
وَهَدَيۡنَٰهُ ٱلنَّجۡدَيۡنِ
Bir de ona, (hak ve bâtılı) iki yol gösterdik
Surah Al-Balad, Verse 10
فَلَا ٱقۡتَحَمَ ٱلۡعَقَبَةَ
Fakat o, çetin işe atılmadı, (kendisine verilen bunca nimetlere şükretmedi)
Surah Al-Balad, Verse 11
وَمَآ أَدۡرَىٰكَ مَا ٱلۡعَقَبَةُ
Bildin mi, o çetin iş ne
Surah Al-Balad, Verse 12
فَكُّ رَقَبَةٍ
O, köle azad etmektir
Surah Al-Balad, Verse 13
أَوۡ إِطۡعَٰمٞ فِي يَوۡمٖ ذِي مَسۡغَبَةٖ
Yahud şiddetli bir açlık gününde yemek yedirmektir
Surah Al-Balad, Verse 14
يَتِيمٗا ذَا مَقۡرَبَةٍ
Akrabalığı olan bir yetime
Surah Al-Balad, Verse 15
أَوۡ مِسۡكِينٗا ذَا مَتۡرَبَةٖ
Yahud toprak üstüne yığılan miskine
Surah Al-Balad, Verse 16
ثُمَّ كَانَ مِنَ ٱلَّذِينَ ءَامَنُواْ وَتَوَاصَوۡاْ بِٱلصَّبۡرِ وَتَوَاصَوۡاْ بِٱلۡمَرۡحَمَةِ
(Bütün bunlardan) sonra iman edib de birbirlerine sabır tavsiye eden ve merhamet tavsiye eden kimselerden olmaktır
Surah Al-Balad, Verse 17
أُوْلَـٰٓئِكَ أَصۡحَٰبُ ٱلۡمَيۡمَنَةِ
İşte bunlar, (amel defterleri sağ ellerine verilenler) sağcılardır
Surah Al-Balad, Verse 18
وَٱلَّذِينَ كَفَرُواْ بِـَٔايَٰتِنَا هُمۡ أَصۡحَٰبُ ٱلۡمَشۡـَٔمَةِ
Ayetlerimizi inkâr edenler ise; onlar (amel defterleri sol ellerine verilenler) solculardır
Surah Al-Balad, Verse 19
عَلَيۡهِمۡ نَارٞ مُّؤۡصَدَةُۢ
Onların üzerlerine kapıları kilitlenmiş bir ateş kapanmış olacaktır
Surah Al-Balad, Verse 20