Surah Abasa - Turkish Translation by Muhammed Esed
عَبَسَ وَتَوَلَّىٰٓ
O, suratını astı ve uzaklaştı
Surah Abasa, Verse 1
أَن جَآءَهُ ٱلۡأَعۡمَىٰ
çünkü kör bir adam o´na yaklaşmıştı
Surah Abasa, Verse 2
وَمَا يُدۡرِيكَ لَعَلَّهُۥ يَزَّكَّىٰٓ
Nereden bilebilirsin (ey Muhammed,) belki de o arınacaktı
Surah Abasa, Verse 3
أَوۡ يَذَّكَّرُ فَتَنفَعَهُ ٱلذِّكۡرَىٰٓ
yahut (hakikat) hatırlatılacak ve bu hatırlatma kendisine fayda verecekti
Surah Abasa, Verse 4
أَمَّا مَنِ ٱسۡتَغۡنَىٰ
Ama kendini her şeye yeterli görene gelince
Surah Abasa, Verse 5
فَأَنتَ لَهُۥ تَصَدَّىٰ
sen bütün ilgiyi ona gösterdin
Surah Abasa, Verse 6
وَمَا عَلَيۡكَ أَلَّا يَزَّكَّىٰ
halbuki onun arınmaktan geri kalmasının sorumlusu sen değilsin
Surah Abasa, Verse 7
وَأَمَّا مَن جَآءَكَ يَسۡعَىٰ
ama sana büyük bir istekle geleni
Surah Abasa, Verse 8
وَهُوَ يَخۡشَىٰ
ve (Allah) korkusu ile (yaklaşanı)
Surah Abasa, Verse 9
فَأَنتَ عَنۡهُ تَلَهَّىٰ
sen görmezden geldin
Surah Abasa, Verse 10
كَلَّآ إِنَّهَا تَذۡكِرَةٞ
Elbette, bu (mesaj)lar yalnızca birer hatırlatma ve öğütten ibarettir
Surah Abasa, Verse 11
فَمَن شَآءَ ذَكَرَهُۥ
kim istekliyse O´nu hatırlayıp öğüt alabilir
Surah Abasa, Verse 12
فِي صُحُفٖ مُّكَرَّمَةٖ
(O´nun) kutsal ve soylu vahiyleri (ışığında)
Surah Abasa, Verse 13
مَّرۡفُوعَةٖ مُّطَهَّرَةِۭ
yüce ve arı duru
Surah Abasa, Verse 14
بِأَيۡدِي سَفَرَةٖ
elçilerin elleriyle (yayılıp duyurulan)
Surah Abasa, Verse 15
كِرَامِۭ بَرَرَةٖ
seçkin ve erdem sahibi (elçilerin)
Surah Abasa, Verse 16
قُتِلَ ٱلۡإِنسَٰنُ مَآ أَكۡفَرَهُۥ
(Ama çoğu zaman) insan kendini mahveder; hakikati ne kadar inatla inkar eder o
Surah Abasa, Verse 17
مِنۡ أَيِّ شَيۡءٍ خَلَقَهُۥ
(İnsan hiç düşünür mü) hangi özden yaratır (Allah) onu
Surah Abasa, Verse 18
مِن نُّطۡفَةٍ خَلَقَهُۥ فَقَدَّرَهُۥ
Bir sperm damlasından yaratır ve sonra onun tabiatını oluşturur
Surah Abasa, Verse 19
ثُمَّ ٱلسَّبِيلَ يَسَّرَهُۥ
sonra hayatı onun için kolaylaştırır
Surah Abasa, Verse 20
ثُمَّ أَمَاتَهُۥ فَأَقۡبَرَهُۥ
ve sonunda onu öldürür ve kabre koyar
Surah Abasa, Verse 21
ثُمَّ إِذَا شَآءَ أَنشَرَهُۥ
ve sonra, dilediğinde onu tekrar diriltir
Surah Abasa, Verse 22
كَلَّا لَمَّا يَقۡضِ مَآ أَمَرَهُۥ
Hayır, (insan) Allah´ın kendisine buyurduklarını henüz yerine getirmiş değildir
Surah Abasa, Verse 23
فَلۡيَنظُرِ ٱلۡإِنسَٰنُ إِلَىٰ طَعَامِهِۦٓ
Öyleyse insan, yiyeceklerin(in kaynağın)a bir baksın
Surah Abasa, Verse 24
أَنَّا صَبَبۡنَا ٱلۡمَآءَ صَبّٗا
(nasıl) suyu bolca indirmekteyiz
Surah Abasa, Verse 25
ثُمَّ شَقَقۡنَا ٱلۡأَرۡضَ شَقّٗا
ve sonra toprağı (daha da büyüterek) parça parça yarmaktayız
Surah Abasa, Verse 26
فَأَنۢبَتۡنَا فِيهَا حَبّٗا
bu sayede ondan tahıllar yetiştirmekteyiz
Surah Abasa, Verse 27
وَعِنَبٗا وَقَضۡبٗا
ve üzüm bağları ve yenebilir otlar
Surah Abasa, Verse 28
وَزَيۡتُونٗا وَنَخۡلٗا
zeytin ağaçları ve hurmalıklar
Surah Abasa, Verse 29
وَحَدَآئِقَ غُلۡبٗا
ve ağaçlarla dolu bahçeler
Surah Abasa, Verse 30
وَفَٰكِهَةٗ وَأَبّٗا
meyveler ve otlar
Surah Abasa, Verse 31
مَّتَٰعٗا لَّكُمۡ وَلِأَنۡعَٰمِكُمۡ
sizin için ve hayvanlarınızın beslenmesi için
Surah Abasa, Verse 32
فَإِذَا جَآءَتِ ٱلصَّآخَّةُ
Ve böylece, (yeniden dirilmenin) o kulakları sağır eden çağrısı duyulduğunda
Surah Abasa, Verse 33
يَوۡمَ يَفِرُّ ٱلۡمَرۡءُ مِنۡ أَخِيهِ
herkesin kardeşinden kaç(mak iste)diği Gün
Surah Abasa, Verse 34
وَأُمِّهِۦ وَأَبِيهِ
annesinden ve babasından
Surah Abasa, Verse 35
وَصَٰحِبَتِهِۦ وَبَنِيهِ
eşinden ve çocuklarından
Surah Abasa, Verse 36
لِكُلِّ ٱمۡرِيٕٖ مِّنۡهُمۡ يَوۡمَئِذٖ شَأۡنٞ يُغۡنِيهِ
o Gün her birinin durumu kendisi için yeterli bir endişe kaynağı olacak
Surah Abasa, Verse 37
وُجُوهٞ يَوۡمَئِذٖ مُّسۡفِرَةٞ
Bazı yüzler o Gün mutlulukla parıldayacak
Surah Abasa, Verse 38
ضَاحِكَةٞ مُّسۡتَبۡشِرَةٞ
güleç ve müjdelere sevinen
Surah Abasa, Verse 39
وَوُجُوهٞ يَوۡمَئِذٍ عَلَيۡهَا غَبَرَةٞ
Bazı yüzler de o Gün toz toprakla kapanacak
Surah Abasa, Verse 40
تَرۡهَقُهَا قَتَرَةٌ
her yanı kuşatan bir karanlıkla
Surah Abasa, Verse 41
أُوْلَـٰٓئِكَ هُمُ ٱلۡكَفَرَةُ ٱلۡفَجَرَةُ
işte bunlar, hakikati inkar eden ve yoldan sapan kimselerdir
Surah Abasa, Verse 42