Surah At-Tariq - Turkish Translation by Www.islamhouse.com
وَٱلسَّمَآءِ وَٱلطَّارِقِ
Göğe ve târıka andolsun
Surah At-Tariq, Verse 1
وَمَآ أَدۡرَىٰكَ مَا ٱلطَّارِقُ
Târıkın ne olduğunu sen ne bileceksin
Surah At-Tariq, Verse 2
ٱلنَّجۡمُ ٱلثَّاقِبُ
O, (karanlığı) delip, geçen yıldızdır
Surah At-Tariq, Verse 3
إِن كُلُّ نَفۡسٖ لَّمَّا عَلَيۡهَا حَافِظٞ
Üzerinde gözetleyici/koruyucu bulunmayan hiç bir nefis (kimse) yoktur
Surah At-Tariq, Verse 4
فَلۡيَنظُرِ ٱلۡإِنسَٰنُ مِمَّ خُلِقَ
Öyleyse, insan neyden yaratıldığına bir baksın
Surah At-Tariq, Verse 5
خُلِقَ مِن مَّآءٖ دَافِقٖ
Fışkırıp çıkan bir sudan yaratıldı
Surah At-Tariq, Verse 6
يَخۡرُجُ مِنۢ بَيۡنِ ٱلصُّلۡبِ وَٱلتَّرَآئِبِ
Bu su, bel ile kaburga kemikleri arasından çıkar
Surah At-Tariq, Verse 7
إِنَّهُۥ عَلَىٰ رَجۡعِهِۦ لَقَادِرٞ
Şüphesiz Allah’ın onu, öldükten sonra tekrar diriltmeye de gücü yeter
Surah At-Tariq, Verse 8
يَوۡمَ تُبۡلَى ٱلسَّرَآئِرُ
Sırların açığa çıktığı gün
Surah At-Tariq, Verse 9
فَمَا لَهُۥ مِن قُوَّةٖ وَلَا نَاصِرٖ
(O gün) artık insan için ne bir kuvvet vardır, ne de bir yardımcı
Surah At-Tariq, Verse 10
وَٱلسَّمَآءِ ذَاتِ ٱلرَّجۡعِ
Yağmurlu göğe andolsun
Surah At-Tariq, Verse 11
وَٱلۡأَرۡضِ ذَاتِ ٱلصَّدۡعِ
Yarık yarık çatlamış yere andolsun
Surah At-Tariq, Verse 12
إِنَّهُۥ لَقَوۡلٞ فَصۡلٞ
Şüphesiz o Kur’an, hak ile batılı ayırt eden bir sözdür
Surah At-Tariq, Verse 13
وَمَا هُوَ بِٱلۡهَزۡلِ
O, boş bir söz değildir
Surah At-Tariq, Verse 14
إِنَّهُمۡ يَكِيدُونَ كَيۡدٗا
Şüphesiz onlar bir tuzak kurarlar
Surah At-Tariq, Verse 15
وَأَكِيدُ كَيۡدٗا
Ben de bir tuzak kurarım
Surah At-Tariq, Verse 16
فَمَهِّلِ ٱلۡكَٰفِرِينَ أَمۡهِلۡهُمۡ رُوَيۡدَۢا
Öyleyse kâfirlere mühlet ver, onlara biraz zaman tanı
Surah At-Tariq, Verse 17