Surah Al-Alaq - Turkish Translation by Ali Fikri Yavuz
ٱقۡرَأۡ بِٱسۡمِ رَبِّكَ ٱلَّذِي خَلَقَ
(Ey Rasûlüm, besmele getirerek) Rabbinin adı ile (Kur’an’ı) oku ki, (her şeyi) o yarattı
Surah Al-Alaq, Verse 1
خَلَقَ ٱلۡإِنسَٰنَ مِنۡ عَلَقٍ
İnsanı bir kan pıhtısından yarattı
Surah Al-Alaq, Verse 2
ٱقۡرَأۡ وَرَبُّكَ ٱلۡأَكۡرَمُ
Oku... Senin Rabbin nihayetsiz kerem sahibidir
Surah Al-Alaq, Verse 3
ٱلَّذِي عَلَّمَ بِٱلۡقَلَمِ
Ki O, kalem ile (yazıyı) öğretti
Surah Al-Alaq, Verse 4
عَلَّمَ ٱلۡإِنسَٰنَ مَا لَمۡ يَعۡلَمۡ
İnsana bilmediği şeyleri öğretti
Surah Al-Alaq, Verse 5
كَلَّآ إِنَّ ٱلۡإِنسَٰنَ لَيَطۡغَىٰٓ
Doğrusu (kâfir) insan azgınlık eder
Surah Al-Alaq, Verse 6
أَن رَّءَاهُ ٱسۡتَغۡنَىٰٓ
Kendini (sahib olduğu mal ile Allah’dan) müstağni görmekle
Surah Al-Alaq, Verse 7
إِنَّ إِلَىٰ رَبِّكَ ٱلرُّجۡعَىٰٓ
Muhakkak ki, (ey insan!) Nihayet Rabbinedir dönüş
Surah Al-Alaq, Verse 8
أَرَءَيۡتَ ٱلَّذِي يَنۡهَىٰ
Gördün mü, namaz kıldığı zaman peygamberi yasaklayanı
Surah Al-Alaq, Verse 9
عَبۡدًا إِذَا صَلَّىٰٓ
Gördün mü, namaz kıldığı zaman peygamberi yasaklayanı
Surah Al-Alaq, Verse 10
أَرَءَيۡتَ إِن كَانَ عَلَى ٱلۡهُدَىٰٓ
Ya o peygamber hidayet üzere ise; ya da takvâ ile emrediyorsa
Surah Al-Alaq, Verse 11
أَوۡ أَمَرَ بِٱلتَّقۡوَىٰٓ
Ya o peygamber hidayet üzere ise; ya da takvâ ile emrediyorsa
Surah Al-Alaq, Verse 12
أَرَءَيۡتَ إِن كَذَّبَ وَتَوَلَّىٰٓ
O (Kâfir Ebu Cehil de Kur’anı) yalanlıyor ve (imandan) yüz çeviriyorsa; bilmedimi ki Allah, (o kâfirin yaptıklarını) görüyor, (cezasını verecektir)
Surah Al-Alaq, Verse 13
أَلَمۡ يَعۡلَم بِأَنَّ ٱللَّهَ يَرَىٰ
O (Kâfir Ebu Cehil de Kur’anı) yalanlıyor ve (imandan) yüz çeviriyorsa; bilmedimi ki Allah, (o kâfirin yaptıklarını) görüyor, (cezasını verecektir)
Surah Al-Alaq, Verse 14
كَلَّا لَئِن لَّمۡ يَنتَهِ لَنَسۡفَعَۢا بِٱلنَّاصِيَةِ
(Peygamberi namazdan alıkoymak isteyen kâfir Ebu Cehil, teşebbüs ve düşüncelerinden) vazgeçsin. Celâlim hakkı için, eğer (aklını başına alıb) vazgeçmezse, muhakkak onu perçeminden yakalayıb (ateşe) sürükleyeceğiz
Surah Al-Alaq, Verse 15
نَاصِيَةٖ كَٰذِبَةٍ خَاطِئَةٖ
Yalancı, günahkâr perçeminden...(Perçem sahibi o yalancı müşriki sürükleyib cehenneme atacağız)
Surah Al-Alaq, Verse 16
فَلۡيَدۡعُ نَادِيَهُۥ
O vakit, (kendisine yardım için) taraftarlarını çağırıb toplasın
Surah Al-Alaq, Verse 17
سَنَدۡعُ ٱلزَّبَانِيَةَ
Biz, (onu cehenneme atsınlar diye) Zebani’leri çağıracağız
Surah Al-Alaq, Verse 18
كَلَّا لَا تُطِعۡهُ وَٱسۡجُدۡۤ وَٱقۡتَرِب۩
Hayır, (Ebu Cehilin yolu sapıktır). Sakın onu dinleme, secdene (namazına) devam et de (Rabbinin rahmetine) yaklaş; (Ey Rasûlüm!) (*) * Dikkat!.. Secde âyetidir
Surah Al-Alaq, Verse 19