Surah Al-Alaq - Turkish Translation by Shaban Britch
ٱقۡرَأۡ بِٱسۡمِ رَبِّكَ ٱلَّذِي خَلَقَ
Oku! Yaratan Rabbinin adıyla
Surah Al-Alaq, Verse 1
خَلَقَ ٱلۡإِنسَٰنَ مِنۡ عَلَقٍ
İnsanı alaktan yaratan
Surah Al-Alaq, Verse 2
ٱقۡرَأۡ وَرَبُّكَ ٱلۡأَكۡرَمُ
Oku! Rabbin, en büyük kerem sahibidir
Surah Al-Alaq, Verse 3
ٱلَّذِي عَلَّمَ بِٱلۡقَلَمِ
Kalemle öğreten…
Surah Al-Alaq, Verse 4
عَلَّمَ ٱلۡإِنسَٰنَ مَا لَمۡ يَعۡلَمۡ
İnsana bilmediğini öğretendir
Surah Al-Alaq, Verse 5
كَلَّآ إِنَّ ٱلۡإِنسَٰنَ لَيَطۡغَىٰٓ
Hayır! Şüphesiz insan azgınlık eder
Surah Al-Alaq, Verse 6
أَن رَّءَاهُ ٱسۡتَغۡنَىٰٓ
Kendini müstağni gördüğünde
Surah Al-Alaq, Verse 7
إِنَّ إِلَىٰ رَبِّكَ ٱلرُّجۡعَىٰٓ
Oysa, dönüş Rabbinedir
Surah Al-Alaq, Verse 8
أَرَءَيۡتَ ٱلَّذِي يَنۡهَىٰ
Engelleyeni gördün mü
Surah Al-Alaq, Verse 9
عَبۡدًا إِذَا صَلَّىٰٓ
Kulu, namaz kılarken
Surah Al-Alaq, Verse 10
أَرَءَيۡتَ إِن كَانَ عَلَى ٱلۡهُدَىٰٓ
Gördün mü? Eğer o hidayet üzerinde ise
Surah Al-Alaq, Verse 11
أَوۡ أَمَرَ بِٱلتَّقۡوَىٰٓ
Veya (onu) takvayı emrediyorken (mi engelliyor)
Surah Al-Alaq, Verse 12
أَرَءَيۡتَ إِن كَذَّبَ وَتَوَلَّىٰٓ
Gördün mü? Eğer, yalanlamış ve yüz çevirmişse
Surah Al-Alaq, Verse 13
أَلَمۡ يَعۡلَم بِأَنَّ ٱللَّهَ يَرَىٰ
Allah’ın gördüğünü bilmiyor mu
Surah Al-Alaq, Verse 14
كَلَّا لَئِن لَّمۡ يَنتَهِ لَنَسۡفَعَۢا بِٱلنَّاصِيَةِ
Hayır! Eğer son vermezse, elbette perçeminden yakalayıp, sürükleriz
Surah Al-Alaq, Verse 15
نَاصِيَةٖ كَٰذِبَةٍ خَاطِئَةٖ
Yalancı, günahkâr perçeminden
Surah Al-Alaq, Verse 16
فَلۡيَدۡعُ نَادِيَهُۥ
Haydi çağırsın meclisini
Surah Al-Alaq, Verse 17
سَنَدۡعُ ٱلزَّبَانِيَةَ
Çağıracağız zebanileri
Surah Al-Alaq, Verse 18
كَلَّا لَا تُطِعۡهُ وَٱسۡجُدۡۤ وَٱقۡتَرِب۩
Hayır! ona itaat etme! (Allah'a) Secde et ve (Ona) yaklaş
Surah Al-Alaq, Verse 19