Surah Al-Lail - Turkish Translation by Iskender Ali Mihr
وَٱلَّيۡلِ إِذَا يَغۡشَىٰ
Ortecegi zaman geceye andolsun
Surah Al-Lail, Verse 1
وَٱلنَّهَارِ إِذَا تَجَلَّىٰ
Ve tecelli edecegi (aydınlanmaya baslayacagı) an gunduze
Surah Al-Lail, Verse 2
وَمَا خَلَقَ ٱلذَّكَرَ وَٱلۡأُنثَىٰٓ
Ve erkegi ve disiyi yaratana (andolsun)
Surah Al-Lail, Verse 3
إِنَّ سَعۡيَكُمۡ لَشَتَّىٰ
Muhakkak ki sizin calısmalarınız (cabalarınız) gercekten dagınıktır (cesit cesittir)
Surah Al-Lail, Verse 4
فَأَمَّا مَنۡ أَعۡطَىٰ وَٱتَّقَىٰ
Fakat kim verdi (infak etti) ve takva sahibi oldu ise
Surah Al-Lail, Verse 5
وَصَدَّقَ بِٱلۡحُسۡنَىٰ
Ve Husna´yı (Allah´ın Zat´ını gormeyi) tasdik etti ise
Surah Al-Lail, Verse 6
فَسَنُيَسِّرُهُۥ لِلۡيُسۡرَىٰ
O zaman Biz ona, (Allah´ın Zat´ını kolayca gormesi) icin kolaylık saglayacagız
Surah Al-Lail, Verse 7
وَأَمَّا مَنۢ بَخِلَ وَٱسۡتَغۡنَىٰ
Ve fakat kim cimrilik etti ve kendini mustagni (hicbir seye muhtac olmayan, zengin ve kendi kendine yeterli) gordu ise
Surah Al-Lail, Verse 8
وَكَذَّبَ بِٱلۡحُسۡنَىٰ
Ve Husna´yı (Allah´ın Zat´ını gormeyi) yalanladı ise
Surah Al-Lail, Verse 9
فَسَنُيَسِّرُهُۥ لِلۡعُسۡرَىٰ
O taktirde Biz, ona zor olanı (kotu akıbete goturen yolu) kolaylastıracagız
Surah Al-Lail, Verse 10
وَمَا يُغۡنِي عَنۡهُ مَالُهُۥٓ إِذَا تَرَدَّىٰٓ
Ve helak oldugu zaman, malı ona fayda vermez
Surah Al-Lail, Verse 11
إِنَّ عَلَيۡنَا لَلۡهُدَىٰ
Muhakkak ki hidayete erdirmek mutlaka Bize aittir
Surah Al-Lail, Verse 12
وَإِنَّ لَنَا لَلۡأٓخِرَةَ وَٱلۡأُولَىٰ
Ve muhakkak ki, evvel ve ahir elbette Bizimdir
Surah Al-Lail, Verse 13
فَأَنذَرۡتُكُمۡ نَارٗا تَلَظَّىٰ
Iste sizi yakıcılıgı gittikce artan bir atesle uyardım
Surah Al-Lail, Verse 14
لَا يَصۡلَىٰهَآ إِلَّا ٱلۡأَشۡقَى
Ona cok saki olandan baskası yaslanmaz (atılmaz)
Surah Al-Lail, Verse 15
ٱلَّذِي كَذَّبَ وَتَوَلَّىٰ
O ki (cok saki olan), (Husna´yı) yalanladı ve yuz cevirdi
Surah Al-Lail, Verse 16
وَسَيُجَنَّبُهَا ٱلۡأَتۡقَى
Cok takva sahibi olan ise ondan (narı telazzadan) uzaklastırılacak
Surah Al-Lail, Verse 17
ٱلَّذِي يُؤۡتِي مَالَهُۥ يَتَزَكَّىٰ
O ki (en ust seviyede takva sahibi olan), malını verir, temizlenir
Surah Al-Lail, Verse 18
وَمَا لِأَحَدٍ عِندَهُۥ مِن نِّعۡمَةٖ تُجۡزَىٰٓ
Ve (takva sahiplerinin), bir kimseye (malını vermesi), O´nun (Allah´ın) katında, “bir ni´met karsılıgı olsun” diye degildir
Surah Al-Lail, Verse 19
إِلَّا ٱبۡتِغَآءَ وَجۡهِ رَبِّهِ ٱلۡأَعۡلَىٰ
O sadece, Yuce Rabbinin Vechi´ni (Zat´ını) ibtiga etti (diledi)
Surah Al-Lail, Verse 20
وَلَسَوۡفَ يَرۡضَىٰ
Ve o, yakında mutlaka razı olacak
Surah Al-Lail, Verse 21